14 Ağustos 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

14 Ağustos 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Ağustos 1939 CUMHURtYET SON HA IngilizJapon müzakeresi Tiençin mmtakasında nizam ve asayişin temini için Ingiliz sefirine talimat gönderildi Londra 13 (a.a.) Yarıresmî bir membadan öğrenildiğine göre, Tokyo daki Ingiliz sefinne yeni talimat gönderilmiştir. Bu talimat, hemen hemen münhasıran Tiençin'deki imtiyazlı Ingiliz mıntakasında nizam ve asayişin nr.uha fazasına müteallik olan siyasî mesele hakkındadır. Ingiliz sefirine iktısadî meselelere müteallik olarak yeni talimat verilmemiştir. Fakat sefirin yapacajh görüşmeler esnasında bu meselelere de telmihte bulunması ihtimal dahilindedır. danma ve Şanghay'ın garb varoşlarına taarruz etmiştir. Oralarda muharebe iki saat devam etmiştir. Diğer bir Çin müfrezesi, Sanghay'ın şimali garbisinde kâin Lotien ve Tazang'a taarruz etmiş, üçüncü bir müfreze de Nanziang üzerindeki istasyonu hücumla zaptetmiştir. Oradaki Japon nöbetçi kolları lamamen imha edılmiştir. Balkanlar Balkanlılarındır [Ba$makaleden devami si Pariste büyük devletlerin sefirleri konferansında kararlaşmış bir iş olduğu için hakikatte bizimle Yunanistan arasında bir mesele bile sayılamaz. Bundan maksadları ne olduğunu o sefirlere ve onların mensub oldukları devletlere sormalı. Kaldı ki şahsen ben böyle bir tefsir için dahi artık büyük devletlerin Balkanlılar arasındaki işlere kanştırılmasına taraftar olamam. «Venizelos zamamndanberi Yunanistanın bütün bir samirniyetle söyliyegeldiği veçhile Dedeağacda bir mahrec keyfiyeti filhakika bize yeni bir liman inşası şeklinde büyük külfet tahmil edecektir. Şahsan ben Ege denizine mahrec işinde hazır limanı bulunan Selânikten istifadeyi tercih edebilirim.» Bu bir ihtilâfın hallinde akıllı, genis,, uzun ve doğru görüşün en güzel ifadesidir. Gospodin Köseivanof'u temayüz ettiren en kuvvetlı vasfın Balkanlara aid işlerde yalnız Balkanlıların söz sahibi olmaları lâzım geldiği ve bu işlere haricî müdahalelerin asla caiz olmadığı hususundaki kuvvetli kanaatte toplandığına dikkat etmiştik. Avrupa hâdiselerinin aldığı cereyan şimdi bu sözlerin kıymet ve ehenuniyetini olanca açıklığile canlandırmaktadır. Avrupa vaziyetlerinin muhtemel inkişafları arasında istisnasız bütün Balkan memleketlerinin istiklâllerine halel verecek tehlikeler belirmiş bulunuyor. Artık açık görülüyor ki herşeyden önce Bulgaristanın emniyeti, istiklâli ve istikbali dahi Balkanların selâmetine bağlıdır. (Balkanlar Balkanlılarındnr) sözü bugünkü kadar mühim ve müessir hakikat ifadeciliği etmemiştir. Bugün her Balkanlı memleket bu sözde kendi emniyet ve selâmetinin müşterek Balkanlar ve Balkanlılar emniyet ve selâmetinde dahil bulunduğunu görmemezlik edemez. Onun içindir ki Balkanların şurasında ve burasında yüz gösterecek tehlike ihtima!lerinden bütün Balkanlıların tüyleri ürperecektir. Hiçbir taraf tecavüz fikri taşımıyan Balkanlıların ıcabında kendı varlıklarını müdafaa edeceklerınde şüphe yoktur. Bu müdafaanın utnumî bir elbirliğile müşterek ve müttehid olmasmdaki lüzum ve tcsir bittabi bütün Balkanlılarca takdir olunmakta o'an bir hakikattir. Balkanları büyük devletlerin çarpışacakları başhca bir harb sahası olmaktan kurtarmak ıçın bıle onlardan evve! Balkanlıların kendılerım müdafaada azım, karar ve hareket sahibi olmaları lâzımdır. Biz Balkan Antantının yanıbaşmda Türk Bulgar dostluğunun bu çok ehemmiyetli ve çok hayatî davada hayırlı ve selâmetli bir rol oynıyacağmdan emin bulunuyoruz. Avrupa ufuklarını karartmakta devam eden şu buhranlı günlerin muhtemel ınkışaflarına karşı istisnasız bütün Balkanlıların sarılacakları tek selâmet düsturu şudur: Balkanlar Balkanhlarındır! Malî meseleler Para harbin candamarı olmakta devam ediyor Yazan: GERMAİN MARTİN Sabık Fransız Maliye Nazırı Almanyanm, 1934 senesinden 1939 senesine kadar, ne markın yeni bir sukutuna ne de fiatların sür'atli bir tezayüdüne mahal vermeden, yüksek masrafları mucib olan çok kuvvetli teslihat vücude getirmeye muvaffak olması, Fransız efkârı umumiyesinde, az çok bir hayret uyandırmaktadır. Iktısadiyatçıların mütemadiyen ileri sürdükleri «Para harbin can damarıdır» formülü, harble para arasında bir münasebet mevcud olduğunu salâhiyetle iddia eden profesörlerin kat'î surette tekzibini icab ettirecek kadar yanlış bir söz müdür? Büyük Harb dört sene sürmüş ve bu dört sene içinde, muharib taraflardan hiçbiri harbetmek için muhtac olduğu paradan yana sıkıntı çekmemişti. Halbuki, iktısad ilmi kâhinlerinden birisi, 1914 ağustosunda, parasızhk yüzünden harbin altı aydan fazla devam edemiyeceğini söyîemiş değıl miydi? O halde, bundan çıkarılacak netice şu olabilir: Iktısadcılar, müspet bir ilmin müntesibleri olmak ve maziye bakıp âtiyi keşfetmek iddiasından vaz geçmelidirler. Harb gerçi para ile devam etmişti. Fakat memleket dahilinde bu paranın iştira kudreti Alman milletinin istihsal kabiliyetine istinad ediyor; haricde, Almanyanm 23 temmuz 1914 te sahib bulunduğu 1,700 milyon altın marklık ihtiyat dövize dayanıyordu. Almanya, bu ihtiyat dövizi, bitarafların hatta muhariblerin muhtac oldukları bazı mevaddı onlara satmak suretüe tecdid etmekte idi. Harb bittikten sonra bu sistemin, ihtiyat altını bulunmıyan memleketlerde tatbikı mühim mahzurlar tevlid eder mahiyette idi. Almanya, harbden sonra, fabrikalarını arttırmak suretile iktısadî ve malî bir kalkınma temini mümkün olacağını düşünmüş ve memleket dahiünde, bir muazzam istihsal siyaseti takibine başlamıştı. Ancak, bu sistem, muhtac olduğu sağlam nakidden mahrum bulunduğu için, 1923 teki enflasyon'un tesirile yıkıldı, orta sınıfları ve sabit iradı olanlan mahva sürükledi. 1924 ten itibaren, Almanya, gerek parasmın kıymetini yükseltmek, gerek yıkılan endüstrisini ihya etmek bakımmdan muhtac olduğu kuvveti, haricden memlekete giren yirmi beş milyar markhk kredide bulmuştur. Harb hazırlayıcı rejim olan Hitler rejimi, ecnebi kredisi sayesinde ihya edilen bu kuvvetli imalât malzemesinden istifade etmiştir. Almanya, silâhlanma siyasetini, tedricî bir surette otoriter hale getirdi; ziraati, sanayii, ticareti ve nakliyatı hükumetin kontrolü altında tanzim ve finanse etti. Birincisi 1932 den 1936 ya, ikincisi 1936 da nbugüne kadar tatbik edilmek üzere dört senelik, iki plân tanzim edildi. Bu plânların icab ettirdiği paranın temini sistemini, Doktor Schacht, 1 haziran 1933 tarihli kanunla aldığı tam salâhiyete istinaden tekemmül ettirmiştir. Doktor Schacht'ın sistemi «iş poliçeleri» ihdası oldu. Bu poliçeler, müteahhidler tarafından, sırf bu maksadla ihdas edilen kredi müesseseleri üzerine çekiliyor ve müteahhidler, bu iş poliçeleri mukabılinde hesabı carilerine nakledilen paraları derhal kullanıyorlardı. r 1935 senesine kadar 4 mılyardan aşağı bir seviyede tutmuştur. Ancak, bu sistemin uzun zaman tatbikı. kısa vadeli senedlerin cok fazla miktarda birikmesi sebebile tehlikeli clabileceğınden, 1 ni^an 1938 tarihine kadar tedavülde kalmak üzere hazine poliçeleri, o tarıhten sonra da, «Nafıa işleri bankası» tarafından iskonto edilmek üzere hazine senedleri ihrac edilmiştir. Nafıa bankasının bu iskonto muamelesı, ış poliçelerini kıran bankalann yükünü hafifletmiştir. 1935 ten sonra, Doktor Schacht, bir de faiz nispetini tenzil siyaseti takib etti. Nasyonal sosyalizm, kalkınma programında, faızın tamamen aleyhınde bulunuyor, hatta bunun tenzilini değil tamamen ortadan kaldınlmasını istiyordu. Markın iflâsmdan sonra, teklif edilen yüzde on, on iki nisrjetindeki yüksek faizlere tamah ederek Almanyaya ikrazatta bulunan ecnebi mukrizlere karşı imzayı inkâr siyaseti tatbik edilirken, dahılde, enflasyon'a mânı olmak için, kâğıd paradan ayrı türlü türlü tediye tarzlan düşünüldü. Kapalı ve dirije iktısad sistemile idare edilen Almanyada, istihsal kabiüyetile mübadele vesaiti arasında muvazene temini imkânı bırakmıyacak derecede fazla miktarda nakid karşılığı ihdası, memleketi 1923 teki ve onu takib eden senelerdeki içtimaî tehlikelere doğru sür'atle götürebilir. Bu tehlikeler bertaraf edilebilecek midir? Doktor Schacht, 1938 senesi bidayetindenberi, Alman parasmın mukadderatına hâkim değildir. 1939 senesinde, Alman Devlet Bankası, bilhassa silâhlanma siyasetini, icabında harbi finanse etmek üzere Führerin emrine âmade bir kredi müessesesi haline gelmiştir. Doğrusunu söylemek lâzım gelirse, Almanya, altma kabili tahvil olmıyan nakid kaimeleri ihracı suretile pekâlâ silâhlanmıştır. Gerçi «Amerikadan başka hangi millet altına kabili tahvil evrakı nakdiye ihrac edebilir?» sualini soracaklar bulunabilecektir. Bu nokta doğrudur. Yalnız, ne var ki, Almanya, demokrasilerden daha mühim bir silâhlanma plânı tasarlamış ve tatbik etmiş; ezici vergiler tarhını, altın mevcudunun tükenmesini; gitgide artmaları sebebile, uzun vadeli istikrazlarla tarsini güçleşen külliyetli senedler, bonolar, poliçeler, ihracını icab ettiren bir masraf seviyesine yükselmek mecburiyetinde kalmıştır. Bu sistemler, kredi ile istihsali, birbirine göre ayar etmek suretile idare eden teknisyenin mehareti sayesinde, bugüne kadar Alman ekonomisini yıkmamıstır. ,Fakat, Almanyanm bu krediyi, salim bir ekonomiye avdeti ihtimalini selbederek kazandığı söylenebilir. Refaha avdet, bugünkü kredi ve nakid sistemlerinin kökünden değiştirilmesi sayesinde ancak mümkün olabilecektir. Almanya, bütün hürriyetlerini kaybetmek pahasına ve daima tehdid altında bulunan bir danyadaki harb muhataralannın sebeblerinden birini tşekil eden iktısadî uıfirad sayesinde enflasyon'a mâni olabilmiştir. |HEM NALINA MIH1NA Çorab sokugu gıbı... irkaç gün evvel görüştüğüır bir sulhsever dostum, sulhu kim sevmez ama bu dostum, her ne pahasına olursa olsun sulh taraftan. yufka yürekli bir zattır bana şöyle diyordu: Danzig ıçın de harb olur mu ya? Mademki bu seibest şehir, zaten Almanlarla meskunduı ve mademki serbest olmaktan vazgeçip Almanyaya iltihak etmek, yani bir nevi esır olmak istiyor. Vermeli gitsin. Bir şehri zorla serbest yapacağız diye dünyayı kana boyamakta mana ne? Böyle ehemnnyetsız bir mesele ıçın mılyoniarca msanın kanına girmek hakikaten s;ünahtır. Danzig için Avrupji sulhu, dünya sulbu feda edilemez. Dcstuma cevab vedim: Çok doğru «öylüyorsunuz. Dan zig. serbest şehir olmayıp da Alman şehri olacakmış d;ye bütün Avrupanın ve belki de dünyamn kana boyanması ka dar manasız şey olmaz. İş yalnız Dan zig'le bitecek Oısaydı, belki Lehliier de,. Lehistanı garanti eden Fransızlarla İngilizler de, belâi bir harbe girmektense, Danzig'ın Almanyaya ılhak veya iltıhakma ses çıkarmazlard; ama iş Danzıg'le bitecek değil ki... ArVasının çorab soküğü gibi gideceği muhakkakt:r. Öniimüzde ÇekoSlovatcya mısali, bütün açıklı ğile ve acılığile duruyoı. Almanya, evvelâ, Alman ırkından olan Südetler Çek idaresinden zulüm görüvorlar; soydaşlarımızı kurtarmak istiyoruz; o kadar, dedi. Bu masum ve haklı iddiaya Fransızlar, İngilizler, hatta Çekler bile razı oldu lar. Fakat Almanya Südet dağlanna ayak bastıktan altı ay uonra, Çeko Slovak devleti ortadan kalktı Irk r.azariyelerine dayanan ve Alman ırkından olmiyanlari meselâ Yahudılere vaptığı gibi Al man vatandaslığma lâyık görmiven ve başka milletlerin Almanyaya ilhakmı istemediğini söyliyen Hitler, soyu, rr.ezhebı. dılı ayrı olan ÇekoSlovakyayı yutarken asla tıksınmedı. Japonlar, Amerikaya teminat verdi Vaşington 13 (a.a.) Japonyanm Vaşington elçisı Har ciye Nezaretine giderek Çindeki Amerikan emlâkine ve teŞanghay'da ihtiyat tedbirleri Hongkong 13 (a.a.) Chekiai a baasma riayet edilmesi hakkında 1 ok yo'dan yeni emirler verildiğini bild rmişjansından: İmtiyazlı Fransız mıntakası makamatı, tir. Pekin'de İngiltere aleyhine Şanghay'da başlamış olan muhasamtm yapılan nümayiş ikinci yıldönümüne ir.tizren bir takım ihtiyat tedbirleri almağa başlamışlardır. Pekin 13 (a.a.) Cumartesi günü Japonlara gelince onlar da Sanghay ci akşamı Pekin'de elli bin kişinin iştirak etvarmdaki sevkulceyş noktaların kâffesin tiği Ingiliz aleyhtarı bir miting yapıimışde ufak mikyasta blokhavzlar inşa elmek tır. Bu mitingden sonra binlerce Çinii ve tedirler. bin kadar Japon, sokaklarda alay halinÇinlilerin taarruzları de dolaşmış ve ellerinde Ingiliz aleyhtarı Hongkong 13 (a.a.) Chekiai a cümleler yazılı bayraklar olduğu halde jansından: Ingiliz büyük elçiliği binası önünde tezaBir Çin kolu, Hungjao tayyare mey hürlerde bulunmuşlardır. Danzig Yahudileri İsviçre kendini hakkında bir karar müdafaaya hazır Yahudiler, mallarmı dışarı çıkaramıyacak Danzig, 13 (a.a.) Danzig Âyan Merlisi çoktanberi Almanyada tatbik edilen bir kanundan mülhem bir emirname neşretmiştir. Bu emirnameye göre Danzigli Yahudiler bundan sonra Yahudi muhaccret komisyonundan veya Danzig limanı serbest mıntakası makamlarından hususî bir müsaade almadan kendilerine aid eşyayı serbest şehir arazisi haricine götüremiyecekler ve gönderemiyeceklerdir. Yalnız şahsî eşya serbestçe harice götürülebilecektir. Diğer cihetten, Danzig makamları ekserisi Polonyada, Fransada ve İngilterede oturan 13 Yahudiye aid malları müsad^re etmışlerdır. Fakat bir ihtilâf vukuunda bitaraf kalacak Zürih 13 (a.a.) Federal meclis azasmdan Motta, ecnebi memleketlerdeki İsviçreliler günü münasebetile Zürihte tertib edilmiş olan sergide irad etmiş olduğu bir nutukta şöyle demiştir: « İsvirre kuvvetlidir ve kendisini müdafaaya hazırdır. Fakat bir ihtilâf vukuunda tam bir bitaraflık muhafaza etmek niyetindedir. îsviçre, bütün kuvvetile kendisini müdafaaya hazır olduğunu söylemekle harb nağmesi terennüm etmek isternemiştir. İsviçre bilhassa sulh fikrinin sitayişinde bulunmuştur. Çünkü, İsviçre, refahını hükumetin istikrarına ve tam olarak bita rafhğına medyundur.» Macar Naibinin seyahati Antakya, Fuara iştirak Londra 13 (a.a.a) Evvelki gün öğleden sonra İrlandaya gitmek ve dün ediyor öğleden sonra da orada bulunmak üzere Antakya 13 (a.a.) Hatayın İz havaianmış olan Amerikah iki amatör mir fuarına iyi bir seküde iştiraki için hapilottan şimdiye kadar hiçbir haber alına zırlıklar tamamlanmış ve teşhir ediiecek Tiamıştır. eşya sevkedilmiştir. Bu münasebetle MilAlmanya, îrlandadan at lî Şef İnönüne Hatayı ve kurtuluşu tes pit eden bir albüm takdim edilecektir. satın alıyor Dublin 13 (a.a.) Almanya, son İzmir fuarına gıtrikten sonra Hatayı zizamanlarda İrlandadan birçok at satın yaret edeceklerın bıletlerının iki gün temalmıştır. Bu hafta Dublin at pazarında did edilebilmesi hakkındaki karar dolayıbirçok Alman satıcı bulunmuştur. Alı sile çok ziyaretçilerin Hataya gelecekleri tahmin edilmektedir. Bu ziyaretçılere nan atlann Alman süvarisi için olduğıı rehberlik etmek ve Hatayı tanıtmak üzesanılmaktadır. re burada Halkavinde bir turizm komitesi Kudüs yüksek komiseri kurulmuş ve komite Vali SökmenSüerin Kudüs 13 (a.a.) Filistin Yüksek başkanlığında ilk toplantısını yapmıştır. Komiseri MacMihael bu sabah tayyare İtalyanın Ispanya elçisi ile Portsaide mareket etmiştir. Komiser, değiştirildi Portsaidden de İngiltereye gidecek ve oraRoma 13 (a.a.) Resmen bildirilda iki ay kadar kalacaktır. diğine göre, İtalyanın Burgos elçisi Kont Ekuatör, borç para istiyor Viola di Campalto geri çağırılmış ve yeVaşington 13 (a.a.) Ekuatör hü rine İspanyadaki askerî İtalyan heyeti rekutneti, Amerikadan 20 milyon dolarhk isi bulunan General Gambara tayin o lunmuştur. bir istikraz talebinde bulunmuştur. Amerika Cumhur Reisi tatilde Vaşington 13 (a.a.) Ruzvelt, Hyde Park'tan ayrıîmadan evvel Hariciye Nazırı Huil ile uzun bir telefon muhaveresinde bulunmuştur. Avrupa işleri hakkında cereyan eden bu muhaverenin oldukça emniyet verici bir mahiyette olduŞu söylenmekfedir. Reisicumhur Hyde Park'tan Nev york'a gitmiştir. Buradan ay sonuna kadar devam edecek olan bir deniz gezin ticine çıkacaktır. Budapeşte 13 (a.a.) İstirdad ediıen arazide seyahatlerine devam eden Bükreş 13 (a.a.) Bir yolcu treni Naib Horty ile refikası yukan Macaris bir makasçınm fena manevrası yüzün tandan, Rütenyaya geçmişler ve her den yoldan çıkmış ve bu fena kaza neyerde halk tarafından alkışlanmışlardır. ticesinde 15 kişi ölmüştür. 25 te yaralı vardrr. Gaib tayyareciler Rumanyada feci bir tren kazası YUNUS NADl Toros ormanları Bir kısım orman daimî işletmeye açıldı Südetler gibi Danzig de Avrupayı Cermen hegemonyas' altına almak ıçın , bir sebeb ve bahanedir. Bugün Danzig'î j verınız, yarın bütün korıdoru istiveceklerdır. Korıdoru da verıniz, Silezya'v ıs* tiyeceklerdir. Silezya'vı aldıktan sonra, ' Lehıstanın diğer kısırr.larını istiyecekler dır. Onu da alınca, sırasile Litüanva. Letonya, Estonya, hatt?. Fenlandiyay. vahud da bunlara takdımen Rumanvay. istiyecekler, nihayet Ükraynaya göz di kecek, onu istiyeceklerdir. Hayat sahasmın şimal ve cenub kutublarına kadar yolu olduğunu bilmiycr musunuz? Hem, • Danzig'i verir vermez, işin çorab söküğii j gibi gideceğine şüphe etmeyiniz; çünkü, ' demokrasilerin, bütim kat'î sözlerıne rağmen, gene harbden korktuklannı anhya , caklarından istekler birbirini kovahya caktır. Danzig'i verrr.ek sulhu değil, Al j man hegemonyasmı temin eder. Ancak | Almanyaya, yeni bir cebir ve şiddet siyaseti takib ettiği takdirde sulh cephesinin bütün devletleri \e bütün kuvvetleiile harbedeceği kat'iyetle anlatıld:ğı takdirdedir ki sulh muhafaza edilebilir. Balkan bisiklet şampiyonasına gidecek takım İspanyada şiddetli sıcaklar Madıid 13 (a.a ) Bütün İspanyada şiddetli bir sıcak hiiküm sürmektedir. Bugün Madrid'de gölgede 38, Sevil'de gene gölgede 53 derece sıcak kaydedjl mistir. Ankara, 13 (a.a.) H a b e r aldığımıza göre, 8 ilâ 14 eylul günlerinde Bükreşte ilk defa yapılacak olan Balkan bisiklet şampiyonasına iştirak ettirilecek takım, şu suretle tespit edilmiştir: Ankaradan: Orhan Suda, Nuri Kuş ve halen Pariste bulunan Talât Tunçalp, Eskişehirden: Faik, İstanbuldan: Bekir Beret. İzmirden: Bayram, olmak üzere altı bisikletçiden ibarettir. Ekipimiz, takım halindeki idmanlarını tamamlamak üzere 20 ağustosta Federasyon fahrî mütehassısı Cavid Cav'ın ıdaresı altında İstanbulda bulunacaktır. On gün devam edecek olan bu idmanlardan sonra takımımız 2 eylulde Köstence yolu ile Bükreşe hareket edecektir. Parıste bulunan Talât Tunçalp da takıma Bükreste iltihak etmiş. olacaktır. Adana (Hususî) Toros ormanlarınm Seyhan vilâyetine aid olan kısmmdaki Pos ormanlanndan yıllardanberi ıstifade edilememekte ve bu hal mmtakamızda kereste fiatlanna tesir yap makta idi. Bu hale bir çare bulmak üzere vilâyet dahilindeki ormanlar iki kısma ayrılmış; bunlardan bir kısmı ser best satışa diğeri de devlet işletmesine tahsis edilmiş bulunmaktadır. İşte bu suretle daimî işletmeye açılmış olan ormanlarımızın başında Pos ormanları gel mektedir. Pos ormanları Adanamızın şimalinde Karsantı nahiyesi dahilinde ve Torosların en maruf, en zengin ve cins itibarile en üstün bir ormamdır. Bu ormanı iş letmek maksadile muhtelif tarihlerde muhtelif teşebbüsler yapılmıştır. Meş rutiyetin ilânı tarihine kadar, mevziî teşebbüslerle pek az miktarda istifade eyet ordusu erkânile görüşmüşlerdir. Öğdilen bu mühim orman, Umumî Harbe leden sonra da müzakerelere devam ediltakaddüm eden zamanlarda Kristiyan isminde bir İngilizin teşebbüsile daha miştir. Fransız ve Ingiliz zabitleri oıesai geniş mikyasta istifade olunabilir bir celselerini üniforma giymiş oldukları halvaziyete girmek üzere iken. Umumî de yapmaktadırlar. Sovyetlere yapılan teklif Harbin patlaması bu teşebbüsü akim bırakmıştı. Mevkiin sarp ve yolsuz oluşu, Riga 13 (a.a.) Moskovadan bil ancak Seyhanın o civardan geçen ko dirildiğine göre Franîız İngiliz askerî lundan istifade suretile tesis ve malze heyetlerile Sovyet komisyonu aras'nda menin sevkine imkân vermekte olduğu yapılan ilk görüşmeler esnasında Fran için, Ingiliz müteşebbisin bu vasıtadan sız Ingiliz murahhasları hükumetîerinin stifade ederek Eğner yakınında vücude Sovyetlerin harb endüstrisini teşkilâtlan getirdiği bazı hazar makine ve tesisatı da, harb sebebile kendi haline terkedil dırmak hususundaki tekliflerini bildirmişlerdir. miş ve bittabi harab olmuştu. İngiltere Polonya kat'i ittifak Şimdi bu ormanın işletmeye açılması projesi için alman tedbir ve girişilen ciddî teLondra 13 (a.a.) Hükumet mahşebbüs, işte bu sebeble çok sevinilecek 3 bir hâdise olarak karşılanmağa değer fillerinde söylenciğir. göre İngiltere hüikumeti Varşova ile 6 nisan tarihli mu görülmektedir, Sulhperver dostum bilmem, o gün bu mütalealarımın doğru'uğuna inaıidı mı? Fakat dünkü ve bugünkü gazetelerde, Almanyanm daha Danzig'i yutmadan, başka lokmalar istemeie hazırlandığ: hakhındaki haberler' görünce, sulhu korumak için Danzig'i Almanyaya vertnek değil; Almanya, külliyetli teslihatını vücude vermemek lâzım geldiğini anlamış olsa getirmek üzere mevcud ihtiyat nakdıni, gerektir. cevherini tüketmiştir. Para ve kredi, büyük bir imparatorluğun maddî ve siyasî bakımlardan kudretinin tükenmesini inDoktor Schacht, bu kredi menabiile tac eden uzun bir harb hazırlığı işinde Almanyanm istihsal kabiliyeti arasında can damarı vazifesi görmüştür. Fakat, muvazene tesisi meharetini göstermis, bu bu malî metodlarm halihazırdaki faydafBaşlarafi 1 Inci sahlfeâe\ suretle Rayşbank kâğıd parasmın enflas larile beraber mahzurlannı da görmek kabul olunmuştur. yona uğramasına mâni olmuş, miktarını azım dır. Mareşal, Cumhur Reisimiz nezdinde ;eç vakte kadar kalmıştır. Mareşal Fevzi Çakmak, bugün Edirneye hareket edecektir. Orgeneral Aîim Moskova 13 (a.a.) Fransız ve İn vakkat mütekabil yardım beyannamesi giliz askerî heyetleri, sabahleyin saat 1 1 nin yerine kaim olacak kat'î bir ittifak Gündüzün de Mareşalla beraber gitmesi den itibaren Mareşai Voroşilof ve Sov muahedesi projesi tevdi etmiş ve bu hu muhtemeldir. Manevralar yarın başlıyor Moskovada başlıyan askerî müzakereler susta Polonya hükumeti tarafından serdedilen mülâha/alan tetkik etmeğe başlamıştır. Öğrenildiğine göre derpis edilen "tti fak muahedesi beş sene için muteber olacak, fakat tecdid edilebilecektir. Büyük manevra yarın başlıyor Birinci ordunun Trakyadaki büyük manevrası yarın başlıyacaktır. Manevra kumandanı Birinci Ordu Müfettişi Or • general Fahreddin Altayla manevra hakem heyeti azalan Edirneye hareket etmişlerdir. Ziraat Vekili Safranboluda Safranbolu, 13 (a.a.) Ziraat Vekili Muhlis Erkmen beraberinde Orman Umum Müdürü Fahri, İşletme şefi Rıdvan bulnduğu halde Karabük orman işletmesini ve ormanları tetkik etmiş ve işletme işleri hakkında direktifler vermiştir. Dahiliye Vekâleti talebe okutacak Ankara 13 Siyasal Bilgiler oku • lundan mezun olan talebenin daha ziyade diğer Vekâletlerde vazife aldıklann gören Dahiliye Vekâleti bundan böyh her sene bir kısım talebeyi kendi hesabna Ziraat Vekili bağlarla mıntakanın mey okutmağa karar vermiştir. Bu talebeîeı vacılık işlerile de alâkadar olmuş ve bura mektebi ikmal ettikten sonra yalnız Da • ya bir mütehassıs göndereceklerini bildir hiliye Vekâletinin emrinde çalışacaklar » mişlerdir. dır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: