12 Mayıs 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Mayıs 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 12 Mayis 1940 Tarihî tefrika: Yazan: ZİYA ŞAKİR Niğbolu Ehlisalib seferinde Macar Kralının istimdadile Türkler üzerine tertib edilen bu sefere İngiltere Kralı da iştirak etmişti Dünkü kısmm hulâsası [Bir İngiliz muverrihi Turklerle İngiUderin ilk temaslarını Halıfe Ömer zamar.ma kadar çıkarır. Lâkin bizim tarih rivayetlert ve kayıdlarına g'ore bu karşilaşma ikınci Osmanlı padıgaht Orhan devrinde ve Marmara kıyılanndc olmuftur.] ( Şehir ve Memleket Haberleri ) r Fırsatı ganimet Süvari Binicilik okulunda bilen muhtekirler dün yapılan müsabakalar Eşya fiatlarını artıranlar derhal mahkemeye verilecek Avrupada vaziyetin nczaketindcn ve Akdeniz yolu üzerindeki meşkuk tahminlerden istifade ederek bir kısun fırsat düşküıılerinin geniş mikyasta ihtikâra başlamaları Ticaret Vekâleti ve diğer alâkadar makamlan şiddetle harekete getinniştir. Dün sahah İç Ticaret L'mum Mıidürü, telefonla bu mevzu ve japılacak mücadele iizerinde Mıntaka Ticaret Mıidürü Avni Sakmandan uzun boylu izahat aJmıştır. Öğrendiğindzc gore Vekâlet, bu hususta Millî korunma kanununnn 32 nci maddesinin tatbikatına dair mühim talimat göndermekfedir. Vali ve Belediye Beisi Lutfi Kırdar da dün Mıntaka Ticaret ve Belediye İktısad müdürlerile bu hususta görüşmüştür. Siyasî icmal ingiliz ve Fransız kabineleri arbin bidayetindenberi lngiltere ile Fransada için için kabine buhranlan devam ediyordu. Bunun başlıca sebebi, harbi açan kabineleri n millî birliği temsil etmeyip parlamentoda meb'uslarının sayısı ekseriyeti teşkil eden, bir, iki partiye dayanmakta olmasıdır. Bu defa hükumetin haricinde kalan fırkalar ve diğer mühim teşekküller harbin idaresi mes'uliyetine iştirak edilmek' ten menedilmelerini kendilerine bir izzeti nefis meslesi yapmışlardı. Harbin idaresindeki muvakkat ve lâkin bariz muvaffakiyetsizlikler mubalif partilerin davasma hak verdikten başka hükumet taraftan partiler arasında da memnuniyetsizlik doğurmuştur. İngilterede ve Fransada birer defa kabine tadil edilmiştir. Fakat bunun gayesi hükumet taraftarları arasında ittihad ve tesanüdü sağlamlaştırmaktan ibaret olmuştu. Bu maksadla muhafazakârların harbin idaresinden memnun olmıyanların başında bulunan bir kuvvetli şahsiyet Çörçil kabineye alınmıştı. Fransada ise Daladier, Başvekâletten çekilmekle beraber Müdafaa Nazırı olarak gene kabinede kalmıştı. İngiltere ile Fransanın ittifakma güvenerek Danzigi vermemek için Almanya ile harbi kabul eden Lehistana her hangi suretle ve hatta tek bir tayyare göndermek gibi bir yardım bile yapılamaması ve sonunda bu koca devletin Almanya ile Rusya arasında paylaşılması, Estonya, Letonya ve Litvanyanın tehdidile Rus sevkulceyş hakimiyeti altına alınmasına •es çıkarılmaması, ayni vaziyete girmeğe razı olmıyan Finlandiyanın yaptığı harbe müttefkilerin müdahale etmemeleri ve nihayet Danimarka ile Norveçin Alman işgaline girmesine büyük kuvvetlerle mümaneat edilmemesi İngiliz ve Fransız kabinelerine karşı memnuniyetsizliği mütemadiye artırmıştı. Gerek İngilterede, gerek Fransada millî birliği temsil edecek kuvvetli kabineler meydana gelememişti. Lâkin Holanda ile Belçikaya Almanların hücum etme • leri üzerine vaziyet değişmiştir. Çemberlayn, millî birlik kabinesine muhaliflerin girmeleri için kendisinin çekilmesini şart koşmuş olduklarını görerek son itimad kararının manen zâfını sebeb gösterip hükumetten çekilmiştir. Yeni hükumetin başına, geçen Umumî Harbi idarede Loyd Corc ve Klemanso ile birlikte en çok gayret gösteren İngiliz devlet adamı Vinston Çörçil geçmiştir. Amele partisile muhalif liberal partisinin ve Lo^d Corc hizbinin millî birlik kabinesine gfrmelerine hiç bir mâni kalma mıştır. Fransada dahi daha zdyade muhalif partiler fedakârlık yaparak Başvekilin değişmesini şart koşmaksızın millî birlik hükumetini muvafık partilerle birlikte kurmağa razı olmuşlardır. Harb, Fransanın kapısına dayanmış olması fırka ihtiraslarını Fransızlara unutturmuş oluyor. Şimdiye kadar Fransada kabine haricinde kalan (cumhuriyetçiler fedeTasyonu) reisi Louis Marin'le mücadeleci bir şahsiyet bulunan İbarnogary, Başvekil Reynaud ile iş birliği yapmağı kabul etmişlerdir. İngiliz kabinesinde müdafaa ile alâkadar nazırların hepsi de yerlerini muhafaza ettiklerine ve Fransada dahi vaziyet böyle olduğuna göre harb tekniğinden ziyade harb siva«eti değişmis olacaktır. Güzide bir davetli kütlesi huzurunda yapılan atlı müsabakalar alâka ve takdirlerle karşılandı Tarihlerimizden (Mufassal) ( 1 ) bu vak'ayı, oldukça mühim tafsilâtla yazar. Fakat, (30 bin) kişilik Ehli Salib ordusunun hangi milletlerden teşekkül ettiğini zikretmez. (Muhtırai Rical ve Siyasiyon) da (Venedik Fransa Napoli Şark Kıbrıs) hükumetlerile Papalık makammdan ve Rados şövalyelerinin ittifakından Üzerinde ihtikâr yapıldığı zannı hâsıl olan bahsedilir. Fakat, bu harbe iştirak eden ve piyasadan çtkilmekte olduğu gdrülen mad»övalyelerin hangi milletlere mensub oldelerin stok miktarı dün Millî korunma kaduklan hakkında sarahat mevcud değil Metbuu mufahhamım, haşmetlu nunu mucibince tacirlerden sorulmuştur. Bir dir ( 2 ) . Ancak. an iki sene evvel, Amtıtacirin clindeki malı satmıyarak bekletmesi yada Sultan Beyazıd camiinin kütübhane Kral Hazretleri, kendi hükumetlerine mü dahi Millî korunma kanunu mucibince cürüm sinde tesadüf ettiğim su »atırları kopya cavir olan yerlerin, ne hakla zaptedilmi; teşkil etmektedir. Yapılan tahkikat neticesi olduğuna dair izahat istiyor! ettim: yarın toplanacak olan İhlikârla Mücadele KoDedi... Yıldırım Beyazıd, bu gülünç su misyonuna verilecektir. (Çun Orhan Bey devrinde fütuhatın Kahve metelesi kesreti küffarı hâsideye dağı derun olup ale karşı azametli bir tebessümden sonra, parmağının ucile, odanın duvarlarınKulıve buhranı başladığı şeklindeki haintikam sevdasına düştüler. Ve bir Ehli da asılı olan silâhlan göstermekle iktifa berler üzerine yazdığımız yazıya cevaben çay Salib ordusu düzüp beyleri bilesince, Geetti. Bu silâhlar, Bulgaristan istilâsı esna ve kahve limited şirketi idare komitesi relsi Ifbolu ve Bolayer üzerine üşüştüler. Olgün sında, esir edilen Kralla diğer Bulgar İsmail Hakkı şu izahatı vermiştir: katî cenk olup gaziler âdâyı din üzerine Prens ve kumandanlarından iğtinam edil« Muhakkak ki memlekette kahve varçöyle kılıc üşürdüler ki, ol küffar ordusu mişti. dır. Fakat asıl tüccarın ve ikinci ellerin elinnun bir kısrnını hâki helâke serip diğerde kahve yoktur. Buna da sebeb halkın aldıgı Yıldırımm bu cevabı o kadar kısa, lerin deryâya sürdüler. Bir azın, esir aldıkahveyi bir ihtiyat tedbiri olarak saklamasılar. Bursada bulunan Orhan Beye yolla kat'î ve müskitti ki; Macar elçisi artık dır. Bunun için Vekâletten hiç olmazsa bir dılar. Bu esirler, gök timurlara müstağrak, sözü uzatmaya lüzum görmedi. Süratle miktar kahvenin şimdilik piyasaya çıkanlmaak benizlu, mevzun kametlu, cenk ehli memleketine dönerek bu şahane pando* sını istedik. Bu suretle kahve ticaretile feçinenler zarardide olmıyacakür.» kişilerdi. Bunların asıllan İngiliz bey za mimayı, Kral Sijesmond'a nakletti. J Kral, Yıldırımın tek bir parmak işare V delerinden olup Rados hisarında kendu isimlerine muzaf olan bir bürcde ikamet tile yaptığı hareketin korfeunç manasını, MÜTEFERRtK ve Türkleri bir blöfle yıldırmak imkânı ederlerdi.) Donanmamız Marmarada Bu satırları ihtiva eden defterin başi olamıyacağını anlamıştı. O zaman daha ve sonu mevcud değildi. Sarımtırak ve ciddî bir tedbire başvurmaya mecbur manevra yapacak parlak elli iki sahife kâğıddan mürekkeb kaldı. Derhal Romaya bir elçi yolladı. Bu Donanmamız 22 mayısa kadar Marmarada deolup, kendisine aid olmıyan bir kab için elçi, Papanın huzuruna çıkarak, günden güne Avrupa topraklarını istilâ eden vam edecek mutad talimlere başlayacağından ve de idi. Umumî miindericatı ise; Osmanlı hakiki top atışlan yapılacağından BüyükçekmePadişahlarına aid cülusiyelerden, man Türklerin hıristiyan devlet ve milletleri ceden tul dairesile Ereğlıden geçen tul dairesi için ne büyük bir tehlike ve felâket teşzum tarihlerden ve bilhassa, Nevşehirli arasında kalan ve Anadolu sahiline kadar de Damad İbrahim Paşa için yazılmış müte kil ettiklerini anlattı. vam eden sahada ticaret gemilerinin dikkatli oladdid medhiyelerden, gazel ve kaside Türk korkusunun dehşetinden titrîyen, malan LLman riyasetinden bildirilmiştir. Tahtelbahirlerimiz de Silivri ve Büyükçekmelerden, bunlar arasında da hiç münase yalnız Macar Kralı değildi. Venedik beti olmadığı halde Osmanlı tarihine aid Doc'u ve Bizans İmparatoru da ayni mak ceden geçen tul dairelerile Küçukçekmece Bakısa ve hurda bir takırn fıkra. ve men sadla Papayı Türkler aleyhine harekete baburnundan geçen arz dairesi arasındaki sahageçirmek için, Roma sarayına adamlar da manevra yapacaklanndan buradan ancak kıbelerden ibaretti. geçmeğe mecbur olan gemüerin dikkatle geç göndermişlerdi. Defterin sahibi ve içindeki fıkralann mesi bildirilmiştir. Papa, bu'müraeaat *e talebler karsı câmii malum olmadığı için, ondan iktibas Çiçekçilerin şikâyeti ettiğim yukarıdaki fıkranın, tarihî bir ve sında. rikkate geldi. Derhal «Türk tehliÇiçekçiler namına Belediyeye vaki bir mürasika olduğuna hükmetmek mümkün de kesinden korunmak» için Avrupa hükümğildri.. Ancak su var ki, Sultan Orhan darlarına haberler gönderdi. Her taraftan caatte Şişhanede tesis edilmiş olan Çiçek pazarında bazı kabzımalların ihtikâr yaparak yerli devrinde Marmara sahillerinde, (Tuzla) yardım i?tedi. (Mukaddes Peder) in bu emrini yeri çiçeklerin siirümüne engel olacak hareketlerdc mevkiinde, böyle bir (Ehli Salib) harbi bulunduklarından şikâyet ve bunların bu se cereyan etmiştir. Ve, Türklerin zaferile ne getirmek için, Avrupanın hemen her kildeki hareketlerinin önüne geçilmesi istenilneticelenen bu muharebede ele geçirilen yerinde bir kaynaşma başladı. (Hazreti miştir. beş, on (Rados şövalyesi), Bursaya gön Mesih) namına açılacak olan harbe iştiderilmiştir. Bunlann arasında, (Rados rak etmek için bir çok dindar şövalyeler Zabıta vukuatı jövalyeleri tarikati) ne dahil ve Rados hazırlandı. Bu hazırhklara, yalnız tek bir Burgaz adasında Heybetli denilen yerde İIkalesinin (İngiliz Burcu) nun müdafii olan hükümdar lâkayd kaldı. O da, o tarihte hamiye aid inşaatta çalışan işçi Suşehirli Os(İngiliz şövalyeleri) nin de bulunmaları, ingiliz tahtını işgal eden, (İkinci Rişar) dı. man oğlu Mustafa Ejderle ayni yapıda çalışan pek muhtemeldir. Fakat buna muakibl, İngilterenin Lan işçi Mehmed oğlu Bayburdlu Nuri Sallabaş, süt kaster Dükalığının tacını taşıyan zat, ha almak meselesinden kavgaya tutuşmuşlar, Musrekete geçti. Derhal Macar Kralına, Ve tafa Ejder, Nuri Sallabaşı başından yaralamışnedik Doç'una, Burgonya ve Orlean Dü tır. Tahkikata başlanmıştır. * Fatihte Hacıüveys mahallesinde Bostan kalarına adamlar göndererek, Türkler aleyhine bir (Ehli Salib) ordusu teşkil et sokağında 4 numaralı evde oturan Bakırkoy (Niğbolu) meydan mek için her fedakârhğı ifaya hazır ol bez fabrikası iplik kısmında işçi Salih oğlu Burhaneddin Giirdili, Yedikulede Havagazı sokamuharebesinde duğunu bildirdi. ğında 11 numaralı evde oturan ve ayni fabnkaÎngilizlerle Türklerin ilk temaslarına Lânkaster Dükasınm bu harekete geç da çalışan Eyüb oğlu Hüseyin Algun tarafındair en kuvvetli vesikalan, ancak (4 üncü tiği esnada, Papa tarafından tahrik edilen dan fabrikada başına demirle vurulduğunu idOsmanlı hükümdan Yıldırım Beyazıd) bazı rahibler de, teşekkül edecek olan dia etmiştir. Yarası sarılmış, Hüseyin Algün devrine aid vak'alar arasında buluyoruz. Ehli Salib ordusu için halktan iane top yakalanmıştır. * Gedikpaşada Bali yokuşunda oturan MeyTarihlerimizde ve hatta başka lisanla lamak işini deruhde etmişler, bu hususta yazılmış olan umumî tarihlerde, bu temas da bir hayli muvaffakiyet göstermişlerdi.. Derenin evinde beyaz zehir ticareti yapıldığıhakkında da tek bir kelime mevcud de Fakat, Lânkaster Dükasınm teşebbüsü, nı haber alan gümrük muhafaza teşkilâh zağildir. Ve hatta, İngiliz tarihleri dahi, bu ciddî bir netice vermediği gibi, rahiblerin bıta ile birükte araştırma yapmış ve Onnik ile Meybere isirali ksçakçılar suç üstünde yakalanmeseleye ehemmiyet vermemişler.. İngi topladıkları para da, kısmen tophyanlamışlardır. Her iki beyaz zehir satıcısı da Adliz muhariblerinin Karadeniz sahillerine rın elinde eridi. Kısmen de, kilise sandık liyeye verilmiştir. kadar inerek Turklerle büyük bir meydan larına teslim edildi. * Kasımpaşada Bedreddin mahallesinde Alimuharebesinde karşılaştıklarını kaydetbaba sokağında 14 numaralı evde oturan Avra*** meye lüzum görmemişlerdir. Fakat, inmın kızı iki yaşında Sara; evin penceresinden Mutaassıb Lânkaster Dükasını Türk bakarken, 4 metre yukandan aşağıya düşmüşgiliz matbuatına geçen hususî neşriyat ler aleyhinde harekete getirmeye sebebi tür. Buna rağmen başından ancak hafifçe yamembalannda bu mesele etrafında ehemyet veren başlıca âmil, (Mukaddes Top ralanan çocuk, Şişli Etfal hastanesine götürülmiyetli malumata tesadüf edilmektedir. rak) ı müslümanların elinden almak için müştür. Pek dağınık bir şekilde verilmiş olan açılmış olan (Ehli Salib seferleri) idi. Ni* Beşiktaşta kumcu Velinin kum deposunda bu malumatı toplayıp hulâsa edersek, §u tekim, İngilterenin meşhur ve namdar çalışan Hüseyin oğlu Sabri, depoya aid 3617 tarihî hakikatlere vâsıl oluyoruz: Kralı olan Aslan Yürekli Rişar da bu numarah kamyonu tamirle uğraşan soför HayDördüncü Osmanlı hükümdan (Yıldı maksad ugnında ileri atılmış, efsanevî rullah Ericioğlunun yanında yatıyormuş; bu aralık kamyonun açık kalan benzin süpapından rım Beyazıd) tahta geçer geçmez, Ana kahramanlıklar göstermişti. benzin sıçramış, parlamış ve alev boynunu hadolu ve Rumelide birbirini takib eden bü(Devam ediyor) fıfçe yakmıştır. Tedavisi yapılrruşür. yük ve mühim ha^blere girişmiş.. Bilhassa Rumelide fütuhatını ilerleterek bütün Bulgaristanl istilâ ettikten sonra, o devrin Türkiye hududlarını Karadeniz sahilleTİnden, Venedik körfezinin kıyılarına kadar genişletmişti. Ayni zamanda, İstanbul Boğazının şark sahillerine de yerleşerek Bizans İmparatorluğunun payıtahtmı, korkunc bir şekilde tehdide girişmişti. miyeti kabul ederek Osmanlı tabüyetine girmeye mecbur kalmışh... (Sadırazam Ali Pasa) nın eüne esir düşen Bulgaristan Kralı Sisman idam edilmiş... Niâfbolu ve Silistire kaleleri de zaptedilerek buradaki istilâ hareketi tamamlanmıştı. Macar Kralı Şijesmons, artık kendisini bir tehlike içinde görüyordu. Hududlarına kadar dayanan Türkleri durdurabilmek için muhtelif tedbirler düşünüyordu.. Ba tedbirlerden biri, Yıldırım Beyazıda karşı tehdidkâr bir vaziyet alarak, bir blöf hareketile o korkunc tehlikenin önüne geçmekti.. Kral, derhal bu teşebbüse geçti. Yıldırım Beyazıda bir elçi gönderdi. Bu elçi, merasimle Yıldınmın karşısına çıkarak: Dünkü müsabakalardan iki enstantane Süvari Binicilik okulunda, okulun mesaisim tetkik mahiyetinde dün müsabakalar terUo edilmiştir. Müsabakalarda başta Vali Lutfi Kırdar, Birinci Ordu Müfettişi Fahreddin Altay, İstanbul Kumandanı İshak Avni, Parti Vilâyet idare heyeti reisi Fikret Sılay olmak üzere güzide bir davetli grupu hazır bulunmuştur. Saat 15 ten itibaren talebe subayların birinci maneji, ikinci maneji ve remotip maneji yapılmış ve bunlan takiben konkor atlarının mâri musabakaları yapılmıştır. Büyük bir intizam ve muvaffakıyetle yapılan müsabakalarda derece alanlar hakem heyetleri tarafından tespit edılmiştir. Neticede üstteğmen Kudret birınci, yüzbaşı Cevad Gürkan ikinci, üstteğmen Hısan İnsal üçüncü olmuşlardır. Müsabakayı müteakıb okulun Şeref salo nunda toplanılmış ve okul kumandanı albay Saim Onhan, bir hitabe ile okulun ath mesaisinin anahatları, yapılan müsabakalarm kıymet ve ehemmiyeti hakkında malumat verdikten sonra, okulun evvelce Harbiye okulunun bir parça3inda bulunduğunu ve bu vaziyetin Cumhur Reisimiz İsmet Inönü tarafından takdir edilerek Ayasağa ile müştemilâtuun 50 bin dönüm arazisile okula tahsis edildiğini ve buranın tamir ve tadüi için de tahsisat verildiğini söylemiş ve Süvari Binicilik okulunun mesaisi muvafık ise, bu şeref ve muvaffakiyetin yuvayı kuranlara aid olduğunu ilâve etmiş ve okulun Cumhur Reisimize minnet ve şükranlannı tekrarladıktan sonra Orgeneral Fahreddin Altaydan birinci, ikinci ve üçüncü subaylann mükâfatlannı tevzi etmesini rica etmiştir. Hitabeyi müteakıb Orgeneral Fahreddin Altay, derece alanların mükâfatlarını tevzi etmiştir. Tevzi mükâfatını müteakıb, davetliler büfede izaz ve ikram edilmişlerdir. Muallimlerin dün Hususî okullarda yaptığı kongre yaralanan talebeler Kongrede bir çok temen Maarif Vekâleti alâkaniler izhar edildi, yeni darlara mühim bir idare heyeti seçildi tamim gönderdi İstanbul muallimlerinin senelık kongresi dün saat 14,30 da Universite konferans salonunda, Maarif Müdüru Tevfik Kotun başkanlığı alttnda toplanmışür. Kongre başkanhk divanı seçildikten sonra idare heyetı raporu okunmuştur. Dört sene evvel teşekkül eden cemiyet, şimdiye kadar gsyesıne uygun olarak büyük bir mesai sarfetmiş, bu müddet zarfında ölen 55 muallimin ailelerine 14634 liralık nakdi yardımda bulunmuştur. Ayrıca geçen yıl içinde 93 azaya taksitle ödenmek şartile faizsiz 4148 lira borc para verilmiştir. Cemiyetin yedek akçesini çoğaltmak maksadile şu dört kaynağa başvurulmuştur: Dansh çay: Gerek muallimlerin birbülerile tanışmalannı kolaylaştırmak, gerekse iyi bir gün geçirmelerine imkân vermek üzere Tokatlıyanda tertib edilen bu çayda 1070.44 lira kazanc temin edilmiştir. Hussuî mekteblerde, herhangi bir sebeble yaralanarak, sakatlanarak mekteb revirlerine yatınlmalarma veya hastanelere kaldırılmalarına iüzura hâsıl olan talebelerin vaziyetlerinden bazan velilerinin haberdar edilmedikleri, revire yatırma, hastaneye kaldırma işlerinde rAatlub sürat ve itınanm gosterilmedıği, ayni zamanda bu gibi hâdıselerin maarif idarelerıne bildirilmediği haber alındığından Maarif Vekâleti alâkadarlara şu tamimi gondermiştir: 1 Hususî mekteblerde gündüz veya gece hastalanan veya herhangi bir sebeble yaralanan, sakatlansn talebe olursa derhal en yakın bir doktora gönderilerek icabı yapılacak ve keyfiyetten mekteb doktoru sür'atle haberdar edilecektir. 2' Hasta veya yaralı talebe, mekteb doktorunun göstereceği lüzum üzerine, ya mektebde veyahud hastanede tedavi alüna alınacaktır. 3 Hasta talebenin hastaneye nakli icab ettiği takdirde, sıhhî vaziyetine göre matlub sürati temin etmek üzere ya sıhhî imdad otomobili veya başka bir otomobil celbedilecektir. 4 Çocuğun velisi, mektebin bulunduğu şehirde ise keyfiyetten derhal haberdar edilecektir. Başka bir şehirde ise vaziyet derhal en seri bir vasıta ile bildirilecek, talebenin sıhhî vaziyetinin seyrinden kısa fasılalarla malumat verilecektir. 5 Keyfiyet, bir taraftan bu suretle velilere bildirilmekle beraber maarif idareleri de meseleden haberdar edilecektir. 6 İşin disiplin kuruluna intikal etmesi icab eden safhası bulunduğu takdirde bu husus sür'atle neücelendirilip sonu Maarif müdürlüğüne bildirilecektir. 7 Maarif müdürlükleri bu hâdiselerden ehemmiyetli bulduklarını Vekilliğe yazacaklardır. îngilizlerle Türkler, c Çubuklu gezintisi: Binden fazla muallimin iştirakile yapılan bu gezintiden de 200.18 lira hasılat elde edilmiftir. Okullar kılavuzu: Türkiye ve ecnebi mekteblerin m&arifine aid güzel bir rehber vazifesini gören bu kılavuz bütün muallimler tarafından buyük bir alâka toplanuş; bu suretle 368,3 lira safi gelir temın edilmiştir. Okul defteri: Kâğıd piyasasının karar bir vaziyette olmamasından dolayı ancak geçen sencden elde kalan defterler satılmış, böylece 65 üra kâr elde edilmişür. Hususî okulların terbiye ve tedris işleri broşürü: Bu mekteblere aid bilcümle emir ve talimatı ihtiva eden bu brosürün sabşuıdan 23930 lira gelir temin edilmiştir. Bunlardan başka «Cumhuriyet Çocuğu» mecmuası mecmualarının satışından 795 lira hasılat kaydedıldiği gibi, İstanbul Vilâyeti de cemiyete 250 lira vermiştir. Böylece umumî varidat 411439 lirayı bulmuştur. Yenı Cemiyetler kanununa göre, cemiyetlerin bir gayesi bulunması ve menfaat kasdi olmaması icab ettiğinden cemiyet nizamnamesınde bu hususta icab eden tadilât yapılmış, bu suretle muallimlere, ailelerinden yakınları hastaHayreddin isminde yaşlıca ve sakalh bir alandığı takdirde faizsiz para verilmemesi esası dam, kendisinin rakıya iptilâsı olduğu, rakı pakaldırılmıştır. Cemiyet, muallimler arasında gittikçe büyük rssı veya bedava rakı ele geiçrmek maksadile bu* alâka toplamakta ve aza miktarı seneden se Galatada ve Erninönü Balıkpazarında muhtelif neye artmaktadır. Bu sene umumî aza adedi cmafı tehdid ettiği, bu arada bıçak çektiği ıddiasile mahkemeye verilmiş ve muhakeme;i so2008 i bulmuşrur. Kongrede, bilânço ve hesab müfetüşlerinin nunda. iki sene dört ay hapse mahkum olmuştur. raporu tetkik edildikten sonra yeni idare heyeti ile hesab müfettişlerinin .«eçimi yapılmış, müteakıben yeni cemiyetler kanununa göre nizamnamenin bazı maddeleri tadil edilmiştir. Bu nokta etrafında bir çok muallimler düşüncelerini söylemişler. bilhassa aza kaydında yaşın tahdidile aidat toplanması meselesi münakaşa edilmişür. Muharrem Feyzi TOGAY Yeniden on iskele yapılacak Sahiüerimizin muhtelif yerlerinde yeniden on iskele yapılmasına karar verilmiş ve bu iskelelerin projeleri hazırlanarak bir kısmının inşa faalıyeti başlamıştır. Bu iskeleler müstacel bir inşa programile kurulmaktadır. Inşa plânları muhtelif vekâletlerin mühendislerinden mürekkeb bir fen heyeti tarafından hazırlanmışür. iskeleler, Limanlar Umum Müdürlüğü tahsisatile inşa olunmaktadır. Bunlar şimdiye kadar memleketimizde yapılmamış bir tipte ve modern vesaitle teçhiz edilmiş olacaktır. Yapılmakta olan ve yapılacak iskelelerin başlıca vasfı en büyük vapurlann dahi yanaşabileceği şekilde olmalarıdır. İskelelerin bepsinde vapurlara su verecek tesisat, elektrik tesisatı ve üstünde dekovil hattı bulunacaktır. İskelelerin ustüne ehemmiyetlerine göre vinçler konulacaktır. Bu iskelelerin yerleri, alâkadar vekâletlerce müştereken tayin ve tespit edilmiştir. ADLİYEDE İki sene dört aya mahkum oldu Tevkif edilen hırsızlar Gezinti tehiri Haydarpaşa Lisesini 12 mayıs pazar günkü mülâhazalarla şimdilik Saym davetlilerimizin, lerini rica ederiz. bitirenler cemiyetinden: vapur gezintisinden bazı vazgeçmiş bulunuyoruz, davetiyelerini iade etme Koro konseri parlak oldu İstanbul Belediyesi KoriBervatuarı lcorosu, dün gece saat 21 de Fransız tiyatrosunda (1) (i\îufassal Tarihi Kurunu Cedide) Ah orkestra refakatlle ve üstad san'atkâr Muhiddin Sadakm idaresinde büyük blr konser I vermiştir. Güzel parçalarla dolu olan program muvaffakiyetle başarılmış ve salonu med Mithat Cild 1 Sahife: 308 310. (2) (Muhtırai Rical ve Siyasiyon) Musa Kâ dolduran güzide halk kütlesi bu mükemmel eseri mejrdana getiren Muhiddin Sadakı zını Sahife: 275. 1 ve arkadaslannı hararetle alkışlamıştır. Bizans İmparatoru İkinci Emanuel, bu korkunc Türk tehdidini, ancak Türklere her sene muayyen bir vergi vermeyi kabul etmekle durdurabilmişti. Fakat, (Tuna) sahillerine doğru gittikçe yayılan ve yavaş yavaş Avrupanın merkezine doğru yaklaşacak bir şekil alan Türk istilâsını durdurmak mümkün değildi. Türk ordusu, muntazam hamlelerle, mütemadiyen ileri atılıyordu. Ve artık, Türk akıncıları bir taraftan, Besarabyaya, diğer taraftan Macaristan hududlarına dayanıyordu. Eflak Prensi Mirçe, Türklere karşı mukavemet imkânı olmadığını anlamış, hayat ve hükumetini kurtarmak için, islâ KISA HABERLER * Halic idaresi, Belediyeye müracaatle 20 bin liralık bir mali yardım istemişür. Fakat butçe müsaid olmadığından bu para bütçeye konulamamıştır. Fazla tahsilât olduğu takdirde bu para bununla ödenecektir. * Mevcud ithalât limited şirketlerinin birlik haline konulmasına dair olan talimatname gelmiştir. Önümüzdpki hafta içinde limited şirketlerin heyeti umumiyeleri toplanarak şirketlerin feshile tasfiyesine ve birliklerin ikamesine karai' verecekler, tasfiye heyetini seçeceklerdir. Yarın çay ve kahve limited, salı günü de çuval ve kanaviçe ithalât limited şirketleri heyeti umumiyeleri yapılacaktır. * Belediye emlâk ve âkarında oturan eşhas arzu ettiği takdirde mezkur emlâkı eski fiatla kiralayabilecektir. Eski müstecir talib çıkmadığı takdirde yeni talibe gene eski fiatla icara verilecektir. Yeni talibler birden fazla olursa aralarında kur'a çekilecektir. Beyoğlu, Pangalü, Yenimahalle ve daha bazı yerlerde duvar delmek, pencereden girrnek ve sair fekillerde hırsızlık yapmaktan yakalanan Nuri ve Hasan. bunlara yntaklık etmekten vakalanan Hudai, Munir ve Melkon, ve Beyoğlunun mııhteUf yerlerinde dükkân soyduğu ıddia edilen Hasan diğer ismile Kâzım, Adliyede şorguya çekilerek haklarında tevkif muzekkeresi kesilmiştir. Arabadan düşerek öldü Çatalcanın Anarşa köy öğretmenleri Haranıidereye bir gezinti yapmışlar, dönüşlerinde ta lebenin bindiği arabanın arkasında oturan mekteb hademesi Münir yolda muvazenesini kaybederek arabadan düşmüş ve kulaklarmdan fazla kan zayi ettiği için nakledildiği Cerrahpaşa hastanesinde ölmüştür. Kocaeli vilâyetinde ekim vaziyeti Izmit, (Hususî) Bu sene Kocaeli mıntakasında ekim vaziyeti çok ıyıdır. Köylü tarlabiu tamamen ekmiştir. Yeni sene mahsulümüzün iyi ve do'gun olacağı umulmaktadır. Tutün satışları hararetle devam etmektedir. İnhisarlar ambarında pek az mahsul kalmışür. CUNHURİYET Nüshası 5 kuruştur Türkiye icin 1400 750 400 150 Hartc «çt'n Kr. 2700 Kr. » 1450 » > 800 > » Yoktur Güzel San'atlar Akademisi çayında Dün akşam Guzel San'atlar Akademisi talebesi tarafından san'at sevenlerle san'atkârları tanışürmak vesilesile bir çay tertib edilmışti. Şehrinuzin bir çok san'at muhiblerini toplayan bu çayda, son şiirlerile edebiyat âlemimızde bir çok dedıkodular uyandırmış bulunan Asaf Hâlet Çelebi «om Marie padime hum» şiirini okunıu? v« bütün hazıruna şiirini bu mısraını tekrarlamış ve şairi alkışlamışür. Abone seraitı Senelik Altı aylık Üç aylık Bir aylık Dikkat Gazetemize gönderilen evrak ve vazıîar neşredilsin. edilmesin iade edilmez ve zıyaından mes'uliyet kabul olunmaz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: