12 Eylül 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

12 Eylül 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURtYET 12 EylÛI 1939 Atietlerimizin büyük müsabakalardaki görgü, tecrube noksanı, en ziyade endişe uyandıran bir noktadır Balkan oyunlarında kimleri yenebiliriz? ^ Eski Kral îki ay Kayseri fabrikasısonra Yunanistana nın millî ekonomidönecekmiş deki onemı (Baştaraft 1 inci $ahifede) mıs olduğunu söylemiştir. Ayrışık partilerin liderleri gazete cilere Çaldarisin krallıktan yana olan diyevinden çok müteessir olduklarını, eski Kralın şimdiye kadar söylediği gibi bir taraflı olarak yapılacak genoy sonucuna güvenerek Yunanistana dönmiyeceğini tahmin ettiklerini bildir mişlerdir. Leh kızı Jenyanın macerası: 34 (Bastarafı 1 inci sahifede) ham madde ihtiyacını karşılıyacak olan tarım programı, dış tecim işlerinin ulus menfaatlerine göre kontrol altına alm ması programı, dar bir zaman çerçeve sine sıkıştırılmış, öyle büyük tarihî işlerdir ki bunlar, ancak inkılâbcı ve yaratıcı millî şuurun her sahasındaki üstünlüğile başarılabilmiştir. Yeni Türk ekonomisinin yeni bünyesi, yurddaşların birbirine kaynaşmış ve bir tek irade halinde yuğurulmuş çalışma larının kutlu heyecanile doludur. Tarıhin her devrınde ulusların gidişine yol gösteren Türk milleti, yaptığı inkılâbcı hamlelerle de diğer milletlere örnek ve öncü olmaktadır. Endüstri programımızm iki büyük amacı vardır: îlk amacı, dışarıya karşı memleketi açık pazar olmaktan çıkara rak endüstrileştirmektir. İkinci amacı da, içeriye karşı, tarımla endüstri arasında mal mübadelesinin teşev\jişsüz, arıza sız cereyanını temin edecek bir ahenk kurmak diye hulâsa edebiliriz. Programıo ilk amacı, geçen sene ve bu sene temeh atılan fabrikalarla ve 16 eylulde işletmiye açılacak Kayseri kombinasile, en büyük kısmı itibarile tahakkuk yoluna girmiş bulunmaktadır. Fakat Kayseri fabrikasınm işlemeğe başlamasile yalnız ilk amacı tahakkuk ettirmiş olmakla kalmıyoruz, ayni zamanda i kincı amaca da bir adım yaklaşmış, oluyoruz. Millî ekonomi bütünlüğü millî endüstri ile tarım arasında bir mal mü badelesıne dayandığı takdirde, bütün yurddaşların verimli çalışmalarını temin edebılır. Millî endüstrının malını alamıyan ve endüstriye mal satamıyan tarım ekonomisinden verim beklemeğe imkân tasavvur olunabılır mi? Kayseri Bez kombinası, daha işlemeğe başlamasınm ilk gününden itibaren Türk pamuk müstahsilinin malına müşteri olmakla ekonomik bütünlükteki önemini göstermiş oluyor. Bir Grandükün metresi olan güzel Selnina Alman zabitini, evine çağırıyor İstihbarat zabiti, apartımanmm penceresini açınca; gece karanhğında, bir silâh patlamış, kurşun şakağımn dibinden geçerek duvara saplanmıştı Amiral Kolçak, idam mahkumlannın bağlandığı kazığm önüne geldiği zaman, cebinden ağır bir altın sigara tabakası çıkarmıs, askerlere hitaben: Oldükten sonra artık bu tabakayı kullanamam. Size hedive ediyorum. Halis altındır. Şimdi tereddüd etmeden basın kurşunu! Size hiç darılmıyorum. Çünkü elinizde birşey yok. Beni kurşu na dizmeniz için size emir verildi. Bu emri yerine getiriniz. Haydi çabuk olun kardeşlerim. Sonra, idam mangasının karşısında, dimdik, mağrur bir hazırol vaziyeti aldı. Mangaya kumanda eden zabitin sesi yükseldi: Ateş! On iki tüfek birden patladı. Amiral, çimenlerin üstüne yuvarlandı; fakat heyecan içinde bulunan neferler, tessürden iyi nişan alamamışlardı. Kolçak yara lanmış, ölmemişti. İdam mangasının â miri olan zabit, ona doğru ilerledi ve tam alnının ortasma yapıştırdığı kurşunla «coup de grace» denilen «son dar be» yi indirdi. zıl dudaklan kulaklarıma sürünüyor3u. Tath bir sesle bana şu sözleri fısıldadır Çünkü sizin kim olduğunuzu bi * liyorum. Dün, sizi Marosseyka cadde sinde gördüm. Yanınızda çok güzel bir genc kız vardı. Burada çok meşhur bir Çeka şefile beraber çalıştığınızı da bili « yorum. Ben de Çekaya mensubum. Bana emniyet edebilirsiniz. Gelıniz benimle... Herhalde pişman olmazsınız. Bu muhitte, kulağıma fısıldanan bu sozler, herşeye rağmen, ensemden aşağı buz gibi bir ter döktürdü bana... Çok teessüf ederim. Bugün imkâni yok. Çok yorgunum, fakat isterseniz, yarın akşam saat sekize doğru gelirim. Zaten yarın akşam, Moskovada geçi receğim son gecedir. Bu sözüm üzerine güzel kadın oyle bir kahkaha attı ki masa komşularımız dönüp bize baktılar. Bu manasız gülüşe şaşarak sordum: Niçin gülüyorsunuz? Hiç... Öyle güldüra işte! Bunu söylerken de gülüyor. Çıplak sol omzunu da «birşey yok» demek is * ter gibi hafifçe kaldırıyordu. Sonra, er« tesi gün kendısile buluşacağım yeri ta * rif etti. Çaldarisin beyannamett Atina 11 (A.A.) Basbakan M. Çaldarisin dün Yunan ulusuna çıkardığı beyannamenin metni aşağıdadır: «Yunan ulusuna, Dün açık bir anlaşmazlık yüzünden esef edilecek sahneler geçmiştir. Bundan dolayı büyük bir tiksmti ve infial duydugumu bildiririm. Bu sahnelerin soravlılarına karşı tedbirler alınmıştır. Soravlılar (mes'uller) şiddetle cezalandırılacaklardır. Dünkü hâdıseler, ulus sınıfl'arı ve silâhlı kuvvetler için de yerinde olmıyan bir asabiyete delâlet etmektedir. Bununla beraber hiçbir kimse endişe etmemelidir. Endişenin başlıca sebebi rejim meslesidir. Bu meselenin kotarılması için güdülecek yol çok önce çizilmiştir. Yunan ulusuna yaptığım vade bayrı (sadık) ve bu suretle yurdun yüksek menfaatlerine hizmet ettiğime kani olarak, meseleyi ulusal assambleye arzettim. Genoya (reyiâma) müracaat edilmesi kararlaştırılmıştır. Esasen, tabiî oldu ğu veçhile, genoyun (reyiâmın) yapılacağını daima teyid ettim ve avdet eder etmez yenilediğim beyanat bu beyanattır. Yurda zararlı bir aytışma (münakaşa) ve tahrikâta yol açmamak için, halkçı partinin baskanı sıfatile, fikrimi vaktinden evvel bildirmemek lüzumuna kani olmakla beraber, bu meseledeki durumum halkçı partinin tarihinden açık bir surette belli idi ve dün, memleketimizin en tabiî ve Yunan ulusuna reyini vermesini tavsive ettiğim rejimin krallı demokrasi rejimi olduğu mülâ hazasile yaptığım beyanat ta budur. Herkesi sükuna davet ederim. Mes'ul hükumet başkanı sıfatile, bu nazık ve tarihî anda, sükun ve nizamm hiçbir suretle bozulmasını müsamaha ile karşılıyamıyacağımı bildiririm. Siyasal dostlanmla bütün Yunan ulusunun ve yurdun silâhlı kuvvetlerinin, yurdsever hislerinden mülhem olarak benimle birhkte sükun, huzur ve nizamın hararetli müdafileri olacağına ka naatim vardır.> 1933 Balkan oyunlarında Romanyalılarla berabere kalarak üçîincüliiğü kazanan atletizm tahımımız Atina stadında sahaya çıkarken Bütün bir kış ve koca bir yaz idman feden atletlerimiz büyük bir mevsim i çinde iyi kötü yaptıkları müsabakalar dan sonra altıncı defa Balkanlı atletlerle boy ölçüşecekler. Atletik sporlarda zaman ve ölçüye [ vurulan hesablara nazaran bu sene ge ine Yunanlılar Balkanlarda hâkim bir Imevki alacaklar, bunları Yugoslavlar çok yakm bir derece ile takib edecek lerdir. Beş senedir değişmiyen bu vaziyetin bu sene de eski şeklini muhafaza edeceği bugüne kadar yapılan müsabaka de; recelerinden anlaşılmaktadır. Mutlak ve muhakkak olan birşey varsa o da Yugoslavların, Yunanlılara her «ene bir parça daha yaklaşmakta olmalarıdır. Geçen sene Zagrebde pek az bir puvan farkile mağlub olan Yugoslavlann son gelen dereceleri herkesten evvel Yunanlıları korkutacak bir şekildedir. Atletizm Federasyonuna gelen derecelere nazaran Romanya takımı bu sene pek parlak bir vaziyette değildir. Karşılıkh mukayese yaptığımız zaman İTürk takımının az da olsa hatırı sayılır [bir farkla Rumenleri mağlub etmesi icab Fediyor. Evdeki hesabm pazara uymadıfgı, bilhassa spor işlerinde, hergün gözümüzün önündeyken hemen ve kolaycacık Romanyanın bize mağlub olacağını beklemek ve kabul etmek, pek te doğru degildir. Fakat 21, 22, 29 eyluldeki vücud şartlanmız bizi aldatmazsa Romanyayı ilk defa kendi topraklarımızda mağlub etmek nihayet bu sene müyesser olacaga benziyor. Bulgarların bütün bir mevsim zarfmda yaptıkları derecelerden maalesef haberdar değiliz. 14 eylulde son seçmele rini yapacağını duyduğumuz Bulgar ekipi, altıncı Balkan oyunlanna elli kisilik pek yüklü bir kadro ile geliyor ki bu, üzerinde dikkatle durulmağa değer bir işarettir. Hemen her sene çekişe çekişe birbirimizi atlatmağa çalıştığımız Bulgarların kolaylıkla bize boyun iğe ceklerini ümid etmek te, biraz fazla nikbinlilc olur. Atbaşı bir farkla birbirini kovalıyan milletlerin sporcularında aranacak ve takımlannı yüksek galibiyete götürecek hassalardan biri ve belki de en mühimmi müsabaka kabiliyeti vc kazanmak azmidir. Bir hat üzerinde yanyana dizilecek atletlerin asabma en çok hâkim olan şey, çok defa düşük ve küçük bir derece ile girdiği işten galib çıkmak arzusudur. Atletik sporlar daha ziyade sinir işi olduğu için Balkan oyunlarındaki dereceleri pek kat'î bir hesabla ortaya dök mek mümkün değildir. Atietlerimizin bu sene bize birkaç yeni rökor kazandırdıklannı düşünerek yaptığımız bütün he sablarda bizi korkutan birşey vardır ki bu da, atletlerimizde, Balkan oyunlan gibi önemli hareketlerde lüzumu olan büyük görgü ve tecrübe olmamasıdır. Işte, bu büyük noksandır ki bugünkü endişe lerimizi doğurmaktadır. BEStM KOŞALAY Kral ne zaman geleeek? Londra 11 (A.A.) Daily Mail gazetesi, Londranın önemli bir Yunanlı şahsiyetile yaptığı bir görüşmeyi yaymaktadır. Bu zata göre, eski Yunan Kralı, ikinciteşrinin ikinci, yahud üçüncü haftası icinde Yunanistana dönecektir. Sovyet futbolcuları İlk maçlarını 13 ve 15 birinciteşrinde Istanbulda yaoacaklar Balkan güreşleri Rumenler dün geldi, Yunanlılar da bugün gelecekler Ceneral Panayatakas söylüyor? neleı Türkiyede müteaddid spor karşılaş maları yapacak olan Sovyet Rusya sporculan 12 birinciteşrinde îstanbula gel mis olacaklardır. Sovyet futbolcuları ilk maçlatını 13, ikinci maçlarını da 15 birinciteşrinde ıs tanbulda oynıyacaklardır. Sovyet sporculan lstanbuldan ızmire, oradan da Ankaraya giderek oralarda da müsabakalar yapacaklardır. Futbol Federasyonu Ruslarla yapılacak maçlar için bir hazırlık kampı aça caktır. 20 eylulde baslıyacak olan kamp, maçların sonuna kadar devam edecek, kamp direktörlüğünü Futbol Federas yonundan Nüzhet Abbas yapacaktır. Futbolcuların idmanlarma da Fener bahçenin antrenb'rü nezaret edecektir. Beykozda kurulacak olan futbol kampına Istanbul kulüblerinden yirmi beş oyuncu alınacaktır. îstanbulda olduğu gibi îzmir ve An kara oyunculan için de kendi mıntaka Françisk, 66 kilo Borlovan Filip, 72 kilannda kamplar kurulacaktır. lo Bati Valantin, 79 kilo Popaş Fran Izmirdeki kampa Federasyondan bir çisk, 87 kilo 5v'tsenberg Avgosting. zat gidecek, Ankara kampını ise MıntaAğır, Şuşeva Krayan. ka Futbol Heyetinden biri idare ede Yunan güreş takımı da bu sabah Daçcektir. ya vapurile beklenmektedir. Rus futbolcuları sıra ile Îstanbulda, Yugoslav ve Bulgar güreşçileri de yaIzmırde, Ankarada ikişer maç yapacak, rın konvansiyonel trenile şehrimize ge Cumhuriyet bayramını îstanbulda geçi leceklerdir. recek olan Sovyet sporcuları 30 birinci Balkanlı güreşçiler Kontinantal ote i d Rusyaya döneceklerdir. ı linde misafir edileceklerdir. Atina 11 (Özel) Evvelki gün parlamento koridorlarında çıkan hâdısede yaralanan General Panayotakos, ken disile Basbakan Çaldarisi tutup nezaret altma almak üzere bir hareket hazır ladığını haber aldığı için Atina garnizoDördüncü Balkan güres mü«abaka nunda bir takım değişiklikler yapmağa kc^dı&ım sövlemiştir. larına istirak edecek olan Rumen güreşçileri dün Romanya vapurile ilk kafile SON DAKİKAt olarak şehrimize gelmişlerdir. RomanyaZaimis istifa etmiyecek lılar birinci Balkan güreş maclannda büyük muvaffakiyet göstererek Balkan güAtina 11 (Özel) Doğru haber alı reş ikinciliğini kazanmıslardı. nan kaynaklardan öğrenildığine göre, Rumen takımı ilk Balkan mü'abaka Basbakan Çaldarisin Kralcılığmı ilân larında hafif sıkletle ağır sıklet birincili etmesine rağmen Cumhur Başkam M. ğini kazanmış, diğer sıkletlerde yaptıkları Zaimis istifa etmiyecektir. maclarda Türklerden baska bütün ra DEN/Z fŞLERl kiblerini kolaylıkla mağlub etmiş zorlu bir takımdır. Karadeniz cumartesi postalan İkinci ve üçüncü Balkan oyunlarında Ihracat mevsimi geçtiği, yük ve yolcu büyük bir boşluk bırakmak suretüe Balazaldığı için muvakkaten kaldırılmış olan kan oyunlarına istirak etmiyn RumenKaradeniz hattına aid cumartesi postalerin dördüncü Balkan oyunlarına gelmesi bu müsabakalara ayrı bir ehemmi ları, Ekonomi Bakanlığından dün tel yet vermektedir. Gelen Rumenler yedisi grafla gelen bir emir üzerine yenıden güreşçi, ikisi idareci olmak üzere dokuz konmuştur. Gerek Denizyollan Idaresi, gerekse kişidir. Vapurculuk Şirketi cumartesi günleri de Rumen ekibi şu güreşçilerden mürekkapotaj taksimindeki hisse ve sıralarına kebdir: 56 kilo Pojar Yasif, 61 kilo Görgeş göre Karadenize vapur işleteceklerdir. Tecim Direktörlüğünde teftiş Ekonomi Bakanlığı enspektörlerin den Fuad Pakter Ankaradan şehrimize gelmiş ve Deniz Tecim direktörlüğü muamelâtını teftişe başlamıştır. Bakanlık enspektörleri Deniz Tecim direktörlüğünden sonra dığer deniz sosyetelerini de leftiş edeceklerdir. Komiser Antonof, beni Moskovada bir eğlence âlemine götürdü. Orada, Varga isminde bir cellâd gördüm. Ihti lâlin ilk yılında kan dökenlerin çoğu gibi o da, Rus değildi; başka bir millet tendi. Bu cellâd, sonra, günün birinde çıldırmış ve muavinlerinden altısmı öl dürdükten sonra, tıma»haneye tıkılmış Kayseri Pamuklu Bez kombinasınm tı. Anlasılan, herifi kan turmustu. tarım ve endüstri malları mübadelesinŞytani güzel kadın de, köylüden her sene alacağı pamuğun Bu eğlence âleminde, bir aralık mamiktarı, bugünkü hesaba göre beş buçuk samızdan kalkmıştım. Yerime döndüğüm milyon kilodur. Bu beş buçuk milyon kizaman masada, benim iskemlemin ya lo pamuğu, bir haftalık pamuk fıati vanındaki iskemleye kurulmuş, genc ve satisine göre (birinci iane vasatisî 40 kugürel bir kadın gördüm. Çeka üniformasi ruş) hesab edersek tarım ekonomısınde giymiş olan bu kadın harikulâde güzel ulusal endüstrinin bu dev vücudlü fab di; fakat onun güzelliğinde büyüleyici, rikasından akacak kıymetlerin yekunu, şeytanî, insanı hem çıldırtan hem korkuiki milyon iki yüz bin lirayı bulacaktır. tan bir hal vardı. Bu, tarım ekonomisinin iki milyon lira Komiser Antonof, yavaşça kulağıma yükselmesi demektir. Alım kabiliyetinin izahat verdi: yükselmesi, köylünün tediye kabiliyeti Selnina, Büyük Operanın bale henin artması demektir. Yani köylünün bu nisbette endüstri mallarına olan talebi yetine dahildir. Gradüklerden birinin artacak ve bundan başka ve mühim ola metresiydi. Para için herşey yapan bir rak devletin vergi kaynakları canlana kadındır. Bazan beni korkutuyor amnıa caktır. Fakat millî ekonomide hâdıseler bizim çok kıymetli bir yardımcımızdır. birbirine zıncırleme bağlı olduğuna na Kcndisini en nazik işlerde kullanınz. Birkaç dakika sonra, güzel kadınla azaran köylü alım kabiliyetinin bu art ması, dalga dalga ekonominin diğer ramızda hararetli bir konuşmadır baş branşlarında tesirini gösterecektır. Yal ladı. Uç şişe şarab daha ısmarladım. nız tek bir fabrikanın ulus ekonomisinde Bütün müşteriler arasında hesabını na yaptığı bu geniş dalgalanma hareketine kidle ödeyen yalnız ben oldum. Öteki program mucibince kurulacak diğer fab ler, yağma ve gasbettikleri mücevherat rikaların da tesirlerini ilâve edersek dıs la ödüyorlardı. pazarlarda malına müşteri bulamıyan Geceyarısına doğru, bütün bu halkı bulsa bile düşük fiat alan tarım ekono delice bir zevk ve neş'e sarmıştı. Halbumisinin ve dolayısile bütün ulusal ekono ki birkaç adım ötede, sokaklarda birçok minin endüstrileşmeden temin edeceğı bedbaht insanlar, korkunc bir akıbeti fayda kendılığınden anlaşılır. bekliyorlardı. Cellâd Varga, ayakta duKayseri kombinası, beş senelik endüs ramıyacak kadar sarhoş olmuş, dıli dotri programınm ilk işlemeğe başlıyan laşarak, adam öldürmekteki meharetile fabrikasıdır. Fakat bu ilk fabrika bile övüni'vordu. başlıbaşına ekonomik kalkınmamızın maGüzel Selninamn davetı nivelâsı olacaktır. Yanımdaki güzel kadın bır şışe şamKayseri fabrikasınm açılma panya ısmarladıktan sonra sordu: Isterseniz eğlenceye benim evim töreni de devam edelim. Bu mendeburun ölüm Ankara 1 1 (Telefonla) Sümer Bank tarafından kurulan Kayseri P a hikâyelerini dinlemekten kurtuluruz. Simuklu Bez kombinasınm açılma töreni ze çok önemli ve enteresan şeyler anla Samaradan, Beyazordudan programı hazırlanmıştır. Fabrikanın açı tacağım. geliyorum. Orada ihtiyar bir generalin lışmda bulunmak üzere Sovyet Rusya dan geleeek heyet te bugün Odesadan başını döndürdüm. Onun bu sözleri beni düşündürdü. îstanbula hareket etmistir. Heyete Moskova Ticaret Mümessili Mümtaz da reBu büyüleyici kadına tatlı bir tebes fakat etmektedir. sümle bakarak sordum: Söylediğiniz beni niçin alâkadar Kombina eylulün 16 ncı pazartesi güetsin? nü tam saat onda açılacaktır. O zaman füsunkâr Rus kadını bana Açılış törenine Istanbuldan gelecekler 14 eylulde saat onu on gece kalkacak doğru iğildi. Olgun bir kızılcık gibi kı Toros ekspresine binecekler, Anka radan istirak edecekler de 15 eylul gePiyasada limon azaldı ve cesi 24 te hareket edeceklerdir. Reddedilemiyen davei Evim, biraz şehrin dışansında", Klin yolu üzerindedir. Tenha bir sokakta oturuyorum. Sağ tarafta iki köşk var^ dır. Sokağın sol tarafı, sık bir çalıhkla örtülü ekilmemiş arazidir. Bu köşkler < • den ikincisi, benim evimdir. Y a r m ak # şam, mutlaka, beklerim. Mutlaka derken elimi ateşli ve yumu* sak elile sıkıyor, alev saçan gözleri, göz^ lerimin bebeğine dikilmiş çıldırtıcı h'ıt bakışla, beni reddedılmez bir surette da* vet edıyordu. Apartımanıma döndüğüm zaman ge* ceyarısını üç saat geçmişti. Ustüste bef defa kapıya vurdum. Petrovski kapıyj açtı. Sadık adamım, hâlâ yatmamıştı. ' Azizim Petrovski, git yat, niçii bu saate kadar uyumadın? Bu iyi kalbli casusum: Müsaade ederseniz açıkça söyli 1 yeyim. Buradaki çok sakin hayattan bert şüphe ve endişe ediyorum. Sonra, banaj öyle geliyor ki sizi gözetliyen ve takib e« den birisi var. Bu akşam evin önünde i • ki şüpheli adamın bir aşağı beş yukarî gidip geldiklerini gördüm. Sizi sağ vd salim tekrar Revalde görürsem ancak çj zaman içim rahat edecek. ( Haydi canım sen de.. T Senin gcw züne hayalât görünüyor... Karanltkta patlıyan tabanca ve duvara yapışan kurşun Bir kardeş gibi beni sever. Petrovs • kinin elini sıktım. Benim için kendisini a* teşe atacağına şüphe etmedığim bu fa • dakâr arkadaşı, odasına doğru ittim"< Sonra, oturduğu salonun penceresini aç* tım. Oda sigara dumanı doluydu. Içti* ğim şarab ve şampanyalarla başım döndüğü için, biraz hava almak istedim. Karşıki kaldmmda iki kişinin pusu kurmuş bir vaziyette durduklarını ve hara* retli hararetli münakaşa ettiklerini gördüm. Demek ki Petrovskinin gördüğü hayalât değil hakikatmiş. Tam ben pen* cereyi kaparken bir silâh patladı, gayri« ihtiyarî kendimi geriye attım. Silâhı a # tanın bana nişan aldığı muhakkaktı amma kurşun hedefi olan kafama değil; duvara vurmuştu, bir sıva parçası kaldırımın üstüne düştü. Elektriği söndürüp yatak odama girdim. Karyolamın başucundaki dolabın üstünde Küçük Prensesin bir mektubu* nu buldum. • (Arkası var)' A. D. Yelken teşvik müsabakası îstanbul mıntakası denizcilık heye tinden: 15 eylul 935 pazar günü bütün amatörlere açık olarak yapılacak yelken teşvik müsabakası sabah saat 10 da Moda koyunda yapılacaktır. Kayid müddeti 14/9/935 akşamına kadar uzatılmıştır. Bu yarışa gırecek lerın bu müddet içerisinde heyet üye sinden doktor Demir Turguda müraca at eylemeleri bıldirilir. Fabrikada çalışacak Sovyet işçileri Moskova 11 (A.A.) Türkiye büyük elçisi Zekâi Apaydın, Kalinin şa rının en iyi mensucat işçilerinden bir gıupun Kayseri kombinası işçilerine öğretmenlik yapmak üzere Türİciyeye gönderilmesı münasebetile, Kalininde çıkan «Voletarskaya Pravda» gazetesinin bir aytarına, Sovyet işçilerinin gidişini memnunıyetle karşıladığını ve bunlann TürkSovyet teknik iş beraberlıği sayesinde Kayseri kombinasınm kadrolarını tamamlıyacağmı söylemiştir. pahalandı Londrada Türk Tecim Odası açılacak Londrada tanınmış büyük kurumlar Türlfye ile olan münasebetlerini geniş* letebilmek için, kendilerini Türkiye ekonomik durumu hakkında devamlı şekilde aydmlatabilecek ve münasebetlerinia derinleşmesinde kendilerine yardım edebilecek, merkezi Londrada olmak üzere bir Türk Ingiliz tecim odası kurulmasını büyük elçiliğimizden dilemişlerdır. Büyük elçilik bunu Ekonomi Bakanlığına bildirmiştir. Bakanlık dileği iyi karşılamış ve yerine getirilmesi için lüzum görülen incelemelere başlamıştır. Dün şehrimize gelmiç olan Rumen güreş takımı Son günlerde şehrimizde gene bir limon darlığı başlamıştır. Pek az yerler müstesna olarak bakkallarda ve perakendecilerde limon bulunamamaktadır. lyice bır limon 10, hatta müstacel hallerde 20 kuruşa kadar satılmaktadır. Bu hale ?ebeb kontenjanda limon tahsisatının bitmiş olmasıdır. Yerli limonlar ancak kışa doğru çıkacaktır. Esasen yerli ürünü mevcud ihtiyacın ancak yarısını karşıhyabilmektedır. Limon tecımenleri kontenjana tahsısat konulması için Ekonomi Bakanlığına ba$ vurmuşlardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: