18 Ocak 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

18 Ocak 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18 tkincikânun 1938 CUMHURtYET Edebiyat Büyük Millet Meclisi kış tatiline girdi Ankara 17 (Telefonla) Meclis bugün Hilmi Uranm başkanlığmda top landı. Vakıflar Umum Müdürlüğü malî yılı butçesinde 84 bin liralık münakale yapılmasına dair lâyiha kabul edildi. Muhasebei umumiye kanununa müzeyyel lâyihanın, oyun aletleri resmi hakkında kanun lâyihasının, Ziraat Vekâleti vazife ve teskilâtı kanununa pk lâyihanın, kaçakçılığm men ve takibi hakkındaki kanunun bazı maddelerini •değiştiren kanuna bir fıkra ekliyen lâyihanm ikinci müzakerelerini yaptı kabul etti. Halk bankası ve halk san dıklannm sermaveleri hakkındaki kanun lâyihasile, İstanbul Tramvay şir ketinden alınan paralann sehrin imanna tahsisine dair olan ve Eminönü mevdanınm açılmasmı istihdaf eden kanur lâvihalan da kabul edildi. Bu sırada söz alan Berç Türker lâvihanm heveti umumivesi hakkında ?Ö7 aldı, küçük esnafa sermaye temin edecek ve bunlarm inkisafma vardım edecek olan bankanın teşekkülünü mem nuniyetle karşıladığını ifade etti Sözleri sırasında yeni tesisin eski Esnaf Bankasma benzememesi temennisinde bulundu ve Esnaf bankasına dair mütalealarını söyledi. Bir et bankası ve bahk bankası gibi bankalann kurulacaçi hakkındaki bazı gazete haberlerinden bahisle. bankalarm bu kadar çoğalmasını doğru bulmadı. tktısad Vekili Şakir Kesebir, Berç Türkerin bu mütalealarma şu cevabları verdi: « Okunan ve tasvib buyurulan maddelerde görüldüğü veçhile halk bankası ve halk sandıkları namı altında küçük esnaf ve san'at sahiblerine 20, 50 ve nihayet yüz liralık kredi ve recek müesseselerin teşkili mevzuu bahstır. Bu müesseseler 933 senesinde Büvük Millet Meclisinin kabul etmiş oldu§u bir kanuna müsteniden kurula caktır. Bu kanunla, kurulacak bu mü esseselere Hazine istirakîni temin edecek karsıl'klar gösterilmiş oluvor. Gerek halk bankası, gerek o bankanın münasib gördüçü yerlerde açılacak o lan halk sandıkları küçük kredileri idare edecek en hayırlı müesseselerimiz den olacaktır. mek üzereyken Berç Türker arkadaşı mızın bundan istifade ederek eski bazı bankalarm maruz kaldıkları müskülâtı mevzuu bahsetmesini yerinde görme dim. Yalnız ifadelerinde noksan kalmi! olan bir ciheti huzurunuzda tebarüz et tirmeğe lüzum görüvorum. îstanbulda adı geçen Esnaf bankasının yolsuzluk tan mütevellid mes'ulleri mahkemeye verilmişlerdir. Onlar hakkında takibat vapılmıştır. Bunlar yüzüstü bırakılmıs degildir. Bu noktada halk bankalarile herhangi bir münasebet aramak yerinde olmıyan irtibat düsüncesidir. Yerinde olmıyan endiseler Gene bu münasebetle arkadaşımızm mevzu harici olan mütalealarım dinlemis olduk. Tavsiyeleri dgîma ciddivetle telâkki etmek mutad?rr>i7dır. Fakat maalesef tavsiyelerini c'dd" bulmadıöımı söylemeŞe mecburum. Teşkili karannı verdi§imiz herhangi bir müesse^e için huzıiru âlinize daima bir kanun arzediyoruz, esbabı mucibesini izah ediyoruz ve bunun lüzumu takdir edildikten sonradır ki Büyük Meclis onun kabulüne karar vermiş oluyor. Bu mües seselerin artmasile anarşik bir ikt'sadî vaziyet endisesinde bulunmak hiç ye rinde de&ildir. Bunların herbiri kendi sahalarında ihtiyacları karşılamaga. memleketin iktısadî faaliyetlerinden bir subeyi canladırmaga varıvan müf>sseseler olmaktadır. Herbirinden mem leket büyük favdalar beklemekted^r. Bunların teskil edilmiş olanları ve bundan sonra da teşekkülü mevzuu bahso lanları tabiî heD bu hudud ve ihtiyac icerisinde mütalea edilmistir. Binaen aleyh arkadasımızın bunları herhangi bir halk bankası adından istifade ede rek burada tenkide kalkısmış olması fikrimizce hem mevzu, saded haricin dedir, hem de doöru değildir.> Büyük Millet Meclisi bugünkü Içti mamda komşumuz îranla aramızdaki hudud hattımn tashihine müteallik anda tasdik etti. Meclis içtimamdan sonra, Hasan Saka ve doktor Hilmi Tunca imzalı bir tskrirle ikindteşrinden itibaren çalışma devresinde mühim ve müstacel kanunları çıkarmıs olan Büyük Millet Meclisinin tatili teklif olundu. Teklif kabul edildiğinden. martm ikinci çarşamba günü saat 15 te tonlamlmak üzere kıç karar verildi. Dünkü toplantıda Tramvay Şirketinden alınan Bundan sonra bahriye paraların şehrin imarına tahsisine dair kuvvetleri hakkında neşolan lâyiha kabul edildi riyat yanılmıyacak Vaşington 17 Salâhiyettar mehafilden alman malümata göre, Amerika Bahriye Nezareti bundan böyle bahriye kuvvetleri hakkında mutad olan istatistik neşriyatmı yapmıyacaktır. Diğer taraftan âyan bahriye encümeni de bu hususta hiçbirşey bildirmiyeceği gibi Milletler Cemiyetine de bu babda kat'iyyen malumat verilmiyecektir. Bu nunla beraber Amerika deniz insaatı hakkında Ingiltere ve Fransaya malumat vermekte devam edecektir. Vaşington 17 Salâhiyettar mehafilde teyid olunduğuna göre, Japonyanın Londra deniz aplaşmasında harb gemileri için konulan tonilâto tahdidatina riayet etmediği anlasıldığı takdirde îngiltere ve Amerika da mezkur mukaveleye riayet etmiyecektir. Londra mukavelesini imza eden dev letler bu hususta kat'î bir karar vermeden evvel Japonyadan deniz inşaatma dair resmen malumat istiyeceklerdir. Filhakika bu malumat Japonyanın büyük çapta gemi inşa ettiğini teyid edecek olursa Amerika da denizlerdeki faikiyetini idame çarelerini arıyacak ve Japonya nın yaptıeı büyüklükte ve belki de ondan fazla harb gemileri inşa edecektir. (a.a.) Amerikada verilen yeni ve mühim karar Türkçeden garb dillerine tercümeler Yazan: PEYAMt SAFA Anketçi sorar: «Hangi eserlerimizi garb dillerine tercüme edilmeğe lâyık bulursunuz?» Zihniniz, hatırlamak ve tercih etmek gibi iki zor ameliye içinde kalır. Fakat, sorgudaki «tercüme» kelimesi, manzum eserleri hatırlamak zahmetinden sizi kurtarır. Bilirsiniz ki şiir, ne izah, ne tahlil, ne tefsir, ne tevsi, ne de tercüme edilebilir. Hele anketçinin sorgusundaki «garb» kelimesi, yalnız millî hududlarımız içinde kıymet alan ve valnız bize göre güzel, manzum ve mensur birçok eserler üstünde durmak eziyetinden de sizi kurtarır. Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azimetten mısraı, türkçeden ve Türkiyeden başka herhangi bir dilde ve herhangi memlekette metelik etmez. Bu sözün bütün kıymeti, Türkiyede, müstesna bir mücadele devresi içinde, icab eden bütün şiddetile Sultan Hamide karşı söylenmiş olmasındadır. Bunun için, büyük Namık Kemalimizin, gene milletlerarası edebiyat kıymetleri içinde metelik etmiyen «Vatan» piyesi, 1886 tarihinde Henri Hard tarafından almancaya tercüme edildiği zaman, Victorien Sardou'nun gene ayni tarihlerde yazılan bir piyesile mukayese olunarak, Avrupada pek aşağı bir not almıştı. İki sene kadar sonra, muallim Nacinin gene galiba almancaya tercüme edilen Sünbüle'si nasıl karşılandı, bilemiyoruz ama o tarihten bugüne kadar, arada bir türkçeden Avrupa dillerine çevrilen eserlerin garb tenkidinde sürekli ve sabit bir intıba bırakmadığını görüyoruz. Bunun için, hangi eserlerimizin garb dillerine tercüme edilmesi doğru olacağmı düşünürken, bugüne kadar tecrübenin bize verdiği derse lâkayd kalmadığımızı isbat etmek ve işe menfî bir tasfiyeden başlamak lâzımdır: Hangi eserlerin garb dillerine tercüme edilmesi doğru olmaz? Ilkönce bunu tayin ebneliyiz. Manzum eserlerin hemen hepsi kadronun dışında kahrlar. Dünyaya yeni bir tefekkür ve heyecan mevzuu, yahud yeni bir ifade kıymeti getirmedikleri halde, yalnız, Türk dilinde, yahud millî ve siyasî tarihimizde büyük bir merhale açtıkları için güzellikleri ve tesirleri hududlarımız içinde kalan mensur eserleri de tercih kadromuzun içine sokmıyalım. Böyle bir tasfiyeden sonra, müsbet bir tercüme prensipine ihtiyacımızın şiddeti artacaktır. Tercih edeceğimiz eserlerin müşterek vasıflarını aramağa başhyacağız. Beynelmilel bir san'at eserinin kıymeti, mevzuunun millî değil de mutlaka beserî olmasına mı inhisar eder? Hayır, fakat böyle bir san'at eserini dolduran muhteva, birinci derecede millî bile olsa, kendi ufuklarından taşarak, başka hava İHEM NALINA MIHINA Üzüm ve incirlerimiz I Şakir Kesebirin beyanatı Elektrik Şirketinin vereceği para Nafıa ile şirket arasında yeni müzakereler açılacak Ankara 17 (Telefonla) tstanbul Elektrik şirketinin ıslahı ve halktan ıvazsız aldığı paraların iadesi yolunda Nafıa Vekâletile şirket arasında uzun zamandanberi devam eden müzakere ve muhaverenin bugünlerde müsaid bir safhaya girdiği anlaşılmaktadır. Şir ketin murahhas azası Henri Special çehrimize gelerek. Vekâletle temaslarda bulunmuştu. Fakat şirket ayrıca bu Noksan kaîan bir nokta ayın 15 inde tahrirî bir cevab da verBöyle hayırlı müesseselerimıimiHlııllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllflillllllUinııımımmiH te^kil et ~ ~ meğe mecbur olduğundan, dün # bu cevab Vekâlete gelmiştir. Gerek şirketîn murahhas azasile yapılan temaslar, gerek dün gelen cevab aradaki ihtilâfm izalesine müsaid bir hava yaratmıstır. Öğrendiğime göre, şirket İstanbul elektrik santrali ile şebekenin tamamen ıslahına matuf olan teklifleri ve halktan fazla aldığı paralann bilmüzakere ia desini kabul etmektedir. Bu paralar hakkında şirket ve Nafıa arasında yeni [Baştarafı 1 tnci sahijede] bir müzakere açılacağı da anlaşılmak zırlanmış olmakla beraber, buna ilâve Tokyo 17 Japonyadaki Çin konBerlin 17 (Hususî) Yugoslavya tadır. edilecek hususat hakkında teklifte bu soloshaneleri Çin tebaalarına yaptıklan Başvekili M. Stoyadinoviç'le Alman ribir tamimde bu ayın 20 sine kadar JaponBu vaziyet iki gün evvel bir gazete unmak istiyenlerin fikirlerini tetkike ve cali arasında cereyan eden temaslar hi Mevzuubahs nin şirketin Nafıaya kat'î bir red ceva benimsemeğe amadeyiz. tam bulmuştur. Bu münasebetle, bu ak yadan harekete hazırlanmalarını bildirbı verdiği şeklindeki haberinin de asıl projeye icab ederse ilâveler yapmak ve şam neşredilen müşterek resmî tebliğ şun mişlerdir. ;ız olduğunu göstermektedir. bu projeyi mümkünse daha mükemmel Çinliler taarruz ediyor ları bildiriyor: leştirmek üzere burad? toplanmış buluSıhhat müdürleri arasında nuyoruz. Ümid ederim ki, bütün teferru« Yugoslavya Başvekili ve HariciŞanghay 17 Çin kuvvetleri Wuhu ye Nazırı M. Stoyadinoviç, Berlinde istikametinde taarruza geçmişlerdir. Çin Ankara 17 (Telefonla) Kırşehir atm gözden geçirildiği, fakat ofisin ihdaikameti zarfmda Alman Hariciye Na tayyareleri Japon mevzilerini şiddetle sıhhat müdürü Ismail Hakkı Kastamo smdan beklenen faydalann mevzuu bahzırı Baron von Neurath, General Goe bombardıman etmiştir. Muharebe devam nuya, Beyoğlu hükumet doktoru Mu sedilmediği, o iki ihzarî içtimadan sonra, ring ve hükumetle, parti erkânile müte etmektedir. hiddin Celâl İçel sıhhat müdürlüğüne. artık, filiyat sahasına girmiş olacağız.» addid mülâkatlarda bulunmuştur. Bu Hasan Saka, bundan sonra, tütün ofiHening'in düştüğünü itiraf eden Çin Zonguldak merkez hükumet doktoru görüşmeler, bugün M. Hitler'le M. Sto mahfilleri, şimale doğru Yenchow istika Ali Orhan Kırklareli, Kastamonu mü sinin gayesi etrafmda fazla tafsilâta giyadinoviç arasında vuku bulan mülâkat metinde ilerliyen Çin kuvvetlerinin yeni dürü doktor Raif, Kırşehir, İçel müdü rişmeği zaid bulduğunu, ihdas edilecek la neticelenmiştir. bir ileri harekette bulundukları da beyan rü Necmeddin Kocaeli sıhhat mü müessesenin, Milletler Cemiyetinin ar zusuna uygun olmak itibarile beynelmilel Yugoslavya Başvekili ile Alman ricali etmektedirler. dürlüklerine ve Kırklareli müdürü bir kıymet ve mahiyet taşıyacağından Beş altı yüz Japon bahriye askeri Osman Civelek de ikinci sınıf müfet arasında cereyan eden müzakerat neti cesinde Avrupa sulhu uğrunda Almanya harb gemilerinin ve tayyarelerin açtıkları tişliğe, Kocaeli sıhhat müdürü doktor başka, memlekellerimiz arasındaki iktı ile Yugoslavyanin siyasî ve iktısadî sa ateşin himayesinde dün sabah Kwang Fuad ikinci smıf müfettişliğe tayin sadî bağlar ve dostluk rabıtalarını takviye edeceğini söylemiş ve kongreye, mesahada teşriki mesai etmeleri takarrür et lung sahilinde Macao'nun şimalinde kâin edildiler. isinde muvaffakiyet temenni ederek söz miştir.» bir noktada karaya çıkmışlardır. Çin erini bitirmiştir. KISA HABERLER Tebliğ iki memleket arasındaki müna takviye kıt'alan sür'atle bu noktaya git Nutuktan sonra kongre reisliğine de sebatın bundan sonra daha ziyade te mışlerdir. Şimdi burada şiddetli bir mu* LONDRA «İngiltere ve Yahudi par Hasan Saka seçilmiş ve Yunan delegesi rakki ve inkişaf edeceği ümidini izhar et harebe cereyan etmektedir. lamentosu» adı verilen Avam Kamarasınmektedir. Bu ihrac hareketinin cenubî Çinin dati Yahudi meb'uslar grupu kabul ettiği namına Gafas'm müştereken Başvekâlete bir karar M. Hitler bu gece Yugoslavya Baş muhtemel bir istilâsı için tecrübe mahi dahilinde suretinde Filistinin imparatorluk bir telgraf çekilmesi hakkındaki teklifi bir dominyon olarak idaresini ttifakla kabul edilmistir. vekili şerefine büyük bir ziyafet vermiş yetinde olarak yapıldığı zannedilmek istemekt€dir. Yunan heyeti reisi ruznamedeki mesetir. tedir. * LONDRA Dehşetli bir fırtına saatte 120 kilometro süratle Büyük Britanya eler hakkında bugün bir rapor dağıtacaFührer'le mülâkat Bir Çin gazete idarehanesine adalarını sarsmaktadır. Deniz kazaları ve ğını bildirmiştir. Berlin 17 Stoyadinoviç'in F ü h insanca zayiat mütemadiyen artıyor. bomba atıldı Bundan sonra ruzname hakkındaki ALLAHÂBAD Allahâbad rer'le mülâkatı bir saat kadar sürmüştür. Şanghay 17 Bir Amerikahnın çı bir* yolcu trenile bir eşya treni civarında arasında zahat dinlenmiş ve bugün saat 15 te müMülâkatta General Göring, Hariciye karmakta olduğu Hıvasipao çince gaze şiddetli bir çarpışma olmuştur. Yedi kişi zakerata baslanmak üzere içtimaa nihaNazırı M. Von Nerurath ve Yugoslav tenin idarehanesine bir bomba atılmıştır. ölmüş ve 15 kişi yaralanmıştır. : orta elçisi M. Markoviç de hazır bulun Bir Çinli ağır surette ve diğer iki kişi de * NANTES Fransız bahriyesi yeni bir yet verilmişt . mayn tarama gemisi denize indirmiştir. Hasan Sakanın beyanatı muşlardır. (a.a.) hafif surette yaralanmıştır. Bombayı a «Commandant Duroc» adındaki bu geminin Kongre reisi Hasan Saka, kongreyi tan kaçmıştır. boyu 75, genişliği 8 metrodur. Habeş tmparatoriçesi * Londra HabeşLstandaki İtalyan iş müteakıb kendisilc görüşen muharririmiJaponlar arasında irtibat Filistine gidiyor gal ordusu son aylar içinde Habeş kuvvet ze şu beyanatta bulunmuştur: Londra 17 Habeş İmparatoriçesi Tokyo \7 Tsinan'dan hareketle lerinin mütemadi taarruzlarına karşı mü« Bugünkü toplantıda kongrenin yanında Ras Kassa ve diğer birçok şaıka doğru Chantung demiryolu istika cadelede bulunmağa mecbur olmuştur. küşad resmi yapıldı ve kongre ruznamesi* Berlin 17 M. Hitler'in Iş başına Habeşliler olduğu halde Pilistine haremetinde ilerliyen Japon kıt'alan Tsing geçtiğinin beşinci yıldönümüne düşen 30 nin metni üzerinde mutabakat hasıl oldu. ket etmiştir. împaratoriçe üç ay sonra kânunusani bayramı geçen seneler gibi îngiltereye dönecekse de beraberinde tao'ya kadar gelmişler ve bu suretle kutlanacaksa da, resmî mahfiller, bu sene Mevzuumuzun hulâsası, üç devletin u giden Habeşlilerin birçoğu Filistinde Tsingtao'yu zaptetmiş olan Japon deniz mühim nutuklar söylenmiyeceğini bildir mumî menfaatlerini gözönünde bulun durarak şa: . tütunlerinin daha yüksek bir kalacaktır. (a.a.) kıt'alarile irtibat tesis etmişlerdir. (a.a.) mektedirler. M. Stoyadinoviç'in Japonyada bulunan Çinliler çekiliyor Berlin temasları Dün müşterek ve resmî Çin kuvvetleri taarruza geçti, ilerliyorlar bir tebliğ neşredildi Tütün kongresi dün ilk toplantısını yaptı lara ve iklimlere dalabilecek beşerî bir sirayet hassasma sahib olmuyor. Millî olmak beşerî olmaya mâni değildir. Bilhassa «exotique» meraklann ve heyecanların, yani başka bir milletin hayatına Hangisinden istersiniz, diye sordu; aid tecessüslerle dolu, uzaklıklann nossadesinden mi, yoksa üzümlüsünden mi? taljisini taşıyan bir hassasiyetin fazla inSonra ilâve etti: kişaf ettiği bu devirlerde, her millet, ken Üzümlüsü lzmir üzümünden ya dini, rengini beşerî tabloya cesur bir fırpılmışhr; çok güzeldir. ça vurusile kondurabilir. Bu umumî tecessüs mevzularından bilzmir ismini duyunca üzümlüsünden ri de her milletin tarihidir. Meselâ Tür aldık. Bu ekmekler, îzmirin çekirdeksiz kiyede Fransız ihtilâli hikâyeleri, yahud üzümünden yapılmışh. Fransanın bu ücMaverling faciası veya împaratoriçe E ra kasabasında yediğimiz lzmir üzümleri lisabeth'in hayatı, daima büyük alâkalan bize, memlekette yediğimiz üzümlerden çekmistir. Türkiyede ve dünyanın her büsbütün tatlı ve hoş geldi. yerinde, baska bir milletin tarihi, büyük beşerî tecrübenin bir parçası halinde, yıFransız Alman hududunu geçtikten ğınların dikkatine ve ibretine mevzu ol sonra, Almanyanm meşhur Sarre hav mustur. zasının merkezi olan Sarrebruck şehrin Türkçede, garb dillerine tercüme edil de, yolda yemek üzere nevale düzmeK meğe lâyık eser aranırken yalnız beşerî çin, bir yemişçi dükkânına girdik. Öte muhtevanın peşini bırakmamak doğru ol beri alırken bir Parisli gibi fransızca komaz. Millî rengin, millî sesin, millî hava nuşan dükkâncı kadm, bir kutu incir uzanın ve millî tarihin cihan manzumesini ta tarak: mamlıyan hususî boyası, hususî tonu, lzmir incirlerinden almaz mısmız? hususî iklimi ve rüzgârı da, şüphesiz, terdiye sordu. cüme mevzuuna aid büyük kıymetlerden lzmir incirleri o kadar güzel midir biridir. ki bize tavsiye ediyorsunuz? dedim. Bugüne kadar, garb, millî tarihimizi îzmir incirleri bir harikadır; başka bizden okuyacağı yerde bunun tam tersi hicbir yerde böyle tatlı incir yetişmez. olmuştur: Kendimizi garb müverrihlerinin eserlerinde tanımağa başlamışız. Bü Biz, o incirleri yetiştiren memlekeyük tarihçilerimizden hangileri garb dil in halkındanız. lerine tercüme edilmistir, bilmiyorum. Türk olduğumuzu öğrenince alâka Fakat, beni çok sevindiren bir habere gösteren kadınm, sırf incirlerimiz yüzüngöre, Almanlar, kıymetli ve aziz meslek aen Türkiyeye karşı iyi duygular besle taşım M. Turhan Tan'ın eserlerine alâ diğini ve memleketimizi görmek istediğini ka göstermeğe başlamışlardır. Cumhuri nladık. yette ne büyük bir iştiyakla hergün beklendiğini ve okunduğunu bildiğimiz Bana geçen haziranın son günlerine «Hurrem Sultan» adlı tarihî romanımız ^d bu iki hatırayı şimdi aklıma getiren almancaya tercüme ediliyor. Türkçeyi sebep, önümde duran birkaç kutu incirle pek iyi bilen alman mütercimin arkadaşıüzümdür. Üzümler Tariş yani Türkiye mıza gönderdiği ve tesadüfen gözümüze ş ve Ziraat Bankalarının îzmirde müşilişen satırları buraya alıyorum: «Hurtereken kurdukları Üzüm Kurumu Limirem Sultanın Osmanlı tarihindeki meş'um tcd şirketinin «Ege bölgesinin temizlen • rolünü tavsifiniz pek cazib olduğu gibi, miş, yıkanmış, çÖDİeri ayıklanmış ünlü ve eseriniz, büyük Süleyman zamanını da eşsiz üzümleri» dir. yeni ve sayanı hayret bir tarzda aydmîncirlere gelince, bunlar ayn ayn üç latmaktadır.» markanın malıdır. Biri, ayni Üzüm KuBir milletin hayatına ve onu başkalaından ayıran hususî çizgilere karşı sem rumunun işlettiği incirlerdir; ötekiler de pati ve tecessüs, tarihine karşı duyulan hususî tacirlerin markalarını taşıyorlar. alâkadan doğduğuna göre, M. Turhan Her üçü de fevkalâde itina ile ambalâj Tan'ın eserlerinden vatanın her tarafına y?pılarak zarif kutulara yerleştirilmiştir. yayılan tesirlerin yabancı memleketlere încirler, çikolatalarda olduğu gibi, kat kadar taşması, millî teliflerimizin beynel ka* kâğıd ve kalay zarflar içine konul milel itibarı bakımından hayırlı bir baş muştur. Hele bu hususî markalardan bilangıcdır. Kendisini tebrik etmekle kal rirıin incirleri, adeta bir gelin hediyesi gr mıyalım ve yığın yığın tercüme ithalâb bi, rengârenk ve çeşid çeşid kâğıdlara sayapıldığı bir devirde, daha genis bir te rılarak son derece cazib bir şekle sokul lif ihracatına yol açacağını ümid ettirdi muştur. Üzümler de, incirler de, tam medenî dünyanın istediği tarzda göz alıcı ği için de memnun ohlım. şekilde zarflandığı gibi bu şık zarflann PEYAMt SAFA içindeki incirler de itina ile seçilmiş, ga\el temiz işlenmiş, sapları kesilmiştir. Bir tane çürük, kurtlu veya ekşimeğe başla satış istikbaline kavuşmasını temine yan mış incire tesadüf edemezsiniz. Güzel yacak kararlarır. ittihazıdır. Bu meyanda mukavva veya hasır örgülü kutular içine şark tütün ofisi tesisi için 932 de yapılan konulan bu ihracat incirlerinden, iç piyakongrede mevzuu müzakere olan mesele samızda bulabilirseniz, ziyarete gittiğiniz dostunuzun çocuğuna, yahud da çayına yi ruznamemİTİn başına aldık. davetli olduğunuz bayana, çikolata veya Yarın komisyon halinde toplanacağız. şekerleme yerine, bunları götürünüz; muMesaimizi cumartesi gününe kadar ikmal hakkak ki daha çok makbule geçer. edeceğimizi ümid ediyorum. Yarın ak Nefîs üzüm ve incirlerimizin bu zarif şam misafirleriıriz şerefine bir ziyafet şekilde Avrupa ve Amerika piyasalarına vereceğiz. Misafirler burada bulunmala nndan istifade ederek tütün depolarımı arzı, onlann sürümünü muhakkak artı " racaktır. Ayrıca, Türk mallarınm bu kazı ve fabrikalan gezeceklerdir.» âar, süslü ve cazib bir tarzda paketlen Murahhaslar mesi, memleketimizin medenî seviyesi nam Kongrede Yunan heyeti, başkonsolos ve hesabına mükemmel bir propaganda Gafas'ın riyaseti altında millî iktısad ne vesilesi de olacaktır. zaretinde umumî müdür Theoropolos ve Bilmiyorum, bu üzüm ve incirler için, Yunan tütün enstitüsü direktörü Argira Avrupa ve Amerika gazetelerinde rek dis'ten, Bulgar heyeti de başkonsolos lâm yapılıyor mu? Eğer yapılmıyorsa, Slivenski'nin reisliğinde Bulgar ziraat reklâma da ehemmiyet vermek, çok bankası umum" eksperi Viçef ve bugün fâydalı olacaktır. Biz, reklâmın kıyme • şehrimize gelecek olan Lalayef'le konso tıni, ancak yeni yeni anlıyoruz. Reklâmı loshane kançılan Karaçef'ten mürek tevazua uymıyan bir tefahür addeden lcrimiz ve lüzumsuz sananlanmız, hâlâ, kebdir. pek çoktur. Tevazuun, ancak ferdî muaInhisarlar îdaresi kongre münasebetile şeret âdabında yeri ve kıymeti vardır; bir hatıra olarak hususî sigaralar hazır yok^a ticaret ve reklâmda değil. latmıştır. Üzüm ve incirlerimizi böyle yeni bir ticaret ruhile dünya piyasasına çıkaran Cemiyeti Akvama Muzahe lan tebrik ve takdirden kendimi alamadıret komitesi umumî kâtibi ğım için bu satırlan yazdım. u yaz, Fransanın şimdi isminî hatırlamadığım küçük bir kasabasmdan geçiyorduk. Kabaran açlığımızı biraz bashrmak için, küçük bir pastacı dükkânına uğradık. Fransızların, petit pain dedikleri sanduviç yapılan küçük ve yumuşak francelâlardan birkaç tane almak istedik. Pastacı kadın: Ankarada Ankara 17 (Telefonla) Cemiyeti Akvama Müzaheret komitesi umumî kâtibi M. Small Lothian Ankaraya geldi. Umumî kâtib parlamentomuzdaki Cemiyeti Akvama Müzaheret teşekkülile temaslar yapmakta ve bu vesile ile yeni Türkiyenin merkezi Ankarada. tetkiklerde bulunmaktadır. Bugün birçok müesseseler arasında Halkevini gezdi ve Halkevlerimizin kuruluş maksadile çahşmalarmı çok beğenerek neşriyatile ve faaliyetile alâkadar olmak arzusunu izhar ettL Adlive tayinleri Ankara 17 (Telefonla) Rize ceza hâkimliğine Üaküdar müddeiumumisi Tahsin, Balıkesir müddeiumumiliğine Rize ceza hâkimi Nuri, Denizliye Kars müddeiumumisi Şerefeddin, Tarsus hukuk hâkimliğine Adana icra hâkimi Muzaffer tayin edildiler. Bundan başka Adliyede yeni bazı terfiler, tayinler ve nakiller yapıldı. Kararname Yüksek Tasdikten geçti. .J"

Bu sayıdan diğer sayfalar: