7 Şubat 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

7 Şubat 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 7 ŞuEaî 1940 Küçük hikâye ^ ^ Küsmüş abla J = Bugünden Prestiş edeceğiniz bir Kadın... Pek çok beğeneceğiniz bir Film... İtibaren Şehzadebaşı T U R A N sinemasmda NEGRİ Bugün altıncı sahifemizde = j| fstanbul muhitinin en şık ve konforlu sinemasıdır. Haftalardanberi beklenen iki büyük şaheser film birden. Bu akşam S Ü M E R Ilâhî Aşık sineması Polonyalı sinema Yıldızı PÖLA İVAN PETROVITC Sinemanın en romantik çift artisti nin en son şaheseri bu filmde «Mazurka» ve «Şahane Tango» yu unutturacak. CHARLES BOYER'i İ R E N N E D ü N M E' Ve büyük maşakalarm en müşfiği Mevsimin en büyük ve en mükemmel aşk filmi olan CENBERLİTAŞ Sinemasında Fevkalâde Bir Program 1 Şarkın f üsünkâr güzellikleri arasında canlandırılan Binbir Gece masallarınm en muhteşemi Bugün Matinelerden itibaren 1KARAR GECESİ ile çevirdiği büyük aşk ve his filmi «Son Puse» ve «Bora» filmlerinin unutulmaz yıldızı M İ C H E L M O R G A N'ın çevirdiği en son şaheseri GÜLNÂZ S U L T AN Gözler kamaştmcı dekor, muazzam ve lüks sabneler, binlerce figüran, memleketimizin en tanınmış musiki üstadlarının bu film için besteledıklen ruhnüvaz parçalar... Büyük aşk... San'at ve Parisin büyük barlarmda... Erkeklerin ihtiras ve sefahatleri... Aşkm havesile tekrar hayata atılan bir kadınm hayatı... Lüks, aşk ve para için birbirlerile mücadele eden insanlar... BAYANLARA HER YER 10 KURUŞ. Matineler 11 den itibaren devam eder. • ^ ^ M ^ ^ H M İ 2BAR Pangaltı K ADINI K A R A A K I N sinemasmda R O R S A N Türkçe Sözlü FREDERIC MARCH FRANCİSKA GAAt İlâveten : 1 GÜRÜLTÜLÜ TİYATRO. 2 DOKTOR MAVİ KUŞ {Miki). 3 ŞÖRT. 4 EN SON DÜNYA HABERLERİ. Gündüz ve gece 8,45 te hepsi birden TÜRKÇE SÖZLÜ ve TÜRKÇE ŞARKILI Büyük emsalsiz komiğin emsalsiz nükte ve kahkahalarla dolu büyük komedisi Tel: 22513 2PRENS BUBUL T İRENDE ZILAHY ve A GEORGES MİLTON £ N | I N E M s Güzel Esire Tamamen renkli Son dünya haberleri c MEVLtD Radyo Kraliçesi SHIRLEY TEMPLE Yalnız 4.30 matinelerinde Bu akşam M E L E K SABAHSIZ BİR AŞK GECESİ Şaheserini Takdim Ediyor. Hayatın birbirinden ayırdığı iki sevgili... Tesadüfleri... Sevişmeleri... Yegâne aşk geceleri olan bir fırtmalı ve kasırgalı gece... Onun bir ertesi sabahı olacak mı?... İlâveten: EKLER JURNAL EN son harb ve dünya havadisleri Telefon : 42851 BUtün dünyanın alkışladığı bir opera SIN EMASIN D A MADA ME BA TERFLAY Roma operasının dünyaca meşhur 120 klşillk orkestrası PUÇÇıNınin OLMEZ eseri Beklenmedik üfulile bizlerin ve bütüri tamdıklannın yiireklerinde unulmaz ve unutulmaz yaralar açan (Devlet Demiryolları Beşinci İşletmesi müfettiş muavin* lerinden) Münir Aziz Genckurdun aziz ruhuna ithaf edilmek üzere ölümünün kırkıncı gecesine rashyan bugün öğle namazını müteakib Beşiktaşta Sinanpaşa camii şerifinde Mevlidi Nebevî okutturulacağından merhumu tanıyan ve sevenlerin hatırasmı ihya maksadile teşriflerini rica ederiz. Merhumun eşi: Makbule Genckurd MAR1A CEBOTARI Baş rollerde: Milâno skalası ve Berlin operası baş muganniyesi MeThum Miişir Gazi Etem Paşa oğlu Tevfiğin eşi merhum miralay Hüsnü kızı Behice müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamıyarak diin sabah vefat etmiştir. Ce« nazesi bugün sabah saat 1 0 da Bostancıda Liman içindeki Tevfiğin yalısından. kaldmlıp motörle Eyüpsultana nakledile» cek ve orada namazı kılınarak hazırlanan makbere defnedilecektir. Kederli ailesine sabırlar dileriz. c OLÜM7 ) ( TEŞEKKÜRİ ) P A R K sinemasında MİJJMJ DulLulu Jean Gabin ve Mlreille Balln TUrkçe sözIU Seanslar 7 de Cezair Batakhaneleri 2,30 ve 8,30 da 2 filitn birden Telefon : 43143 Beşiktaş S U A D Ilâve olarak: METRO GOLDWIN Jurnal en son harb ve dünya havadisleri Gedikpaşa A Z A K (CLAUDETTE COLBERT) sinemasmda (DON AMECHE) r • ( Numaralı koltuklar buşfün erkenden aldırılmalıdır. Telefon: 40868 ALEMDAR ve MiLLî' nın MUHTEŞEM PROGRAMI En kUçük yıldızların en büyük filmi olarak çevrilen B U HAFTA Bugün matinelerden itibaren İ G E C E Y A R I S I KONTESİ tarafından milyonlara baliğ olan salon hayatlarmda geçen aşk maceraları ve neş'e ile dolu muazzam film SHIRLEY TEMPLE'in yarattığı BugUnkü casus harbinln dehşetlnl korkunc sahnelerlle canlandıran 2 H A Y A L Î B Ö L Ü K (TİM MECCOY) Tarafından baştanbaşa heyecan filmi. Küçük Prenses Baştan başa renkli FÖSTER nin yarattığı BARİ IÇEMBERLITAŞ Sinemasmda Anî ölümile ailemizi sonsuz elem va ıstırablara duçar eden muhterem eşim, pederimiz emekli albay Vasıf Övenin ge""1 rek cenazeslnc bizzat teşriflerile ve gerefc telgraf, mektub ve çelenk göndeımek suretile taziye ve teselli lutfunda bulunan saym dostlarımıza karşı mütehassis oldu* ğumuz derin minnet ve şükranlanmızı ib* lâğa muhterem gazetenizi tavsit eyleriz. Merhumun eşi Yegâne Öven, çocuklarî Müberhen, Müfaz, Peyami, damadı Hüseyin Erkmen Gelecek Program Bugünden itibaren başladı Casus intikamı Münir Nureddin K O NS E R| Tel : 22513 Bugiln matinelerden itibaren 10 Şubat Cumartesi akşatnı CEMİLE HURMALAR ALTINDA Yarın Akşam S A K A R Y A SİnemaSl Şimdiye kadar misline raslanm a ı n | Ş heyecan, ve helecanlar dolu, Amerika polısi, Gan m gsterlerle karşı karşıya dünyanın en güzel macera filmi CENUB Aşk ve Macera toprağı... Fas ve Esran... Filmi POSTASI Baş rollerde: GiORİA STUVART MiCKAEL VHALEN FOX 20 Centuri film şirketinin 1940 senesi süper filmi Görünmeyen A D A M Bugüm matinelerden itibaren YILDIZ Sinemasmda Oynayanlar: BAŞ R O L L E R D E : GAİB CENNET FERNANO GRAVEY ve ELViRE POPESCO Senenin en güzel filmi olan PİERRE RICHARD WILLM CHARLES VANEL JANY HOLT Heyecan... Helecan... Teessür... Ve büyük bir Aşk... ALK A Z A R Sinemasmda Başlıyor Kızlar Pansiyonu i Tefrika No. 19 Içimden anî bir hiddet köpürdü. Hakikaten uyuyorsa uyandınp rahatsız etmek, uyur göriinıiyorsa, bu kurnazlığını yüzüne vurmak için, yiıksek sesle dedim ki: Canınız sıkıhyor galiba, Selim Bey. Haklısınız. Harıl harıl örgü ile meşgul, münasebetsiz bir kızla başbaşa otuımak çekilir şey değildir. Selim Sekban Bey, gözlerini açtı. Bakışları, hakikî bir uykudan anî olarak uyandmlmış gibi, hayret dolu idi. Bir müddet yüzüme baktı; sonra, zoraki biı tebessümle özür diledi: Haklısımz, Leylâ Hanım. Biz erkekler, ancak kadınların güzel ellerini ve guzel gözlerini yoran bu ince işlere akıl erdiremıyecek kadar kaba zekâlı insanlarız. Akıl erdiremediğimiz için de, Leylâ Hanım kadar zarif ve güzel bir genc kızın elindeki örgü bile, baka baka başımızı döndürür. Bizi uyutur. Gayriıhtiyarî güldüm. Selim Sekban Beyin bu cevabında ne dereceye kadar samimî olduğunu bilmiyordum. Muhakkak olan bir şey varsa, içimdeki intikam 'iritinin, gene karnıru doyuracak bir lok Nakleden: HAMD1 VAROGLU ma bulmuş olmasıydı. Selim Sekban Beye, velev kadın işine taalluk eden bir meselede, cehlini, ihatasızhğını itiraf ettirmiştim. Hoşuma giden bir başka cihet daha vardı. Bir gün, balkonda, gene böyle sessizlikten ve hareketsizlikten s'kılıp uyumuş, uyandığım zaman, son derece mahçub olmuştum. Şimdi, Selim Sekban Bey benim karşımda ayni vaziyette idL Ben de onu, ihtiyar bir bunak gibi, oturduğu yerde uyuklar görmüştüm. Fazla gülerek memnuniyetimi belli etmemek için dudaklarımı ısırdım: Isterseniz size öğreteyim, dedim. Selim Sekban Bey ayağa kalkmıştl. Gerinme makamında parmaklannı çıtırdatarak: Hayır, teşekkür ederim, dedi. Sizi yalnız bırakayım da işinize devam edin. Şimdi birdenbire aklıma geldi. Yazılacak mühim bir mektubum vardı, unutmuştum. Gidip onu yazayım. Böyle söyleyerek salondan çıktı. Biraz evvelki lâkırdısından sonra, kuru bir bahane ile bu çekilip gidiş, gururumu fena halde incitmişti. Göz pınarlarımda bir yanma, sonra bir yanomu, resim fırçalarımı, hepsini bir taKar, durmadan yağıyor. Şairlerin de rafa bıraktım. ıslaklık hissettim. Sabahleyin odamdan, çıktığıma, salona indiğime, orada uzun diği gibi, tabiat beyaz bir kefenle örtülYalnız, gözlerimi kapamak, uyumak uzun oturduğuma öyle pişmandım ki... dü. Karı kefene benzetenlerin haklı ol isteyorum. Hem, büyükannem salondan çikıp git duklarını ilk defa tasdik ediyorum. SoEvet, uyumak. Rüya görmeden, dütikten sonra, Selim Sekban Beyle orada ğukluğu, bçyazlığı, hiç bir tarafta en ufak bir koyu renk bırakmadan, tabiati baş şünmeden, kendimi bilmeden ınütemadibaşbaşa kalışım yetişmiyormuş gibi, bir de lâkırdı zemini açmış; konuşmağa, ba tan aşağı örtüşü, bu ismi ona pek yakış yen uyumak! tırıyor. Bu seneki kar, gökyüzü, ağaclar, nşmağa teşne gibi görünmüştüm. Bu sabah odamdan çıkmadım. Kendi kendimden bile utanıyorum. Yü dağlar ve kırlarla beraber, benim ümidzüme hücum eden kırmızıhk, yanaklarımı lerimin üstüne de bir kefen gibi drtüldü. Giyinmek, aşağı inmek, sofraya oturSoğukluğu kalbimi ürpertiyor. yakacak kadar fazla. mak bir külfet olduktan sonra, otjsma Bir mezar sessizliğine gömülen Yassı kapanmak daha doğru değil mi? Zaten, Evet, dünkü kar topu hâdisesinden sonra, ben bu gün, Selim Sekban Beyle ko kaya köşkünü, ocak kadar iri çini soba sofrada yemeklere eJ sürdüğüm yok. Sonnuşmağa teşebbüs etmek değil, onunla larda yaktığımız koca kütüklerle güc JSI ra da, artık, Selim Sekban Beyle karşılaşmak istemiyorum. Köşkteki vazifesini yüzyüze bile gelmiyecektim. Hatamı şim tıyoruz. Büyükannem, gözünde gözlükleri, sa her fırsatta bana hakaret etmekten ibaret di anlayorum, fakat iş işten geçlıkten bahtan akşama kadar örgülerile meşgul. sanan bu adam yüzünden mütemadiyen sonra. Selim Sekban Bey gene mütaleaya azaba girmenin manası yok. Demek ki, salona girdiğim znman beni daldı; selâmlıktaki odasından dışan çıkmütebessim bir yüzle karşılaması, hatırı tığı yok. Zaten, guya bana ecnebi lisanı öğretmı sorması, rahatsızlığıma sebeb olduğu meğe gelen bu muallim beyin kendisi Ben, ne yaptığımı pek bilemiyorum. mekteb çocuğundan farksız. Her vesile için özür dilemesi, bütün bunlar yalan ilKâh, bir kaplumbağa ağırlığile ılerleyen ile bir dargınlık çıkanyor ve her dargıntifatlardan ibaretmiş. Peki ama, ne mecburiyeti vardı? Büyükannem yanımızda işimle meşgulüm, kâh yağan kan seyret lıkta, ne olursa benim derslere oluyor. mekle. Ellerim böğrümde, öylece otur Kitabın yüzünü gördüğümüz, dersin lâolduğu için mi? Belki. mak, sonu gelmiyen bir istirahatle dinlenBu gün büsbütün anladım ki, Selim mek, uyumak isteyonım. Bu ihtiyac gün kırdısmı ettiğimiz yok. Sekban Beyin gururunu, tamir kabul et den güne artıyor; her gün, bir evvelki Büyükannem, odamdan çıkmadığımı mez bir şekilde hırpalamışım. ünden daha yorgun, daha bezginim. Se görünce merak etmiş, geldi. Beni, bir Artık, aramızda, bir muallim ve tale bebini anlayamadığım bu maddî ve ma doktor gibi, uzun uzun muayene etti ve be yakınlığı da kalmadı demektir. Reka nevî tembellikten kurtulmak istemiyor gene bir doktor gibi teşhisi koydu: betlerinin mevzuu meçhul iki rakib gibi değilim. Fakat kurtulmak için ne yapmak Soğuk almışsın. Derhal yatağa gir. r Vereceğim ilâclan al. İki gün sonra bir lâzım geldiğini tayin edemiyorum. öyle olsun. Bakalım bu lekabet, ne Iştiham yok; uykum yok. Hiç bir şey şeyciğin kalmaz. zaman dügmanhk haline gelecek! den zevk duymuyorum. Kitablarımı, pi, (Arkan var) Hizmet erbabı vergileri Yazan: Nihad Ali üçüncii Tatbikatı ve , Kazanc, buhran, muvazene ve hava kuvvetlerine yardım vergilerile maaş, ücret ve yevmiye tevkifat cetvelleri. En son hükümlere göre yazılmıştır. 771 sahife; fiab üç liradır. Ankarada AKBA, Istanbulda bütün kitabcılarda bulunur. Halk Opereti Bu akşam 9 da Büyük operet LA MASKOT Müzik: Odron Çeviren: Yusuf Süruri Izmirde Esad ifasan Küçük Sahlebçioğlu Han Cumhuriyet gazetesinin ve bütün neşriyatınm îzmir başbayiliğıdir.'

Bu sayıdan diğer sayfalar: