14 Ekim 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

14 Ekim 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

!l4Teçirinevvel 1952? Cumhuriyet •• liranın Başmdan Geçenler Kuvvetli bir sinema haftası Programları muvaffak olmuş facia, komedi ve operetler teşkil ediyor Türkiye futbol Birincilikleri Hangi takımların karşı laşacağı kararlaştı I Tefrika numarası: 6 Yazan: Kemal Ragıp Bir akşam. Feridiye taraf larında bir eğlentide ce lebin cebinden kadın çorabının içine! Sonra bir akşam Feridiye taraflarında bir eğlenti âleminde celebin cüzdamndan bir kadın çorabının koncuna gir • dim. Bu kadın, beni tramvayda bilet çiye bozdurdu. Biletçi o akşam şirkete götürdü. Şirketin kasasından da, binlerle arkadaş, bankaya gittik. Günün birinde içimizden bir kaç yüzünü ayırdılar. Bilmem hangi dairenin maas mutemedine verdiler. 5 madan gitmiyorsun!.. Dokuz liraya bir lira faiz, ayda yüzde onu, sene de yüzde yüz virmiyi de geçiyor; yüz elli mi oluyor, ne oluyor?.. Maşallah... Senin hesabuı da kuvvetli... Burada kâtİDİik edeceğine gel beraber sarraflık edelim!.. Küskün bakıslı, soluk benizli kâtip içinden: AI!. Gözüne, dizine dursun!.. Diye söylene söylene cebinden paraları çıkardı. Eline ben geçtim. Herifin önüne fırlattı, attı... * ** Tefeci, oda oda dolaştı; her kalemde raemurlardan birer ikişer lira topladı Çıkarken, kapının önünde birisi sesIendi: Ne haber Mösyö Jak?.. Ne olacak?.. Aybaşı malum a... Bizim işimiz: Elinle ver, ayağınla git, topla!... Apartıman yaphrıyormussun, diyı duyduk!.. Allah versin!.. Ne yapalım!. Yaparak başka iş kalmadı ki... O adam, kim i^e, k^sının bir ucıı ile daireyi isaret etti. Jak'sn yaptığı faizcilik işleripi ima eder gibi: Haydi, canım... Bundan âlâ is mi olur?.. Dedi. Burada da iş kalmadı. Kfrre para verdimse alamıyorum. Kapı kapı sürünmekten bıktun. Mahkemelerde, icra dairelerinde dolasmaktansa bütiin pa • ramı batırmadan bari bir küçük irat yap nrayım, dedim; >partıman dediğin işte o... Haydi, haydi... Ben seni bilirim. Battım, yandım, diye bana da masal okuma!... Şimdiye kadar verdiğin ?aralarm kimbilir kaç mislin< faizden çıkarmışsmdır!.. Jak, karşısındakine şöyle bir baktı; O kadar atıp tutma.. Memur değil misin, günün birinde nasıl ol»a sen de bana muhtaç olursun!!.. Diye içinden geçenleri büsbütün bellr etmemek için gülümsedi, geçti... * » ¥ , / Gitta Alpar ve Gustave FröfıMch rakmadan her îstenilen ŞarH<ı» nda ve Gabi Morley <Arıyan> da fikrî ve hissi ifade e» debilmesine dikkat edilirdi. Şimdi kısmen bunMajik'te: larla birlikte «phonogeClaude Anet'nin <Genç Rus kızı nie» ye yani sesin ve konuşuşun ] ve gülünçtür. Dekbrlar ve sahneîer Aryan» isimli kitabını ilk çıktığı vazenguıdir. mikrofona uymasına ehemmiyet vekit büyük bir zevk ve bediî heye riliyor. canla okumuştum. Rahmetli büyük îşte îlk filmi «Saadet Şarkısı» nı bir edip olmamakla beraber samimî Asri'de oynıyarak birdenbire şöhret bulan bir muharrîrdi. Bu romanında evveGitta Alpar da bu meziyetleri haiz lâ gayrimütenasip ve gayrhnüte • «Şeytan maskeli kadın» bir kanolması dolayısile birdenbire yıldızhk vazin görünen iki şahsiyet arasında koca macerasmı oldukça orijinal bir mevkiine yükseldi. Hatta bu filimde baş gösteren sevginin bu Sri mah şekilde anlatan bir kordelâdır. gösterdiği muvaffakiyetle partönesi luku yekdiğerine nasıl yaklaştırdi • Janie Mac Pherson ismindeki muGüstave Fröhlich'i kendisine o ka ğını pek güzel göstermistir. harririn bir eserinden iktibas edüdar meclup etti ki bu maruf Alman «Aryan» m filminin provasını görmiştir. Senaryosunun esası şu şe • jönprömiyesi kordelâ biter bitmez düğüm vakit daha fazla müteheyyiç kildedir: Bob ve Angelik henüz yeni Gitta ile evlenmekten kendini me oldum. Çünkü rejisör Paul Czinner evlenmiş bir çifttir. Fakat erkek hernedemedi. bu kitabın en müessir yerlerini in caimeşrep bir adam olduğu için izdi^Saadet Şarkısı» bir operetth*. Fatihap ederek filme çektiği gibi Gaby vaçlarmın ilk devresinde bile ka • kai oyle bir operet ki mevzuunu haMorlay He Viktor Francen de bü • rısını aldatmaktan geri durmuyor, yai ve fantaziden almıyor. Bilâkis ründükleri şahsiyetleri candan temhatta metresi Triksi'yi ötede beride hayattan kopya ediyor. Şarkılar sil etmişlerdir. rasgele değil, tam yerinde söyle arkadaşı Jimmi'nin karısı diye takVak'a şöyle bir maceradan iba • niyor. Mükalemeler çok tabiî ola dim ediyor. rettir: Konstantin yaşlı ve asrî bir rak cereyan ediyor. Tabiî Angelik bu hale tahammül Don Juan'dır. Tjesadüf onu lise Senaryoyu hulâsa edelim: Gitta edemediği cihetle aralarında kavga mezunu münevver bir genç kızla bir Macar çigan kızıdır. Sesinin güAryan'la tanıştırıyor. Konstantin'in eksik olmuyor. Bir gün gene böyle zelliği ile bir tiyatro müdürünün maksadı Aryan'la da diğer kadın bir kavga neticesi Angelik te bil nazari dikkatini celbediyor. Sahnede larla olduğu gibi hoşça ve muvakkat mukabele kocasını aldatmak üzere epeyce muvaffakiyet kazanıyor. Bu bir macera geçirmektir. Aryan a Jimmi'nin evine gidiyor. Fakat aksi sırada Peter isminde istidath fakat damın bu maksadını anlamasına tesadüfe bakın ki Bob ta oraya getanınmamış olduğu için kimsenin ehemmiyet vermediği genç bir mu liyor ve Jimmi'nin kendisinden gizsikişinasa rasgeliyor. Sevişiyorlar. lediği kadım görmeği çok istiyor. Gitta onun yüziinden sahneyi ih Jimmi ona bu kadım ertesi akşam mal ediyor. Lâkin bir gün genç beszeplinlerden birinde verilecek olan tekârm nihayetsiz emeklerle vücude baloda takdhn edeceğini vadediyor. getirip hiç bir yere kabul ettireme Bob bir de ne görsün!. Yüzünde diği «Saadet Şarkısı» nı söylemek şeytanî bir maske gayet şuh ve se için evden kaçıyor. vimli bir kadın. Bunun AngeJâ' oJ#Peter önce genç kız tarafından cağını kat'iyyen aklına getirmeden terkedildiğine kani oluyor. Fakat •fSaadet Şarkısı» temsili için bir da derhal âşık oluyor. Uzun müddet vetname alınca mes'ele meydana rica ve ısrardan sonra yüzünü açtıçıkıyor. Bu şarkıyı söyliyerek iki rıp ta kend karısmı karşısında gö genç ebediyen ayrılmamak üzere rünce şaşırıp kahyor. birleşiyorlar. O sırada zepelinde yangin çıkı Filmin temsilinde mümessiller ne derece meharet gösteriorlarsa re yor, karı koca binbir müşkülâtla jisör Karl Fröhlich'in kordelânın canlarım kurtarıyorlar ve bu suretle alışmdaki mahareti ondan aşağı birbirlerinin kıymetinî daha iyi ankalmıyor. Musiki parçaları, dansl ır lıyorlar, mevcut saadetlerini yık da Gitta'nın sesi kadar güzeldir. mamak için ellerinden geleni yapı yorlar. 6enç Rus kızı aryan Şeytan maskel. kadm Şeyhin dostu Opera'da Reginald Denny ve Kay Jonson «Şeytan maskeli kadın> da rağmen ona karsı derin bir mecburiyet bissettiği için saffetini feda ederek teslim oluyor. Fakat bu va ziyeti izzetî nefsine yediremediği için kendisi de küçüktenberi şununla bununla düşüp kalkmış hafifmeşrep bir kız gibi görünüyor. Kons tantin'e muhayyel âşıklarından bahsediyor. Uydurma maceralar anlatıyor. Adamda kıskançlık başlıyor. Ebediyen aynlmağa karar vermiş ler gibi görünüyorlar. Fakat Konstantin kendisini götüren trenin ba samağından birdenbire uzanıp genç kızı alıyor ve en samimî bir mu habbetle bağrına basıyor. Mumessillerin her ikisi de bu macerayı aynen hakikatmiş gibi his sederek yasıyorlar ve seyircilere de yaşatıyorlar. «Aryan» filmi emsa line nadir tesadüf olunacak derecede muvaffak olmuş bir eserdir. 'Şeyhin Dostu», «Haydi Askere!» ve sair gülünç filimlerm yaratıcısı meşhur İngiliz komiği Leslie Fuller tarafından temsil olunmuş bir ko medidir. Mevzuu garip bir maceradan iktibas olunmuştur: Bill biraz saf fakat iyi kalpli bir bahriyelidir. Ar kadaşlar bu bönlüğünden istifade ederek onunla her zaman alay edi yorlar. Bill bir gün kazaen denize düşmüş Afrika'lı bir şeyhi ölümden kurtarıyor. Şeyh ona karşı minnet tarhk hissinî ne suretle gösterece ğini bilmiyor: Eğer, diyor, yolun bir gün bizim tarafa düşerse bana uğra, bak sana ne harikalar göstereceğim! Bill bu vak'ayı biraz sonra unutup gidiyor. Bir gün içinde bulundu£u gemi Afrika sahillerine yanaşıyor. Arkadaşları alelusul Bill'e azizlik olsun diye onu gemide bırakıyorlar. Döndükleri zaman alay edecekler. Fakat Bill bir kolayını bulup karaya çıkıyor ve yolda dostu şeyhe rasgeliyor. Artık bir izzet ve ikram ki sormayın. Binbir gece hikâyelerindeki hayatın bir eşi.. Hatta şeyh bir seyahate çıkmak mecburiyetinde kalınca yerine Bill'i bırakıyor. Bu mevkide o saf zannedilen adamın arkadaşlanna sattığı çalımı görmeyin! O yüzden tabiî bir çok garip vak'alar cereyan ediyor, filim de tuhaflıklar içinde hrtama eriyor. Bob'u temsil eden Reginald Denny sinema meraklılarının meçhulü bir artist değildh*. Komik ftlimleri ile senelerce şöhret kazanmış bir san'atkârdı. Janette Mac Donald ile oy nadığı «Gece yarısı âşıkı» ile bu filimde kısmen ciddî roller almış ve bu suretle yeni bir kariyer yapmağa başlamıştır. Angelik rolünü deruhde etmiş olan Kay Jonson ise «Dina mit» ve «Moskova Çocukları» filimlerinin mümessilleri arasında idi. Gazi Hz. [Birinci sahifeden mabait] güzel tesiri yapü. Daima her türlü takdir ile hatırlıyacağımız, kuvvetli dostluk hislerini ifade buyurmanızdan dolayı kendi namıma ve Irak milleti namına en samimî şükranlarunı zab fahimanelerine takdim eder, zab fahimaneleri için izzet ve saadetin devamım, şanlı Türk milleti için bir ebedî ikbal temenni eylerim.» Kral Faysal Saadet şarkısı ArtUtik'te Eskiden sessiz filimler nasıl birdenbire bir arsitsti yüksettiveriyor, ortaya bir yıldız çıkıveriyor idise sesli ve sözlü filimlerde de ayni eekil devam edip geliyor. Yalnız tabiî şartlar değişti. Evvelce yalnız «pbotogenie» ye yani yüzlerin resminin iyi çıkraasına ve çebre işmizazatı ile tavur ve hareketlerin söze haçet bı Başvekil Pş. Hz. Başvekil Ismet Paşa Hz. dün akşam geç vakte kadar Heybeliada'daki köşklerinde meşgul olmuslardır. Başvekilimizin rahatsîz bulunan refikaları hanımefendi ve mabdumIarı ömer Beyin sıhhaüeri dün biraz daha iyileşmiştir. Izmir 13 (A.A.) Türkiye futbol birinciliklerine istirak etmek üzere dün akşam geç vakit Konya fdman Yurdu ve bugün akşam üzeri de Trabzon tdman Ocağı şehri . mize gelmişlerdir. Her iki kafile İzmir sporculan ve mıntaka erkânı tarafından karşılanmış ve otelle . rine yerleştirilmişlerdir. Türkiye futbol birincilikleri na . haî müsabakalarına bizzat nezaret Bir kalem odasından içeri girdik. etmek üzere Futbol Federasyonu Herkcsin gözü kapıda idi. Sanırsınız ki Reisi Hamdi Emin Bey de Mersin hepsi bizi bekliyor... vapuru ile şehrimize gelmiştir. Mutemedi görünce hepsinin gözü ıjılHamdi Emin Bey, İzmir oyuncu| dadı. O da yaptığı işi arkadaşlannın larmdan fstanbul ve Ankara saha . gözünde büyütmek için: lannda göremediklerini İzmir'de Bittim!.. Diye sık sık nefes alıyorgörmek arzusunu izhar etmiş oldudu; bugün gene aylıkların yüzde yirmiğundan 21 teşrinievvel cuma günü sini bronz verdiler. Üstelik bir de hayapılacak final maçından evvel iki mallık!.. İzmir muhteliti teşkil edilerek bunSonra bir köşeye çekildi. Hesaplar lar arasmda bir müsabaka yapıla yaptı. Herkesin aylıgından: caktır. Bu terzinın hesabı... Bu, teavün Türkiye futbol birinciliklerine sandığına... Bu da, erzak bedeli... iştirak edecek olan beş grup birin. Diye neler kesilecekse onları yazdı; câi arasında çekilen kur'a netice çizdi. Bankada iken birer kuşakla yüzer sinde takımlar şu numaraları al . yüzer ayrılan arkadaşlarımı birer birer mışlardır: saydı. Kırkar, ellişer bir yana koydu. 1 Konya, 2 tstanbul, 3 Biraz evvel ışıldıyan gözlere şimdi İzmir, 4 Trabzon, 5 Eskişe gittikçe koyulaşan bir gölge çökmüştü. hir.» Mutemedin yapbğı hesabı görenlerin Buna nazaran fiküstür şu suretle kaşları çatdıyor; aylıktan kalan parayı tesbit edilmiştir: eline alanların hepsi: 14 teşrinievvel cuma: Saat 13,30 Amma da kesmişler ha!.. Her ay da resmigeçit, saat 14 te bir ve iki yeni bir şey çıkıyor!.. numaralı takımlar arasında maç. Diye söyleniyordu. Hakem Cafer Bey. Saat 16 da üç ve Biz kalem odasından içeriye girerken dört numaralı takımlar arasında herkesinkinden fazla parüdıyan bir çift maç. Hakem Aptullah Bey. göz vardı. Bu adamın kılığı, kıyafeti 16 teşrinievvel pazar: Saat 16 da memurlara pek benzemiyordu. Kapıya bir ve iki galibi beş numaralı takımyakın bir yere oturmuş, aylık alan me • la karşılaşacaktır. murlarm adeta yolunu bekliyordu. 21 teşrinievvel cuma: Saat 14 te Yirmi otuz arkadaşla beraber beni de tzmir karışık takımı arasında hu . orta yaşk, küskün bakıslı bir kâtibe versusî müsabaka. Saat 16 da üç ve diler. O da kendi kendine uzun uzun dört galibi ile 1, 2 ve 5 galibi ara • hesaplar yaptı: sında final. Berabere kalan takun . Bu kahvecinin.. Bu, ascının.. Bu ların oyumı temdit edilecektir. Temsarrafın... Bunlar da bana kahyor!.. dit edilecektir. Temdide rağmen beYüzündeki kırışıklıklar büsbütün derabere kalanlar hafta arasında kar. rinleşti. Gözleri kısıldı; biraz daha çuşılaşacaklardu*. kura kaçta. Kapının yanında oturmuş birer birer memurlaruı yolunu kesen adam, öte Atina 13 (A.A.) Dün yapılan kiler gibi bu küskün bakıslı kâtibi de disk ve çekiç atma müsabakaları: gözden kaçırmıyordu. Bekledi; bekleÇekiç atma: di... Onun gelmediğini görünce kendi1 inci Kozic (Yugoslâvya), 46 si ona doğru yaklaşh. Masasma yum • metre 865 «Balkan rekoru», 2 inci ruklarmı dayadı: Zupan (Yugoslâvya), 3 üncü Bo Haydi bakalım, dedi. Bizim hesaba dera (Romanya). daha sıra gelmedi mi?... Disk atma: Kâtip nasıl olsa onun geleceğini bili1 inci Syllas (Yunanistan), 42 metyormuş gibi başını bile kaldırmadı: re 08 «Yunanistan rekoru», 2 inci Acelen ne?... Göriiyorsun ya, daLleut (Yugoslâvya), 3 üncü Gantc ha şimdi aldık. hec (Bulgaristan)c Bir lira için akşama kadar seni Umumî' bekliyecek değilim ya... Başka işimiz Yunanisran 47 puvan, Yugoslâvya kalmadı mı? 32 puvan, Romanya 25 puvan, Tür Bir lira diye beğenmiyorsan hiç kiye 10 puvan, Bulgaristan 7 puvan. alma bari... Atina 13 (A.A.) Balkan Olem Maşallah. . Üsteük bir de kafa piyatlarına cumartesi ve pazar güntutuyorsun ha... Paraları alırken hiç te leri stadyomda devam edilecektir. bÖyle surat etmiyordun. O zaman bizden iyisi yoktu. Şimdi fena mı olduk?. Oyunlara davet edilmiş olan İn giliz bahriyelileri, pazar günü önle Keşki o zaman da vermeseydin! rinde mızıka olduğu halde stadyom Yann gene yalvarırsın, merak etda bir geçtt yapacaklardır. me!.. Ama bir daha sefer ben vermi yeceğim. Olempiyat oyunlarında hazır bu Gene verirsin, sen de merak etlunacak tngiliz bahriyelileri adedi mel!.. Böyle kârlı işi başka nerede bulanin 2000 den fazla olacağı tahmin caksm?.. Sözüm ona on lira borç aldım edilmektedir. ama dokuz lira verdin; on liralık senet Tniste galibiz aldın. Aydan aya da faiz yerine Azrail Atina 13 (A.A.) Türkiye Yu gibi başıma dikiliyorsun; bir lirayı vurnanistan arasında yapılan tenis ma ~ çında: Suat (Türkiye), 6/3/, 3/6, 6/3, 7/5 Stalios (Yunanistan) ı yenmtş fcir. Yukarıki rakatnlardan da anla şılacağı veçhile maç, çok hararetli olmuş, iki oyuncudan kâh biri, kâh diğeri f aikiyet göstermistir. Süat gayet güzel bir oyun oynamıştır. Nicolaidis (Yunanistan), Şirinyan Türkiye) yi, 6/4, 8/6, 7/5 yenmiş tir. Çif t erkekler müsabakası karanlık bastığından tenir edilmiştir, yarın tekrar oynanacaktır. Türk takımı birinci seti kazanmış, ikincisini kaybetmiş, üçüncüsünü de gene kazanmıştı. Dördüncü setin lcrasına biraz yukanda söylediğimiz veçhile karanlık tnâni olmuştur. Yugoslâvya Romanya: Turnuvanın gözde takımı olan Yugoslâvya timi, geçen seneki turnu vanın galipleri olan Romanya'hları yenmiştir. Memurun aylıgından tefecinin cüzdanma... Balkan olempiyatlarında Bir kaç gün Jak'm evinde kaldım. Sonra bir perşembe akşamidi; Şişhane karakolundaki bir yapıda ameleye haftalık dağıbrken ben de gimdelikçi bir rençperin hissesine düştüm. Haftalarca gömleğinin rç cebinde kaldım. Elli okkalık harç küfesi omzunda bu zavalh, yedi kath apartunana tırmanırken göğsünü hrmahyan iniltileri duyardım. Hasta idi; uzun uzadıya muayeneye ne hacet, şöyle bir bakışla anlaşılacak kadar hasta... Arkasında tuğla yığınları, om • zunda harç teknesi ile yedi kat mer divenleri ınip çıkmak değil ya, iki adım atmak bile onun ciğerlerindeki yaralan büsbütün yırtar, derinleştirebilirdi. öğle paydoslannda dört tane ze> tinle, bir baş soğanı yüz dirhem ekmeğe katık ettikten sonra tekrar iş başına kalkarlardı. Yemek üstüne büsbütün artan çarpıntı içinde bu zavallı omzundaki çamur küfesini tuğla yığınlanna dayayıp ta bir saniye soluk alacak olsa ya kalfanın, ya ustabaşının sert sesi duyulurdu: Hey, Ali!.. Ne duruyorsun, miskin miskin orada?.. Ustalar yukanda harç bekliyor. Senin adam olacagın yok. Aldığm para haram... Çalışmıyacaksan defol, git... Bazan arkadaşlarından birisi o nun bu haline acrr: (Mdbadi var) is Millet Uyamyor» filmi hazırlanıypr izmir'de birincilik maçları tzmir 13 (Hususî) Türkiye futbol birinoiliği maçlarına yarın saat ikide başlanacaktır. tstanbul, Trab zon, Eskişehir ve konyanm birinci gelen takımları tzmir'de toplancnışlardır. Yarın hangi takımların karşılaşacakları bu gece çekilecek kur'a neticesinde belli olaçaktır. Kordelâ ingHizce sözlü. hareketli Ipek filim stodyosunda «Bir Millet Uyamyor!» filminin çevrilme»me devam olunmaktadır. Eser gelecek ay içinde Melek ve Elhamra sinemalarmda gösterilmğe başlanacaktır. «Karım Beni Aldatırsa» opereti ikinci filim olarak daha sonra gösterilecektir. Resmimiz 1«tiklâl harbi zamanında geçen «Bir Millet Uyamyor» da Ercüment Behzat Bey ve arkadaşlannın kurşuna dizilmelerine ait güzel ve heyeçanh bir sahneyi gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: