10 Nisan 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

10 Nisan 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Nisan 1939 CUMHURÎYET Askerî mutalea Büyük davalar Amerika, Avrupadakî vaziyeti nasıl görüyor ? Mütemadiyen yapılan taarruzlar, Amerikanın emniyet ve huzurunu zâf a uğratacak mahiyettedir Warmsprings 9 (a.a.) Beyaz saraym fikirlerine makes olan bir zat, bazı milletler tarafından mütemadiyen yapılan askerî taarruzların Amerikanın emniyet ve huzurunu zâfa uğrattığını beyan etmiştir. Ayni membadan öğrenildiğine göre, mütecavizler tarafından kurbanlarına tahmil edilen mübadele usulünü Ruzvelt, Amerikayı aşağıdaki üç şekilden birini kabul etmek mecburiyetinde bırakan bir tehdid mahiyetinde telâkki etmektedir: 1 Amerikanın etrafında ticarî bir «Çin seddi» tesis ederek kendi memba larile yaşamağa uğraşmak, 2 Hayat standardını indirmek ve yevmiyeleri azaltıp iş saatlerini çoğaltarak bunları mübadele sistemini tatbik eden memleketlerdeki seviyeye getirmek suretile dünya piyasalarında rekabet yapma ğa çalışmak, 3 Millî mahsulât için tahsisat ayırmak ve bu uiulü sistematik bir şekilde tatbik etmek.. Beynelmilel vaziyetin Amerikan milletine bildirilmesi lâzım gelen ilk safhası budur. Çünkü bu vaziyet, Amerikan endüstrisini, amelesini ve çiftçilerini muta zarrır etmektedir. Ayni zat, Arnavudluğun istilâsının Av" rupadaki askerî tecavüzlerin ikincı safhasını teşkil ettiğini, bu halin dünya ticaretinin vaziyetini daha vahim bir şekle soktuğunu ve Nazi ve Faşist milletler tarafından tatbik edilen mübadele usulünün nüfuzunu arttırdığmı ilâve etmiştir. Amerika vaziyeti vahim görüyor Vaşington, 9 (a.a) Amerikanın siyasî mehafili, Avrupa vaziyetinm son günlerde fazlasile vahimleştiği mütaleasındadır. Bu mehafil, Arnavudluğa yapılan tecavüzün küçük milletlere yapılacak yardıma mâni olmak için tertib edildiğini ve bu hususta Berlinle Romanm tamamile mutabık olarak hareket ettiği kanaatindedir. Siyasî mehafil, Ispanyanın da Antikomintern paktına iltihakınm Cenubî Amerikada aksülâmeller yapmasından endişe ediliyor. Amerikadaki Arnavud beyanatı elçisinin Vaşington 9 (a.a.) Arnavudluğun Amerika sefiri Faik Koniça, radyo ile neşredilen beyanatmda hükumetinin gözle görünmese bile mevcud olmağa devam edeceğini söylemiş ve demiştir ki: « Ne hükumetim, ne de milletimin zihniyeti ortadan kaldırılabilir.» Sefir, Arnavudluğun Vaşington'daki elçiliğini muhafaza edeceğini ilâve eylemiştir. (Bastaraft 1 inci aahifede) ter devletlere karşı kurulacak cephededir. İngütereye göre, Rusya nm da katılacağı akibet bu cephe icabmda harbi, onun ileri geri dalgalarile, bir iki sene sürükliyecek kudret ve kabiliyeti haiz olabilmelidir. Buna muvazi olarak İngiltere. İngiliz ve Fransız bahriyelerinin müşterek ve müttehid hareketlerile denizlere hakimiyeti de temin edince harbin neticesi hakkında şimdiden b:r hüküm vermek imkânına malik olmuş olacağı kanaatinde bulunuyor. Kat'î bir emniyet sahibi olmak için İngiltere yavaş yürümeği tercih etmekte ve bu arada şimalî Amerikayı da Avrupa demokrasıleri lehine kazanmağa büyük ehemmi yet atfetmekte görünüyor. Filhakika Amerikan efkân, gün geçtikçe Avrupa demokrasilerini behemehal tutmak lüzumuna kanaat hasıl edivor ve her yeni tecavüz hâdisesi bu kanaati kuvvetlendiriyor. Müstakbel umumî harb zannolunabüeceğinden daha çok şiddetli olacaktır. ** Amerikanın vaziyeti Yazan: ROUSSY DE SALES Münihte kolu budu kesilen ÇekoSlo vakyanın, Almanya tarafından tamamen yutulması, Amerika haricî siyaset ricalini, hatta efkân umumiyeyi fazla hayrete düşürmedi. Bu yeni buhranın arifesine kadar devam eden Londranın şayanı hayret nikbinliği Amerika siyasî mehafilinin kanaatini sarsmamış, kânunusanidenberi devam eden nisbî sükunete karşı olan iti madsızlığı azaltmamıştı. Amerika efkân umumiyesi, Hitler'in, eski ÇekoSlovakyayı işgalde gösterdiği sür'ate muadil bir çabuklukla eski esas tezine avdet etmiş bulunuyor. Bu tez, diktatörlüklerle sulh yapmanın hiçbir veçhile mümkün olmadığı fikrini müdafaa eden bir tezdir ve dayandığı esas şudur: «Hitler'le Mussolini herşeyi yapabilirler, yapamıyacakları şey durmaktır.» ÇekoSlovakyanm akıbeti, Amerikada hemen hiç kimsenin en ufak bir değer vermediği Münih anlaşmalarının tabiî bir neticesi olarak tefsir edilmiştir. Bu hâdiseden çıkarılan neticeleri şöyle hulâsa et mek mümkündür. Hitler, Çeko Slovakya üzerinde lâfzi murad bir himaye tesis etmek suretile, rk doktrininin bir maddesine muhalif hareket etmiş bulunuyor. Mein Kampf'ı özden geçirecek olursak, Führer'in, eski Habsburg imparatorluğunun ırk ekalli yetlerini nüfuz altına almakta ve kolonize etmekte mahzur bulunmıyan aşağı ırklar telâkki ettiğini görürüz. Ne olursa olsun, ırk doktrini hilâfına vaki olan bu hare ket, Avrupa haritasınm herhangi diğer bir noktasında, buna benzer diğer herhangi bir harekete yol açmış bulunuyor. |HEM NALINA MIH1NA Muhabere ve Münakale Vekâleti Balkanlılar bloku Bitaraflık kanununa bir itiraz Vaşington 9 (a.a.) Bitaraflık kanununun tadili hakkında âyan meclisinin hariciye encümeninde cereyan eden müzakereler âyandan Borach'ın itirazmı mucib olmuştur. Borach, Amerikan devlet adamlarını Avrupa münakaşalarına iştirak ederek memleketi harbe sürüklet mek tehlikesine maruz bırakmakla itham etmiştir. lllllllllllll »ıtıı.ı Polis Enstitüsünde Tahrana düğün için verilen konferans gidecek heyetimiz Tevfik Besim «Cumhuriyetin temeli» mevzulu bir musahabe yaptı Ankara, (Hususî) Polis Enst'tüünde verilan konferanslara devam edılıyor. Emniyet Umum Müdürluğü Birinci Şube Müdürü Tevfik Besirn *arafmdan da «Cumhuriyetimizin femel!eri» mevzulu bir konferans verildi. Tevfi Besim, sözlerinin başlangıcmda «devl?t» in zuhuru, teşekkülü, izmihlâ'.ile devlet şckilleri hakkında izahat verdi. Hatib devJetin en mühim unsurlan olan ülte ve tabiiyet meselelerinden de bahsederek dediki: « Eski Osmanlı devletile, bııgünkü Türkiye devletinin isimlerinde bile tezad göze çarpmaktadır. Osmanlı terrek, menşei, ırkı ve milliyeti araştınlmaks.zm, devletin hukukî rabıtasile birlestlrilen insanlarm heyeti mecmuası demektir. Türk tabiri ise, buna zıd olarak, devlet "amiasında birinci derecede hâkim c'.an mıllî unsuru ifade eder. Devlet ve halkçılık yeni Türkiyede mühim kısımlarda birleşiyor. Bu sebebden dolayı Türk keîirr esi, yalnız halk kökünü ifade etmek'c kalrraz tabiiyet manasını da ifham ede\» Tevfik Besim, dinleyicileri taraf'ndan alâkayla takib edilen bu faydalı konferansınm sonunda, Cumhuriyet idaremizi, diğer cumhuriyetlerle kısaca mukavese etti ve sözlerini şöyle bitirdi: « Cumhuriyetimizi formüle eden Teşkilâtı esasiye kanunumuz, gerek hukuku esasiye, gerek teknik ^akımmdan her türlü tenkidlerin fevkinde yaşayan ve yaşamaya lâyık bulunan bir kanunu esasî ve Türkün Lozanda kazand:ğı zaferin büyük milîete yakışan en kıyme'i! âbidesidir.» Hariciye Vekilrrizin Ankaradan ayrılamıyacağı zannolunuyor Ankara 9 (Telefonla) Avrupa siyasî ahvalinin son günlerde iktisab eylediği ehemmiyet üzerine Hariciye Vekilimizm önümüzdeki günler zarfında Ankaradan aynlıp ayrılrrraması zihinleri düşündüren bir mesele olmağa başlamıştır. Malum olduğu üzere İran Veliahdi Hazretlerinin düğününde bulunmak üzere hükumetimizce gönderilmesine karar verilen heyete Hariciye Vekilimiz Şükrü Saracoğlu riyaset edecekti. Hariciye Vekilimizin İstanbuldan yann vaki olacak avdetinden sonra vaziyet burada ariz ve amik tetkik edilecek ve Şükrü Saracoğlunun İrana gidecek heyet reisliğile Ankaradan avnlıp ayrılamıyacağına o zaman kat'î karar verilecektir. Eğer Şükrü Saracoğlunun Ankaradan ayrılmaması muvafık görülürse, o takdirde İrana gidecek heyet riyasetine diğer bir zat seçilecektir. Ankara garı civarında bulunan eserler Ankara 9 (Telefonla) Ankara garının yanında inşasına başlanan Dev let Demiryollan Umum Müdürluğü bi nasının temeli atılmak için toprak kazılırken çok eski zamanlara aid birkaç mezar bulunduğunu bildirmiştim. Hâdiseden haberdar edilen Türk Tarih kurumu bulunan eserler etrafında geniş mikyasta ilmî tetkikata başlamıştır. Bu tetkiklerden anlasıldığına göre mezarlar milâddan sonra dördüncü asra aiddir. 1600 sene evvel yapılmış olan bu mezarların tarihî kıymetı çok yüksek görülmektedir. Mezarlardan bir kıstnı haçvari, bir kısmı basit besik şeklinde ve bir kısmı da lâhid şeklindedir. Bazılarınm içinde janrınm ve zamanının en muvaffak eserleri telâkki ediîecek kadar güzel yağlıboya resimler bulun maktadır. Mezarların o zaman bu civarda yaşamakta olan yerli halka aid olduğu anlaşılmıştır. Tarih kurumu ilmî heyeti, bu güzel eserleri hiç bozmadan ve hiçbir yerine halel gelmeden başka bir tarafa naklede cektir. Affedilen suçlular Ankara 9 (Telefonla) Teşkilâtı esasiyeyi tağyir ve ilgaya teşebbüs suçundan 24 seneye mahkum Hüseyin oğlu Mehmed Ali ile kat'l suçundan 6 sene ağır hapse mahkum Hasan oğlu Ömer Yalçınm ve gene adam öldürmek suçundan 7 sene ağır hapse mahkum Ali kızı Didarenin hastalıklan, geri kalan cezalarını affettirecek derecede görüldü ğünden Vekiller Heyeti kararile affedildiler. Çin sefaretinde çay Ankara 9 (Telefonla) Ankaradaki gazeteciler, yarın akşam için Çin sefa Ankara 9 (Telefonla) İsimleri bir retinde bir çaya davet edildiler. birine benziyen merkezlerin, bağlı buMacar Başvekili Berline lunduğu vilâyetlerin gösterilmemesin den telgraflarda yanlışlıklar olduğu ve gidiyor bu arada Çanakkaledeki Yerince ile Budapeşte 9 (a.a.) Alınan haberlere İçeldeki Yenicenin bırbirlerine kanş göre, Başvekil Teleki ile Hariciye Na tırıldığı görülmüs. bu gibi telgraflarm zın Csaky, Berline yapacaklan ziyareti adresine vilâyet isimlerinn de ilâve e Hitler'in pllinci doğum yıldönümü şendilmesi alâkadarlara bildirilmiştir. llıklerıne tesadüf ettirüecektir. Yanlıs adresli telgraflar IBaşmakaleden devam] Balkanlılar kendi çevrelerinde hür, müstakil ve gailesiz, rahat yaşamak istiyorlar. Balkanlar Balkanlılanndır sözünün en doğru mana ve maksadı bundan ibaret olabilir. O hlde Bulgaristan da dahil olarak bu manzumeyi derhal vücude getirmek bir zarurettir. Bulgaristanın şu veya bu emellerle sürü haricinde kalarak herhangi büyük bir devlete oyuncaklık etmeği kabul eylemesinde kendisi için ancak felâket vardır. Gospodin Köseivanof bu hakikati pek iyi takdir eden mükemmel devlet adamıdır. Kaldı ki Bulgaristanın 14 mart hâdisesi, Münihte yapılan mugene Balkanlılar arasında hallolunmak vakkat binayı yıkarken, o tarihtenberi hulâzım gelen meselelerini kardeş milletler arasında güzellikle halletmenin imkânı sule gelen, meselâ Fransız Alman muahedesi gibi anlaşmaların mufadını değilse daima vardır ve elimizdedir. bile ruhunu ihlâl etmiştir. Öyle ki, bugün Yugoslavya, haricî tehlikenin her tayeniden tam bir anarşi hali ortasında buraftan kapısını, penceresini çalan yakmlunuyoruz. Versay muahedesi yırtılmış, lığı yanında heyecanlı millî bir irkilme ile Milletler Cemiyeti can çekişiyor, bütün derhal kendine gelmiyecek mi? Ayni paktlar ve bütün manzumeler, bizzat ırktan olan Sırpların, Hırvatların ve SIoHitler'in son zamanda Çemberlayn'e ve venlerin aralarında halledemedikleri daDaladye'ye teklif ve kabul ettirdikleri de va nedir? Prensipinde cümlenin müttefik dahil olmak üzere, hükümsüz kalmıştır. olduğu mahallî muhtar idareleri bugünAlmanyanın, bazı kimseler tarafından den yarına kabul ederek orada millî vahâlâ vücudüne ihtimal verilemiyen tefevdeti ilân etmek, yapılamıyacak kadar büyük ve zor bir iş midir? Normal yollar vuk ve hakimiyet tesisi emeli, artık gün dan yürümek suretile bu meselenin halli gibi aşikâr olarak ortaya konulmuştur. en aşağı bir buçuk yıl ister. Halbuki şim Bu hususta en ufak şüphesi olan kimse diki gibi çok sıkışık bir vaziyette bir tek oktur. Almanyanın nerelere kadar yayımilletin üç muhtelif unsuru arasında ma acağı malum değildir ve Ruzvelt'in bizllî muhtariyetler esasında millî birliği at Amerikayı dahi tehlikede gösteren üç beş madde ile hem ilân etmek, hem mütalealarına karşı, daha dün inanmaz . tatbika geçirmek asla imkânsız birşey de kla mukabele edenler, bugün o kanaatğildir. Haricî tehlikeye karşı bu millî vah erini ayni kuvvetle muhafaza etmiyor detin derhal tesis ve ilânı şuurlu Yugoslav ar. Yakm atide, Alman akınının hangi ishalkınm bugün için bütün dünyaca alkışlanacak en yüksek derecesinde vatanse ikamete teveccüh edeceği bittabi meçhul ver çok faziletli bir hareketini teşkil ede )lmakla beraber, bu hareketin, hem de ıek yakında vukua geleceğinden şüphe cektir. den yok gibidir. Alman fütuhatının şarBöylece her Balkanlı millet, Balkanlı:a doğru yayılması, Holandaya veya İslar arasında teşkili evvelâ bu yarımadaviçreye taarruzu, İtalyan taleblerinin münm, sonra da dünya sulhunun en büyük dafaası gibi türlü türlü faraziyeler ayni teminatlarından biri olacak olan kütleye ;uvvetle gözönünde tutuluyor. Hitler, değerli kuvvetler halinde iştirak etmiş bulinde mevcud bütün kâğıdlarını, sonun lunacaktır. Bu fikir, kâfi derecede pişmiş cusuna kadar mutlaka oynıyacaktır. Meve bizce artık tahakkuku bir zaruret hağer ki, karşısında bir mümaneat görsün. line gelmiştir. Amerikada hâkim olan zihniyet, lehBalkanlılar blokunun teşkili hiçbir devar mülâhazalara hiç yer bırakmıyan bir lete veya devletler zümresine karşı değil'hniyettir. Almanyanın bugünkü istilâ sidir. Belki sadece bu çevre sakinleri için asetini durdurabilecek yegâne çareyi, bir emniyet teşkilâtıdır. Balkanlıların csikârda bulunan zümrenin megalomanimünferid vaziyetlerde âciz ve kudretsiz si aleyhine, Almanyanın kendi hududları bir halde kalmalarını istiyecekler ve binadahilinde bir mukavemet husule gelme . enaleyh Balkanlılar arasında bir blok tesinde bulan Amerika mehafili, harb tehliessüsünden memnun olmıyacaklar bulukelerinin mütemadiyen artması karşısında nabilir. Nıcın? Nıçın olacak, elbette her Alman milletinin korkuya kapılmasını Balkanlı devletle ayrı ayrı ve istedikleri muhtemel görmekten geri kalmıyor. Angibi oynıyabılmek ıçın. Eğer bb'yle nıyetcak, bu amilin vücudüne kat'iyetle hükler varsa bu bile Balkanlıların bu bloku metmenin ve bunu, Avrupada sükun ve biran evvel vücude getirmeleri için en kuvhuzuru iadeye kâfi telâkki etmenin imvetli sebebdir. kânsızlığı da münakaşaya yer vermiyen Balkanlı milletlerden her biri kendi bir hakıkattır. kendilerine birer kuvvettirler. Onların Şurası muhakkak ki, 14 mart buhranı, buna ınanmaları lâzımdır. Bu kuvvetlerin kendi emniyetini tehlikede gören Ameribir araya getirilmesile vücude gelecek kanın bu kanaatini son derece artırmıştır. büyük muhassalaya gelince o büyük bir Halkın mühim bir kısmı, Almanya, İtaldevletin maddî ve manevî bütün büyükya ve Japonyanın, yani totaliter devletlük şartlarını kendinde toplıyan bir kütle lerin, İngiltereyi ve Fransayı imhaya yaolacaktır. Tereddüdle vakit geçirecek zahud boyunduruk altına almağa muvaffak manda değiliz. Bütün Balkanlılar en haolurlarsa Amerikaya tecavüz edecekleriyatî işimiz olarak bu ideali derhal tahakne kani bulunuyor. Böyle olunca da, iş, kuk ettirmeliyiz. millî müdafaa sahasma girmiş oluyor. YUNUS NADÎ Almanyanın, hakimiyeti ilâna doğru Türk vatandaşlığına attığı son adımlar, Amerikada esaslı iki cereyana gitgide daha fazla bir kuvvet alınanlar Ankara 9 (Telefonla) İzmir Bele vermektedir. Birinci cereyan infirad taraftarlarınm diyesi un fabrikası ustabaşısı Geork (Tarık Uzman) la ikarısı Türk vatandaş hareketidir. Bu nazariyenin müdafileri, lığına alındılar. son hâdiselerden bir takım müspet neti Bekçilerin kazanc vergîsi celer çıkarıyorlar. Onlann kanaatine göAnkara 9 (Telefonla) Çarşı ve re, Londra ve Paris hükumetlerinin, kuvmahalle bekçilerinin hizmet erbabından vet siyasetinin bu yeni zaferi karşısındaki addedilmiyerek gayrisafi irad üzerinden ataleti ve şaşkınlığı, bu sözde Avrupa Vazanc vergisine tâbi tutulmaları Maliye demokrasilerinin, Alman ve italyan dik tatöriüklerinin tahakkümünden kurtulmak Vekâletınce kararlastıiılmıştıı. hususundaki acizlerine kat'î bir delil teş j> kinci Refik Saydam kabinesi teşekkül kil etmektedir. Bu demokrasiler, madd II ederken iki Vekâlet daha ıhdas edildi. Bunlardan biri Ticaret, disahada olduğu kadar manevî sahada da Muhabere ve Münakale Vediktatörlüklere boyun eğmeğe mahkum ğeri durlar. Şu halde, Amerikayı ve demok kâletidir. Her iki Vekâletin teşrasiyi kurtarmanın yegâne çaresi, bütün kil sebebleri ayni gibidir: İşlerin çokluğu millî kuvvetleri, Amerika kıt'asının mü • ve tenevvüü. Memleketin bütün iktısadî dafaası için teksif etmektir. Avrupa, ne o işlerinin bir elden idaresi prensipi esas iti lursa olsun, kendi mukadderatına terke barile doğrudur. Fakat İktısad Vekâletidilmelidir. Ancak Amerikada müdafaa nin işleri gittikçe o kadar artmış, o kadar ve sıyanet edilmesi mümkün olan mede tenevvü etmiştir ki artık bir Vekâletin çerniyetin menfaati bunu iktıza ettirir. çevesi ve bir vekilin ihtısas, ihata ve idaRuzvelt'in ve bütün Hariciye Nezare resi dışma taşmıştır. Onun içindir ki İktıti rüesasının nazariyesi olan ikinci cere sad Veklâetini ikiye ayırmak mecburiyeti yan, sükunel siyasetine vurulan bu yen hasjl olmuştur. darbenın, Avrupada, o siyasetin kredisin Nafıa Vekâleti de, gittikçe genişliyen tamamen mahvettiği tahminine istinad e faaliyet sahasile hatta Ali Çetinkaya gibi dıyor. Umumî hedef sulh olduğuna ve o bir Vekili bile çok yoracak bir hale gelhedefe ulaştıracak olan ilk vasıta, yani mişti. Bu itibarla dahi, Nafıa Vekâletini sükunet iflâs ettiğine göre, ikinci vasıta ikiye ayırmak lüzumlu olmuştur. Fakat, kalıyor ki, o da metanet, ve müdafaa ve Nafıa Vekâletinin işleri fazla olmasa dasaitinin bir araya toplanmasıdır. Vaşing hi, ayrıca bir Muhabere ve Münakale ton zimamdarlarının fikrince bundan Vekâleti teşkiline ihtiyac vardı. başka hal çaresi kalmamıştır. İngiliz ve Geçen yıl Ege manevralarından döFransız devlet ricali, bu tarzı hareketi ar nüşte, bu sütunda, yazdığım bir yazıda zu ettikleri için değil, bundan daha başka bir münakalât umumî müdürluğü teşkili türlü harekete imkânları kalmadığı için üzumundan bahsetmiştim. Çünkü, bizim bu ikinci şıkkı kabul etmek mecburiyetin İstanbulda, şehrin muhtelif nakil vasıtadedirler. arı (banliyö trenleri, Boğaziçi vapurları, H. Stimson, New York Times gaze Kadıköy Haydarpaşa Adalar Anasine yazdığı bir makalede demokrasi dolu seferleri) tarifeleri arasında bir birkuvvetlerinin, metin ve intizamlı bir siya ik olmayışından ettiğimiz şikâyet, bütün setle, diktatörlüklere karşı açıktan açığa memleket münakalâtı için mevcuddur. İsmeydan okumalarının, harbi önlemenin tanbuldan Bandırma yolile İzmire gider: yegâne çaresi olduğunu etrafile izah et . iniz. İzmirden Nazilliye giden tren yamiştir. Onun mütaleasına göre, faşist ve ım saat evvel kalkmıştır. Ege manevranazi hareketlerinin mümeyyiz vasfı olan lan bittiği günün akşamı trenle İzmire şiddet, ergeç mahve mahkumdur. Zira, dönmüştüm. İlk vasıta ile îstanbula ancak hiçbir millet, Almanlarla îtalyanların ma üç gün sonra varmak mümkündü. Bereruz bulundukları bu gergin vaziyette ket versin Cumhurıyet'ın manevra servisiebcdiyen yaşıyamaz. Fakat bu şiddet ha ni yapan tayyare orada idi; onunla iki linin mahvine intizaren, onun savletini aat bir çeyrekte İstanbula dönebilmiştim. durdurmak gerektir. Hele, o savlet karşıBu bir misaldir ki bütün münakale iş;ında gerilememek bilhassa lâzımdır. Zi lerimize teşmil edilebilir. Memleket da ra, zâf göstermek bu şiddetin devamını lilinde, münakale işleri eskisine nazaran, intac edecektir. :ok düzelmiş olmakla beraber, gene ayrı Ruzvelt nazariyesi taraftarları lehinde >ir itina ve himmete muhtacdır. Şimdiye fikirler toplıyan diğer bir kanaat de, her adar, devletin kara ve hava yollarının arafta demokrasilerin manevî kuvvetlerini daresi Nafıa Vekâletinin elinde idi; buyükseltmek hususundaki Amerika arzusu a mukabil, kara ve hava yollarının nun gevşediğine delâlet edecek herhangi devamı demek olan Denizyollarının işletbir emarenin, umumî çöküntüyü tesri ede mesi İktısad Vekâletine bağlı idi. Bu çeceği düşüncesidir. Vaşington siyasî meha şid ayrıhklar, münakale işlerimizde bir fili, Londranın ve Parisin, siyasetlerin >irlik tesisine mâni oluyordu. Bundan de devamlı bir değişiklik göstereceklerin sonra, Türkiyenin bütün münakale ve den, hatta Almanyanın hakikî emellerini muhabere işleri, Ali Çetinkayanın ener açığa vuran bu son tezahürler karşısında jik eline geçmiştir. Bu kıymetli Vekilin müspet bir yol tutacaklarından nekadar ^afıa Vekâletindeki muvaffakiyetlerinin az emin olursa olsun bazı mehafilde hâlâ eni Vekâlette de tecelli edeceği şüphedevam eden ümidsizliğe iştirak etmek is zdir. :emiyor. Bu itibarla, Vaşington hükumeti, Fransaya ve İngütereye, gerek harb, gerek sulh zamanında Amerikanın maddî muzahe retini temin maksadile, bitaraflık kanununu tadil için mücadeleye azmetmiştir. Lâkin, bu hususta, bir hayli müşkülâtla çarpışmak icab edeceği muhakkaktır. Çünkü, ÇekoSlovak dramının ikinci perdesi, bir yandan infirad taraftarlarınm, bir yandan Ruzvelt siyasetçilerinin tezlerini takviye etmek suretile, iki cepheli tesir icra etmiştir. Infiradcılar, son hâdise İzmir, 9 (Hususî) Bugün Kemerlerden sonra, Avrupayı bir kül halinde Jtında feci bir kaza olmuş, fotoğrafçı red ve inkâr etmek fikrinde daha fazla emalin on sekiz yaşmdaki büyük oğlu, ı yaşmdaki kardeşi Yıldırımı babasına musır davranmağa başlamışlar; ötekiler d tabancayı kurcalarken öldürmiiştür. ise, bu yeni felâkete rağmen vaziyetin, Kazayı müteakıb fotoğrafçı Kemal, ümidsiz olmak şöyle dursun, bilâkis, ni haî hedefi bütün dünyanın gözleri önüne lınan ifadesinde: aşikâr olarak sermiş bulunduğu kanaatini «Kaza büyük oğlumdan değil, ortan:a oğlumun elinden çıktı, çünkü sılâh patbüsbütün edinmişlerdir. Avrupa karşısında Amerika meselesini ladığı zaman büyük oğlum yanımda idi; diğer kardeşinin mektebe gittiğini dübir Amerikalı şöyle hulâsa ediyor: «Versay muahedesini yırtmak için yir şünerek suçu kendi üstüne alıyor.» demi sene uğraşıldı. Ümid edelim ki, Münih miştir. Tahkikata devam olunmaktadır. sistemini bozmak o kadar zamana ihtiyac göstermez.» zmirde dün feci bir kaza oldu Babasmm tabancasile oynayan bir çocuk, kardeşini öldürdü ROUSSY DF SALES Ziraat Enstitüsü talebesinin tetkikleri Meclise verilen lâvihalar Hükumet tarafından veni Meclise verilen kanun lâyihalarına aid cetvel ha zırlanmıstır. Bunlar meyanmda bazı tefsir taleblerile ölüm cezasına çarptırılanlara aid tezkereler vardır. Avrıca su lâvihalar da Meclise verilenler arasındadır: Divanet İsleri reisliği teskilât ve vazifeleri, Karadeniz kömür havzasından kömür vükliyecek gemilerin rüsumdan muafiyeti, Orman umum müdürluğü 1938 yılı malî bütcesine munzam tahsi sat konulması. Türkive Almanya arasında imza edilen Südet Alman kıt'asile Türkive arasındaki ticaret mukavelât ve tedivatı munzameve dair protokolun tasdiki, Türkiye İsviçre klering anlaşmasile buna bağh protokol ve mektub lann tasdiki. Türkiye İnçiltere ticaret ve klering anlasmasına bağlı 4 numaralı listeye tiftiğin de ithali hakkında teati edilen notanm tasdiki, Türkive Yunanistan arasında akdedilen veteriner mukavelesinin ve Türk Rumen ticaret anlaşmasma zeylen imza olunan anlaşmanın mer'iyete konmasmm tasdiki.. Ankara 9 (Telefonla) Yüksek Ziraat Enstitüsü Veteriner Fakültesı taebeleri dün' hocaları Süreyya Ayşrünle irlikte Etlikteki bakteriyoloji müessese lerine giderek orada mesleklerine aid tetcikler yapmışlardır. Tetkiklerine önce askerî baketeriyolojihaneden başlıyan ta lebelere, Türk veterinerleri için çok şe refli iki keşif hakkında izahat verilmiştir. Bunlardan biri sığırları vebaya karşı koruyan serom diğeri «Türk Üniversıtesi antraks aşısı» dır. Bu ikinci seromla şarbon hastahğının önü alınmıştır. Bu iki mühim seromu profesör Süreyya Aygüf bulmuştur. Laboratuarlar, mütehassıs bakteriyo loglar tarafından üç grup halinde gezdirilmiş ve çeşidli seroın ve aşıların ha zırlanmaları izah olunmuştur. Bakteriyologların şahsî araştırmaları etrafında anlatılanları da tlebeler büyük bir alâka ile dinlemislerdir. Bundan sonra talebeier sivil müesseseyi dolaşmış, izahat almışlardır. Dünkü tetkik gezintileri gene veterinerlerimiz için çok istifadeli geçmıştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: