23 Ağustos 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

23 Ağustos 1923 nhttnyet '• Buursa'da Avcılar bayramı Profesör Pikar'ın son zaferi! William Powell niçin yalnız geziyor? Maruf artistî bazılarî sinemada yalnız görünce «karısı Karol Lombard'tan ayrıîdı diye dedikodu çıkardılar Avcılık en mükemmel bir kaynaşma membaıdır Bursa 20 (Hususî) Bursa avcılan cuma günü güzel bir bay ram yaptılar. Bu bayrama Hal kevi reisi doktor Yusuf tzettin Bey beni de çağırmıştı. Şimdiye kadar hiç avcılık yapmadım amma; yapanlarm sohbet ve samimiyet • lerine bayıldığım için dün bu davete memnuniyetle icabet etthn. Bay. ram yeri; Bursa'ya otomobille bir saat mesafede ve Nilüfer çayı kenarmdaki söğütlükler altında idi. Burada yüzlerce avcıyı, avdan dönmüş bir vaziyette yorgun argın uzanır larken bulduk. Meğer avcılar geceden, hatta dün akşamdan buraya gelip yerleşmişler... Bursa'da bu kadar çok avcmm bulunduğunu hiç bilmiyordum. Hem de her sınıf ve mealeğe mensup avcılar... Aralannda koylü, şehhli, genç, ihtiyar, zabit doktor, muallim, bankacı, fabrika tör, tüccar ve her çeşat esnaf vardı. Millî bh* sporumuz olan avcılığm, içtimaî hayatımızda ne büyük bir rol oynadığını dün gözlerimle gör düm. Kanaat etttm ki: Bizde en güzel bh* terbiye mektebi ve en mükem. mel bir kaynaşma membaı avcılık mış. Her hangi sınıfa mensup olursa olsun bir avcı her avcı nazannda bırdir ve ayni samimiyete mazhardır. Bundan daha güzel ve daha amelî demokrat bir spor hayatı mı bulunjaı?.. Alim hava tabakasmın üstüne nasıl çıktı? Profesörün fennî tetkikatı neticesi bîr kaç ay sonra anîaşılacaktır Balönun zarft uçut sahaşına götürülürten Karol Lombard Hollyvood 2 ağustos (Hu. Mu.) Geçen gün burada garip bir rivayet çıktı. Guya Karol Lombard arttk kocası William Powell'i sevmiyormuş, hatta bu münaferet karşılıkh hniş. Tabiî diğer gazeteciler gibi bana da bu hususta mühim bir vazife düsüyordu. Mes'elenin doğru olup olmadığını öğrenmek! Evvelâ bu rivayetin nereden ve nasıl çıktı ğraı tahkik etmek lâzımdı. Buna dair çarcabuk roalu mat aldım: Bir akşam WHliam Powell'i yalnız sinemada görmüşler, tellemişler, pullamışlar, yalnız sinemaya gelmesi tabiidh ki karısile kavga ettiğine delâlet eder, diye dedikodu çıkarmışlar. Karol Lombard'm asıl ismi Jane Peters'tir Sinemamn zarif ve kibar bir tipidir. Ayni zamanda hem ko medi, hem de facia oynamağa kabiliyetlidir. Yekdiğerile hayatını birleştirmiş bu iki müstesna şahsiyetin ruhî ve manevî bir ihtilâfa düşmeleri şayani teessüftür. Bereket versin ki sırf asılsız bh* dedikodudan ibaret olduğu anlaşıldı. Witliam Potoell olarak atılnvası ve sair saEneleri bütün dehşetile vücude getirilecektir. Hollyvood'ta mevcut figüranların bu f ilmin arzı ihtiyaç edeceği kalabahği temine kâfi gelmiyeceği düşünüldüğünden hariçten f igüran celbine teşebbüs olundu. Baş rolü Ch^arles Laughton oynıyacaktır. Profesör Pikar'ın son muvaffakiyet li uçusu, bütün dünyada, takdh* ve hayretle karşılan • mıştır. Beşer zekâsı, bir def a daha tabiate galebe çalnuş, tabiî kuvvet leri yenerek, bilgi sahasmı genişletmeğe muvaff ak ol mnftur. Beiçî • ka'hâlimin uçaşunu ve karaya selâmetle inişini telgraf haberleri bH Kaymakam fnz BeJçika Kral ve Kfaliçesi profetörun bölonto örtünde Yalntzltğîn $ebebi Halbuki William Powell'in yalnız gezmesinin sebebi şu imiş: Karol Lombard şişmanlamamak için süt ve domates kürü yapıyormuş. Wüliam PowelPin canı da şöyle etile, balığı ile, tathsı ile, tuzlusu ile bir ye mek yemek istemiş. Evde yaptınp^ kansının önünde sofraya otursa beriki de imrenecek.. Çıkıp bir lokantada karmnı doyurmuş, oradan da sinemaya gelmiş. Aman bu Hollyvood muhiti.. Habbeyi o kadar az bir zamanda kubbe yapar ki sormayın! Yoksa bu çiftin evleneli henüz bir sene olmadı. Sinema paytahtının en mes'ut karı kocası diye de şöhretleri var. Nasıl olur da durup duruken birbirlerile kavga ederler.. Hususile William Povrell'i çok iyi tanırım. 1892 de doğduguna göre bugün kırk yaşında ciddî bir adam. Sonra İyi tahsil görmüş bir zat.. B ö y le olmasına rağmen ta küçük yaştan «aktör olacağım!» cümlesinden başka ağzından bir söz çıkmamıştır. San'at tahsilini «Amerika facia akademi si» nde yaptı. Sonra Nevyork'a gittı. Orada takdirlerle karşılandı. Brodway'in yüksek bir siması oldu. Burada şimdiye kadar bir çök fiIimlerde gördüğünüz halde şahsiyeYakinda anrie blacaklar tinden haberdar olmadığnuz bir genç Bu mektubumda size Hollyvood'un kız Olive Haç nihayet size kendini çiçeği burnunda havadislerinden taze tcnrttıracak. Olive Haç'm filminin taze bh* kaç tanesini daha vereyim. ismi «Kaymakam» dır. Bu isimden Filim yıldızlarmın ekserisinin çocuk birdenbire bir sey anlıyanuyacağınz doğurmalan şu sırada moda oldu. içm biraz izahat vereyim. Helen Twelvetre, Sue Karol'un yolBu genç kız bu ane kadar ekseri cuları yakinda gelmek üzere. Norma filimlerde kaymakamlık yapmış, yaShearer de bazı çocuk elbiseleri ha ni başkal&rmm yerine çıkmıştır. Çok zırlayıp duruyor. Fakat anne olacaatletik bir vücudü, atlamakta, sıçrağma dair haberleri tasdik değil, tekmakta mehareti olduğu için tehlikeli zip ediyor. Sonra May Me Avoy'un vaziyetlerde asıl kadın artistin yerine Patrik isminde bh* oğlu, Mary Astokaim olurdu. Bu noktalarda filim urun ise Huba isminde bir kızı dünyazaktan çekilir, seyirci mümessilenin ya geldi. değiştiğinin farkına varmazdı. FaLon Şaney'e dair kiiap raza Greta Garbo'nun «Şehvet» ve Lon Şaney'in oğlu nasıl sinemaya Şeytan» ismindeki f ilminde gölün kıintisap ederek dünyanın en büyük rılan buzlarmm arasına düşen asıl san'atkârlarmdan olan babasının isîsveç'li artist değil, Olive Haç'tı. Yuminin hatırlardan çıkmamasmı temin karıda söylediğimiz hile tatbik olımettise kardeşi Georges Şaney de Coduğu içm bunun Greta Garbo olmalorado'dan kalkıp Hollyvood'a geldi. dığını iddia edecek kimse çıkmamısTopladığı vesikalara istinaden mer tır. hum kardeşi hakkmda büyük bir kiK tap yazmağa başladı. Bu eserde Lon Işte Hollyvood'ta son günlerde eeŞaney'in hususî hayatı en ince nokreyan eden mühim hâdiseler. önü müzdeki mevsimde bir çok yeni filim talarına kadar teşrih edileceği gibi görmeğe hazırlanan Istanbul'lu karisan'atta da kademe kademe nasıl lerim içîn bu mektufeun her halde terakki ve tekâmül gösterdiği muf asmükemmel bir aperitif yerine geçesalan anlatılacaktır. Elbette ki Lon cektir. böyle bir ciltte değil, yüzlerce ciltte P.N. bile tasvir olunabilmekten çok uzak bir şahsiyet omasma rağmen bu bir başlangıçtır. Tabiî arkası gelecektir. Filim tamamlanıyor Tabu'nun meşhur annesi Polinezya'lı babası, Fransiz melez mümessilesi «Reri» rejisör F. W. Murnau ölünce hem açıkta kalınış, hem de başladığı filmi yarıda bırakmağa mecbur olmuştu. Fakat merhum Murnau'un kar • deşi Robert Murnau Hollyvood'a gelince o yarım kalan eserin tamamlanacağına dair ortada bir rivayet dÖnüp dolaşmağa başladı. Robert Murnau'la görüştüm. Bana dedi ki: « Evet.. Kardeşitnm yarım kalan filmini tamamhyacağım doğrudur. Bundan maada Reri ile bir başka f ilhn daha çevireceğim. Bunun bir kısm«. Berlin'de, bir kısmı da Nevyork'ta cereyan edecektir.» Murnau bütün filimlerînde çok hissî sahneler yaratan bir rejisördü. Bu suretle kardeşinin kendisine halef olması şükranla görülecek bir teşebbüstür. Yeni bir mezarlık Yemekteki tesadüf Bir akşam «Lam les Club» te yemek yerken filim direktörlerinden birile taniştı. tşte beyaz perdenin en mühim şahsiyetlerinden biri olan Bill sinemaya bu suretle intisap etti. İlk f ilmini Jhon Barrymore'la birlikte çevirdi. Sonra Richard Diks'le beraber oynadı. Paramunt'a angaje oldu ve ekserisini gördüğünüz zabıta dramı olmakla beraber ayni zamanda birer hissî parça olan esrarengiz kordelâlarda muvaffakiyet gösterdi. Karol Lombard ise tndiana'da doğmuş. Kaliforniya'da orta tahsilini yapmış ve Los Angeles yüksek mektebinde okumuştur. Küçüktenberi aktrisliğe hevesi olan genç kız arkadaşlanndan biri vasıtasile san'at âlemine atılmıştır. Bu arkadaşı William Foks'un kız kardeşlerinden biri idi. Şişli ile Zincirlikuyu arasında yeni bir mezarlık yapılması takarrür etti • ğinden mezarlık yapılacak sahada bir heyeli sıhhiye tarafmdan tetkikat ya • pılarak > bu husustaki ranor ait ol • duğu makama verilmişrir. Tetkikat neticesinde tesbit edOen yerde mezarlık tesisînde sıhhî bir mahzur olmadığı an laşıldığından yakinda ameliyata baslanacaktır. " N Felâketin getirdiği saadet Fakat Karol asıl muvaffakiyetini geçirdiği bir araba kazasına med yundur. O facia esnasmda bir filim direktörile tanışmıştır. Sekiz on ay camlarm parçaladıği yüzünde iz kalacak diye endişeye düşmüş, bu yaraların tamamile iyileştiğini görünce daha büyük bir heves ve gayretle çahşmağa başladı. Evvelâ Pathe'de, sonra Paramunt'ta oynadı. Sonra Foks'a geçti ve tekrar Paramunt'a aydet etti. Cecile B. De Mille'in «Haç» i Maruf direktör ve rejisör Cecil B. De Mille «Haç» isminde yeni bir filim çevirmeğe başladı. Bunun mevzuu Roma'da hiristiyanlığın nasıl uyan dığmı göstermek gayesile hazırlan mıştır? Tarihin b"u mühim safHasmı temsil edecek bu eserde Neron'un, Kayser'in şahsiyetleri de gösterilecekth*. «Haç» filmi tıpkı «Evamiri aşere», «Hayatı tsa» gibi muazzam bir kordelâ olaçakbr. Hiristiyanlarm arslanlara yem Seyrisefain havuzlarında çalışan amelelerin yevmiye bordrolarında tahrifat yapmak suretile 316 lira ihtilâs eden muhasebeci Sabri, ta hakkuk memuru Ihsan Efendilerle amele çavuşu Mustaf a kaptanın davalan dün Ağırceza mahkemesinde neticelenmiştir. Sabri Ef. ayrıca 400 liralık bir ihtilâsta bulunduğundan 5 sene bir ay ağır hapse ve 3 sene memuriyetten mahrumiyete, bu ikinci ihtilâsta da alâkası olduğu halde borcunu ödiyen Ihsan Ef. 2,5 sene ağır hapse, Mustafa kaptan da 3 ay hapse ve 3 ay memuryetten mahrumiyete mahkum olmuşlardır. Bir İhtiîâiTfJavası Posta ve telgraf U. mödflrü Posta ve telgraf Umum müdürü Fahri Beyin bugün Avrupa'ya hareket et mesi muhtemeldir. Fahri Bey Londra'da bir eylulde toplanacak olan beynelmilel posta ve tel graf kongresinde hükumetimizi temsil edecektir. /"' Bütün ttalyan tayyarecileri, yuva lanndan uçuşan güvercinler gibi havalarda balonu aramağa koyulBursa avcüanndan bir grüp avctlar muşlardır. toayramvn&a Işte, profesör Pikar, böyle bir sürü Dün bu manzarayı gördükten demir kuşlardan mürekkep havaî aonra avcılarm bu tesanüdünü te bir alay tarafmdan istikbal olun minde mühim bir âmil olan Halkemuştur. Balonun karaya selâmetle vmin spor komitesi reisd doktor Osinmesi için Italya'nın mülkî ve as Seyahat mükemmelen baslamış BMn Niyazi Beyi tebrik etthn. kerî memurları fier tüvlü tedbirleri ve tam bir zaferie neticelenmiştir. Avcılar bize bir öğl« yemeği verderhal ittihaz etmiçlcrtîir. Balon Profesör Pikar Zurich Dubendan en evvel, profesör çıktı. Muavini diTer. Bu kn ziyafetdnde gösterilen dorf tayyare meydanından ağusto • profsör Cosy de onu takip etti. intizamı şehirde bile görmek henüz »un on sekizinci günü sabaha karşı Profesör Pikar, (F, N. R. S.) bakısmet olmadı. Avcılarm bu zevki havalanmıştır. Belcika'lı âlimin kalonun yükseliş ve inişine dair matselimlerine hayran kaldım. Genç bir radan yükselirken balondaki kamabuata aynen şu beyanatta bulunmuşavcı olan Şevket Efendi bütün avcırasmın yuvarlak penceresinden batur: la bir nutuk söyledi. Hajkevi reü" şını çıkararak, heyecanla çocukla • «... Ağustosun on yedinct çarşam* rma hitabent ba günü, hava, son derece müsait < Allaha tsmarladık, çocuklar.. gâründü. Ftrttna ihtimali bertaraf Sözlermi söylediğini işitenler, soolmuştu. İkinci def a olarak, balo > ğuk kanlılıkla ve harikalı bir cesanun havalanmasına mahsu* terti • rete rağmen, bu evlit babasmm kal batı yapacaktık. Yaktct bir güneş binde derin bir sızı olduğunu his altında balonun zarft haztrlandu setmişlerdir. öğleden sonra manevra ipleri balo' Sabahm karanlığmda, balon bir nun içine geçirildi. Ba, küçük bir kaç dakika sonra gözden kaybol iç değildi. Güneşin aıcağından ya • mağa basladı. Son ışıkları sönen ay, nan zarfın ı'ç taraftnda tırmanmak sanki kendisine dbğru yükselen bu lâzımdı. Burada havasızhk hemen .2tlar Myrâmtndakt Üyafetten Wr intiba gayrimuntazar misafire alık alık batahammülün haricinde idi. de buna mukabele etti. Ben de avkıyordu! Balon, yuvarlak bir nokta Uçmak için bütüa muvaflakiyet gîbi, yükseliyor, havanın yüksek tacılardan bir grupun resmini aldım. bakasına varınca, merhul bir seyyaöğleden sonra Beşiktaş . Bursa marenin sedefli parıltılarını andırı çında bulunmak zarureti olmasaydı yordu. avcılarm arasında geçirdiğim bugüSaat dokuz buçukta ve onu çeynün nasıl geçtiğini anlıyamıyacak rek geçe profesör Pikar'dan iki teltım. Fırka reisi Hulusi Beyle avdet siz telgraf geldi. Saat on bir bu ederken Halkevi spor komitesmde çukta büyük haberi bizzat profesör avcılar mümessili mütekait binbaşı telsizle bildiriyordu: Tevfik ve avcılar şubesi reisi Salih Saint . Moritz yakımnda Sama • Beyler bizi teşyi ettiler. Bu güzel denin fevkinde balon 16 500 metreeğlenceden istemiyerek ayrıldığımız ye yükselmiş bulanayordu. Saat on biri kırk bir dakika geçe dan teessürlerimizi söyledik ve bu gelen bir telsiz, profesörün, karaya muvaffakiyetlerinden dolayı da keninmek niyetinde olduğunu bildiri dilerini tebrik ettik. Musa yordu. M. Pikar, muhalif rüzgârlarm balonu Aderyatik denizine doğru sürüklemesinden endişe ediyordu. Saat on biri kırk dört dakika gece profesör Gard gölünü görmeğe baslarfığını telsizle bildiriyordu. (Birijıci sahifeden m<ibaii) M. Pikar'in karaya inmeğe başdesi 11 yaşında Zinnur Hanıma aitaldığı haberi, Zürih'teki halk üzeofesör Pikar îıarekltten evvel balon tir. Bu resmi dercedarken baba anrinde derin bir heyecan ve merak kamarasımn deliğinde uyandırdı. O dakikada, hemen bünenin sözünü hatrrlıyor ve kendi ihtimalleri manevra ıplerinin iyice sine hak vermemenin imkânsız oldu tün dünya, bu kahraman ilim adakonulmanna mütevahkıf idi. Herke» mının emniyetle ve selâmetle karağunu düşünüyoruz. elinden gelen gayreti sarfetti. Her ya ayak basmasını candan temenni Küçük Zinnur Hannnı tanıyanlar şey yolunda gidiyordu. Cece, mü • ediyordu. onun güzellik tahtına en fazla yadür Zust'an idaresi altında oe LttArtık profesörden hiç bir telsiz kışacak bir varis olacağım teslimde cerne hydrojen fabrikatt amelesi . almamıyor, saatler, derin bir sü müttefiktirler. kun ve merak içinde geçiyordu. Kalp. nin yardımile iki bin sekiz yüz mefre mik'abi müvellidülma balonun ler sıkılmış, yürekler adeta takal zarfı içine yerleştirildt. Balonun üst lüs etmişti. başlığı havalandı. Bunun üzerine, Nihayet halâs ve beşaret haberi manevra iplerine ateş verildi. Ba • Sofya'da intişar eden Utro gaze geldi: Profesör, Italyan toprakla lon elli metre kadar yükseldi. rında Cavallaro di Mantove'ye setesi 21 ağustos tarihli nüshasının ilk Bu aralık, kamaramız, bulundulâmetle inmişti! Bu mevki Gard gösahifesine Keriman Halis Hammın ğu hangardan çıkardarak azimet lü civarındadir. Sonradan anlaşıl renkli ve büyük kıt'ada bir portre mahalHne getirildi ve hususî ba . dığma göre, şiddetli bir rüzgâr basini dercetmiş ve atideki malumatı lânsa vazolundu. Balansın ortasın lonu ttalyan arazisine sürüklemiş yazmıştır: ve Belcika'lı âlimi Italyan milleti • da, balonun yükseliş kuvveti ve alıSpa'da tertip olunan Cihan Güzel nin kucağına sığınmağa mecbur etnacak safra miktarı kat'iyet ve »alik müsabakasmda Türk Güzeli Kemiştir. Balonun Italya'ya doğru gitrahatle tesbit olundn. riman Halis Hanım muzaffer olarak mekte olduğu haberi üzerine Italya Nihayet heyecanh azimet dakicihan misi ilân edilmiştir. hava Nezareti, Italya'nın bütün kakast hulul etti. Şark'ta şafak söküra ve deniz tayyare karargâhlarma, Türk Güzeli hakikaten klâsik ve yordu. Tam güneş doğarken hare müteyakkız durmaları ve havalanaket edilecekti. Muvaffakiyetin istihgayet mütenasip endamı ve sahhar rak Belcika'lı âlime yardım etme sali için kat'iyyen rüzgâr olmamast çehresi ile bu unvana tamamile Uleri lüzumu müstacelen bildirmiştir. tutfen sahijcyi çevtrtıtta tihkak kesbetmiştir. dtrmiştL Fizİk âlemine ait bir mes'elenin tetkiki için muavi. ni ile birlikte stratosfer denilen en yüksek hava tebakalanna çıkan M. Pikar'm fen yolunda giriştiği tehlikeli ve heyecanlı hava seyahatine, bütün insanlık alâka ve merakla mtizar ediyordu. Güzellik tahtının güzel varisleri Dünya GOzeli ve Polonya gazeteleri