27 Şubat 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

27 Şubat 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kömür sergisi haricde de| büyük alâka uyandırdı Ankara beynelmilel kömür sergisini 26 martta açmak üzere hazırlıklar devam ediyor f Ankarada serginin açılacağı L B nni — ÜRD GOK d | — Çiri fintları halkında — | Sergide teşhir edilecek maddeler şın- yapılan tetkikat Jardır: Madent mahrukatın taktiri sure- | — İktisad Vekâleti, gerek çivi tacirleri Haakiseleri, zaki vantaları, sobacılık: ve liran iben timdi 7,15 İngiliz lratna çık- Marin |gindiden mal teşkir edecekler taratdan İf hasin-| tutulmuştur. Sergiye gerek işlirak — edenlere, getek aret maksadile gelenlere, nakil vant otellerde büyük - kolaylıklar ve| tenilüt temin edilmiş bulunuyor. Maden tetkik arama enstitüsü, sergide. İmilli kömür davasının büyüklüğünü ve ehemmiyetini gösterecek derecede mu - azzam bir kısım işgal etmektedir. Beynel- İmilet kömür sergisi, her bakımdan ma - ah bir. müemese — olacak ve Türkiye l Cumhuriyetinin merkezi Ankarada hem beynelmilel kem milli bir toplantıya da içine kömür yolu açılmış olması, guldak havrasındaki - kömür servetinin dörtte üçüne sahib olan Ereğli şirketinin — bütün kukuk ve menafi ile birlikte - hükümete intikal etmesi ve nih man servetimizi koruyacak olan mühim ükümlerin kanunlaşmış Bulunması, ser- | l ginin daha şimdiden manalı birer teza - bürü sayılabilir. İktısad Vekâleti müfettişleri. nin yaptıkları tetkikat İkhsad Vekâleti müfettişlerinden mür him Bir kurm muhtelif vesilelerle şebri mizde toplanmışlardır. Vekölet tçfliş h yetleri reiti Hümnü Yaman da başram dolaysile şehrimizde bulunmaktadır. Dün İktsad Vekkleki müfettişleri Hü ü Yamanın reidliği altında Ticaret O- | f dasında bir toplantı yapımışlardır. Top - Plantıda bühasta şirketlerin heyeti umur |. miyelerinde hükümet namına bulunaca müfettişlere vazifeler verilmiştr. Bu ve- ne girket heyeti umumiyelerine büyük bir itina gösterilmektedir. Geçen sene meye dana çıkan sizorta şirketleri iflan gözü - nünde tutularak. girketlerden etraflı - ve| esadlı bilünçolar istenmiştir. bütün standlar Cumhuriyetin edebi tefrikası: 2 BiZ iNSANLAR Yazan: Peyami Safa — Ne halde olduğumu tahmin edersin. İçindeki acelenin ayaklarına daha İa sirayet ekmemesi için ağır adımlar at Tak, yokuşun dikliğile çarpan kalbi ara. sında bir mvazene kurmıya çalışı. — İkİ Necati, sabahleyin Orhanın — küğıdını| de aldığı zaman, üç aydır. onunla - teması bi kalmıyan Vediayı hiç hatırına / getirme- |10 düleyin mektebden #çıkar çıkmaza hastaneye vi eden arkada; yazdığı köğidda, — bu siganın — delâler v ettiği aceleden başka hüdisenin ehemmi-. yetini sezdiren hiçbir işaret vermediği gi- bi mabiyeti de bilimiyordu. Necai, I3 çün evvel kendtrinden sapasağlam ay- 'tılan Orhanin birdenbire hastalanmış ol- |d masından başka bir ihtima! üstünde zihin yormadı. Hastanenin merdiveninde kar- faştıkları andan bahçeye çıkıncıya ka-, İdar, onu küvvetli / bünyesinin geçirdiği fena safha içinde de görünce, ilk tahmi- i kanat haline gelmişti d Tİlk tefrikanın hulâsası) Bir hastanenin karanlık merdiven- lerinden gözleri harararak inen Or- han, arhadaşı Necatile karşılaşır. B. ırlar. Orhanın yatmake tadır. <Nesi var, tehlikeli mi?> diye #orari Orhan - cevab verir Ve yere bakarak tekrar eder; <Fenaf> g — Çek fena. Bir menenjit geçiriyor. e Demin asistan söyledi: Menenjit tüber- külöze benziyormuş. — Doğru ise ümid| yok. Felâket. Kırk sekiz ssattir başıma gelenleri bilmezsin. İki gecedir -uykun zum. Dündenberi yemek yemedim ve kaç paket sizara içtiğimi Allah bilir. Gözle | im onden kararıyor. Geçer şimdi. Geçi- yor. Fakat çok samıldım. Şimdi ona bi kan daktoru aramağa - gidiyorum. Gel| — Fakat Vedianın birdenbire orlaya benimle beraber. Öğleye kadar sevmt| kan ismi, kendi hayali arkasından, yavaş, hastanelerde çalışıyor. Beraber gidelim. 'yavaş bu kızın Orhanla üç buçuk senelik | Bir minarenin temelinden münarenin tesaelinde bir altın definesi bur Tunmuş ve ameleler bu altınları paylaşa- kaldırımı üzerinde olduğundan © kaldı rımda yürüyenler için daimi bir tehlike deşkil etmekteydi. Belediye bu tehlikeyi ortadan kaldırmak için minarenin yıktırı.- Mmasına karar vermiş ve işe başlanmıştır. Mizare yakılmış, temeller sökülürken a- melelerden birinin kazması sert bir eime gn oldum, diye bağırmıştır. izlerini bırakarak çekmecenin başma yan ameleler akşamüistü ilerinden çık- mnışlar ve bir daha ortalıkta görünmemiş- he müdürlüğü derhal tedbir almış ve ame- lelerden bir kumile altılardan bir mik- Prost önümüzdeki hafta içinde İstan <| bula gelecektir. Mütehassıs, gelir gel « mez buradaki t bunun tatbik edilemi Daha sonr: vsvlü de iyi netice vermediğinden geçid yerlerinin asfalt döşenilmesi üzerinde tet- kikat yapılmaktadır. Şimdilik en iyi usu” ziyadeleşmiştir. Buraya toplananlar yı kın zamana kadar sekiz yüzü geçmezken şimdi bin elliyi bulmuştur. Bir takım di rak köylere dağılmışlardır. Sırt hamallığının kaldırılması tetkikata devam edilmektedir. Nihayet aya kadar bu kararın filen tatbikatına başlanacakur. ile salış yapan seyyar satıcıların vaziyet 7i henüz belli değildir. Bunların hakkın- da da bir karar verildikten sonra - emerin İnhisarlar umum müc yeni sene bütçesi hazırlıklarına başlan. geçen bir sene zarfındaki satış, muba. | çeyi bir hafta sonra Ankaraya götüre senden mahrum ede ağırlığını biraktı: Neca de yaşıyamıyacağı da. Fakat Orhamı Vedia ile buluşturarak bu hastaneye getiren vak'aya aid merakı, Necatiyi, içinde bulundukları - hakikı daha yakın safhalarına doğru çekti CUMMURİYER Salkımsöğüdde bir define bulundu çıkan altınları ameleler paylaştı Salkımsöğüdde yıkılmakta —olan bit rak kaçışmışlardır. Salkımsöğüd camisinin minaresi yaya Bu amele merakla bü İiyerek meydana çıkarmış ve: T arkadaşlar! Define buldum. Zen- | Bunun üzerine amelelerden bir kumı üşmüşler ve çekmecedeki kıymetli alın” Jan paylaşnışlardır. Paraları cebine ko lerdir. Hidiseyi haber alan Emniyet ikinci şur tarını bulmağa muvaffak olmuştur. Tahkikata devam edilmektedir. ŞEHİR İŞLERİ, M. Prost geliyor. Bir müddettenberi Avrupada bulun makta olan şehircilik mütehasaısı M rine devam ede- Caddelerde geçid yerleri Büyük caddelerin geçid yerlerine çivi üşünülmüş, — fakat ği anlaşılmıştı. tecrübe edilen renkli e işaretler konması di (ü bu olacağı görülmektedir. Darülâceze mevcudü çok arttı Derülücezenin mevcudü son günlerde lenciler de bugünlerde şehirden uzaklaşa” Bunların da toplanması için tertibat alınmıştır. Sirt hamallarınn kaldırlnasına Yalnız arkalarında küfe tatbikına girişilecektir. İNHİSARLARDA rlüğü bütçesi İnhisarlar umum müdürlüğüne ni vi bütçe ile beraber idarenin ok hatıraları da v andınyordu. Hep birden harekete gel ünasebetine aid bi sir |hidiz. H gekmeceyi andıran cismin etrahıaı temiz” | Ingiliz milli müdafaası için istenen tahsisat Tüastarafı 1 dnet sahireder Komünist meh'aslardan Gallscher İn- gilterenin tekrar - silâhlanma — siyasetini tenkidi etmiştir. 'Sir John Simon, bükümetle mubalifler araında ciddi bir görüş farkı olmadığını söyliyerek müzakereleri “hulâsa etmiştir. Nazır, demiştir kiz e— Şimdiki ahval karşınada İngilter| Tenin müdafaa silâhlarını esasli srette) arttrmak lüzmgeldiği hunusunda mütte- imiz, dünya tulbunu kur yetlendirmektir. Sir John Simon bundan sonra kuvvetli silühlara malik büyük devletler Milletler Cemiyeti haritinde kalınış olduğu - için müşterek emniyetin tatbikı müşkülât ker betmiş olduğunu heyan etmiştir. - Nazır, tekrar silâhlanma plânını — tetkik — etmiş ve muhtelif servisler arasında insicam hu-| üle getirmek metelerinin hususi bir dik- katle tetkik edilmekte olduğunu kaydı dikten sonra hava müdafaasına da ehenr miyet verildiğini ve bu maksadla bilhasın sivillerden mürekkeb vösi bir erkâmharbi ye terkil edilerek eyalet ve belediye m: kamatının teşriki mesnileri temin edilmisi olduğunu ilâve eylemiştir. Gaz. aekelerine - gelince, Sir John Simon, günde 100,000 maske imal edil. İmekte olduğunu ve bu miktarın da kâfi olduğunu beyan etmiştir. John Simonun sözleri Londra 26 (ALA.) — Dün avam kamarasında milli müdafan istikrazı hak- kında cereyan eden müzakerelerin sor meb'üs Morgan'iın hükü - imetin tekliflerine giddetle mühalefet et İmesi üzerine İç Bakanı John Simon hü-, kümet adına söz alarak - bilhasın hava müdafassının — acele - kuvvetlendirilmesi Kizumuna işaret etmiş ve demiştir Ki 'yon İngiliz Kirasına mal olacak üç yeni| zarhl kruvazötün inçası mevruubahetır. Bundan başka yakında Dide tipinde| |beheri 5.000 tonluk diğer üç krnvazör) inşa edilecektir. Diğer siparişler “arasında bir filotil ana gemösi ile sekiz torpito — muhribi ve) beş ü 8 bin tonluk yedi kruvazör ve bir. miktar küçük gemilerle denizala gemi - Teri mevcuddur. İngilterenin yeni bütçesi Londra 26 (ALA.) — 193738 bi çe projesinin 13 nisanda meelise verile- ceği ve bu hütçe yekinmun evas itbarile 960 milyonla bir milyar sterlin olacağı zannedilmektedir. Bu - miktara süril kıvmlar için 500 miüyon, milli borç- lar için 230 milyon ve askeri — kısımlar de 235 milyon kadar mütemmim tah-| esi icab e Bu süretle| yeni bütçe şimdiki bütçeden yuvarlak ra- kam 200 milyon kadar bir fazlahk gör terecektir. Sovyetlerin denizaltı kuvvetleri GRaştarafı 1ot sahiyesen Gazete, Japonyanın bu inkişafı büyük | kir e d b Kü ea D 'a ilâvelen Sovyetlerin Visdirostok böl- ai öide barlantımı Vanez d di biçok fimanlar iaşasını - tavarladıkları bildirmektedir. & İngiliz mühendislerinin yap- tığı tetkikat İstanbul limanının tamir ve ulahı için tcikikat yaparak bir rapar haz vere gelarş a Öik Kt li d p gç| manın yükleme. boşakma, tceri eşya — Bütün milletleri Hüya eden bir| ahf SA Bi İnakliyatı, antzepo ihtiyacı, bava yeraiğ, gemiyet mescnd olmadıkça, - Kelleklit su cereyanları ve derinlikleri hakkındaki çamiyetin zommal bir şekilde ilemesisi lğp, etidlerini - biimişlerdir. - Müstakbel HN eeE VU GE liman ve rıhtımlar üzerinde ilk krokiyi) i|hazırlamakta olan mühendisler dün vıh: tmini Saraybürau kumında — çalışmışlar, sonra Boğaziçinde bir ceveln yaparak,| kömür depoları işini gözden geçirmişler. d, İngiliz bahriyesinin ye: Lendta 26 (AA) — kanlığı; yeni silâhlanma mucibince, önü-| müzdeki — aylar içinde en az 28 milyon İngilir Krahik çiparişte bulunacaktır. Bilhasta beheri yuvarlak hesab 8 mib-i Kadıköy Kız Orta mektebi talebesinin tetkikleri Bayram münasebetile- verilen tatilden bilistifade Kadıköy kiz ortamektebi ta - Tebeleri, müallimlerinin nezareti altında dün İstarbul — Üniversitesi / karşınndaki Sütdamlasma giderek ameli ders tatbika- ta yapmışlardır. E idaresi ve çocuk bakımı mevzuları Üzerinde tetkikat yapan mektebin üçün- ü mmf taleberi, öğleye doğru Süleyma- hiye eamisini, Mimar Sinan — türbesini |Türk İslâm müzesini, ve tübhanesini ziyaret et Saat beş, beş buçuk. Eve telefon etiler. Allahtan evdeydim ben. Şimdi gideceği- dan bir busni hastaneye kaldırılmasına karar verdim. Bir hasta makliye otomo - likleri için birbirlerini sarih bir mizan k zayıl düşüren bul atıralar, içine sık sık Vedianın ve Orhar un silik şekilleri batıp çıkan, trmandık. lan güneşli ve tozlu yokuşun manzarasi le, bir pencereden boşaltılan suların mlksile, karşı kaldırımda oynuyan çacuk- ım haykırışmalarile ve arkalarından ge- ip te onları ezmemek için ara vermeden laksen çalan bir etomobilin gürültüsile Je kanşarak dağılan, » alacalı ve bulanık ir hatırlama seli halinde akıp gittikten onra, yerinde kuvvetli bir tek duygunun hanın Vedi- .ya nekadar bağlı olduğunu bütün ehem- niyetile ancak gimdi. farkedebiliyordu. Kızın geçirdiği büyük tehlikeyi gözönüne etirince, bu neviden bir ihtürasın bütün yeticelerini tasavyur eden muhayyilesi, bir felâket serisini içine alan sahnelere ka- far açılıyor, birine bir hal olursa ötkinin vehimlerile doluyor- Onun sormasına birakmadan, Orhan ukanık bir konuşuşla hâdiseyi şöyle an- tiyordur — İki gün evvel. Pazartesi. Akşam. İmiz hastaneden. Telefon eden sertabib. Vedin iminde bir hantm tanıyıp tanıma: diğimi soruyor. «Vapurda - bir - fenalık geçirmiş, bize getirdiler, sizden - başka kimtesi — olmadığını — söylüyorn — dedi. «Celiyorumo dedim ve gittim. Hastane- de oda yokmuş. Muvakkaten onu nöbet çi asistanın odasına yatırmışlar. Enjeksi yonlar, Glân. Yüzü bembeyaz. Uyuyor. İhsan AdI orada, en iyi/ dahiliyecimiz. Vediann başı sank. Vapurla Boğaziçin-| den gelirken, snat iki filân varmış, vapur| köprüye yanaşınca, kamarot, hayır, bir) yoku galiba.. kamarot, kamarot, vapur| yanaşınca yan kamaranın kapınını açmış. Bakmış ki yerde bir kız. yatyor. Öldü zanmıt, 'ar filn koşarlar. Vedin birdenbire kendini kaybederek yere düy-| tüğü için başının arkarnı / Fena çarpmıl, başı ondan - sanıı. açmır| 'ama çenesi kilidliymiş, Hiç. konuşamı yormuş. İlkönce yürüyememiş de. Polis ler onu kucaklarında taşıyarak eczane -| ye gölürürler. Başından kanlar aktığı i - çin orada bulunan hayır sahibi/ bir a dam, hastanenin sertabibine telefon eder. Tanışıyorlarmış, biraz. Vediayı olomo - bile bindirerek oraya götürür. Bir kriz. bili getirtildi. Vedianın uyandığı zaman. Ki halini anlatamam, Şimdi nefesim ye - tişmiyor. Bir kriz daha, — Ne olduğunu söylemiyor. Yalnız, haykırıları arasın < 'da eçantam, defterlerim...» gühi birşey- İler söylüyor, bir de #yalıya haber ver meyiniz!e diyor. Bu iki sabit fiki sında büçok sayıklamalar. — Bu — husasi hastaneye naklettik. Onun odannda ba-, ha da bir yatak vermekte epey tereddiid ettiler. Fakat hasta da istiyordu bunu, «Ondan başka kimsem yaka - diyordu, beni göstererek. - Bir de haştabakıcıyla beraber razı oldular. Müthiy bir baş ti Küka yakın — ateş. — Sayıklamalar. Haykırışlar. Nedir bu hastalık? Birden- biret Doktorlar da birey söylemiyorlar, Ha... Yalnız... O adefterlerime dediği| yey. Aratam, Vapurda kalmış, buldur. dum. Çantarı da beraber. Açıp bakma -| dim daha. Ne ona, ne ötekine. Her zamanki gibi tok bir sesle anlatı- yordü; senelerce müallimlik - etmiş ol maktan gelen bir itiyadın daima tanzim eniği cümlelerinde, bir kitab ibaresi ka- dar toplu ve mazbut kelime 'ne. bur defa, her zamanki hüviyetine yar bancı, yüzüne bakılmazsa adeta onu vöz Güözlerini her vasfın yanında bu huyuba da Türk atlam için tesbit olunan vazıfları karşılaştıdım, Vardığım - netice şudur: Arablar zarafele, Türkler kuve vele değer vermişler. Fakat Türkün atın azadığı kuvvet te hedil tenasüble hemaz heak, Sonra / dedelerimiz at tarifinde hiçbir millet tarafını imkân bulunamıyan sında | öT yağı rekli, aytağı geniş, yipni, yelesi ince ve Uzun, yedleken, yöş, yatgın, yüzgeç, ve- d yaşlı, yüzü gözel, yapılı, yırtmaçlı, yacancı, yırtılımış. JAf ——— Dün Avam Kamarasında uzun münakaşalardan/ Nerede o atlar, nerede sonra kanun kabul edildi. Bahiiye Nezareti ya-| © biniciler? kında 28 milyon İngiliz liralık siparişatta bulunacak Herlen ada ena bir tab ver: Tkdül'ceyad fi far Hinaticiyad. Orada #Çölkizim liye amlagelen Arab allanının vasıfları gerçekten şairane - bir li yazıflarla — «Kitabülmakbal #i halil iyorlar, bir atta ai yorlar, işte © yirmi yedi kelime: Yürgen, yüktük, yeykin, yası, yük yumuşak tüyl ağıç kannlı, yumru tnaklı, yufka derili, yay boyunlu, yi Gene Türkler iyi bir atın üç noktar dan kadına, üç noktadan deveye, ç 'noktadan susığınna, üç noktadan da kar 'tıra benzemesi lâzm geldiğini töylerler. Kadına benzemesi istenilen tarafları yüz, aç ve yancıktır. Atım yüzü bir kadın çehresi gibi güzel, yelesi gene kadın saçı ibi ince ve uzun, yancıkları da - kadın gD çek olmak gerektir. Dede- lerimiz, bu yirmi yedi vavfı taşıyan here hangi bir atn mutlaka güzel huşlu olak cağına ve çabuk terbiye edilebileceğine at taşmılardır. Çünkü - gene oe çin 'Jara telâkkisine göre * güzel yüzlü, heye lamak Ü- betli, kuvvetli, uzun boylu, yaşsı yağrın- hop sesli bir insamın huyen güzel el ması gibi atın da taşıdığı güzellik ve te- masüb nirbetinde iyi huy taşımanı tabik di ... Bir tetadüften istifade ederek at mev- z üzerinde kilab sahilesi çeririp dur rurken hatırıma bir dostun — gü hikâyesi geldi. Dot Yillarca Ar Harbden önce her yerde tatl günleri cirid oynandığını gören bu zat, harb voe diğim eski / valilerdendir. bluda dolaşmıştır. Büyük 'nunda birçok şehirlerin, kasabaların ve köylerin bu milli oyunu birakmış olduğu: u görür, sebebini araştırmak — istiyerek gehirin birinde ihtiyar bir adama soru — Artık cirid / oynanmıyor - galibi Çünkü ortada ne at, ne atlı görüyorum. Ne oldu o güzel aılar, © yiğit biniciler İktiyar, O gamk gamlı / düşündükten sonra yu cevabi verir: diler, başka diyara göçtüler. İktiyar adam, harb şehidlerine telmih ediyordu ve bu telmih şüpbe yok ki aet bir hakikat taştyordu. Atseverliğin yenibaştan vücud bulmaz 41 çok iyi olur. Çünkü / bu sergi kadar Türk karakterine ve Türk tarihine uye gun düşen zevk, gerçekten azdır. M. TURHAN TAN Akından Akına Okunacak, saklanacak bir eser. Alımız, mutlaka almız. füsünün ritmini takib eden, fakat baza da bütün şahsiyetitin mihverinde bir bo zukluktan ve değişiklikten şüphe - ettirem savruk ve düzentiz bir konuşuşu — vardı. Necati onun en telüşli zamanlarında bi özlerinin tüvaletini bu kadar ihmal et ni görmemişti. Bapmı geriye çeviren Orhan, birden bire sıçradı ve bağırdı;. — Hahl Tamam, boşmuş! Ve azkalarından gelen otomabili dur durdu. Onun birçok teheyyüçlerini bilen Necati içim, böyle yol ortasında nçrıyar Tak bağırması da, — ötomobilin - kapısını hızla açarak ve baramağa ayağı takılar tak içeriye kendini atması da. — iki elini galliyarak oe Münasebetlerinin hiçbir anında — ona sükünet tavsiye etmeeğ Kizum görmiyen Necati, otamabilde yanıma oturunca, ilk dela bir ihtarda bulunmağı düyündü: — Bana öyle geliyor ki fazla yorul - muşsun, dedi. biraz mübalâğa ediyornun. Otomabilin çabukluğuna - kavuşmak » tan gelen muvakkat bir neşe içinde, sert irşey uğar gibi ellerini birbirine ü Orhan, kendisini topladı - ve hareketsiz Fakat endiye verici bir harareti de var, «Yatması lüzıma dediler. Hemen ora « lerinden tanınmaz bir hale getiren, kesik.| bazan yokuşun arızalanna göre tenef - dürdu. Tarkası var?

Bu sayıdan diğer sayfalar: