10 Eylül 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

10 Eylül 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYE1 10 Eylul 1935 ^ j ^ ^ ^ . H . ^J0SS^U^^bâ^ • Mİ***r m ]'•'• ^^^^^^^V*^ £* 4 üncü Balkan güreş şampiyonası başlıyor Bu seneki şampiyonaya bütün Balkan milletleri girecek, Yunan güreş takımı bugün şehrimize geliyor Musadağmda 40 gün f ilmi davasında son durum (Bastarafı 1 inci sahifede) sosyetesinin neşriyat dircktörüne cevablı bir telsiz çekerek mahud filmin çevrilip çevrilmiyeceğıni sormuştuk. Ertesi günü bu sosyeteden aldığımız cevab «şimdiye kadar bu hususta verilmiş bir karar olmadığmı» bildiriyordu. Bizzat filmi çevirmek istiyen sosyeteden aldığımız bu sarih malumat, geçen perşembe gününe kadar sosyetenin bu hususta hiçbir karar vermemiş olduğunu gösteriyordu. Bununla beraber Ipekçi Kardeşlerin iddialarını bir de İstar.buldaki Amerikan mehafilinden tahkik etmek üzere geçen cuma günü Amerikan elçiliğine müracaat ettik. Elçinin tecim ata şesi Mister Embry arkadaşımıza aynen şunları söylemıştı: « Bu mesele geçen ılkteşrinden beri sürüncemede bulunmaktadır. Bız bu mesele ile meşgul olmuyoruz. Bu işle Vaşingtondaki Türk elçisi uğraşmakta dır. Bize herhangı bır telgraf gelmemıştir. Amerika kanunların'a göre hükumet bu filmi yasak edemez. Ancak filim sosyetesine tavsıyelerde bulunabılir. Belki Vaşingtondaki Türk elçisi son dakikada sosyeteyı kandırabılir. Herhalde bu mesele hakkında bizde hiç bir malumat yoktur.» Mister Embry arkadaşımıza bu sözleri söylerken Tan gazetesinin Beyoğlu istihbaratında çalışan arkadaşı da tesadüfen orada bulunuyordu. Amerikadan aldığımız telgrafla Amerikan elçiliği tecim ataşesının söyledıklerıni aynen gazetemızde yazarak geçen cuma gününe kadar sosyetenin eseri filme çekmekten vaz geçmediğini yazmıştık. Yalnız gazetemizin ve efkârı umumiyemizin gösterdiği haklı hasıasiyeti göz önünde tutan Amerikan elçiliğinin Va sıngton nezdınde yenı bır teşebbüste bulunduğunu da haber almıştık, neticevi bekliyorduk. Cumartesi günü bu teşebbüslere bir cevab geldiğini duyduk, fakat cumartesi öğleden sonra ve pazar günü elcılik kapalı olduğundan bu haberin ne dereceye kadar doğru olduğunu düne kadar tahkik edemedik. Ortada muhakkak olan bir sey vardı: <Musadağında kırk gün» adlı eserin Metro Goldvin Mayer sosyetesi tara fından filmi çevrilmesi münasebetile gazetemiz tarafından gösterilen hassasiyet sehrimizdeki salâhiyettar Amerikan me hafilinde çok haklı görülmüştü. Türkiyeye karşı dostluk duygularile tanmmış olan Amerika elçiliği ileri gelenleri Türk efkân umumiyesinin duygula rına tercüman olan gazetemizjo yazılarını büyük alâka ile takip ederek, vazi yetten Amerikadaki alâkadar makamları haberdar etmişlerdir. Amerikan elçiliği erkânınm bu clostane teşebbüsü üzerine, Vaşington hüku meti D,ış İşleri Bakanlığının; Nevyork taki şubesi vasıtasile Metro Goldvin Mayer sosyetesi nezdinde yeni bir teşebbüste bulunmuş ve sosyeteye Amerikan hükumetinin noktai nazannı kabul ettır meğe muvaffak olmuştur. Aldığımız malumata göre, Metro Goldvin Mayer sosyetesi «Musa Dağında kırk gün» adındaki eserin yeni bir senaryosunu hazırlıyarak Vaşingtondaki büyük elçimize vermiştir. Bu yeni senaryoda eserdeki Türkle karşı kısımlar kâmilen çıkarılmış ve bu suretle Franz Werfelin yazdığı kitabdakinden tama men farklı bir senaryo haline getirilmiştir. Sosyete bu kadarla da iktifa etmiye rek, herhangi yeni bir suitefehhüme meydan vermemek üzerf hazırladığı yeni senaryoyu Vaşington büyük elçimize ve rırken, büyük elçimizin muvafakati ol madıkça bu yenı senaryoyu da fılnıc çe firmıyeceğını söylemiştir. Güzel ve sevgili izmirimizin kurtulduğu gün (Baştaraft 1 inci tahifede) Parti ve özel kurumlardan davetli olanlar Cumhurivet Halk Partisinin mcrkezinde toplanmıslardır. Buradan Halka pınardaki şehidli§e gidilmiştir. Kahra man ordumuz İzmire girerken birkaç neferimizin şehid düştüğü Halkapmar daki şehidlerimizin mezarları başmda Halkevi adına öğretmen Karahan tarafından bir söylev verilmiştir. Bu söyler ve şehidler abidesi karşısında 3 er alan atlı müfreze komutanı veciz bir ifade ile cevab vermiştir. Söylevler bittikten sonra mızıka erkinlik marşı çalmış ve süel müfreze havaya silâh atarak saygı ödevini yerine getirmiştir. Bu törenden sonra üç koldan İzmire giren yiğit askerlerimiz hükumet ve kışla önünde tam saat onda yer almışlardır. Saat onu on beş gece Kadifekaleden atılan topla müfreze komutanı ta rafından kışla ve hükumet konağına bayrağımız çekilmiştir. Bayrak çekme törenind» bando, sancak marsı çalmış tır. Bu törenden önce C. H. P. İl Baskanı Yozgad savlavı Avni Doğan bir söylev vermiştir. Bayrak çekme töreninden sonra kahraman ordumuz Birincikor dondan yürüyerek Atatürkün heykelini selâmlamışlardır. Saat on buçukta iki top atılmıştır. Birinci topta şehir içinde ve limanda bütün halk ve nakil vasıtaları bir dakika bulundukları yerlerde kalmışlar ve ikinci topta fabrikalar, ldkomotifler, vapurlar düdüklerini çalarak ordunun İzmire girdiğini müjdeleme suretile genel sevince katılmışlardır. Leh kızı Jenyanm macerası: 32 Sovyetleri düşürmeğe çalışan Grandük Pavel nasıl idam edilmişti? Önce Çarij sonra da Lenini ve Troçkiyi öldürmek istiyenlerin teklifleri karşısında... Önce de söylediğim gibi, memleketin yüksek menfaati, elimize geçen her fırsat ve vasıtadan istifadeyi emreder. Böyle olmakla beraber diğer Alman gizli isihbarat zabitleri arkadaşlarım gibi, ben de dehşet usulüne müracaat etmedim. Halbuki düşmanlarımız, hiç te böyle insanî veya vicdanî düşüncelere kulak asmı yorlardı. Suikasd ler Bu cümleden olarak harbin son yılında Moskova ile mevcud diplomasi mü nasebetlerimizi kestirmek için yapmadıklan k^lmadı. Maksadları Sovyet Rus ya ile Almanya arasındaki barışı bozmak ve böylece Rusyaya karşı daha fazla kuvvet bulundurmamızı temin etmekti. Bunun için, serseri Boris Savin kofun vücude getirdiği sosyalist de mokrat bir cemiyet evvelâ, Almanyanın Moskova büyük elçisi Kont Mirbahi, sonra da Mareşal fon Eyhornu öldürttü. Fakat bu alçakça suikasdler, bekleni en tesir ve sonucu vermedi. Bu cinayet erin, Itilâf devletlerinin parasile hareket eden serserilerin işi olduğunu anlıyarak hiçbir süel harekette bulunmadık.. ğini görünce hayrette kaldım amma kTyafetini değiştirmiş olmasına rağmen zarif Rus erkânıharb miralayı D... yi he men tanıdım. Iş, çok tehlikeliydi. Miralay D... Sen Petersburg Askerlik dairesinde mes'ul erkânıharb zabiti olarak mülhaktı. Birçok defalar, yukanda bahsi geçen, casusu muz Rus erkânıharb yüzbaşısı N.. dan bahsettı. Miralay D.. da yüzbaşı N.. gibi, köküne kadar milliyetçi olduğu halde elaltından Bolşeviklere fenalık ve onlarla mücadele etmek üzere, yeni hükumetin hizmetine girmişti. Zâhirde, Bolşevikle rin parasile onlara hizmet eder göründüğü halde, hakikatte, monarşi taraftan bir grupun mutemed adamıydı. Grandük Pavelin macerası Rusyadaki Alman dostu monarşistlerden bir grup, Çar lkinci Nikolanın amcası Grandük Pavel Aleksandroviçle münasebet tesis etmişlerdi. O tarihte bu Grandük, Sen Petersburgda mahpusta. Alman dostu monarşistler, Almanyanın yardımile Bolşevikleri devirmek, bir Alman Rus ittifakı yapmak ve Grandük Paveli, Çar Naibi ilân etmek istiyorlardı. Grandük Pavel, miralay D.. nin rica ve ısrarları üzerine bu işe razı olmuştu. Bunun üzerine miralay D... Alman Başkumandanlık karargâhına giderek sağ ayağmdaki çizmenin taban koseleleri arasına gizlenmiş olan bir mektubu vermek üzere gelmişti. Mektub Grandük Paveldendi. Burada, iyi mi, yoksa fena mı yaptık, orasını münakaşa edecek değılim. Muhakkak olan bir şey varsa miralay D.. nin, Alman Başkumandanlık karargâ * hından pek umudsuz döndüğüdür. Al man hükumeti, onun teklifini kabule yanaşmamıştı. Bu red cevabının scbebi de, ihtimal, Almanyanın bütün dikkatini, o sırada garb cephesindeki müşkül vaziyete vermiş olmasıydı. Filvaki. garb cephesi, bütün Alman kuvvetlerini meşgul ediyor ve Rusyada geniş bir harekette bu lunmak imkânına müsaade etmiyordu. Bu suikasd tertibi, maalesef çok kim» senin malumu olduğu için, esran meydana çıktı. Çeka (yani Bolşeviklerin siyasal zabıta teşkilâtıydı) hususî komiseri Antonof, bu maceranın acınacak sonucunu bana şöyle anlattı: « Berlinde bulunan bir Fransız casusu vasıtasile Petrograd Çekası, Bolşe ^ vikleri devirmek ve yerine monarşiyi getirmek için Alman hükumetile Grandük p avel Aleksandroviç arasında konuşrnaar olduğunu haber almıstı. Bunun için ^eka şefi Ciyerjinski Grandük Pavelin hemen kurşuna dizilmesini emretti. Grandük, aylardanberi hapisfinede yatbğı çin, bedenen bitkin bir haldeydi; O kadar ki son günlerde yatağından bile kalkamıyordu. Hapisane kumandanı Egorof, höcresine girdi. Yanında birkaç Çeka memuru da vardı. Grandük güçlükle yatağmın içinde oturarak içeri girenlere baktı. Kumandan ona, Yurddaş Romanof, Almanya le hinde casusluk yapmakla maznunsunuz. Almanya İmparatoruna, Bolşevik hükumetini cebren devirmek teklifinde bulunduğunuz tahakkuk etti. Bundan dolayı ölüme mahkumsunuz. Şeriki cürümleriniz kimlerdir? Aylardanberi, her gün, bu sonucu bekliyen Grandük bilâtereddüd §u cevabı verdi: Şerefli ve namuslu bir adam sıfa • tile bu sorgunuza cevab vermiyeceğim. Beni alçak bir hafiye mi sanıyorsunuz? Ben uzun zamandanberi bu sonucu bekliyordum zaten. Haydi, çabuk olunuz. Yüzleri çiçek çıkarmış iki adam, onu höcreden çıkardılar. Hapisanenin avlu « sunda bir iskemleye oturttular Garndük, Kısa bir dua etmeme müsaade edi niz, dedi. O, duaya dalmışh ki cellâd yaklaştî ve ensesine bir kurşun sıkmak suretile Grandükün cezasını verdi. Ölümü anî ve ıstırabsız olmuştu. (Arkası var) lkinci Balkan şampiyonası nda yapılan bayrak töreni Bu sene müsabakaların açık havada Dordüncü Balkan güreş şampiyonası önümüzdeki cumartesi günü başhyacak ve gündüz yapılması, bütün güreş meraktır. Bu seneki müsabakalar Taksim stad Iılarının müsabakaları muntazaman takib yomunda açık havada ve gündüz yapıla etmesine imkân vermiş olacaktır. Ayni zamanda ikıncı ve üçüncü Balkan şampicaktır. Dordüncü Balkan güreş şampiyonası yonasında yerin müsaadesizliğinden yana Arnavudlardan başka bütün Balkan pılamıyan olımpıyad merasimı de bu sene takımları iştirak edecektir. Bu itibarîa çok parlak olarak yapılacaktır. Bunun bu seneki müsabakalar, ikinci ve üçün icin Taksim stadyomuna hususî bayrak cü Balkan şampiyonasına nazaran daha direkleri dikilecek, merasim için tertibat alınacaktır. Bu sene şehir bandosu da nıeönemli ve daha çetin olacaktır. rasimde bulunarak Balkan milletlerinin Şampiyonaya girecek olan güreşçilerimillî marslarını çalacaktır. miz, Yakacıkta kampta muntazaman haGüreş Federasyonu, Dordüncü Bal zırlanmaktadırlar. Bu sene, diğer Balkan kan şampiyonasının çok muntazam ve çok güreş takımları çok hazırlıklı olarak gelemükemmel olması için çalışmaktadır. Bu ceklerinden takımımız da tam formunu seneki müsabakaların organizasyon işjni bulduktan sonra müsabakalara girecektir. de doğrudan doğruya Güreş FederasyoTürk güreş takımının nasıl seçileceği henu yapm?ktadır. nüz belli değıldir. Kampta her sıkletten birkaç güreşçi bulunmaktadır. Müsaba Yunanlı güreşçiler bugün geliyor Dordüncü Balkan güreş şampiyonasıkalardan evvel bu güreşçiler arasında na girecek olan Yunan güreş takımı bu seçme müsabakalan yapılacak, takım bugün saat dörtte Daçya vapurile şehrimize na göre ayrılacaktır. gelecektir. Rumen, Yugoslav ve Bulgar Uç senedenberi Balkan şampıyonlutakımları da bir iki gün içinde şehrimize •ğunu elinde tutan güreşçilerimizin, bu se gelmis olacaklardır. "he de gene şampıyon olması beklenmekMoskova Prağ takımları tedir. Fakat bu seneki karşılaşmalar, diberabere kaldılar ğer yıllara göre daha zor olacaktır. GeMoskova 9 ( A . A . ) Moskova fut\ rek Rumenler, gerek Yugoslavlar, Dör düncü Balkan olimpiyadı için aylardan bol takımile Prag futbol takımı arasınberi hazırlanmışlar ve en kuvvetli pehli da yapılan maç, 3 3 beraberlikle bit vanlarını bır arava toplamıslardır. mi«tir. İkinci tb'ren Öğleden sonra saat 15,30 da ikinci tören başlamıştır. Karşıyakada Atatürkün anasının mezarına gidilmiş ve bu çok saygı değer eşsiz anaya çelenkler konulmak suretile ruhu taziz ve takdis edilmiştir. Saat 16,30 da Kadifekalesinden atılan bir topla Basmahane istasyonu karşısındaki alanda yer alan Zafer alayı yürüyüşe başlamıştır. Alay, Basmahane, Tilkili, Mezarlıkbaşı, Başdurak, Kemeraltı, Kışla ve Birincikordonu geçerek Atatürkün heykeli önüne gelmiştir. Bu güzergâhın her iki tarafından ve Kordonla Atatürk heykeli önünde iki yüz bine yakın halk ver almıstı. Atatürk hevkeli önünde çelenk ve buket taşıyanlar heykelin et rafında halka olmuşlardı. Burada lise öâretmenlerinden Mithat Avukan bir söylev vermiştir. Bu söylevden sonra Ataturkün heykeline Izmirlilerin sonsuz ve derin saygı ve sevgilerini ifade eden çelenkler konulmuş ve böylece törene son verilmiştir. Gece Birincikordonda, denizde fener alayları ve şehrin birçok yerlerinde genel eğlenceler yapıldığı gibi Halkevinde de bugünün adına bir konser verilmiştir. Çarı öldürmek teklifi Harb içinde, çok defa, bir takım cüretkâr adamlar bana müracaat ederek suikasdler yapmağa hazır olduklarını söylemişlerdi. Zavalh Jenya Ruslar tarafından asıldıktan kısa bir zaman sonra, nişanlısı Feliks, intikam almak için, Çarı öldürmek üzere benden müsaade istedi. Çar, Rus Başkumandanlık karargâhı nın bulunduğu Mohilevde her gün gezinti yapardı. Feliks bu gezintiler esnasında Çan ölödürmeğe hazırdı. O, fakir bir köylü kıyafetine girecek ve Çar Nikoladan sadaka istemek üzere yanına sokulacak, kâfi mesafeye gelince, ekmek çıkınındakı iki bombayı yere düşürecek, böylece hem Çan, hem de kendini öldüre cekti. • • Motörsüz uçakla Alp dağları aşıldı Cenevre 9 (A.A.) îsviçreli uç man Schreiber, ilk defa olmak üzere Alplan motörsüz bir uçakla aşmıştır. Jun grau tepelerini 12,000 kademlik bir yükseklıkte ve iki saat kadar uçarak aşan Schreiber, bundan sonra Simplon gecidi üzerinden 9,600 kademlik bir yükseklikte uçmuştur. nnın büyük adamı olan kardeşlerim; bir neslin, sizden evvelki neslin, ne büyük yoksuzluklar içinde, nice sayılmaz güc lüklere katlanarak kazandığı zafenn 14 üncü yıldönümünü hatırlamak ve ha hrlatmak vesilesile öne sürülen yaz'ların asıl yazılış maksadını 26 ağustos 935 tarihli Cumhuriyette, dilim döndüğü ka dar, anlatmıştım. Sizler, kafanız işlemeğe başladığı gündenberi kendinizı kıni tülâsyonsuz bir vatan, birlejık biı ulus camiası içinde buldunuz; ou vatanın havasını tertemiz, insanlarını ba'jları dik, alınları yukanda, «Türküm!» derken gözlerini gururla parlar gördünüz. Bu millet dün usak yapılmak istenıimişti. Bugün hür ve müstakildir. Bu vatan dün bir harabezardı, bugün onun heı köşesinden yerden fıskırır gibi yen; bir medeniyet fıskınyor. Size, bugünkü eseri yükseltmek yolundaki vazıfcnizi, Ulu Atatürkümüzün hitabe ve vecıVelerine dayanmak suretile, bir defa daha ve önünüzdeki nesilden bir karde<siniz sıfatile hatırlatarak sözlerimizi sona erdiriyorum: « .. Doğruyu seveceksiniz, kendinizi «ve birbirinizi aldatmıyacaksınız, haki «kati konusmaktan çckinmivecrk'inız; «memleket işlerinde, hakikî işlerde ha «tıra, gönüle bakmıyacaksınız, hattı ha«reketinizi ağyarin dedikodusuna uydur«mak zâfını merdud göreceksiniz; bir «gün gelir, gafiller size asî ve hatta hain «derlerse bile vicdanınızın ilhamından ve «doeru yoldan ayrılmıyacaksınız; son «ra başka bir gün size «büyük» derlrrse «gülüp geçeceksiniz... Bu büyük ışleri «başarmak için muhtac olduğunuz kud«ret damarlanmzdaki asil kanda mcü «cuddur...* Amerikada siyasî bir suikasd (Bastarafı 1 inci sahifede) vanında bulunan iki kişi tarafından delikdeşik edilmiştir. Baton Rouee 9 (A.A ) " a n verme amelivesinden bir saat sonra, Huey Longa operasyon yapılmıştır. Katil, 30 vasmdadır. Pavy adlı bir hâkimin damadıdır. Yapılan inceleme, bu tecavüzün Huey Longun az bir zaman evvel bahsettiği suikasd hazırlığının sonucu olup olmadığını henüz meydana çıkarmamıstır. Bu suikasd, New Orleansda bir otelde hazırlanmış, fakat suıkasdcilerin ko nuştukları şeyler, o odaya bır senatörün kâtibi tarafından gizlenen gramo fon plâkı üzerine kaydedilerek mesele mevdana çıkmıştır. Neworleans şai'bayı Wahnsbevin de bu muhavereye iştirak etmiş olduğu söylenmektedir. Baton Rouge 9 (A.A.) Huey Longun tedavi edilmekte olduğu hastene şefi kursunların esaslı uzuvlardan hiçbiri sine dokunmadı^ı ve Huey Logun bütün zekâsına sahib olduğunu söylemiştir. Doktor Brid, mütecavizi, Baton Rougeda profesörlük eden burun ve boğaz hastalıkları uzmanı doktor Weis olarak teşhis ettiğini söylemiştir. CUMHURİYET Huey Long Amerikada büyük söhret kazanmış bir devlet adamıdır. Ayni zamanda kuvvetli bir hatıb olan Huey Long Ruzvelt ıda resinin şiddetli muhaliflerinden olup fırsat düstükçe demokrat part'sile Cumhur Baskam Ruzveltin siyasalarını şiddetle tenkid etmektedir. Önümüzdeki mart ayında Amerikanm Cumhur Baskanı değişeceğinden, bu seçimde cumhurivet partısi tarafından Huey Longun namzed gösterileceği ilân edilmişti. En büyüklerimize minnct ve şükran îzmir 9 (A.A.) Izmir Şarbayı doktor Behçet Uz, Izmir Kurtuluş bayramı şenlikleri münasebetile İzmirin ve îzmirle beraber bütün yurdun kurtarıcısı Reisicumhur Kamâl Atatürkle onun aziz yardımcıları Başbakan Ismet tnönü ve Genel Kurmay Baskanı Mareşal Fevzi Çakmağa Egelilerin minnet ve şükran duygularına tercüman olan telgraflar göndermiştir. İzmir 9 (A.A.) îzmirin kurtuluş bayramı münasebetile Şarbay birçok kutlulama kartları almıştır. Şehrimizde bulunan Çin hükumetinin Ankara er kânı sivasiyesi de aynca tebriklerde bulunmuşlar ve Şarbay bunlara ayrı ayrı teşekkür etmiştir. elçiliğinin gösterdiği dostluğu takdir ve kendilerine teşekkür etmek isteriz. Haki katen gerek Amerika hükumeti, gerek Metro Goldvin Mayer sosyetesi bu me selede çok centilmence hareket etmişler, kendilerine hakikî bir dost rabıtası gösteren medenî bir ulusun millî onuruna hürmet etmeğe ve ona yapılan iftiralaıa ehemmiyet vermemeğe itina eylemisjerdir. Ancak şurasını da söylemek isteriz ki Amerikada müesseselerle hükumetin va ziyetleri bambaşkadır. Hukukî mevzuat itibarile hükumet herhangi bir filmin çevrilmesini menedemez. Bınaenaleyh iş nihayet Metro Goldvin Mayer sosyetesi nin gösterdiği centilmenliği devam ettir mesine bağlı olarak kalmakta devam edecektir. Hıç şüphe etmiyoruz ki Türk ler için hakikî bir düşmanlık hıncile yazılmış olan bu kepaze kitabı fil me almamak hakkındaki hüsnü niyetlerini muhafaza edip gideceklerdir. Bunu A merika hükumetinden olduğu kadar, Metro Goldvin sq£yetesinden de bekliyebili riz. Meselenin sehrimizdeki akislerine te mas ederken mevzula tamamen ticarî cepheden alâkadar olanların matbaa mat baa dolaşarak, kendi keselerinin endişesini böyle bir ulus meselesi arkasında korumak için, gürültüler yapmalan abesti. Efkârı umumiyenin ulusal bir davada şahsî ve ticarî kayguların çırpınışını sezmiyecek kadar basit olmafiığını bilmek lâzımdı. Böyle bir cinayetin, bize iyilikten ziyade fenahğı dokunacağmı Felikse anlattım. Çar ölünce, onun yerine, şüphesiz eski Başkumandan Grandük Nikola Nikolayeviç geçecekti. Şimdi Kafkas cephesi Başkumandanı olan bu adam ise Rusyada, Almanyanın en müthiş, en vahşi düşmanıydı. Feliks, Çarı öldürmekten vaz geçti; fakat birkaç ay sonra, bu defa bizi ayni şekilde General Brusiloftan kurtarmak teklifinde bulundu. Gene reddettim. Teklifinizi reddediyorum, çünkü bu suikasd yüzünden en kıymetli casusumu kaybedeceğım. Sonra, askerlık bakımmdan Brusilof bir sıfırdır. O, öldükten sonra, yerine daha değerli bir kumandanın geçmesi ihtimali vardır. Bu da, bizim için kazanc değil, zarar olur. Lenini öldürmek istiyen bir genc kız Bir gün Revalde, Sen Petersburgun en yüksek tabakasına mensub bir genc kız bana müracaat ederek dedi ki: Babamla ağabeyım, Bolşevikler tarafından, payitahtta kurşuna dizildi. Ben de annemi alıp kaçtım. Anneme 20,000 mark vermeği taahhüd ederseniz gidip Lenini öldürürüm. Kız sonra, bu işi nasıl becereceğini anlattı. Plân iyi ve tatbikı kabildi. Fakat genc kıza, Leninin katlinden biz Almanlar için hiçbir fayda olmadığım söyle dim: Nadejda Pavlovna dedim, size bir Alman olarak şunu söylıyelim ki eğer Lenin ölürse, belki Bolşevik idaresi dü ser ve yerine geçecek hükumet te, mu hakkak, yeniden Almanyaya harb ilân eder. Leninle taraftarlannı sevmemekle beraber, onu öldürmeği kat'iyyen istemeyiz, bilâkis elimizden gelirse böyle bir şeyin önüne geçmeğe çalışırız. Bir müddet sonra, başka mutaassıb bir itiyar, itilâlci sosyalist bir adam Halk Komiseri Troçkiyi öldürmek teklifinde bulundu. Böyle bir cinayetin bizim davamıza, hatta askerlik bakımmcfun dahi hıç yardımı dokunamazdı. Bu gözü kanlı herifi de, Troçkiyi öldürmek için on para bile vprmem, diye defettim. Ru» casuM miralayı D.. Bir gün, Alman istihbarat zabitlerinden yüzbası M... bana telefon ederek ertesi sabah Reval garında bulunmamı ve Narva ekspresinin gelmesini beklememi rica etti. Çok mühim bir iş mevzuu bahisti ve istasyonda Sen Petersburgdan gelecek bir Rus erkânıharb miralayını ıstıkbal ede cektım.. Trenden meslektaşım yüzbaşı M... ile beraber köylü kıyafetinde bir adam indi C.D. Bu haberleri tahkik etmek üzere dün Amerikan elçıliğine müracaat eden bir arkadaşımıza elçilik tecim ataşesi Mister Embry aynen şunları söylemiştir: « Cuma günü sizinle görüştüğümüz zaman henüz Amerikadan yeni bir haber almamış bulunuyorduk. Fakat cumartesi günü Tecim Bakanımızın imzasını taşı yan bir telgraf aldık. Bunda deniliyor ki: «Nevyork ofisimizden aldığımız ma lumata göre, Vaşingtondaki Türk elçi liğinin muvafakati alınmadıkça Muia Dağında kırk gün eseri filme çevrılmiyecektir.» Bu telgraftan anlaşıldığına göre, mesele bu işte çok hassas davranan gazete nizi ve Türk ulusunu memnun edecek bir şekilde halledilmek üzeredir. Bu haberIngiliz filosunun büyük den bizim de memnun olduğumuzu söylimanevraları yebilirim. Yalnız bundan fazla malu Londra 9 (A.A.) Ayın 17 sinde matımız olmadığı için daha çok tafsilât başlıyacak olan deniz manevralanna veremiyeceğiz.» iştirakleri muhtemel, 60 tan fazla harb gemisi şimdi Portlandda ve Weynouth Meselenin bu suretle bittiğini memnukörfezinde toplanmış bulunmaktadırlar. niyetle kaydederken Türk efkârı umu Deyli Telgraf gazetesinin tasrih etti miyesinin gösterdiği hassasiyeti büyük bir ğine göre, bu gemiler, iki aydan fazla a alâka ile takib ederek Türkleri tahkır eçık cfenizde bulunabılecek bir şekilde den bir filmin çevrilmesine meydan ver mıyen Amerikan hükumetile Amsrikan kömür ve su yükliyeceklerdir, A.D. Somada çarşaf ve peçe kalktı Soma (Ozel) Uray üyeleri Somada çarşaf ve mahllî örtü olan peşternalın kalkmasına karar vererek halka bildirmişlerdir. Verilen son bir ay mühlet sonunda her kes manto giyecektir. Bütün terziler s?ece ve gündüz manto dikmektedir. Bu karar kadınlan çok tevindirmistir,

Bu sayıdan diğer sayfalar: