June 3, 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

June 3, 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 3 Haziran 1937 Fenerbahçenin 29 ncu yıldönümü Federasyonun manasız kararı İtalya silâh yarışını Henry Fordla John Lewis arasında niçin bitirmek muharebe istiyor? İngiliz teslihatından sonra buna mecburiyet hâsıl olmuş! Pariste çıkan L'Intransigeant gazete sinin Roma muhabiri, M. Mussolini'in İngiliz gazetecisi Philips Simnes'e silâhları azaltma konferansı hakkında vaki olan beyanatının Romada büyük bir tesir uayndırdığını söyliyerek diyor ki: «Efkârı umumiye bu beyanatı büyük bir memnuniyetle karşılamış ve gazeteler, bu haberi, ilk sahifelerde, büyük harf lerle neşretmişlerdir. İtalyanm iptidaî madde ve bilhassa demir bakımından vahim bir buhran devresine girmekte olduğunu bilen sanayi ve maliye mehafılinde, bu haber büyük bir sükunet tevlid etmiştir. Beynelmilel mehafil Mussolini'nin beyanatını daha fazla kaydi ihtiyatla karşılamıştır. Gerçi, sulh fıkri herkese hoş gelmekteyse de, İtalyanm, kendi silâhlannı, sekiz milyon kasaturadan mürekkeb orman derecesine çıkardıktan, bu tehdidi, Ingilterenin, muazzam bir harb malzemesi programile karşıladığını gördük ten ve iptidaî madde ve alhn para mevcudu bakımından, silâhlanma yarışınm mutlaka mağlubiyetle neticeleneceğini idrak ettikten sonra, bu yarışa nihayet vermek teklifinde bulunması şayanı dikkat görülmektedir. Münakasa çıkaran kitab Pazar günü Rapid takı Millî küme fikstürü hermile maç yapılacak kesin keyfine tâbi değildir Fenerbahçe kulübü 29 uncu yıldönümünü 6 haziran pazar günü kutlulamak üzere bir spor bayramı tertib etmiştir. Fenerbahçeliler her sene olduğu gibi üç yüzden fazla sporcunun iştırak edeceği bu bayramda Avusturyanın en kuvvetli ve ecnebi takımlarla yaptığı temaslardaki muvaffakiyetlerile tanın mış ve A\rusturyada çok sevilmiş olan Eapid takımmı angaje etmişlerdir. Bu maçtan evvel büyük merasim ve . tekaüdler arasında bir maç ve atletizm gösterişleri yapılacaktır. Uzun zaman lardanberi iyi ve tanmmış bir ecnebi takım görmemiş olan futbol meraklı larının zevkli bir spor günü geçireceklerine şüphe yoktur. 0 günün programı şudur: 1 14,30: Bütün Fenerbahçeli spor cularm iştırakile geçid resmi. 2 14,40: Bayrak merasimi: İstiklâl marşı, Atatürk büstüne çelenk konması. 3 15: Fenerbahçe namına söylev. 4 15,25: Atletizm hareketleri: Bayrak yarışı. 5 15,35: Tekaüdler maçı. 6 16,30: Rapid Fenerbahçe maçı. Millî küme maçları için tanzim edi len fikstür mucibince şehrimizde bu hafta cumartesi günü Ankara Gücü, Fenerbahçe ile, pazar günü de Galatasarayla karşılaşacaktı. Fakat Fener bahçe kulübü, bu hafta kuruluşunun 29 uncu yıldönümünü kutlulıyacağı için Viyananın Rapid takımını şehrimize davet etmiş ve cumartesi günü An kara Gücile yapacağı maçın tehirini istemiştir. Bunun üzerine Futbol Federasyonu reisi, Ankaradan İstanbul Futbol A janlığına emir vererek, bu hafta Fe • nerbahçe ve Galatasarayın Ankara Gücile yapacağı maçların 12 ve 13 hazirana tehir edildiğini ve 12, 13 haziranda İstanbulda yapılacak Doğanspor Güneş ve Doğanspor Galatasaray maçlarınm da 5 ve 6 haziranda yapılacağım bildirmiştir. Futbol Federasyonunun, bu manasız ve nizamsız kararı, bu maçlarla alâkadar kulübler arasında büyük bir memnuniyetsizlikle karşılanmıştır. Hakika ten Federasyon reisinin, verdiği karar şimdiye kadar görülmemiş birşeydir. İsabetsiz hakem tayinleri yüzünden çıkan gürültülere karşı «gayrimes'ullerin talebile hakem değiştiremem» diyen Federasyon reisi, acaba şimdi hangi mes'ul şahsın talebi üzerine maç fıks türünün altmı üstüne getiriyor? Bunu anlamak isterdik. Çelik fabrikalarındaki grevlere tayyareler bile karıstı Rahib Terzibaşyan v nasıl çalışmıştı? 20 sene uğraşılarak yazılan bu kıymetli eserin muhteviyatı ve me'hazları 2 Romada, ilâhiyat felsefe, garb ve şark dillerini tahsil eden Kevork Terzibaşyan Fuzuli hakkında yazdığı eserini benzerlerine Avrupada bile şimdi ender tesadüf edilen ilmî bir metodla hazırlamıştır. Mü ellifin derin bilgisi esere çok şümullü bir mahiyet vermiş, kıymet ve ehemmiyetini fevkalâde artırmıştır. Bu eser hakkında ancak tercüme edildikten sonra tam bir fikir edinebileceği muhakkak olmakla beraber, ermenice Fuzulinin muhteviyatına kuşbakışı bir göz atmak ta faydalı olacaktır. Acem mistiklerile Fuzuli arasında mukayeseler, Fuzulinin tasavvufu, aşk nedir? ilâh... Henry Ford John Lewis Sekiz kulüb turnuvası Millî küme haricinde kalan sekiz kulüb tarafmdan tertib edilen bir devreli turnuvanm son müsabakaları geçen pazar günü Şeref stadmda yapılmıştı. Turnuvanm birincisini tayin edecek olan Beykoz Süleymaniye takımları arasmdaki maç 6/6/1937 pazar günü saat 14 te Taksim stadmda oynanacaktır. Şimdiye kadar turnuvada hiç yenilmemiş olan Beykoz ekipi Süleymaniye ile berabere dahi kalsa sekiz kulübün bi rincisi olacaktır. Buna mukabil bir beraberlik ve beş galibiyet kazanmış olan siyah beyazlıların birinci olabilmek için muhakkak surette sarı siyahlıları yen mesi lâzımdır. Her ikısi de müsavi kuvvette olan Beykoz ve Süleymaniye takımlarının birincilik kupasını alabilmek için bütün gayretlerini sarfedeceklerine şüphe e dilemez. Bu maç herhalde çok alâkalı olacaktır. Diplomatlar da endişeli görünüyor lar. İngilterenin, kendisine meydan okuyana bir kere mukabele edince artık geri dönmediğini bilen bu diplomatlar, M. Karar gene değişti Gayda'nın Giarnale d'İtalia'da çıkan Dün akşam geç vakit öğrendiğimize yan tehdidkâr yazısını da gözönünde göre Güneş kulübünün haklı olarak bulunduruyorlar. yaptığı şikâyet üzerine, Federasyon reDiğer taraftan, ayni muhabir, Mus isi bu manasız kararını değiştirmek solini'nin mühim bir karar vermek üzere mecburiyetinde kalmış, bu hafta oynanacak maçlardan yalnız Fenerbahçe bulunduğuna dair yazdığı bir yazıda, Ankara Gücü maçını tehirle iktifa et Mareşal von Blomberg'in Roma seya miştir. Ankara Gücü, bu hafta pazar hatini mevzuu bahsederek, bu hususta günü yalnız Galatasaray takımile kar neşredilen resmî tebliğde «M. Mussolini tarafmdan davet edilen Mareşal, İtalyan şılaşacaktır. 13 haziran pazar günü de Galatasa • kuvvetlerini teftiş etmek üzere, haziranray, Doğansporla karşılaşmadan evvel, da Romaya gelecektir» denildiğini söy Fenerbahçe Ankara Gücile tehir edilen lüyor ve ilâve ediyor: maçı oynıyacaktır. Matbuat, mareşalin, Romada üç gün kalacağını haber veriyor ve gerek Atletizm Federasyonu reisiDuçe ile, gerek faşist devlet ricalile yanin kulüblerle yaptığı pacağı mülâkatın herhangi bir sürpriz temaslar veya askerî bir anlaşma ile neticeleneceği Edremidde yapılacak beş şehir mü hükmünü çıkarmağa lüzum olmadığını sabakaları hazırlıkları için Edremide yazıyor. giden Atletizm Federasyonu reisi Vil Duçe, şimdi Rocca delle Caminatodan Âşir, Balkan oyunları için tertibat da bulunuyor; Duçe mühim bir karar almak üzere dün akşam Mmtaka reisi vereceği zaman daima böyle hareket etFethi Tahsin Başaranın riyaseti altında mek itiyadındadır. atletizmle alâkadar kulüb murahhaslaMareşalin bu seyahatini Alman matrile uzun bir görüşme yapmıştır. v buatı da pek tabiî bulmakta ve şimdiye Atletizm Federasyonu reisi Vildan kadar muhtelif Alman ricali tarafmdan Âşir bugün Ankaraya hareket etmiştir. yapılan seyahatleri misal göstermekte dir. Amerikadaki amele hareketinin ba şmda bulunan John Lewis'le, Henry Ford arasında bir müddettenberi devam eden mücadele nihayet filiyat sahasma girmiş ve ilk grev teşebbüsleri, çelik sanayiinin merkezi olan Clevland'da başgöstermiştir. Greve iştirak eden a mele miktarı tam 90.000 kişidir. Greve dahil bulunmıyan ve çelik fabrikalarında işe devam eden işçiler; Lewis'in a damları tarafmdan kuşatılan fabrıka binalarmda kalmışlardır. Grevler tarihinde ilk defa olarak, tayyareler ışe müdahale etmiş ve binalar dahilinde mahsur kalan işçilere hava dan yiyecek getirmiştîr. Lewis'in ta raftarları buna mukabele olmak üzere kara yollarından hertürlü iaşe vesaiti nin gelmesine mâni olacak tedbirler a larak yolları bozmuşlardır. Clevland civarı bir harb sahasını andırmaktadır. Şarktan gelip Şikago'ya veya Saınt Louis'ye doğru giden trenlerin yollarına devamına mâni olmak üzere, çelik fabrikasına aid vagonlar da hatlarından çıkarılmış ve yere devrilmiştir. Çelik merkezinin diğer bir şehrinde, bin kadar grevci amele, sabaha kadar zabıta ile çarpışmıştır. Bu mücadele, 1919 danberi misli görülmemiş bir hâ dise olmuştur. Hulâsa, halihazırda, Clevland'da yirmi bir çelik fabrikasında bir taraftan grevci amele ile greve iştirak etmiyen amele arasında, diğer taraftan gene Lewis'in adamlarile polis kuvvetleri a rasında mütemadi bir çarpışma devam etmektedir. Şimdiye kadar bu yüzden 3 milyon dolar zarar husule geldiği tahmin ediliyor. Amerikalı Bursada Tekirdağlı Hüseyinle güreşecek Bursa (Hususî) İstanbula gelen Amerikalı güreşçi şehrimize gelerek bu hafta pazar günü Atatürk stadyomunda Tekirdağlı Hüseyinle güreş yapacaktır. Bunun için hazırlıklara başlanmıştır. Dinarlı Yenişehirden gene Bursaya gelmiştir. Parmağmın şiştiğinden bunun için güreşemiyeceğinden bahsetmekte dir. 90 bin liralık ihtilâs Vitol müessesesinin veznedarı tevkif edildi Şehrimizde ithalât ve ihracat işlerile uğraşan Vitol şirketinin ikinci veznedarı Manol oğlu Yani, şirketin 20 bin lirasını ihtilâs etmekten suçlu olarak dün Adliyeye getirilmiş ve Sultanahmed ikinci sulh ceza hâkimi Salâhaddin tarafmdan sorguya çekilmiştir. Veznedar kendisine isnad edilen suç hakkında şunlan söylemiştir: « Ben 18 yıldanberi müessesenin veznedarıy:m. 20 bin liralık ihtilâsı ka bul etmiyorum. Yalnız bir defada 3000 lira aldım, borsada oynadım ve kaybet tim. Başka suçum yoktur.» Veznedann ifadesi şüpheli görülerek hâkim tarafmdan tevkif olunmuştur. İnegölde yeni bir spor kulübü kuruldu Fransanın bize verdigi kontenjan Fransanın memleketimize verdiği i kinci üç aylık kontenjan hissesi alâkadar mehafile daha yeni bildirilmiştir. Bu kontenjan hisseleri şekerleme, re çel, ipekli, koyun ve kuzu derileri, terlik, traktör ve ziraî makinelerden mü rekkebdir. Bir otomobil yandı İnegöl (Hususî) Kasabanın en eski kulübü İdman Yurdundan ayrılan genclerin kurdukları Yeni Doğanspor kulübü, çok ilerlemiş bulunmaktadır. Yeni Doğansporlular şimdiye kadar Bursadan davet ettikleri Dorasporla 1 1 , Acar İdmanla da 3 3 berabere kaldıkları gibi İnegöl İdman Yurdunu da 3 2 mağlub etmiş bulunmaktadır lar. Gönderdiğim resim Yeni Doğanspor luları Bursadan davet ettikleri bir ta kımla maça başlamadan bir arada göstermektedir. Evvelki gece, şoför Mehmedin idaresindeki 2231 numaralı otomobil Osmanbeyden geçerken birdenbire makine kısmından yangm çıkmış ve yanmağa başlamıştır. Etraftan yetişen halk tarafmdan ateşin önüne geçilmiştir. Bir arkadaşımdaydım. İnhisarlar İdaresî tekaüd sandığmda da ihtilâs mı? inhisarlar İdaresinin tekaüd sandığı müdürü Muzaffer Çermenle muhasebe memuru Hayri Sahirin, sandığa aid ve tutan 700 lira olan 35 Ergani istikraz tahvilini zimmetlerine geçirdikleri adliyeye haber verilmiş ve dün tahkikata baş lanmıştır. Hâdiseye birinci sorgu hâkimliği el koymuştur. dular. Sami Bey önden, İrfan arkadan içeri girerek kahveciden başka kimse olmıyan dükkânda uzak bir köşeye çekilip oturdular. Sami Bey kahve söyledi ve başını elleri arasına alarak bir dakika durdu. Kahveler geldiği zaman kendini toplıyarak: Bin meşakkat, bin mahrumiyet içinde seni yetiştirdim. Simdi anlıyorum ki artık sen yoksun. Keşki ölseydin... HACI RAŞiD «Cumhuriyet» in milli Sami Bey elini caketinin cebine attığı zaman İrfan başını çevirdi: Baba, ne söylüyorsun Allah aşkına... Senelerce haydud peşinde koşmak her hareketi, her küçük günahı sizin nazannızda bir eşkiyalık kadar, bir cinayel kadar büyük mü gösteriyor?.. Hayır... Sevdiğin kızın evindeydin. Seni görenler var ve geceyansı Leylânın haberi olmadan, ayaklannın ucuna sergüzeşt romanı : 14 basarak kalktın, hizmetçilerini boğazlabilmiyorsun. Çünkü sana onun ismi değil, dın. parası lâzımdı. Fakat maalesef senin Kim, ben mi? dünyadan gizli kalacağını umduğun bu Evet... Bunu haber veren Leylâcinayeti polise haber veren, polise senin dır. aleyhinde delil veren sevdiğin gene kız Ah, söylemeyiniz baba... Olamaz. oldu. Ben hizmetçinin öldürüldüğünden haber Dedi, sesinde acı bir infial ve korkunc Irfan durdu, elini şakağına götürerek dar değilim. Hizmetçiyi tanımıyorum bibir karar gizliydi. İrfan bütün kuvvetini, O zaman Sami Bey yolun ortasında dehşet içindeki gözlerini babasma dikti: le. Bana neler isnad ediyorsunuz!... Baba, yalvarınm, ayaklannızı öpebirden kendini kaybederek oğlunun koSami Bey sustu. Heyecen baba oğulu metanetini tophyarak isyan etti: Baba, ben katil değilim. Baba, lunu tuttu ve sarstı. Kulağına eğilerek yim, ne biliyorsamz söyleyiniz..* öyle bir hale getirmişti, ki Mahmudpaşa haykırdı: Söyliyeceğim: Dün gece nerede ol yokuşunun altbaşına kadar hiçbir şey ben kimseyi öldürmedim, öldüremem de. Bir kadını öldürmek, hele beş on duğunu evvelâ sen söyle. lirasını almak için öldürmek küçük bir Dün gece mi? Mektebde. cinayet midir? Sen mektebde bunu mu Yalan söyleme, mektebde olmadıöğrendin? Bu da yeni bir nazariye mi? ğın çok çabuk anlaşılır. Dikkat et, ken Bir kadın mı öldürdüm, ben mi? dini mahvediyorsun. Daha doğrusu mahHangi kadını öldürmüşüm baba?... vetmişsin. İçinden asla çıkamıyacağın bir Âdileyi. çukura düşüyorsun. Dün gece neredey Âdile kimdir? din? Belki öldürdüğün kadının Umini Irfan sarardı, dudakları titriyerek: görmiyerek, hiçbir şey düşünemiyerek bi Baba ben on parasız yaşıyorum. Korkarer koyun gibi yürümüşlerdi. nm siz fena bir hulya içindesiniz. Bir kâNeden sonra gene îrfan: bus geçiriyorsunuz. Ortada hiçbir şey Baba, dedi, namusuma yemin ede yokken beyhude muztarib oluyorsunuz. rim ki günahım Leylâyı sevmekten ve Ortada hiçbir şey yokken mi? dün gece onun davetine icabet ederek e Leylânın evinde polis ve Müddeiumumî vinde kalmaktan ibarettir. seni bekliyor. Bir lâhza sonra burada Sami Bey cevab vermedi. basılıp ikimizin de tevkif edilmemiz mümYenicaminin arkasmda bir kahve bul kündür. Ortada birşey yok mu?... Öl Terzibaşyanın eserinin ikinci ve üçüncii cildi henüz neşredilmediğinden bu iki kitabm mufassal muhteviyatı henüz malum değildir. Ancak üçüncü cildin tamamile «Fuzulinin dini ile islâmiyet» mevzuuna, dördüncüsü de Fuzulinin eserlerinden seçilmiş parçalarla onların tefsir ve muka yeselerine tahsis edildiği öğrenilmiştir. Fuzulinin neşredilmemiş bazı gazellerile, dördüncü kitabda bulunmıyan en iyi Rahib Terzibaşyan eserini biri «Mu gazelleri de dördüncü cildin sonuna ilâve kaddeme», diğeri «müntahab Parçalar» edilmiştir. adile iki esaslı kısma ayırmıştır. Müellıf Fuzulinin her sahadaki bü Birinci kısımda Fuzulinin hayat ve ru yüklüğünü tebarüz ettirmek için büyük hu inceden inceye tetkik edilmiş ve bizzat Türk şairini beynelmilel ilim ve edebiyat Fuzulinin sözlerile onun büyük bir şair âleminde üstad olarak tanmmış şahsiyet ve şarkın en büyük felsefî şairile detfn bir lerle mukayese etmiştir. Bunlar meyanmmistik olduğu ispat edilmiştir. Rahib Terda İran şairlerinden Hafızla Sadi, İtal zibaşyan bu mevzulan izah edebilmek yanlardan Dante ile Petrark, Lâtinlerden için eserinin «Mukaddeme» adını taşıyan Çiceron, Virgile, Ovradius, Saint Aukısmını üç cilde ayırmak mecburiyetinde gustinas, Ermenilerden Yeznik, Yeğişe, kalmıştır. Tavit Anhaht, Naregatzi ve Şınorhali, Birinci kitab, yahud birinci cild, Fu nisbeten yenilerden Paskal ile Bossuet'ten zulinin tarihini, yani, yaşadığı devri, doğ uzunuzadıya bahsedilmektedir. Bunların duğu yeri, hayatmın mühim hâdiselerini, haricinde, bilhassa üçüncü cildde, Kureserlerinin tahlilini, lisanını, veznini, ve anı Kerime geniş bir yer aynlmıştır. Ter diğer Türk şairlerile büyük İtalyan lirik zibaşyan tarafmdan Fuzuli ile mukayese şairi Petrark ile mukayesesini ihriva eder. edilen Türk şairleri arasında Baki de var451 sahifeden mürekkeb bulunan bi dır. rinci cildde tetkik edilen başlıca mevzuRahib Terzibaşyan, eserini vücude lar şunlardır: getirmek için ezcümle atideki metinlerden Fuzulinin tercümeihali, Mustafa Ke istifade etmiştir: mal Paşaya selâm ( * ) , Kanunî Sultan Külliyatı Divanı Fuzuli (1308 de Süleyman, Sadrazam îbrahim Paşa, FuAhter matbaası tarafmdan tabedilmiş • zuli ve İbrahim Paşa, Fuzuli ve Sultan tir), Celâleddini Ruminin Mesnevisi, Süleyman, Fuzulinin muasır edebiyatı, Hafızın, Sadinin eserleri, Petrarka için Irak, Hille, Bağdad, Kerbela ve Necef, 1896 da Milânoda Hoepli tarafmdan Ali Aba, Fuzuli ve Bağdad, Fuzulinin neşredilen metin, Paskal için Bibliotheque çocukluğu ve gencliği, Fuzulinin tahsili, Nationale'in broşürü. Arab edebiyatmın Fuzuli üzerindeki teDante, Verjıl, Mılton ilâh.. için ise sirleri, Fuzulinin seyahatleri, Lâyemut doğrudan doğruya kendi eserlerinden is« şair*Fuzuliyi çekemiyenler, Fuzulinin Nişancı Paşaya hitaben yazdığı mektub, tifade edilmiş ve mukayese edilen parçaFuzuli gözden düştüğü zaman, Fuzulinin ların aid olduğu eserin kaçıncı sahifesinde edebî kıymet ve eserleri, Fuzulinin edebî bulunduğu ayrıca kaydedilmiştir. Bu mufassal izahattan anlaşıldığına noksanlan ve meziyetleri, Fuzulinin şiirlerinin nev'i, Fuzulinin gazelleri, Fuzuli göre, Terzibaşyanın eseri zannedildiğin • nin dıli, Fuzulinin vezni, Fuzuli ve diğer den çok daha şümullüdür. Bu itibarla, ermenice Fuzulide öğrenilecek bir yenilik Türk şairleri, Fuzuli ve Pelrark. mevcud olmadığını iddia etmek doğru ol720 sahifeden mürekkeb ikinci kitab, mıyacaktır. yahud ikinci cild, Fuzulinin Metaphy Keza, Celâl Nuri de okuduğu Fuzulisique'ini ihtiva ediyor, yani Fuzulinin meyi anlamadığını «Tarihi Tedenniyab tafiziği ve manevî felsefesile, müslüman Osmaniye» adındaki eserinde tasavvuftan tasavvufunun mistik aşk ve şarabını mu bahsettiği satırlarla ispat etmektedir. E fassal surette tahlil ediyor. İkinci cildde serinin 1 74 üncü sahifesinde «Arab ve tetkik edilen başlıca mevzular şunlardır: Acem tasavvufunun dimağı şarki bir kat Metaphysique, felsefî şiir, felsefe var daha tenvim» ettiğini kaydederek tasavmıdır? Felsefe üstadları, Arab felsefesi, vufla esrar ve morfinin birbirinden pek o İbni Sina ve îbni Reşid, Fuzulinin man kadar farkı olmadığını, birinin manevî, tığı, hayatın esran, Materialisme nedir? diğerinin de maddî bir surette dimağı Celâl Nurinin tezadlan, Fuzuli ile mad hasta etmekten başka birşeye yaramadığı de, Rationalisme, Fuzuli ışık anyor, ilim, neticesini çıkarmıştır. Celâl Nuri, kabainsan dimağının vezni, ilâhiyat, Kur'anı hati yükliyecek bir kurban ararken FuzuKerimle şiir, Fuzulinin dinî duygulan, liyi anhyamadığını, bu lâyemut şairi it * psychologie, Fuzulinin psikolojisi, Fuzu ham etmekle ispat etmiştir. Bu Türk edilinin faziletleri, adalet hakkında Fuzuli bi, Türkün en büyük şairi için aynen şu nin fikirleri, seciye, sabır, tevazu, şefkat satırları yazmıştır: ve vatanperverlik hakkında Fuzulinin iti«Edebiyatı Osmaniyede bu gibi hastakadları, bir kasidede de ve «Leylâ ile lıklara bir misal iraesi lâzım gelirse, te Mecnun» da Fuzulinin şahsı, tasavvuf nereddüdsüz, Fuzuliyi gösterebiliriz. Ede dir? Müslüman, İbranî, Hind, An, Yu biyatı Arabiyyede Muhiddini Arabî, nan, Romalılar, yeni plâtonik, Arab, ge edebiyatı farisiye de Hafız Şirazî, hep bu çen asrın ve muasır tasavvufları arasında gibi dil suhtelerdir.» mukayeseler, hıristiyan tasavvufu, müs Celâl Nurinin bu sözlerini «Fuzuliye lümanlarda tasavvufu temsil eden şairler, küfür» telâkki eden Terzibaşyan, Fuzu dürülmüş bir kadın ve bu kadının ölür liyi tammıyarak, anlıyamıyarak ona dil ken sesini duyan Leylâ var. Bir komşu uzatanlardan ve Fuzuliyi unutanlardan intikam almak için yirmi sene gece günsenin bu sabah evden gizlice çıktığmı söydüz çalışarak eserini hazırladığını söy * lüyor, Leylâ geceyansı, yattığı odamn lüyor. altında, yani hizmetçi kadının odasmda Bu iki misal, Terzibaşyanın eserinin bir erkek sesinin «hepsini ver, yoksa bo Fuzuliyi nıüdafaa etmek istiyenler için ğazlarım» dediğini işitmiş... Ortada bir zengin bir silâh deposu olduğunu göster şey yok? Öyle mi? Daha ne olsun... meğe kâfidir. Terzibaşyanın kitabmı o Sonra sen hâlâ Leylânın evinde olduğu kuyanlar yalnız Fuzuliyi tanımış olmakla nu bile gizlemek istiyorsun. Bütün bu de kalmıyacaklar, edebiyat, felsefe ve ilâhiyat hakkında çok kıymetli fikirler edinmiş liller senin tevkifin için çoktur bile. olacaklardır. Bunun için ermenice FuzuIrfanın gözleri dolu dolu olmuş, göz linin behemehal türkçeye tercümesi lâ leri kararmağa başlamıştı. Başını kereve zımdır. Eserin birinci cildi neşredildiği zatin arkasına dayıyarak gözlerini kapat man hâdiseden o zamanki Maarif Vekib. Dudaklannı ısırarak kendine gelmeğe li Cemal Hüsnü, Köprülüzade Fuad haçahştı. Sami Bey kahvesinden bir yudum berdar edilerek, ermenice Fuzulinin türkçeye tercümesinin temini rica edilmişti, içerek: Bu müracaatin hiç olmazsa şimdi na Oğlum, dedi. Sen de sükun bul, zan itibara alınarak tercüme işinin yapılben de kendimi zaptetmeğe çalışacağım. ması temenni olunur. S. Şamlı Belki ben vaziyetin zâhirine bakarak aldanıyorum ve çok fena hükümler veriyo(*) Terzibaşyan bu kısımda Türkü asırdide uytosundan uyandıran Atatürkü serum. Biraz sükun bulursam olabilir ki lâmlıyarak, Fuzulinin devrini tetkik edersenin vereceğin izahatla hükmümü değiş ken sultanlarm hayatma vâkıf olanların Atatürkü daha büyük bir sevgi İle sevecektiririm. lerini kaydederek Fuzulinin adını lâyemut Atatürkün adına bağlamaktadır. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: