7 Şubat 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

7 Şubat 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 7 Şufcat 1940 VE GENÇLIGE DAIR = = = = = GENÇLERE 8 ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Tırhan kazası Tahkikatta, kaptanların bir mes'uliyeti görülemedi Alanya civarında Fillâ mevkiinde vuku bulan Tırhan vapuru kazası üzerinde tahkikata memur edilen sabık Seyrisefain İşletme müdürü Bürhaneddin çalışmağa başlamıştır. Fakat öğrendiğimize göre Münakale Vekâleti tahkikat için şehrimize iki memur daha göndermektedir. Tırhan kazası hakkmda kaza mahallinde ilk tahkikatı yapan Istanbul Liman reisi Hayreddin, Denizyollan müfettişlerinden Mustafa ve Alanya Liman reisinden mürekkeb heyetin bu kazadan dolayı kimseyi mes'ul görmedikleri, bunun muhalefeti havadan dolayı vukua gelen bir deniz kazası olduğu yolunda bir rapor verdikleri anlaşılmaktadır. Bizim yaptığımız tahkikata göre 'aza o gün güneş battıktan sonra I 8, I z, de Kadim Putulimes mevkiinde karaya oturmuştur. Burada su altında bir mendirek v&rdır. Bu esnada nöbette üçüncü kaptan V'ahiddir, süvari Mahir kaptan da kaptan köşkünde bulunmakta idi. Tırhan, saat 11,30 da Antalyadan kalkmış, 1 6 da ikinci kaptan Şükrü nöbet almış, saat 18 de nöbet üçüncü Mahire geçmiştir. Kapalı ve bozuk havalarda süvavinin gemi kumandasını ele alması lâzım geldiği için süvari Mahir kaptan devamlı şekilde kaptan köşkünde bulunmuştur. Kazanın, verilen rotalar muvafık ol makla beraber çok kapalı hava ve suların sığlığı dolayısile kayalı burun üstüne düştüğü anlaşılmaktadır. Filhakika bu esnada yağmur, sis halini almış bulunuyordu. Gemi kaza esnasında sahilden beş buçuk mil açıkta idi. Tahkikatm seyri hakikî vaziyeti göoterecektir. Hususi mekteblerin terbiyedeki rolü Yazan: AGÂH SlRRl LEVEND = = = = = Soruyoruz YokTyök! Bakkallarda bira yoktur. Bira içmek isteyenler mutlaka içki satan kazinolara, birahanelere, meyhanelere gitmeğe mecburdurlar. Bu yüzden evinizde bira içemezsiniz. Bakkallarda, hatta hiç bir yerde vermut da yoktur. Binlerle lira sarfile inşa edilen Mecidiye koyü Likör fabrikasının en çok beğenilen ve içilen mamulâtından biri olan likör ortadan çekilmiştir. Bira neden azdır? Bira fabrikası genişletiliyormuş ondan. Vermut neden yoktur? Şi§e yokmuş, etiket yokmuş da ondan. Garib ve zararlı beceriksizlikler! Bira fabrikası işlemesi, genişlemesı, ihtiyaca kâfi bira yetiştirmesi bir «meselei azime» oldu. Halbuki bira istihlâkinin artacağı, Bomontinin ortadan kalkması yüzünden istihsalin azalacağı çoktan malumdu. Vermutun şişesi, etiketi yoksa, bunlar neden vaktile yaptınlmadı? Halkm istediği şişe ve etiket değil vermuttur. Bir müddet için başka şişe, başka etiketle satılmaz mı? Bu iki yokluğun ikisi de iki defa zararlıdır. Hükumet, rakınm istimalini azaltmak için çalışıyor; fakat halk bira, vermut bulamıyor ki bunları içip rakıdan vazgeçsin? Harb dolayısile gümrük varidatı azalmıştır. Inhisarların bira ve vermuttan temin ettiğı varidat da, buulann yokluğu yüzünden azalıyor. Halkm sıhhati bakımmdan zararlı, devlet varidatı bakımmdan zararlı, Inhisarlar idaresinin, kendi sebeb olduğu bu zararlardan haberi yok mu diye Sis yüzünden Evvelki gece limanda bir çok aksaklıklar oldu Bir biri arkasına üç gündür her sabah İstanbul üzerini saran sis dünkü nüsha mızda da yazdığımız gibi evvelki akşam erkenden başlamış ve bütün gece devam etmiştir. Fakat buna mukabil dün sabah sis olmamıştır. Sis yüzünden evvelki gece saat 19 dan itibaren Kadıköy hattında vapur seferleri durmuş ve içinde Ankara treni yolcuları da bulunan bir vapur Kadıköyden sonra Haydarpaşada kalmıştır. Bu vapurda bulunan yolcuların bir kısmı Haydarpaşadaki otellere gitmiş, fakat mühim bir kısmı yer bulamayarak vapurda sabahlamıştır Anadolu yakasına da Köprüden yolcular geçememiş, yalnız bir kısım yolcular Şrketi Hayriyenin saat 23 te Usküdara kaldırdığı bir vapurla karşı yakaya geçmışlerdir. Boğaz dışındaki sis dün saat 1 1 e yakın açılmış ve iki gecedir sis dolayısile Bo ğazdan giremiyen İzmir vapuru dün öğleden sonra limana gelmiştir. Büyükderede bekliyen vapurlar da dün Karadenize çıkmışlardır. Polonyalı Musevileri Filistine götüren Sakarya vapuru da sis yüzünden yoluna devam edememiş ve dün sabah limanımızdan hareket etmiştir. Uç sabahtır sisten açılamıyan köurüler evvelki gece saat 3 te açılmıştır. Almanya Rusya ngiliz ve Fransız ve îsviçre gazeteleri ve ajansları Almanya ile Rusya araendaki işbirliğinin artık iktısadî ve siyasî sahaya münhasır kalmayıp askerî saiıaya Ja dökülmek üzere olduğunu müttefikan haber ve^yorlar. Sovyet hükumeti Baltık denizinin eskiden Çarlık Rusyasına aid iki bin kilometroluk şark sahillerinde idare ve hakimiyet cihetinden değilse de askerî noktad&n hâkim olmasına Almanyan:n muhalefet etmemesi şartile İnöiltere ve Fransayı bırakarak Almanya ile anlaşmış ve beraberce hareket etmeği kabul etmişti. Bu karara binaen Sovyetler Estonya, Letonya ve Litvanya hükumetlcrini sıkıştırıp bur.'.arm sahillerinde sevkülceyş cihetinden mühim olan noktaları isticar namı altında eline geçirmişti. Finlandiyanm sahillerındeki mühim m e v kileri de ayni yolda temin etmeğe çalışması üzerine bir türlü sonu gelmiyen bir haıbe sürüklenmişti. u P" =rb uzadıkça Almanyanın Rusyadan istifadesi azalmakta c' uğundan Fin harbinin V >p > r n evvel sona ermesinde Ruslar kadar Almanların da menfaati vardır. Kızılordu Finlandiyada saplanıp kald'kra Almanyanın lngiltereyi Asyadaki canalacak yerlerine taarruz hazır'.r.ıaına imkân kalmıyacaktır. Bu takdirde ıarb 8Ürüncemede kalacaktır. Belki Almanva ?^n..r^a garb cephesinde umumî ~rkânıharbiyesinin pek muvafık görmedi"i taarruz teşebbüsünde bulunmağa mecbur olacaktır. Fi" 1 ' • seferinin biran evvel neticelenmesî îçin Rusyaya Almanyanın rcsmen ve ordu ile değilse de levazım, gemi ve nallim zabit vermek suretile yardım etmf"» muvafakat eltiği bildirılmekte dir. Şimdiden iki vapur harb malzemesi °°'*'k denizinde':i bir Alman limanından sevkec1'1 ' ' . Pu Rep""'er ^ • v ç kara'% • e sulannı takib ederek Petsamo'ya kadar giderek oradaki Rus işgal kuvvetlerine levazım vere'•'Rusyanm Finlandiya sahillerini sırf kâfi derecede kruve örü bulun.^r.'sı f\ri :u müessir bir surette abluka edel:"j n lüzumundan fazla clan tahtelt^'rlerinden bir çoğunu Almanyaya vererek buna bedel hafif kruvazörler alacaktır. Alman erkânıharb zabitleri Sovyet ordula'ina teknik müşav olarak verilecJ.itir. Finlandiyada uğradıkları muvaffakiyelsizliğin levazım ve teknik noksanlarını Almanya ikmal edecek demektir. Almanyanın bu yardımı karşısında Finlerin mukavemeti uzun bir zaman devam edemiyecektir. Finler ancak İngiltere ve Fransa gibi büyük devletlerden resmen müttefik olarak askerî yardım gördükleri takdirde sonuna kadaT harbedebilecekleıdir. Yardımsı' b"=>kı'an Finlerin mağlubiyeti şüphesiz Ingiltere ve Fransa için de iyi bir şey olmıyacaktır. Çünkü bu takdirde > .karıda zıkredildiği veçhüe Sov^'e'.'er Almanların irI.akiie yakın ve orta şarka ve belki de Hindistana karşı harekette bulunmakta serbest kalacE.klardır. Bu ihtimali düşünen Fransadaki umumî erkânıharbiye ile sıkı alâkası bulunan sağ cenah partileri gazeteleri Fransar>m Rusya ile münasebatmı keserek Finlandiyaya hemen askerî vardımda bulunmaİTinı musırrane taleb ediyorlar. Bugün büyük Avrupa harbinin anahtarı Finlerin elinde bulunuyor. Bu anahtarın muhafazasına ve idaresine göre harb kat'î bir neticeye doğru inkisaf edecektir. D Hususî mekteb başlığının uyandıracağı alâka, bu satırların muharririni yakından tanıyanlar için, mevzuun ehemmiyetinden ziyade muharririn on sekiz senelik mazisi olan hususî bir lisenin müessis ve müdürü bulunmasından ileri gelecektir sanırım. Yazıyı bu tecessüsle okuyacak olanlan haksız bulmam. Ancak hususî terbiye müesseselerinin medenî milletlerin maarif hayatında oynadığı rolün büyüklüğünü bilenler için, bizzat mevzuun haiz olduğu ehemmiyet, bu sahada ileri sürülecek fikirlerin kıymetinden daima üstün kalacaktır. Hususî mekteb nedir? Bu sualin cevabı ona mana ve mahiyet vermek istiyenlerin maksadlarına göre değişir. Bir çoklarının zannına göre, hususî mekteb tıcarî biı müessesedir; meşguliyetinin nev'i ve ma hıyeti itibarile umumî menfaate hizme etse bile, kuruluşundaki maksad bakımın dan kazanc temin etmek gayesıni istihda eder. Bazılarına göre de, terbiye ve tedris işinde müsamahakâr davranan ve bö>lelikle talebe celbine çalışan bir yerdir Buna mukabil, hususî mektebleri, talebe8İne karşı gösterdiği dikkat ve itina ile resmî mekteblerin üstünde sayanlar da vardır. Hususî mektebler hakkındaki kanaatin resmî lisanla ifadesi ise, onlann, devlet mekteblerinin yükünü azaltan yardımc ve bu itibarla faydalı müesseseler olduğu zeminindedir. Hakikati halde vaziyet her zaman bu tarife uymıyabilir. Uluorta hiç bir fark gözetmeden husu 8Î mekteblerin aleyhinde bulunanların fi kirlerini bahis mevzuu etmeğe değmez Ya herşeyde kalbî hüküm vermekteki isticalin, yahud da lüzumlu bir tamimcili ğin mahsulü olan bu iddialara cevab ver mek güç sayılmaz. Hele hırs veya kıs kanclık gibi bir saika ile ortaya atılan is nadları reddetmek, sahiblerinin hüviyet meçhul olmadıkça çok daha kolaydır. Söylenenleri bir tarafa bırakarak hâdi seleri tahlil edelim: Acaba hususî mek tebler, bugünkü vaziyetlerile kendilerin den beklenen hizmeti ifa ediyorlar mı? Hususî mekteb, kabul etmiş olduğu «hususî» vasfı ile, klâsik sistemden ayrı larak yeni bir sistemin müdafaasını yapan ve iddiasını ispat etmek mevkiinde bulu nan bir müessesedir. Bunun için, her şey le çalışan müesseselerin noksanlarmı ik mal ve mesailerini teşvik ederek faaliyet lerinin artmasına yardım etmektir. Vaziyete böylece işaret ettikten sonra hususi mekteblerin iç hayatma bir göz gezdirelim. Memlekete hizmet etmek gayesini bütün endişelerin üstünde tutarak mektebciliği meslek edinen bir husus müessesenin bu sahada yapacağı hizme çok büyüktür. O, evvelâ iyi seçilmiş bi terbiye heyetine malik olmak, talebe kad rosunu normal hadde bulundurmak, tale be velilerile daima sıkı bir temas temin e derek çocukların umumî vaziyetile yakın dan alâkadar olmak suretile ilk muvaffa kiyeti elde eder. Mürcb'oiliği kendine ciddî bir meslek olarak seçen bir terbiyecinin başında bu lunduğu bir hususî müessesede, sınıf dv şındaki terbiyevî faaliyetin mühim bir ye tuttuğu görülür. Meselâ resim ve musiki gibi bediî sahalarda istidadını denemek isteyen genc, mekteb idaresinin temin e deceği her türlü imkânlardan istifad< eder. Söylemek, yazmak ve iş başarmak ihtiyacile çırpınan ve böylelikle kabiliye tinin itici hamleleri içinde huzursuz ve ka rarsız bulunan genc, talebe gecelerind< şahsiyetinin inkişafına çok müsaid bi zemin bulabilir. Burada tertib ve idar< edenlerin arasma karışarak söyler, çalr şır, toplar ve sevkeder. Nihayet, iş başar ma kabiliyetinin gördüğü inkişafla bu fa aliyetin kıymetli bir unsuru olur. Kütübhane, matbaa ve neşriyat işleri bu mekteblerde daha emin ve daha fe yizli bir tatbik sahası bulabilir. Herhangi bir ders grupundan zayıf o lan talebenin bilgi kudretini artırarak onu sınıfının orta seviyesine çıkarmak, bu mekteblerin başlıca işlerinden biridir. Talebede görülen lisan zâfını telâfi etmek için hususî kurlar tertib etmek, gene bu mekteblerin kolayca yapabileceği bir iş tir. ŞEHİR ÎŞLER1 Umumî teftişlerin neticesi Belediye müfettişleri, son iki, üç gün içerisinde, Eminönü, Beyoğlu, Fatih semtlerinde sinema, hal, hamam, tiyatro, kahve, ve lokantaları umumî bir teftişten geçirmişlerdir. Bundan başka nakil vasıtalanna üstü başı pis kimseleri bindirenlerle hıfzıssıhha kanununa riayet etmiyenlerle yapı kanunu hilâfına inşaat yapmanlardan pek çok kimseler tecziye edilmişler ve bu inşaat vaziyetlerini ıslaha mecbur tutulmuşlardır. Müfettişler bu teftişleri neticesine aid raporlannı alâkadar makamlara vermişlerdir. Bunlar tetkik edilerek umumî kararlar ittihaz edilecektir. İKTISAD Arpa ihracına tekrar başlanıyor Birkaç gün evvel heyeti umumiye halinde toplanarak gördükleri lüzum üzerine arpa ihracatımızın men'ine karar veren Zahire Ihracat Tacirleri Birliği dün de Toprak Mahsulleri Ofisi İstanbul şubesi müdürü Nuri Orakm reisliği altında toplanarak mühim bir karar vermiştir. Evvelki krarındanberi geçen zaman zarfmda memleket ihtiyacına kâfi derecede arpa stoklan mevcud olduğu neticesine varıldığından arpa ihracatma tekrar başlanması muvafık görülmüştür. Yalnız, muhtelif mıntakalarda mevcud stoklar dan 1 5,000 ton arpanın h'ikumet emrine tahsisi tekarrür etmiştir. Bu miktardan haric kalan arpa ihrac olunacaktır. Soruyoruz Yerli mamulâtta millî alâmetler Ayyıldızla Türk malı işaretleri konulması mecburî 1 Hususî mekteblerin en mühim vazifele rinden biri de, bulunduğu semtin fikrî ve içtimaî bir merkezi haline gelebilmesidir. Bu, talebe velilerile sıkı bir temas temin etrrîek için en emin bir vasıtadır. Mekteb tanı'rr~!:, çocuğunun muvaffakiyetini aile sine göstermek gibi, nef'i mektebe aid olan hususlardan başka, menfaati bütün memlekete şamil olacak hizmetler için de hususi mekteb bir merkez rolunu ıra icabları düşünülmüş bir teşkilât içindf eder. Millî bayramlarda konferanslar ter ihtiyaca en uygun bir program ve talimat tib ederek halkı davet etmek, sosyal yar la işe girişmiş olmalıdır. dım işlerinde halkı alâkalandırarak ona Halbuki bugün hususî mektebler, res rehber olmak gibi hizmetler bu cümleden mî mekteblerin program, mufredat ve dir. teşkilâtını aynen kabul etmekle kendi Nihayet hususî mektebler, memleketin kendilerini tekzib etmektedirler. Başka tanınmış şahsiyetlerine mektebte konfe türlü hareket etmelerine imkân olmadığı ranslar verdirerek talebe ile münevverler nı hemen kabul etmeliyiz. Çünkü, hiç bi arasında fikrî bir temas temin etmek su yerden yaıdım ve himaye görmiyecekle retile bu bakımdan da faydalı olmaya ça rini bildikleri için, resmî teşkilâttan ayrıl lışırlar. dıkları takdirde, bir tek talebe bile bula Hulâsa tedrisatta ciddiyet, terbiyed* mıyacaklannı çok iyi bilirler. Bu vaziye itina ve disiplinde titizlik, vazifesini iy karşısında hususî mektebler, nihayet res bilen bir hususî mektebin değişmez şidiımî mekteblerin yükünü hafifleten yardım dır. O, vasıtanın kifayetsizliğinı emekl< cı birer müessese olmaktan öteye geçe ve enerji ile telâfiye çalışarak, her talebe rnezler. yi ayrı ayrı tamyabilmek imkânının bah Lâkin acaba bütün hususî meklebler bu şedeceği kolaylıkla gencin şahsiyetini vü vazifeyi olsun hakkile başarabilecek mev cude getirmek için elinden gelen dikkat kide midirler? ve itinayı sarfeder. Buna cevab vermeden önce şu noktay Hususî mektebler, kendilerini en az sarahatle kaydedelim: Bugün mademk bunu temin etmekle mükellef bilmelidirhususî mektebler de resmî mekteblerin ler. Yoksa hususî mekteb, asıl memlekeprogram ve talimatını aynen kabul etmiş tin ihtiyacına en uygun bir terbiye sistelerdir; o halde resmî ve hususi mekteb mini tatbik ederek örnek bir müessese titasnifinin manası yoktur. Mektebler bu pi meydana getirmekle mevcudiyetine vaziyetlerile ancak iyi veya kötü müesbir mana verebilir. Böyle bir müessesede seseler diye ayrılabilirler. Yani mektebler atılacak ileri adım, yeni bir tecrübeye zeya deruhde ettikleri vazifenin kutsiyet ve min olur ve müspet bir netice verdiğ ehemmiyetini idrak ederek memleketin takdirde resmî teşkilâta da örnek vazifemaarif hayatı içinde tam ve ölçücü bir sini görür. Cünkü devlet, herhangi bir müessesenin haysiyet ve salâhiyetini ta sistemi mekteblerine tatbik edebilmek şırlar; bu takdirde «iyi» vasfını ihraz için, önce hususî bir mektebde yapılacak ederler. Yahud da, iptidaî bir memur zihtecrüben;n parlak bir muvaffakiyetle neniyetile düşünerek işi kendi cereyanın tic'endiğini görmek ister. bırakan, veya, esnaf zihniyetile hareket Işte hususî mekteb, bu şerefü işi baederek faaliyetini menfaat teminine has reden müessese vaziyetine düşerler; bu şardığı zamandır ki, kendinden bekL.ıen ''•'•. halde ise «kötü» vasfına hak kazanmi; tarihî hizmeti ifa >»tr:~ olur lar. Agâh Sırrt Levend Mevzuumuzun hududlan içinde kala rak bahsimizi hususî mekteblere hasredeIim. Bugün her türlü müşküllere göğüs ge rerek ciddiyetle, hatta feragat ve fedakârlıkla çalışan ve bu vaziyetlerile maarif hayatında büyük hizmetler ifa eden değerli mektebler bulunduğunu kimse inkâr edemez. Bunlar, mürebbilik haysiyetile telifi mümkün olmıyacak hareketlerden daima uzak kalarak, meslek şuur ve şerefini kendilerine rehber edinen müesseselerdir. Soguk hava depolarının ıslahı Soğuk hava depolarının ıslahı IŞlile meşgul olmakta bulunan komisyon dün Belediyede Fen, Sıhhat, Baytar, İktısad müdürlerile hıfzıssıhha mütehassısından mürekkeb olmak üzere toplanmıştır. Bu depolarda yapılacak ıslahat işleri hak kında bir talimatname hazırlanarak tatbikı için r'Chadarlara tebligat yapılmıstır, Calip Efganinia iki •ahkİMiyeti vamış! Hükumetçe, yerli sınaî mamulâtın işaretlenmesi hakkında yeni bir nizamname neşrolunmuştur. Çok mühim olan bu yeni nizamname esaslarına göre, lcra Vekilleri heyetince tayin ve ilân edilecek yerli mamul ve yarı mamul sınaî mevadın yerine göre üzerine, zarf veya ambaBu karar, derhal diğer şehirlerdeki ih lâjlarına veya etiketlerine, kolaylıkla görülecek ve silinmiyecek şekilde, millî ar a c t komitelerine bildirilmiştir. Ankarada bulunan Vali ve Belediye Memleketimizde bu şekilde ihrac olu lâmet olan ay yıldızla (Türk malı) veya Reisi Lutfi Kırdar takib etmekte olduğu (T.M) işaretleri nabilecek 20 25 bin ton kadar arpa ol bu mümkün olmazsa Belediye işleri hakkında Istanbuldan bazı koymak mecburidir. duiju tahmin olunmaktadır. malumat istemiştir. İstanbul Belediyesi Bu hükümler dahiline alınan maddele Balkan harbindenberi muhtelif zaman rin halen mevcud stok miktarlan alâkayekunu 3,5 Ticaret Vekâleti Başkontrolörlüğü ya lılar tarafından bir beyanname ile mahal larda Maliye Vekâletinden rın Liman hamndan ömer Abid hanında lin en büyük mülkiye memuruna bildi milyon liraya baliğ olan istikrazîarda buki yeni merkezine taşınacaktır. Burada rilmesi mecburiyeti de vazolunabilecektir. lunmuş, o zamandanberi bunların faizi de işleyip durmuştur. Diğer taraftan Beledikontrol teşkilâtı yeni kurulan Limited şirÜzerinde millî alâmet ve (Türk malı) yenin de Maliyeden bir çok alacağı varket'erle ayni katta olacaktır. ibaresi bulunmıyan yerli malların mem dır. Evvelce toplanmış olan bir komisyon Ömer Abid hanmda Limited şirket leket dahilinde satışı ve ihracı memnu bu iki alacağın takası için bir formül lerle birlikte kontrol teşkilâtı için, basit, dur. Yabancı memleketlere gidecek olan hazırlamıştı. Şimdı bu formül bir kanun fakat çok zarif bir daire hazırlanmıştır. Türk mallannın üzerlerine, zarf veya lâyihası halinJe Büyük Millet Meclisinambalâjlarına bu ibare ve millî alâmet den geçirilecektir. ten maada bu malın Türkiyede imal olunduğunu gösteren yabancı bir lisanla Şimdi 4 üncü Vakıf hanmda bulunan ibare de konulabilecektir. Mıntaka Ticaret müdürlüğünün Evkafın Bu şartlann yerine getirilip getirilmeTpksim kazinosunun idaresi Said isYenipostane karşısında yaptırdığı yeni diği İktısad Vekâleti tarafından kontrol minde bir zata verilmişti. Bu zat mukaveVakıf hanına tasınması mukarrerdir. Gene 4 üncü Vakıf hanın alt katında ettirilecektir. Nizamnameye muhalif ha le mucibince 90,000 liralık bir şirket kurbulunan Vakıf Paralar idaresi de bu yeni reket görüldüğü takdirde 1 705 sayıh ti mak mecburiyetindedir. Bu şirketin kucarette tağşişin men'i ve ihracatın mura rulması için bugün bir toplantı yapıla hana naklolunacaktır. kabesi hakkındaki kanunun cezaî hüküm caktır. Yeni şirkete Necib Serdengeçti, lerine göre derhal zabıt tutularak mües Mithat Nemli, Hayrı Araboğlu dahil olaUzun müddettenberi haricden baharat sese sahibi Müddeiumumiliğe tevdi olu caklardır. gelmediğinden bahar ve emsali yemeğe nacaktır. lezzet verici maddeler azalmıştı. Evvelki Millî Sanayi birliğine, konulacak millî gün İskenderiyeden şehrimize bir ton alâmetin şekilleri gönderilmiş ve birlik, darçın, sekiz ton kara biber, bir ton ba erbabı sanayii haberdar etmiştir. Kurtuluş Azak sokak 28 sayıh evin <Juharat gelmiştir. varınl badana etmekte olan 58 yaşlarmda Diğer taraftan şehrimize yeniden 3,5 Hacı Uğurlu admda ihtiyar bir işçi, muton kahve getirilmistir. Esnaf cemiyetleri yardım teşkilâtı se vazenesini kaybederek çıktığı merdivennelik toplantısı bugün Türbedeki cemiyet den düşmüş, muhtelif yerlerinden yaraHaber verildiğine göre, yedi buçuk ler merkezinde yapılacaktır. lanmıstır. milyon kilodan ibaret olan Samsun mıntakasmın bu seneki mahsulden bir milyon kiloya yakın miktarı, dizi dengi olarak satılmıştır. Samsun mıntakasının en mühim kısmını teşkil eden demet tütünlerinin satışlarına, her sene olduğu gibi bu sene de martta başlanacaktır. İstanbul Belediyesinin maliyeye borcu ve alacağı Başkontrolörlüğün merkezi Mıntaka Ticaret müdürlüğü taşmıyor Taksim kazinosu için şirket kuruluyor Mnharrem Fevri TOGAY DENİZLERDE Bir mavna parçalandı Dün sabah saat 9 da Galata köprüsü önünde bir kaza olmuştur. Receb reisin, Silivir limanına bağlı 1 7 tonluk Hızlı motörü Nakliye cemiyetinin bir mavnasına çarparak parçalamış, mavı sahile çekilerek batmaktan kurtarıl mıştır. Mısırdan baharat geldi Merdivenden düşerek yaralandı KÜLTÜR tSLERt 435 muallimin dünkü içtimaî Maarif Vekâleti her vilâyet dahilinde bulunan orta tedrisat müdürlerile ilk mekteb baş muallimlerinin her ay bir topantı yaparak ihtiyaclarını tespit etmelerine karar vermişti. Dün ilk defa şehri mizdeki 435 muallimin iştirakile Maarif müdürü Tevfik Kutun riyasetinde Istan l birinci ilk okulunda bir toplantı yapılmış, önümüzdeki aylar zarfında müzakerat mevzuunu teşkil edecek olan ruzname hazırlanmıştır. Ayın 1 5 ine doğru da lise ve orta mekteb muallimlerile san'at ve meslek mektebleri müdürleri toplana caklardır. Bu husustaki ruznamenin ha zırlıklarına başlanmıştır. Esnaf cemiyetleri toplantısı Samsunda tütün satısları c Naaıif Vekiliniıı tetkikleri J Emniyet müdürlüğü bir müddet evvel muhtelif ecnebi memleketlsrden Galib Efganinin mahkumiyetleri olup olmadığıru sormuştu. Ingiltere hükumeti gönİstanbul yardım komitesi zelzele felâderdiği cevabda Galib Efganinin dolanketzedeleri için dün Samsuna 5*00 sandık dırıcıhk ve sahtekârlıktan bir defa iki çivi ile 50 ton galvanize seç göndermiştir. ve bir defa da üç aya mahkum olduğunu bildirmiştir. Buna mukabil, eğer talebesinin hareMillî Sanayi Birliği kongresi yarın saketlerile alâkadar olmıyan, müsamahakâr at 15,30 da birlik merkezinde yapıla davranan ve zararlı talebeyi feda etmekcaktır. ten çekinen mektebler varsa, bunlar çocuk terbiyesinde menfî bir rol oynuyor demektir. Vakıâ efkârı umumiye bu müAlmanya için tütün mübayaa etmek esseseleri yakından tanır ve lâyık olduk üzere Alman sigara fabrikaları mümes Yeşilköy Meteoroloji istasyonundan allan vasfı da verir. Ancak unutmamalıdır sillerinden mürekkeb üç kişilik bir heyet dığımız malumata göre dün hava yur ki, içtimaî müesseseler kurulduğu cemiye dün sabah şehrimize gelmiştir. dun Trakya ve doğu bölgelerile Karadetin içinde beliren bir ihtiyaca cevab verirDiğer taraftan dün Italyan, Yunanlı ve ler. Işte bu müesseselerin hayatiyetini te Macar tacirleri de şehrimize gelmişlerdir. nizin şark kıyılannda kapalı, orta Ana dolu ve Egenin cenub kısımlannda çok mın eden bu ihtiyacdır. Eğer bunlar yalulutlu, diğer bölgelerde bulutlu ve yer şıyorsa, onlann müsamahasından istifadeer sisli, doğu ve Karadeniz kıyılannda ye koşacak kimseler bulunuyor demektir. mevziî yağışlı geçmiş, rüzgârlar şimalî isBu vaziyet karşısında yapılacak iş müsaFransız hükumeti tarafından Türk hü tikametten hafif esmiştir. mahadan istifadeye koşacak kimselerin kumeti emrine sureti mahsusada izam oDün Istanbulda hava çok bulutlu geçhareketlerini önleyecek başka tedbir ollunan maruf Fransız kimya mühendisle miş, rüzgâr şimalden 1 le 3 metre arasınmadığına göre çocuk terbiyesinde zararlı rinden Jan Rene ve Andre Gotvar dünkü da hızla esmiştir. rol oynayan müesseselerin faaliyetine nikonvansiyonelle şehrimize gelmiş ve dün Hararet derecesi en çok 1 2,6 ve en az hayet vermek, buna mukabil de ciddiyetakşam Ankaraya gitmişlerdir. ,2 santigrad olarak kaydolunmuştur. MÜTEFERRİK Felâket mıntakasına gönderilen eşya Sanayi kongresi Avramın muhakemesi Avram adlı birinin dolandırmak iddiasile muhakemesine, İstanbul altıncı asliye ceza mahkemesinde devam edilmiştir. İddiaya göre kendisi birkaç kişij'e müracaatle: «Avrupadan akrabanız filân geldi, parası tükenmiş, vapurda bekleyor, beni gönderdi, para isteyor, verirseniz nhtıma götüreceğim» gibi bazı sözler söyleyerek para koparmış. Bazılarından da elbise, palto ve saire almış. Dünkü celsede bu suretle alındığı iddia olunan bir palto ile elbisenin kıymeti tespit edilmiş, dava edilen: «O kadar kıymeti yoktur» diye itirazda bulunmuştur. Muhakeme, tetkikatın devamı için kalmıştır. ECNEBt MEHAFÎLDE Bir Alman ticaret heyeti geldi HAVA RAPORÜ Hasan Âli Yücel Üniversitede talebeler arasmda Maarif Vekili Hasan Âli Yücel dün saat 1 1 de Üniversiteye gitmiş, Rektörü ve dekanları ayrı ayrı makamlarında ziyaret etmiştir. Vekil, bu sırada Hukuk ve İktısad fakülteleri birinci sınıf derslerine girmiş, doçent Yavuz Abadanın takrirlerini takib etmiştir. Dersten sonra talebe ve profesörlerle muhtelif mevzular uzerinde görüşen Vekil dershane ve kitab işlerile alâkadar olmuştur. Üniversite kitab işi daha bir müddet halledilemiyeceğinden o zamana kadaı talebelerin müracaati üzerine stenografı makinesile takrir tutularak notların esaslı bir tetkikten sonra talebelere tevzıine ka rar verilmiştir. Hasan Âli Yücel Üniversite merkez binasındaki Enstitüleri de ayr: ayrı gezerck ihtiyaclan ve çalışnıalar etrafında izahat almıştır, Iki Fransız kimyageri geldi ve Ankaraya gitti CUMHURÎYET Aboneşeraiti{ ^ Ssnelik Alb aylık Uç aylık Bir aylık Nüshası 5 kuruştur. Ti ye Haric için 1400 Kr. 2700 Kr. 750 » 1450 » 400 800 » 150 Yoktur

Bu sayıdan diğer sayfalar: