12 Eylül 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Eylül 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMIIURÎYET 12 Eylul 193İ> Cenevrede son ümidler de mahvoldu, Italya Habeşîstanı işgalden vazgeçmiyor {Baştarafı 1 inci tahifede) mite çahşmalarını 48 saat daha uzatmıştır. Romadan yann akşama kadar bir cevab gelmediği takdirde, Beşler komitesi raporunu hazırlıyarak konseye verecektir. Bu suretle komitenin şimdiye kadaı bir hal çaresi bulamadığı kat'î surette an lasılmaktadır. Musolini taleblerinden kısmen olsun vazgeçmediği takdirde harbin önünii almanın kabil olamıyacağı kanaati artık umumileşmiştir. Bütün ümidler yann Lavalin Roma dan alacağı cevabdadır. Fransız Basbakanı bu cevabı aldık tan sonra asamblenin cuma günkü top lantısında Fransız noktai nazarını an latan önemli bir söylev verecektir. Musolininin Habeşistanı süel işgal alhna almak hususundaki projesinden vazgeçmemesi arsıulusal taahhüdlere riayet edilmesini istiyen bütün devletleri renci de etmiştir. Temin edildiğine göre, îngiliz deie^esi, Italyan durumundan ötürü Beşler komitesinin ne derece fena mevkide kaldıJnnın tesbitini komiteden istemişse de, Lavalin tavsiyesi üzerine Musolininin cevabını beklemeğe ve ona göre hareket etmeçe karar vermistir. sele olduğunu söylemiş ve ham maddelerin serbest tevzii hakkında arsıulusal bir tahkikat teklif etmiştir. Sir Hoare demistir ki: « îngiliz hükumeti, kendi hesabma, bu tahkikata iştirake hazırdır. Bununla beraber bu tahkikat, himaye ve manda altındaki arazi de ^ h i l olduğu halde müstemlekelere münhasır olmalıdır.» Sir Hoare sözlerini, îngilterenin U luslar Sosyetesıne olan sarsılmaz sada katıni yeniden teyid ederek bitirmiştir. Sir Hoaredan sonra Çin delegesi söz almts ve müzakere saat 16 ya bırakıl mıştır. Şehir ve Memleket Haberleri Festival hazırlığı bitmek üzere... İlbay teşebbüsün mahiyetini anlatıyor îstanbul Balkan Festivali komitesi, Yat Kulüb direktörü Bürhanettinin ve Adalar kayrnakammın da iştirakile dün Şarbay ve İlbay Muhittin Üstündağın başkanlığında son bir toplantı yapmıştr. Toplantıdan sonra îlbay Muhittin Üs tündağ, gazetecilere şunları söylemiştir: « Şimdiye kadar memleketimizin komşularımızca tanınması ve Istanbula gezgin çekmesi, sırf yurdun tabiî güzel liğinden ve tarihsel kıymetinden beklenmiştir. Hiç şüphe yoktur ki yurdu tanıtmak ve îstanbulu bir gezgin şehri yapabilmek için yalnız bu kaynaklar kâfi değildir. Yurdu tanıtmak ve gezgin çek mek için çareler ararken insanlann eğlencelere karşı olan temayüllerinden de istifade etmek hatırımıza geldi. Bunun için de Balkan olimpiyadlarının İstanbulda tertib edilmesinden ve bu vesile ile İstanbula akın edecek olan, heyetlerin ve gezginlerın İstanbulda toplanmasından istifade ederek bir festival tertib ettik. Esasen bu mevsimde gezgınlerin düşüneceği şeylerden biri de eğlencedir. Biz de bu noktadan hareket ederek işe başladık. Gerçi geç başlamış olduk. Bu, bizim için ilk adımdır. Buna rağmen mevzuun ulusal bir gayeye matuf ve aynı zamanda cazıb olma5i, sonra da arkadaşlarımın, gece gündüz de vam eden candan çalışmaları, hazırlıklan mükemmeliyete yakın bir dereceye getirmiştir. Dost Balkan devletleri gencle rinden mürekkeb heyetler davet ettik. Bunlardan bir kısmı da gelmiş bulunuyor. Bunların iştirakile, bir festival hazırladık. Bilmem festival kelimesile maksad tamamile ifade edilebiliyor mu? Gaye şudur: Her sene îstanbulda bir eğlence mevsimi tertib etmek... Bu, bu sene ancak bir hafta devam edecektir. Fakat gelecek sene için daha muazzam bir program yapacağız. Bu festivalden sonra komite dağılmıyacaktır. Muhtelif kollara ayrılarak her kol kendı branşına aid mevzular üzerinde çalışacak ve böylelikle önümüzdekı sene için gayet önemli bir program meydana getirilecektir. Bu programla tertib edeceğimiz şenlikler bu seneki gibi yalnız bir hafta değil belki bir ay devam edecektir. Bu şenliklere yalnız Balkan devletlerini değil bütün Avrupa ve komşu devletlerini de davet edeceğiz.» Siyasî icmal Cenevre toplantısı ve İsviçre kanunu esasisî abeş meselesi dolayısile îngilizîtalyan zıddiyeti Cenevre de elli dört devletin mümes silleri arasında derin bir endişe ve ıstırab içinde mevzuu bahsediliyor. M. Musolini Habeşistan împaratorluğunu her neye mal olursa olsun süel, siyasal ve ekonomik cihetlerden İtalyanın hüküm ve nüfuzu altına almağa azmetmiş bulunuyor. îngiltere ise Habeşistanı istilâ etmenîni Musolininin ihyasına karar verdiği yeni Roma ımparatorluğunun kurulması için Trablusgarbla Rodosun zaptından sonra atılacak ikinci bir adımdan başka birşey olmıyacağını, garbden Trablusgarb ve Akdenizde Rodos, şarktan Eritre ile çevrilrruş olan Mısır ve Sudanın zaptmın ise üçüncü adımı teşkil edeceğini düşünüyor. Bu yüzden Afrikada bir Roma imparatorluğunun kurulmasına mâni olmak icin Cenevrede topladığı dünya milletlerini îtalyanm aleyhine harekete getirmeğe çahşıyor. Sulh ve müsalemeti korumak için vücude getirilen Uluslar Kurumu dünyanın en asude memleketi olmakla şöhret kazanan îsviçrede kurulmuştu. Halbuki Ce nevrede milletlerin birbirlerine girmeğe hazırlandıklan bugünlerde İsviçrenin dahili de çok karışıktır. Dünya milletleri arasındaki muvazenesizlik îsviçreye dahi sirayet etmiş görünüyor. Bütün dünya sınıf mücadeleleri, faşizm, komünizm ve sosyalizm cereyanlarile sarsılırken zaten, bunların ortasmda bulunan îsviçrenin eski vasfmı muhafaza etmesi mümkün olamazdı. Nüfusunun ekserisi îtalyan olan Tessin Kantonluğunda îtalya ile birleşmek cereyanlan son zamanlarda tehlikeli bir surette kuvvet bulmuştur. îsviçrenin en >üyük unsuru olan Almanlar üzerinde de büyük Almanyadaki Nazi hareketi tesirsiz kalmamıştır. Fransız unsuru arasında se müfrit sosyalizm almış yürümüştür. Bu itibarla 1874 senesinde vazolunan îsviçre kanunu esasisini artık memleketin htiyacına kâfi görmiyenler çoğalmıştır. Mutedıl unsurlar bunun yalnız zama* nın yeniliklerine ve değişikliklerine göre tadil edilmesini istiyorlar. Halbuki faşisl hibi merkezî bir hükumetin kurulmasım ve diktatörlüğe yol açılmasını temin edecek surette değiştirilmesini taleb ediyor * ar. Müfrit sosyalistler ve komünistler ise bir amele hükumetinin teşekkül etmesine çalışmaktadırlar. îsviçre işte bu yüzden unsur rekabetî, • siyasî cereyan ve sınıf mücadeleleri içinde çalkanıp durduğundan vaziyetin tavaz i zuh etmesi ve halkın büyük ekseriyetiniri arzusunun meydana çıkması için kanunu esasisinin değiştirilmesine teşebbüs edi * lip edilmemesi meselesinin genoyla halline mecburiyet hasıl olmuştur. Geçen pazar yapılan genoyda (reyn âmda) kanunu esasinin kâmılen değişti * rilmesi teklifi 193,000 reye karşı 510 biri reyle reddedilmiştir. Bu genoyun büyülc faydaları olmuştur. Muhtelif fikir cere t yanları ve siyasal hareketler içinde bocalıyan efkârı umumiye kat'î teklif karşı sında iyi düşünmeğe mecbur olmuş ve kanunu esasinin değişmesinden gelecek mefruz faydalara bugünkü kanunu esasinin temin ettiği istikran tercih etmiştir. Bu suretle İsviçre içtimaî nizam ve intizamv nı altüst edecek bir maceraya atılmaktan çekinmiştir. Bu derin düşünce, mevcud huzur ve sükunun muhafazası kaygusu acaba Uluslar Kurumuna nümune olacak mı? Bunu Cenevredeki müzakerelerin sonucu gösterecetir. MUHARREM FEYZl TOGAY Halk biletleri ve Şarbon mücadelesi yolcu navlunları ve hayvancılığımız Fiatler yeniden indirildi, Karacabeyde bir Merinos kolaylıklar gösterildi çiftliği kuruldu Ekonomi Bakanlığı tarafından, de nizyollarımızda halk ve gidiş geliş bi letlerinde yapılan yeni tenzüât ve de ğişiklikler dün İstanbul Deniz Tecim Direktörlüğüne tebliğ edilmiştir. Yeni programa göre, halk biletleri bir buçuk, iki ve üç aylık olmak üzere üç kısma ayrılmıştır. Halbuki, şimdiye kadar halk biletleri en fazla kırk beş günlüktü. Bakanlık, halk biletlerinin fiatlerini de yeniden indirmistir. 45 günlük birinci mıntaka biletlerinin birinci mpvkii 15, ikinci mevkii 10, üçüncü mevkii 5 liradır. İki aylık ikinci mıntaka bilet lerinde birinci mevki 40, ikinci mevki 32. üçüncü mevki 10 liradır. Üç aylık üçüncü mıntaka için de birinci mevki 55, ikinci mevki 47, üççüncü mevki 15 liradır. Bu yeni tenzilât 4 ay tecrübe edile cektir. Diğer taraftan, Ekonomi Bakanlığı volcu navlun tarıfesinde de bazı değişik likler yapmış, bunu da Deniz Tecim Direktörlüğüne bildirmiştir. Bu değişikliklere göre, hâmiline aid 45 gün müddetli gidiş geliş biletleri bedeli tutan üzerinden yeniden yüzde 20 tenzilât yapılmıştır. Bu 45 günün başlangıcı gidişte binilen vapurun hareket günü olacaktır, Gidiş geliş bileti alacak yolcular lâakal 48 saat evvel acentaya müracaat ederek kamara tutacaklardır. Şayed, yer bulunmazsa biletin müddeti 45 günü geçse de bir sonraki vapur için vize edilecektir. Dönüş biletlerinin müddeti 45 günü geçtikten sonra müracaat edilirse, an cak dönüş kısmı için kendisine yapıl mış olan tenzilâtı nakten iade şartile ellerindeki bileti yeni alınmış bir dö nüş bileti gibi kullanabileceklerdir. Müddeti geçmiş dünüş biletlerinden bu tarzda istifade hakkı için, kırk beş günlük müddetin bittiği tarihten itıbaren altı av müddet konmuştur. Gerek Denizyolları idaresinin, gerekse Vapurculuk şirketinin verdıği gidiş geliş biletlerinin dönüş kısımları her iki müessese vapurlarında muteber o lacaktır. Şarbon mücadelesini ve sair baytar lığa müteallik işleri teftiş etmek üzere şehrimize gelen Baytar Genel Direktörü Sabri bir yazıcımıza şunları anlatmıştır: « Bolu, Adapazarı, Düzce, Ge rede, Bursa ve Eskişehir teşkilâtını ve yapılan mücadeleleri teftisten geliyo rum. Hükumetimiz büyük bir servet kaynağı olan hayvanlarımızın ıslahına son derece önem vermektedir. Bu cümleden olarak memlekette Merinos koyunlannın üretilmesi düsünülmüş ve faaliyete ge çilmiştir. Bu kere özel bir Alman kurumile bir anlaşma yapılarak Karacabey harası civarında kendilerine arazi verilmiştir. Alman sosyetesi buraya 500 Merinos koyunile 20 koç getirtecektir. Ko yunlar yann Almanyadan Sirkeci ga rına gelecektir. 520 Merinos derhal hazırlanan çiftliğe gönderilecektir. Meri nos besleme ve yetıştırme uzmanlan haradaki memurlarımıza Merinos yetiştir mesini öğretecekler ve yetişen saf Merinos koçlannı hükumetimize satacakîar dır. Memlekette Şarbon salgm bir halde değildir. Ancak her mı^takada tektük tesadüf edildiği için mücadeleye başla dık ve Ankarada Eltik merkez laboratuarında hazırlanan yerli Süreyya Şarbon aşısını ineklere ve bilhassa koyunlara aşılıyonız. Savaşımız bilhassa hay\*nları bu hastalıktan koruma mahiyetindedir ve kışa kadar devam edecektir. Doğu vilâyetlerimizde yapılacak yeni çalışma plânı hakkında birşey söyliyemiyeceğim. Çünkü Tarım Bakanı şimdi orada ince lemelerde bulunuyor. Çalışmalarımız Bakanın dönüşünden sonra kararlaştın lacaktır.» Baytar Genel Direktörü şehrimzideki teftişlerine 2 gün daha devam edecek ve 3 gün sonra Ankaraya dönecektir. Habeş delegesinin söylevi Cenevre 11 (A.A.) Uluslar Sosyetesi asamblesinin öğleden sonraki toplantısında Habeş delegesi Tejdettava riate şimdiki anlaşmazlıkta Habeşistanın durumunu anlatmış, barışı bulandırabilecek hiçbir şey söylemiyeceğini temin et miş ve Habeşistanın ekonomik ve finan sal seviyesini yükseltecek her teklifi memleketinin nazari itibara alacağını söyle miştir. Habeş delegesi Habeşistana bir tahkik komisyonunun gönderilmesini istemiş, esirciliğe temas ederek bu cinayetin ortadan kaldırılması için împaratorun büyük ıslahat yapmakta olduğunu bildirmiş ve «eğer harb patlıyacak olursa renkli ırklar Avrupa medeniyetine olan inanlarını kaybedeceklerdir» demistir. Habeş delegesi îtalyan ithamlarını tahkik için bir komisyon gönderilmesinde ısrar etmiş, «Habeş topraklarının kana bulanmaması için» bütün insanlann kalbine müracaat etmiş ve Habeşistanın Uluslar Sosyefesine eüvendiğini söyliyerek söz lerini bitirmi»''r. tngiliz Dıs Bakanmın nutku Cenevre 11 (A.A.) Uluslar Sosfyetesi asamblesi bu sabah Benesin baş kanlığında toplanmıştır. Söz alan îngiliz Dış Bakanı Sir Sa tanuel Hoare, büyük bir ilgi ile beklenen Isöylevini vermistir. Samuel Hoare, U luslar Sosyetesi tarihinde bir söylev vermek veya müzakereye başlamak için hiçbir evrenin (safhanın) bu ana kadar zor olmadığını söyledikten sonra üye memleketlerden herbirine gerek bizzat jçerek menfaat ve emniyetlerinin müdafaası baktmından ve gerek camiaya ve genel banşa karşı olan düşergeleri (vecibeleri) bakımından terettüb eden ağır soravı (mes'uliveti) kaydederek demiştir ki: t Uluslar Sosyetesi yükenlerinin taahhüdlerinin) yüfcü daha ağır bir hav le gelmiştir. Fakat gerçek olan birsey vardır ki, o da eğer bu yük taşmacaksa "müstereken taşınması ve eğer barış için tehlikeye atılmak lâzımsa gene buna da müştereken atılmak icab edeceğidır. Müşterek emniyet, nekadar kuvvetli olursa olsun yalnız birkaç devletin gayretile temin edilemez.» Sir Hoare, Uluslar Sosyetesinin ne olduğunu şöyle tasrih etmiştir: « Uluslar Sosyetesi, ne devlet fevkinde birşey ve ne de kendisini teşkil eden devletlerden ayn ve müstakil bir mahi yettedir. Barışın teşkilâtlanmasını ve harbin uzaklaşmasını ifade eden müşterek emniyetin anlamı şudur: Bu emnivet yalnız 16 ncı maddeye değil fakat bütün pakt ve anlaşmalardan doğan tekmil taahhüdlere kesin surette riayet edilmesini ta zammün eder.» Sir Samuel Hoare, bazı devletlerin silâhlanmasına işaret ederek, savaş ru hunun birçok yerlerde baş kaldırdığını müşahede ve tesbit etmiş ve Sosyetenin esasen bütün dünyayı içinde toplamadı ğını söyliyerek demistir ki: « Masamızın etrafında çok boş sandalya vardır. Bunun daha fazla olmamasını arzu ediyoruz. Bansın tehlikeye girmesi herVesi tehdid etmelidir.» îngiliz Bakanı, îngilterenin pakt ta dhhüdlerinin ifasında hiçbir devlet ö n^nde gftcü yettiği kadar irkilmiveceğini teyid etmiş, her türlü silâha müracaate, paktın nevsimsiz veya faydasız her türlü de&işmesine, ulusal ihtiraslar doğuran her türlü hükurn«t propagandasma karşı însnlu .)if fl»fca»ı bundan sonra demıştv ki. « Piktta her türlü değişiklik talebi, vakıalar ve bu vakıaların serbest münakaşasile upat edilmelidir. Bizzat pakt bu imkânı kabul ediyor. Fakat bu değişiklıkler. hakikaten lâzım olduğu tak dirde ve rrsüsaid vakitte yapılmalıdır. Ke*a bu degişıfclikier kabul edilmeü, zorla yaptjnlmamah, bir taraflı icraatla değil anlaşma ile, harb veya harb rehdidlie değil barışçıl vasıtalarla başarılmalıdır. Uluslar Sosyetesi üyesi dikkatlerini şu noktada temerküz ettirmelidir: Eğer, arsıulusal münasebetlerde bir kanun hâ kimse, bu kanun teyid edilmelidir.» Bundan sonra. ekonomik kaynakların tevzii meselesine temas eden Bakan, bu meselenin siyasal veya bir toprak mesele«i olmaktan îiyade ekonomik bir ne Nutkun ahisleri Paris 1 1 (Özel) Bütün gazeteler Sir Samuel Hoareın söylevini çok be ğenmektedirler. Bu söylev barışı müşte rek emniyet tedbirleri kurmak istiyen îngilterenin nihayet Fransa gibi diisünmeğe başladığına bir delil addedilmekte dir. Gazeteler bu münasebetle senelerdenberı ılk d e f a olaralc F r a n s a ile înntltere KURUMLARDA Balıkçıların seçimi Dün saat 10 buçukta Balıkçılar Cemıv»*' «»riıni var>ılaraVh F"alcat rokluk arasında tam bir noktai nazar birliği vücude geldiğini memnuniyetle kaydede rek, Lavalin de cuma günü Cenevrede Sir Samuel Hoareın diyevine benziyen bir diyev vereceğini yazmaktadır'.ar. Roma 11 (A.A.) M. Samuel Ho36 kişiden ibaret bulunan Bulgar ve areın Cenevredeki söylevi Romada çok Yugoslav heyetleri de yann on buçukta fena bir tesir yapmıştır. Gazeteler bu trenle Sirkeciye geleceklerdir. Yunan hesöylevin küçük bir hulâsasını hiç tefsir yetı saat on altıda vapurla gelecektir. siz vermekle iktifa efmektedirler. Yalnız Gıornale d'Italia gazetesi bu söylev için yaptığı başlıkta diyor ki: «Samuel Hoare uzun ve müphem söy levinde îngilterenin itilâfgiriz hattı hareketini bir kere daha teyid ediyor.» Tribuna da diyor ki: «îngilterenin Cenevrede çevirdiği entrikalar ve tehdid teşebbüsleri karşısında îtalya tedbirlerin de her zamandan ziyade azimkârdır.» Roma 1 1 (A.A.) Giornale d'İtalia gazetesi, îngilterenin İtalyaya karşı cezrî tedbirler ahnması yolundaki siya sasına Fransanın da karışması ıçm İngilizlerin yaptığı tazyik karşısında M. Lavalin Cenevredeki durumunu tetkik ederek diyor ki: «Başlıca Fransız gazeteleri bile Fransa, îngiltere ile beraber yürü mediği takdirde îngilterenin Avrupadaki Fransız menafiini ve hatta Lokarno paktını bile gözetmiyeceği tehdidini ha kikî bir şantaj telâkki etmekte tereddüd göstermiyorlar. Şunu da hatırlatmak lâzımdır ki, Parlâmento seçiminin arifesindeki bu îngiliz siyasasınm hiç bir istikrar garantisi yoktur. îngilterenin bu kadar Kararetle müdafaa ettiği menafiin Ulus lar Sosyetesinin şerefile hiçbir ilgisi yoktur. Bu menafi, emperyalizmde, antifa şistlikte ve petrolculukta aranmalıdır.» olmadığından seçim geri kalmıştır. Etıbba Odası intihabı Etıbba Odasında (4) teşruıJevvelde yapılacak olan idare heyeti intihabı için şimdiden hazırlıklara başlanmıştır. Bu defa idare heyetile Haysiyet divanına diş tabiblerinden de birer aza alınması, Muhadenet Cemiyeti tarafından taleb edilmekte olduğundan, Etıbba Odası diş tabibleri cemiyetile görüşerek bu hususta mutabık kalmıştır. Diş Tabibleri Cemiyetinden Etıbba Odası idare heyeti için Mehmed Rıfat ve Haysiyet divanı için Osman Bürhanettin namzed olarak gösterilmişlerdir. Dükkâna giren kamyon! BCNEB/ MEHAF1LDE Bir İsveç filozofu geldi îsveçin tanınmış filozoflanndan Karİ Laurin dün sabah Avrupadan şehrimize gelmiştir. îsveçli filozof şehrimizde bir hafta kadar kalarak tetkiklerde bulunacaktır. Kamyon, camekâna girerk'en Şoför Abdurrahmanın ıdaresindeki kömür yüklü 3839 numaralı kamyon, dün öğle üstü Sultanhamamından ge çerken önüne bir adam çıkmıştır. Şoförün klakson çalmasma rağmen adamcağız hiç aldınş etmemiş ve kamyo nun üstüne doğru yürümüştür. Şoför hemen firenleri sıkmış, fakat frenler kopmuştur. Bu vaziyette şoför otomobili yana almak istemişse de orada bulunan manifaturacı Vitali Zo kotonun dükkânımn camekânına çarpmıştır. Camekânda bulunan büyük cam ile ayna ve iki top kumaş parçalan mıstır. Vak'a yerinde keşif yapılırken ca mekânm çerçevesinde bulunan kırık camlar düşerek bir Belediye memuru nun elierini yaralamışür. Anneler Birliğinin güzel bir kararı Çocuk Esirgeme Kurumu Anneler Birliği dün kurum merkezinde toplanmıştır. Anneler Birliği fakirlerin çok işine yanyacak önemli bir karar vermiştir. Karar şudur: Eskiden hamile kadınlar Anneler Birlığinden doğum takımları almak içm karakollardan ilmühaber almak mecburiyetinde kalıyor ve bu yüzden çok sıkıntı çekiyorlardı. Şimdi Anneler Birliği usulü değiştirmiş ve hamile kadınlann bu ilmühaberi Çocuk Esirgeme Kurumunun kollann dan almalarını kararlaştırmıştır. Bu suretle hamile kadınlar vakit kaybetmemiş olacaklardır. Prof.Gujeronun tetkikleri Yalova kaplıcaları hakkında tetkiklerde bulunmak üzere Yalovaya giden Fransız profesörü Gujero dün İstanbula dönmüş, akşamüstü Adaya gitmiştir. Fransız profesörü Büyükadayı çok beğendiğinden bir müddet orada istirahat edeceğini bildirmiştir. Amerikanın Adisababa konsolosu Üç gün evvel îstanbula gelen Amerikanın Adisababa konsolosu Perri Corc dün akşam Loyd Triyestinonun Doria vapurile Maltaya gitmiştir. Amerikanın Malta konsolosluğuna seçilen Perri Corc derhal yeni vazifesi basma gitmek emrini aldığından daha evvel aldığı izinden vaz geçerek Amerikaya dönecek yerde doğru Maltaya gitmiştir. caklarına dair çıkan haberleri tekzib et mektedir. 9 eylul kurtuluş bayramı Kızılaydan yardım istiyen felâketzedeler Üç dört gün evvel Ortaköyde on ev yanmıstı. Bunlardan sekizinde oturart işçi Türk aileleri yangmdan hiçbirşey kurtaramıyarak çıkmışlar ve bittabi sefil vaziyete düşmüşlerdir. Dün matbaamıza gelen bu felâketzede vatandaşlar Kızılayın kendilerine yardım etmesi için nazarı dikkati celbetmemizi istedıler. Kendilerinin vaziyetini, hayırkâr cemiyetimi' zin gözü önüne koyuyoruz. ttalyanın fikri Roma 11 (A.A.) Reuter Ajan muhafazası sının siyasal çevre.ilerden öğrendiğine Adisababa 11 (A.A.) Habeş hügöre, Aloizi, ne Samuel Hoareın bugün kumeti, Îtalyan elçiliğinin, elçilik binasısöylediği, ne de Lavalin cuma günü söy nı muhafaza için bir bölük asker gelirtliyeceği nutka cevab vermiyecektir. Çün mesine izin vermemiştir. kü îtalya, Habeş meselesinin Cenevre ttalyanların yeni sevkiyatı safha?ının artık kapandığı mütaleasın Napoli 1 1 (A.A.) «Leonardi da darlır Vinci» vapuru, 110 subay, 158 yarsu Habeşistanın resmi tebliği bay ve 1200 siyah gömlekli !le Masuaya Iskenderiye 1 1 (Özel) Habeş hü hareket etmiştir. kumeti tarafmdan bugün neşredilen resMarkoninin tecrübeleri mî bir tebliğ îtalyanların eylulün 24 ünCenova 11 (A.A.) Santa Mar ı de süel harekâta başhyacaklarına dair garittada süel mütehassıslann huzurıle alınan haberlerin Habeşistanda derin bir kısa dalgalar hakkındaki deneçlerini bıGüzel îzmirimizin kurtuluş günü olan 9 eylulde yapılan törenin bu yff ftvtesir husule getirmediğini bildirerek ayni tiren Markoni bugün Riyo de Janerioya kalâde büyük ve muhteşem olduğunu yazmıştık. Fotoğrafımız geçid resmi tarihte Habeşlerin de hücuma başlıya hareket ediyor. esnasında alınmıştır. Habeşistandaki ttalyan elçiliğinin Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur j Türkiye şeraiti» ^ İD Hariç 1700 Kr. 1450 800 yoktu» ^ Senelik 1400 Kr. Altı aylık 750 Üç ayl.k 400* Bir aylık 150

Bu sayıdan diğer sayfalar: