11 Temmuz 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

11 Temmuz 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 Temmuz 1938 CUMHURIYET HâdiseJer arasında Mülteciler meselesi Bugünkü şartlar dahilinde herhangi bir muhaceret plânınm tahakkukuna imkân görülemiyor, daimî bir teşekkül vücude getirilmesi tensib edildi Evian 10 Milletler Cemiyetinin mülteciler için tayin ettiği vüksek komi ser Malkolm Amerikanın da iştirak edeceği daimî bir teşekkülün faydalarım izah etmistir. Bu teşekkül Almanya ile de müzakerelerde bulunacak ve mültecilerin iskânile meşgul o!an hususî teşkilâtlara pa raca yardım edecektir. Filhakika gerek yüksek komiserin, gerek hükumetler arası komitede muhacir kabul eden memleketlerin mümessillerı tarafından yapılan tecrübeler göstermiş tir ki, bugünkü şartlar içinde herhangî bir umumî muhaceret plânınm tahakkukuna imkân yoktur. Çünkü mülteciler meselesi gayet muğlâk olduğu gibi komiteye v»rilen mühlet de gayet mahduddur. Mezkur daimî teşekkül riyasetine bir Amerikalının ve belki de M Tavb'nun getirilmesi çok muhtemeldir. Bu tesekkülün merkezi Londrada olacaktır. Komite yarın tekrar toplanarak noktai nazarlarını bildirmemiş olan diğer azayı dinliyecektir. Kapanış celsesi cuma veya cumartesi günü akdedilecektir. Gazetelerden ve mecmualardan istenen teminat Ahlâk payandaları Yazan; AL1 KÂM1 AKYÜZ çokluğuna göre müsbet ve menfi konten janlar artıp eksilebilir. M. Bentam da ferdî saadeti maşerî saadete bağlamıştır: Ne zaman ferd kendi saadetini sosyal saadete bağlarsa beşeriyet, ideal olan te kâmülünü bulmuş olur. Stüar Mil daha ilerisine giderek «ne zaman ferd kendisini cemiyet için feda ederse o zaman beşeriyet ideal kemaline yaklaşmış olur.» der. Onca zevk ancak manevî zevktir. Manevî zevkler içinde de en kıymetlisi hasbilik, fedakârlıktır. Spenser'e göre tekâmülün umumî kanunları ferd ve cemiyetin saadetini birleştirmeğe doğru yürümektedir. İnsan yaşamak için muhitine uymağa mecburdur. Muhite uymak başkaları için kendinden fedakârlık etmekle kabildir. Uymıyanlar cemiyetin sinesinde yer alamaz ve bir gün gelir ki egoistler, yerlerini hasbilere bırakacaklarından insanlık âlemi bütün altrüistlerden ibaret kalır. Morali zevk veya fayda mefhumile izah etmek istiyen bu nazariyeler aklı tatmin edemez. Körükörüne zevkin tutarı olmadığı rnalum. Bentam'ın zevklere verdiği kıymetler herkese göre değişir. Onun da tutunacak yeri yok. Herhalde hırsızın, katilin kendi yaptıklarma verecekleri kıymetler bizim vereceğimiz kıymetlerin ayni değildir. Spenser'in hayali tahakkuk edinciye kadar insanlar birbirinini yemekte devam edecekler. Ona da şüphe yok. Zevk miyarı herkeste başka olduğuna göre bunlara numara verecek başka bir mümeyyiz bulmak lâzım. Bu nazariyeyi kabul etmiyen bazı filozoflar insandaki (âli hisler), yüksek duygulann moral için bir miyar olacağını söylemişler. îskoçya mektebi ve onun mümessili olan (Adam Smit) e göre yüksek duygulardan maksad (tecazüb) sempatidir. Bu mekteb başkalarının felâketinden elem duyup sevincine de ortak olmak duygusunu ahlâk için bir miyar telâkki eder. Fakat hisler (duygular) arasında iyilerine kıymet verebilmek için hissin fevkinde bir mümeyyiz ve bir miyar bulmak lâzım. Nihayet iş rasyonalizme kahyor. Akıl daima hisse üstün bir yer tutar. Akıl insanlar için en büyük nimettir. Rasyonalizmin piri sayılan koca Kant'a göre insan ferdiyetçi yaratılmıştır. Kendini başkalarına tercihan düşünür ve başkalarım kendi varhğına, kendi zevk ve saadetine vasıta olarak kullanmak ister. İşte bunun için cihanda hâkim olan harb halidir. Saltanat süren şiddet, kuvvet ve haksızhktır. Buna, karşı koyacak bir kuvvet varsa o da (akıl) dır. Ferdler ve milletler arasında sulh ve selâmeti temin için (akıl) ın faal bir rol alıp cihanı kendine râmetmesi lâzımdır, Ancak o zaman insanlar didişmekten vazgeçecek ve başkalarının saadeti için kendi nefislerinden fedakârlık etmek lâzım geldiğini anlıya caklardır. Kant'tan sonra gelen 19 uncu asnn moralistleri yeni hiç birşey söylememişlerdir. Fakat söylemiş olsalar da ne çıkar? Ahlâkın zevke, faydaya, hisse veya akla dayandığını bilmekten ne çıkar? Değil mi ki biri borcundan kurtulmak için kapı yoldaşını sabun kazanında pişireceği vakit bu payandaların hepsi yıkılıyor! Kral ailelerinde izdivac buhranı 106 prens ve prenses bir türlü evlenemiyor Matbuat hürriyeti kalmıyan yerler Duçeye meydan okuyan bir gazete Isviçre gazetecileri; bey «Fransa tecavüze uğrarnelmilel federasyondan sa kendini müttefikan çekilmek istiyorlar müdafaa edecektir» Bern 10 Şamperi'de heyeti umu miye halinde toplanan İsviçre Matbuat cemiyeti azalan şimdiki Beynelmilel Gazetecilik federasyonundan çekilmeğe karar vermişlerdir. Bu kararın verilme sine sebeb olanlar federasyonun yüksek prensipi olan matbuat hürriyetinin federasyonda aza bulunan dcvletlerin büyük bir kısmında mevcud olmadığını ileri sürmüşlerdir. Heyeti umumiye, merkez komitesini münasib bir zamanda ecnebi matbuat teşekküllerile temasa geçerek müzakere yolile beynelmilel gazeteciler anlaşması vücude getirmeğe memur et mistir. Bu takdirde gazeteciler arefcmdaki münasebetler meslekî meselelere inhi sar edecektir. (a.a.) Paris 10 Büyük faşist meclisinin faaliyetini gösteren mecmuada Mussoüni tarafından yazılan mukaddemeden bah seden sağ cenahın organı Epok gazetesi şöyle demektedir: «Ispanya hakkında Mussolini, Fran sız Rus kuvvetlerini mağlub eden bu tabiri evvelce de işitmiştik. îtalyan kuvvetlerinin daha geniş bir sahada da muvaf fak olabileceklerini işrab ediyor. İspanya ile Avrupayı birbirine karıştırmak hatalı bir iştir. îtalyan kuvvetlerinin bilfiil zaferler kazandığından bahsederken muvaffakiyetsizlikleri saymıyoruz Duçe'nin yaptığı gibi Fransız Rus kuvvetleri üzerinde kazanılmış tarihî bir zaferden dem vurmak doğru değildir. Fransızlar gerçi Ispanyada çarpışıyor, fakat bunlar en iyileri arasından seçilmiş değildir. İspanyada daha çok Fransız yoksa bunu komşu memleketin topraklannı kıt'alarımızı talim ettirmek için bir manevra sahası yerine koymak istemediğimize atfetmek lâzım dır. Biz Ispanyanm İspanyollara bırakılması lâzım geleceğine kani bulunuyoruz. Fakat bİT talihsizlik eseri olarak Fransa doğrudan doğruya bir tecavüze maruz kalacak olursa memleketin yüksek bir mü dafaa gayretile müttefikan harekete geçeceği bilinmelidir.» (a.a.) Reims'da yapılan merasim Reims 10 Reisicumhur Lebrün buraya gelmiş ve halk tarafından alkış lanmıştır. Reims 10 Yeniden inşa edilen katedralm açılış merasimi sabahleyin başlamıştır. Reisicumhur Lebrun belediye dairesine geldiği zaman piyade alayı nın bandosu Papalık ve Fransız marş larını çalmıştır. Saat 9,30 da Lebrün, Katedrale gitmiştir. Belediyeden Ka tedrale giden kısa yolda büyük bir kalabalık kütlesi selâm duran kıtaatın arkasında toplanmıştı. M. Stoyadinoviç sefirleri kabul etti Südetler yurdu Boykot yüzünden harab hale gelmiş Belgrad 10 Başvekil ve Hariciye Nazırı M. Stoyadinoviç, Çekoslovakyamn yeni Belgrad elçisi Lipa'yı kabul etmistir. Lipa, mumaileyhe itimadna mesinin bir suretini vermiştir. Stoya dinoviç öğleden evvel Romanyanm BelBerlin 10 Essen şehrinde çıkan grad elçisi Cadere ile Yugoslavyamn Budapeşte elçisi Vukçeviç'i de kabul National Zeitung gazetesinde Konrad etmistir. Henlein Almanlan Südetlerle meskun mıntakadaki Çekoslovak kaplıcalannı ziMotörsüz tayyare dünya yaret etmeğe davet etmektedir. Bu gazerökoru te Südetler mıntakasındaki kaplıcaların Londra 10 Tayyare mülâzimi, Mur Prag hükumeti tarafından alınan askeri ray ile Stanby Sprule on gün evvel Şneider ve Erik Meyer ismindeki Al tedbirler ve Çekoslovak mahfillerinin man tayyarecileri tarafından havada boykotajı neticesinde harab ve bakımsız 21 saat 2 dakika kalmak suretile tesis bir halde kaldığını bildirmektedir. ( a . a ) edilen iki kişilik motörsüz tayyare röIspanyada muharebeler korunu bunlardan takriben bir saat fazSalamanka 10 Neşredilen resmî la havada kalmak suretile kırmışlardır. bir tebliğde ezcümle şöyle denilmekte Romada bir tayyare kazası dir: Roma 10 İçinde Roma hava kulübüKastellon cephesinde Tales mıntaka nün sivil pilotluk müdürü kaymakam sında Jink'in garbındaki dağda bazı Menghi ile Roma valisinin biraderi Prens Mario Colonna bulunan bir sivil mevziler işgal ettik. Ve Sierro de Espatayyare Tiber nehrine düşmüş ve için don'u geride bıraktık. Alcuida 4e Veho yolunda da birkaç mevzi işgal ettik. dekiler ölmüştür. Castro dağmda dört mühim mevzi işŞako itila.fi gal ettik. Buenos Aires 10 Şako konferansı Valans 10 Geceyansı Frankist tamamile şeklî mahiyette bir toplantı tayyareleri liman mıntakasını bombardıakdetmistir. Arjantin Hariciye Nazırı Cantilo itilâfın Amerika, Arjantin, U man etmişlerdir. Ölen ve yaralananUnn ruguay, Şili ve Brezilya Reisicumhur adedile hasarat miktan henüz malum deları tarafından imza edileceğini ve iti ğildir. lâf metninin Bolivya ve Paraguay hüValans 10 Frankist hava kuvvetkumetleri tarafından imza edildikten leri dün sabah Sagonta'yı bombardıman sonra neşredileceğini beyan etmistir. etmişlerdir. Birçok kisiler ölmüştür. Yeşiltürbe çinileri tamir Barselona 10 Neşredilen bir tebliedilemiyor ğe göre, Suerars mmtakasında düsman Bursa (Hususî) Buradaki Yeşiltür hatlannı ıslah etmistir. $ark mıntakasm benin içinde ve dışmda bulunan cihanda cumhuriyetçiler şiddetli hücumlarda şümul şöhreti haiz çinilerin tamiri için bir etüd yapılmak maksadile üç çini ye bulunan düşmanı Val de Ukso istikamerinden sökülmüş, fakat sökülürken bun tinde geri püskürtmüşlerdir. lar parça parça kırılmıştır. İç ve dıştaIngiliz Kralı gripten hasta ki çinilerin bastanbasa sökülerek yeniLondra 10 Bu akşam neşrolunan den konması suretinde yapılmakta olan bu etüd, çinilerin kırılması üzerine ya resmî bir raporda Krahn ehemmiyetsiz rıda bıraktınlmıs ve alâkadar daireler bir grip rahatsızhğından mustarib oldubu işe el koymuşlardır. ğu bildirilmektedir. Doktorlar Krala bir Bazı dairelerin mimarları bu eserdeiki günlük istirahat tavsiyesinde bulun ki çinilerin tamirini mevzuu bahsetmenin bile doğru olmadığını bevan etmiş muşlardır. Kralın Fransaya yapacağı ziler ve oraya el bile sürülemiyeceğini yaret üzerinde bu rahatsızlığın hiçbir teiddia etmişlerdir. siri melhuz değildir. evlet gazete ve mecmua sahiblerinden beş bin lira temiGazetelerde okuduk: Fabrikanm beknat isterken, bu parayı işçiçisini arkadaşı. sabun kazanmda pişirmiş. nin ve abonelerin alacaklarına karşı lık tuttuğunu söylüyor. Bu esbabı Adamcağız kemiklerine varıncıya kadar mucibeye göre, alınan tedbir «siyasî» sabun gibi erimiş.. Gene birkaç aye vvel değil, sadece iktısadî, malî veya ti okumuştum: Bilmem hangi köyde bir baba beş yaşındaki oğlunu, hiddetine mağ caridir. lub olarak, ahırın duvarına çivilemiş. NaBu takdirde cevabsız kalan üç esassıl çivilemiş, neresinden çivilemiş?.. Billı sorgu vardır: miyorum. Fakat çocuk ölmüş. Bu, bana 1. Türk kanunlarında alacakhtarıhin kaydettiği bazı feci sahneleri haların haklarını müdafaa eden mevzutırlattı: Fatih zamanında zulmile meşhur at pek çoktur. Buna bir yenisinin ilâolan mahud Voyvada, vızıldıyan çocuk ve edilmesine ve gazete işçilerile aboseslerinden sinirlenerek, nekadar emzıklı nelerine ayrıca haklannı derhal istihkadın varsa memelerinin kesilmesini, mesal imtiyazı verilmesine neden lüzum me yerlerine çocukların minimini başlarıgörülmüştür? nm kesilerek çivilenmesini emretmiş. Ge2. Mademki tedbir «siyasî» de ne tarihî bir hatıra: Filân kumandan zapğildir de sadece iktısadî, malî veya ti tettıği bir kale muhafızını inad edip çacaridir; «gayrisiyasî» mecmualar bu buk teslım olmadığı için, kızgın kumlar mecburiyetten niçin istisna edilmiş üzerinde ve kızgın bir güneşm alnında lerdir? «Gayrisiyasî» mecmualar ara bayılıncıya kadar 40 gün kum çuvalı tasmda siyasî olanlardan çok daha fazla şıttıktan sonra kırkıncı gün kemiklerine kazananlar bulunduğu gibi kapanıp yapışan derisini de yüzdürmüş.... da işçilerine ve abonelerine borclarını İnsanda vicdan denilen bir ahlâk miödemiyenler yok değildir. (Hatta yarı olduğunu iddia eden felsefe meklebunlar arasında daha çoktur!) bi: «Bunun varlığını anlamak için herkes 3. Bu tedbir neden diğer mesbir kere kendini yoklasın» diyor. Arasıra lek erbabma teşmil edilmemiştir? îfişittiğimiz cinayetler, şenaatler bizde nalâs ettiği için işçisine borcunu ödiyesıl bir tesir uyandırıyor? O cinayetlere miyen ticaret müesseseleri yalnız gakarşı içimizden kopan isyan nedir? Bunzeteler midirP Bütün ticaret müesseları yapanlar yakalanmaz, kaçarsa niçin seleri için bu ihtimal variddir. Meselâ üzülüyoruz? Yakalarına adaletin pençesi bir berber dükkânı da kapanabilir ve yapışırsa niçin oh! diye geniş bir nefes işçilerile abonelerine borclu kalabilir. alıyoruz? Bütün bu nefretler vicdanlarıGaye yalnız ticaridir de neden gazemızın reaksiyonları değil midir? telerden ve mecmualardan başka hiç Vicdan bizi hayra sevkedip şerden de bir ticaret müessesesinden teminat isvikaye eyliyen bir kuvvet imiş. Hayir ile tenmiyor? şerrin bıribirinden bu kadar bariz vasıfBu tedbirin, mahdud bazı faydaları larla ayrıldığı şu misallerde bile vicdan olduğu kabul edilse bile, zararlarile sözünü geçirememiştir. Halbuki hayir ne mukayesesi yapıldığı zaman çıkan nedemektir? Şer nedir? İyilik ve kötülük tice, gazete ve mecmua sahiblerinin mutlak mıdır, nisbî midir? Filozoflar bu de, işçilerinin de, memlekette zaten hususta da birçok nazariyeler yürütmüşbüyük bir buhran içinde kıvrananler. neşriyat ve fikir hayatının da çok aBir kısmı için hayir ve şer demek zevk leyhinde olur. Çünkü bir çok neşri yat, bu teminatı vermekten âciz kala ve elem demektir. İnsan yaratılışı icabı rak tatile uğrıyacaktır; onların yüz zevke mail, elemden müctenibdir. Zevk lerce, binlerce işçisi açıkta kalacak onun için saadet, elem, felâkettir. O haltır; bundan başka yeni gazete ve mec de insan mes'ud olmak için zevk fırsatlarından istifade, elem ihtimallerini de mua da çıkmaz olacaktır. Türkiyede bütün gazeteler ve mec izale etmelidir. Bu nazariyeyi 2400 sene mualar evet: bütün! hep küçük ser evvel ilk ortaya atan Sokrat'ın şakirdi maye ile işe başlamışlardır. Neşriyat Aristip imiş. Uzun asırlar uykuda kaldıkişine büyük sermaye yatıranlar pek tan sonra 18 inci asnn sansüalist filozofnadirdir; bunlar da, bizzat gazeteci ları tarafından canlandırılmak istenen bu olmadıkları için, işten çekilmişlerdir. nazariyenin çürüklüğü ufak bir tetkikle Küçük sermaye sahiblerini gazete ve meydana çıkar. Zevklerin çoğu elemle nemecmua çıkarmaktan menetmek, he ticelenir. Namık Kemalin meşhur beytini men hemen, alelitlâk gazete ve mec tekrar edeceğim: mua çıkarmayı menetmek gibi Kema Kimi vicdana dokundu kimi cismü cana iizmin en büyük prensipine aykırı bir Zeık namile ne yaptımsa pışiman oldum Sonu pişmanlık olan bir zevkin insanı hareket demektir. Matbuat kanununu tadil edenlerin mes'ud edeceğinde şüphe edilse yeri varbüyük bir hüsnü niyetle mücehhez ol dır. Sonra zevkler mahduddur. Tekerrür duklarından şüphemiz yoksa da, ken ettikçe alışılır, kıymetini kaybeder. îlk dileri gazeteci olmadıkları için, kabul defasmda derin heyecanlarla karşılanan ettikleri maddelerin neticelerini tah zevkler bile alışıldıkça manasız görünmeminde isabet gösterememiş olabilir ğe başlar. Hayatta gayeleri maddî zevkten ibaret olanlardan bütün servetlerine ler. ve zahirî saadetlerinc rağmen, son çareyi ölümde bulanlar çoktur. Onun için bu felsefenin modası çabuk geçti. Dediler ki ahlâk için körkörüne zevk değil, fakat fayda esas olabilirdi. Bu felsefenin de ilk piri ve üstadı gere eski Yunan fılozoflarından meşhur Epıkür'dür. Epikür'e göre zevklerin ancak faydalı olanlan insanı mes'ud eder. Bu bakımdan faydalı elemler zararh keyiflere müreccahtır. Faydasmı göreceğimiz acı bir ilâc, bize zararh olacak soğuk bir şurubdan ziyade saadet kıymetidir. Bununla beraber maddî, manevî elemlerden azade kalan insan en bahtiyar insandır. Bu da herkesin yalnız kendini düşünmesile olmaz. Mademki sosyete hayatı yaşıyoruz, kendimiz gibi başkalarım da düşünmeğe mecburuz. Milâddan hemen üç buçuk asır evvel gelen Epikür ferdle sosyete arasındaki sosyal münasebetleri daM. Ruzvelt'in memleket seyahatlerinde, ha o zamandan sezmiş bulunuyordu. otomobilde alınmış resimlerinden 18 inci asnn filozof ve ekonomistlerinOklahoma 10 Reisicumhur Ruz den Bentom ise zevklerin müsbet ve velt şehirden geçerken ufak bir hâdise olmuştur. Yahudi Hokaday isminde 52 ya menfi kıymetlerini ölçerek muhassalasma şında bir adam Reisicumhurun arabasına göre asıl kıymetini vermek teşebbüsünde atlamak istemisse de polis memurlarından bulunmuştur. Ona göre zevkler için şidbiri bir yumruk atarak adamı yere ser det, müddet, hakikat, safiyet, bereket ve miştir. Hokaday polis merkezine götürul şümul birer esastır. Her zevkin bunlardan düğü zaman verdiği ifadede sadece Re müsbet veya menfi bir kontenjanı vardır. isicumhurun potinlerini boyamak istediğini Yekuna en çok müessir olan şümul kıymetidir. Şümulden maksad zevkin ferde söylemiştir. münhasır kalmayıp sosyal olması, yani Hokaday kimdir? sosyeteye şümulü bulunmasıdır. SosyeteParis 10 Nevyork Herald gazetesi ye zararh olan bir zevk zararı nisbetinde Paris nüshasında Ruzvelt'in Oklahamamenfi bir kıymet alır. Meselâ bir hırsızın dan geçtiği sırada vuku bulan hâdise hakzevkindeki esaslara şöyle birer kıymet vekında aşağıdaki tafsilâtı vermektedir: rilebilir. Şiddet: + 30, müddet: + 20, Hokaday tevkif edilir edilmez bir itişhakikat: + 20; safiyet: 40, bereket: me olmuş ve halk mütecavizi linç etmek 40, şümul: 50 = 60. Borcunistemistir. Polis mütecavizi müdafaa et dan kurtulmak için arkadaşını pişiren amek mecburiyetinde kalmış ve hiddetledamın zevkine de böyle kıymetler koymak nen halkı dağıtmak için itfaiyenin müdave ayarını bulmak mümkün olacak de halesine ihtiyac hasıl olmustur. Hokaday bir meczubdur. Parlamento bir müddet mektir. Zevk ve elem hayir ve şer demekse evvel içtima halinde iken Harbiye Na zırı Vudring'in başına beyaz tüyler at hırsızın ahlâk numarası şu misalde 6 0 tır. Hırsızlığın ehemmiyetine, şümuiün mıştı. (a.a.) Bekâr Prenslerden Arşidük Otto Zenginin parası, züğürdün çenesinl yorduğu eski hakikatlerdendir. Harb sonu tuhaflıklan ise, dünya varlıklarınm hesabını yaparak sade çene değil, bütün ömrünce kafa yoran eshabı zekâ veya ukalâyı artırdı. Meselâ Avrupada bu cümleden birisi çıkmış; Avrupa hüj kümdar ailelerinde nekadar bekâr] prenses, arşidüşes, grandüşes, düşes, prens ve saire var? diye defterini tutu J yor. Sonra da tesellisiz bir derd içinde: Acaba niçin evlenmiyorlar? Evlenseler", kiminle evlenebilirler? Evlenmemele rine sebeb, din ayrılıkları mı? Yoksa j bazılarınm hükümdarlık haklannı kayi betmiş olmalan mı dünya evine girmeerine mâni oluyor? Alman Prensi Bernar dö Sip iyi bir parti yakaladı, müs takbel Holanda Kraliçesile evlendi. Fakat İngıltere Veliahdi, Prenses Elizabet acaba kiminle evlenebilir? İtalya Krahnın küçük kızı güzel Prenses Marya'ya hâlâ bir talib çıktığı yok. Yugoslav K ^ lı îkinci iyer, Rumen Veliahdi Prensj Mişel kimleri alacaklar? Sonra, karısı ölen Belçika Kralı ile, karılarından ayrılmış olan Romanya ve Yunanistan Krallarının hali ne olacak? îşte meşhur alimin derdi bu. Hesat^ etmiş; bugün Avrupada 64 prenses, arşidüşes ve saire Ue 42 prens mevcud muş. Bir defa, kızlardan 22 fazla var. Sonra dinî tasnife göre mühim zorluk.ar başgösterivor. Protestan sülâlele lerden 20 bekâr prense mukabil ancal 18 genc kız görülüyor. Halbuki d i ğ ^ dinlerde 43 prensese karşı yalnız 24 erJ kek göze çarpmakta. Sonra kendi sü lâlerinden aşağı ailelerden kız veya kadın alanları da hesaba katmak lâzım: İngiltere Kralı Sekizinci Edvard, sabıî İspanya Veliahdi, Habsburglardan Ar sidük Alber, Eumen Prensi Nikola ve| iki İsveç Prensi gibi... Sabık Avusturya İmparatoriçesi Zitanın Arşidük Otto da dahil sekiz ço1 cuğu vardır. Cihazsız ve servetsiz olan Arşidüşes Adelâid, Elizabet ve Şarlot'ir' acaba alaoaklar mı? Görülüyor ki meşhur alimin ıstiTabtj bir hayli büyük. 106 «haşmetlu> gencin| miktarı mevzuu bahsoluyor. Hele bunJ ların hepsi de başlarına birer taç, alt larına birer taht isterlerse! İnsan bu bekâr asılzadelere mi, yoksa alim efendiye mi «Allah kurtarsın!» diye dua edeceğini sasınvor! PEYAM1 SAFA Bir meczub Ruzvelt'in arabasına atlamak istedi, yakalandı AÜ KÂMİ AKYÜZ Hatayda durmıyan bayram IBaştarafı 1 inci sahifedei « Içten gelen bu harikulâde heye canlı halk duygu ve tezahürlerine haya tımda ikinci defa olarak şahid oluyorum. Birincisini istiklâlini kazanan Polonyaya Leh süvarileri girerken gördüm, ikincisine de şimdi Türk süvarileri Reyhaniyeye girerken hazır bulunmak suretile şahid oldum.» demiştir. Hariciye Vekili Ankaraya gitti Hariciye Vekili doktor Rüştü Aras dün akşamki ekspresle Ankaraya hareket etmistir. ^ ^ Bursada bir kız kaçırma hâdisesinin sonu Bursa (Hususî) 15 yaşmda bir genc kız, bir delikanlı ile sevişmiştir. Deli kanlı bu kızı kaçırmış, vak'a hükumete haber verilmiş, genc kız zorla kaçınldığını iddia edince genc tevkif edilmiştir. Bu halden müteessir olan kızın anne sile babası, kendisini evlâdlıktan mah keme kararile reddetmişlerdir. Bunun üzerine hâmisiz kaldığını gören genc kız asliye ceza mahkemesinde yapılan duruşmasında bu delikanlıya rızasile kaçtığını söylemiştir. Şimdi delikanlı tahliye edilerek gayrimevkuf olarak muhakeme edilmektedir. Son celsede, yeni kanuna göre 15 yaşını bitiren bu kızın evlenmesine cevaz olduğundan gencler nikâh muamelesine başlıyacaklarını bildirdiklerinden muhakeme bu muameleye intizaren talik olunmuştur. ZEK1 Rus hükumetinin tebrikleri Ankara 10 Haber aldığımıza göre, Sovyet büyük elçisi Ankarada Hariciy Vekilimiz Doktor Arası ziyaret ederek Hatay ışinin Fransa ile Türkiye arasında dostane bir surette halledilmesinden do layı hükumetinin memnuniyetle tebriklerini ifade etmistir. Bursa muallimleri Edirneye gidiyorlar Bursa (Hususî) Bursa muallimleri temmuzun on dördünde Edirneye seyahat edeceklerdir. Başlannda Maarif müdürleri Fakir Erdem de bulunmaktadır. 14 temmuz günü Trak vapurile îstanbula gelecekler, geceyi bir mektebde ge çireceklerdir. Ertesi günü otobüslerle Edirneye hareket edeceklerdir. İki gün Edirnede kalarak meslekî mevzularla alâkalı tabiî, tarihî ve coğrafî tetkiklerde bulunacaklardır. Bu seyahate Bursa muallimlerinden başka kazalardaki muallimler ve muallimlerin aileleri de iştirak etmektedirler. FOTO== Magazîn Aylık san'at ve salon mecmuası

Bu sayıdan diğer sayfalar: