27 Mart 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

27 Mart 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

27 Mart 1940 CUMHURlYET Mahkemeye verilen Tan gazetesile Profesör Fatin bu Sabiha Zekeriya ve Halil Lutf i hakkında nadir hâdiseyi izah ediyor hâkim beraet kararı verdi Afrodit davaîarı Fecri şîmalî Matbuat davaîarı Yeni Sabah, Tan aleyhindeki neşriyatından dolayı mahkum oldu «Tan» başmuharriri M. Zekeriya Sertelin «Yeni Sabah» gazetesi aleyhine açtığı hakaret davası hakkında dün altmcı asliye ceza mahkemesi kararını vermiştir. Hâkim Halil, «Yeni Sabah» gazetesinin 19/10/939 tarihli sayısında çıkan makale ile karikatürü, iddia edildiği gibi mevsuf olmıyan ve Türk ceza kanununun 482 nci maddesile unsurları tespit edilmiş olan adi hakaret fiilinin bütün şeraitini cami ve ayni makalenin altında münteşir yazıyı da, matbuat kanununun 29 uncu maddesi hükmünü ihlâl eder mahiyette görmüştür. Verilen karar esbabı mucibesinde, hulâsa olarak: «Teşkilâtı esasiye kanununun 75 inci maddesi, her vatandaşın felsefî. içtihad, din ve mezheb intihabmda serbest olduğunu tasrih ettiğine göre, Mehmed Zekeriya Sertelin komünist, misyoner veya Amerikan sever olarak gösterilmesinde kanuna muhalif bir hareket mevcud olmadığı iddiası, zihne tebarüz edebilir; filhakika, yapılan neşriyatta muharrir M. Zekeriya Sertel, sadece komünist veya her hangi bir felsefî içtihadın müntesibi olarak gösterilseydi, davanın şekli ve manzarası değişirdi. Halbuki, karikatür ve yazı, M. Zekeriya Sertele, birbirile uyunması ilmen ve içtihaden bu günkü şartlarda mümkün olmıyan muhtelif sıfatlar izafe etmiştir. Kendisi, bir yandan sermaye esasına müstenid içtimaî nizamın tasfiyesini şiddetle iltizam eden komünistlik mesleğinin müntesibi, diğer yandan sermaye hareketlerinin en geniş ölçüde inkişaf etmesi için bütün şartlann müsaid bulunduğu Amerika ülkesinin misyoneri gibi gösterilmiştir. Bu böyle olmakla beraber, Sertele, hiç bir zaman iyi nazarla bakılmıyacak olan jurnalcıhk sıfatı da verilmiştir. Bu itibarla, kendisi, muayyen bir hususî karakteri ve gene muayyen bir içtimaî nizamı bir tarafa atan, yalnız menfaat ve diğer saikler tesirile itikad ve hareket tarzı değiştiren bir vatandaş gibi anlatılmıştır. Buna binaen de, karikatür ve yazısı, cürüm mahiyetindedir. Ve gene ayni gazetenin, Zekeriya Sertelin a partımanından ve bunun tefrişinden bahsetme3İ de, matbuat kanununun 29 uncu maddesile menedilen bir fiildir» denil mektedir. Reyno dedi ki: «Düşmanı yenmek kararımız kat'idir» (Baş taraft 1 tnct sahifede) düm. Harbin bir kuvvet meselesi olduğunu bildiğim için, bütün fırkalarm teşriki mesaisini arzu ediyordum. Bu teşriki mesai behemehal tahakkuk ettirilecek, fakat zorla değil, icraatımızın neticesile. Seferoğlu dün mahkum oldu İki sene sürgüne gidecek, 750 lira para cezası verecek Millî korunma kanununa muhalif ha«Afrodit» mevzuu etrafındaki neşri | gene mua>ryen bir hakkı ihlâl etmesi meşrekette bulunduğu iddiasile mahkemeye yattan dolayı lstanbul Cumhuriyet Müd ruttur. «Gencliğin hassasiyeti» yazısı, saDüşmamn ümidleri suya düştü verilen tacir Nikoli Seferoğlu hakkındadeiumumiliğince açılan matbuat davala dece, haklı veya haksız bir şekilde olsun Fransa, sulh zamanmda çok mutazar ki karar dün bildirilmiştir. lstanbul 8 innndan, «Tan» gazetesi aleyhindeki da gösterilen tezahüratı tasvib etmekten ibarır olduğu kabine buhranlarından birini ci asliye ceza mahkemesi hâkimi Cemil, valarda, diin akşam Saat on yedide ka ret kalmıştır. Ve filhakika, bir muharridaha gecirdi. Düşmanlanmız, millî birli ötedenberi şeker ticaretile meşgul olmırar bildirildi. Gazetenin «Görüşler» sü rin cürüm teşkil etmiyen bir hâdiseyi kağimizin bozulacağını, memleketimizde yan Nikoli Seferoğlunun, şekerin pahalıtununda Sabiha Zekeriya Sertel tarafın leme alması da, gene suç teşkil etmez. dahili bozgun husule geleceğini ümid edi laşacağına dair çıkan şayialar üzerine 1 20 dan yazılmış «Afrodit davası», «Genc Şayed gencliğe izafe olunan tezahür, kenyor, bu sayede askerî harekâta geçmeği çuval toz şekeri satın aldığını, bunları salığin hassasiyeti», «1leri zihniyet, geri di bünyesinde bir suç unsuru taşımış oldüşünüyordu. Düşmanımız, kuvvetsiz, tıştan kaldırarak sonradan fazla fiatla satzihniyet» serlevhalı üç yazı, dava mev saydı, o zaman hâdisenin mütalea şekli zularını teşkil ediyordu. Mahkemed milletle rabıtası kesilmiş bir hükumet ik mak üzere başkalarının dükkânlarında değişirdi. Muharrir Sabiha Zekeriya SerMüddeiumumiliği temsil eden muavin tidar mevkiine geleceğini zannediyordu, saklamağa teşebbüs ettiğini sabit görmüş, Edib, bu yazılann her üçünü de suç ma tel, «Gencliğin hassasiyeti» yazısmda ileri fakat bütün bu ümidler suya düştü, tehli Nikoli Seferoğlunun, o günlerde rahatsız Bir jecri jimali manzarası hiyetinde gördüğünü söylemiş, mütale ve geri olraak ü*ere, iki zihniyetin taaruz ke derhal zail oldu. olduğu, evinde bulunduğu yolundaki Şarkî Anadolunun bazı merkezlerinde asında ceza istemişti. Dava edilen Sabiha ve tesadümünü anlatmak istemiştir. Mümüdafaasını da, cürüm kasdini ortadan Derhal harekâta geçeceğiz Zekeriya Sertelle gazetenin sahibi ve neş ellif, bu vadide yanılmış olabilir; fakat, ve bu meyanda Tokad, Elâzığ'da, Gü kaldırır bir müdafaa diye kabul etmeriyat müdürii Halil Lutfi Dördüncii, bü bu günkü cemiyet şartlan içerisinde geri müşanede dakikalarca devam eden bir Şimdi hadisata hükmetmek lâzımdır. miştir. Neticede Nikoli Seferoğlunun, millî zihniyetin müntesiblerine nazarı husumet fecri şimalî hâdisesi vukua geldiğini ve tün bu yazıların tenkidden ibaret oldu Bu sebeble dokuz azadan mürekkeb bir korunma kanununun 32 nci maddesi değu noktasmdan müdafaada bulunmuşlar le bakmak ve geri zihniyetin müntesibi ol ufku gündüz gibi yapan semavî bir ay harb kabinesi kurdum. lcraatımız kat'î lâletile 59 uncu maddesine göre iki sene dınlığın kilometrelerce uzanan bir sahavekilleri avukat Hamdi Halim ise, kanun makla onlan kanunun cürüm için muayolacaktır. Bunun için icab eden bütün iki ay müddetle Kırşehre sÜTÜİmesine, yı yirmi dakika kadar tenvir ettiğini a eihetleri aynca tespit ve teşrihle, rıetice o yen ve mahdud olan hududları dahilinde tedbirleri almış bulunuyoruz. Derhal haayrıca 750 lira ağır para cezası ödemelarak hepsinden beraet isteği ileri sürül göstermek, kabili mülâkaza değildir. Kal jans telgraflan haber vermişlerdi. rekâta geçeceğiz. sine karar verilmiştir. Ele geçen şekerDün, hâdise etrahnda üstad Fatinle miiştü. lstanbul altıncı asliye ceza mah dı ki, her âmme davası, yalnız iddia makonuştuk. Rasadhanemizin kıymetli müler de musadere olunacaktır. Kendisi, Gayemiz düşmanı yenmektir kemesi hâkimi Halil; her üç yazıdan do kamının tahrik ettiği ve keza iddia makadürü, bize şunları söyledi: layı da beraet kararı vermiştir. Bizi harbe sevkeden sebeblerle, takib kanunun sarahatine göre, evvelki gün mmın bir taraflı olarak takib ettiği bir « Fecri şimalî, umumiyetle şimal mahkeettiğim gaye malumdur. Hiç bir değişiklik muhakeme safhası başlarken, Bu kararın bildirilmesi esnasında, dava değildir. İddia makamı, her dava memleketlerinde, sık sık, hatta bazı mınme salonunda tevkif olunmuştu. Hâkim, yoktur, olmamıştır. Gayemizi bir tek kelimahkeme salonu hmcahınç dolmuştu. müvacehesinde bitaraftır. Eğer «Afrodit» me ile ifade edebiliriz: «Düşmanı yen dün maznunun tahliyesine karar vermişKoridor da çok kalabalıktı; içeriye gire davasından sonra belirmiş bir irtica ve takalarda, hemen her gece zuhur eden miyenler, dışandan kulak kabartıyorlar, geri zihniyet sezilmişse, bu zihniyetle id semavî bir hâdisedir. Ancak facri şimamek». Bu husustaki kararımız kat"idir. tir. Bu arada, mevkuf kaldığı bir günün bütün orada hazır bulunanlar, kararı a dia makamı arasında her hangi bir fikir linin görülebilmesi, ekseriya, elli arz deFransanın tarihinde, bugünkü vaziyetin sürgün müddetinden indirilmesi de karecesinden yukarıda olan mıntakalarda lâka ile dinliyorlardı. Hâkim Halil; ver iştiraki mülâhazasına mahal yoktur. Çünbenzerleri vardır. Bu itibarla, Fransa ta rara geçmiştir. diği karann mufassal esbabı mucibesini kü, iddia makamı da, davada maznun mümkün olabilir. Bizim memleketimiz rihî vazifesini bir defa daha ifada teredMelba fabrikası hakkındaki sonra karara geçirecesi başlangıcile, ka leh ve aleyhine olan delilleri toplamak de, bu kadar geniş bir saha dahilinde, düd etmiyecektir. bir fecri şimalî ilk defa vaki olmaktadır. tahkikat rannı ve esbabı mucibe hulâsasını bildir ve kanunî nericelere göre mütalea beyan Hâdiseyi, bu bakımdan enteresan bulAlmanya muvaffak olursa... meğe başladı: Şeker fiatlarına on kuruş zam yapıletmekle mükelleftir. Bu o kadar öyledir duk. Ve üzerinde etüdler yapabilmek Almanya 1936 senesi martmda Ren'e, ması üzerine ellerindeki şeker mevcudu« Bilâhare mufassal esbabı mucibe ki, bazan haksız olarak açılan bir dava üzere, fecri şimalinin görüldüğü merkez1938 senesi martmda Viyanaya, 1939 se nu üç gün zarfında şeker şirketine bildirde izah edileceği veçhile, «Tan» gazete nın delilleri tebellür edinceye kadar, ma lerden telgrafla malumat istedik. nesi martmda Prag'a girdi, 1939 eylulün mek mecburiyetinde bulunan şeker tacirsinde intişar eden «Afrodit» davası baş kamı iddia, o davayı kanunen takibe mecFecri şimalî, şimal mıntakalarında de de Sovyetlerin cürüm ortaklığile Lehis leri hakkında yapılan tahkikat sırasmda lık.lı yazı ile matbuat kanununun 35 inci bur olur. Böyle bir haksız dava üzerine iyonisation hâdisesirrin tesirile vukua getanı parçaladı ve daha sonra ayni cürüm 1020 çuval mevcudu bulunan Lion Melmaddesinin H fıkrası ihlâl edilmiş değil yazılan yazının iddia makamını istihdaf lir. Bu esnada havadaki elektrikler, mikşerikini Finlandiyaya saldırttıktan sonra, dir. Mezkur fıkra, bir ceza davasının baş ettiği iddiası varid değildir. ba çikolata ve şekerleme fabrikası haknatısiyet hassasını iktisab ettikleri için. şimdi de Balkanların sulhunu tehdid edilamasından son hiikmün verilmesine kakında da tahkikata girişilmişti. Bu tahbütün manyetik aletler üzerine derhal teyor. Almanya, her vasıta ile dünya üzedar hâkim ve mahkemenin kararları ve «Tan» m 112940 tarihli nüshasmda sir eder, telgraf, telefon ve telsiz muhakikat Emniyet müdürlüğünden Adliyeye rinde Alman hegemonyasını temine çalışmuameleleri hakkında mütalea serdedil münteşir «Geri zihniyet, ileri zihniyet» beratını durdurabilirler. intikal ettikten sonra Sultanahmed üçünmaktadır. Muvaffak olduğu takdirde, mesini menetmiştir. Halbuki, 8/2/940 makalesine gelince, bu da, bir kü'ı şekcü ceza hâkimi Münib tarafından ehli vuFecri şimalinin Macaristanda da gö dünya yüzünde hürriyet kalmıyacak, ve tarihli makalede, çizilen satırlarla mez linde tetkik edilmelidir. Muharrir bu ya rüldüğüne dair olan haberleri, hayretle kuf olarak tayin edilen Maliye hesab mühürriyetle beraber Fransa da mahvolakur fıkranın hiikmii karşılaştırıldığı za z;sında evvelâ tekâmül kanunundan bah karşılamadım. Çünkü, Macaristan, bizim tehassısı Ferid tetkikatını Lion Melba caktır. man, maksadı kanunun ihlâl edilmiş ol setmiş, hayatta daima kendisini gösteren memleketimize naazran daha şimaldedir. fabrikası defterleri üzerinde yaparak ramadığı anlaşılır. Yazının heyeti umumi keyfiyet tahavvülleri üzerinde durmuş ve Fecri şimalî hâdisesinin başka yerlerde porunu verdiğinden Müddeiumumilik rahtilâya meydan okuyoruz yesinden, en yakın ihtimalle, iki mana çıfelsefe tarihinin unsurlarının verdiği ne de görülmesini, bazı rasad âlimleri gü Buna meydan vermemek üzere şimdiki porun tetkiki neticesinde dosyayı sekikar; 1 Muharrir Sabiha Zekeriya Sertticeleri tebarüz ettirmek istemiştir. Mez neşteki lekelerin çoğalmasile münasebetCeza cihetine gelince; gazetenin sahibi kab'nenin vazifesi her sahada bütün şid zinci asliye ceza mahkemesine, dava açael, «Afrodit» romanınm terbiyevî ba kur makalede çizilen satırların, bu maka tar addederler. Hatta, bu lekelerin aza Ahmed Cemaleddin Saracoğlu ile neşri detile harbetmekten ibarettir. Askerî ba rak tevdi etmiştir. kımdan Talim ve Terbiye heyetine gönhp çoğalmasını, arz üzerindeki içtimai, yat müdürü Macid Çetinin, Matbuat kakımdan düşmanla karşılaşmaya hazır buderilmesini muvafık görmemiş ve bu iti lenin baş kısmı ve nihayetile bir arada iktısadi hâdiselerle, harb, kıtal, isyan giYapılan tetkikler, son zam esnasınbarla mahkemenin ârâ karan üzerinde mütaleası icab eder. Böyle olmadığı tak bi hareketlerle bulaşıcı hastahk gibi sıh nununun 27 nci maddesi delâletile Türk lunuyoruz. Bundan dolayıdır ki, Fransa da Lion Melba çikolata ve şekerleme mütalea serdetmiştir. 2 Muharrir, mah dirde muharririn hakikî maksadı anlaşıl hî arızalarla ilgili olduğunu iddia edenler ceza kanununun 482 nci maddesinin son bilâ tereddüd istilâya meydan okumuş fabrikasının 150 amele ile çalıştığını, ayfıkrasına göre altışar ay hapislerine, yü tur. kemeye aid ârâ karannm mündericatını maz; kasd parçalanmış olur; ve aynı vardır. da normal olarak 400 çuval şeker sarf zer lira ağır para cezası ödemelerine, Manoktai nazarla yazılan yazı, birden fazla bilmekle beraber, Talim ve Terbiye Heve istihlâk ettiğine göre bu stokun iki Tarihte ilk defa olarak düşman askerî Fakat, bu faraziyeler, bence birer fan cidin yaşından dolayı hapis cezasmın beş yetindeki tetkikın «Afrodit» kitabının mana ve neticeye dayanır. Bu makalede Şya, ağır para cezasmın seksen üç lira o harekâtla bizi imha etmek yolunu tutma buçuk aylık ihtiyacına tekabül ettiğini, muharrir, resim tablolarını indirten, san'at teziden ibarettir.» ayni zamanda terbiyevî kıymetine de teştuz kuruşa indirilmesine karar verilerek, dı. Bundan evvel müteaddid defalar is bulunan 1020 çuvalın da fabrikanın defErzincan zelzelesine dair mil edileceğini derpis ederek bu yazıyı eserlerini ikide bir maznun sandalyesine 59 uncu maddeyle mahkemeye tanınan tilâya uğrayan müdafaasız Fransa, bu teri kebirile giriş ve çıkış defterlerine kayazmıştır. Yazının umumî mnnası ve mu oturtan geri bir zihniyetin eteğimizi konferans takdir salâhiyeti kullanılmış, daha evvel sefcr kuvvetli bir müdafaa hattı vücude yıdlı olduğunu tespit etmiş ve bu arada harririn ısrarlan karşısında, bilhassa Is çektiğini, fakat hayat ve tekâmül karşı Rasadhane müdürü profesör Fatin fabrikada gene bu şekere kâfi gelecek fanbul yedinci asliye ceza hâkiminin dos ında içtimaî müesseselerin ileriye doğru zelzele mevzuu ve zelzelenin menşei ve «Tan» da çıkan yazılara göre kendileri getirmiş olduğu için, düşman vatanımızı 400 çuval da kakao ve kâğıd stokları olhâkimce takdirî esbabı muhaffefeden is istilâ etmek cesaretini gösteremedi. yada mevcud kararma göre 2 nci ihti daimî bir istihale halinde olduğunu sara bilhassa vuku bulduğu yerler hakkında duğu göriilmüştür. Fabrikanın şeker stomal üzerinde durmak lâzım gelir. 2 nci hatle beyan etmiştir. Bu sarahat, müelli Yüksek Fen mektebinde bir konferans tifade ettirilmiştir; Cemaleddinin cezası Vazifemiz çok büyüktür ku mevcudunun hiç bir zaman 600 çu4 ay, 66 lira 60 kuruşa, Macidinki 3 ay Jhtimal, Talim ve Terbiye heyetinin «Af in hakaret kasdile değil, ilmî endişe ile vermiştir. Fakat bu kâfi değildir. Askerî sahada valdan aşağı düşmediği de tespit olunrodit» kitabını terbiyevî kıymet itibarile hareket ettiğini gösterir. Vakıâ yazıda aProfesör Fatin, zelzeleler hakkında 10 gün, 55 lira 50 kuruşa inmiştir. Ayrıca, olduğu gibi, diğer sahalan da ihmal etme muştur. matbuat kanununun 29 uncu maddesine tetkik edip etmemek noktasında tekâsüf ğır tenkidler ve iddia makamını tedai et umumî bazı malumat verdikten sonra, istinaden verilen üçer gün hapis, birer lira melKiz. Bilhassa teslihat sahasında vaziettiğine, mahkemenin ârâ karan ise mez iren bir hususiyet vardır; fakat, ceza ka Erzincan zelzelesine geçmiştir. femiz çok büyüktür. kur eserin yalnız müstehcen olup olma nunu, nazariyatında, ilmî tenkidlerin ağır Profesör, Erzincandaki zelzeleye bir ağır para cezasında da, Macidinki yaNapolyon devrinde bir nevi silâh ve dığının bir kere de Talim ve Terbiye he thamlarla dolu olsa bile kabili tecrim ol merkez izafe edilemiyeceğini bu zelzele şından dolayı iki gün, seksen kuruşa ancak iki nevi top mevcudken bugün siyeti tarafından beyan edilmesini iltizam madığını kabul etmiş ve mehakim, haka nin Erzincandan Erbeaya kadar sistem indirilerek, cürümlerin içtimaî cihetinden, lâh ve mühimmatın cinsleri sayısız deneeylediğine göre, ortada iddianamede et fiilinin neşren irtikâbında bile tahkir tektonik denilen bir şerid boyunca he Macidin diğer cezasına bir gün, A. Ce cek kadar çoktur. tasrih edildiği gibi suç yoktur. men hemen ayni şiddette olduğunu, bu maleddinin diğer cezasına da iki gün kakasdinin aranması lüzumunda ısrar etmişRoma 26 (a.a.) «Havas» Macar «Tan» ın 25/2/940 tarihinde intişar ir. Gene aynı mehakim, maznuna, hüsnü seridin Kelkit vadisini takib ettiğini, bu tılmıştır. 29 uncu maddenin son fıkrasına Herkes vazifesini ifa edecek Başvekil Kont Telekinin Romayı ziyareti «den «Gencliğin hassasiyeti» yazısı da, niyetini ispat imkânı vermesini iltizam vadinin son kısmının şimal kısımlarından göre, takdirî tahfif, bu sonuncu suça teşBundan başka ziraat, sanayi ve ticaret son Avrupa hâdiselerile ve bilhassa BrenTeşkilâtı Esasiye kanunu hükümleri, mat eylemiştir. Yazının heyeti umumiyesi o daha az müteessir olduğunu, Erzincanın mil olunmamıştır. Para cezalarının aynen sahalarında da ayni enerji ile çalışmak ner mülâkatile sıkı surette alâkadardır. buata tanınan nisbî hürriyet ve bu günün kunduktan sonra, muharririn 30 uncu 40 50 kilometre cenubu şarkisinde ve infazına karar verilmişse de, 29 uncu mecburiyetindeyiz. Bunun için herke3 Budapeşte kabinesinin Avrupa hâdiselepolemik istikrarına göre, matbuat ka maddede yazıldığı gibi tecavüzkâr bir ha Erbeanm garbında zelzele tesirinin ke maddeden dolayı Macid aleyhine hükme kendisine düşen vazifeyi ifa edecek: As rinin aldığı seyirden endişe duymakta hununun 30 uncu maddesini ihlâl eder eketle devlet memurunun şeref ve haysi silmesine mebni mmtaka dağlarının şi dilen ağır para cezası asgarî haddin du ker cephede, işçi fabrikada, zürra tarla olduğu gözüküyor. Berlin ile Moskova bir suç mahiyetinde değildir. Çünkü mat •etini ihlâl etmek maksadile hareket etti maldekinden daha eski bir devre aid ol nunda olduğundan, bunun iskatile ken da normalin fevkinde çalışacaktır. Hü arasında her gün daha ziyade filî bir mabuat kanununun 30 uncu maddesi, cür i değil, ilmî bir mevzua temas ettiği anla ması lâzım geldiğini, zelzele merkezinin disine bunun yerine tevbihi adlî yapılması kumet de bütün bu enerjileri idare etmek hiyet alan işbirliği ve Tuna ve Balkan 28 30 kilometre derinliklerde bulundu karar altına alınmıştır. Her ikisinin de mün maddî unsurlannı tetkik eder ılır. Avrupası üzerinde bir Italyan Alman ğunu ve asıl en çok şiddetin Suşehrinde mahkumiyeri sabıkaları olmadığından, bu suretile varifesini ifa edecektir. ken umumî ceza kanunundan bazı Hükumet herkesi yerli yerine koyacak Sovyet anlaşması ihtimalleri, salâhiyettar bulunduğunu ve fakat Karadeniz sahil cezalar tecil olunmuştur. Her ikisi de müYukarıdaki izahata göre de, gerek munoktalarda aynlmış olmakla beraber, 45 Macar mahfilleıinin endişelerini artırmakmci madde ile mevzu olan kaidei esasi hanir Sabiha Zekeriya Sertelin. gerekse lerinde dere uğraklarınm bulunmamasın teselsilen, müştekiye 150 lira manevî za tır ve millî gayrete iştirakten imtina eden ta ve bu mahfiller, Macar menfaatlerinin ler çiğnen'"cektir. yeyi ne ihmal ve ne de inkâr etmiştir. gazetenin sahibi ve neşriyat müdürü olan dan bir kayma ve jeodejik ince irtifa ta rar ve 30 lira vekâlet ücreti ödeyeceklernihayet Roma Berlin mihveri menfaatEsasen 30 uncu maddenin cezaî hüküm lalil Lutfi Dördüncünün beraetlerine yinleri yapılmamasından bir seviye farkı dir. 850 kuruş dava harcile 360 kuruş nisHarb çetin olacaktır lerine kurban gitmesinden korkmaktadır. nın tayin edilemdiğini, jeolojik harita pî harcin da kendilerinden alınması muleri cürmî hareketlere aiddir ve cürüm 63940 tarihinde yüzlerine karşı ve Bu harb çok çetin olacaktır. Ona göre Bu sahada meselâ, Budapeşte, Italya ve de ise kasid, daha açık tabirle maznu lüddeiumumî önünde kabili temyiz ol bulunmamasından zelzele iç temayülle karrerdir. «Yeni Sabah, m 20 '10 939 çetin çalışmak, ıstırablara katlanmak, Almanyanın, Macaristanın Rumanyadaki rinin hususiyeti hakkında söz söyleneminun muayyen bir faaliyeti zihniye ile j mak üzere karar verildi.» tarihli sayısındaki karikatürler, haka yenmek lâzım gelecektir. Askerî zaferden isteklerini harb sonuna kadar tehir etmeyeceğini, bu hat boyunca yarılmanın heretâmiz görülmediğinden, 80 inci mad evvel diplomatik faaliyetimizin zaferle si için halen yaptığı tazyikin taktik sebebmen hemen anî olduğunu söylemiştir. denin tatbik edilmemesi de kararda mu neticelenmesi icab eder. lerini anlayamamaktadır. Her halde Kont Vüs'ati itibarile böyle bir zelzelenin sarrahtır. Kararın tcmvizi kabildir. Başımızı dik tutarak imtihana doğru Teleki, Mussolini Hitler mülâkatının 300 ilâ 400 senedenberi memleketimiz yürüyelim ve boyun eğmeğe değil, bir hakikî şümulünü Romada şahsan öğreideki zelzelelerin en büyüğü olduğunu, (.Basmakaleden devam) niyet sahalarımıza da herhangi bir te karakteri itibarile San Fransisko zelzele muharib ruhu, bir galib ruhu ile, o imtiha mek istemiştir. Faşist Hariciye Nazınnm, nın hakkmdan gelmek için hazırlanarak dünkü görüşme esnasında, Macar Başveti cereyan edip gidiyor. Bu faaliyetin he cavaz vuku bulmıyacağma inanabilir mi sine benzediğini ve büyük bir mmtaka nın hareketi mevzuu bahsolduğunu ilâve yürüyelim.» kiline ttalyanın siyasî faaliyeti hakkında defi başlıca Rusya ile îtalyayı bu harbe yiz? Harbin şimdiki şekil ve derecesinde eylemiş ve bu zelzeleyi o mmtakada daizahat vermiş olduğu ve Avrupanın cenutngiliz kabinesi etrafmda karıştırarak sergüzeşte sevketmek gayret bu taraflara teveccüh edebilecek haric ha istikrara doğru bir adım telâkki ettiği (Baitarafı 1 tnct sahifede) bu şarkî mıntakasında vaziyetin müstakbir taarruza pek ihtimal verilmez. Çünkü kanaatinde bulunduğunu beyan etmiştir. Moskova Roma paktı hakkında Le Jour tahminler îerinde toplanıyor. bel inkişafları hakkında Macar BaşvekiliProfesör üçüncü bir konferansta bu gazetesinin diplomatik muharriri yazı Londra 26 (a.a.) Röyter ajansı nin endişelerini izaleye çalışmış bulunduBizim vaziyetimiz daha bu yeni harb böyle bir tecavüze hedef olabilecek milnın Paılamento muhabiri yazıyor: ğu «;;rh'?!»İ7dir. letler olanca azim ve şuurlarile kendilerini zelzelenin iskân bakımından verdiği ne yor: başlamadan önce verilmiş olan kararımıticeleri ve ileride iskân ve inşa bakımın«Paskalya şenlikleri mühim hiç bir hâtngiliz kabinesinde değişiklik olması zın aynı olarak devam etmektedir: Bal müdafaa edeceklerdir. Harbin ilk gün dan ne gibi hal suretlerini icab ettirece diseye vesile olmadığı için Alman propa ihtimaline dair, bu hafta gazetelerde muhTeleki Mussolini ile görüştü kanlarla Akdeniz emniyetlerinin ihlâl lerindeki hayret ve korku devirleri geç ğini söyleyecek ve nihayet zelzelenin gandası doğu cenub Avrupası hakkında telif haberler neşredildi. Şimdilik vazi Roma 26 (a.a.) Macar Başvekili edümesi ihtimaline karşı hassas ve tedbirli miştir. Şimdi Balkanlar kolay kolay aşı tahmin edilip edilemiyeceğinden bahse üç taraflı bir Sovyet Italyan Alman yette bir tebeddül yoktur. Kc m Teleki bu akşam saat 1 8 de Mussodecektir. paktının imza edilmek üzere olduğu hakİşçi muhalefet partisi şeflerinden bir lini t^rafindan kabul edilmiştir. olmak vaziyeti. Bu maksadla Ingiitere ve lamaz kaleler manzarasını almış bulunukmdaki gürültülü şayialarma nihayet ver ekalliyetin kabineye girmek arzusunda Fransa ile aramızda akdolunan karşılıklı yor. Peşte mehafilinin kanaati Hendek civarında demir bulunduğu söylenmekte ise de, Parlamenmiştir. Bununla beraber henüz filî çarpısmalayardım anlaşması tamamile tedaîüî bir Budapeşte 26 (a.a.) Macar efkân Almanya bütün meharetine rağmen to pazartesi, işçi partisi organizasyonuna madeni bulundu mahiyeti haizdir. O kadar ki İngütere ile rı başlamıyan, sürprizlerle dolu harbin Türkiyenin imzasını inkâr etmesini temine tamamile merbuttur ve bu organizasyona umumiyesi, Kont Teleki'nin Roma ziyaAnkara 26 (Telefonla) Hendek ciTradeUnion'lar ve mahallî işçi komite reti safhalarım büyük bir alâka ile takib Fransanın kendi takdirlerile teşebbü? ede müvacehesinde daima fena ihtimali düşünvarında demir cevheri bulunmuştur. Bu muvaffak olamamıştır. Türkiye Hariciye etmekte ve Macar Başvekilile Kont Ciano 1 bilecekleri herhangi bir hareketın biz . mek en akıllı harekettir. Binaenaleyh baş madenin vaziyet ve miktarı hakkında tet Vekilı Saracoğlunun beyanatı, Türkiye leri dahildir. Bu sebeble parti şeflerinden bazılarının yeni kabineye dahil olup ol arasında dün yapılan mülâkata büyük bir şirr>al komşumuz Sovyetler Cumhuriyetile ta Türkiye olarak alâkadar bütün Bal kiklerde bulunmak üzere mütehassıslar nin Alman vaidlerine kapılmaktan uzak mamaları lüzumunu karar altına almak ehemmiyet atfeylemektedir. Macar efkâolduğunu ve müttefiklere karşı taahhiidhusumet haline koyamıvacağı karşılıklı kanlı devletlerin sanki yann veya öbür dan mürekkeb bir heyet bu günlerde Sarı umumiyesi, bu gün Kont Teleki'nin lerini tutacağını kâfi derecede göstermek üzere içtima etmek zaruretindedir. Mussolini ile yapacağı mülâkata da eyardım muahedemizde sarahatle zikir ve gün taarruza maruz kalacaklarmış gibi karya havalisine gidecektir. İşçi partisinin gelecek içtimaî Pantakot tedir. hemmiyet vermektedir. Çünkü bu götüştespi* edilmiş bulunmaktadır. Hududları hareket etmeleri en kat'î bir zarurettir, ve Rumanya, Almanya ile iş yapan küçük da yapılacaktır. memleket müdafaası elbette herkes de böyle yapmakta bulu girişebileceğimiz Fakat partinin, bilhassa harb dolavısile meler mütakbel ltalvan ve Macar sıyadevletlerin maruz bulunduğu tehlikeyi tabü.viik bir dikkatle çizıien muhlelif vaziAvru. zihniyeti hâkim olmahdır. Harbi bizden mamen müdriktir. Diğer taraftan Ruman mühim bir hâdise vukua eelmediei tak setinin Avrupa ihtilâfi ve panın yetlere göre biz ancak kendi emniyet sa nuyor. merkezile cenubu şarkisini alâkadar eden uzaklaştırmanın en müessir bir çaresi de yanın, hudud tadillerindeki usulü Finlan dirde hususî bir içtima yapması muhte halarjmızda taarruza maruz kaldığımız Tahsisan Türkiyemizden bahsederek işte böyle daima uyanık ve mütemadiyen diyada sabit olan korkunc Sovyet kom meldir. meseleler karşısında alacağı müşterek direktiflerin tp«niti>ıe hizm<?t erl«Tektir. 7aman silâha sarılacağız demektir. Bu vaziyeti şöyle hulâsa edebiliriz: hazırlıklı hareket tarzımızdadır. Bütün şusuna da itimadı kalmamıştır. Bükreşin, r.un haricinde harbe iştirakten uzak kalaMacar mutalebatı Harb harici bulunuyoruz. Şimdiki hal Balkanlılardan aynı uyanıklığı ve aynı Almanyanın şiddetli tazyikına muhalefet Darülâceze menfaatine balo cağız. Nisanın 20 sinde Taksim bahçesinde de bu taraflara haricî taarruzlar gelmesi hazırlıklı hali istemekle de ancak onlann ettiği anlaşılıyor. Kral Karol'ün, Rumen Bern 26 (a.a.) Kont Teleki'nin Roistiklâl, bütünlük ve birliğini teyid eden yeni kazinoda Darülâceze menfaatine bir ma seyahati hakkında Corriere del Ticino lşte yeni harb müvacehesinde bizim ihtimali de azdır. Fakat biz harb yann en kalbî hıslerıne tercüman olmuş olacave bunları silâhla müdafaaya azmetmiş balo tertib edilmiştir. lstanbul Vali ve gazetesi, şöyle yazmaktadır: hokikî vaziyetimiz budur. Bizim vaziyeti veya öbürgün kapılarımızı çalacakmış ğımızdan emınız. olduğunu bildiren son beyanatı bunun Belediye reisi Lutfi Kırdarın himayesinde « Roma Budapeşteye yeniden temimizin meşruiyeti kadar isabetinde de >ek gibi davranmağa mecburuz. tertib edilen ve geliri Darülâceze gibi büHarbi istemiyoruz, fakat nihayet ondan parlak bir delilidir. nat verecek ve Macar talebleri hakkında lşte, Alman propagandası tarafından, yük bir hayır müessesemize tahsis edile\e şüphenin zerresi yoklur. Bizden kirnseBinaenaleyh Avrupa buhranı nihayet korkmuyoruz da. Geleceği varsa göreceği bazı taahhüdlere girecektir. Fakat bu tatranıpet ve boru ile ilân edilen üç taraflı cek olan bu balonun fevkalâde güzel ve ye teoavüz vuku bulacak değildir. Fakat buluncaya kadar umumî ve hususî bütün de vardır! ahhüdlerin tahakkuku Avrupanın yeni anlaşmanın sonraya kalmasına sebeb olan zengin olması için bir program hazırlanbaşkalan tarafından bizim selâmet ve em faaliyetlerimize hep yann veya öbürgün den tanzimi işine başlanacağı zamana taj YUNUS NAD1 mıştır. zorluklar bunlar olacaktır. > lik edilecektir.» İtalya, Macaristana yeni teminat vermiş İ Avrapa harbi Kanısnda vaziyetiniz Hariciye Vekilinin yeni bir ihtarı

Bu sayıdan diğer sayfalar: