16 Temmuz 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

16 Temmuz 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 Temmuz 1939 CÜMHURİYET Adanada tarihî bir define bulundu Pratik yaz kıyafetleri Şehirde kalmış olanlarla, sayfiyede oturup da sık sık şehre inenler şu güzel tayyörden bir tane edinirlerse çok rahat ederler. Kumaşı lâciverd alpaktandır. Eteğin alt kısmı genişçe ve ceket de yukandan aşağıya yakadan itibaren bü i tün ön ve alt kenarlar açık f renk bir ipekliden bordiirlüdür. Ayni tezyinat lâciverd deri eldivenlerde de vardır. Bu tayyöre lâciverd bir hasır şapka da çok iyi gider. İnce beyaz yünlüden manto ise sayfiyede ve şehirde rüzgârlı ve serin havalarda giyileceği gibi bilhassa arasıra kotra ve motör gezintisi yapanlara muhakkak lâzımdır. Bu manto ile koyu renkte geniş kenarh hasır şapka hem yaraşır, hem de yü.zü güneşten adamakıllı muhafaza etmek vazifesini görür. Asur ve islâm altınlarile dolu olan iki çömlek Vilâyete teslim edildi Adana, 15 (Hususî) Burada bir köyde tesadüfen iki çömlek içinde eski Asur ve islâm hükumetlerine aid altın, s,ümüş, bakır, bronz, antika paralar bulunmuştur. Hâdise şöyle olmuştur: Solaklı kö\'ünde Hacı Obboğlu Cebbarın çiftliğinde buğday depo etmek için kuyu açılmış ve toprak kazıhrken, yukarıda söylediğimiz gibi iki çömlek içinde külliyetli miktarda para çıkmıştır. İslâm devrine aid altın paralarda Lailâheillâllâh yazısı vardır. Çömlekler, muhteviyatlarile beraber vilâyete teslim edilmiştir. Eski Romada hayat Günün son saatlerini çok hâdise doldururdu: Ibca orijinal bir eğlenceleri Yazan: H. BtLGtC Naci Kıcıman yeni vazifesine başlıyor Ankara 15 (Telefonla) Terfian Bolu Valiliğine tayin edilmiş olan Matbuat Umum müdürü Naci Kıcıman yanndan *% sonra yeni vazifesi başma hareket edeTarıhin köşebucağını dolaşırken karşı şaşan Romalı kadınlar az değildi. Bunu cektir. Naci Kıcıman matbuat umum müdürlüğü esnasmda da kendisini bü mıza çıkan cazıb mevzulardan birisi de, da, kadının ev işile meşgul olmıyışına attün meslektaşlanna sevdirmiş değerli eski devir insanlarınm yaşayış tarzlarıdır. fetmek lâzım gelir. bir idarecimizdir. Bir eski Mısırhnın, bir eski Yunanlmın veRomalı kadının ev işini esirler görürdü. ya bir eski Romalının nasıl yaşadığını, yir Çarşıda, pazarda ahşveriş evin erkeğine VÎLÂYETTE mi dört saatlık gününü nasıl geçirdiğini, düşen bir vazifeydi. Çocukların tahsil ve ne yiyip içtiğini, nasıl yatıp kalktığını bil terbiyesile mükellef olanlar mekteb hocaVali muavininin teftişi mek, tarihî hâdiselerin içyüzlerini oku larile, mürebbi kölelerdi. Romalı kadma, Vali muavini Muzaffer, Çatalca, Siliv mak kadar zevklidir. kala kala, tiyatroya, hamama, gezmeğe ri ve Bakırköy kazalarını teftiş etmiş Bugün sizinle beraber, eski Roma so gitmek ve tuvaletile meşgul olmak gibi dün şehrimize dönmüştür. kaklarında dolaşıp, evlerin, dükkânların, zevkli işler kalıyordu. Romalı kadının ceHava tehlikesinden korunma resmî binalann kapılarından içeri bir göz miyet içindeki bu aylaklığı onu kısmen atarak, Romalının nasıl yaşadığını göre zevk düşkünlüğüne, kısmen de erkeklere komisyonu ceğiz. mahsus mesleklere atılmağa sevkediyorHava tehlikesinden korunma komis Romanın parlak devirlerinden birini se du. Bu halin bir neticesi de, eski Romada yonu, Seferberlik müdürü Nailin riya çelim. Meselâ Imparator Trajan devri. boşanma vak'alarınm, bugün Amerikadasetinde toplanarak korunma talimatnaAsırlarm tahrıb edici kuvvetine göğüs ki kadar bol olmasıdır. Romalı kadın hakmelerini tetkik edecek, tatbikat için lâgerip bugünlere kadar yaşıyan muhteşem kında meşhur bir söz vardır: «Evlenmek zım gelen tedbirleri ittihaz eyliyecektir. İleride şehrimizde hava tehlikesine bakiyelere inanıp, Roma şehrinın baştan için boşanır ve boşanmak için evlenir». karşı bir müdafaa tecrübesi yapılması başa böyle eflâke ser çekmiş azametli biKız ve erkek çocukların tahsil ve terbinalarla süslü olduğunu zannetmemeliyiz. yesi de, kadının serbestisi, çocukların ekda muhtemeldir. Hatta eski Romada, münhasıran güzel cahil kalması nispeADLİYEDE ve büyük binalarla süslü bir tek mahalle seriya ihmale hocalar elindeuğramış bir mev tinde ve lâkaydiye bile mevcud değildi. Esasen Romanın, zudu. Rüşvet suçlusu mübaşir zenginlere ve fakirlere mahsus ayrı mahal* * * Karaköyde mahallebici Recebin dükleleri yoktu. En muhteşem binanın yanıbaŞimdi, bizi asıl alâkadar eden mevzua kânmda buluştuğu Eminden on beş lira gelelim. Bir Romalı, yirmi dört saatini narüşvet aldığı kaydile tevkif edüen İs şında en sefil bir kulübe görülürdü. tanbul Adliyesi Tebligat müdürlüğü müBundan başka, eski Romanın sokakla sıl geçirirdi? başirlerinden Basrinin muhakemesine, rı, bir iki kaldırımlı cadde müstesna, daEski Romalı çok erken, ekseriya gün dördüncü cezada dün sabah meşhud suç racık çamurlu sokaklardan ibaretti. İki doğarken uyanırdı. Zira, evlerde, gecekanununa göre devam edilmiş, bazı şakeçeli dükkânlarla, yaymacılarla büsbü leri aydınlıkta oturmağa, yahud çalışmahidler dinlenilmiştir. Muhakemenin devamı, şahidlerden bir kısmı yüzleştiril tün daralan bu çamurlu sokaklarda her an ğa imkân olmadığı için gün ışığından azamî istifade etmek mecburiyeti vardı. mek üzere, aym yirmisine bırakılmıştır. kesif bir kalabalık dolaşırdı. Şehrin umumî manzarası hakkında bu Romalının sabah tuvaleti de gayet baIskenderun Müddeikadarcık malumatla iktifa ederek Roma itti. Elini yüzünü üstünkörü yıkadıktan umumiliği :nın hayatmı, evinin taksimatmdan itiba sonra, gecelik esvablarınm üstüne bir harren gözden geçirmeğe başlıyalım. maniye geçiren sokağa fırlardı. Torbah Müddeiumumisi Suphi Nahid Eski Roma şehrinin hususî binaları, Sabahleyin evinden çıkan her erkeğin Okay, İskenderun Müddeiumumiliğine bugünkü medenî şehirlerin meskenlerinden ilk işi, efendisini ziyaret etmekti. Bu efentayin edilmiş ve dün yeni memuriyet farksız bir kullanış tarzında idi. Yani, di, kendisinden bir derece yukarı ve gene yerine gitmiştir. Romalılarda da iki türlü mesken vardı: onun kendi muhitine mensub bir kimse idi. Salih Kılıfcı dava eden adam Ev ve apartıman. Binalann birinci katında Ancak bu içtimaî mevkiinin üstünlüğü oDün, eski polis müdürü Salih Kılıcı zenginler, öteki katlarında vakti hali mü nu, kendinden bir derece aşağı olana karsaid olmıyanlar, fakirler, sefiller oturur şı himaye göstermek, yardım etmek, padava eden Şeriften şu mektubu aldık: «Gazetenizin 15 temmuz 939 tarihli du. raca muavenette bulunmak mecburiyetinnüshasımn dördüncü sahifesinde <hakYalnız, bu apartımanların bizim binala de bırakıyordu. Romalı erkeklerden pek sız yere> serlevhasmı taşıyan yazıda tanmızdan farkı, pencerelerinin gayet geniş çoğu, bu yardımlarla yaşar, bir nevi dirafımdan Salih Kılıc aleyhine açılan dafakat camsız olması, bir de, hiçbir oda lencilikle geçinirdi. va hakkmda tafsilât verirken (mahkenın muayyen bir işe tahsis edilmemiş buBu ziyaretten sonra işbaşma gidilirdi. me, Şerifin müşahede altına alınması lâzım gelip gelmediğinin Adliye hekimi lunması idi. Binalann camsız pencereler, Lâkin Romalıların azim bir ekseriyetini ne muavene ettirilerek tayinine ve da den ışık ve hava almasının en büyük mah aylaklar, irad sahibleri, vazifeleri istiravanın, diğer iki şahidinin dinlenilmesine zuru da, bittabi kışm ısmmak meselesinin hatten ibaret devlet memurları, hükumetkarar verildi) denilmektedir. zorluğunda idi. Romalıların teshin vası ten ezelî ve ebedî bir yardım gören ezelî Mahkeme zabıtnamesinin tetkikinden tası mangaldan ibaretti. ve ebedî işsizler teşkil ediyordu. anlaşılacağı veçhile, mahkeme müşahe Gerçi Pompei harabelerinde, kalorifer, Romalıların eğlence ve bayram günlede hakkında hiçbir karar vermemiş, yal tes'satını andırır bir nevi teshin vasıtası ri o kadar fazla idi ki, üstüste hesab edinız diğer dinlenilmiyen şahidlerin celb keşfediîmişse de, Romada bunun eşine lecek olursa bir gününü işle geçiren Rove istimalan hakkında karar ittihaz etrasgelinmiş değildir. Esasen Pompei'de malının ertesi gününü mutlaka eğlentiye miştir.» bulunması da münhasıran zengin konak hasrettiğini görürüz. Esasen, çalışma ile larına mahsus ve sadece banyo odalannda geçen günlerin akşam saatleri de, ner biri Bebekle Küçüksu arasında kullanılır bir alettir. bir eğlence kadar iyi vakit geçirten vesimuntazam araba vapuru ] Eski Roma binalarında, ev eşyası na lelerle dolu idi. seferleri Ekseriyetle öğleden sonra ihmal edilen nıına yataktan ve kerevetten başka birşeye tesadüf etmek hemen hemen imkânsızdır. işin bittjği saatte Romalı, tiyatroya veya Bebekle Küçüksu arasmda muntazam araba vapuru postalarınm yapılmasma Romalı, bu kerevete yatar, yemeğini ora umumî okuma yerine gitmezse, vaktini, bugünden itibaren başlanacaktır. Şir da yer, orada oturur, orada okur, yazar, daima kalabalık olan sokaklarda, umumî : ; ket bu hatta Halicde yapılan küçük ara misafir kabul ederdi. Konfor namına hiç bahcelerde gezmekle geçirirdi. ba vapurunu tahsis etmiştir. Bu vapurla birşey yoktu. Fakat buna mukabil binaFakat, günün son saatlerini dolduran, '• yalnız binek otomobilleri taşınacak ve lann dahilî tezyinatı çok güzel ve ekseriya en orijinal hâdise ılıca eğlentisi idi. İmpa i bu hatta fasılasız sefer yapılacağı için çok lükstü. ratorluğun her tarafında bu ılıcalar peK ] tarihte ilk defa olarak Asya ile Avru Roma evlerinin, ısmma vesaitinden oktu. Fakat nefsi Romada, adım başm 1 panm iki kıyısı birbirine adeta bir köp; mahrumiyetinden başka bir hususiyeti da da ılıca mevcuddu. rü vazifesini görecek bir feribotla bağlanmış olacaktır. ha vardı ki o da susuzluktu. MuverrihleGayet süslü, hatta çokluk lüks derece 1 Bebekle Küçüksu plâjı arasmdaki a rin, Roma sehrinde kanalizasyon tertiba ye kadar yükselen bu müesseselere, her \ methetmelerine sınıfa mensub insanlar devam eder, ayrı : raba vapuru seferleri cumartesi ve pa tının mükemmeliyetini zar günleri geceyarısmdan sonra saat rağmen bu tertibatm, daha ziyade, bina gayri gözetilmedi. Bu ılıcalarda spor 1,30 a ve sair günler de saat 24 e kadar lann zemin katlarında biriken çöplerle u oyunları yapılır, yüzme yarısları ter devam edeceği için artık gece ve gün mumî halâlara mahsus ve Roma sokakla tib edilir, halk, ılıcanın kütübhanesinden ; düz nakil vasıtaları için iki sahil arasm rının, meselâ ösleüstü, evlerinden, pence ve me'herinden kültür itibarile de istifade j da geçmek müşkülâtı kalkacaktır. relerinden dökülen müîevvesattan aşırı ederdi. \ derecede murdar olduğu muhakkaktır. Romalının akşam yemeği, günün soa îzmirde pamuk mahsulü Trajan devrinde Romalı kadının icH faaliyetini teşkil edivordu. Günde üç dört İzmir 15 (a.a.) Bu sene pamuk remaî mevkii 'ayrıca dikkate değer bir mev övün yemek yiyen Romalıların akşam yekoltesi Eğe mmtakasınm kaydetmediği meği, hemen daima bir ziyafet şeklinde o» bir nispette ve geçen senenin seksen bin zudur. Romalı ailede kadınla erkek müsavi lurdu. Maamafih, Romalıların, tevatür balyasına mukabil yüz yirmi bin balya olarak tahmin edilmektedir. Piyasada huknka maliktiler. Bu müsavat, kadmla halindeki boğazına düskünlüğü daha zi j alivre satışlar müsaid olarak devam et rı aile yuvasma baglıyan en kuvvetli se yade, hovarda ve mirasyedi sınıfa aiddir. 1 mektedir. beb teşkil etmekle beraber, doğru yoldan Ortahalli ailelerde kanaathârlık asılduj Deniz Sıhhati mükemmel, genc, dinc insaniar için deniz banyosu çok istifadelidir. Fakat vücudlerinde ufak bir ârıza hissedenler, hemen doktora müracaat etmeli ve ancak onun müsaadesile banyo yapmahdırlar. Bilhassa kalbleri, ciğerleri, böbrekleri şüpheli olanlar soğuk suya birdenbire dalmakla kendilerini müthiş bir tehlikeye atmış olurlar. Hele çocukların deniz banyoları yapmalarına ancak sıhhatlerinde bir bozukluk olmamak şartile izin verilebilir. Hiç birşeyimiz yok!.. Deniz banyosunu ne zaman yapmalıyız? Umumiyetle yemeklerden tam üç saat .sonra... Büsbütün boş, büsbütün dolu mide de soğuk Mevsim reçelleri aluminium tencereler içinde pişirmek, cam kavanozlar içinde saklamak lâzımdır Vakıâ şimdi reçel satışı pratik bir hale geldi. Eskiden sade ramazana münhasır kalan bu iş devrimizde her zamanki bir ihtiyac şekline girdi, küçük kavanozlarda satılıp duruluyor. Fakat fiat itibarile herkesin kesesine uygundur denilemez, kalabalık ailelerin reçellerini bizzat yapmaları hiç şüphesiz yüzde iki yüz daha kârlı ve istifadelidir. Reçel yapmak için kalaylanmamış bakır tencereler en iyi kablardır. Lâkin şimdi herkesin evinde bu ana baba yadigârları kalmadı. Yeniden alınması da epeyce masraflı olur. Binaenaleyh emay veya aluminium tencereleri is'timal etmek mecburıyetı vardır. Yalnız emaylar çabuk bozulduğu için reçelin içine ufak kırıkların karışması ihtimali mevcuddur. Bu kırıkların apandisit rahatsızlıklarına sebebiyet verdikleri söylenmektedir. Hele kalaylı bakır tencerelerle reçel kat'iyyen yapılmamalıdır. Çünkü bazı meyvaların usaresi kalayın erimesini ve tatlıların içine karışmasını, binnetice onun zehirli bir hale gelmesini mucib olur. Meyvalar, bilhassa geniş ve yayvan kablar içinde kolaylıkla pişer. Tencereden maada bize bir ^ de kevgir lâzımdır. T Kaynarken hasıl olan köpükler bununla alınacaktır. Sonra da müteaddid cam kavanozlar. Cam kavanozlara sıcak reçeli birdenbire değil, kısım kısım boşaltmalıdır, yoksa çatlar. Kavanozların ağızlarına konacak kâğıdlar alkol veya gliserine batmlıp kurutulmak suretile sertleştirilir. Üzerine daha geniş ikinci bir kâğıd örtülüp güzelce sicimle bağlanır. Kâğıdlar yumurta akına batırılarak da sertleştirilebilir ve reçel sıcak iken kavanozun ağzına kapatılır. Ekseri kimseler parafin de dökerler. Bunda gayet dikkatli olmak lâzımdır. Çünkü çabuk katılaşıverir. Bu parafinler kavanoz açıldığı zaman almıp bir kenara konmalıdır. Ertesi sene gene eritilerek kullanılabilir. Şimdi size mevsim meyvalarından yapılabilecek bir kaç Teçel tarif edeyım. Kayısi Kaysıları ikiye ayırıp çekirdeklerini çıkardıktan sonra tartarak bir kenara kcfymalıdır. Tencereye kaysının ağırlığı kadar şeker rına vesile olacak şekilde bir maha'.de durdurmak icab eder. Bunun için de resmini gördi'ığünüz tarzda tahtadan ızgarah bir etajer vücude getirmek çok iyidir. 30 santim murabbaında bir yer işgal edecek kadar ve bir metre yüksekliğinde yaptırılırsa anne, babadan maada çocukların ayakkabları da oraya yerleştirilebilir. Hele içlerine ayaktan çıkar çıkmaz kahblar da konulacak olursa pabucların ömrü daha ziyade uzatılmış olur. Hem temizlik, hem de ekonomi cihetinden böyle istifadeli tertibat alınması pek de masraflı değildir. Çünkü hiç de pahalıya mal olmaz. döşemeli, beher kilo için bir bardak da su ilâve etmelidir. Şeker iyice kaynayıp büyük kabarcıklar husule getirdiği vakit meyvayı içine atmalıdır. 20 dakika veya yarım saatte meyva yumuşayıp pişer. O zaman önce tarif ettiğimiz veçhile kavanozlara doldurup ağızlarını kapatmalıdır. Armud Biraz sertçe armudlardan alıp, dörde bölmeli, çekirdeğini ve sert yerini çıkarmalı, evvelce hazırlanmış olan limonlu suya atmalı, sonra çıkarıp tencereye yerleştirmelı, üzerine beher kilo için 800 gram şeker ilâve etmelidir. On on iki saat bu şekilde bırakıldıktan sonra tencereyi ateşe koymalı, içine, arzu edilirse, bıraz da vanilya atılmalı, armud parçaları şeffaf bir hale gelinciye kadar ateş üstünde bırakılmahdır ki bir saat bunun için kâfidir. Meyva parçalannı alıp kavanozlara taksim ettikten sonra şekerli kısmı tekrar ateşe koyup kaynatmalı, onu da kavanozlara taksim etmelidir. Şeftali Fazla sulu olmıyan yarma şeftalileri tercih etmeli ve ikiye ayırmaIıdır. Kabugunu çıkartmak için kaynar suya daldırıp çıkarmalıdır. Meyvalar yirmi dört saat ağırlıklarının dörtte üçü miktarında Ştekerle kalmalı, sonra meyvalar içlerinden çıkarılarak şeker kaynatılmalı, sonra tekrar içine koyularak pişirilmelidir. Frenküzümü Frenküzümünün reçelinden ziyade marmelâdı iyi olur; binaenaleyh onu tarif edeceğim: Fazlalıkları çıkarıldıktan sonra tencereye koyulmalı ve beher kilo için üzerlerine 900 er gram şeker ilâve edilmelidir. Bir gece bu halde bırakılmalı, sonra ateşe konmah, saplı kevkirle arasıra karıştırılarak 45 dakikjı hafif bir ateş üstünde bırakılmahdır. Kimler banyo yapabilirler? Reçelleri kalaylanmamış bakır kablar veya suyun aksülâmeline dayanamaz. Denizde nekadar Jçalmalı? Yirmi dakika tam itidalkârane bir müddettir. Banyodan çıktıktan sonra vücudii friksiyon yapmak, kanm deveranını tabiî bir vaziyete sokmaya yarayacağı için pek lüzumludur. Bilhassa kurulanmayı müteakıb kumlar üzerine uzanıp beş dakika kadar güneş banyosu yapmak çok istifadeli olur. Bu münasebetle şunu anlatalım ki bir kısım halkımızın yaptığı gibi plâjlara sabahtan giderek akşama kadar denizde veya güneş altında kalmak hiç doğru değildir. Sıhhati şüpheli olanlar şöyle dursun, demir gibi vücudlü insanlan bile bu tarz banyolar yorar, hasta eder. Hele uzun fasılalar vermeden ayni günde sık sık denize girmek veya orada mütemadiyen kalmak âsabı bozacağı gibi bin bir derdi de insanm üzerine çeker. Herşeyde lâzım olan itidali bilhassa deniz ve güneş banyosunda da elden bırakmamak lâzımdır. Yeni sapkalar Ayakkabılar Bizde ayakkabıya pek az ehemmiyet verilir. Haydi, her gün oiyilenler kb'şeye, bucağa, kapı yanına konur diyelim, fakat kullanılmıyanlar kiler veya tozlu bir dolayın içine atılır, bir müddet sonra giyilmesi lâzım geldiği vakit de çürüyüp eskidiği görülür. Halbuki gerek giyilen, gerekse saklanan ayakkabılara nekadar ihtimam gösterilirse dayanıklıkları da o kadar fazla temin edilmi^ olur. Eğer mümkünse iki, üç ayakkabı edinmek ve daima değiştirerek giymek münasibdir. Hele kışm ıslak ayakkablan daima fazla sıcak yerlerden uzakta bulundurmak ve onların kendi kendilerine yavaş yavaş kurumalarını, yazın da durduklan yerlerde alttan ve üstten her taraflarından hava almala. Şapka modası, elbise ve ayakkabı modası gibi, her sene, her ay değil, her hafta, hatta hergün değişmeğe başladı. Bazan çok orijinal modeller görünüyor ama, bazılan da pek garib ve mübalâğalı. Fakat çok defa eski nümuneler yeniden meydana çıkıyor. İşte Pariste moda olan yeni bir sapka... On, on beş sene evvelki büyük şapkalann ayni!

Bu sayıdan diğer sayfalar: