25 Mayıs 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

25 Mayıs 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 25 Mayıs 1938 Tavuklar... Peride Celâl Geyve bağcıları kükürt istiyor Nefis üzüm veren bağları kurtarmak lâzımdır Saib Efendiyi Kırıkçcşme mahallesin tertıbat aldı. Fakat nafile.. Her sabah Je tanımıyan yoktur. Saib Efendi şişman tam evden çıkacağı sırada ayni sahne tek ANKARA: 12,30 karışık plâk neşriyatı 12,50 plâk: usa boylu bir adamdır. Elleri daima ar rar ediyor, karısı boynunu bükerek karşı Türk musikusı ve halk şarlolan 13,15 da;asında, bir taşa çarpmaktan korkuyor sine geçip: «Bugün de san benekli ile hill ve harıci haberler 18,30 karışık plâk Geyve (Hususî muhabirimizden) nuş gibi başı önüne iğilmiş, yolunu dik çilliyi sansar boğmuj» diye, acı haberi neşriyatı 19,15 Turk musıki^i ve halk şarkıları (Servet Adnan ve arkadaşlan) :atle tetkik ederek yüriir. Gözleri miyop veriyordu. Saib Efendinin neşesi kaçmış Geyvenin servet kaynaklanndan birini 20 saat ayarı ve arabca neşriyat 20,15 >lduğu halde gözlük kullanmaz. Birkaç yüzü kararmıştı. Dairede onun zaman za teşkil eden bağcılığı, seneden seneye inkiTürk musiklsl ve halk şarkıları (Nlhal ve :ere gözlük kullanmasmı tavsiye ettilerse man elinde kalem dahp gittiğini gören şaf halindedir. Tavşancıl üzümlerine, ciarkadaşlan) 21 nvusiki konuşması: Halil Bedl 21,15 stüdyo salon orkestraaı 22 le şiddetle reddetti. Onun fikrince göz arkadaşlan haline acımağa başlamıştılar var piyasalarda rakib olan geyve üzümleri ajans haberleri 22,15 yarınki program ve ük takmak ihtiyarladığmı etrafa ilân et Hepsi tavuklan kurtarmak için bin türlü senevî 1,700,000 kilo yaş üzüm ihrac etIstiklâl marşı. Paristen yazılıyor: nek demektir. Halbuki kendisi elli beşine akıl öğretiyorlardı. Fakat kümese dada mektedir. Bu üzümler îstanbul, Izmit, AİSTANBUL: Bundan birkaç sene evveldi. Fransa dapazan, Eskişehir, Ankara piyasala n'rdiği halde hâlâ bütün gencleri cebin nan sansar öyle kurnazdı ki ne yapılsa 12,30 plâkla Türk musikisi 12,50 havadia 13,05 plâkla Türk musikisi 13,30 len çıkaracak kadar zinde ve kuvvetli elinden tavuklan kurtarmağa, hele onu rmda makbul cinsleri ve nefasetile jöhre nın tanınmıs. rejisörlerinden biri «eyyar muhteliı plâk neşriyatı 14 son 18,30 tiyatro kumpanyalarından birinin aktör )lduğunu söyler durur. Saib Efendi ma cürüm üstünde yakalamağa imkân yoktu. tini yükseltmiştir. plâkla dans musikisi 19,15 konferans: ıallede tavuklarile şöhret bulmuştur. ODoktor Salim Ahmed (Hayat nedir) 19,55 Fakat bağcılığın hayatile alâkadar o lerini ziyaret ederek çevirmek üzere ol Nahide Hanıma gelince eskisinden daborsa haberleri 20 Nezihe ve arkadaşları ıun yetiştirdiği tavuklann üzerine tıpkı ha neşeli idi. Sık sık gümrükçünün karşı lan kükürt temin işi ihtiyacı karşılamak duğu filim için ikinci derecede birkaç artarafından Türk musikisi ve halk şarküarılepsi birer evlâdı imiş gibi düştüğünü, on sma geçip onunla uzun uzun oturuyor. tan çok uzaktır. Ziraat Bankasının kaza tist anyordu. Konuşup tanıştıklannm hiç20,45 hava raporu 20,48 Omer Rıza taraan çılgınca bir muhabbetle sevdiğini bil tavuklann başına gelen belâdan gayet nın bağcı köylerine peşin para ile dağıttı birini muvafık bulmamıştı. Veda edip giimdan arabca söylev 21 klâsik Türk musikisi: Nuri Halil ve arkadaşlan tarafından, niyen yoktur. Karısı Nahide Hanım o memnun görünüyordu. Yalnız kocasının ğı 38 bin kilo kükürt, mevcud ihtiyacın derken ona: aaat ayarı 21,45 orkestra 22,15 ajans cadar yalvarıp yakardığı halde hergün bu işe fazla ehemmiyet verisi onu biraz yüzde onunu bile karşılamadığı gibi bu Vah.. Vah.. dediler, biraz daha haberleri 22,30 plâkla sololar, opera ve )iraz daha çökerek beli bükük ihtiyar bir üzüyordu. operet parçaları 22,50 son haberler ve erşekil tevziattan da ancak malî vaziyeti vaktiniz olup bekleseydiniz, tanıdığıraız tesi günün programı 23 son. cocakan gibi yana yatan ahşab evini kaç bir genc kız var.. Sinema artisti olmak Saib Efendi ölen tavuklann yerini müsaid bağcılar istifade etmektedir. Bu ienedir tamir ettirmeğe hiç yanaşmadığı için çıldırıyor, biz yanımıza almak isti Yabancı merkezlerden gene sansarın ağzına yem olmalanndan ise maksadı teminden çok uzaktır. Bankaıalde, evin arkasmdaki bahçede tavuklanın, zaman ve mevsim geçmeden vaziyeti yoruz, razı olmuyor, belki isinize yararmüntehab parçalar korkarak başkalarile de dolduramaz ol •ına yeşil yağlıboya ile boyayıp süsleme• maliyeleri müsaid olmıyan bağcılara ta dı. muştu. Kümesin yavaj yavaş boşaldığmı Operalar n unutmadığı muhteşem kümesler, rahat Rejisör kapıyı açıp çıkmağa vakit bukocaman, al ibikli beyaz horozunun bile viz şeklile umumî bir surette kükürt tevzi 20,40 Breslav: VIndsor"un şehlr kadınîezinip, başka bir yere, komşulara uçmalamadan esmer, sjrin ve ince bir hayal artık eskisi gibi neşeli ötmediğini, hele ta ve temin etmesine çok jiddetle ihtiyac varları (Nlcolai'nin). •nalan için etrafı ve üstü tellerle örtülü içeriye sözüldü. 21,40 Londra: Lahengrin (Vagner'in). vuklann bir koşede feci akıbetlerini bekli dır. küçücük kapalı bahçecikler yaptırdı. yerek miskin miskin pineklediklerini görBüyük kon$erter Üç sene sonra.. «Ahçı güzeli» isminSaib Efendinin tavuklanna olan sevgi dükçe adamcağız mahvoluyor, kederin Alenen teşekkür Edvige Feuillere 20,15 Kolonya: Muhtelif parçalar. de bir filim yapıldı. Bu süzgün, esmer ve iini, ihtimammı Kırıkçeşme mahallesinde den ne yapacağını faşırıyordu. Sonra büKızım Zaruhinin yüzünde tahaddüs 21,05 Dançig: Akşam konseri. ?irin hayal orada mühim bir rol almiştı. dan maada Touraine'de de bir yazlık 21,15 Doyçlandzender: Italyan ve Al « berkes hoş görüyordu. Fakat gelgelelim tün gizlemesine rağmen kansının içten içe eden apseyi kemali ihtimamla ve iz bıköşkü vardrr. man operalanndan parçalar. lcarısı Nahide Hanım hiç de kocasının bu sevindiğini de sezmiyor değildi. Bu da rakmamak şartile açıp tedavi lutfunda Programlardaki ismi Cora Lyn'di. Ayni 21,35 ParLs (P. T. T.): Puccinl'nin eserEdvige Feuillere mülâkat vermez. Lâzamanda hakikî adı.. Şatafatlı bir namı halinden memnun değildi. Onca melek onu büsbütün çileden çıkanyor, hatta ka bulunan Bakırköy Asabiye ve Akliye leri. hastanesi şef operatörü sayın doktor müstear aramağa bile vakit bulamadan kin o kadar tatlı konujur ki insan doya gibi bir adam olan Saib Efendinin bu me nsına karşı içinde hafif bir kin kok sal 21,45 Budapeşte: Bethoven'in eserleri. maz. 22,05 Laylpzig: Jean Sibelius'un eserleri. rakı müthiş bir kusurdu. Hem de Öyle mağa başlıyordu. Hele bir sabah Nahide Hami Dileke alenen teşekkürlerimin alelâcele san'at hayatma atılmıştı, 22,05 Münih: Çifte piyano konseri Cora Lyn tiyatrolarda da bir müddet Genc artistin dünyanm her tarafında bir kusur ki kendisine pek pahalıya mal Hanım, tam kapıdan çıkacağı sırada pe iblâğına değerli gazetenizin tavassutu 23,10 Lüksenburg: Asrl musikl. birçok perestişkârlan vardır. Geçende temsillere iştirak ettikten sonra bu i»te aoluyordu. Evkafta çalışan Saib Efendi şinden koşup da «Efendi, gördün mü ba nu dilerim. 1,06 Stutgart: Vagner'in eaerlerL «Gütenberk» Basımevi sahibi layh vaziyetten çıkmak ve mektebli sınıfı yirmi beş yaşmda bir genc ona garib bir tatil günlerinden başka hayvanlarla uğra şımıza gelenil» diye, Denizli horozunun Garabet Makasçiyan na geçmek istedi. Konservatuara girdi, o mektub gÖndermişti. Zavallı delikanlı o Oda muaikileri şacak zaman bulamadığı için, zaten ev boynu kopmuj, kümeste cansız yattığını 21,35 Stuttgart: Klâsik ev musikisi. rayı bitirince «Comedie Francaise» e an rada $öyle diyordu: işinden her zaman elâman çeken zavallı söyleyince deliye döndü. Bu feci haberi 22,35 Münıh: Muhtelif parçalar. «Sevgili Edvige, senin için hayatımı gaje olundu. Filimler de birbirini takib kadıncağız bir de tavuklann yemleri, su verirken kansının sesinin sevincden titre rarak gözleri hep yerde yavaşça mırüdan23,25 Saarbrücken: Muhtelif parçalar. etti. Cora Lyn ismi de Edvige Feuiller'e feda edeceğim, polis komiserine hitaben 23,25 Layipzig: Muhtelif parçalar. larile meşgul oluyor, hatta sırasında kü diğini hisseder gibi olmuştu. Kadına kor dı: 23,35 Doyçlanzender: Vachmeister (Soaşkın uğrunda öldüğüme dair de birkaç çevrilmişti. meslerin içine girip her an tavuk bitlerinin Affet karicığım, senden haksız yenat numara 2). kunc bir bakış fırlatarak bahçeye koştu. «Topaze» da da Louis Jouvet'ye par satır yazı yazıp bırakacağım.. Belki vicensesinde gezindiğini zannederek sinir 2,05 Stuttgart: Eski musiki. Hakikaten zavallı Denizli horozu a re şüphelenmişim. Sansan gözümle gör tönerlik ettikten sonra ondan rejisörler dan azabı hissetmenize sebeb olur amma, içinde pisliklerini bile temizlemeğe mec yaklan havaya dikilmiş, yerde yatıyordu. düm. Küçük ispenci boğmak üzere idi. mükemmel bir «vefasız kadın» tipi çıkar sizin için ayni zamanda büyük bir rek Şarkı konserleri bur kalıyordu. Sonra civcivlere yumurta Nahide Hanım bajinı kaldırıp kocasıBeyaz tüyleri kan içinde birbirine yapış1,05 Stuttgart: Torsten Ralf (tenor). dılar. Fransız filimleri için yeni bir «.ah âm teşkil eder.» sarılannı kıyıp vermek, ekmek ufalamak, na baktı, sonra hıçkınklan ziyadelejerek mıştı. Artist cevab verdi: siyet doğmuştu. Zeki ve çalışkan kadm marul yapraklarım zamamnda serpmeyi tekrar ağlamağa başladı. O gün dairede Saib Efendinin yanma «Yavrum, dedi, yirmi beş yaşında inyeni vaziyeti çok iyi kavradı. unutmamak, nihayet şahane bir kurumla O gece bütün yalvarıp yakarmasına kimse yaklaşamadı, ihtiyar adamm yüzü sanın gözlerinde göklerin temizliği, kaldolaşan al ibikli mağrur horozun hiddetiBu gece şehrlmizin muhtelif semtlerinrağmen Saib Efendi karısile barışamadı. Edvige Feuillere'e çevirtilen bütün fi binde sabah güneşi akseder. Böyle bir deki nobetçl eczaneler şunlardır: ne uğnyan tavuklar varsa onları tedavi hasta gibi sararmış, kaşlan çatılmışh. Ertesi gün ise sabah Evkafa gitmeden evîstanbul cihetl: etmek, hep bunlar Nahide Hanıma aid Gözleri bulanık bulanık bakıyordu. Eve vel Nahide Hanım onun yolunu kesti. limlerin büyük muvaffakiyet kazandıkla zamanda ölünmez.. Yaşadığın takdirde Eminönünde (Hüseyin Hüsnü), Alemdarşeylerdi. Eğer en küçük bir ihmalde bu her zamankinden erken döndü. Köşe »nin Kaşları hiddetle çatılmış önüne bakarak: rını iddia edemeyiz. Fakat casus Marthe benim gibi ve belki benden üstün bir ka da tAbdüllcadlr), Kumkapıda (Belkis), KüRichard ve «Malaka'lı kadın» daki dına tesadüf etmiyeceğin ne malumdur?» çukpazarda (Bensason), Şehzadebasında lunsun.. İşte o zaman o munis, sakin adam derine oturdu. Teneke kutusundan üstüs Beni dinle efendi, dedi. Bu tavuk rolleri en büyük artistler sırasına geçirdi. Halbuki «vefasız kadın» dan böyle (I. Hakkı), Fenerde (Husameddin), Kara te sigara sarıp içerek derin düşüncelere Saib Efendi aslan kesilir, zavallı kadına daldı. Sabahtan beri kafasmda garib bir lar yüzünden başına gelenler yetişir. Bir Eğer Holivud'da olsaydı, bir Claudette bir nasihat beklenmez değil mi? Beyaz gumrukte (Suad), Şehıemlninde (Nâzım), yapmadığmı bırakmazdı. Ondan sonra Aksarayda (E. Pertev), Samatyada (Erofiperdede yaşanan hayatla hususî düşünce los), Bakırkoyde (Hilâl), Eyübde (Aril da evde dirlik düzenlik kalmaz, günlerce ihtimal dolaşıyor ve şöyle düşünüyordu: beni dövmemiştin, dün gece onu da yap Colbert, bir Irene Dunne olurdu. Şimdi ona Fransız ihtilâlinin meşhur ve fikirlerin kat'iyyen birbirine uymadı Beşer) eczaneleri. birbirlerine surat asarak konuşmazlardı. Karısı eskidenberi bu hayvanlara bak tm. Bunca senelik karın olduğum halde Beyoğlu ciheti: maktan bıktığını, onlara harcanan oluk seni boşıyacağım demekten bile utanma siması «Charlotte Cordy» oynatılmak is ğma bundan güzel bir delil olur mu? Birkaç kere tekerrür eden bu vak'alar Maçkada (Feyzi), Taksim İstiklâl caddeteniyor. Nahide Hanımı tavuklara karşı büsbütün oluk paralara içinin yandığını, nihayet a dın. Şimdi benim sana bir sözüm var. sinde (Kemal Rebül), İstiklâl caddeslnde Saib Efendi utancdan ve pişmanhktan (A. Cevad), Posta sokakta (Oarih), Galata kinlendirmiş ve üzerine titrediği kocasını ralannda çıkan bütün kavgalarm bile bu Edvige Feuillere hususî hayatında öyşurada burada çekiştirmeğe kadar sürük mel'un tavuklar yüzünden olduğunu söy ezilerek onun yüzüne bakamadan: •^ On üç, on dört yaşlarında her er Topçular caddesinde (Hidayet), Kasımpale bir şahsiyettir ki yanına yaklaşılar yakçada (Müeyyed), Hasköyde (Nesim Aseo), Söyle Nahide, dedi. lemişti. En çok koşup derd yandığı kimse ler, durmadan şikâyet ederdi ve belki de laşılmaz hayranı olmamak kabil değildir. kek çocuğun merakla okuduğu polis hi Beşiktasta (Nail Halid), Ortakby, Arnavudde bitişik komşusu gümrükçünün kansı onlan böyle birer birer ortadan kaldıran Nahide Hanım gayet kat'î ve sert bir Çok tatlı, çok hoş bir kadındır. Apartı kâyeleri «Nik Karter'in maceraları» sesli köy, Bebek eczaneleri. Kadıköy Moda caddesinde (Bahaeddin), oydu. 5™^iye kadar rahat rahat kümes sesle: Ayşe Hanımdı. manı da orijinal tertibattadır. Asansörü filme çekilecekrir. Her vak'a için 150 bin Pazaryolunda (Rifat), Üsküdarda (Ahmelerinde yaşamakta olan zavallı tavukçuk Ya tavuklar, ya ben, dedi. Hele bu olmadığı için üçüncü kata kadar merdi dolar sarfedilecektir. Hayalî polis hafi diye), Büyükadada (Şinasi Rıza), HeybeSaib Efendinin tavuklan yirmi, yirmi lanna bu son zamanlarda hem de birden son vak'adan sonra onlara hiç tahammül venleri hrmanmak mecburidir. Fakat evi yelerinin en kıdemlisi olan Nik'in mace 11de (Halk), Beykoz, Paşabahçe, A. Hisar beş kadardı. Fakat hepsi de seçkin, nadi bire musallat olan sansar neden daha edemem. Ya büsbütün bu tavuk mera nin içi çok temiz, çok beyaz ve sabun ko raları yalnız Amerikada 100 milyondan eczaneleri. de hayvanlardı. Kocasının onlara verdigi evvel onlardan hiçbirini boğup öldürme kından vazgeçer, onları buradan defeder kuludur. Mobilya kumaşları için bilhassa fazla tabedilmiştir. Filmin henüz artistlepara da Nahide Hanımı aynca üzerdi. mişti? Gittikçe Saib Efendinin kanaati sin, yahud da ben giderim. Akşam dedi taftayı tercih etmistir. Yazıhanesinin üs ri tesbit olunmamıştır. Teşekkür Yüksek boylarına mağrur sallana sallana kuvvetleniyor, kendi kendine: «Eğer bu tünde birçok edebî eserler var.. Edvige, + Fransız artisti Henry Garat pek ğin gibi beni boşarsın. Samsun saylavı Etem Tuncelin ölüyürüyen çıplak ayaklı bir kaç Hind tavu haltı yiyen oysa, ben ona gösteririm. Karısının sesinden ve tavrından, kara çok okuyan bir artisttir. Bugün, hiçbir yakmda bir sinema şirketi kurarak kendi mü münasebetile telgraf ve mektubla ğu vardı ki çifti on beşer liraya alınmıştı. Bohçasını verip de kapıdan dışarı atmazrolünü olduğu gibi kabul etmez, rejisörle, hesabına filimler çevirmeğe başlıyacaktır. büyük acımıza iştirak eden dostlarımı•ından caymasına imkân olmadığını Saib Hele sabahlan muayyen zamanlarda u sam adam değilim.» diye şiddetli kararfilim amilile uzun uzun münakaşa ettik llk filminde kendisi oynamıyacak, ancak za karşı duyduğumuz minnettarlık hisEfendi derhal anlamıştı. Nahide Hamm zun uzun öterek mahallelinin çalar saati lar veriyordu. Fakat birkaç kere niyet etten sonra, vazifesini kendisine gore biçil diğerlerinde temsil heyetine iştirak ede lerinin iblâğma gazetenizin tavassutukadar haklı idi ki ona nasıl itiraz eder, vazifesini gören beyaz Denizli horozuna mesine rağmen akşama kadar bir türlü nu rica ederiz. mıs. bir kaftan yaptıktan sonra oynamağa cektir. ne diyebilirdi? Nihayet kaç yıllık karısıZevcesi: Nafıa Tuncel, büyük oğlu: verilen para belki daha fazlaydı. Sonra karısını karşısma çekip hesab soramadı. baslar. Süse de pek meraklıdır. Geçen •jt Clark Gable ile Myrna Loy yeni nı bu yüzden feda edecek değildi ya.. Bedreddin Tuncel güvercin büyüklüğündeki nazlı yürüyüşlü Hep biraz sonra, biraz sonra diyordu. gün bir mecliste: bir filim çevireceklerdir. Bu kordelânın Boynunu büktü, içini çekerek cevab verispençler, insana yeni dbvüşten çıkmış Nihayet gece oldu. Yattılar. Nahide Ah.. diyordu, on on beş metre ku mevzuu Çinde, Nevyorkta ve Amazon Teşekkür mahaîle çocuklannı hatırlatan ayaklan, Hanım derhal uyumuştu. Saib Efendi di: maştan elbiseler yapıldığı asırlarda ya ormanlarmda cereyan etmektedir. Sen nasıl istersen öyle olur karıcı Eşim, Elâziğ saylavı Ahmed Saffet boyunları yoluk dekolteler, iri cüsselerile ise bir türlü uyuyamıyordu. Gozünün ö şamak isterdim.. •^ Meşhur «Kral olsaydım!» operası Ohkayın kısa bir hastalığı müteakıb anî hamile bir kadm halsizliğile dolaşan Pi nünden al ibikli Denizli horozundan baş ğım. Artık onlan ne yapacağını bana Sakin ve derin uykuyu da pek sever. yeniden sesli filme çekilecektir. Baş erkek vefatı münasebetile bizzat ve bilvasıta limutlar, bunlara hep nekadar para dö lıyarak birer birer ölen nadide Pilimut orma. Koltuklar çok yumuşak, yastıklar pek rolünü Ronald Colman, baş kadın rolünü beyani taziyette bulunan ve cenaze meVe çıkıp gitti. külmüştü. Fakat b'tede, çatısınm altında ar, Hacıkadınlar hepsi resmigeçid yapırahattır. Çok çalışılan ve çok yorulunan se Joel Mac Crea'nm kansı Frances Dee rasimine iştirak eden Kamutay arka O gün Nahide Hanım kümesleri te bir meslekte istirahat etmek en esaslı bir ynıyacaklardır. iyi kötü banndıklan babadan kalma ev yorlar, hele artık sakinleri beş altı tavukBasil Rathbane de daşlan, meslektaşları, akraba ve dost çöküp gidiyordu. Kimin umurunda.. 3 U tan ibaret kalan hazin manzaralı, boş kü lâşla söktü, bahçeden telleri kaldırdı. ihtivacdır. Paristeki kıslık ikametgâhın X I inci Louis'yi temsil edecektir. larma ayn ayn teşekküre teessürüm mel'un hayvanlara Nahide Hanımın az meslerini düşündükce ağlıyacağı geliyor Tavukları konu komşuya dağıttı. Yalnız mâni bulunduğundan alenî teşekkürlemı hıncı vardı? Eger ev tamir görmüyor du. İşte bu halde iken bir aralık döndü. bir tanesini alıkoyarak kocasına güzel rimin bildirilmesine muhterem gazetesa, kendisi onlara bakacağım diye, didi Yanmda derin, rahat nefeslerle sakin sa bir çerkeztavuğu pişirdi. Akşamki hâdinizin delâletini dilerim. Türkiyede şimdiye kadar mısline Ve mülhakatı için Cumhuriyet ganip duruyorsa ve kocası tarafından alışık kin uyuyan karısma baktı. Birdenbire içi seyi çoktan unutmuştu. Neşesine payan Eşi: Gülfem Ohkay rastlanmamış bir rebor : zetesinin tevzi yeri ve başbayiliği olmadığı haşin muamelelere uğruyorsa müthiş bir öfke ile doldu: «Budur, onlan yoktu. münhasıran îzmirde Küçük SahlebHALK OPERETÎ İşlerini bitirdikten sonra ikindi üzeri hep onların yüzünden değil miydi? Saib öldüren budur..» diye, mmldandı. Gözcioğlu hanmda Esad îhsan mağa Bu akşam Efendi de kansının tavuklarla meşgul ol eri büyümüs, yüzü takallus etmisti. Ye komşusu, gümrükçünün kansına geçti. zasıdır. Diğer bilumum gazete ve Beşiktaş Suad Park mayı hiç sevmediğini ve bu yüzden daimî rinden sıçradı, kansının üzerine hücum e Orada her zamankinden uzun oturdu. mecmualar da bulunur. Perşembe: bir azab içinde bulunduğunu hissederek derek onu omuzlarından tuttu. Hem sar ünkü geceki hâdiseyi bütün tafsilâtile Istanbuld» son dela olarak Bakırköy Miltiyadi üzülmüyor değildi. Bununla beraber her sıyor, hem de «onlan sen öldürdün, sen Âyşe Hanıma nakletmeğe mecbur kal E L E K S'neması , Cuma: şeyden evvel tavuklarını düşünüyordu. boğdun onlan, hain, yüreksiz kan, seni mıştı ve iki kadın muvaffakiyetlerini se Pangaltı Kurtuluş Bugün matinelerden başlıyarak Kaç kere küpelilerden birinin tüneğinden boşıyacağım» diye bağmyordu; Nahide incle tes'id etmişlerdi. (Perde arkası) operet 3 perde 2 büyük film birden inmeyişi, gözleri kapalı, halsiz sakin du Hanım uyanmış, onun küfürle karısık SıNEMASlNDA Nahide Hanım tavuklardan çektikleriÜstad Muhlisin en güzel bestesi 1 Meşhur Çigan orkestrası ruşu onun dairede işine tesir etmiş, bir çok hiddet ve kin dolu sözlerle iktifa etmi ni yanayakıla anlatıp komşusile derdle Bugün matinelerden itibaren başlıyor RODE SANDOR Gören ve görmiyenlere en son tırsat yanlış muameleler yapmıştı. Tekaüd ol verek, savurduğu yumruklann altında in şirken bir gün gümrükçünün karısı ona Ayrıca: mak demek, «yaşlandı» dedirtmemek için iyor: «Yapma efendi, şünahıma giriyor ayvanları birer birer ortadan kaldırmakErzincan ülema ve eşrafından ve Simiyop gözlerinin ihtiyacı olan gözlükten sun, de!i mi oMun!» diye, yalvanyordu. an başka çaresi olmadığını söylemiş ve filminde ( Yeni kopye ) nan oğullarmdan merhum Hacı Emin bile feragat eden bir insanın açıkça ihti Birdenbire bahçede büyük bir gürültü u işi gayet iyi becereceğinden emin olEfendizade Çalatca Kadısı mevalii izamdan mehrum Hacı Hüsnü Bey mahyarlığı kabul etmesi demekti. Bununla oldu. Saib Efendi derha! karısını bıraktı. duğu kedisi Sarmanı da gündüzleri için f^uk Cons Buvük sprsfl7,eşt filmi Fransızca orijinal kopyesi dumu ve Niğde Defterdarlığından müberaber o, bazan sırf tavuklarile istediği Dencereye koştu, açıp bakt'. Kümeste ödünc vererek Nahide Hanıma kediyi bir ekaid Nizameddinin biraderi Maliye gibi meşgul olmak, onların daima yanın avuklar brğrışarak oradan oraya kaçışı kaç saat kümeste bırakmasını tavsiye etmemurluğundan mütekaid Nedim vefat da, yakınında bulunmak arzusile bunu bi yorlardı. Saib Efendi hemen yalınayak mişti. Sarman hakikaten bir sansar kadar Bugün matinelerden itibaren ^ \3 w^M E R. sinemasında etmiş ve dün aile makberesine defnedille düşünmüyor değildi. ve gecehkle bahçeye indi. Nahide Ha becerikli çıkmıştı. Fakat asıl garib tesamiştir. İşte tavuklanna bu kadar meraklı ve nım karyolada doğrulmuş, yediği yum düf tam Saib Efendinin, tavuklann ölü Allah rahmeî ve kardeşi Nizameddine sabrı cemil ihsan eyliye. muhabbetli olan Saib Efendinin başına ukların yer'erini uğuşturarak ağlamağa münde sansarın değil, Nahide Hanımın parmağı olduğunu keşfedip de üzerine günün birinde büyük bir felâket geldi. başlamıştı. DEANNA DURBiN F E R N A N D E L Şehzadebaşı Evvelâ bahçede bir takım gürültüler hücum ettiği sırada kümese bu sefer Aziz hayvanları birer birer, meselâ bir TURAN TİYATROSU film birden Suvare 8,15 gün bir Hind tavuğu, ertesi gün bir ispenç, ldu. Saib Efendinin «Ah mel'un!» diye, gerçekten bir sansarın girmesi idi. Bu, Halk san'atkân Naşid arkasmdan bir başkası kümeste olü bu ıaykırdığı duyuldu. Sonra ses sada kesil Nahide Hanımın hem masumiyet kaza ve arkadaşlan lunmağa başladılar. Hem de bogulmuş di ve Saib Efendi odaya avdet etti. Bi narak bulunduğu müşkül vaziyetten kurMiçe Pençef varyetesi bir halde. Saib Efendi derhal kümesine raz evvelki öfkesinden eser kalmamıştı. tulmasma, hem de giriştiği işte tam bir Mevsimin en glizel programı Kafkas düğünü dadanan sansan yakalamak için kapanlar Başı önünde yürüyordu. Çok mahçub bir zafere nail olup tavuklardan büsbütün 4 perde, dans, solo, düet kurdu, bütün delikdeşik yerleri kapatarak ıali vardı. Gelip karyolanm ucuna otu turtulmasına sebeb olmuştu. Localar 100, her yer 20, paradi 10 B B H Matinelarde re gecelerı 9 da iki lilim birden Edvige Feuillere'in âşıkları SNIMA RADYO akşamki program J Bir genc artiste «Uğrunda öleceğim. Bu, sana vicdan azabı verir ama ayni zamanda reklâm da olur» diyor NÖBETÇİ ECZANELER Bir iki satırla İZMİR RAMON NOVARRO'nun Tflkçe sözlü ŞEYH AHMED Alkazar Hudud Kaydudlan 3 MAVİ TUNA 2 3 AHBAP ÇAVUŞLAR VEFAT M O DE R N K IZ Gör.. işît... Söyleme ( İGNACE ) Pangaltı KURTULUŞ sinemasında A R Y O K A ICANAVARLAR VADiSi

Bu sayıdan diğer sayfalar: