17 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

17 Mayıs 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 17 Mayıs 1936 [ Şehlr ve Memleket Haberleri ) VIYANA DONU Tarihî tefrika: 35 M. TURHAN TAN Siyasî icmal Uzak Şarkta yeni gerginlik ütün dünya Habeşistanm îtal < * yaya ilhakına ve İtalya Kralının împarator ilân edildiğine dair Romada neşredilen ve parlamento tarafından da tasdik olunan kanunun doğuracağı vahim akıbetlerle meşgul bulunduğu bir sırada Uzakşarkta nagihanî r eni bir gerginlik peyda oldu. Bu defakî ;erginlik, sulhu pek yakından tehdid eylediğinden Habeş meselesinin son dere:ede fenalaşmış olmasına rağmen umum :ihanın ve bilhassa Büyük Okyanusta, Asyanın şarkında ve ortasında sıkı ve mühim alâka ve menfaatleri bulunan devletlerin fevkalâde nazan dikkatini :lbetti. ce Şüpheli adamlar Silivri taşocaklarmda bir Türk bayrağında Türk ulusunun yüreği okunur, kaç kişi yakalanmış Geçenlerde Vize Sarayköy civarmo seste de bu yüreğin nefesi duyulur! da bazı' köylülerin bombalarla müsellâh Bülbül Hatun, yabancı bir erkek tarafından öpülmüş gibi iliğine kadar kızar[dı, sonra bu aşk itirafındaki gafil safityete acıdı, kızın yüzünü okşadı: i Oh, zavalh kız, dedi, keşki kocan ''olsaydım. Gültekinle nikâhlandığı gündenberi ilk olarak böyle bir iltifat gören Terez, bahtiyar bir hulya ve bahtiyar bir ümid içinde eşinin ellerine sanldı, sonu gelmiyen buselerle o yumşak elleri ıslattı, ayni sözleri tekrarladı: Kocacığım, güzel kocacığım. Seni seviyorum. Gültekin bu durumun sonunu tehlikeli bulduğu için gevşek davranmamayı tasarladı, boyuna öpüş dokuyan kızıl ve kızgın tezgâhtan ellerini kurtardı: Ben de, dedi. seni seviyorum. Çok iyi kızsın. Ömrümüz olur da Istanbul a dönersek ve düşündüğümüzü başarırsak seni rahata erdireceğim. Düğününü yapacağım. Terez, kocam dediği güzel mahlukun neler söylediğini anlamamakla beraber umduğu saadetin gene kendisinden uzak kaldığmı sezdi, nemli gözlerini parmaklannm ucile sildi, içini çeke çeke bir köseye büzüldü, Gültekinin kebesine sanIıp uzanışını seyre daldı. Kendi malı olan su güzel vücudü saramamak onu sürekli ıstırablar içinde kıvrandınyor ve icin ağlatıyordu. Gamlı gamlı bağırmamak, derece derece çılgınlaşmamak içm durmadan bir dua okuyordu: Kocacığım, güzel kocacığım, se>i, seviyorum. Ve bu aşk duası ona gerçekten şifa ketirivordu, coşkun elemini yavaş yavaş lafifletiyordu. Fakat rüyalannı değistiremivordu. Tatmin olunamıyan emeller, tehayyül olunup ta ele geçemiyen dera r, daima dudaklarında eriyen yetim Huseler, o rüyaların değişmez temelleri idi ve kocasını uzun uzun temaşadan sonra gözleri kapanınca onlann teselsül eden 'lekorUn içinde hakikatin acılannı unuHıvordu. Vaczden Gvan şehrine gidilirken Gültekin Ayguda sokuldu, Kara Mehmede duyurmamaya çalışarak Terezin türkçede gösterdiği ileriliği fısıldadı. Fakat Aysud, bu sırrı hemen açığa vurdu: Yiğitim, dedi, bizim gelin almıs, yürümüş, kocasından daha becerikli bülbül olmuş. Sular kararır kararmaz ötmeğe bashyormuş. Kara Mehmed, vakıayı öğrenince gülmedi, ciddileşti: Hoşuma gitti, dedi, varsın, böyle davransın. Bize onun iyi türkçe öğren mesi lâzım. Başka türlü işimizde kullanamayız. Zaten şu Abdül denilen kötü durumlu herifle düsüp kalkmasına bundan ötürü göz yumuyorum. Efendisine iha net eden adamdan yalnız şer çıkar. Oy leyken Terezin o dönmeyle görüsmesine ses çıkarmıyorum. Çünkü kıza türkçe öğretiyor. Sen, Bülbüle söyle. Terezi biraz oksasın, aferin filân desin. Halbuki beri tarafta Abdül, kara sevda denilecek bir aşk seviyesine yükselmişti, Terez için yanıp tutuşuyordu. Kızın bütün benliğile Gültekine bağlı ol duğunu gördükçe bu aşk, yaman bir hmcla kanşıyor ve yılan ruhu taşıyan bu hain yürekli adamı zivanadan çıkanyordu. Fakat iradesine hâkim olmayı bildiği için ne askmı, ne hıncmı Tereze belli etmiyordu. Onun küçük bir falsosu sezer sezmez Kara Mehmede, Ayguda ve Gültekine haber vereceğini biliyordu. Böyle bir halden ise ne gibi neticeler cıkacaühnı tahmin etmek onun için güç değildi. Abdül, çıldırasıya bağlandığı kızın bir busesini alabilmek uğrunda bin sopa yemeğe razı idi. Fakat dilini Elçi Paşanın elinden kurtarmış olan Kara Mehmedin o dili pek kolaylıkla koparabileceğini, kızgmlığı geçmezse üstelik yüreğini ve ciğerini de söküp atacağını takjdir ettiğinden Tereze bir seyler sezdir M1' etten cekiniyordu. Şimdilik aldığı hâz. zavalh Macar güzeline «seni seviyorum» gibi sözleri öğretirken gözlerini süzmekten, belli belirsiz iç çekmekten ve o sözü kıza karşı kendisi söylüyormuş gibi heyecan duymaktan ibaretti. Kafile dört günlük bir yürüyüşten sonra Essling menziline vardı, buradan Viyanaya üç saatlik bir mesafe vardı, Nemse payitahtının sayfiyesi gibi bir şeydi. Merasim hazırlıklan bitirilir bitirilmez Vi yanaya girilecekti. Şimdi Türkler, şuursuz bir ittihadla, başlarını gerilere çevirerek Istanbulla Nemse hududu ve o hududla Viyana arasındaki mesafeyi ölçüyorlardı. Birinci mıntaka doksan konakhk bir yoldu, ikinci mıntaka ise iyi bir süvari için üç kcjnak bile teşkil edemiyecek kadar dar bir mesaha içindeydi. Sınır başında toplanacak bir Türk ordusu bu üç konaklık yeri pek kolaylıkla aşabilirdi. Fakat?... bazı çetelere tesadüf ettiklerini, bu çete efradından iki tanesinin köye gelerek para mukabilinde yiyecek tedarik etmek istediklerini, sonradan yapılan tahkikatla köylülerin gördükleri kimselerin o civarda yol yapmakta olan ameleler olduğu, bu amele\erin asker elbisesine müşabih elbiseler giymiş bulunmalanndan dolayı köylülerin aldandıklannın anlaşıldığı yazılmıştı. Sanayicilerin muamele vergisi Birlik hükÛmete bir teklifte bulundu Ankarada bulunan Millî Sanayi Birliği reisi Vasıf bugün şehrimize döne cektir. Vasıf yann toplanacak Birlik idare heytine Ankarada muamele vergisi kanununda yapılacak tadilât münasebetile Maliye Vekâletile yaptığı temaslar üzerinde izahat verecek, ve gene bu içtimada yedinci Yerli Mallar sergisinin bu sene kurulacağı yer kat'î olarak tesbit ;dilecektir. Öğrendiğimize göre Maliye Vekâleti, 2 beygirden yukan kuvvei muharrike kullanan yerleri kanunun dairei şümulüne sokmak istemektedir. Bundan evvel 10 beygirden ve daha sonra beş beygirden yukarı fabrikalar için kanun tatbik edilirken şimdi bunun iki beygire indirileceği anlaşılmaktadır. Halbuki Birlik teşviki sanayi kanununa da dayanarak hem karışıklığa meydan vermemek, hem de ver gi kaçakçılığma mâni olmak için (bir maddeyi herhangi bir şekilde satan ve kuvvei muharrikesi olan) müesseselerin beygir miktan nazan itibare alınmadan kanunun dairei şümulüne alınma smı teklif etmiştir. . Tütün eksperleri Yeni teşkilâtta iki kısma ayrılıyor înhisarlar İdaresinin yeni sene kadroan önümüzdeki ayın birinden itibaren tatbik edileceğinden umum müdürlük merkezinde hummalı bir faaliyet göze arpmaktadır. Tekaüdlük kanununun meriyete girmiş olmasından dolayı idare memurlan arasında geniş mikyasta te beddülât yapılacaktır. Tasfiyeye tâbi turulup açığa çıkanlan yaşlı memurlann yerine ahnacak olan yeni memurlarla eski memurlann vazife taksimleri yapılmak üzeredir. Bu arada merkez teşkilâtındaki şubeIerin müdür ve memurluklannda deği şiklikler olacağı anlaşılmaktadır. Idarenin yeni teşkilâtında tütün eks perleri de vazife taksimi noktasmdan ikiye ayrılmışlardır. Bunlardan bir kısmı yalnız tütün işleme ve bakımı, bir kısmı da tütün ziraat, mübayaa ve deranbarına aid işlerle meşgul olacaktır. İdare mülhakatında bu yeni vazife bölümü dolayısile işleme âmirlikleri vücude getirilmektedir. Dün Trakyadan gelen haberlere göre Silivri ile Büyükçekmece arasındaki taş ocaklannda Bulgar olduklan anla şılan şüpheli birkaç kişi yakalanmıştır. Bunlann hududdan gizlice içeri gir dikleri ve Büyükçekmeceye kadar gel dikleri anlaşılmıştır. Mahallî zabıta yakalananların ne maksadla hududdan içeri girdiklerini tahkik etmektedir. Dün, şehrimizdeki resmî makamlarda bu havadisi teyid edecek hiçbir malumat elde edilemedi. Binaenaleyh haberi ih Elçi Paşa ile yoldaşlan işte bu tiyat kaydile veriyoruz. fakatin soğuk ağırhğı altında göz lerini önlerine eğiyorlardı. Çünkü hepsi MÜTEFERRİK vaktile Viyanaya giden ordudaki ruhun, şimdi sarsıntı geçirdiğini biliyorlardı ve Istanbul Erkek lisesinde veda müsameresi izine yüz sürdükleri o ordunun bir eşine gene bu topraklarda yeni izler yarattırBu sene Istanbul erkek lisesinden me* mak için yüreklerinde bir iştiyak ve bir zun olacak talebeler dün güzel bir mü ihtiyaç duyuyorlardı. Hemen bütün ka samere vermişlerdir. Kalabalık bir aile file, elçilikle Viyanaya gidildiğini unuta kütlesinin bulunduğu bu müsamereye Israk savaş yoluna düşmüş asker heyecanı tiklâl marşile başlanmış, mekteb talebe taşıyorlardı. Yalnız Terez, türkçesini i lerinden mürekkeb olan müzik heyeti lerletmekle, Abdül de ateşten zincirlere mekteb marşını çalmıştır. Talebeden biri bağladığı aşkını hırsızlama hazlar su ayrılık mevzuu üzerinde kısa bir nutuk söylemiş, bundan sonra halk türküleri nup beslemekle oyalanıyorlardı. söylenmiş ve Otello piyesi muvaffakiyetle Elçi Paşaya mihmandarlık yapan getemsil edilmiş ve pek çok alkıslanmıştır. neraller Esslingde iki gün durulacağını ve üçüncü gün împarator namına gelecek Devlet Bankası müdürü geldi Pariste Fransızlarla Düyunu Umumiheyet ve alay tarafından karsılama meraye teksitlerinin bir kısmı mühimminin ihsimi yapılarak Viyanaya girileceğini resmî bir takrirle bildirirken Türk kafilesinin racat eşyasile tediyesi için müzakere ve Nemse payitahtına bayrak açmaksızm ve bir itılâfname imzalamış olan Devlet Bankası umum müdürü Salâhaddin dün Mehterhane çaldırmaksızın girmeleri lâsabah şehrimize gelmiştir. Müdür bugün zım geldiğini de tebliğ etmislerdi. Ankaraya gidecek ve imzalanan itilâf Elçi bu tebliğden son derece sinirlen name hakkmda Maliye Vekâletine izadi, kükredi, Viyanadan gönderilen ter hat verecektir. cüman vasıtasile konakçı generallere şu Edirne lisesinden yetişenler haberi yolladı: cemiyeti kongresi Türk bayrağı kapanmaz, Türk Edirne Lisesinden Yetişenler Cemi davulile nekkâresinin sesi susturulmaz. yeti dün, Eminönü Halkevinde bir çok Çünkü o bayrakta Türk ulusunun yüreği okunur, o seste bu yüreğin nefesi duyu eski mezunlann da iştirakile senelik konlur. Biz Nemse payitahtına değil, Tan gresini yapmış, yeni idare heyetini seçnnın cennetine de bayrağımızı açarak, mistir. Riyasete Sami; azalıklara, Halil, davulumuzu çalarak gireriz. Var, geneRahmi, Neş'et ve murakıblıklara da Eraline böyle söyle. Şimdi diplomatik bir münakaşa yüz sad, Nuri, Halil seçilmiştir. Toplantıdan sonra büyüklere tazim göstermişti. Avusturyalılar, Viyana so telgraflan çekilmiştir. kaklannda bir kaç düzüne Türk bayrağınm dalgalanmasını, bir Türk Mehterhanesinin terennüm etmesini fatihane bir geçiş gibi telâkki ederek tekliflerinde ısrar ediyorlardı, elçi de fikrinden dönmüyordu. Çok gerginleşen ip hemen hemen kopmak üzereydi. Kara Mehmed Paşa bu vaziyette arkadaşlarile müzakere et mek zaruretini duydu, kâhyasile kâtibini, Evliya Çelebiyi ve adaşını çağırdı, maslahatı anlattı: Geri dönerim, dedi, sözümden dönmem. Fakat sizin de ne düşündüğünüzü anlamak isterim. Bütün yoldaşlar, Türk bayrağını dürüp sandığa koymayı, gökteki ayı beze sanp bir köşeye atmak kadar imkânsız, Mehterrıaneyi susturmayı da denizlerin haykınşını dindirmeğe yeltenmek kadar aykın buldular, elçinin karannı elbrrliğile onayladılar. Kara Mehmed, daha ileri gitti: Paşa adaş, dedi, sen kârvanı yüriidegör, söze, horataya kulak verme. Çelebiler kendilerine eüveniyorlarsa bi zi şehre sokmasınlar. Üç yüz Türkün bir payitahta nasıl girebileceğini onlara gös teririz. Bir Imparatorluk payitahtı önünde nisbetsiz bir döğüsmeyi sevine sevine göze alan Kara Mehmedin içten gelen bu sözleri o karann tuğrasını teşkil etti ve Elci Paşa ültimatomunu generallere yolladı. lArkası varl lün de ufkunu genişletiyor; her yeni bir şey bildikçe, henüz bilmediğimiz yeni bir şey daha olduğunu da öğre niyoruz Ve aydınlıklarımızla beraber karanlıklarımız da çoğalıyor. Bilgilerimiz nisbetinde esrarı artan bir meçhuller dünyası içinde bulundukça, âlimin ve büyücünün halk üzerindeki tesirleri birbirile yarış ederek beraber kuvvetlenecektir. Istanbulda hangi bedava ilmî konferans, bir tiyatro salonunu manyatizmacı Zati Sungurun paralt miişterileri kadar doldurmuştur? DEMÎRYOLLARDA Şark Şimendifer şirektinin hesablanna bakılıyor Son gelen telgraflarda bu gerginliğin nekadar vahim mahiyette bulunduğuna delâlet eden birçok tafsilât vardır. 14 mayıs tarihile Tokyodan çekilen bir tel;rafta bildirildiğüıe göre Japonya Harbiye Nazın meb'usan meclisinde Mançuri hududlannda Sovyet kuvvetleri taraından büyük mikyasta tahşidat yapıldıpndan Mançurideki Japon askerî kuvvetlerinin derhal kuvvetlendirilmesi zarureti hasıl olduğunu söylemiştir. Londradan çekilen bir telgrafta bildiildiğine göre Japon kabinesinin gizli bir :elsesinde Sovyetlere karşı Japon millî müdafaa ordusunun kuvvedendirilmesi meselesi görüşülmüştür. Japonya HarbiNazın Sovyetlerin Siberyada 200000 asker bulundurduklann ve Vlâdivostok harb limanmda 200 tahtelbahirleri ve bunun karşı sahilindeki Japon şehirlerini tahribe kifayet edecek miktarda bomba tayyaresi topladıklarını haber vermiştir. Nazır Sovyetlerin Siberyadaki mevkilerini tahkim ettiklerinden evvelce Moskovanın teklif ettiği ademi tecavüz misakınm Japonya tarafından reddedildiğini haber vermiştir. İ I ğunuz teşebbüslerde filân profesöre danışmıya teşvik eder; içinde kesik bir kafa bulunan kapkara bir avuç reami görürsünüz ki «telezond» denilen uzaktan tenrlerle sizi bütün şifasız hastalıklardan kurtaracak elin ireklâmıdtr. lskambil Ve el falı ilânlart \da başka. Medeniyet Ve müsbet ilimler ilerletdikçe boş itikadlartn iflâs etmesini beklerken artttklarınt görenler, hayret içindedirler. Ben bu hayretin kenditne düşen payını tadil etmek istediim zaman şoyle düşünüyorum: • tlim yalnız malumun değil, m»çhu PEYAM1 SAFA Nafıa Vekâleti tarafından gösterilen üzum üzerine bir heyet Şark DemiryolADLtYEDE lan şirketinin 935 yılı hesablannı tetkike başlamıştır. Heyete iştirak için Devlet Tevkif kararı geri alındı Demiryollan tarifeler müdürü Naki şehEyüb Sabri, kardeşi Ismail ve arkadaş rimize gelmiştir. Şark Demiryollan hü lan Mihal birçok hırsızhklann faili ol kumet başmüfettişi Salâhaddin de heyetmak suçile zabıtaca yakalanarak Adli e bulunmaktadır. yeye verilmişlerdi. Bunlardan Ismailin Şirketin bir yıllık hesablannı tetkik eSultanahmed birinci sulh ceza mahke decek olan bu heyet hükumetle şirket mesinde tekrar sorgusu yapılarak işte alâkası olmadığı anlaşıldığından hakkın arasında önümüzdeki aybaşında başla daki tevkif karannın geri alınmasına ka ması muhakkak olan satınalma müzake rar verilmiştir. Diğerleri hakkmdaki ta relerinden evvel her halde tetkikatını bi 15 mayıs tarihile Tokyodan çekilen bir telgrafa göre Japonya Harbiye Neibata istintak hâkimliğince devam olun irmiş olacaktır. DENİZ ÎŞLERİ zareti şimalî Çindeki Japon askerî kuvmaktadır. vetlerinin dahi artırılmasına karar verdiHapisanede dolandırıcılık Deniz Ticaret müdürü ğini bir tebliğle ilân etmiştir. Diğer haberIzmir Belediye tahsildan iken ihtilâs Deniz Ticaret Müdürü Müfid Necdet Ierde Japon takviye kıt'alannm şimdiden suçundan dolayı beş sene hapse mahkum yann akşamki trenle Ankaraya gidecek şimalî Çinın bashca merkezleri bulunan edilen Gevad bu sefer de hapishanede tir. Pekinle Tıyençin şehirlerine gelmiş ol * bulunduğu sırada Izzet isminde birisine Müfid Necdet Ankarada îktısad Ve dukları bildirilmiştir. bir mektub yazmak ve saffetinden istifa âletile önümüzdeki haziranda tatbik eYukarıda bahsettiğimiz telgraflar ve de etmek suretile üç lirasını dolandırdığı dilecek olan yeni teşkilât projesi üzerindiğer haberler Japonyanm Sovyetlerle için üçüncü ceza mahkemesine verilmiş de temaslarda bulunduktan sonra şehri ıdemi tecavüz misakı akdi teklih'ni tir. Gevadm dün muhakemesine devam mize dönecektrr. kat'î surette reddettiğine, Siberya hududedilerek iddia makamı suçlunun cezalanAvrupada yaptırılacak vapurlar larıada azim mikyasta tahşidata başladıdırılmasını istemiştir. Karar verilmek üAvrupada yaptınlacak yeni posta va ğına ve Sovyetlere karşı yapılacak askerî zere dava başka güne bırakılmışhr. purlannm siparifi işi henüz ikmal edile harekâtta Japon ordusunun arkasmı ve Morfinoman doktor Tıbbı cenub cenahını emniyet altında bulundurmemiştir. mak üzere şimalî Çini büyük kuvvetlerle Adliye gönderildi Denizyollan Idaresi bütün şartnameleaskerî işgal altma aldırdığına şüphe bı * Heybeliadada bir morfin fabrikasının ri ve projeleri hazırladığı gelen teklifleri rakmıyor. meydana çıkanldığmı ve bu fabrikayı de tetkik ve tasnif eylediği halde sipa Japonya dahilî Moğolistandaki mevşleten doktor Manyodaki ile muhtelif rişin ihale edilememesi münakasaya gi kiini de kuvvetlendirmek için şimdiye kasimler taşıyan ve şimdi de Her Mangay ren gruplann tediye tarzlan üzerin simler alan bir adamın yakalandığım dün de bir takım ihtirazî kayidler ileri sünnüş dar zahiren ve ismen Çinin himayesi altında bulunan Çahardaki muhtariyetli yazmıştık. olmalanndan ileri gelmektedir. Moğol hükumetinin müstakil bir devlet Doktor Manyadaki kendini ve beşeAvrupada siyasî vaziyetin aldığı son Adapazarı Bankasınm şubesi riyeti zehirliyen bir doktordur. Bir taraf şekil de iki tarafın uzun^ vadelerle bir an olduğunu ilân ettirmiştir. Bu suretle A$yanın şarkında Mançuriden maada bir Adapazan Türk Ticaret Bankasmın tan mütemadiyen morfin imal eden bu laşma yapması imkânlarını azaltmakta de müstakil bir Moğol devleri teşkil edilîstanbul şubesi aybaşmdan itibaren Taş doktor diğer taraftan kendini de müte dır. miştir. Ayni zamanda Japonya Mançuhanın zemin katına taşınarak ve orada fa madiyen zehirlemekte idi. Doktor adeta Denizyollan Umum Müdürü Saded ri Imparatorluğile münasebatını tanzim ıliyete geçecektir. hiç durmadan kendine morfin yapmakta din, yakında Ankaraya giderek bu işler ÎNHİSARLARDA idi. Tevkifinden sonra bir müddet mor hakkında Vekâletle temaslarda buluna eden ittifak muahedesini değiştirmek için müzakereye başlamıştır. Afyon İnhisarından bir heyet fin şınnga edemeyince tecennün alâmet caktır. Yeni muahede mucibince Japonya ha« leri göstermiş ve bitkin bir hale gelmiştir. Bir sandal parçalandı Avrupaya gitti ric ezmemleket haklanndan feragat edeBunun üzerine derhal Tıbbı Adliye gönMustafanin idaresindeki sandal Ka Avrupa memleketlerinde müşterek ça derilerek müşahede altına alınmıştır. cektir. Yani Mançurideki Japon tebaasî dıköyünden sebze almak için İstanbula lışan Türkiye ve Yugoslavya afyonlarmı Japon konsoloshaneleri mahkemelerinde Mangaya gelince: Bu da poliste istiçsatmak üzere kartele dahil ve kartel ha vab edilmektedir. Bu adamdan bazı ip doğru gelirken Selimiye önlerinde Lideğil, Mançu mahkemelerinde muhake * man Şi^etine aid bir motörle çarpışmış ricindeki fabrikalarla temas için aynlan uçlan elde edileceği zannolunmaktadır. ve sandal batmıştır. Denize düşen sandal m edilcektir. Bundan maksad Mançuriheyet Avrupaya gitmiştir. Heyette UyuşYaralanan kadın öldü cı Mustafa motör kaptanına kendisini deki diğer ecnebi devletlerin de kapitüturucu Maddeler înhisan direktörü Hamza Osman, Türk Yugoslav afyon müşBundan birkaç gün evvel Tahtakale kurtarmasını söylemisse de kaptan aldır lâsyon haklanna ve imtiyazlarma bir niterek satış bürosu Türk mümessili Ali de Hüsnü isminde birisi Hamide admda mamış, zavalh sandalcı akıntıda dalga hayet vermektir. Sami ve Yugoslav mümessili 'Mihailoviç bir kadmı yaralamış; yaralı Haseki has larla uğraşarak «imdad!» diye feryada Sovyetler hükumeti Japonya ile mevbulunmaktadır. Evvelâ Belgrada gide tanesine yantılmıştı. Hamide dün has başlamıştır. Civarda balık tutan bir san cud hudud meselelerini ve Sahalin pot dalcı yetismiş ve Mustafayı boğulmak îicek olan heyet burada Yugoslav afyon tanede ölmüştür. rollan ve Siberya sahillerindeki saydi idaresile temastan sonra seyahatine de ŞEHİR ISLERİ zere iken kurtarmıştır. Polis kaçan kaptan hakkında tahki mahî işlerini Japonyanın menfaatlerine vam edecektir. Alman konsolosu Belediyede kata başlamıştır. müsaid bir surette halletmek temayülünü VÎLÂYETTE îstanbul Alman konsolosu dün Bele KÜLTt'IR ISLERİ göstermiş olması Uzakşarkta sulhu kurdıyeye giderek Vali Muhiddin Üstün taracağı zannedilmişti. Japonya ise öteSobalarda odun yakılmıyacak 9 uncu jimnastik şenlikleri dağı ziyaret etmiştir. denberi Baykahn arkasma çekilmesinJ Memleketin mühim bir serveti olan îstanbul Kültür Direktörlüğünden: Belediye Müstahdimin şubesi ormanlann muhafazası için bilhassa restaleb ettiği Sovyet kuvvetlerinin Şarkî Si1 10 mayıs pazar günü yapılacağı mî dairelerde kışın sobalarda odun yakılmüdürü istifa etti! beryada bulunmasını sebeb gösterereK evvelce bildirilmiş olan dokuzuncu jim maması alâkadarlara tebliğ edildiği halMüstahdemin şubesinde, hamal ve sa nastik şenlikleri, bu yıl ve bundan sonra şimdi Sovyetlere karşı büyük tahşidata de bazı yerlerde buna riayet edilmediğ başladı. Bu tahşidat Uzakşarkta yeni bir ir esnaf işlerine aid bazı yolsuzluklardan 19 mayıs tarihinde icra edilecektir. halbuki bir emrin tatbiki zarurî ve mecdolayı vazifeden uzaklaştırılarak hakkın2 Dokuzuncu jimnastik şenlikleri gerginlik meydana getirmiştir. burî olduğu, itina edilmediği takdirdı da tahkikata başlanan mezkur şube mü sah günü saat 10,30 da, Taksim stadyoMuharrem Feyzi Togay alâkadarların mes'ul edilecekleri Vilâ dürü Refik, tahkikat neticesini bekleme munda yapılacaktır. yete bildirilmiştir. den istifa etmiştir. Istifası Belediye reisliseler, saMemurlann mahrem sicilleri liğince kabul edilmiş olmasına rağmen at 310daŞenliğe iştirak edecek anıtma çeTaksim Çumhuriyet Yeni memurin kanunu mucibince Baş müstahdemin şubesi muamelâtı ve me lenk koyacaklardır. vekâlette bir sicil müdürlüğü ihdas edil murlan hakkında tahkikata gene devam 4 Dokuzuncu jimnastik şenlikle miştir. Tayinleri Icra Vekilleri Heyeti edilecektir. Bu yolsuzluklardan dolayı Nüshası S Kuniftnr rine aid olmak üzere evvelce dağıtılan ve kararile çıkan memurlann sicillerinin bu haziranda bu şube memurlannın değiş J Turkiye Har.ç üzerinde 10 mayıs tarihi yazılı bulunan müdürlüğe gönderilmesi alâkadarlara tirileceği bazı gazeteler taarfından haber davetiyeler, şenlik günü için kullanıla bildirilmiştir. Bunlann sicillerine Vali verilmekte ise de bu, doğru değildir. Zi bilir. mahrem olarak mütaleasını yazacak bu Senelik 1400 Kr £700 Kr. ra müstahdemin şubesi memurlan bundan 5 Davetiyeler alâkadarlara tevz mütalealarla birlikte siciller Ankaraya Alt. ayhk 750 1450 bir hafta evvel, müstahdimin şubesi ve edilmiştir. Davetiyesi olmıyanların içer gönderilecektir. 80 liradan az maaşı o Ûç ayhk 400 800 umuru hukukiye şubesi memurlarile be girmemesi için inzibatî tedbirler alınmış lan memurlann da ayrıca iki kıt'a sici Bir ayhk 150 yoktur cayiş edilmişlerdi. Bu itibarla haziran bulunduğundan beyhude müracaatlerle defteri tutularak bir nüshası Vilâyettı da yeniden bir tebeddüle lüzum görül izdihama meydan verilmemesi rica olu kalacak, bir nüshası da Başvekâlete gön memektedir. derilecektir. nur. Çumhuriyet ^ şeraiti» '^°

Bu sayıdan diğer sayfalar: