4 Ağustos 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

4 Ağustos 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURlYET 4 Ağustos 1940 1941 de göreceğimiz çok korkunc muharebeler Bu güne kadar görmüş olduğumuz hava hareketleri yarınınkiler yanında bir minyatür gibi kalacak Harb uxarsa... Karadenizde batan gemiler Fırtmadan 2 motör battı, 3 tayfa boğuldu Karadenizde evvelki güne kadar devam eden şiddetli yıldız poyraz fırtınasırun maalesef birçok kazalara sebebiyet verdıği ve uç denizcimizin kurban gittiği gelen haberlerden anlaşılmaktadır. Şıleye kayıdlı Mahir Süleyman kapanm idaresinde 41 tonluk «KaraburgdZ Süzeli> isimli motöı 1 ağustos gecesi fırtınanın en şiddetli bir zamamnda odun yüklü olarak İstanbula gelirken fırtınanın şiddetinden Demora cankurtaran istasyonu civarında Rusağzı nokasında denizin çatlskları arasma duşmüş ve parcalanmıştır. Cankurtaran iitasyonu mürettebatı derhal faaliyete geçerek batmakta olan tekneye raket atmıslar ve reisle beraber mürettebatan Mehmed oğlu Mustafa, Hasan olğu Hasan, Salih oğlu Hasan, Hasan o'ıju Sadeddin ve Emin oğlu Hasanı kurtarmışlardır. Tayfa Mehmed İsmail dalgalara kapıla'^k boŞulmuştur. Yugoslavya ile yeni anlaşmalar Hususî bir takas protokolile, afyon mukavelesine munzam bir itilâfname imzalandı edilecek reis le bir azadan mürekkeb olup birbirlerile doğrudan doğruya temas edecek ve muhtelit Türk Yugoslav komisyonu hslinde asgari altı avda bir toplanacak olan birer hükümet komisyonunun teşkıli mezkur protokolla kabul edilmiştir. Türk Yugoslav murahhasları. afyonun ihracına mutedair 31 mart 1939 tarihli Türk Yugoslav anlaşmasınm nsas noktalanna dokunulmaksızın bu anSaşmanm bazı hükümlerini yeni icablara uydurmak üzere bu gün Ankarada ayrıca munzam bir protokol imza etmişlerdir. *¥* Siyasî icmal Asyanm şarkındaki yeni nızam arb ilk defa bir taraftan yalnız Almanyaya ve diğer taraftan Ingiitere ve Fransaya ınüuhasu kalmıştı. Diğer büyük devletlerin hangi tarafı tutacakları ve nasıl vaziyet alacakları belü değildi. Fransa ukut edip harb harici kaldıktan ionra haıb bir taraftan Almanva ve İtahaya ve diğer taraftan yalnız İnBİHertye münhasır kalarak bidayetteki •azi>et tersine çevrilmişti. Mclotofun nutku Rusyanın harbe girraeyip Almanya ve İtalya lehine hayırhah bitaraf kalacağını anlatmışür. Amerikanm da İngiltere lehine hayıriıah bitaraf kalacağı artık tahakkuk etmektedir. Ortada vaziyeti belli olmıyan bü>iık devlet olarak yalnız Japonya bulunmakta idi. Harb başlarken Japonya komünist Rusyaja karşı Almanya ve İtalyi iic müttefikü. Fakat harb, iıuizar lıilâfına Almanja ve İtalya ile Ru»ya arasında çıkacağı jerde Japon: anın Rus>a ile hesabını gormezden evvel kenHilerile bozusmak istemediği Almanya ve İtalya ile İngiltere ve Fransa arasında hükmünü surmüştü. Japorua bidayette vaziyetini ta>nn etme\ip harbin inkisafını ve alacağı şekli beklemişti. Holanda ile Fransanın teslim olmaları üzerine bü\Uk Okyanusuu cenubıındaki dünjanın başlıca ham madde kajnağı olan ve Japon adalarının janıbaşında bulunan müstemleke impaıa turluklarının mukadderatı mevzuu balısolması Japonyay» faal bir siyasel takibine icbar etmiştir. İngilizlcr Holandanın Anıerika kıt'asındaki adalannı işgal ettikleri gibi cenub denizindeki Bornco ve Cuva ve Somatra adalannı da işgal ederck hütün diinya kauçuk. kalay ve diğer ham madde membalaruıı inhisar altına almaları ihtimali karşısında Japonya böyle bir hale tahammul edemiypceğini ilân etmişti. İngiltere bu adalara hem dokunmadı. hem de Japonyanın buralarını kendi nüfıızu altına alınalaruıa mâm olacağını da anlatmadı. Bilakis Amerika civarda kendi c inc aid Filipin adaları buiunduğunu : leri sıııerek Japonyanın Felemenk Hindistanma yerleşmesine mâni olacağını sarih olarak anlatmıştır. Aynı zamanda dünranın en bü>ük sanayi memleketlcrinden biri olan Japoınava evvelâ pamıık ilaacım ve son günlerde de petrol ihracınl mencderek bu memleketi iktısadi cihctten sbluka ve tazyik etmek istemitir. Aınerikanın bu müdahalesi ve î/ıgilterenin Hindistan \olunu Çine karsı ancak üç ay için kapatraış olması ve yarm Rus> a ile eski davanın gbrülmesi lAmn geleceği duşünceleri Japonyayı bütün millî kuvvetlerini Snündeki muazzam mücadeleyi basarabilmek için birleşlirmck Ü7ere rejimini değiştirmeğo ve siyasctini tasrih etmeğe sevketmistir. Ordunun muvafakatile Prens Kono>e hükumeti Japonyanın \oni siyaseuni ilân etti ki baslıca esaslarl şunlardır: Sağlam bir cihan sulhuna temel olarak Asyanın saıkında jeni bir siyasi nizam kurulacaktır. Bu sistemin ilk esusı Japonja, Mançuri ve jcni Çin arasındaki birlik olacak ve ileride bu maıuunıeye biijük Okyanusun cenubu ve HoJanda Hindistanı adaları ve Hindirınineki Fransız müstemleke imparatorluğu ithal \ edilecektir. Japon>a bundan sonra hiç bir devIetle ıızlasmak \e anlasmak \e pazıılık usulıinii takib etmiyecek ve ancak Asyanın yeni nizam ve birliğini tanıynruk kendisile berabcrce çalısmağa taraftar olan devletleri dost sa^acaktır. Mancuri ve Çin ülkâsı ile Felemengin ve Fransanın müstemleke imparatorlukları ve bütün Okyanusu. Japonyanın nezarcti altında bir blok olarak tanıınnacak ve murlahalede hulunacak dcvlotlere karsı Japonya harb acmağ' tasmim etmis bulunujor demektir. Türkiye ile Yugoslavya arasındakı 28 ilk teşrin 1936 tarihli ticaret ve seyrisefain mukavelenamesine ek olmak üzere 2 afustos 1940 tarihinde Ankarada munzam bir protokol imza edilmiştir. Mezkur protokolda. Türkiye menseli pamuğun Yugoslavya menşeli etler ve sellülozla mübadele edilebileceği ve aya protoko'a bağlı listelerde yazıh Türkiye ve Yug&slavya menşeli emti^nm hususî takas mevzuu olabdeceği teçpit edilmektedir. Hususî takas olabilecek Türkiye menİkinci kaza şeli emtia. tıftik, keten tohumu. susam Aynı gecede gene odun yükile İs tohumu. palamut, somak ağacı. palamut tanbula gelm3kte olan Mustafa Deni hulâsası, mazı, zeytinyağı, zeytin kusbezerin idaresindeki 44 tonluk «Selâmeti si yağıdır. Hayır» çektirmesi Doğansel iskelesi ciHususî takas mevzuu olabilecek Yuvarında fırtınanın şiddetinden balmışgoslavya menşeli emtia, maden direğı, tır Cankurtaran teşkilâtı çektirmenin (kayın ağacmdan. meşe ve karaağackaptsnından maada tayfadan Hasan dan), şeker ve saire sandıgı için tahCeylân. Hasan Kar, Hasan, Ahmed ve ta, fıcı tahtası, sigara kâğıdı. madenî Rızayı kurtarmıştır. Fakat müre'tpbatmevad ve elektrik malzemesidir. tan Halil ve Mustafa boeulmustur. Bundan başka iki memleket arasında olan iktısadi mahiyetteki MÜTEFERRİK akdedılmiş hükümlerinin tamamii icraanlaşmalar Iktısad Vekili şehrimizde sına nezaret. bu anlasmaların tctbiki İktısad Vekili Hüsnü Çakır dün şeh anında zuhuru muhtemel müşkülâtları rimi/e gelmiştir. Burada bir kaç gün hal ve Türkiye ile Yugoslavya arasınkalacak olan Vekilin bazı tetkıkler ya daki ticaret mübndelelerini takvi'cye salih çareleri taharri etmekle mükelpacağı anlaşılmaktadır. lef ve iki mamleketin her birinde muMünakale Vekilinin tekabilen hükumetleri tarafmdin tavin Heyet »ehrimize gelerek temaslara ba«ladı Türk Yugoslav ticaretinin daha ziyade inkişafı için müzakerelerde bulunmak üzere Ankaraya gitmiş bulunan ve yeni bir mukaveleyi imzalayan Yugoslav heyeti dün sabah şehrimize dönmüştür. Yugoslav heveti azalarından bir kısmı dün Toprak Mahsulleri ofisi İstanbul şubesi müdürlüğüne giderek yeni anlaşma ile Yugoslavyaya satılacak zahire ve hububat üzerinde müzakerelere başlamışlardır. Müzakereler bilhassa Yugoslavyaya yapılacak sevkivatın partileri ve sevk tarihleri üzerinde olmaktadır. tetkikleri dığını bilhassa söyHarb tayyare ile lemek istiyorum.. başladı, muharebeAvrupa henüz hiç ler tayyarenin hâbir şey görmedi. kim tesiri altmda 941 in ikinci yarısıyapüdı ve son söz nı bekliyelim. Aç daıma tayyare ıle tayyareciye söyletıldi. Tank, motörize lıktan birbirini yiyen insanlara, öldü kuvvet ve piyade kıt'aları kınıı'.dana rücü bulaşık hastalıklara, hava bom bilmek için hava sılâhımn muayyen bardımanlarının yaratacağı j'üzbinlerl kolaylık şartlarım elde etmesini bek hatta milyonlarla deliye: ovalnsmış şe lemek mecburiyetinde kaldı'.ar; süngü hirlere. harabî ve sefalete o zaman ras panltısma nobetçi silâhlarında raslandı lanacaktır. Harb basiamadı, 941 ortasmda baş ve boğaz boğaza gelindiği gdrülr.ıedi.. Tayyare ve bomba her müşkülün hal layacak. Herşeyden evvel buna bile line koşan anaç kuvvetler olarak şe lim. Sakir Hazım ERGÖKMEN killendi. Boş münakaşalar ve uzun tafsilâtla MAARİFTE sütun doldurmayabm. Ve Almanyayı normale döndürecek olanm gene ve Maarif memurlarının yalnız başına tayyare olacağım söylemekle iktifa edelim. toplantısı On bir ay önce Polonyada başlayıp I Tsfanbul kazr. maarif memurları dü Franasada biten kıt'a harbi boyunca | M?arif müdürlüğünde, Maarif müdürı olduğu gıbi, bu gün ve yarm da bu Tevfik Kntun rivaseti altmda bir topharb bir İngiltere Almanya harbi lantı yapmışlardır. Bu toplantıda, önü dir. Ve son sözü ne karada üstün olan rmizrleki dpr<; yıhnda ilk mpkteblere a Alman orduları, ne denizleri tutan In lmacak talebe nvktarına göre acılmas giliz donanması halledecektir; davayı 'âzım gelpn sınıf ve sube adedleri eöz sona erdirecek olan hâkim hava or den ge'Mrilmistir. Mekteblerin talebe dusudur. mevcııdü aittikce arttığmdan bu sen< Bu sebeble bu yazıda Alman, İngi daha e^aslı tedbirler alınması icab et liz hava ordularmın bu günü ve ya rrektedir. Çiftp tedrisatm tedricen kal rınım mütalea etmeğe çalışacağız. d'nlmpsma karar verildiğinden vazivei Almanyanın harbe gırmeden önce mü=aid olan meo'rese binaları alınacak ayda 1000 1300 tayyare yaptığıra irab pdpn tp<:i<;;>t yamld'ktan sonra. ted 1 1 dair bir takım malumat vardı; bu gun ris islerindp kn lanı mak üzere mekteb lere bağ'.anacaktir bu sayının bin sekız yüze yükseldı«ıni söyleyenlere raslamyor. Fransa, Ho landa, Polonya işgalinden sonra bu memleketlerin işçilerini de kullanarak Sîvrisinek mücadelesi Almanyanın ıki bin tayyare yapabileBeledive Sıhhat müdürlüğü. gece ceğini iddia edenler de görülüyor. sene oHuğu pibi bu sene de şehri Bu gün İngiliz adalarında ayda 1800rmıhtelif semtlerinde sivrisinek müca 2100, Kanadada 200, Avustralvada 100 delesine baslamıstır. Sivriçinekleri itlâ tayyare yapılabildıği düşünülürse şu etmek ü?ere. su birikintilerine. cııkur anda İngilizlerin Almanları inşaat salara mazut dökii~°r*ektir. yısında geçmiş bulunduğu hükmüne vanlabilir; fakat 941 den itibaren A merikadan ayda 3000 tayyare gelmeğe Üniversite kamm başladığı zaman aradaki fark pek çok büyüyecek ve Almanlar havalardan Pendikte yapılmakta olan Üniversite ciddî bir tazyik altma gireceklerdır. talebelerinin birinci devre askerî kampİşin nereye varacağını hemen tetkike ları dün bitmi=tir. İkinci devre kamp başlamayalım; ortada büyük mesele larına avın sekizinde haslansıcaktır. leri halledecek boyda buyük tayyare Küçük hikâye kuvvetleri uçurmak ihtiyacından do < = ğan büyük bir benzin meselesi vardır. Almanlar işgal ettikleri mıntakalardaki benzin stoklarmı toplamağa koyulmuşlar ve bu memieketleri havaeazi ile isliyen otomobiller kullanmak mecburiyetine sokmuşlardır. Bu öyle bir açıkKarıma, tır ki bu açığı kolay kolay kapamayı Boşuna ısrar edıyorsun, dedim; düşünmek imkânsızdır. Rumanyadan taş çatlasa ben o esvabı sana giydirmem. Fransa şimaline çokîukkara yoliarın Asla, anlayor musun? dan geçirilerek^geUnkcek benzinirı Karını, vitrinden gözünü ayumadan, maliyetine de temas etmiyelim. Hiç bir Ama öyle de moda ki... deditarafında mantığa raslanmayan bu mu şimdi ebvablar hep dar, etekler kısa harebenin bu işinde de hesab ve doğ Anlamıyorum, sen neden istemıyorsun! ruluk yoktur. Ve sistemli bir şekıldf Benim dedığim dedikti: devam eden İngiliz hava bombardı Moda başka, aşırı giyinme haşka manları Almanyada tasfiyehar.eîerı sı ,:eydir. O esvab bana göre değil. ra sıra bertaraf ederken müselenın koVitrinden uzaklaştık. Ondan sonraki lay bir hal şekli bulacağını sanrr.ak saf biitun gezıntimiz müddetınce de aramızdilliktir. (Son üç ay içinde 162 Alman da bir tek kelime bile söyleşmedik. tasfiyehanesi bombardıman edilmiştir). Evde kanm, beni kandırmak için son Ur tesebbüste daha bulundu. Bulundu Şimdi kötü bir kış geçirecek Al ama, onun bu teşebbüsü; bır dalga bir manya iie daha çok iyi hazırlanmış Inkayaya çarpmca nasıl dağılırsa, benım giltereyi 941 yazında karşı karşıya bıinadımır. önünde öyle darmadağın olrakalım. Kansızlaşmış, ekmek peşinde du. kıt'aya dağılmış ve bu arada sabotajGürültüsüz olduğuna göre gece sakin larla emekleri heder olan zaferlerin temin ettiği delice bir manevıyatı aç geçti diyebılirim; çünkü ne tam derin lıkla yavaş yavaş kaybederek <ne ola uykuya dalmışken atılan bir tekne, ne cağız?» derdine düşmüş Almanvanın de yatakların üzerine dökülen gözyaşvaziyetini parlak görmeğe nasıl imkân ları gürültü çıkanr Sabahleyin saat sekizde gene patırdıbulunabilir? Buna mukabü. gelecek sız evden çıktım. Tabiî karım, bümayısta İngiliz hava ordusu Almanlara nazaran en az beş misli büyük olduğu tün günün çekılmez yorgunluğuna meshalde akmlara basladıktan sonra iki ud bir giriş için besmele gibi bir şey ay içinde garbdan şarka kadar Alman o an öpücüğüüü vermedi. O akşam eve dönünce, kanmı salonyada taş taş üstünde kalmıyacağını ve harbin kendi kendine ve Versay'sız bi ua bir arkadaşile buldum. Karım beni görüı görmez, arkadaşına, tabiî beni işateceğini söylemek kabildir. ıet ederek. Bu güne kadar görülmüş ve hsrbde İşte Ali! dedi. Sonra bana dönüp son sözü söylemiş hava hareketleri yasordu: rın göreceklerimizin önünde minyatür Arkadaşımı nasıl buluyorsun? gibi kalacaktır. Ben kararsız, çekingen, Bu kadar çok ve gürültülii inhidam Eh.. dedim; iyidır şukür, dyle dan sonra muharebenin «istikbal har görünüyor bi» dediğimiz harbin henüz başiama Karım ısrar etti: Şehrimizde bulunan Münakale Vekil Ah Çetınkaya dün de denizcilik mehafilinde tetkiklerine devam etmiştir. Vekil dün sabah beraberine Devlet Deniz yolları işletmesi umum müdürü İbrahim Kemal Bayborayı alarak Halicde Vekâlet fabrika ve havuzlarmı tetkik etmiştir Vekil ev\elâ fabrikaları gezmis, ha vuzları gormüş, bu esnada kendisine İbrahim Kemal Baybora tarafından havuz ların ve fabrikaların ikmal pdılmiş olan tevsi ve insaat plânı üzermde izaha verilmiştır. Bu izahattan sonra Vekil me\cud biitün imkânlardan istifade e dilîiek havuzlarm ve fabrikaların sür atle rakviye ve inkişaflan için direktifler vermiştir. Münakale Vekili havuzlardan sonr Liman riyasetine gelerek burada bı müddet meşgul olmus. Mıntaka Liman reisi Refik Ayenturu kabul ile bazı iza hat almıştır. Hendek civarında bulunan dcmir madcni Eli bıçaklı âşıkın işlediği marifet! Yazan: Şakir Haztm Maden, miktarının çok Sevdiği kadından yüz luğile her türlü inkişafa bulamavınca işi zorbalı^a^döktü müsaid görülüyor Kocaeli vilâyeti dahilinde Hendek civarında Çamdağda görülen demir cevheri üzerinde yapılan tetkiklerin muspet neticeler verdiğini dün yazmıştiK Çamdağ rüsubî demir zuhuratı M.T.A cnstitüsünün kurulusundanberi buljuğu ve kıymetlendirdiği madenler arasında üzerinde en ziyade ehemmiyetle durulmağa değerli olanlardan birisidir Şimdi ürerinde t»knik ve ekonomik ti'dler yapılan bu maden, mikfıi'.nn; çokluŞile her türlü ir.kişafa müsaid görülmektedir. Bilhassa bulundueu co5rafî mevki bir taraftan Karabük demir ve çelik fabrikalirı merkezine \akınhâı bu müsaid vaziyete bir fevkalâdelik vermektedir. Verilen malumata göre. maden vatağı Çamdağın şimal yamacmda Karadenizden 15 kilometre kadar içeride kâindir. Sahile muvazi olarak garba do^ru 30 kilometreden fazla uzanmaktadır. Muntazam çevreli dpnıltbilecek sekildc uzun ade=;elerden mürekkeb bu cevher kutleleri şarka doğrıı 10 metre. earb kısmında isp azamî 23 metre kahnhk göstermektedır. Çamdai cevheri Birlesik Amerikadaki Clinton zuhuratı tİDİnde lasnlf edilebilmektedir. Bu tezahüratı esas itibarile iki tip cevher temsil etmektedir. Colitik sili<=li cevher ve fosilli kalkerii cevher.. Her ikisi do satıhta demirce zenc'in. yumuşak bir mahsul arzetmektcdir. Kâtib Celebi ile Evliya Çele binin mezarları Kâtib Çelebinin Vefadaki. Evliya Çe lebinin Şişhanedeki türbelerinin etra fmın acılmasına karar verilmisti. Bunun icin türbelerin çe%Telerinde, on metr dahilinde buluran binaların yıkılmas: lâzım gelmektedir. Yalnız. istimlâk mua melesinin Maarif veya Müzeler idaresin mi. yoksa Belediveye mi aid oldııpı mevzuu bahsolduğundan meselenin hal icin Maarif Vekâletile Belediye arasın da muhabere cereyan etmekteHir. Maa rif Vekâletinden alınacak cevaba gör ise basianacak. sırasile bu tiirbplerdpn baska. diğer meşshirin kabirleri de tan • m edilecektir. H Evvelki gece Balatta ağır bir yaralama vak'ası olmuş. Cavid adında bıri iki kadını bıçakla muhtelif verlerinden yaralamıştır. Süleyman adında bir garson karısı Firdevsle beraber bir müddet evvel Edirnekapıda tespihçi Cavidin evinde kiracı olarak oturmuşlardtr. Bu sıralarda Cavid, Firdevse karşı alâ ka gö'îtermeğe basladiğından karı koc; Balata taşmmıslardır. Fakat Cavid, ka dının peşinden ayrılmamış. bizar olan kadm da Cavide hakarete başlamii,tır. Cavid sevgisine roukabele eöremevince sinirlenmeğe başlamış ve nihayet dün gece garson Süleymanın Balatta Faizci sokağındaki evine gelerek kapıyı çalmıştır. Firdpvs kocası zannile kapıyı açınca Cavidle karşılaşmış, derhal bağırrak kapıvı kapamak istemiştir. Bu sırada Cavid bıçağını çekerek kadının üzerine saldırmış ve dört yerindcn ağır surette yaralpmıştır. Cavid. Firdevsin fervadma koşan komşusu Nimet admdaki kadınt de iki yerinden varaladıktan sonra kaçmıstır. Yaralılar Balat Musevi hastanesine kaldırılmış ve vak'avı müteakıb kscan eli bıcakh âsık da sakianmış olduğu j'erde dün gece vskp'anmtştır. Kızlarını fuhsa teşvik eden ana Mete şileoinîn tretir^i^i çi mento Jevlet hesabına cıkarılacak Fransız hükumeti hesabma Mar'si limanına çıkarılmak üzere Ce7avirden vük!pd'§i cimentoları. o gi'n^rde Fran sız ordu^tınun boTiılmacı iWerine lima nımıza getiren Mete silepi el'an tah l've edilememi^tir. Bu rimentolar mem lekpte serbest olarak cıkarsa, hem çüm ıük resmi aeırd'r. hpm de mense sehadetnamesi lâzımdır. Bunun icin çimen toların devlet isleriırlp k"' 1 =nıl"'ok 0 zere kararname ile ithali lehinde bi rerevan vardır Orijinal bir esvab Kıyafeü bıçımsız fılân mı 9 Olmaz şey! Zavallı kadma mutlaka hakaret mi etmemi ıstıyordu? Senin akiından zorun mu var? Esvabına bir bak, canım! O zaman misafirin esvabına dikkaili baktım. Olur şey değil! O benira tel ın ettiğım modeldi. Eazısma iyi gidebiür. Her rnodel herkese gıtmez ki... Karım haykırdı: Tuhaf şey! Ya benle arkadaçım bir boyda ve bir yapıda isek; heışeyimız ikiz kardeşmişiz gibi birse!.. Karımın arkadaşı lafa karıştı: Neden Lemana böyle fena davranıyorsunuz? Neden kendısüıı memnun etmiyorsunuz? Bon ciddi bir tonla cevab verdim: Affınızı dilerim, bayan. Her erkeğin kendine mahsus bir prensipi, b?şkalarınmkine benzemiyen bir gustosu vardır. Bu esvab kocanızın hoşuna gidebüır; benimse hoşuma gitmiyor doğrusu. O akşam yanmış bir kızartau ile tadsvi tuzsuz bir şeyler yemeğe mecbur oldum. Ertesi sabah da, ondan sonra daha birkaç sabah da, odanın yan karanlığında, yanıbaşımda yatan karımın püzlerinin etrafı kızarmış olduğunu farkettim. Kendi kendime düşündüm: Ağlamış zavallı. Ben galiba haberim olmadan bir zalimim. Ama vicdanımı kısa ve seri bir yoklayış\a yoklayınca zaüm olmadığımı anladmı Bir zalim. heıhalde, hâlâ midemdem bır gedik taşı gibi duran yanmış iavuk butlarını yemezdi. Üçüncü akşam, eve döndüğümde ka Z?bıta ev\elki gece Kalyoncukullu ğunda bir rande\u evi basmış ve burada bir kadının iki kızmı fena yola sevkettieini tespit etmiştir. Tiftik ihracatı h^kkında bir Ka!yoncııVnl]ıı5,ında 12 nıımarah evde oturan Vasiliki ad'ndaki kad'nm. toplantı henüz cok gene ya^ta Roza ve Eftimva Tiftik ve Yapağı İhracat Birliği idare rdındaki iki gvizel kızını erkeklere cıLeyeti dün sabah birlik merkezınde bir Vardığı haber abnmış ve vaDi'an anî bir Muharrem Feyzi TOGAY toplantı vapmış, bu toplantıda meb'us back'n netice=ir;de bu kızlar iki yabancı Kasım Küietle Mıntaka Ticaret müdürü erkpkie yakalanmıştır. Avni Sakman da bulunmuştur. Bu topKızlar dün sabah Müdirivete CPtiriŞEHİR lSLERt lantının. son günlerin en dedikodulu mev lerek icab edf>n muamele tekemmül etzuu olan Rumanyaya ihrac olunacak tiriHiktpn sonra muayeneye sevkedilKömür ihtiyacı ikinci kısım tiftik ve yapağı tevziatı ü mi'lerdir. Belediye ve diğer resmî dairelerle zerinde olduğu anlaşılmaktadır. İçtima Vasiüki hakkında da takibata baş mpkteblerin senelik kcmür ihtiyaclan U7im müddet devam etmiştir. Ipnmıstır. 4800 ton olarak tespit edilmiştir. Bu kömürün Etibank depolarından mübayaa edilmesi için Daimî Encümen tarafından dün ihale yapılmıştır. Şehrin muhtelif semtlerinde vü cude getirilecek kömür depolarmm yerleri de tavin edilmiş ve bu depolara kömür gelmeşe başlamıştır. Önümüz1 • ım başka bır ahpabı ıle buldum. &a saya verdim; esvabın yemek zarnanı eve deki hafta içinde bütün depolara kömür !cna gırer gırmez gözlerim ktjardı. Bu gönderümiş bulunmasını tenbio ettim. gelmiş bulunacağmdan Belediye İktısad Saat yedi buçukta, tam biz sofraya müdürlüğü depoların yerlerini halka bayanın da arkasmda hayatımı zehırlemekte olan o mel'un modtlin tıpkısı oturacağımız sırada kapı çahndı. Karı ilân ed''~pktir. mın esvabını getıren mağaza uşa|ı idi. vardı. Sur haricinde bina Karım. Bana aldırmadan arkadaşile Xarım. paketı açarken, konuşmasına devam etti: Ne var içinde acaba? diye söyleyapılamıyacak Iste boyle cicım, diyordu dünya n yordu. Kim gönderdi, dersin? Sur haricinde 500 rr.etre mesafe daılerlerken, herşey yenilenirken ve her Fakat paketi açıp da içinden o kadar ktsler mükemmelleşırken, ben cn az iki ı*tedıg esvabı çıkarınca, ne tahaf, bir hilinde yeni insaat yapdması Beledıyevı 1 geriden size bakmağa mecburum. cien gozleri büyüdü; >üzü bir clüm ha ce menedildiğinden. ruhsatname alamıİki yıllık eski modaları giymeğe mec beri veren bir telgraf almış g\bi elpmli van bir sahıs tarafından Belediye aleyburun. çiigilerle burustu Sonra birden ağlama hine acılan dava netice]enmis. mahke me, mezkur sahsm talebini reddetmistir. Itiraf ederim, biraz sarsıldım. İnsanm ğa başlayarak odasma kaçtı. Jvarısına modası geçmıs şeyler gijdiırneNeden sonra, ancak başının ucunda Beledive. tedricen sur civarında bulu si elbette hoş bir şey değildi, hele böyle binbir kere sorup yalvardıktan sonra nan diser binaları da istimlâk ederek dfnya âlem ne edip edip en ıieri, cn derdini anlattı. Meğer, benim o kat'î bır yıktıracaktır. orijinal esvablar yapınırken.. eda ile ilk itiraz ettiğim günun ertesi Karıma belli etmeden, ahpabmı dik günü gıdip esvabı almış. İki ahpabınm katle süidüm. Öyle, bu model gerçekten üstundekiler de onun esvabı imiş. Onİstanbul Müftiliğinden: güzel bir modeldi: zarif bir modeldi. lara, sırf bana göstertip benım inadımı 5 ağustos 940 pazartesi günü receb Ama ne de olsa oyle bir esvabı karımın kırmak için giydirmiş. Boylehkie başka sırtında görmek hoşuma gıtmiyeeekti. kocalarm modaya itiraz etmediklerini ayının birine musadif olmakla önümüzdeki persembe akşamı (cuma gecesi) Çok cesur bir modeldi; çok fazla birşey ispat etmek istemiş. ler işte Berbad, dedim şimdi ne yapacak Levlei Reeaib olduğu i'ân olunur. İyi ama, moda bu ise, yalnu ben mi ün? Iki aynı esvab... Bari birini arkadabuna karşı koyacaktım? şına sat! Yemekte enfes bir mayonezli levrek Bakayım bir. Lâmianın psk hoşuna vardı. gitmişti; belki alır. NüshHsı 5 kurustur. Çok nefis olmuş, dedim. Sen ye Ertesi akşam, karımı, dudaklarında n Harto miyor musun? çok acı bir gülümseme ile buldum. (CtD Hayır yemiyecekmiş. Biraz rahatsız Teklif ettim; alnrnyor, dedi, koSenelik I41H Ki. 27ot &ı. mış O eski ve çok hafif esvabile soğuk cası razı olmamış. Çünkü kansını seviAlt» avlık 750 • 1490 • almaz da ne olurmuş. yor. Onu kıskanıyor. 800 • Üç aylık 400 * p Ne yapıp yapıp bu derdd n kurtulBir an sustu; sonra bütün ıstırabuıı Yobtur. Bir aylık 150 » mak lâzımdı. Bütün gece, istediği esvabı yüzünde toplayarak: almakla ona vereceğim saadeti düşün Ah, diye ilâve etti. Her koca senin düm. gıbı mi? Senin gibi sevgisi bitmiç. senin Uazetemıze cönderileD evrak ve yazılaı Ertesi günü dairemden bir saat erken gibi lâkayd mı sanıyorsun? oeşredilsin edilmesin iade edilnıeı <ro çıktım. O meşhur esvabın satıldığı maVe basını yasüğımn içine sokarak hıçnymndan mes'uliyet kıhal olunmaz. ğazaya gittim. Bütün bir elli liralığı ka , kırmaya başladı. Rüveyde Slnanoğlu leylei Regaib CIIMHÎJRiyFT Aüone seraitî { ^ r Dikkat

Bu sayıdan diğer sayfalar: