25 Mart 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

25 Mart 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 25 Mart 1941 İDoğru değü m i ? | E«naf, serbest meslek erbabına bir nümune olsa! Ç Şehir ve Memleket Haberierp Et narkı muavini Ahmed Kınıkuı riyaseti altrnda yaptığı içtimada mühim kararlar vermiştir. Komisyon 15 günluk müddetini ikmal etmiş olan et narkını yeniden tetkık etmiş ve kıvırcık fiatlarının tenzilini mümkün görerek kıvırcık etinin kilosu 80 kuruştan 75 kuruşa indirılmlştir. Dağhc ve karaman etleri eski fiattan satılacaktır. Komisyon, kuzu etine fiat koymamağı münasib görmüstür. Alemdar hâdisesi Yazan: SALÂHADDÎN GÜNGÖR kat, acaba motörlü vasıtalar, harb meydanlaruun tek hükümranı muhr? Bugunkü taarruz ordulannda motorlu \asıtalarnı yeri büyük olmakla beraber, şimdiye kadar vukn bulan muharebelerde motörlü birliklerin kazandıklan muvaffakiyetlerde, yalnız motörün kudreti değil, onun karşısında harbedenlerin zâfı da büyük rol oynamı$tır. Biraz tahlil edelim: Polonya, her bakımdan tam bir basBirinci sınıf mağaaalar kma uğramıştır. Leh ordusu, zırhlı ve Fiat Murakabe komisyonu bazı mağamotörlü birliklere karşı bir harb için zaların masraflarının yüzde 25 kârla hazırlanmıs değildi; memleket atnah idareye mütehammil olmadığını, fakat seklinde bir ihata çemberile sanlmıştı. bunları lüks addedip yüzde 50 kâr verLehler, seferberliklerini tamamlamadan menin de münasib bulunmıyacağını safakla beraber, saldıran düşman, bu gözönünde tutarak birinci smıf mağaMaddt sermaye işleten esnafın düz ve açık memlekette, havadan ve kazalar ihdasmı münasib görmüstür. Düngösterdikleri bu hayırlı gayret ve radan her istediğini yapmıştı. Ordu, hukü içtimada bu mevzu üzerinde görüşteşebbüs manevî sermaye sahibi oduda çok yakm yerlerde toplanmıs bumeler olmuştur. Bu birinci smıf mağazalan nraharrir, muallim, avukat velunuyordu; hiçbir tabiî veya suni müYapılmakta olan çöp fırını lara yüzde 35 kâr verileceği anlaşılmakO devirde topçuların henüz ahengi saire gibi meslek erbabına bir ibret Şehre aid çöplerin denize dökülmesi çöp yandıkça külü bu ızgaralardan aşa dafaa hattı arkasmda değildi. Coğrafî ve tadır. bozubnannstL Ümera arasında, yeniçenümunesi teşkil etmek gerektir. bunların tekrar sahillere ve limana ğı döküldüğü gibi teneke ve kemik gibi sevkülceyşî vaziyet Ahnanlann ihata rilerin tuttuğu yolun çıkar bir yol olhareketleri yapmalanna çok müsaiddi. Çünkü bu gibi meslek erbabından doğru İKTISAD mucib akın etmelerinden dolayı şikâyeti maddeler de ayn bir delikten dışan dö Almanlar, gerek hava kuvvetlerini, gemadığım farkedecek kabiliyette, uzağı hastalananlar vakit ve halleri müsaid olmakta idi. Ali Çorbacı isminde külmektedir. Bir müddet sonra fırının görür insanlar vardı. Kabakçı Mustafa rekse motörlü ve zırhlı birliklerini ycpolduğu takdirde hususî hastanelerde Bosnalı bir zat Belediyeye müracaat eKuzu eti bollaştı hararetinden isüfade edilecek ve bu ave hempalannın böyle sellemehüsselâm yeni bir sekilde kullandılar; beşinci kol derek kendisinin çöp fırını inşasında tedavi görebilmekte iseler de darda Kasablarda kuzu eti bollanmıştır. Son teşle teshin edümek üzere binanın üst da, kendilerine çok yardım etti. Buna nâra ata ata Topane önüne kadar gelmütehassıs olduğunu, vaktile Tunaya ve sıkmtıda olanlar meccanî hasiki gün zarfında, Anadolunun yakın kısmında halk hamamlan vücude geti rağmen, bazı yerlerde Leh piyadesi, mesi topçu zabitlerinin canını sıkü. dökfilen çöplerin halkın şikâyetini davet tanelere girebilmek için müşkülât mıntakalarından külliyetll miktarda kuAraiarmda •öyleşmeğe başladılar: etmesi üzerine kendisinin Tuna kıyısın rilecektir. İlk tecrübe iyi netice verirse Alman zırhh birliklerini imhaya mnçekmekte ve oralarda yer bulunmazu getirilmiş olduğundan fiatlar düş muhtelif vaffak oldu; fakat Almanlann sayı ve Ne demek? Devlette, üç buçuk da müteaddid çöp fınnı inşa ederek bu bunlann adedi artınlarak dığı takdirde bakımsız kalmaktamüştür. Dün perakende olarak kuzu eti hazeleyi te'dib edecek kuvvet kalmadı işi hallettiğini söylemiş, Belediye de bu semtlerde inşa edilmek sureüle çöp me manevra üstünlüğü, Lehlilerin her badırlar. Binaenaleyh esnaf cemiyetkasablarda 6065 kuruşa satılmakta idi. mı? Emir versinler; topa tutup hepsizata Edirnekapısı haricinde bir fırıp in selesi kökünden halledilmiş olacak ve kımdan hazırhksıı olması, yeni Alman leri gibi serbest meslek erbabı ceFiatlann bir miktar daha düşmesi bekni çil yavrusu gibi dağıtahm!.. şa ettirmiştir. Kerpiçten birkaç yüz lira Belediye de her sene bütçesine çöplerin muharebe tabiyesinhı ve motörlü birmiyetlerinin de, azasından hasta olenmektedir. Fakat buna meydan bırakılmadı. Çünya inşa edilebilen bu fırınlarda saç ız dökme masrafı olarak koyduğu 50,000 liklerinin muvaffakiyeHni kolaylaştırdı. lanlara melce teskil edecek bir hasSovyet Rusyanm müdahalesi, yeni AlLâstik tevziatı garalarda hava delikleri bulunmakta, liradan kurtulacaktır. kü kaymakam paşadan, istizana gelen tane kurmaya teşebbüs etmeleri zaman taarruz nsullerine karşı mücadele cevab gayet kafî idi: Yeniden gelen 2000 kadar lâstiğin tevmanı gelmistir, diyoruz, etmeği öğrendiği sırada Leh ordusuna Zinhar, topçular bu işe kanşmazü için Mıntaka Ticaret müüürlüğune son darbeyi indirdi. emir gelmiştir. Bu ISstiklerin tevziat lise n ! Maslahat, (âmme) nin ittifaküe vutesi üzerinden tevziine başlanacaktır. Norveç, Holanda ve Beiçika da baskua gelmektedir! deniliyordu. kına uğradılar. Esasen bu küçük devletBunun üzerine topçular da, isteyerek Dünkü ihracat lerin küçük ordulan Almanlara mukaveya istemiyerek Kabakçılara kauldılar. Dün şehrimizden 800 bin liralık ihravemet edebllecek kudrette değillerdL Musa Pasa, asüerin Galataya yaklaşükcat yapılmıştır. Bu ihracat meyanında Norveçte, ordn denilecek birsey yoktu. Kâdıköyünde yn^Hilî Çukurbostan Almanyaya ve Mısıra tütün, muhtelif larını haber ahnca, telâş eder gibi göGerek Norveçte, gerek Holandada becaddesinde oturan Feridin 6 yaşlarm memleketlere deri ve balık gönderilmisründü ve ertesi sabah «seher» le Babışinci kol, Alman ordusundan daha ntüdaki kızı Suna, Yoğurtçuda Tahtaköp Ür. âliye gehneleri için Vükelâ evlerine huessir oldu. Esash bir harb için hazırlanrü caddesinden geçerken şoför LutfiİJçüncİİ Selim «usî tatarlar çıkartn. Aynca «Sadn Rumamış olan bn memleketler kendi gafTaze peynirler nin idaresindeki 2066 numaralı otomomeli» ve «Sadn Anadolu» parell ulema koşturulan adamlar vasıtasile yakalan bilin çarpmasma maruz kalmış, bajmletlerine ve hazırhksızlıklanna kurban Piyasaya çıkan taze beyaz ve kaşar hazerabna da tebligat yapılmıstı. dılar. Hasılı her biri, bir tarafta sopa, dan yaralanmıjtır. gittiler. Belçika ordusu, bidayette, düşpeynirlerin fiatları tetkik olunmaktadır. Günlerden bir perşembe günüydü. manın azim üstünlüğüne rağmen, iyi kıhc ve kama darbeleri altında can verbuzhane ve bekleme Suna, kazayı müteakıb tedavi altına Bu peynirlerin Birkaç gündenberi Ankarada bulunan İşçilerin sağlığı ve iş emniyeti Davetliler, sadaret dairesinin büyük sadiler. Aralannda kaçjp kurtulabilenler alınmıştır. masraflan olmadığından fiatlan düşiık nizamnamesi dun Vilâyete tebliğ edil Maarif müdürü Tevfik Kut dün şehri harbediyordu; orada da bazı hataiar, lonunda toplanarak raüzakereye başlakanallar ve nehirler üzerindeki köpıüde vardı; bunları ele geçirenlere devİt Taksimde Macar caddesinde otu tür. mize dönmüştür. Müdür, İstanbul mekmiştir. dılar. Fakat her kafadan ayrı bir ses lerin atılmasına mâni oldu. Nihayet, let tarafından beşer bin kuruş mükâfat ran Mihramn 7 yaslanndaki kızı Eliz, Halk tipi fanila ve çorablar İş kanunu hükümlerine göre hazırla teblerinin umumî vaziyeti ve gelecek iki milyonluk bir Alman ordusunun çıkıyordu. verileceği ilân olundu. Tarlabaşı caddesinde kaldınmdan kalTicaret Odası Ticaret Veklâetine halk nan işçilere aid ikametgâhların haiz ol ders senesi hazırhklan hakkında Vekâ tazyikı karşısında tabiî olan Uk mağluİstanbulda on üç bin kadar < nizamı Üçüncü Selime, bu on bir masumun dırıma geçerken şoför İbrahim idare bpi için teklif olunan fanilâ ve çorab ması lâzım gelen sıhhî vasıf ve şartlar lete lâzım gelen izahatı vermiştir. cedid» askeri vardı. Bunlardan isüfade katline emir vermek çok ağır gelmişbiyetler üzerine Kral, harbden vazgeçip Evvelce, muallimlerin gerek resmî ve sindeki 3532 numaralı otomobilin sa lan göndermiştir. istanbul fabrikala ve iş yerlerinde kullanılan alât, edeetmek akla gelmemiş değildi. Fakat Mu ti. Fermanı imzalarken, gözlerinden iki teslim ohnağı tercih etti. demesine maruz kalmıştır. rmda hazırlanan bu nümuneler kadm vat, makine ve iptidaî maddeler yüzün gerekse hususî mekteblerde haftada 24 se Paşa, böyle bir ihümali hesablayarak sıralı yaşlar döküyordu. Fransız ordusuna gelince, bn büyük saatten fazla ders okutmamalarına kaBaşmdan yaralanan Eliz, Şisli çocuk lar için biri yâzhk, diğeri kıslık iki fa den zuhuru melhuz kazalar, sari ve önceden tedbirini almıştı. Onun kanaaordunun yenilmesinde, Fransızlann idİsyan, ancak iki günlük bir sükun hastanesine kaldınlmiftır. nilâ, erkekler için hazırlanmıs iki fa meslekî hastalıklara mâni tedbirler, iş rar verilmişti. Karar, gelecek ders yılı tine göre, nizamı cedide de ol derece devresi geçirmişti. Cuma günü Et meydia ettikleri gibi, Alman zırhlı birlikleİf Arnavudköyünde tramvay caddesi nilâdır. Kışlık fanilâlar yüniü kışlık yerlerinde bulundurulması mecburî te başmdan itibaren tatbik edilecek, yalnız Itimad edilemezdi! Ya onlar da asilere danında tertib edilen büyük bir ictidavi levazımı, iş yerlerinin ne suretle o zamana kadar uhdelerindeki 24 saat rinin üsrünlügünden ziyade, Fransız rua163 numarada oturan Mehmed Ziya, pamukludur. lltihak edecek olurlarsa encam neye mala ihtilâl yeniden patlak verdi. Asineviyatınm bozuklnğu, Fransız askerleVeznecilerden tramvaya binerken muÇorab tipleri kadınlar, erkekler ve kurulacağı ve açılacağı bu nizamname ten fazla dersi vekâlet sıfatile idare edevarırdı?» rhrin harbetmek istemeyişi, Fransıs ler, bu sefer açıkça «âlemi zevku safa vazenesini kaybederek düsmüş başmdan çocuklar için ikişer nümunedir. Bunla ile tespit edilmiştir. Bu nizamname 17 ceklerdir. başknmandanhğınm harbden evvelki, Kaymakam, bu endişesini haklı gös ya dalmış olan Selimi Salisin hal'i ile yaralanmıştır. mayıstan itibaren meriyet mevkiine giBazı gazeteler, mekteMerm ders saatrm maliyetleri de çok ucuzdur. harb içindeki ve taarruz esnasındaki haterecek bazı deliller de ileri sürünce yerine biraderi Sultan Mustafanm iclâlerinde tekrar değişiklik yapılacağını Ziya, kazayı müteakıb tedavi altına Şimdi halk tipi ayakkabılar üzerinde recektir. Buna göre: talan en mühim rolü oynamışhr. Franzaten tereddüd içinde bulunan vükela, sını taleb» etmekte idiler. alınmıştır. Kapalı iş yerleri, yarı kapalı, veya yazmışlardı. Vekâlet, bu ders yılı sonutetkikler yapılmaktadır. sizlar, kendi ruhî zâflarını gizlemek için, nizamı cedidin işe kanstuıhnasından vaz İsyan teşvikçilerinden iki bin kişilik Çorab fabrikatorlan dün de gene Millî açıkta iş yerleri olmak üzere iki kısma na kadar mevcud şekli muhafazaya ka •Biz kahramanca döğüştük amma düş•k Toplianede Berberler sokağında 36 geçmeğe mecbur oldular. rar vermiştir. bir cemaat, Şeyhülislâm Ataullanı ka numarada oturan Yaşar ile ayni semtte Sanayi Birli^inde toplanmıs ve yeni ço ayrılmaktadır. * ,: % ~ İstanbul mekteblerinde yapılacak ta manm tayyareleri ve motörlü birlikleri Babıâlide, «evliyayi umur» (!) böyle ran tebliğ etürmek üzere saraya gön Kumnılu sokakta oturan Tahsin, Gala rab standard nizamnamesi üzerinde göKapalı iş yerlerinde işçilerin çalıştıkIpe sapa gelmez lâflarla vakit geçire derdiler. Milletçe, Sultan Selimin <ba' ta nhtımına bağh Erzurum vapurunda rüşmüşlerdir. Bütün çorab fabrikator ları yerin irtifaı 2,80 metre olacaktır. mir ve tadile aid proje Maarif Vekâleti çok fazla idi, ağır Alman tanklannı toplanmızın mermileri delemedi, ne yapadursunlar, Kabakçı Mustafa da #İstan dezin istirahati matlubdu.» çahşırlarken aralannda kavga çıkmış, lan Ankarava giderek Vekâletle bu hu Bu yerler tabiî gündüz ziyasile kâfi de tarafından kabul edilmiştir. Bu vazi lnn» gibi bir takun iddialar ortaya attıbulun her tarafından tedarik ettiği aTopal Şeyhülislâm, Babüssaadenin dıs bu sırada Tahsin bıçağını çekerek Ya susta temasta bulunacpklardur. recede aydınlanmış olacak, bu olmazsa yete göre bu sene şehrimizde yeni ortalar. Alman propagandası da bundan isdamlan vasıtasile Ayasofya ve Sulta kapısında Kızlarağasile karşılaştı. Ağa san yaralamıştır. bol miktarda sun'î ziya temin olunacak mekteb ve lise açılamıyacak, talebe sayısına göre mevcud mekteblere şubeler tifade etti; tabiî, biz kaleyi içinden fetMAA PtFTE tır. nahmed meydanlarile, şehrin diğer bazı nın yüzü sapsarıydı. Kumaz zenci, ŞeyHâdlseyi müteakıb suçlu yakalanmış, bettik: Fransizlar da iyi harbetmediler; Hararet derecesi mutedil olacak, yazın ilSve edilmek suretile ihtiyac karşılanageçid yerlerini tutturarek bütün ocak hülislâmın bu beklenmedik ziyaretini Yaşar Beyoğlu hastanesinde tedavi alonun için kazandık diyecek deçillerdi caktır. Terfi eden müfettişler sıcaklığında tahammül edilemiyecek bir lıların elebasılarını emrini ifaya haaır biç de hayra yormamışu. Ataullah E tma alınmıştır. ya. Kendi tayyare ve tanklannuı Franİstanbul ilk tedrisat müfettişlerinden dereceye çıkmaması için serinlet'ci tedbir vaziyete getirmişti. fendi, hal' kararmı bildiren tezkereyi sız kahramanhğını ezdigi iddiasmı, işleRe»mî ve hususî daire MÜTEFERRIK Ahmed Hamdi Girgin ile Namık Özbay birler alınacak, kışın da normal sekilde Babıâli toplanüsı sona erince Köse uzatınca isi anladı. rine geldiği için, onlar da bol bol ku!ısıtılacaktır. İş yerlerinde sıhhî şeraite birer derece terfi etmişlerdir. Musa Paşa, etekleri ıslık çalarak saTarihler, Üçüncü Selimin tahttan femensublarının kıyafetleri landılar. Halbuki, İngilklerle Fransizlar Akıl hıfzıssıhha kongresi Terfi eden müfettişlerin zamlannın uygun kâfi miktarda su bulunacaktır. raya koştu ve vaziyetin pek vahim ol ragatini, bu is sankl kendi ihtiyarile Resmî ve hususî daire ve teşekkül Dönkerk etrafuıda canla başla döğüşTürkiye akıl hıfzıssıhhası kongresi, ödenmesi hakkındaki Devlet Şurası ta Görülen işin mahiyeti işçilerin kendi elduğunu Padişaha anlattı. oluyormuş gibi, derin bir tevekkül ve tükleri zaman, Alman ordnsn, bütün Kaymakamın izahaü, Üçüncü Selimi büyük bir soğukkanlılıkla karsüadığını nisanın ikinci haftası içinde İstanbul rafından verilen karar Maarif Vekâle biselerine zarar verecek mahiyette ise mensublarının kıyafetlerinin ordu kı tayyare ve tanklarile bnraya saldırdığı bu elbiseler müessese sahibleri tarafın yafetinden ayrılması için hazırlanan bir Etıbba Odasmda toplanacakhr. Kon tine gönderilmiştir. Vekâletçe icab eden O derece dehşete düşürmüştü ki, ilk isi kaydederler. izahname dün alâkadarlara bildirilmiş halde, 300 binden fazla bir kuvvetin vasarayının pencere ve kapılannı kapatAğzından çıkan sözler, Allahın irade greye, içtimalyatçılanmız, terbiye pro muamele ikmal edildikten sonra mü dan tedarik edilecek, iş yerlerinde bepurlara binip çekilmesine mâni olamadu fesörleri, tabibi adliler, ve ruhl tababet fettişlere îstihkakları tediye edilecektir. kâr işçiler için müşterek koğuşlan havi tir. Bu izahnamede Belediye, zabıta âmir Demek ki iyi harbedince motörlü vasımak oldu. Bir yandan Köse Musa Paşa, sine mutlfik teslimiyeti ifade eden şu le uğraşan hekimlerimlz iştirak edecekMaarif Vekâleti, İstanbul ilk tedrisat umumî binalar halinde yahud ailelerüe lan, itfaiye, tramvay, stadyom ve hi talan yenmek de kabildi. bir yandan Şeyhülislâm Topal Ataullah âyetten ibaretti: lerdir. müfettişlerinden bazılannı, Anadoluda birlikte oturan işçilere mahsus müsta podrom müstahdemlerinin kıyafetleri Efendi, nizamı cedidi ilga ettiğine dair c Zâlike takdirül'azizüralim» Libyaya ve şarkî Afrikaya geünce, münhal bulunan Maarif müdürlüklerine kil evler veya apartımanlar seklinde tespit edilmektedir. istanbul ve taşra buralarda İtalyanlann da elinde zırhh Babıâüye hattı hümayun göndermesi Bu sözleri söyledikten sonra, derhal Yakm köylere küçük ikametgâhlar yapılacaktır. Bekâr işçi itfaiyeleri için İstanbul itfaiyesinin kıtayin edecekür. Naklen tayin edilen İçin Padişahı tazyik ediyorlardı. Üçüncü ayağa kalktı ve tahtmı kardeşi Sultan ve motörlü birlikler vardı; fakat hiçbir müfettişler birer derece de terfi gö lere mahsus umumî binalarda işçiler a yafeti esas tutulacaktır. Tramvay, tü işe yaramadı, İngilizler ise, bn vasıfalarSelim, içine, arada bir tehdidler de ka Mustafaya terkettiğini bildirerek haremtenezzühler rasında bekâr kadınlarla 18 yaşından nel ve otobüs müstahdemleri için ise nştınkrak yapılan bu tazyika uzun deki hususî dairesine çekildi. la muzaffer oldular. Demek ki motörlü İstanbulu Sevenler cemiyeti yakın receklerdir. aşağı çocuklar varsa bunlar ayn daire Ankara otobüs memurlarınm kıyafetleri müddet mukavemet edemedi. Şeyhülisvasıtalar, yalnızbaşlanna harbetmiyorKöse Musa Paşa ise «maslahatın» bu köylere haftahk küçük geziler tertib etYangm başlangıçlan lerde banndırılacaklardır. İş yerlerinde esas olacaktır. lâm Ataullah Efendi; biraz sonra «ni kadar kolayhkla olacağını tahmin ede meğe karar vermiştir. Bu geziler. Halklarmış; hacbedenler, bunlan kullanan Taksimde Abdülhak Hâmid caddesin sari ve meslekî hastalıklara karşı her insanlarmış. zamı cedid» in ilgasına dair olan «hatu memiş, şayed, Selim «taannüd» edip evleri tarafından idare edilecektir. İle de Firuzan Palas apartımanının kalo nevi tedbirler alınacak, aptesaneler, almak lâzımdır. Aynca lüzumlu emnihümayun» u koynuna koymus, topal mukavemette bulunur mülâhazasile lâ ride, vaziyet müsaid olunca, köylüleri rifer bacasından çıkan kıvılcımlar yan yemekhaneler, yatakhaneler çok temiz Tanklarm ve zırhlı otomobîllerin hiç yet tedbirleri aknacaktır. Yangına karşı bir işe yaramadığı bir yer daha \ardır: ayağını sürüye sürüye asilerin elebasıla ğamcıLar tedarik ederek kapılann yık mize de istanbulu tanıtmak gayesile daki Diran apartımanınm çatı kısmını olacak, umumî kontrollara tâbi tutula tedbirler ittihaz edilecektir . Arnavudluk cephesi. Burada, dağ harerını görmeğe gidiyordu. grup halinde sevahatler yaptırılması tutuşturmuş ise de apartıman sakinleri cakür. Lüzum görülürse sari hastalıktırılması için tertibat aldırmıştı. Bu nizamnamenin nesrinden sonra ketleri ve muharebeleri için, nzun zaKabakçı Mustafa, etrafını alan isyan Saray önünde toplanan haşarat hâlâ düşünülmektedir. Bu seyahatler esna tarafından sür'atle söndürülmüştür. lann zuhuruna sebebiyet veren yiyecek ni iş yeri kuracaklar bu gösterilen sında kövlüler. Halkevlerinin misafiri tertibcÜerinin ortasında, Şeyhülislâmı avaz avaz haykırıyorlardı: Burgaz adasında Kütüklü cadde 40 maddelerin sarfı menolunacaktır. İş ve tedbirlere uygun bir tarzda tesis ede mandanberi hazırlanmıs ve Habesistanmuzaffer bir kumandan gibi karşıla Sultan Mustafa efendimizi iste sıfatile şehrin temaşaya değer yerlerini numarada Yorgi Cevahircioğluna aid renler işçilerin sıhhî durumlarile de ekler, eski iş yerleri de bir sene zarfın da tecrübe edilerek kusurlan düzcltildolaşacaklardır. mışti. Ataullah Efendi, hiç bir hüfanü rüüüz!kapalı köşkün bahçesindeki bekçi Sa vamlı surette alâkalı olacaklar ve altı da vaziyetlerini yeni nizamnameye uy miş olan İtalyan tanklan ve zırhh otokalmıyan fennanı hümayunu, âdet yeFakat bu yaygaralara arbk hacet kaldığa aid odada yere atılan sigaradan ayda bir umumî sıhhî muayene yapa duracaklardır. Devlet, vilâyet, belediye mobilleri, hiçbir iş göremediler. Çünkü rini bulsun diye öpüp başına koyarak mamışü. Sarayın iç kapıcüan, cemaaMorga kaldırılan cesed yangın çıkmış ve oda tamamen yan caklardır. En az 50 işçi çalıştmlan yer erin bilumum sıhhat, fen ve teftiş teş Yunanlılar, kahramanca harbederek bu asilerin huzusunda yüksek sesle okudu. tin önünde, Şeyhülislâmla sadaret kaylerde bir veya müteaddid doktor ve te kilâb da zabıta kendilerini alâkadar hu vasıtalann her hamlesini durdurdular. Ayvansarayda Küçükmustapaşa soka dıktan sonra söndürlümüştür. İtalyanlara taarruz ederek onlan ArnaDiğer taraftan da, verilen emir üze makamını görünce derhal kapılan aç ğında oturan Panayot adında biri, dün Cağaloğlunda börekçi fırınmda dik davi levazımı, sıhhî tesisat bulunduru suslar hakkında teftişler yaptıklan zarine: «Frenk icadı olan «nizam» m ilga tırdılar. Biraz sonra de yeni Padişah sabah evinde ölü olarak bulunmuştur. katsizlik neticesi talaşlar tutuşmuş, bir lacaktır. İşçi sayısı 500 kişiden yukan man bu nizamname hükümlerinin de ta vudluk dağlanna rtkayan Ynnanhlann edildiği» mahalle aralannda davullar haremden çıkanlarak bi'at merasimi ye Adliye tabibi cesedi muayene edeıek miktar yandıktan sonra yetişen itfaiye olan yerlerde 100 kişiye bir yatak hesa mamile tatbik edilip edilmediğini kon motörlü birlikleri mi vardı? Motörlü vasıtalann kıymetini inkâr çaldırılarak ilân edildi. rine getirildi. (17 mayıs 1222 cuma). Morga kaldırılmasına lüzum göstermiş tarafından genişlemesine imkân veril bile hastaneler açılacaktır. Bu hasta trol edecekler, aykın hareketten iş daetmemekle beraber, her silâh gibi onlan neler için SıhHye Vekâletinden müsaade ırelerini haberdar edeceklerdir. (Arkası var) 'tir. Fekat asiler, yerlerinden kıpırdanmımeden söndürlümüştür. kullananm da insanlar oldnklannı unutyorlardı. Sekbanbaşı, Padisahm irademamak lâzundır. Harbeden silâh değil Şehre inen akşamın gürlütüsü üsBİni yeniçeri güruhuna yeniden tebliğ Halimeyim. Hudud:an hlkâyeler insandn. Çelik vasıtalardan evvel çelik tünden kınk bir ses duyuyordum. Bu, etmek mecburiyetinde kaldı: Yıldız gibi parlayan bu gözlerle, yüreklere bel bağlamak lâzundır. ÇePadişahımızın fermanını dinlediniz. çoban kızının sesidir. Gözlerim bulutyanık alnına doğru yükselen bu ince lik vasıtalar çfiriik ellerde bir işe yaraGayrı herkes, dagüıp yerüyerine çekil lanıyor. Uzaklara, çok uzaklara sürükkaşlarla sen bir hilâlsin, dedi. maz. Yunanlılar, bilgili ve kahramanea gin! Duyduk duymadık demeyin: Niza leniyorum. Fundalıklar içinde dizçökBir yıl geçti. Ben değişmiştim. Her harbeden bir ordunun, çelik tanklara müş bir kız görüyorum. Kolları arasıngün toprak odamda onu bekliyordum. ve zırhh otomobiüere de, pekâlâ karşı mı cedid ilga edildi! da, şakaklarmdan kanlar sızan bir aHarb başlamıştı. Balkanlan ateş, kan Fakat bu teminatın da yeniçeri safdam var. Gözleri dehşetle büyüyen bu uçurarak bağrışan küçuk torunlarına solmuştu. Gözlerini açtığı zaman şaşır çuvallara kuru otlar doldurup şilteler sarmıştı. Köyde erkek kalmadı. Bir koyabileceğini ispat etmişlerdir. Yılmaz lan arasında hiç bir yatıştırıcı tesdri olkız, çoban kızıdır!.. Dudakları titriyor. bakıyordu. Gözlerim yolun dönemecin dım. Bakışlan alev alevdi. Bir şey sor yaptım. Örtüler getirdim. Bütün zev çün koyunlarımdan ikisi dağda kaldı. yiğitlerin karşısında tanklann da pes demadı. Elebaşıları, aralannda bir müddikleri, bir buçuk senedir müteaddid deAcıdan çıldırmış bir hali var. Hıçkın de idi Seni bekliyordum. Üzüntü için mıya vakit bırakmadan konuştu: kim bu toprak oyukta eğlenmekti. Onlan aramağa çıktım. Hava kararmışdet homurdandıktan sonra, içlerinden yör: falar görü'müştür. Onnn için evvelâ çedeydinv. Niçin geç kalmıştm! Bana gencliğimi hatırlattm arsla Toprak odam bir cennettir diye dü h. Toprak odamdan az uzaktaydım. Bu lik yürek! birkaç şerir seslerini yükselttiler: Seni nereye götüreyim ağam... Ne Nine sabırsızlığımı hissetmişti. Pence nım. Bana çocukluğumdan ses verdin. şünürdüm. Bir sabah sazlar toplamış sırada silâh sesleri gelmeğe başladı. Bire yoldaşlar! Sakın ola kim darenin önünden ayrıldı. Dizlerini kısa Ben de, bütün buradaki ihtiyarlar gibi. tım. Toprak odama kapı yapacaktım. Düşman buraya kadar gelmişti demek!.. reye!.. ğılmıyasmız! Daha görülecek işimiz var!.. Yarah adamın kirpikleri aralanıyor. rak sobanm yanma oturdu. Beni meş bugün yadellerde kalan topraklarımız Dalmıştım. Biren yabancı bir ses beni Bir çalımn altma sokuldum. Ne kadar Bu görülecek işin neden ibaret olgul etmek için konuştuğunu anlıyorda doğdum. Kendimi bildiğim zaman uyandırdı: geçti bilmiyorum. Bana doğru bir aduğu da çok geçmeden anlaşıldı. Ka Bir çift mavi göz parhyor... Ürperen dum. Yumuşak bir sesle: Şehrimizde verilecek bakışlan mes'ud! Nefes gibi bir sesle Hilâl kız, diyordu. Bana biraz süt damın kostuğunu duydum. Az önümde dağ başlarındaydun. Koyunlara bakıbakçı Mustafa, Musa Paşanın hazırlamınldanıyor: Odanız çiçek gibi... Ne güzel ko yordum Kimsem yoktu. Ne olmuşlardı, ver... konferanslar düşmüştü Baktım. Yarah bir efe... Yüdığı defter mucibince devlet ricalinden Toprak odamıza Hilâl... Toprak o kuyor. Tanımadığım bir delikanlı idi. Yü zünü gördüğüm zaman deli olacaktım. C. H. P. İst. Vilâyet İdare Heyetl on bir kişinin başlarını istemekte idi. annem ne zaman ölmüştü, babam kimdamıza!.. Dedi. Gözlerimi dışarıdan çektim. Ba di?. Bilmiyordum, sormuyordum da. züme kimsenin bakmadığı gibi bakıyor Bu benim efemdi. Çakır efem... Ne ya RelsUğinden: Bu defterle birlikte kaymakamın, asiGörüyorum. Hayret içindesin. Sana şucumuzdaki küçük komodinde, canlı Büyük Millet Mecllsi reis Vekili lerle olan gizli ittifakı da meydana çıkKoyunlarım ve dağlarım bana kâfi ge du. İçim karmakanşık oldu. Başım dö pacaktım? İkimizi de bulurlarsa ölilk mektubumda anlatmak istediğim bu gibi duran büyük kırmızı güle, yemek So,vas meb'usu Şemseddin Günaltay mış oluyordu. «Şer" ile» izalei vücudliyordu. Geceleri, muhtarın evinde bir nüyor gibi idi. Bir şey düşünmeden, düreceklerdi: kızın kim olduğunu sormak istiyorsun. masamızın üstündeki yeni kopmuş İstanbulda aşağıda yazüı gün ve köşede yatardım. On beş yaşıma kadar; su koyduğum küçük bakraca süt sağleri taleb edilen zevat şunlardı: Müs Seni nereye götüreyim ağam! Sabırsızlığm uzun sürmiyecek. Bugün hissini veren leylâklara baktım. Dıelimde budaklı sopam, ayaklarımda ça dım Torbamdaki bütün ekmeği verteşar İbrahim Efendi. Bahriye Nazın Diye bağırdım. Gözleri aralandı gü mahallerde ahvali hazıra ve millî sana ne hasretimi, ne de sulh günle sarıda kış vardı. Kuvvetli bir rüzgâr, birllk hakkında konferanslar yere. rıklanm, boynumda torbam dağlarda dim. Aç bir kurd gibi yiyordu: lümsüyordu: Hacı İbrahim Efendi, Rikâbı Hümayun rine uzanacak beyaz hayatımızı anlata üstleri otla örtülmüş toprak evleri cektlr. dolaştım. Vakit vakit benim de anam Kethüdası Memiş Efendi, Reisülkütteb Hilâl, dedi. Uzaklarda savaş baş Toprak odamıza Hilâl... cağım. Hayır... Bugün yalnız onu, ço sıtmalı gibi titretiyordu. Vataridaşlann bu mühim konfe olsun isterdim. O zaman yüreğime bir ladı. Yann buralara da gelecek. Belki vekili Ahmed Efendi, İradı Cedid DefDedi. Aradan seneler geçti arslanım. ban kızını dinliyeceksin. Her köşesinde saadetimizin ses ver ateş düşerdi. Bana dağlar dar gelirdi. şu küçük dere bile kızıla boyanacak. Çakır efemle beraber haftalarca düş ranslarda hazır bulunmaları. terdan Ahmed Bey, Darphane Emini Halime ninede yaşayan bu gCzel kızı, diği bu sıcak oda, bir sevgili gibi içi Bağırmak isterdim Sonra bir odam, 25 mart 941 salı saat 17 de Üniver. Ebubekir Efendi, Valide Kethüdası YuBiz de gidiyoruz. Arkadaşlar gelene ka manla çarpıştık. Ikimiz de yara aldık. hudud boyundaki toprak odamızda ta me sokuldu. Geç kaldığın için duydu toprak bir odam olsun diye içim titsite konferans salonunda, dar burada uvuyacak yer var mı? suf Ağa, Enderun ricalinden Sır Kâtibi Sonunda bayrağımızın dalgalandığı bu nıdım. Her köşesini kendi elimle süs ğum üzüntüyü unuttum. Ninenin kar rerdi... Bir gün, en çok savdiğim te27 mart 941 perşembe saat 17,30 Ahmed Efendi. Mabeyinci Ahmed Bey, Var, dedim. Toprak odam var... topraklara göçtük. Evlâdlanmız, küçük da Eminönü Halkevi binasında, lediğim sıcak odamızın tek penceresi şısına tıpkı onun gibi dizlerimi kı pelerde, kayalarm arasında büyük bir Akşama kadar çocuk gibi uyudu. Gi torunlanmız oldu.» Bostancıbaşı Şakir Bey, müderrisinden önündeyim. Kırmızı güllü basma per28 mart 941 cuma saat 17,30 da sarak oturdum. İçimi sıcak bir boşluk oyuk buldum. Oda gibi bir oyuk... Üç Lutfullah Efendi.. Bu sırada senin atının kişnemesini Beyoğlu Fransız tiyatrosunda, demizin arasından köye inen akşamı kaplamıştı. Çocuk sevinci ile bağırdım: tarafı kayalarla çevrilmişti. Kapısı ka derken gülümsüyordu. Beni alnımdan öptü: Defterde adı olanlar. daha Padisahm sevrediyordum. duymuştuk. Nine acele ile giderken mı31 mart 941 Pazartesi saat 20,30 da Toprak odamızda bahar var ni tırtırnaklarile örülmüştü. Burasmı kuş Seni bir gün toprak odandan al nldandı: fradesi bile alınmadan kimi gizlendikleri Kadıköy Süreyya sinemasındaj Yanımda Halime nine vardı. Evin neciğim... Bahar! lardan başka kimse bilmiyordu Ora mağa geleceğim Hilâl, dedi. Beni bekle!. çıkanldılar, kimi arkalanndan çamurlu avlusunda renkli entarilerini Senin de efen geldi. Yağız efen!.. 3 nisan 941 perşembe saat 11,30 da Nine, bir an gözlerini kapadı. Yüzü sını ker gün biraz daha düzelttim. Eski Benim adun Hilâl değil, dedim. Ben Toprak odanızda hosça kalın!> Sile Halkevi binasında. Nizamı cedidin lâğvı asileri yatıstırmadı Evvelâ ricalden 11 kişiyi öldürdüler, sonra saraya yürüyüp Uçüncü Selimi tahtından indirdiler 3 İstanbulda, muhtelif esnaf cemiyetlerinin birleşerek kurdukları bir «Esnaf hastanesi» var. Cemiyetlerin azasından hastalanarak tedavi ve ameliyat edilmeğe muhtac vaziyete düşenlere bir müddettenberi orada dikkat ve îhtimamla bakılıyor. Hiç kimseye muhtac olmadan kendi tertib ve tedbirleri sayesinde şifa bulmanın lezzetini tadan esnaf şiradi bu hastaneyi tevsie karar vermişler ve 50 bin lira toplayarak yeni ve mükemmel bir bina inşa ettirmek teşebbüsüne girişmişlerdir. Belediyenin teberru edeceği bir arsa üzerine kurulacak bu hastanenin vücude gelmesi için icab eden paranın 15 tıin lirası da simdiden muhtelif esnaf cemiyetleri tarafından temin edilmiş olduğuna göre bir müddet sonra gayeye erişilecek demektir. Kıvırcık etinin fiatı a harbde, motörlü vasıtalar, büjük rol oynadı. Polonyaîstanbulun çöpleri * Edirnekapı haricinde beş kuruş ucuzladı da, Norveçte, Holandaria, Belçikada, Fransada, Iibyada, şarkî yapılmakta olan fırında yakılacak Fîat Murakabe komisyonu dün Vali Afrikada, motör kudretini gösterdi; fa Çöp yakma fırını İ H E M MIHINA Evvelâ çelik yürek NALINA Doğrn değilffii? Zabıta vak'aları Iş emniyeti nizamnamesi Mekteblerde ders Nizamname dün Vilâyete tebliğ edildi Bugünkü şekil, sene sonuna kadar devam edecek Çakır Efe Muazzez Kaptanoğlu

Bu sayıdan diğer sayfalar: