21 Ekim 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

21 Ekim 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

21 Birinciteşrin 1936 tlUMHUKlÜKT Ismet Inönü Balıkesire hareket etti Başvekilimizin Izmirdeki tetkikatı çok faydalı oldu fettiğini karşılaştırdı. Bazı çiftçiler, Başvekile, bizzat he sab yaparak, en ince noktalarını açarak öyle izahat verdiler ki, Başbakan: Ah ne olurdu, bütün çiftçilerimiz böyle olsalardı! Demekten kendini alamadı. Müstah Başvekilin îzmirde tetkikleri silden bazılan da emvali metrukeden Izmir (Hususî) Başbakanımızm taksitle alınmış bağ ve arazinin taksitlcher Izmir ziyareti muhakkak, bu mmta rıni de mevzuu bahsettiler. Pamukçuluğumaz kada el ve vücud emeği ve sermayesüe Hükumetin beş senelik plân içinde çalışan büyük bir yığını alâkadar ede: ve her ziyaret muhakkak bir iş, faydalı bir şekillendirmek istediği pamuk siyaseti, en isabetli bir neticeyi en kestirme olarak eserle neticelenir. Bundan evvelki bir ziyaretlerinde o tahakkuk ettirmeğe matuftur. Bağcılığizamanm en mühim bir hâdisesi olan in mız, incirciliğimiz, tütüncülüğümüz norcir iizüm mevzuuna elatmıştı. Çiinkü o mal br istihsal seviyesindedirler. Halbuki günlerde, müstahsil bazı ihracatçıların e memlekete girecek dövizi artırmak lâ linde en basit bir oyuncak haline getirii zımdır. Hükumet köylünün hayatını hiç mişti ve mahsulü elinden hiç pahasına a olmazsa yüzde 30 ucuzlaştırmak, onun kazancını artırmak, toprak işçisine yeni lınıyordu. iş sahalan açmak, işlenmiyen topraklan Çiftçi ile başbaşa Şimdi de pamuk mevzuunu tetkik e da kurtarmak istemektedir. Bunun icin den Başvekil)! bu araştırmayı yapa'ken de en ümidli, en yeni ve en kuvvetli vasımüstahsilin daha birçok derdlerile kar ta pamuktur. Kendi sanayiimiz ıçin lü şılaşmıştır. Çünkü Başvekil, artık hiçbir zumlu olan ve dış piyasanın da çok iştişahsiyet ve makamın oraya girmesine ha halı bulunduğu bir hakikattir ve bunun cet görmeden doğrudan doğruya topra içindir ki memlekete iş getirebilmek için ğı işliyen ve işletenle konuşmuş ve or.un onu zenginleştirmek ve işlemek cihetıne gidılmiştır. hayatmı gözden geçirmiştir: Başbakanımızm fikrince, pamuğu çoToprağından, çift hayvanatmdan, çağaltmak, ucuza maletmek, ucuza satıoak liştırdığı işçiden, sermayesinden, bor cundan, ihtiyacından, kazancmdan, ge ve bu suretle de fazla satış yapmak lâ çinme şartlarına ve bir yılhk masrafına zımdır. Çünkü şimdiki yüksek fiatlar muvakkattir, birkaç sene sonra bu ftatı kadar. bulmak imkânsızlaşacaktır. Başvekilin muayyen bir maksadla tev[Baştarafı 1 inci sahifede] mîze ilk gelecek muhacirler de Çandarlı, Menemen ve Torbalıda yerleştirilecek lerdir. Başvekil saat 22 de istasyonu dolduran binlerce halkın alkışlan arasında hususî trenle Balıkesire hareket etmiştir. humlardan elde edilen fidanla ayni arazide ıslah edilmiş cinsten alınan fidan ve kozalar Başbakanımıza ayn ayn gösterilmiştir. Bunlar arasında cidden her cihetçe büyük farklar görülmüştür. Ancak şu var ki, tecrübeler bir yılda tahakkuk etmediğinden ancak üç sene sonra bütün ihtiyac karşılanmış olacak ve o vakte kadar da plânın tatbikı baş • lamış bulunacaktır. Muhterem misaf irimiz Çankayada [Baştarafı 1 inci sahifede'] edeceklerdir. Bu manevralarda Efgan Harbiye Nazırının da hazır bulunacağı anlaşılmaktadır. Ayni askerî takibatı Atatürkün de takib etmesine ihtimal verilmektedir. Çöp işindeki beceı iksizliği valimiz de anladı Dün Valimizin riyasetinde bir toplantı yapıldı ve Temizlik İşleri Müdürüne son bir mühlet verildi Kâzım özalpın nutku Makine Mıntakamızda pamuk zer'iyatmın her safhada elle, beygirler ve sığırlarla ya pılmakta olması, şu gibi neticeler ver mektedir: 1 Toprak derin kazılamıyor. 2 Amele ağır gidiyor. 3 Fazla işçi yevmiyesi vermek zarureti doğuyor. 4 Mahsulün maliyeti yükseliyor. Halbuki bütün bunlar, esas prensipe tamamile aykırıdır. Bu itibarladır ki, Ege mıntakasında da makine tamim edilecektir. Milzer denilen ekme makinelerinî şiddetle ihtiyac vardır. Bir köylü dileklerini söylerken: Mavzer makinesi isteriz Başba kanım! Demiştir. Gaz, benzin Makinenin tamimi düşünülürken kendiliğinden bir gaz ve benzin meselesi de ortaya çıkmaktadır. Haber aldığıma göre, Başbakan gaz ve benzini, bilhassa bu gibi istihlâk sahalarında kat'î olarak u cuzlaştırmak arzusundadır. Bundaki maksad hiç şüphesiz, maliyet fiatını indir • mektir. Şimdiki halde gaz ve benzin satışı, yalnız gümrük rüsumu yüzünden değil, bu işle meşgul olanların kendi ara larında zaman zaman yaptıkları anlaşmalardan yükselmektedir ve aradaki fark mühimdir. Biz ve rakiblerimiz cih ettiği bu sualler, sık sık pamukçuluk Rakib memleketlerde istihsalât aza tan tamamile ayn, fakat gene çiftimizı ve zer'iyatımızı alâkadar eden işlere d» ta mî miktarı bulmuştur. Onlar, ne yapsalar bunu artırmağa imkân bulamazlar. alluk etmiştir. Halbuki bizim pamuk yetiştirebileceği Faizciler Meselâ kredi meselesi konuşulurken, miz sahalar çoktur, geniştir, kuvvetlidir. kooperatiflerin, Ziraat Bankasınm vaz' Bugün Mısır gibi en mühim bir pamuk yeti teşrih edilmiştir. Bu arada muraba memleketindeki istihsalât miktan yedi hacı faizcinin de kanunî hilelerin perdesi milyon balyadır. 34 sene sonra, bu yearkasına sığınarak hâlâ ve hâlâ müslah ni çahşma metodile Türkiyede de istihsil arasında faaliyette bulunduğu anla^ıl salât bu miktan bulacaktır. Halbuki mıştır. Başbakan bunun ne suretle başa Mısır, bu miktan artıramaz. Çünkü esanlabildiğini ve müstahsilin hâlâ rieden sen mahdud olan toprağjm tajnanHİe ı ifr faizciye başvurmak mecburiyetınde kal lemiş bulunmaktadır. dığını soruşturmuştur. Millî Müdafaa Bakanı Kâzım Özalp evvelki akşam Efgan Harbiye Veziri Altes Şah Mahmud Han şerefine Ankarapalasta verdiği ziyafette aşağıdaki nutku söylemiştir: « Sayın Vezir Hazretleri, Dost ve kardeş Efganistanm çok de ğerli Harbiye Vezirini bugün aramızda görmekle hissettiğim sevinç pek bü yüktür. Türk ve Efgan milletleri çok eski zamanlardanberi aralarmda mevcud olan karşılıklı dost hissiyatını bundan 15 sene evvel bilfiil teyid ve tevsik ettiler. O zamandanberi her an artmakta olan bu dostluk iki milleti birbirine artık çözülmez kardeşlik bağlarile bağlamıştır. Efganistana aid her işi kendi işimiz gibi görmeğe, Efganlıların her duygu sile yakmdan alâkadar olmağa alışmış bulunuyoruz. Memleketinizin terakki sahasmdaki azimkâr adımlarını yakın dan takib ederek zevk ve gurur hissettik. Bu meyanda kardeş milletin kuvvetli temellere istinad ettirerek yük seltmeğe başladığı ordu bugün sizin feyizli idarenizde şerefli vazifesini görecek hale gelmiş bulunuyor. Türk ordusu ağuşuna aldığı gene Efganlıları bu yüksek vazifeye lâyık olacak şekilde itina ile yetiştirmeğe çalışmaktadır. İki milletin ve iki ordunun arasında bu gencler en güzel vifak ve ittihad tünsali olup ilerliyeceklerdir. Sizi hürmet ve muhabbetle selâmlarken başında büyük hükümdannız bu lunan sayın hanedanm memleketine etmiş olduğu vatanperverane hizmetleri yüksek hürmet ve takdir hislerile yâ detmeği vazife addederim. Kadehimi Efganistanm Padişahı Meh med Zâhir Şah Hz. nin şerefine kaldınr, zatıâalinizin sıhhat ve muvaffaki yetine, kardeş milletin refah ve saa detine, Türk ve Efgan dostluğunun şereflı atisine içerim.» Şişli civarında bir âfet halini almış olan sineklerden bir manzara \Ba?tarafı 1 ıncı sahifede\hassasiyeti ve bu alâkayı takdirle gör meydan verdiğinden dolayı Temizlik tş memek mümkün değildir. Mahzurlar leri müdür vekili Nusratı muaheze et bizce de tebarüz ettikten sonra Mecidiye miştir. köyünün arka tarafına birkaç gün için aTemizlik İşleri müdür vekili, Avru tılan çöplerin bir daha atılmamasını yirmi padaki tetkikatında birçok memleketler gün evvel menetmiştim. Binaenaleyh de çöplerin bu şekilde imha edilmekte Mecidiye köyü etrafında izhar edilen olduğunu iddia etmiş ve kendi fennî ih endişe yirmi gündenberi varid değildir. tısasından bahsederek çöpleri taaffün et Çöplerin bir kısmı kaldırılmış, toprak hatirmeden imha edeceğini ve bunun için, lini almak üzere olan bir kısmmın da kison defa olmak üzere, kendisine birkaç reçle örtülmesi emredilmiştir. Oraya gigün daha mühlet verilmesini istemiştir. derseniz hemen hemen çöp kalmadığını Vali Muhiddin, bu izahattan mutme göreceksiniz. Darülâceze ile Kâğıdhanein olmamakla beraber son bir mühlet ye giden yolun arasındaki sahaya döküldaha vermiştir. Demek ki halk, birkaç mekte olan çöplerin üzeri toprak ve söngün daha bu sinek belâsına tahammü! memiş kireçle örtülmektedir. Esasen buetmek mecburiyetinde kalacaktır. rası muvakkattir. Kâğıdhaneye inen Valimizin beyanatı dağlann arasında bulduğumuz ve ağır Mahalline giderek tetkikatta bulunan kamyonlan sevkedebilmek için yolunu ve vaziyeti bizzat müşahede eden Vali da yapmağa başladığımız eski bir taş oMuhiddin Üstündağ çöp meselesi hak cağı yeri, daimî çöp deposu olarak inti hab edilmiştir. Orada alınan tertibat sakında bir muharririmize demiştir ki: yesinde bugünkü endişe Şişli ve Mecidi« Çöp atılan yerleri dolaştım. bü tün dünyada, bilhassa îngiltere ve Al ye köyü halkı için pek yakın bir zamanbir hahradan ibaret manya gibi müterakki memleketlerde çö da sıkmtılı Şunu da hatırdan çı pün şehirler civanna nakledilerek oralar kalacaktır. da depo edılıp çürütülmesi ve gübre ha karmamak lâzımdır ki Mecidiye köyüne line getirilmesi yolundaki usulleri, ve şimdi çöp atılan yere, çöp yeni Frankfortta toplanan beynelmilel çöp dökülmüş değildir. Yıllardanberi oraya kongresine göenderdiğimiz arkadaşlar çöp dökülüyordu. Bu defa bir miktar vasıtasile tetkik ve bütün icabat ve şera artmıştır. Unkapanmdaki çöp aktarma itile tesbit ettirmiştik. Bu memleketlefio yerine gelince; burası" zaten eski çop i r yaptığı işi bizde de tatbik etmek kara kelesi yeridir. Burada çöpler mavnala**, ı nnı vermiştik, ancak verilen kararlarm ra döküldüğü sırada yerlere de dökül ve emirlerin tatbikında, maalesef, isti müştür. İki üç gün zarfında orası da cal yüzündn bazı hatalar olmuş ve bu külliyen ve tamamen temizlettirilecektir. mevzu etrafında halkın endişesi ve mat Maamafih size kısa bir zaman zarfında buatın tenkidleri meydan almıştır. Bu daha etraflı malumat vereceğim.» Sularpa işleri Bittabi bütün bu işler içinde başhbaşına mahiyet arzeden bir de sulama meselesi vardır. Büyükmenderes mıntakası, mevziî bazı ıhtıyacları da tatmın edil mek üzere, *esas itibarile pamuk plânmı takviye edebilecek şekildedir. Keza, Küçükmenderes nehri, Cellâd, gölünün ku * rutulması da dahil olduğu halde, temizletilmiştir ve yeni mecranın açılması amcliyesi devam etmektedir. Tire ovasından mühim bir parça bu suretle bol randıman veren bir hale gelecektir. Şunu tebarüz ettireyim ki, bu temiz • leme ve açma, sulamak için değil, sadece seylâba mâni olmak, araziyi su baskınından kurtarmak içindir. Keza, B e r gamanın Bakırçayı hakkındaki tasavvur lar da bundan mülhemdir. Çünkü bu çayın beş altı kolu vardır ve her sene taşmaktadır. Bu taşma, araziyi çamur haline getirerek, pamuk zer'iyatına mâni olmaktadır. Halbuki mecra temizlenıp genişletilirse suyun sürati çoğalacak ve tehlike ttamamile zail olacaktır. Gediz ovasına gelince, burada iki büyük amelıye vardır. Bıri bugün içın, biri de atiyen.. Her iki ameliye doğrudan doğruya araziyi sulamağa matuftur. Gedizın üst kısmında uzun bir boğaz vardır. Burada bir sed inşa edilmesi ve bu sedden ovanm iki tarafına iki ana kanal açılması ve bunlardan tali kanallarla su verir mesi istenmektedir. Bu ameliye için 600700 bin lira sarfı icab etmektedir. Müstahsil suyun kıymetini o kadar kavramıştır ki, Başbakanımıza: Senede dönüm başına birer lira vermeğe hazırız. Elverir ki bu iş başarılsın. Demişlerdir. Bu suretle 200 300 bin dönüm arazi sulanmış olacaktır. Ge diz ovası esas itibarile kumluktur. Yağmur az düşer ve ekseriya kuraklık çekeı. İkinci ameliye daha büyüktür. Pa mukçuluğun inkişafmda Manisa ve di ğer kazalar da Gediz suyundan istifadeye başlaymca Menemen ovası gene susuz kalmağa mahkumdur. O takdirde gene ayni geçidde büyük bir baraj yap~ mak ve suyu kış mevsiminde burada toplıyarak mevsiminde kanallara vermek lâzım gelmektedir. Şu var ki, demiryolu burada geçidin dibindedir, onda da tadilât yapmak icab edecektir. Bu iş üzerinde esasen vilâyetçe ya * pılmakta olan tetkiklerin derinleştirilmesi ve süratle neticelendirilmesi cihetine gidilecektir. Valimiz Fazlı Güleç, bu hususta Başbakana izahat vererek, köylü • müzün dönüm başına yapacağı fedakâr hğı vilâyetin tahsil etmesi şartile, idarei vilâyet kanununa tevfikan bu ameliyenin yapılmasının vilâyete verilmesini iste * miş. Efgan Harbiye Vezirinin nutku Pamak mmtokalartmtz^ '• Kooperatifler Kredi kooperatıflerıne gelınce bu teşekküller bünyelerınin esası itıbarile ve bilhassa son yapılan tadilât ve ıslahatia müstahsile büyük yardımlar ve faydalar temın eder birer müessesedirler. Fakat bazılarının çahşma tarzı fenadır. Ikrazatın zamanında ve ihtiyac miktarında yapılmaması sık sık birer şikâyet mevzuu olmaktadır. Bunun mes'ulü. bu tesekkülleri idare eden heyetlerdir. Fa kat DU heyetler, gene hissedarlar tara fından seçilmiş olmak itibarile çiftçilerin de mes'uliyeüe hisseleri vardır. Nitekim Başbakan: l Onları sız seçtınız. Sizi ıdare icin iyi arkadaşlar seçmekliğiniz lâzımdır. Siz buna riayet etmezseniz biz bu işi yürütemeyiz! Diyerek bu mes'uliyetteki hisselerine işaret etmiştir. Kooperatiflerde diğer hatalar, ortakçılara karşı tarafgirane mu ameleler yapılması, bazılarına ihtiyaclarından ve haklarından fazla verilmesi, keza tahsilâtta da ayni suretle hareket edilmesi ve saire gibi şeylerdir ki, hakikaten çiftçinin çalışması bakımından çok mühim teferruattır. Ve bu vaziyet, murabahacı ve faizciye de çalışmak içın ümid ve ku\rvet vermektedir. Başta Adana, Antalya, Büyük Menderes, Küçük Menderes, Bergama Bakırçay, Diyarbekir, Malatya, Sakarya. Yeşilirmak, Kızılırmak boyları, Bursa civarı, Trakya, Elâziz. Şimdiki zer'iyatımızın en mütekâsif bulunduğu yer Adanadır. 1,900,000 dönüm zer'iyat yapılmaktadır. Bu yıl Adana mıntakasına dağıtılan ıslah edılmis pamuk tohumu miktan 1,300,000 kilodur. Ege ile mukayese Ege pamukçuluğu atiyen Adanaya yaklasabilir. Yalnız şu var ki, Adana mıntakasında sahalar geniştir ve şimdiki halde orada ekme ve çapalama amelıyesi makinelerle yapıldığı halde bu nıntakada henüz vesait iptidaidir. Taraktörle işlenen toprak daha derin sürülmekte dir. Fakat Ege mıntakasınm toprak kuvveti, bunu telâfi etmekte ve hatta Adanaya nazaran iki misli fazla pamuk alınabilmektedir. Adana mıntakasında makine ile çalışıldığı, gündelikler nisbeten ucuz oldugu için daha ucuza istihsalât yapılmakta dır. Orada dönüm başına 500 kuruş lutan masraf, mmtakamızın muhtelif şartlara tâbi pamuk mıntakalarında 600 700 kuruş üzerinde tehalüf etmektedir. Kalite itibarile Adana pamuğu daha iyidir. Bu tefevvuk ise doğrudan doğruya oraya verilmiş olan tohumdan ileri gel mektedir. Halbuki Adananin aldığı 1,300,000 kilo tohuma mukabil Ege mıntakasına verilen miktar ancak 3.000 kilodur. Dikkate şayan noktalar Yukarıda da işaret ettiğim veçhile, Başbakan çiftçilerle konuşurken dığtr birçok meseleleri de açmak ve anlamak istemişlerdir. Meselâ bir pamukçu, yal nız pamuk zer'iyatile iştigal etmez, onun bağı, buğday, arpa, mısır, yulaf, çav dar, bakla, susam, fasulye ve saire ektiği arazisi vardır. ve gene meselâ bağından yaptığı istihsalâtı konuşurken b'r üzümcülük meselesi çıkıp gelmektedir. Bu meyanda bir çiftçi demiştir ki: « Geçen sene bağımdan 30 çuva! iizüm almıştım. Bu sene 11 çuval ala bildim.» Başvekil sordu: Niçin). Çünkü tentem yok. Yağmur, sel bastı, aldı götürdü üzümlerimi.. ~ * Gene ayni mevzu konuşulurken bir diğeri göktaş, potas ve saireyi ileri sür dü. Bir üçüncüsü piyasadan bahsetti. Şu vaziyete göre Başbakan, pamuktan başka diğer birçok mühim işlerle de karşılaşıyor demekti. Bütün bunlan birer birer notediyor, hesablar yapıyor, alâka darlardan soruyordu. Oyle dakikalar geldi ki, Başbakan, bir çiftçinin bütün hayat ve çahşma şartlarını rakama vurdu. Aldığı para ile sar Mıntakamızda taksimat Egede yeni pamukçuluk faaliyeti baş larken bu mıntakayı da dörde ayırmak lâzım gelecektir: Büyük Menderes, Gediz, Küçük Menderes, Bakırçay. En fazla müsaid sahalar Büyük Menderes ovası ile Gediz nehri kenarlann dadır. Yani Nazilli ve Menemendir. Bunu müteakıb Tire, Torbah, kısmen Kuşadası ve Ödemiş, Bergama gelmektedir. Tohamluk Şimdiki halde mıntakamızda kullanı lan pamuk tohumu, muhtelif cinste, kendi eski tohumlanmızdır. Hind ve Ameri kan tohumu çok azdır. Nazilli pamuk ıslah istasyonu, tecrübelerinden elde ettiği tohumu tevzi etmişse de, yukanda izah ettiğim gibi, bu miktar hiç mesabe* sindedir. Bu itibarla ve toprağımızın ev Biz bu işi sekiz ayda bitiririz. Aysafı itibarile, başta akale cinsi olmak üzere 1 0 1 2 nevi tohumun tecrübeleri ni zamanda vilâyete de bir varidat temin edilmiş olur. devam etmektedir. Menemen ovasında kırmızı ve adi to* Demiştir. Bunlar yapıldığı' gün Ege Altes Şah Mahmud Han bu nutka şu cevabı vermiştır: < Vekil Hazretleri, muhterem aziz kardeşlerım, Ötedenberi kalbimde beslemekte ol duğum amale muvaffakiyetimden doİayı bugün kendimi çok bahtiyar ad detmekteyım. Zira kendimi dost bir memlekette ve müşfik WardeşleVimih yanında görüyorum. Buyurduğunuz veçhile bu iki dost ve kardeş milletin münasebatı pek kadimdir. Hamdolsun son senelerde, bu münasebat o kadar kesbi kuvvet etti ve bu kardeşlik rabıtaları o decere sağlamlaştı kı ileride her iki millet ve sulh için çok iyi neticeler vereceğine şüphe yoktur. Efgan milleti, büyük kardeşi olan Türkiyeyi ve onun Ulu ve Ünlü Halâskârı Atatürk Hazretlerinin kıjTnetli delâleti altında yaptığı terakkiyatını büyük bir itina ve dikkatle takib etmek tedir. Daima Türkiye Cumhuriyetinin ve onun başında bulunan muhterem ve güzide reislerinin Efganistan hakkında gösterdikleri hayırhahane dostluktan çok müteşekkir ve mütehassistirler. Kahraman ve şeci Türk milletinin şefkatli ağuşunda terbiye edilen Efgan evlâdları ileride her iki taraf için ümid verecek bir istinad noktasıdır. Sözlerimi bitirirken samimî teşek kürlerimi huzurunuza ve aziz kardeş lerime takdim, şark teceddüdünün pişvası ve en büyük recülü olan sevgili Atatürkün sıhhatine, pek necib ve asil Yangın yerinden bir manzara ve yangından kaçan kızlar Türk milleti, gayyur ve kahraman as Dün şehrimizde üç yangm başlangıcı diğer taraftan da binada bulunan yangın kerinin ve zahâllierinin ve mevcud olan olmuş, fakat itfaiyenin vaktinde yetiş söndürme tertibatını işletmeğe başlamışsiz kardeşlerimin sıhhat ve afiyetine se mesi ile hepsinin önüne geçilmiştir. Bu lar ve itfaiyeye haber vermişlerdir. vinc ve gururla içiyorum.» İtfaiye gelince susuzlukla karşılaşmış, aıada bilhassa Fen fakültesinin kimya İstanbul erkek lisesinin su mahzenlerine enstitüsü büyük bir tehlike atlatmıştır. mıntakasında mes'ud bir çiftçi hayatı ve hortumlar sokulmuş ve bu suretle yanKimya Enstitüsündeki yangın yeni kazanc devresi başlıyacaktır. Bitgının önüne geçilmiştir. Istanbul Üniversitesi Fen fakültesinin tabi bundan şehirler de, devlet te istifade *** Cağaloğlundaki kimya enstitüsünün edecektir. Üç sene sonra şimdiki 250 Fatihde Medrese sokağmda 2 numa275 bin balyahk istihsalâtın 500 bin bal bahçesinde bulunan ecza deposunda.ı ralı Sümbül kadının e^nden de yangm yaya çıkması kat'idir. Bütün dava; mem birdenbire yangın çıkmıştır.. Bu depoda çıkmış, fakat itfaiyenin gayretile bir zalekete pamuk yüzünden giren dövizi üç fazla miktarda yanıcı madae olduğun rar olmadan söndürülmüştür. sene sonra hiç olmazsa 25 milyona çıkar dan bahçede gezmekte olan talebelerden mak, köylüye kazandırmak, onun yaşa biri bağırmış ve talebeler tarafından deBeyoğlunda Yeniçarşıda Kurtuluş masını kolaylaştırmak, pamukçuluğu ik podaki eczalar çıkarılarak büyük bir fa hanındaki kitabcı dükkânından yangın tısadî ve fennî şartlara göre tamamile cianın önüne geçilmiştir. çıkmış, etrafa sirayetine meydan veril tanzim etmektir ve bu da yakmda başaBir yandan talebeler bu işi yaparken meden söndürülmüştür. rılacaktır. Başbakanımızm bu seyahatindeki söz Havuzlar tamirhanesi için Amerikalı profesörün verdiği lerinden şu neticeleri de çıkardık: ziyafet alınan alât ve edevat Hükumetimiz, hayatı önümüzdeki seAyasofya mozaiklerini meydana çı Havuzlar tamirhanesindeki noksan ne içinde mutlaka ve mutlaka ucuzlataların ikmaline karar verilmiş ve Havuz karan Amerikalı profesör M. Withe caktır. Bu ucuzluk yüzde 25 30 nisbelar fabrikaları için icab eden alât ve more dün İstanbul Valisi Muhiddin Üstinde olacaktır. îhtikârla şiddetle mücaedevat mübayaa edilmiştir. Bu alât ve tündağ şerefine Perapalas otelinde dele edilecek ve bunun için kanun çıka edevat yakmda şehrimize * gelecek ve bir ziyafet vermiştir. rılacaktır. Büyük istihsalâtla toptancılığa bu suretle fabrikalarda gemi tamira Ziyafette Amerika sefiri ve sefaret ehemmiyet verilecek, spekülâsyona karşı tınm her şeklinin yapılmasına imkân müsteşarı, İstanbul meb'usu Halil ve durulacak ve perakendecilik tedricen hâsıl olacaktır. Müzeler müdürü Aziz de bulunmuştur. kaldınlacaktır. Erzurum Valiliği tzcilerin hazırlığı Paramızın kıymeti muhafaza edile Münhal bulunan Erzurum Valiliğine Cumhuriyet bayramına iştırak ede cektir. Herhangi bir kıymeti düşürme ta cek izciler dün Gülhane parkında top Tekirdağ Valisi Haşimin tayini takar savvuru yoktur. Böyle bir şey, esasen lanarak ekzersisler yapmıştır. İzciler rür etmiştir. Tekirdağ Valiliğine de bütçemizin de aleyhindedir. şehrimizden ayın 24 ünde hareket ede Siird Valisi Hikmet veya Hakâri Valisi Saibin tayininden bahsedilmektedir. ceklerdir. Orhan Rahmİ GÖKÇE Kimya Enstitüsü bir tehlike atlattı

Bu sayıdan diğer sayfalar: