8 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

8 Mayıs 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Mayıs 1936 CUMHURİYET ( TERBİYE BAHİSLERİ ) Şeker sanayii Memlekette senevî 12,000 ton şeker sarfediliyor SAGLIK BİLGiLERİ Parisin içyüzü Bir Fransız evinde neler öğrendim? Uyku hıf zıssıhhası Uyku, sinir cümlemizin miyar ve mimarıdır ouluuuuk! Hükumet, bir gıda maddesi olan şekerin halk tarafındsm daha fazla istih lâkine imkân hazırlamak üzere şeker fince süt sandım ve ü hecesini Yazan : Selim Sırrı Tarcan atlarını mühim mikyasta indirmişti. Kessattığı sütteki su miktan kadar me ve toz şeker fiatlarında yapılan bu genif tutan yaygaracı adamın Geçen yaz Pariste Mösyö (Rhou) hepsi yazılıdır. Haftada iki defa da iş tenzilât üzerine terkibinde en fazla şe 2 [*] aldatıcı ahengine değer vermedim. Faadlı bir Fransızın evinde yirmi gün ka arayanlar bürosuna gidilir ve defter me ker kullanılan bilumum mamulât fiatlarr kat bu ahenk tekerrür edince dikkatim Yazan: Prof. F. K. Gökay dar pansiyoner kaldım. Mösyö (Rhou) mura mühürletilir. Meselâ bir memuri nın da ucuzlaması bekleniyordu. uyandı, şöyle bir kulak verdim, sokakta nun bir kansı, ikisi büyük, ikisi küçiik yete bir adam anyorlar. Ona mutîaka Pieron ve Legendre tecrübe için uy lâzımdır? süt değil, sülük satıldığını anladım. Halbuki, çikolata, fundan, helva, paskusuz bırakılan köpeklerin serom ve Hulâsa şeklinde söyliyeyim. Rahat dört çocuğu var. Küçükler lisede oku yüz talib çıkar. Bir tüccara bir muhaseSülük!.. Adı bile dilde ürperiş uyandıta ve saire gibi olan bu mamulâtın fiat mayii dimağilerinde ipnotoksin adım uyku için geceyi tercih etmek lâzımdır. yor. Büyük kızın biri mühendis mekte beci lâzım. Sürü halinde o adamın da larında şeker fiatlarında yapılan tenzi verdikleri bir madde bulmuşlardır ki San'atları dolayısile gece çalışanlar, rıyor. Onun kıymetli bir balık yavrusu binde, biri geçen yıl hukuk tahsilini bi iresine gidilir. Defterler tetkik edilir. { lâta uygun hiçbir değişiklik görülmedi. bu uyku tevlid ediyor. Bu madde nor gündüzün karanlık bir odada yatmalı gibi şişelere konulup şarkısmın sonunu tirmiş, bir hukuk doktorunun yanmda Şahsınız görülür. Sizinle konuşulur. On' Bu sebeble, alâkadarlar bunun sebebini mal köpeklerin dördüncü buteynine şi dırlar. Muayyen saatlerde yatıp ayni haykıran bir tenör hançeresine yakışır staj görüyor. (Rhou) yaz tatilini geçir dan sonra pazarlık başlar. En ucuz ça, tahkike başlamışlardır. Büyük çikolata jinga edildiğini uyku getirmiştir. Şu saatte kalkmak irade kuvvetine bağlı sürekli teranelerle sokak sokak gezdirilmek için karısı ve çocuklarile civarda bir lışmağa kim razı olursa. Nihayet biri se; fundan ve karemelâ fabrikalarından baş halde henüz uyku tahassülü hakkmda dır. Bazı insanlar hiçbir uyandırıcıya mesine tahammül edecek sinir bulunur köye gidıyorlar. Karı koca beraber ıda çilir, ötekiler boyunlarını büküp dönerIıyarak en basit şekerci tezgâhlarına ka ki nazariyeler kat'i değildir. Yalnız bü ihtiyac duymadan istedikleri saatte u mu, bilmem. re ettikleri pansiyonun hesablarına bir ay ler. tün verdiğimiz izahat gösteriyor ki uy yanırlar, yatmadan evvel rahat uyuyaBen bir saniyede bir aile ve bir dakidar bütün şeker sanayiini ihata eden bu Bütün bu işsizliğe biliyorsunuz (choku hâdisesi insanlarda itiyad neticesin cağımıza dair kendynizi hazırlamalı, onların gaybubetinde madamın hemşirekada kâinat vücude getiren mikrobları tetkikatın verdiği neticelere göre mamul de intizam dahilinde tekrarlanır, ira zihnimizden gündüzün heyecanlarını, si bakacak. Ben odama yerleş,tjkten iki mâge) diyorlar. Ben bu on frank (choşekerin ve emsalinin ucuzlamamasında bu demizle bu zamanları oldukça değişti işlerini çıkarıp atmalı, serbest, gevşek hurdebin altında seyretmekten zevkah gün sonra pansiyon sahibleri seyahate mâge) yevmiyesini almağa daha yeni piyasada çok kumusyon işi yapılmasmın rebiliriz, istediğimiz zaman uykuya gi yatmalıyız. Eğer gündüzümüzü çok si rım. Onlardaki tenasül bereketini ibretli çıktılar. Akşam yemeklerinde ekseriya basladım. Çünkü bankadan peşin üç aybüyük tesiri görülmektedir. Bu gibi ma der ve istediğimiz zaman uyanabiliriz. nirli geçirirsek yemekten evvel ılık bir bir mevzu sayarım. Örümceklerden de baldız bayanla karşı karşıya yemek yi lık tazminat parası almıştım. O üç ay* mulât fabrıkalardan maliyete makul bir Fakat birçok sebebler altında bu hâdi banyo yapmalıyız, böyle bir banyo si tiksinmem. Kısa tabirile de ifadesi güç yor ve dereden tepeden konuşuyorduk. bitmeden vermezler. Bir derd daha var. kâr ilâvesile çıkmakta ve doğrudan top seler bozulabilir. Şimdi bu sebebleri nirleri yatıştırır. Yatak odalarımız4a bir zaman ve adeta biran içinde koca bir Bir akşam madamdan şunları dinledım: Belediyeden iş arama defterini almaz ve tâncı esnafının eline geçmektedir. Piya gözden geçirelim. Ölçüsüz bir tarzda yatağımız sabahın ilk güneşi gözümüze ağ kuran bu hayvan bana körlükle uya«Bana hayatımı soruyorsunuz? Bil haftada iki kere gidip iş aramazsam tekrarlanan gece hayatları balo, eğlen çarpacak yere konulmamalı, yatak o nıklığın birleşmesindeki garabeti tanıtır. sada fabrika ile perakendeci arasında ce, poker gibi kendimizin hazırladığı dası gürültüden uzak bulunmalı, renkmem sizi ne derece alâkadar eder. yevmiyem kesilir. Sen iş aramıyorsun, mutavassıt vazifesi gören toptancsıın al mız sebeblerle uykumuzu bozabiliriz, leri sükunet verici, mavi veya yeşil Fakat sülükten iğrenirim. Onda kara bir Fakat maksadınızı anlıyorum. Bizler gi demek, geçinecek paran var derler. Onun dığı kâr fiatlann yüksek kalmasında en fakat bir kısımları da kendi irademiz renkte olmalıdır. Yatak genişliği rahat kan pıhusı yapılışı var. Ajjır ağır kıvrabi yüksek tahsil görmüş kadınlar hak için muayyen günlerde müracaat eder, mühim âmil olmaktadır. Eğer fabrikalar kışrmdaki sebeblerle bozulur. Vücu ça yatmağa mâni olacak kadar dar olnışında ve bu kıvranışın açılıp kapanmakında bir fikir edinmek istiyorsunuz. defterimi mühürletirim. Bir taraftan da doğrudan doğruya perakendecilere tev dümüzde kalb ve nefes yollannda uzvî mamalı, en az bir metro genişlikte ol sında sülüğü yaşatan pıhtının koptuğu datekaüdiye paramı her ay bankaya vermeNe ise anlatayım: ziat yapabilecek teşkilât vücude getirmiş bir hastalık olunca hazım bozukluğu, malıdır. Karyola gıcırtılı ve yatak o marların sızısını sezerim. «Yüksek Ticaret mektebinden mezu ğe devam ederim. Beş yılım daha var. olsalar bugünkü mamul şeker fiatlan mü idrar yolları bozukluğu, ağrılar, sinir dasının sıcaklığı fazla olmamalı, gece Sonra sülük, doymak bilmiyen hain bozuklukları, ruh hastalıkları ve bun leyin ayakucundaki pencere açık bu ştihalann remzidir. Ayni zamanda tu ' num. Elli üç yaşındayım. (kadın kırktan Ondan sonra biriken paramı faizile bir him surette ucuzlamış olacaktır. lar arasında bilhassa Neurasthnie, lundurulmalı, gece elbisesi derimizin feyliliği temsil eder. Fakat remiz olarak, fazla göstermiyor) Bundan on yıl evve den verirler. Vakıâ o para insanı geçin Çikolata fiatlarının fazlalığı kakao Hysterie ve Devrî Pisikozlarda uyku rahatça nefes alıp vermesine mâni o delâlet ettiği iştihada da, temsil ettiği tudirmez amma büsbütün aç ta bırakmaz. line kadar kocamla birlikte bir ticaret eSiz Parisi dışından görüyorsunuz. O yüzündendir. Gümrüğe kadar kilosu 40 bozulur. Alışık olmıyanlarda bir kadeh lacak şekilde dar olmamalı, akşam ye feylilikte de kan kokusu ve kan sızıntısı vini idare ediyorduk. Kocam ölünce bir içki, çay, kahve, su istimali de uyku ka meklerinde hazmı güç ve gaz yapan yevardır. Bu sebeble soğuktur, iğrencdir. bankaya memur olarak girdim. Orada nun bir de içyüzünü bilseniz çok acık kuruşa gelmekte olan yağ kakaonun mekler yenmemf lidir. Yatağa girüdiği gümrükten fabrikaya kadar masrafı 250 çıran sebeblerdendir. Halbuki sokaklarımızda sevimli bir mahbeş sene kaldım. Banka Büyük Harbin lıdır. Su karşıki garaj gibi Pariste birkaç zaman kolayca uyunulamıyorsa ar bin tane daha vardır ki ekseriya Üniver kuruştur. tonu 250 lira olan çekirdek kabaşlangıcînda kurulmuştu. Işleri gayet tngiltere Kralının hususî tabibi Lord kaüstü yatmak, ayağa sıcak kompres uk, gerekli bir meta imiş gibi satılıyor, siteyi bitirmiş gencler oralarda akşamlan kao da bütün resimlerile ve memleket Harvey tarafından yapılan istatistik yapmak, gene uyunulamıyorsa dikkati hem de sütü hatırlatacak bir terane ile. güzel gidiyordu. Dört beş ay içinde akdahilindeki nakliyesile beraber kilosu lerde şehirde yaşıyanlarda evvelce % siyonlannı herkes kapışarak almıştı. Pa üç franga otomobil yıkıyorlar. Daha bubir noktaya teksif ederek birden itiba Bu kara kan pıhtısının o beyaz ve muba105 110 kuruşa mal olmaktadır. Bu 30 nisbetinde uykusuzluk varken halen ren yüze kadar sayı saymak faydalıdır. rek nesne ile iltibas ettirilerek saülması risin en güzel ve işlek bir semtinde bir nun gibi ne sefalet levhalan var. Elektrik ziyalan içinde parıl parıl ya yüzden çikolata sarfiyatı çok azalmıştır. iki misli arttığı görülmektedir. Bu Son zamanlarda uykusuzluk tedavisin nekadar çirkin!... arsa aldılar ve oraya gayet şık bir bina Şimdi memlekette senede vasatî olarak doktor şehirlerin gürültülü hayatı ve de uyku ilâclarından ziyade mihanikî ** * kurdular. Derken dünyayı sarsan kriz, nan kazinolann, restoranların, konser 250 ton çikolata istihlâk edilmektedir. bilhassa vesaiti nakliye elektrik cere vasıtalara müracaat edilmektedir. bizim bankanın da işlerini bozdu. Tam salonlarınm ihtişamına aldanmayınız. Sülük alışverişi umumî sıhhatin şarlaŞekerleme sarfiyatı bu miktarın iki mis yanlarının daimî bir tenbih yaptığını, üç yüz memura yol vermeğe mecbur ol Ne uzağa gidiyorsunuz, gazetelerde o tanlar, efsuncular, kurşun dökenler, caYatak odası köşesine deniz dalgası secan sıkıntıları, korku, aşk hikâyeleri lidir. kumadınrz mı? Galöri Lafayit az kaldı dular. Ben de onlardan biriyim. Üç aypişimanlık gibi ruhî sebeblerin asabî si çıkaran bir makine koyuyorlar, şahıs hil kocakarılar elinde bulunduğu devir Şeker fiatlarının ucuzlaması üzerine buhranların uyku merkezine tesir su bu ses tesirile kendisini denizde bir va erden kalma birşeydir. Hepsi hekimlik lığımt birden tazminat olarak verdiler. iflâs ediyordu. Onun o kıymetli aksiyonYainız bulunduğum (section) da iki larının şimdi yüzüne bile bakmıyorlar. memlekette şeker sanayii çok inkişaf et retile uyuma kabiliyetini azalttığını pur seyahatinde farzediyor, bunun ver taslıyan ve bir mide bozukluğundan bir. bayandık. Arkadasım bana nisbetle hem Geçen gün gene bir büyük bankanın di miştir. Yalnız Istanbulda 10 büyük fun Tıb cemiyetine tebliğ etmiştir. Bu se diği müsekkin tesir altında uyumağa mezar yaratmakta ihtısas sahibi olan oj bırakıyor. Bundan başka diğer bir ma şarlatanlann her mizaca ve her bünyeye! daha genc, hem daha az aylık alıyordu. rektörü ortadan kayboldu. Hükumet ye dan fabrikası vardır. Anadolunun muh beblerden herhangi birisi yüzünden husule gelen uykusuzluk tesirile vücudü kine de yazm bahçelerde vızıldıyan uygun bularak tavsiye ettikleri bir sıhhî İdare olsun diye onu alıkoydulra, beni ni çarelere başvuruyor, bakalım ne ola telif yerlerindeki büyük fabrikalarla be müzde bir takım bozukluklar meydana böceklerin ince sesini taklid ediyor, bu tedbir de mayıs ayında kan aldırmaktı. raber bunların adedi (40) a baliğ olmak gelir. çikardılar. ellerim böğrümde kalmıştı. cak!» suretle bahçede bir yaz gümuşezlonga Peki madam, biz Fransızlan çok tadır. Bu fabrikaların her birinde vasatî Başka hiçbir yerden gelirim yoktu. O uzanmış, tabiatin canlı sesini dinliyor Fassad ve haccam denilen adamlar, muSinir hekimlerinden Aschaffenburg muş hissi altında uykusunu uyur. Ya ayyen hastalıklarda kan aldıkları halde turdugum mahallenin Belediye dairesi muktesid biliriz ve Fransa altın babası olarak 50 60 işçi çalışmaktadnv Bö tıySusuz geçen geceyi müteakıb yaptığı dır! deriz. Bu hale sebeb ne? zın sıcak havalar için yatak odalarına ötekiler sülük vurulmak suretile bundan yük fabrikalardan ayrı olarak yalnız îsne müracaat ettim. Vaziyetimi anlattım. «ruhî tecrübelerde fikir bağlanışının « Mösyö sebeb meydanda Fransa tanbulda 300 den fazla küçük şeker irrta güçleştiğini, idrak, dikkat melekeleri sessiz bir vantilâtör koymak faydalı yılda bir kere ve tercihan mayıs aymda îsmimi iş arayanlar defterine kaydetti dır. Bütün bunlardan sonra deliksiz bir kan çıkarılmasını bir sıhhat umdesi sayarler, elime de bir kücük defter verdiler. yı bu hale koyan nedir söylersem şaşar lâthanesi mevcuddur. nin ağırlaştığını görmüştür [1]. Vey uyku uyumak ve sabahleyin neş'eli u lardı. Bu işin kiraz yenilmeden yapılması Bu defterle haftada iki defa Belediyeye smız: Fazla ilim, fazla tahsil! Bugün Memlekette senevî 12 bin ton şeker gand uzun süren uykusuzluğun dimağ yanmak ve sabah uyanıldığı zaman ta da şarttı. Onlann zu'münce kiraz kam gidip kendime göre bir iş var mı diye ba yüksek tahsil veren müesseseler ağzına sarfedilmektedir. Beher ton şeker 350 li da bozukluk yaptığını söylemekte mamile istirahat etmiş bir halle kalk sulandınr ve sülüklerin iştihasını bulan kadar dolmuştur. Bu hal bir asırdır böy ra olduğuna göre seker sanayiimizde bir dir [2]. Bizzat kendileri 40115 saat uy mak uyku hıfzıssıhhasının düeğidir. kıyorum.» dınrmış!.. le devam ediyor. Bütün nazarlar Uili senede 4,250,000 liralık bir ciro yapıl kusuz kalarak tecrübe yaptıran mü Prof. F. K. GÖKAY Madama sordum: cerriblerde uykusuzluk esnasında dikBugün hekimlik kaldınmlardan, kah Bu defteri her işsiz kalana veri versitede. Kimse, amma kimse san'ata, maktadır. katte zâf, mutad ekzersizlerde güçlük, [1] F. K. GökayRuh hastalıkları. ve ocaklarından, berber dükkânlarından ziraate heves etmiy^or. Herkes mühendis, yorlar mı? hatta hayalî hisler görülmüştür. Büyük [2] E. Kraepelin Lehrbuch der Psychio. kurtulmuş ve lâyık olduğu mevkie yük Hayır, meselâ herhangi bir sebeb doktor, mimar, bilhassa hükumet me Harb tecrübeleri 80 saat kadar adalî tsie. selmiştir. Sülüklerin de bataklıklarda bıyorgunluk ve heyecanla birlikte uyku le bir işten istifa edenlcre defter vermi muru olmak istiyor. Marangozluğun, rakılması ve sokaklarda haykınla haykısuzluğa dayanıldığını göstermiştir. Köyorlar. Onlara, derrtpk böyle zamanda terziliğin, demirciliğin, küçük san'atiarın rıla satılığa çıkanlmaması gerektir. Demir sanayii için yeni yüzüne bakan yok. Herkesin gözü yu peklerde yapılan tecrübelerde muhtelif sizin geçineceğiniz var ki işi bıraktınız! Şişlide Meşru Eski devirlerin cehlini sülüklere fasılalarla uykusuz bırakılan köpekle karıda! Bu islere lüzumundan fazla a teklif ler var diyorlar. tiyet mahallesinde rin beyin kışırlarmda kanamalar gö temsil ettirip teşhir etmekte, kazanc olsa dam yetişti. Pariste adım basında dokSümer Bankın Karabükte kuracağı Madam devam etti: 47 sayılı evde oturülmüş, plâzmalarında, seromlannda ve tor, dişçi, ressam var. Bir memlekette demir sanayii için evvelâ bir lngiliz şir da, zevk yok!.. «Pariste ve daha birçok şehirlerde ran Brezilya Kahmayii dimağilerinde zehir bulunmuş ve herkesin gözü böyle yukanda olursa taM. TURHAN TAN tasarruf ve idare mak<adile islerinden çıve şirketinde odacı uyutulunca bunlarm geçtiği görülmüg keti onu takiben de Krop fabrikası tarabiatile Universite mezujıu otomobil de fından tekliflerde bulunulmuştu. H: tiir. karılan binlerce bankacı, mühendis, miİsmail bundan dovıkar, kundura da boyar! Açlık insana Son günlerde bu iki gruptan maada Ortaköyde Fıstıklıköşk sokağında 26 mar, ressam, hevkeHras, bir o kadar da kuz gün evvel or İnsanlarda uykusuzluk neticesinde hersey yaDtınr. Babam beni vaktiîe yeniden bazı ecnebi firmalan bu iş hak numarada Halil Maşuka: muhtelif dairelerden memur var. Bütün tadan esrarengiz bir mide, barsak bozukluğu, başağrıları, Yüksek Ticaret mektebine vereceğine bu islerinden cıkanlan biçarelerin adedi surette kaybolmuş baş dönmesi, kalb çarpıntıları, ekstra kmda İktısad Vekâletine müracaat ede Yeniçerilerin kaldırılması sırasında okeske bir şapkacı çırağı yapaydı, bugün tuz bin kadar ocaklı öldürüldüğü rivayet sistol, kudretsizlik, herşeye hiddetlen rek yeni tekliflerde bulunmuşlardır. on binlercedir. Hükumet ve belediye istur. belki daha mes'ud olurdum.» dedi. Vekâletteki alâkadar komisyon bu tek olunursa da mezar taşlarının kırılmasına mekle birlikte yukanda işaret ettiğim siz kalan erkeklere herçün sabahlan on İsmailin kaybol Madamın sözleri hic te yabana atıladurgunluklar meydana çıkar> İyi uyulifleri de tetkike başlamıştır. fetva verilmesi ne mervidir, ne de doğru. Odact İsmail vedi frank. kadınlara on frank verir. Eması üzerine Polis cak gibi değil, siz ne dersiniz? yan insanlar ise neş'eli ve cazib, senpaOcağa kin besliyen ve saraya hoş görünğer çocuklar varsa onlar için de ayrıca ikinci şube müdürFabrikalar için getirilen tik olurlar. Uykusuzluk uzun müddet Selim Strrt Tarcan mek istiyen bir takım adamlar Yeniçeri bir zam yaparlar. lüğü tahkikata başlıyarak adamcağızı a devam ederse zihnî tâb zuhur eder ki kavuğu taşıyan mezartaşlarını da kırmışmütehassıs Ah siz bir sabah on 3İtmcı Be'^diye ramağa koyulmustur. Almanya bizden yumurta satın Evvejki gün Hürriyettepesi civarla umumî isteksizlik. ruhî sıkmtı ve çalı Sümer Bank fabrikaları için Almanya lardı. Hâdisenin tarihî bir degeri yoktur. dairesine ge!«eniz, aklınız dumr. Orası şamamak ilâ gibi alâmetleri vardır. M. T. T. alacak adeta bir mahser veri jribidir. Önce ( A ) rında devriye gezen iandarmalar tuğla Bazı insanlarda ise mütemadiyen uyu dan getirtilen bir mütehassıs şehrimize Son iki aydanberi yumurta ihracatımız harmanları civarında bir cesed bulmuş mamak ihtiyacı vardır. Tabiî müdde gelmiş ve buradan Ankaraya gitmiştir. harfinden ( M ) harfine kadar, sonra İsmail ölü olarak dün bulundu (N) den ( Z ) harfine kadar isimler b'ağırarak okunur. Oradan para almak polisin bütün gavretine rağmen hayli zordur. Bütün kollar havada. bevaz yar> raklı defterler ellerde bandıra gibi sal lanır. O deftrrdr herkesin re?mi vardır. Mesleei. tahîil derecesi. san'atı. vası îspanyaya münhasır idi. Son günlerde Almanyadan siparişler gelmeğe başla mıştır. Alman taleblerini de karşılamak için faaliyete geçilmiş ve bundan böyle Almanyaya da fennî ve sıhhî şartlarla hazırlanmış yumurta ihracı için tedbirler alınmıstır. lar ve Müddeiumumiliğe haber vermiş lerdir. Yapılan tahkikat sonunda bulunan cesedin gaib Ismaile aid olduğu anlaşılmış ve görülen lüzum üzerine cesed Morga kaldınlmıştır. Tahkikat devam etmektedir. tinden fazla ve gündüzün dahi uyku Bir pamuklu fabrikası îhrac maddelerimize yeni halinin gelmesi de bir hastahktır. O kurulacak müşteriler nun birçok sebebleri vardır, ancak hekimin muayenesile anlaşılır. İş Lmited şirketi müdürii Bedri, muhSümer Bank tarafından Iğdırda bir Rahat uyku uyumak için ne yapmak telif ihrac maddelerimize Avrupada yen pamuklu fabrikası açılması kararlaştırılmüşteriler bulmak için yakmda bir tetkik mıştır. Bu fabrika hakkında yapılmakta [*] Birinci yazı 6 mayıs tarihll sayımız. olan etüdler bitirilmiştir. seyahatine çıkacaktır. da çıkmıstır. Yalnız, serin gece rüzgân, alnını yu * rimde, beni güldüren birer sevinç vesilesi rı kalmadı; artık «parolamız» değil! Ta veden çıktı. Beyninin içi uyuşmuş, sinirleri uyuşmuş, muşak yumuşak okşuyor, başınm ağırlı oldu. Hele kaptan, bunların arasında, şın ve halkanın, şimdi, bence değeri, sebaşlıbaşına bir tip; başlıbaşına bir kuvvet. nin elinde olması ve beni sana hatırlat garib bir sersemlik içinde, sarhoş gibiy ğını biraz gideriyor, azaltıyordu. Ali Aşk ve macera romant di; fakat sallanmıyordu. Şakaklannda Tunc, bu yumuşak okşanıştan duyduğu «Kaptana düşman oldum ;diyorum. masıdır. bir ezik sızısı vardı; arada bir duruyor, hazzı kaçırmamak, ona kavuşmak istiye«Bir şey daha söylemek istiyorum • • Onun ne suçu var? Senin için çalışıyor, Senin için her tehlikeyi göze alıyor. Ha Söyliyebilecek miyim? Söylemeli miyim? bir saniye ayılan sarhoşlar gibi, bir an, rek, sık adımlarla ilerliyordu. yır; kaptana düşman olamam. Onu da Hayır! Bunu, benim ağzımdan, sana, kendine geliyor, sallanmadığına, dik yü Onu görenler, acele bir işi oldugunu, birine yetişmek istediğini sanırlardı. Lâ rüdüğüne şaşıyordu. sevmeğe mecburum, Ali Tunc! bir başkası söylesin! kih Ali Tunc, etrafım görmiyerek, sa Nereye gidecekti? Ne yapacaktı? «Bir iki küçük ricam var. Galatasa «Bu, daha iyi, Ali Tunc! Düşüneceği ve yapacağı çok şey ol ğına soluna, önüne bakmıyarak, aldırış raydaki apartımanın kapıcısı, belki, be «Yazmaktan kendimi alamıyorum; seduğunu, bir hayal gibi, vakit vakit ha etmiyerek yürüyordu. nim adamlarım sayılırlar. Fakat onların ninle konuşuyorum gibi geliyor. Yazan: MAHMUD YESAR1 Yürümek sersemliğini biraz dağıtmışbir şeyden haberleri yoktur; bana, gözü «Vaktim yok... Odanın içindeki eş tırlayınca, gülmekten kendini alamıyor 9 4 tı; durdu; karanlık bir sokakta idi: kapalı hizmet etmişlerdir. Onlara ilişme yaların hepsi, gizli gözler gibi, bana ba du: Düşünecek... Ve yapacak bir şey Ben, nereye gelmişim? «Yabancı memleketlerde, bizimkilerin kendini sevdirir, dostluklar kazanabilir ve iliştirme... Bu zavallı insanların kim kıyorlar, ve bu yazdıklarımı okuyorlar, Diye düşündü. Sokağı tanımıyordu; seye zararları, fenalıkları dokunmamış sanıyorum! yok!.. Hiç birşey yok... Bir şey kalmaeline düşecek olursan, kurtulamazsın. Ken sin; ancak şu var ki, sana vakit bırak Yakmdan ve uzaktan gelen sesler de, kutır. Onları kayınrsan, birkaç garib sevindi memleketinde, seni, kurşun geçmez bir mazlar. «Seni seviyorum, Ali Tunc... Artık dı... Bir şey yok... Nereye gitmek istediğini, pereye dog laklannın aşinası değildi. Fakat karan «Bizim motörün takibine saldırdığın dirmiş olursun. Onların, fakirliklerinden yazmıyacağım... Yazamıyacağım... dostluk zırhı koruyor. Yalnız yakın dostbaşka suçları yoktur. ru gittiğini, nerelerden geçtiğini bilme lık ve kafasının uğultusu, tanıdığı, bildiların değil; senin tanımadığın, belki yüz kaptan, çok acar çıktı. Ali Tunc! «Allaha ısmarladık, sevgilim... ği yerleri, aşina sesleri de yadırgatabilir «Eğer bir gün, şoförüme rasgelirsen, lerini bile görmediğin, bilmediğin dost «îstanbulda, belki biraz daha kalabil«Seni öpmek, kucaklamak istiyorum... den yürüyor; adımlarını, tahteşşuuru yüdi. rütüyordu. lann, seni sevenler ve sayanlar; sa memin ümidi vardı. Lâkin, kaptanm bir ona da hor bakma... Hayır... Ağlıyorum... Geri dönecekti! Niye? Tekrar ileri «Bunları yazarken, içirode öyle bir e «Seni, hiç, hiç sevmiyorum, sevgilim...» Hava sıcaktı. Fakat Ali Tunc, vücuna, göğüslerini siper ediyorlar. arayıcı fişegi gibi, denizi ve karayı öyle yürüdü ve genişçe bir sokağa çıktı. zinti var ki... Vasiyetlerimi yazıyorum dü, foğuk bir ıslak beze sarılmış gibi, ür«Sen, bu sevgiye, böyle candan ko karıştırdı ki... 17 Yürümekten başka bir hareket yap * pere ürpere üşüyordu. Dişlerini sıkmasa, runmağa lâyıksın, Ali Tunc usta! «Ben, kaptana düşman oldum. Fakat, gibi geliyor... Ve bunları sana yazışım Nişan yüzüğü rnış olmak için ellerini ceplerine attı, bir çenesi atacak; kendini tutmasa, omuz «Fakat ne yazık ki, yabancı memle işte kullandığın insanların candan bir da, benim, biçare tesellim! sigara içecek, yahud bir iki nefes pipo Ali Tunc, kâğıdları katladı, cebine ları büzülüp kısılacaktı! «Son bir kelime... «Yakut Yüzük»ün ketlerde, bu dostluğu bulamıyacaksın. bağlılıkU çalıştıklarını görmek, benım çekecekti. iArKan rar] Ali Tuncun, içi titriyordu. Ihtimal pek az zamanda, oralarda da için, ayn birer zevk; harab, kırık günle taşından ve halkasından başka bir değe soktu, masanın üzerine on kuruş attı, kah ahat üjzüh,

Bu sayıdan diğer sayfalar: