9 Ağustos 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

9 Ağustos 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHlTtfVEl 9 A&ustos 1936 / // // m [ Şehir ve Memleket Haberleri 1 Siyasî icmal VIYANA DONUŞU Sarnıçtaki cesed Karısma tecavüz Çukurovada Ispanya ve devletler Sofya, gizli doğurduğu etmek istedi diye.. çocuğu kocasından Kara Mehmed Paşa, vatan yolunda öldügü |Bu sene 43727 ton pamuk Bir adam eniştesini bıçakkorkarak boğmuş... için, dünyadan sevinerek ayrılıyordu! $0700 ton bugday yetişti la yaralıyarak öldürdü Tarihî tefrîka: 118 M. TURHAN TAN Adana (Hususî) Şehrimiz Ticare' ve Sanayi Odasınca geçende intaç edi len pamuk, buğday, arpa, susam ve yulaf mahsullerine aid rekolte tahmi ninden sonra bu kere de diğer hubu bat ve zahireye aid tahmin raporu çıkmıştır. Çukurovamn bu seneki ziraî kapa sitesini ifade eden bu tahmin raporla rmdaki rakamları toplu olarak bildiri yorum: Adana, Karaisah, Kadirli, Kozan Ceyhan. Osmaniye, Bahçe, Dörtyol ka zalarile tçel Vilâyetinde pamuk ekim sahası 197,064 hektarı bulmakta ve bu radan alırnacak yerli, klevland. iane ve ekspres cinslerindeki pamuk rekoltesi de 218,635 balyada 43,727 ton olarak tahmin edilmektedir. Seyhan Vilâyetinde, bu yıl susam e kilen saha 6,631 hektar ve alınacak mahsul 3,315 ton. Yulaf ekilen saha 45,336 hektar ve alınacak mahsul 28.8P ton. Buğday, 110,215 hektardan 60,700 ton, arpa 80,361 hektardan 50,353 ton. çavdar 12,265 hektardan 9,198 ton. M: sır 3243 hektardan 2,9U8 ton. Dan 4,22i hektardan 3,799 ton. Pürinç 2,010 hek tardan 6,060 ton, Kuşyemi 270 hektardan 243 ton. Börülce 54 hektardan 43 ton. Bezelya 85 hektardan 68 ton. Fa sulya 1,252 hektardan 1,126 ton. Mer cimek 1,746 hektardan 523 ton. Bakla 114 hektardan 57 ton. Nohud 575 hek tardan 345 ton. Yer fıstığı 373 hektar dan 149 ton. Patates 1,050 hektardan 840 ton. Ketentohumu 301 hektardan 181 ton. Gedikpasada Asmakandil sokağında 10 numaralı eve kiracı olarak taşınan Onnik, evde temizlik yapmak istemiştir. Adamcağız bu arada evdeki sarnıcı te mizlemek üzere kapağını açınca hayret ve heyecandan olduğu yerde donup kalmıştır. Çünkü, kapağı açar açmaz sar nıçta elleri arkaya bağlanmış ve iple boğulmuş bir çocuk cesedile karşı karşıya kalmıştır. Cesed, sarnıcda başaşağı sarkmakta idi. Vak'a polise haber verilmiş ve ya pılan tahkikatta bu çocuğun Sofya ve Agavni isminde iki kadın tarafından boğularak buraya bırakıldığı anlaşılmıştır. Tahkikat neticesinde çocuğu Sofyanm gizli olarak doğurduğu ve kocasından korkarak öldürdüğü meydana çıkmıştır. Katile kadınlar yakalanmıştır. Evvelki gece, Hay* " " """"" """"" darda bir cinayet olmuş, kaymbirade rinin karısma teca vüz etmek istiyen bir enişte, kaynı tara fından bıçakla ya ralanarak öldürül müştür. Yaptığımız tah kikata göre, cina yet şöyle cereyanÖldürüZen Mehmed etmiştir: Emin Haydarda Balıkçıalâeddin çıkmazın daki 35 numaralı evde dört aile otur maktadır. Bu evin üçüncü katında bir odayı hamal Talha ile karısı Saime, diğer bir odasmı da Talhanın eniştesi Mehmed Eminle karısı Perizad işgal etmektedir ler. Mehmed Emin, kayınbiraderi Talha nın kansı Saimeye göz koymuştur. Bir müddet evvel Mehmed Emin Saimeye bazı fena tekliflerde bulunmuş, fakat kadından red cevabı alınca kızmış, «ileride bir fırsat bulurum» diye kendini avutmuştur. Evvelki gece Mehmed Emin kansile birlikte yatarken bir aralık uyanmış, saat yirmi üçe geldiği halde Talhanın so kaktan dönmediğini anlayınca kansma hissettirmeden usulcacık odasından çık mış ve ayaklannın ucuna basarak Saimenin yatmakta olduğu odaya gitmiştir. Saime, odaya vuran mehtab ışığında Mehmed Eminin içeri girdiğini görünce bir çığlık koparmıştır. Mehmed Emin e linde tutmakta olduğu kamayı kadına uzatarak «patırdı etme» diye tehdid et miştir. Azgın adam, kendinden geçmiş bir halde Saimeye tekrar fena tekliflerde bulunmuş, namuslu kadın ise bağırmağa ve bu rada üzerine hücum eden adamın elinden kurtulmak için çırpmmağa baş lamıştır. Tam bu sırada Talha eve gelmiş, merdivenlerden çıkarken odasındaki patırdıyı duymuş, merdivenleri atlıya atlıya yuIfarı kata çjkmıştır. • > , „ Odasına. giren. Talha eniştesini karı sina hücum eder bir vaziyette yakalamıştır. Bu beklemediği feci manzara karşı sında deliye dönen Talha, bıçağını çıkararak eniştesinin üzerine atılmıştır. Fakat Mehmed Emin bir kolayını bularak odadan kaçmağa muvaffak olmuştur. Talha, eniştesinin peşini bırakmamış ve sofada arkasından yetişerek bıçağını rasgele saplamağa başlamış ve adamı kan lar içinde yere yuvarlamıştır. Mehmed Emin bıraz sonra ölmüştür. Patırdıyı duyan komşular, karakola koşarak işi haber vermişlerdir. Bu sırada katıl kaçmıştır. Polislerden sonra vak'a yerine gelen Müddeiumumî derhal tah kikata başlamıştır. Sabahleyin polisler Talhayı yakalıyarak Adliyeye teslim etmişlerdir. Mehmed Eminin cesedi dün öğleden sonra Morga kaldınlmıştır. Görülen lü zum üzerine Talhanın kardeşi Ömer de nezaret altına alınmıştır. ır 1 t mahsul vaziyeti Küçük Kara Mehmed bir daha inleÖlüm, kolaylıkla mağlub edemediği merd Türkü adım adım takib ediyordu. di: Ya sen, ne olacaksın, kurtulmıyaOnun tabyadan uzaklaşıp bir kemer alcak mısm? hna uzandığını görünce gene bir kumbaYarım tenli yiğit vezir gülümsedi: ranın içine girdi, korkunc bir savletle Temeli çöken ev ayakta kahr mı koşa koşa geldi, kemeri delerek yaralı kumandanı kucaklamaya savaştı. Infilâk, oğul. Ben artık köksüz ağaca döndüm, mecruhun tam önünde vukua gelmişti ve yıkıldım işte. Tanrı size ömür versin. O sırada Melek İbrahim Paşa ile çorKara Mehmed Paşanın belinden aşağı bacılar gelmişlerdi, Kara Mehmed Patarafı parçalanarak uçup gıtmisti: şanın başı ucunda sıralanmışlardı. Merd İki yüz bin kişilik Nemse ordusu öasker, onlara da kalenin müdafaası için nünde çelikten bir kale gibi dimdik dugerekli gördüğü şeyleri söyledi: ran, bir saldınşta on beş düşman .kelle Artık, dedi, gidiyorum. Şehid olsi diişüren, Budin müdafaasında Türkduğuma memnunum. Yalnız düşmanın ler için yürek rolü oynıyan cesur Türburadan kaçtığını görmeden öldüğüme kün artık ne ayağı vardı, ne bacağı. Yahayıflanıyorum. Fakat o mutlu günü siz rım, tamamile yarım kalmıştı ve can vergöreceksıniz. Bu ıman ıle gözlerimi kamek üzere bulunuyordu. Hâdiseye şahid pıyorum. olanlar, bir kalenin gözleri önünde parGerçekten gözlerini kapadı da. Onda çalandığını göriir gibi olarak ağlaşıyorbelinden aşağisi parçalanmış ve alnı beylardı. Küçük Kara Mehmed ise aklını nine kadar işliyen yaralarla delinmiş bir kaybetmişe benziyordu, babahğının şu adam hali yoktu. Tath tatlı uykuya daraya buraya dağılan etlerini toplayıp yü lan sıhhati tam, kuvveti tam ve neş'esi züne gözüne sürüyordu. tam bir insan gibi ölmüştü. Çünkü vicdaKara Mehmed Paşa gülümsüyordu ve nı müsterihti. Vatana borcunu ödediğiherkese şaşkınlık veren yiğit sesile haykı ne imanı vardı ve vatan yolunda öldüğö rıyordu: için dünyadan sevinerek ayrılıyordu. (l ) ** * lbrahim Paşayı, mirimiranları, Yeniçeri çorbacılarım tiz buraya getirin. Melek İbrahim Paşa, bir kolunu kayVe bu emrini yerine getirmek için beş betmiş kadar elemli olmakla beraber on kişi dört yana koşarken sesini yavaş yiğit meslektaşının yokluğunu hissettir latarak küçük silâhşoru çağırıyordu: medi, Budin müdafaasını verimli kılacak Oğlum, yanıma gel! tedbirler almaya koyuldu ve harıkalar varatmak yoluna girdi. Düşmandan kelÜç numaralı Kara Mehmed bu davete koşarak icabet etti, yarım adamın elle le ve bayrak getirenlere değil, bir tahta kürek ve kazma alanlara bile bol bahşiş rini yakaladı, heyecanla öptü, inledi. Buyur paşa baba, dileğin ney verdığinden hücum hamleleri artık sıklaşse söyle. Seni yaşatmak için ben güle gü mıştı, günde birkaç kere düşmana baskın yapılmaya başlanmıştı. le ölmeğe hazınm. Asker, Kara Mehmed Paşanın intiYiğit vezir, onun basını okşar gibi çekkamını almak kaygusile de yeni bir heti ve kulağını kendi ağzına yaklaştırdı: Simdi, dedi, tam yetim kaldın. Be yecana kapıldığından savaş gittıkçe kızıreketversin ki yüreğin pek, bileğin sert, şıyordu. Her Türk, gören ve sezen bir gözün keskin. Bir kazaya uğramazsan istıhkâm kudreti gösteriyordu. Gözler, uyku hasreti çekmeden, daima uyanıktı. cok isler basarabilirsin. Babanı da, beni Kulaklar, yorgunluk sezmeden daima ade gölgede bırakırsın. Kendine mukayçık ve duyguluydu. Bilekler, boyuna işyed ol, hoyratlık etme. liyordu. Bu vazıyette düşmanın ilerlemeBiraz dınlendi ve sesini büsbütün ya sine imkân yoktu. Hatta lâğımları da işvaşlattı, şu öğüdü verdi: letemiyordu. Binlerce kilo barut doldu Budini düşmana vermeyin. Sonu rarak yürüttüğü lâğımlar ya geri tepip na kadar dayanın. Nemseli fütura düşüp kendi başına dökülen bir ateş yağmuru savuşunca sen de İstanbula git, babanın oluyordu, yahud Türkler tarafından keşöcü için çalışmaya başla. Yeniçerilerden folunup bozuluyordu. Cadı Yusuf, Hacı Ali, Fetvacı Ahmed, \Arkası earl Sipahilerden Amasyalı Küçük Mehmed (1) «Vezir Kara Mehmed Pasa tabyasana yâr olurlar. Onların ocaklıya söz sında yaralı yatarken yanına bir kumbaleri geçer. Istanbulda da Hacı Evhad ra dusup zarar etmedi ve andan kalkıp şeyhi Hüseyin Efendı, Hımmet oğlu kendi saraymın kemer kapısı aralığında Abdullah Efendi, Atpazarlı Şeyh Os biraz yatıp teneffus ederken ve askere gayret ve Lstimalet verirken tekrar bir man Efendi iş görebilirler. Onları birer kumbara nazil ve kemeri geçip önüne dübirer gör, devletin batmak üzere olduğu i şup paralanmakla kusağından aşağisi rize nu sezerek ağhya ağlıya can verdiğimi rize sikest ve oyle bir merdideliri hâkihe lâke pesteyledi. Hemen Vezir Melek ibrasöyle, ne yapıp yapıp şu avcı Padişahı him Paşayı ve sair umerayi davet ve bir gidermelerini rica ettiğimi anlat. Padi haylı vasiyet eyleyip yarım saat yasadık. şah devrilirse belki işler düzelir, baba tan sonra ruhu azizini teslim eyledi.» Fındıklılı Mehmed Ağa tarihi. nın da öcü alınmış olur. C: 2. S: 149. Bina aralıkları Aralıklar katlara göre değişmektedir Yeni binı ve yollar talimatnamesinin son ilâve edilen fıkralanna göre, inşaat yapmak istiyen arsa sahıblerinin, aydınlık ve sair sıhhî sebeblerden dolayı arsalanndan yedi metrosunu terketmeleri lâzımgeldiği yazılmıştı. Bu haber üzerine birçok arsa sahibleri endişeye düşmüşlerdir. Bizim bu hususta yaptığımız tahki kata göre meselenin mahiyeti şundan ibarettir: Bina ve yollar kanunun Belediyeye verdıği haklara binaen, iki katlı bjnalarda dört, üç katlı binalarda beş, dört katİ! binalarda altı ve beş katlı bnalarda yedi metro aralık bırakacaklardır. Bina sahıbi arzu ederse inşa ettiği beş katlı binanın iki katından dört, üçüncü katından beş, dördüncü katından altı, beşinci katından da yedi metro terketmek hakkına maliktir. Metro murabbaı az olan arsalardan aralık ve pencere hakkı tefrik edilemiyeceği için buralarda ancak tek katü bina lar yapılabilecekty'r. Yukarıda adı geçen mahsullerden bir kısmı tamamen idrak edilip piyasaya dökülmüş olmakla beraber, diğer bü yük kısım ya hasadı yapılmış, fakat tarladan kaldırılamamış, yahut ta henüz neşviinema devresini tamamlamamı vaziyettedir. Çukurova ziraatinin belkemiği de mek olan pamuk mahsulü, ilk tahminde ileri sürülen miktarı bulamıyacağa benziyor. Çünkü mevziî de olsa birçok sahalarda hava şartlarınm tesirile tü reyen Helyotis haşeresinin yaptığı tahribat epeyce ehemmiyetli bir yekuna baliğ olmuştur. Vakıâ, ziraat mücadele MÜTEFERRtK memurlan ellerindeki kifayetsiz vası talarla bu haşereyi imha için çok ciddî Hariciye Vekili geldi ve faydalı şekilde çalışıyorlarsa da daHariciye Vekili Tevfık Rüştü Aras ha önceden böyle bir haşereye karşı dün Ankaradan şehrimize gelmiş ve bir mücadele tertibat ve vesaitinin hazır müddet Park atelinde istirahat ettikten lanmamış oluşu, mücadeleden umulan 3onra Büyükadaya gitmiştir. neticeyi elde etmeğe imkân bırakma Dahiliye Vekili Floryada maktadır. Dahiliye Vekili Şükrü Kaya dün Maamafih, en bedbin tahminlere göFloryaya gitmiş ve Atatürk tarafından re bile bu yılki pamuk rekoltemiz hiç bir zaman geçen seneki miktardan ek kabul edilmiştir. sik olmıyacaktır. Profesör Afet, Rasadhanede Manisa Valisinin cenaze merasîmi Türk Tarihi Tetkik cemiyeti ikinci reisi profesör Afet evvelki gece İstan bul Rasadhanesine giderek kuyrukluyıl dız hakkında tetkikatta bulunmuş, Ra Belediye üç sene evvel, bütün vilâyet sadhane müdürü Fatin tarafından ken hududu dahilindeki kaza ve nahiyelerde disine izahat verilmiştir. tatbik edilmek üzere yoğurt imali ve yoŞark Demiryollarının ğurt imalâthaneleri hakkında bir talimatmurahhasları name hazırlamıştı. Yapılan tetkikat neticesinde bu talimatnamenin bazı kazalarŞark Demiryollan idare meclisi hü da tatbik edilmiyerek, gerek yoğurt ima kumetle müzakereye memur ettiği mu linde, gerekse imalâthanelerde sıhhî şart rahhasların isimhrini vermiştir. Murah lara dikkat olunmadığı görülmüştür. Hal haslar şirket meclisi idare ikinci reisi Debuki îstanbul yoğurtu, münhasıran bu mis, hissedarlardan Barkel ve Malzak civar kaza ve nahiyelerden geldiğinden tır. Aynca, Bank Nasyonal tarafından yoğurt imal ve imalâthanelerinin daimî da heyete bir murahhas daha seçilecek surette kontrol altında bulundurulması tir. icab etmektedir. Bu kontrol neticesinde Müzakereler Ankarada Nafıa Vekâhangi imalâthanenın talimatnameyi ek letinin istediği tarihte başlıyacaktır. sik tatbik ettiği görülürse o imalâthanenin yoğurtları İstanbula sokulmıyacaktır. ŞEHİR İŞLERİ Yoğurd imalâtının kontrolü MALIYEDE Vergilerin tevhidi kanunu Kazanc, buhran, muvazene ve tay yare vergilerinin tevhidi hakkında Çan km saylavı Mustafa tarafından evvelce yapılmış olan teklifin Maliye Vekâletin:e de muvafık görülerek ona göre bir lâyiha hazırlanmakta olduğu bildirilmektedir. Kahraman donanmamız Izmiri ziyaret etti Gazi Köprüsü inşaat bürosu Gazi Köprüsü işlerine nezaret etmek üzere Belediyede bir büro tesis edilmiş ti. Bu büro yalnız inşaat plânınm tatbi kına aid işlerle meşgul olacaktır. İnşaat esnasmda, plânda zarurî bir tadilât veya bir ilâve olursa, bunu doğrudan doğruya fen heyeti tetkik ve tesbit edecek tir. Köprünün temelatma merasimi 20 ağustosta yapılacaktır. spanyadaki hahilî harb yüzünden şimdi İberya yarımadası, Avrupa sul" hunu tehdid eden gayet tehlikeli bir saha oldu. Avrupa devletlerinin iki düşman grupa ayrılmasımn sulh için nekadar zararlı olduğu ilk defa İspanya hâdiselerinde bütün vahametile meydana çıktı. Ispanyada iki cereyan boğuşuyor. Biri Madrid hükumetinin temsil ettiği komünist ve sosyalist cereyanı, diğeri merkezî ve şimalî Ispanyada, Burgosta bulunan milliyetperverlik ve faşistlik cereyanıdır. Bu cereyanlardan hangisi üstün gelirse Avrupadaki iki büyük gruptan birinin coğrafî ve siyasî ve askerî mevkii hadden fazla kuvvet bularak bugünkü nisbî muvazene altüst olacaktır. Bunun için her iki grup Ispanyada birbirile boğu 'cta olan Madrid ve Burgos hükum ıne yardım ediyorlar. Fransada ve Rı ada komünist partilerine mensub teşkilât propaganda ve nümayiş yapmak ve para ve gönüllü toplamak suretile, Ispanyadaki komünistlerin kuvvei maneviyesini ve mukavemetini artıracak yardımda bulunul maktadır. Ispanyadaki muharibler silâh ve mühimmah ve tayyareyi haricden tedarik ettiklerinden ecnebi parasına büyük ihtiyaclan vardır. Bunun için Rusyada ve Fransada toplanan ianeler dahilî harbin devamında büyük amil olacaktır. Sovyetlerle Fransadaki komünistlerin bu hususî yardımlarından başka devletçe de yardım edildığinden şüphe ediliyor. Madrid hükumeti ahiren neşrettiği bir beyannamede sol cenah hakimiyetine îs panya halkı yakin zamanda serfüru etmediği takdirde İberya adasının baştanbaşa mermi ve bomba ile harabeye çevrileceği ve bu maksadla hükumetin haricden 300 bomba tayyaresi tedarik eylediği bildi rilmiştir. îspanya hükumeti Madriddeki devleı bankasında ve hazinede bulunan altm lardan mühim bir miktarı Fransadan si lâh ve tayyare satın almak üzere bu memekete göndermişse de bu altınlar hiçbir zaman 300 bomba tayyaresi almağa kâfi değildir. Bunun için Ispanyadaki komünist hükumete haricden devlet yardımı yapıldığmdan şüphe edilmektedir. Italyanın ve Almanyanın da tayyare vermek suretile milliyetperver hükumete yardım ettikleri aşikârdır. Fransa hükumeti Avrupa, sulhunun muhafazası için Ispanyaya devletlerin yardım suretile müdahalede bulunmamalarım alâkadar devletlere teklif etmişti. Ispanya gibi İberya yarımadasında bu lunan Portekiz müstesna olarak diğer devletler esas itibarile bu teklifi kabul ettiler. Fakat ileri sürdükleri ihtirazî kayidler ve şartlar bu kabulün ehemmiyet ve kıymetini sifıra indirmektedir. Meselâ İtalya, devletlerin ve resmî dairelerin yardımda bulunmamalan maksada kâfi olamıyacağını, propaganda, nümayiş, para ve gönüllü toplamak gibi hususî yardımlara da nihayet verilmesi icab edeceğini anlatmıştır. Halbuki Fransada serbestçe gönüllü ve Sovyet Rus yada para toplanmasına bir nihayet verilmesine bu memleketlerde hâkim olan partiler tarafından müsaade edilmesi bekenemez. Binaenaleyh Fransanm teklifinden amelî bir netice ve fayda çıkacağı ümıd edilmıyor. Diğer taraftan dört Nazi Alman gencinin Barselonda kurşuna dizilmesi Almanyada büyük bir galeyan uyandırdı. Almanyanın kendi tebaasını korumak için silâhla müdahalede bulunmasi ihti • • mali arttığmdan ve îtalyanm da Alman* ya ile birlikte hareket edeceğinden kor kuluyor. Ispanyada boğuşan kuvvet ve cereyanlardan biri yakin zamanda vaziyete hâkim olması kadar bugünkü dalgah ve sonu mechul kanşık ahvalin devam eylemesi dahi Avrupa sulhu için bir tehlike teşkil ediyor. D * Muharrem Feyzi Togcy Manisa (Hususî) Türkiyenin en yüksek ve başarıcı idare adamlarmdan Manisa Valisi Murad Germenin ölümü Manisa Vilâyeti halkını elem ve ma temlere garketmiştir. Murad Germenin Manisada bulun duğu üç yıl içinde başardığı birçok iş ler arasında memleket hastanesi öv meğe değer büyük bir eserdir. İnşaatı tamamlanmak üzere olan bu hastane yüz seksen yataklı ve Amerikada ölen ve vasiyeti mucibince Manisada yapı lan Muris Şinısinin hastanesinden da ha kullanışh ve moderndir. Murad Germen, gün olmazdı ki bu eserinin her yönden mükemmeliyetini temin için inşaat başma gitmesin. Mem leketin sıhhati ve ayni zamanda müdafaası için yaptırdığı Yayla yolu, 15 yıldanberi şose ile bağlı olmıyan Turğudlu yolu, Akhisar yolunun büyük bir kısmı ve ayni zamanda Kırkağaç Akhisar yolunun birleşmesi Murad Ger Cenaze merasiminden bir intıba menin başlıca eserlerindendir. Memlekete hizmet edenleri bu suretle anmak borcumuzdur. Murad Germen, Manisa Valisi olduğu zaman Vilâyet Husus: idaresinin müteahhidlere iki yüz bin lira borcu vardı. Bunlar ödenmiş ve öldüğü zaman Hususî idarenin bankada iki yüz bin liradan fazla parası olduğu anlaşılmıştır. Bu misal Murad Germenin iyi idaresini canlandırmak için kâfidir. Vilâyet halkı çok acı bir surette ve ıstırab içinde ölümünden hâlâ çok müteessirdir. Merhuma hem Manisa ve hem de gö müldüğü İzmir Karşıyakasında hizmetine lâyık bir şekılde cenaze alayı ter tib edilmiş, Parti umumî merkezi ve Dahiliye Vekâleti ve muhtelif teşek küller ve kendisini sevenler tarafm dan mezarına j'üzden fazla çelenk konulmuştur. İzmir Valisi Fazlı Güleç, Dahiliye Vekili namına cenazeye res men iştlrak etmiştir. l Türk mürettiblerinin gezintisi Türk Mürettibler Cemiyetinin gezintisi dün Şirketi Hayriyenin 67 numaralı vapurile yapılmıştır. Gezinti çok iyi ve eğlenceli olmuş, evvelâ Boğaziçine, sonra da Adalara gidierek geceyarısına kadar İıoş bir vakit jeçırılmiştır. Cerrahpaşa hastanesinde yapaılacak yeni paviyon Belediyenin Cerrahpaşa hastanesinde yaptıracağı iki katlı paviyonun plânları hazırlanmıştır. Mimar Sami tarafından hazırlanan bu plâna göre, paviyonun bir kısmında, et, sebze, ve soğuk yemeklerin imaline mahsus tertibat olacaktır. Bunun için otomatik makineler sipariş edilecektir. Bu yemeklerin tevziatı da gene otomatik tesisatla yapılacaktır. Paviyonun çama.şırhane ittihaz olunacak kısmında da çamaşır yıkama, sökük dikme, leke çı karma gibi işler hususî âletler tarafından yapılacaktır. Bütün bu tesisat için 100 bin lira harcanacaktır. Yavuz zırhlımız Izmirde Bahribaba parkı önünde demirlemiş vaziyette İzmir (Hususî) Donanmamızın zmire gelişi, coşkun bir sevinc ve teza hüratla karşılanmıştır. İzmir, çoktanberi donanmayı özlüyordu. Dün, akşama yakın gemilerimizin Yenikale açıklarında jörünüp filo halinde körfeze girmelerile beraber halk ta rıhtınaa dökülmeğe başladı. Şehrin yüksek kısmındaki meydanlar dolmuştu. Izmirde adeta bir bayram seinci hüküm sürüyordu. Yavuz, Bahribaba parkı karşısında, dört torpito da biraz sağmda durdular. Dört tahtelbahrimiz limana girdi. İki hücum botu da Pasaport iskelesi açığında mevki aldılar. Sahil tıkhm tıklım dolup boşalmakta ve halk, kahraman donanmamızı alkışla maktadır. Bugün mutad ziyaretler yapılacaktır. Nuthası 5 Kuruştnr | Türkiye şeraiti I v° Seneük 1400 Kr. Alt. aylık 750 Üç ayhk 400 Bir aylık 150 l Hariç W» 1700 Kr 1450 800 yoktur

Bu sayıdan diğer sayfalar: