22 Haziran 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

22 Haziran 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BUGÜN 2 nci sahifede: Siyasî icmal 3 üncü sahifede: Artık zamanı gel dı Abidin Daver 5 inci sahifede: Konferans münase betile M. Turhan Tan 6 ncı sahifede: Moda ve kadm umhuri jfll S3|fl! 4348 Telgraf ve mektub adresi: Cumhuriyet, İstanbul Posta kutusu: İstanbul, No 246 r3Z3n6Sİ LL H3Zİr3ll İDüD Telefon: Başmuharrir ve evi: 22366 Tahrir heyeti: 24298 İdare ve matbaa kısmile Matbaacılık ve Neşriyat Şirketi 24299 . 24290 Hayat Ânsiklopedisi 10 cildi tamam olmuştur Her eve ve herkese lâzımdır Bugün Montröde Boğazlar Konferansı Açılıyor ugün İsviçrenin Leman gölü köşesinde ve Lozanın iki adım ilerisindeki küçük Montrö kasabasında Boğazlar meselemizi tekrar gözden geçirerek onu zamanın ve şimdiki şartlarm icab ettirdiği veçhile tadil edecek olan konferans toplanıyor. Meselenin ne olduğunu biliyoruz: Lozan konferansı zamanında Boğazlar için akdolunan mukavele bizim bu hayati geçidlerimizi gayriaskerî ve gayrimüstahkem bir vaziyete koymuş ve bu açıklığın suiistimali ihtimahni de hususî teminatla karşılamak istemişti. Bir yandan Boğazlarda gayriaskerî vaziyetin herhangi bir taarruza karşı bir kısım büyük devletlerce kefalet altına alınması, diğer yandan dünya sulhunun umumî bir emniyetle kat'î bir istikrara mazhar kılınması için, o zaman kuvvetle revacda olan cereyanın ehemmiyetle telâkki olunmakta bulunması, bizi Boğazlar mukavelesini, o şeklile kabule sevketmişti. Bununla beraber Boğazlar Türkiyenin selâmeti için en hayatî bir ehemmiyeti haiz olmak dolayısile bu meselemize mütenazır olan dünya sulh vaziyetini pek yakından ve pek dikkatle takibden hâli kalmıyorduk. Maatteessüf dünya sulhu bütün beşeriyetin şiddetli arzusuna rağmen salim bir cereyan takib edememiş ve onun aksaklık arzettiği her safha bizi bütün dünya milletlerine Boğazlarda gittikçe gayritabiileşen vaziyeti ve onun ıslahı lüzumunu hatırlatmağa sevketmekten hâli kalmamıştır. Nihayet büyük devletlerce muhtelif vaziyetler için alınan kefaletlerin işlemediğini ve icabmda Milletler Cemiyeti paktınm bile hiçe sayıldığını gösteren hâdiseler önünde en kat'î teşebbüsümüzü almağa mecbur olduk. İşte Montrö konferansı bu teşebbüsümüz neticesi olarak toplanmakta bulunuyor. Bütün dünya milletlerinin kendi selâmetlerini kendi kuvvetlerinden bekledikleri şu zamanda Boğazlardaki gayriaskerî mıntakanın devamını iltizam edecek aklı başında ve mantığa saygı gösterir hiçbir devlet bulunamaz. Boğazların, mutlak olarak herhal ve kârda açık bulundurulmasını bizden Lozan konferansı zamanında dahi istiyememişler ve bunu muhtemel bir taarruza karşı Türkiye lehine mutantan bir kefaletle teyide lüzum görmüşlerdi. O zaman, bizim bu kefalete inanmamaklığımıza sebeb yoktu. Şimdi ise ona bizzat kefiller inanmıyorlar, ve ne hacet, onlardan bazıları buna benzer taahhüdlerini ifa eyliyememekte bulunuyorlar. Başka yerlerde işlemiyen bu kefaletin Boğazlarda yürüyebileceği artık mevzuubahis bile değildir. Dünya sulhunun bir silâhlanma yanşı içinde en meşkuk akıbetlere sürüklendiğini ise görmiyen ve söylemiyen yoktur. Bu şartlar içinde Boğazları tahkim etmek mecburiyetimizi teslim etmiyecek devlet bulunamamaktan daha tabiî birşey olamaz. Biz bedahet derecesinde tezahür eden bu hakkımızı kendi kendimize filen istimale başlasak, nihayet varlığımızın müdafaasına aid en zarurî bir tedbiri almakta bulunmuş sayılırdık. Yeni Türkiye, son zamanların milletlerarası âleminde biraz moda olur gibi bir hal alan bu yolu tutmıyarak vaziyetin ıslahı ve gayriaskerilik mukavelesinin değiştirilmesi isteğile alâkadar devletlere müracaat etmek şıkkını ihtiyar etti, ve kendilerini, gayet kuvvetli esbabı mucibe ile anlattığı bu ' .idının müzakeresine çağırdı. Mevcud bir mukaveleyi ancak diğer bir mukavele ile değiştirmek istiyen bu hareket tarzı, usul bakımından bütün devletleri pek ziyade memnun etmiştir. Böylelikle Türkiye Cumhuriyeti milletlerarası mukavelelerinin kıymet ve ehemmiyetine pek açık bir misal veriyor ve kendi hareketile milletlerarası işleri için bütün dünya milletlerine örnek oluyordu. Davamızın esasmdaki kuvvet usuldeki dikkatimizle alabildiğine artmıs, denilebilir ki konferansm toplanmasından önce kozumuz yandan pek çok bir nisbette ve adeta kâmilen kazanılmıştır. Esasen çok haklı olan davamızın arzı şeklindeki muvaffakiyetinden dolayı hükumetimizi tekrar ve hassaten tebrik etmekten kendimizi alamıyonız. Dahası var: Türkiye Boğazlardak gayriaskerî mmtakayı ortadan kaldırmakla bu geçidleri kapamak niyetinde değildir. Notamızda çok açık söylenmiş olduğu veçhile Cumhuriyet hükumeti BoğazUrda en liberal bir geçiş serbestliğine taraftar bulunuyor, ve buna aid hükümle «Şimdiye kadar vukua gelmiş olan hâdiselerin Italya, şimdilik Konferansa gelmiyecek mecrasmı değiştirmek için bir tek çare vardır, Haklı ve meşru talebimizi tetkik edecek olan dokuz devlet arasmda karşılıklı bir itimad ve samimiyet havası hiikiim sürmektedir bu çare de harbe girmektir!» Londra 21 (A.A.) M. Baldvin, İskoçyada Lanark kontluğunda Coltnes sde binlerce muhafazakârın bulunduğ' bir toplantıda bir nutuk söyliyerek şöyl demiştir: « Zecrî tedbirler harbe nihayet ver mek için herhangi bir millete karşı tatbik olunan bir takım tedbirlerdir. Bunlar, ceza mahiyetinde telâkki olunamaz. Şimdiye kadar vukua gelmiş olan hâdiselerin mecrasmı değiştirmek için tek bir çare vardır. Bu çare de harbe gir mektir. Ben Avrupada harbe girmeğe, dövüşmeğe hazır tek bir millet bile görmüyorum. Bu sebebden dolayı zecrî tedbirler siyasetini terketmemiz lâzım gel mekte olduğu kanaatine vasıl olduk. Çünkü, bu tedbirlerin tatbikına devam edil mesi takdirinde, hatta bütün milletler arzu etseler bile faydalı bir netice elde edilemiyeceğine kaniiz.» Almanyanm, Japonyanın ve Ameri kanın hattı hareketlerine telmih eden M. Baldvin, şöyle demiştir: « Bütün milletlerin yeniden Milletler Cemiyetine girecekleri ümidini kay İngüiz Başveküi M. Baldvin betmemeliyiz. Silâhların tahdidi için de Hatib bundan sonra «kollektif emniyet bir şekil bulunup tatbik edilmesi mesele sisteminin işlemesi için bu sisteme iştirak sinde de ümidsizliğe kapılmamıza mahal eden bütün milletlerin mütecavizi hep yoktur.» lArkası Sa. 7 sütun 3 U] Boğazlar konferansı bugün Ingiliz Başvekili işin Montröde saat 4 de toplanıyoriçyüzünü açıkça söyledi Zecrî tedbirler niçin kaldırıkyor? Bugün Montröde toplanacak olan Boğazlar Konfe ransında haklı davamızı müdafaa edecek olan murahhas heyetimizin memleketimizden hareketleri esnasında alınmış muhtelif resimleri Montrö 21 (A.A.) Havas ajansı bildiriyor: 24 temmuz 1923 tarihli Lo zan muahedesile ihdas edilmiş olan Bo ğazlar rejiminin tadili için Türkiyenin talebi üzerine toplanmıya çağırılmış o lan Boğazlar konferansı yann saat 16 da açılacaktır. Bu sakin ve çiçekli şehirde, 20 teşri nisani 1922 de Lozan konferansının açılması arifesinde, Türk delegelerile müzakereden evvel noktai nazarlannı karşılaştırmak istiyen Puankare, Mussolini ve Lord Kürzon arasında bir mülâkat vu ku bu'rmrçtu. Montrö..ün jntihubı, Ru. ların Vorovskinin katledildiği Lozanı ve Japonlann da çekildikleri Cenevreyi is tememelerinden ileri gelmişti. Boğazlar rejimi mukavelesini imza etmiş olan dokuz devlet Montrö konferansında hazır bulunacaklardır: Lord Stanhope tarafından temsil edilecek olan İngiltere, M. Pol Bonkur ile büyük elçi M. Hanri Ponso tarafın dan temsil edilecek olan Fransa, Japonya, Türkiye, Bulgaristan, Yunanistan, VArkası Sa. 1 sütun 3 te] jYugoslavya, tezimizi şittetle müdafaa edecek Akdeniz misakının yapılabilmesi için Italya ile Yugoslavya arasında bir formül bulundu Sofya 21 (Hususî muhabirimizden) Sofyada çıkan Kampana gaze tesine Belgraddan bildirildtğine göre Hariciye Vekilimizle Yugoslavya Bdşvek.;!; iiâsif.daki sou göıikme e»nauınca Yugoslavya Başvekih, Mont:ö konferansında Yugoslavyanın, Boğazların tahkimi hakkmdaki tezimizi bijâ kayid ve şart müdafaa edeceğini söylemiştir. Bu mülâkatta, ayni zamanda Yugoslavya ile İtalyanm müsavi birer devlet olarak iştirak edecekleri Akdeniz misakı meselesi de bütün teferruatile görüşülmüştür. Bu iki devleti birbirinden ayıran ihtilâfları ortadan kaldıra cak olan formüller de bulunmuştur. Diğer taraftan, şayed Bulgaristan, Türkiye hududu boyunca kendi arazisinde bulunan gayriaskerî mıntakanın ilgasını istiyecek olursa, Türkiyenin bu talebe karşı tutacağı hattı hareket te mevzuu babsedilmistir. Haricive Vekilimiz, bu meselenin ayrı olarak değil, bir kül halinde görüşülebileceğini ve icab eden kararın o zaman aiınabilereö'ini sövlemistir. Türkiyenin ekonomik vaziyeti Beş senelik plânın beşte ikisi tahakkuk etmiştir Londrada Osmanlı Bankasının umumî toplantısında reis miihim bir nutuk söyledi « Karşımızda memleketin refahını arttırmağa, haricdeki niifuzunu yükseltmeğe azmetmiş gerçekten millî bir hUkumetin etrafında kütleleşen mukadderatına karşı heyecan ve iman dolu 16 milyon nüfuslu genc bir millet vardır. » Osmanlı Bankasının Londra merke zinde yapılan hissedarlar heyeti umumıesi içtimaında, reis bir nutuk irad etmiş ve bu nutukta, Türkiyenin ekonomik vaziyeti hakkında ezcümle şu sözleri söylemiştir : « Son içtimaımızdanberi, Türkiyenin, iktısadî sahada meydana getirdiği tekâmülü hulâsa etmek istediğimiz tak dirde, biraz evvel bahsettiğim kendi vesaitihe münhasır kalmaktan ibaret umumî sistemin ilk bakışta tezadlı, sayısız tesirlerini müşahede ederiz. Karşımızda, memleketin refahını artırmak, ayni zamanda haricdeki nüfuzunu da yükseltmek için hiçbir fedakârlıktan çekinmemeğe" azmetmiş, gerçekten millî bir hükumetin etrafında kütleleşen, mukadderatına karşı heyecan ve iman dolu [Arkası Sa. 7 sütun 4 tel Vefa da Süleymaniyeyi 4 1 yendi. Atletizm isyan hazırlıyorlar müsabakalarında iki Türkiye rökoru kırıldı Bu isyana civar müslümanları da muzaheret edecekmiş Galatasaray Beşiktaşı Bir Roma haberine göre ^dün 21 mağlub etti Arablar büyük bir ııııııııııııtııııııııııııııııııııııııııınıııııııııınıııııiMiıııınıunıııınıuıııiNiHiniHiiHnııiHMiNHiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHiııııııınnnHin Morning Post gazetesinin Roma muhabiri yazıyor: Tevere gazetesinin Kudüs muhabirinden aldığı haberlere atfen yazdığı bir yazıda Filistin, Suriye, Maverayierdün ve Yemende Arablann büyük mikyasta bir isyan plânı hazırlamakta olduklan ve bu plânın bazı tafsilâtı mevzuu bahsedilmektedir. Yazının bir fıkrasında şöyle [Arkası Sa. 3 sütun 3 te] Güneş tutulurken Bilecîkte yapılan tetkikat Üniversite heyetile beraber Bileciğe giden Prof. Freundlich, şayanı dikkat izahat veriyor Beşiktaş kalesi önünde heyecanlı bir an İstanbul lik şampiyonasının son maç duğu bu müsabakaya takımlar şu şekil larından olan Galatasaray Beşiktaş a de çıkmışlardı: rasındaki müsabaka dün Taksim stadyoGalatasaray: Avni Salim, Reşad munda yapıldı. Kadri, Lutfi, Suavi Necdet, Danyal, İstanbul ikinciliğinin mevzuu bahsol lArkast Sa. 6 sütun 1 de] llllllllllllllllllltllllinilllllllllllllllllllllllllllllllllllilllllMlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllltllllllllınnn,,,,,,,,!!,!!!!!!!! Valiler Ankarada yarın toplanıyor Dahiliye Vekili toplantı dan sonra Izmire gidecek Ankara 21 (A.A.) Ankarada ya pılacak olan valiler toplantısı salı günü saat 15 te Parti binasında yapılacaktır. Davet üzerine gelmekte olan valile ilk iş olarak Vekâlette Müsteşarla tema edeceklerdir. Ankara toplantısı bittikten sonra İç İşleri Bakanı ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Sekreteri Şükrü Ka ya İzmirdeki toplantıyı yapmak üzere İz mire gidecek ve oradan da Trakyaya ge cerek Edirne toplantısını yapacaktır. Bı seyahatleri esnasında genyönkurul azala nndan bazılarının kendisine refakat ede cekleri haber ahnmıştır. rin ve taahhüdlerin tesisini kendisi istiyor. Montröde şu hakikatin herkese kanaat verecek bir sarahatle daha iyi anlaşılacağını umuyoruz: Tamamen açık bırakılan bir kapmın açıklığı, muhafaza altında bulunan bir kapının açıkhğından daha emin değildir. Boğazlarda kendi emniyetini tesis edecek olan Türkiye oralardan mürur serbestliğinin de en liberal ve en emin bir vaziyette cereyanını kendi üzerine almış olacaktır. gelince, bu cihet te yalnız alâkadar ve bilhassa Karadenizde sahildar devletleri ilgilendirebileceğinden prensipte mutabakat mevcud oldukça bu yüzden dahi herhangi bir zorluğa maruz kalınabilmesine asla ihtimal vermiyoruz. Hulâsa etmek için bugün Montröd toplanacak olan konferans, müzakereleri mevzuunun büyük ehemmiyetine rağmen, işlerini hem müspet olarak, hem de en büyük kolaylıklarla bitirecek konferansTicaret gemiciliğdndeki serbestlikte lardaa biri sayılmalıdır. hiçbir zorluk yoktur. Harb gemilerine YÜNUS NADt Bileciğe giden Vniversite heyeti Küsuf hâdisesini ilmî bakımdan telkik etmek ve Bileciğin Greenvvich tul daiıesine göre mevkiini tayin etmek maksadilc Bileciğe gitmiş olan Üniversite profesörleri şehrimize dönmüşlerdir. Heyetîn başında bulunan profesör Freundlich son küsuf ile bundan evvel seyretmiş oldugu dört küsuf hâdisesi esnasında gördüğü şayani dikkat manzaralan bir muharrimize anlatmıştır: « 1914 tenberi dünyanın her tara fında beş tam küsuf seyrettim. Fakat bu seferki kadar hiçbiri parlak olmadı. ÇünlArkası Sa. 7 sütun 1 de •

Bu sayıdan diğer sayfalar: