6 Temmuz 1942 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

6 Temmuz 1942 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

I Havalarda vaziyet \ fiiiyük hava akınları ' Yazan : ABİDİN DAVER Âlmanyaya İngiliz hava or. Bu son hücum 700 dusu, Âlmanyaya atayyareyle yapü rasıra büyük ölçüde mıştı. Bir haftalık ve pek şiddetii hakayıblar 275 Alman va akınları yapma. 89 İngilizdi. İngilızğa başladı. İngilizler de 26 ağustosta ler, böylece Âlmanyaya karşı karada j İtalyaya 5 inci ve 28 ağustosta 6 ncı ha beklenilen ikinci cepheyi havada açtık | va hücumunu başarmışlardı. Bu hücumlarını söylüyorlar. larda Alplerden geçmek suretile IngilBu hücumlar, 1940 ağustos, ey tereden yapılmıştı. Eylulün ilk haftalul ve birinciteşrininde Almanlar ta sında Alman akınları, devam etmiş, zarafından Ingitereye yapılan ve o zaman yiat şöyle olmuştu: Belediye, haftanın muhtelif günlerin• İngiltere meydan muharebesi» denilen 2 Eylulde : 42 Alman, 13 İngiliz de muhtelif semtlerde kurulan pazarçok şidetli Alman hava hücumlanna 4 52 17 » arı sıkı bir surette teftişe tâbi tutacakbir karşılıktır. 1000 den fazla uçakia 5 41 41 > tır. Pazarlarda satıcıların bir kilodan aKolonya, Essen, Bremen gibi batı 6 45 9 > şağı satış yapmak istemedikleri ve bumanyadaki büyük sanayi bölgelerinin 7 103 22 > nun için alıcılara muhtelif şekillerde merkezlerine yapılan bu hücumlaıla j 8 26 3 > güçlükler gösterdikleri öğrenilmiştir. Bu gayeler takib edilmektedir: 9 52 » meçhul > üçlüklerden bilhassa fakir halkın mü1 Alman harb sanayiini hırpala 11 90 17 > eessir olacağı gözönünde tutularak tefmak ve Alman harb makinesinin motö 15 185 25 > rü demek olan bu endüstrinin cephe15 eylul günü, Almanların en fazla u iş esnasında alıcıya istedikleri miktar üzerinden satış yapmak istemedikleri lerdeki Alman ordulannı lâyıkile bes çak kaybettikleri gündür. görülen satıcılar sür'atle cezalandırılalemesine mâni olmak; Alman dinamizmi ile ingiliz inadı, za 2 Buraları ayni zamanda, mühım yiat ve tahribata rağmen devam ediyor. caklardır. Alman münakale merkezleridir. Meselâ du. 27 eylulde: 133 Alman, 34 İngiliz. Alman demiryolları, münakalâtının yüzİngilizier 7 eyluldenberi en az 721 Al Devlet Demiryollan memur de yirmi beşi Essen'den geçer ve bütün man uçağımn düşürüldüğünü, kendilerialacak Alman münakalâtının yüzde 15 i bu şeh nin 172 layyare kaybettiklerini, 34 piloDevlet Demiryoliarı idaresi, istasyon re yöneltilir. Kolonya da ayni önem tun sağ olduğunu ilân ettiler. de bir münakale merkeziddr. Keslf bonı8 1 4 eylul günleri arasmda İngiliz ınıfında kullanılmak üzere ortamekteb bardımanlarm bir hedefi de bu müna ier de, Almanyayı ve işgal allmdaki mezunu olmak şartile imtihanla bir mikar hareket memur muavini alacaktır. kalâtı bozmaktır; toprakları 42 defa bombalamışlardı. 3 Büyük Alman taarruzunun boşİngilizier 8 ağustostan 19 eylule kadar, mtihanlar, ayın on sekizinde bütün ;şlamak üzere olduğu bir sırada Sovyet Almanların İngiltere üzerinde 1867 tay etme merkezlerir.de yapılacaktır. Rusyaya bilvasıta yardım etmek ve yare kaybettikierini bildirdiler. Buz meselesi Moskovanın istediği İkinci cepheyi ha 29 Eylulde : 10 Alman, 4 İngiliz Belediye, bugünden itibaren buzun her vada kurmak suretile Alman hava kuv 30 > : 48 16 > arafta beş kuruşa satılması ve muntavetlerinin bir kısmmı batıya çekmek, 11 ağustostan 30 eylule kadar Alman zam bir şekilde nakli işini temin için Rusların maneviyannı yükseltmek; ların 2081, İngilizlerin 557 uçak kaybet icab eden tertibatı almıştır. Buzun kilosu 4 Bremen'de harb gemileri ve debayilere dört kuruştan verüecektir. tiklerini İngiliz kaynakları ilân etti. nizaltılan yapan meşhur Deşimag fabYalnız eylul aylndaki Alman zayiatıPamuklu tevziatı rika ve tezgâhlarmda yapılan denizalü gemilerini daha kızaktayken ve diğer nın 1100 den fazla uçak ve 3000 pilot olSümer Bank Yerli Maliar Pazarlan, fabrikalardaki tayyareleri de uçmadan duğu, her 42 dakikaya, düşen bir Al dördüncü parti tevziatına bugünden vurarak gittikçe şiddetlenen denizaltı man tayyaresi isabet ettiği bildirildi. tibaxen başlıyacaktır. Alman hücumlan birinciteşrinin ilk harbini ve Alman hava ordusunu zayıfİzcilik kampı haftasında da devam etti: latmak; Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü beden 1 birinci teşrincie: 47 Alman, 22 İngiliz 5 Korkunc akınlarla büyük tahriterbiyesi şubesi talebeleri, bu sene de 7 birinciteşrinde: 27 Alman, 14 İngiliz bat yaparak Alman milletinin sinirlerinl bozmak suretile cephe gerisinin mane5 birinciteşrin geceyarısı biten hafta Yeşilköyde izcüik ve yüzme kampı kurviyatını baltalamak, ayni zamnda in içinde 104 Aman tayyaresinin muhak mağa karar vermişlerdir. Kamp bir bugiltere ve müttefik milletlerin manevi kak olarak düşürüldüğü, 250 den fazla çuk ay kadar devam edecektir. yatmı yükseltmek; pilotun öldüğü, İngilizlerin 40 tayyare Asfalt yapılacak yol 6 1940 yazında ve ondan sonra kaybettikleri ve 21 pilotun sağ olduğu Dolmabahçeden Akaretlere kadar omuhtelif zamanlarda İngiltereye yapılan bildirildi. [an tramvay caddesinin iki tarafındaki ve 100,000 kişinin ölümüne, bir çok inNihayet, Alman hava akınları hafif oprak yayakaldırımlarınm asfalt olarak giliz şehirlerinin eski âbidelerile bera liyerek kesildi. Almanlar, İngiltereyi için bir proje hazırlanmıştır. ber yanıp yıkılmasına sebeb olan Al hava hücumlarile sindirip mağlub edeman hava akmlannın intikamını almuk miyeceklerini anlamışlardı. Çoğu gün. Inşaata bu ay sonlarında başlanacaktır. arzusu da, bir dereceye kadar, yukan düz yapılan bu hücumlar, Almanlara Dut ağacından düşiip daki beş gayeye ilâve edilebilir. çok ağır zayiata mal olmuştu. Başta yaralananlar ¥** Londra olmak üzere bir çok ingiliz şeOrtaköyde Uncu sokağında 46 nu1940 haziranuıda, Fransa yıkıldıktan hirleri ağır tahribata uğramıştı. Alman maralı evde oturan 16 yaşlarında İbrasonra. Almanlar İngiltereyi de mağlub tayyareleri, çok geniş sahalara hücum im, mahalledeki du: ağacında dut yeretmeğe karar vermişlerdi; fakat arada ediyorlardı; meselâ 26 ağustos günü 800 ken ağacdan düşmüş, vücudünün birçok deniz vardı; bu denize de İngiliz donan kilomctre uzunluğunda bir sahaya hüyerlerinden bilhassa beyninden ağır suması hâkimdi. Anavatan filosu, durma. cum etmişler; mümkün olduğu kadar dan değiştirdiği üslerde bekliyor ve İn içerilere nüfuza çalışmışlardı. İngilizlere rctte yaralanmış, hastaneye kaldırılnıı;gilterenin müdafaası için, icabmda mü'Ja göre, îngiltereye yapılan hücumlar, Al tır. Araavudköy Belediye temizlik amehale etmek üzere hazır bulunuyordu. manlara 2500 den fazla tayyare ile 5000 İngiliz hava ordusundan kuvvetli avcı den fazla pilota mal olmuştu. Almanlar lesindcn Ahmed, Arnavudköyünde bir birlikleri de, Fransa muharebelerine da temmuz ve ağustosta İngilizlerin tarlada bulunan dut ağaclarından bırisiiştirnk ettirilmiyerek adeta anavatan 1981 uçak kaybettiğini, sonralarl bu za ne çıkarak dut yerken birdenbire dal hava filosu halinde elde tutulmuştu. yiatın bir mislinden fazla arttığını iddia kırılmış ve yere düşerek kalçasından Almanlar, İngilizeri hava muharebe etmişlerdi. Fakat nihayet İngiliz inad tehlikeli sure'.te yaralanmış, hastaneye lerile manen yıldırmak, maddeten vur ve mukavemeti, Alman savlet ve gayre kaldirılmıstır. mak; ondan sonra da, imkân buiurlar tini yenmişti. Çünkü Alman hava orduYakalanan dilenciler sa İngiltereye bir çıkarma yapmak is su, ingiltere meydan muharebesinden ve Son yirmi dört saat içinde on ikisi tediler. Lüzumlu hazırlıkları ve keşif İngiltereyi işgal teşebbüsünden vazgeçleri yaptıktan sonra, kıt'arun batısında mişti. Bakalım, şimdi Alman milleti dc, çocuk olmak üzere 19 dilenci yakalanişgal ettlkleri memleketlerdeki hava sürüp gideceği anlsşılan İngiliz hücum mıştır. Bunlardan Marko kızı Anna bir meydanlarından İngiltereye büyük ölçü lan karşısmda ayni çelik sinirli muka ve dört' yaşlarındaki çocuklarını kaldırımlara yatırıp gclip geçenlcrin merhade hücuma bsşladılar. vemeti gösterebilecek mi° metini uyandırırken yakalanmıstır. Bun8 ağustos 1940 günü, 400 uçakia yaABİDİN DAVER ların hepsi Düşkünlerevine sevkedılpılan ilk hücumda Almanlar, 60, Ingimişlerdır. lizler 16 tayyare kaybettiler. kontrol edilecek Bir kilodan eksik mal satmak istemiyen esnaf ceza görecektir Setıir Hukukî düşünceler haberlerî Boşaıtmada güçlük ve Pazar yerleri Bizde de tatbikı istenilen töz birliğile boşanma, çok eski devîrlerdenberi çeçidli İstihaîeler geçirmiş bir hal tarzıdır. Boşanma hakkmın yalnız erkeğe tanındığı devirlerde söz birliğila boşanmak, erkek kanalile mümkün kılmabilirdi: Mademki erkeğin karlsmı kayıdsız, şartsız boşama hakkı vardır, şu halde kadınla erkek uilaşınca erk&k kadını boşar ve böylece söz birliğile boşanma temin edilmiş olur. Boşanma hakkının ayni zamanda kadına dahi tanındlğı yerlerde bu durum eşlerden her ikisinin kanalile temin olunabilir. Eski Franklarda boşanma h3kkı b.nzı hallerde kadına da tamnmıştı. Kezalik Romahlarda bu hak önceleri erkeğe tamnmış olduğu halde sonradan (bir kıslm evlenmelerde) kadına da tamnmıştı. Roma hukuku karşılıkh uz'aşma ile de eviiliğe nihayet verilebileceğini kabul etmekteydi. Romahîarm teiâkkiçine göre: «Uzlaşma evlenmeyi; uziaşmszlık boşanmayı İntac eder». Görülüyor ki Ronalılar burada münhasıran mukavele prensipini tatbık etmekteydiler. Nssıl ki bir alımsatlm mukavelesir.de alıcı ve satıcınm söz birliğile mukavele bozula'bilirse, veya bir kira mukavelesinde kiraya veren ve kiracının anlaşmasile mukavele fesholunabilirse, karıkocsnın söz birliğile eviiliğe nihayet verilebilmelidir, çünkü evlilik esaren bu söz birliğile kurulmuştur, gene bu söz biriğile bozulabilmelidir. Romada devîet, prensip itibavile, evlenmelerin bozulmasına müdahale etmezdi. Boşar.manln hiç bir kanuni tahdidi yoktu. Cumhuriyet devrinin sonlarında ve İn:paratorluk devTİnİn başlarmda Romada boşamalar pek çoğalmışü. Bütün bunlara rağmen, uzun zaman, devlet müdahale etmedi. Nihayet İmparator Diocletien bir emirname İle «şerefsizlik dolayısile boşanma halinde çocukların hangi tarafa bırakılacağma hâkimin hükrr.etmesi lâzım geldiği» kaide. sini koydu (1). Bu emirname evlilik İşlerine Roma devletinin yaptığl ilk müdahaledir. CUMHURtYETT 6 12 1HEM NALINA MIHINA Mahmud Muhtar Paşaya dair kolaylık meselesi Hıfzı Veldet tebligatta bulunur. Kendine tebligat yapılan taraf gelmez veya gelerek boşanma İsterse, evlilik sicili silinir. Şayet gelip de boşanma istemezse, boşanmayı. istiyen taraf ısrar ettiği ve çocuklarl da bulunmadığı takdirde sicil gene silinir. Eğer çocuklan varsa ahvali şahsiye memuru hiç bir muamele yapmadan meseleyi mahkemeye gönderir. Mahkeme çocuklara hangi tarafın bakacağına karar verdikten soııradır ki boşanma imkân dahiline girer. Burada şahsî bir müşahademi kaydetmek isterim: Bundan altı yıl önce Maarif Vekâletinin emrile bir Türk muallim kafilesi içinde yaptığım bir tetkik gezisi sırasmda, Moskovada bir evlenme ve boşanma daire^ini ziyaret etmişüm. Orada bu işler hakkmda bazı malumat edindikten sonra, ahvaii şahsiye memuruna: « Niçin eski usulü, yani bir tarafln arzusile derhal boş3nmayı kaldırınız da, tebligat ve diğer tarafın celbi usulünü koydunuz. Mademki boşanmayı istiyen taraf ısrar ettiği takdirde, diğer taraf razı olmasa bile, gene boşanma mümkün oluyor; şu halde bu tadilâtın pratik faydas; nedir?» sualini sormuşhım. Aldığım cevab şu oldu: tEski usulde evde çlkan küçük bir kavga neticesinde anî asabiyetle kan veya koca derhal memura müracaat ederek eviilik sicilini sıldiriyor, yani boşanıyor; halbuki iki gün sonra barışıyorlar ve tekrar gelip evleniyorlar, böylece evlenme boşanma sicillerinde büyük bir karışıklık oluyordu. İşte böyle enî hareketlere ve sicil kayıdlarmda karışıklığa meydan vermemek İçin diğer tarafln ceibine lüzum görülmüş ve bu kaide konmuştur. Bu suretle vakit geçlyor, bazan bir taraf boşanma talebinden pişman oluyor, bazan da karşı taraf giderek eşile barışıyor ve bir çok boşanmaların önü alınıyor». Bu İzahatı dinlerken eski hukukumuzdaki anî boşamaları ve tekrar evlenmeleri ve (hulle) ınüessesesini gayri ihtiyarî hatırlamıştım. Böylece söz birliğile boşanmanm tarilıte ve bugün muhtelif rremleketlerde arzettiği şekilleri klsaca gözden geçirdikten sonra gözlerimizi kendi mem'.eketimize çevirelim. Bizde de karşllıkh rıza ile boşanmanın mümkün kılınması İsteniliyor. Hattâ bu hususta bazı hukukçular tarafmdan geniş neşriyat da yapıldı (3). Biz bu husustaki fikrimizi evvelce yaptığımız Glr etüdde açıklamıştık (4). İtiraf edelim ki söz birliğile boşanmanm Medenî Kanuna konulmasının ne fayda temin edeceğir.i anlıyamlyoruz. Deniliyor ki söz birliğile boşanrrja5a müiaade etmemek, ayrılma. ğa karar vermiş olan kan kocayı, boşanabilmek için dolambaçlı yollara ve yalan söylemiye sevketmek demektir. Fakat bugün boşanma istiyenlerden acaba kaçta kaç önceden söz birliği etmiştir. Bu nispet her halde psk az olsa gerektir: Bu kadar bir azlık için kanuna böyle bir açık kapı koymak ne dereceye kadar doğrudur. Karşılıkll anlaşmayla boşanmayı istiyenler için boşanmak bugünkü boşanma sebebleri. çerçevesi içinde güç bir iş değildir. Fakat şayed Medenî Ksnunumuz tadil edilerek karşılıkh anlaşmayla boşanma kolayca mümkün kılınırsa, öyle zannedcriz ki bunun doğuracağı ır.ahzurlar, getireceği faydalardan daha çok olacaktır. Fikrimizce söz birliğile evlilik kaydini sildirmek ve böylece ferdlere istedikleri zaman evlenip istedikleri zaman boşanma imkânını vermek teemmülsüz ve adeta muvakkat evlenmelere yol açar ve bu suretle aile mefhumunun oyuncak halir.e getirilmesine sebeb olur. Düşünmek lâzımdır ki, insan denilen mâhluk asla kâmil değildir. Binaenaleyh böyle bir serbestî suiistimal edüir. Cemiyette bünye bozukluğuna sebeb o'abilir. Şunu da gözden uzak tutmamalıdır ki, sözbirliğile boşanma usulü kabul olunduğu takdirde bir çok kocalann karılannı boşanmaya iknaa teşebbüs etmeleri gibi sosyal ve ahlâkî bünyemiz için tehlikeli bir yol açılmış olur. 11 ağustosta, Almanlar tekrar 400 u İki yangın başlangıcı çakla İngiltereye saldırdılar. AlmanYcşilköyle Floıya arasında Koyundere ların 66, İngilizlerin 26 uçağı zıyaa uğmevkiinde Mustafaya aid arpa tarlasınradı. da dün yangın çıkmış, tarlanm bir kıs12 ağustosta, Alman uçaklan 100 tane Vapur tarife!eji mmdaki arpalar yandıktan sonra yanfazlasile 500 olmuştu. O gün AlmanBir kariimiz yazıyor: gın söndürülcbilmişür. lann 62, İngilizlerin 13 uçağı düştü. «Taşıma vasıtalarının yaz tarifeleri Uiküdarda Ihsaniye mahallesinde bir 13 ağustos hücumu, gene 500 uçakia yapıldı; kayıblar şöyledir: 78 Alman, tespit olunacağı sırada gazeteler bütün arsada mahalle çocuklan ateşle oynar13 İngiliz uçağı ayni günde, bir ingiliz vapur, tren vesaire seferlerinin yekdi larken otlar tutuşmuş, itfaiyenin vakünbo:r,ba filosu da, 2600 kilometrelik bir ğerlerine uydurularak arada bir ahenk de yetişmesi sayesinde ateş hemen söndürülmüştür. uçuşla Alplerden geçerek Milâno ve tesis olunacağım yazmlş, biz de seTorino'daki İtalyan tayyare fabrikaları vinmiştik. Bu sevincimiz boşa çlktı. Yağ hırsızı nı bombalamış ve zayiatsız dönmüşlerdi. Çünkü bazı seferler yolcular için koZindankapıda Yorgi Gazilâya aid ma14 ağustosta, Almanlar İngiltereye 300 layhk doğuracağı yerde güçlükleri muuçakia hücum ettiler. 31 Alman uçağına cib olmaktadır. Meselâ Kadıköyünde karna fabrikasından Ofise aid bir teneke oturup da Boğazda işi gücü olanlar sadeyağ çahnmıştır. Bunun üzerine mükarşı 7 İngiliz tayyaresi kayboldu. 15 ağustosîaki hücum, en büyüklerin haksız yere pek çok vakit kaybediyor essese memurları etrafı gözlemeğe başden biri oldu. 1000 Alman tayyaresi In lar. Kadıköyünden sabahları 6,20 de lamışlar ve öğleye doğru Mehmed adıngiltereye yağmur gibi bomba yağdırdı. kalkan vopur Köprüye 6,4ü te geliyor da üstü başı pejmürde bir adam kapı]80 Alman uçsğı düştü; İngilizier 34 ve Boğaza hareket eden 6,40 vapuru da dan yavaşça girerek bir kenarda duran biraz evvel gitmiş bulunuyor. Akşarn rafina yağlarından iki tenekeyi ahp sotayyare kaybettiler. ingiliz kaynakları bu ilk hücum haf üstü Kavaklardan eskiden 17,40 ta kal kağa çıkarken yakalanmaştır. Dün cürmahkemesine sevkedilen tasında, Almanların 477, kendılerinin kan vapur şimdi 17,55 te kaıkıyor, bu mümeşhud 111 uçak kaybettiklerini, fakat İngiliz nun yolcuları Kadıköyüne gidecek 19,35 Mchmedin yapılan muhakemesi sonunda pilotlarmdan bir kısmmm kurtulduğu vapuruna yetişemiyorlar. Ya Şİrketİ tevkifine karar verilmiştir. nu, yalnız 42 pilotun öldüğünü haber Hayrivenin, yahud da Derdzyolları liman vapurlanmn tarifelerinrie küçük verdiler. •yaş otuz beşi geçti. İhtıyarlığa doğru Alman hava hücumlan devam eddyor bir değişiklik yapılarak bu mahzurun kaçılmaz adımlarla ilerlediğimi etortadan kaldırılmasmı Boğazda çalışan du. rafıma inkâra yeltensem bile buna arKadıköylü memurlar namına rica ede18 ağustos günü bir pazara musadifti; tık kendi nefsimi inandıramam. Yandan rim.» gene pek kuvvetli Alman teşkilleri bnşşakaklarıma doğru uzanan gür saçlarım Hamidiye suyu çeşmeleri gec ta Lor.dra olrrak üzere İngilterenin bir iki yıl var ki sinsi sinsi seyrelmeğe, muhtelif şehirlerine hücum ettiler. Bu açılıp erken kapatılıyor siyahiarı azalıp, beyazlan çoğalmağa da sayılı fena günlerden biri oldu. AlBeşiktaş Hayreddin iskelesi 25 ru başladı. man bombacılan 141 tayyare kaybetti. marada Suphi Kâmil Hekimoğlu Kemal çağının, ihtiyarhğın da çocukimler; ingilizlerin 22 avcısı düşmüştü: 10 zasile: luk ve genclik gibi tabii ve bir Allah pilot sağdı. rNakliye vasıtalarımn eksikliği yü emri olduğunu biidiğim halde, nedense Bundan sonra, bir hafta kadar hü zünden İstanbula Taşdelen, Kayışdağı, bana son zamanlara kadar buna alışacumlar hafifledi ve daha az tayyare İle Hür.kâr vesaire gibi memba sulan güc mam gibi geliyordu. Sanki genclik ve yapıldı; 24 ağustosta, Alman akmalrı getiriliyor. Bunn neticesi bir çokiarı tazelik yıliarını beşikten mezara kadar tekrar şiddetlondi; bir kaç gün ayni Hamidiye suyu istihlâk etmek mecbu garantilemişim gibi ömrümün hep bu sertlikte devam etti. İki taraf şu ka riyetinde kalıyorlar. Halbuki Ihlarr.ur dinclik ve zindelik içinde geçeceğinr» ve yı'blan verdiler: \ daki Hamidiye suyu çeşmeleri suyol böylece uzun seneler devam ettikten 24 ağustosta: 55 Alman, 19 Ingiljz cuların keyfine tâbi olarak sabahları sonra bir gün ani olarak devrilen yaşlı 25 , : 56 13 > gec açılıyor ve akşamlan erken kaDa bir çmar gibi öleceğimi tahayyül eder26 , : 47 15 > tılıyor. Buralardan muntazam şekilie dim. 28 • : 24 12 » verilmesinin teminini BelediyeırJzşimdi ise orta yaşa da alıştım, yann 30 , ; 62 19 > den rica ederiz.» ihtıyarlığa da alışınm elbette.. Düşünüyorum da, şu alışmak galiba Tanrmın biz kullarma en büyük lutfu olsa gerek diyordum. İşte benim hayatım da meydanda... On senelik evliyim. Yirmi beş yaşına gelip evlenene kadar kendimi o kadar kıyasıya bir çapkmlığa alıştırmıştım ki. bir gün gelip bir aile yuvası kuracağıma, TtSlSİIJ.ERİ MTTVAFFAKIYETLE DEVAM EDİYOR. hayatımı bundan böyle sadece bir kadıHer akşam seanslar saat 9.30 da başlar. Yerleıinizi hemen tedarik na vakfedecefime ihtimal bile vermezediniz. Telefon : 60821 dim. O vakitler garib bir de telâkkim var, Cumhuriyeİ Hsillk söibyıınıyı Hıristiyanlıktan sonra aile İşlerinin kilise eline geçmiş olmasına rağmen Justinianus devrinde bile eşlere bir laraflı boşanma hakkı tanmmıştı. Ancak hakh bir sebeb olmadan başayan taraf için cezalar konmuştu. Söz birliğile boşanma Cermen hukukunda da vardı (2). Boşanma mukavelesi koca İle karınln ailesi arasında yapılırdı. Fakat onuncu asırdan İtibaren Cermenlerde de boşanma münhasıran kilise hukukuna tâbi oıdu. On sekizinci asrın filozofik telâkkilcri bu asırdan sonra kabul edilrniş olan kanunlardaki aile hukuku kısnuna da tesir İcra etmiş ve Prusya kanunu, Fransız Medeni Kanunu, Saksonya Medenî Kanunu boşanmayı kolaylaştlrmıştır. Fransız inkılâbı esnasında 1792 yılında çıkanlan bir kanun, diğer boşanma sebeblerinden başka söz birliğile boşanmaya ve hattâ bazı hallerde bir tarafll arzu ile boşamaya cevaz vermişti 1804 tarihli Fransız Medenî Kanjnu bir taraflı boşamayı kaldırmış, fakat söz birliğile boşanmayı, karışık bazı eşkâl ve merasim dairesinde ipka etmişti. Fransada Krallık geri geldikcen sonra boşanma imkânı tamamen kaldlrıldı. 1884 yılında boşanmıya tekrar cevaz verilmişse de, söz birliğile boşanma artık kabul olunmamıştır. Bugün söz birliğile boşanmayı kabul eden memleketler: Belç;ka, Lüksemburg, Rumanya, Estonya, Leronya, İskandina^'a memleketleri, bazı Cenub Amerikası devletleri ve Sovyet Rusyadır. Bu son memleketin boşanma hukuku başlı başına bir kategori teşkil eder. Bugün en kolay boşanma usulü orada caridir. Zira Sovyet hukuku söz birliğile boşanmayı kabul ettiği gibi, eşlerden birinin bir taraflı boşanmasml da kabul etmektedir. Bundan bir kaç yıl önceye gelinciye kadar Sovyet F.usyada bir evli erkek veya kadın, ahvaü şahsiye memuruna giderek, hig bir sebeb göstermeksizin, evlilik sicilini slldirebilmek. yani eşini bir taraflı olarak boşarr.ak hakkını haizdi. Diğer eşin İsücvabına lüzum yoktu. Son yıllarda bu usul değiştirildi. S^ m c u c a r i ° ' a n ^ a " İdeye göre: Eşlerden biri memura müBugün sözbirliğile boşanmayı kabul etracaat ederck boşanma taleb ettiği za miş olan İskandinavya memleketleri, man, memur, diğer eşe muayyen bir Belçika ve Lüksemburg, itiraf etmek lâmüddet içinde huzuruna gelmesi için zımdır ki, kültür bakımından bizden f azeteci arkadaşlardan Ulvî Olgaç, İstiklâl gazetesinde «34 yıllık gazetecilikte neler gördüm?» başlığı altında hatıralarını yazıyor. Bir müddet evvel çıkan ve 31 marta aid olan kısmını, tekrar okııdum; burada Mahmud Muhfar Paşaya aid ilerde memleketlerdlr. Bizimkl gibi içti bir yanhşhk göziime iüşti. Benim de, mai ve ferdî kül:ür seviyesi henüz gön içinde yaşadığun bu vak'ada ve onu talümüzün istediğinden uzak olan bir kib eden hâdiselerde, Mahmud Muhtar memlekette sözbirliğile boşanma usulü Paşa gibi güzide ve cesur bir kuraannün kabulü, öyle sanıyoruz ki, düzeltil danın rolünün yanlış gösteribnesine gönmek istenilen aile bünyesini büsbütün lüm razı olmadı. Arkadaşunız, o zaman hassa ordusn sarsar. Sovyet Rusyanm bu usulü kabul etmesi komünist ideolojide aileye bizdm kumandanı olan Mahmud Muhtar Paşacemiyetimizde tanınan yerin verilmeme nın Hareket Ordusu İstanbula geldiği sile ilgilidir. Bununîa beraber orada da zaman. asi askerlere kumanda ettiğini hi aileye yavaş yavaş yer verilmeğe ve sanıyor ki burada ya hafızası, yahud da yukanda söylediğimiz gibi, boşanmaya Pasanın «Hassa kolordusu kumandanı» unvanı kendisini aldatıyor. bazı tahdidler konmaya başlanmıştır. 31 mart sabahı, Mahmud Muhtar PaMedenî kanunumuza göre, boşanma güç değil, bilâkis çok kolaydır. Bilhassa şa. acele. o zaman «Babı SeraskerU deLntizaçs;zlık sebebi çok geniştir. Şayed nilen Harbiye Nezaretine, şimdiki Ünibugün boşanma güç görülüyorsa bunun versite binasına gelmiş ve orada, pek sebcbini Medeni kanunda değil, muha kahraman bir tabur olan Plcvne Nikeme nsnllerinde ve mahkemelerdeki iş şancı taburunun, birinci piyade alayının birinci taburunun, birinci 'tfaiye lerin çoklufnnda ve bir de bir kısım hâtaburunun ve Davudpaşa kışlasuıdan kimlerin bu husustaki sıkılığında aratnak gctiıttiği birinci mızraklı süvari alayılâzımdır. Bp son noktalara çare bulunnın kumandasını bizzat eline alarak bu makla mesele basit suretle halledilebilir. kuvvetle Ayasofja meydanındaki mebMuhakkak olan bir şey varsa o da usan ve âyan binasının bir kr.ç sene Türk içtimaî bünyesinin, büyük inkı evvel yanmış olan adliye dairesinin lâbımızdanberi baştan başa bir İsühale önünde toplanmış hulunan asi avcı tageçirdiğidir; bu istihale tarbiatile aileds burlarına hücuma hazırlanmıştı. Fatat de bazı buhranlar doğurmuştur. Bugün Vükclâ Hcyeti, büyük zaaf gösteriyor, boşanmalar biraz fazla gibi görünüyorsa kan dökülmcsine meydan vermemek ibunun sebebi Medeni Kanun değil, bu çin, Hanıdi Çavıışun ayaklandırdığı avcı buhrandır. Boşanmalardaki ifratın önü taburlarına Mahmud Muhtar Paşanın hii ne geçmek tabiatile lâzımdır. Fakat, cum etmesine müsaade etmiyordu. Kaevvelce de dediğimiz gibi, bunun önüne bine. isyan ve irtica hareketinin yumukanun ve kaidelerle geçilemez, ancak şakJıkla ve nasihatle bastırılacağı ümikültürle ve iktısadiyatla geçilebilir. Şa dinde idi; daha doğrusu böyle ham bir yed bir kadın kocasının gelirini gözö hayaİe kapılmıştı. Mahmud Muhtar Panünde tutmaksızın lüks ihtiyaclarmın şaya müsaade edilmiş olsaydı 31 mart tatminini istemekte ve bunu elde ede vak"ası daha o sabah hastınlmış olacaktı. meyince de geçimsizlik yapmakta ve Bu arada, asiler, Beyazıd meydanına neüce boşanmıya gitmekte ise; şayed giderek oradaki taburlann da kendilebir koca sefahat âlemlerinde dolaşa rine katılmasını temin etmek istemişrak kan ve çocuklarının sefalette kal lerdi. Mahmud Muhtar Paşanın eınrile masına sebeb olmakta ve bu yüzden birinci Plevne Nişancı taburu. hunların çıkan geçimsizlik neticesinde de boşan iisrüne ateş etmekte bir an bile t e ma vaki olmakta ise; şayed bir kadın reddüd etmedi. Püskürtülen asiler, tekbaşka bir erkeğe kaçarak boşanmıya se rar Ayasofya meydanına döndüler. Kabebiyet vermekte ise bütün bunların bine istifa etti; Gazi Ethem Paşa Sadsebebini o kadın veya erkeğin evliligi razam oldu ve ycni kabinc işi nasihatle sadece bir hak, daha doğrusu bir va halle çalıştı. Bunun üzerine asiler, büssıta olarak telâkki etmesinde ve ev bütün gemi azıya aldılar; yavaş yava$ liliğin mükellefiyet ve vazife cephesini hassa ordusunun bütün kıt'aları. avcı görmemesinde aramak lâzımdır; bunun taburlarına iltihak ettiler. Yalnız Plevda sebebi, onlann kültürünün ve ah nc Nişancı taburu, itaat ve disiplini mulâkî terbiyesinin eksik olması, evliLk hafaza cdiyordu. Hamdi Çavuşuu zorile faziletinî haiz olmamasıdır. (5). Şu hal vc hükumeün emrile bu tabur. önünde de ilk yapılacak iş umumî refah ile bir mızıkası ve başında kumandanı ile sulikte umumî kültürü ve memleketin bayları olduğu halde, Recelcyin tam bir meydanına ge'di. kadın ve erkek, köylü ve şehirli her fer inüzamla Ayasofya dinde şahsa. aileye ve cemiyete karşı Asiler, taburun kumandanı Hamdi Musmes'uliyet hislerini yükseUmektir (6). tafa Bcyle subaylarını öldümifk istediklcri zaman, t u taburda İlırahiın ÇaHIFZI VELDET vuş, onlann karşısına dikiidi. Sünpü takmış olan bölükler. subaylarını kur(1) Collinet Giffard, Pr^cis de Droit tardılar ve ayni inüzamla kışlalanna döndüler. Plevne Nişancı taburu, sonuRomain (1930) s. 224. Prof. Dr. A. B. Schwarz. Boşanma na kadar, isyana karışmamışdr. meselesi etrafında düşünceler. ÜnlverMahmud Muhtar Paşa, hiikuınetln alsite konferanslan 1941 1942. S. 132. diğı vaziyet karşısında Modadaki evine (Bu konferansln fransızca metni İş dönmüştü. Asiler, ertcsi günü, onu eMecmuasmın 30 uncu sayısında mov vinde aradılar; öldürmek istiyorlardı; cuddur.) kaçıp kıırtuldu ve snnra, Hareket Or(2) Heinrich Brunner, Grundzüge der dusuna iltihak etti. Hareket Ordusu deutschen Rechtsgeschichte (1910), s. İstanbulu silâh kuvvetilc kur(ard:ğı gün 215. Mahmud Muhtar Paşa. hassa ordusu(3) Gad Franko Milâsll, HuKukl Bil nun asilerinc kumanda etmiş değildir. giler Mecmuası 1937 senesi koleksiyo Onlara, Hamdi Çavuş ve arkadaşları nundaki makaleler serisi. kumanda ediyorlardı. Evvelce açıja çı(4) Dr. Hıfzı Veldet, Boşanma se kanlmış bazı alaylı subayların da kibeblerinin, hukuk tarihi, kilise huku misi zorla, kimisi de istiyerek asi asku ve hukuk politikası bakımından u kerlere kadlmışlardı. Sonrn bunlar mumî surette tetkiki (İstanbul 1939) mahkutn edilcrek asıldılar. s. 26 28. Mahmud Muhtar Paşanın. asilere kn(5) 16.VI.1942 ve 27. VI. 1942 tarihli munda etmediğinin en büyük delili, Cumhuriyet gazetesinde (Evlilik Fazi isyan bastınldıktan ve Sultan Hamid, leti ve Boşanma Meselesi) ve (Boşan tahtından indirildikten sonfa, Paşanın, mada Güçlük ve Kolaylık meselesi) adlı artık birinci ordu denilen hassa ordusu makalelerimizde bu cihat İzah olun kumandanhğına tekrar tayin pd'lmış ve muştur. bir müddet daha bu ordunun başında kalmış olmasıdır. Eğer Mahmud Muhtar (6) 4 sa\nh nottaki etüd S. 29. Pasa asilere kumanda etseydi, o da, aVefat sılırdı. İstanbulun eski ve manıf manifatura Tarihî bir hakikat olan bu tafsflâttan tüccarlarmdan, bevliye mütehassısı Dr. sonra, ümid ederira ki arkadaşım, o Afif Kamman ve Behzad Kammamn yanlışhğı düzeltir. pederi Hacı Rıza Zade İsmail Hakkı Kamman kısa bir hastahğı müteakıb vefat etmiştir. Cenazesi bugün saat 11 buçukta Sirkecide Araba vapuru iskeîesinden hareket edecek olan Şirketi HayriN'üshası S kurusrnı. yenin 52 numaralı vapurile Anadolu; Türkive Haric hisanna nakledilecek, öğle namazından icin lcüı sonra cenaze namazı Hisar camiinde Senelik 14O0 Kr. Z700 Kr. kılmarak oradaki aile mezarlığına defAJto aviık 750 » 1450 > nedilecektir. Üc avlık 400 » 800 • Merhum hayırpen er ve çok sevilmlş Bir avlık 150 » Yoktur. bir zattı. Cenazede bulunmak istiyen cîostlan 11 buçukta %'apuru teşrif edebilirler. Gazefemize eönderilen evrab »e rszilar Merhuma Allahtan rahmet diler, lcenesredilsin edilmesin tade edilme? ve derli ailesine taziyelerimizi sunanz. nvaından mes'nlivct teahol alunmaz. CUMHURİYET Abone seraiti Dikkat ? = KUçUk hikâye Alışmak/. Alıştılar!. Ben ds öyleyim. Ben de onlarsız yaşayamıyacağımı, her günümü bir reni saçm, bir renk gözün, başka bir sesin ahenginin sarhoşluğu altında geçirmezsem imkânsız bu ömrün yürüyemiyeceğini sanırdım. On yıldır ayni göz ve saç renginin, ayni ses ve edanın, ayni hareketlerin, hulâsa ayni güz«lliğin tek tarafll, fakat vakur, daha manalı ve daha derin ve ç&k daha samimi füsunu altında, hayatm hoppalıktan, havailikten ibaret değil de, dürüstlük ve samimiyetten ibaret olduğunu anlamış olarak yaşıyorum. Alışamıyacağımdan korktuğum yalnız bir şey var: Evlendikten iki sene sonra karım bize afacan bir yavru getirdi. Kan koca elele, başbaşa vererek çocuğumuzu büyütmeğe başladık. Gel gör ki küçüğümüz haylaz mı haylaz, edebsiz mi, edebsizdi. Serıelerce ikimize de gece uykularmı. gündüz rahatmı haram etti. Bağırdı. çağırdı. ağladı. sızladı, koştu, düştü. hastalandı, iyileşti. Bizi zaman zaman mizden, uçacak, kaçacak korkusüe ödümüz kopuyor, ona sımsıia sanlıyorduk. Annesi kaç defa kendini kaybederek kızım ız a: Kucfret Sinan Neclâ, bizi yalnız bıratap da sakm gitme ha.. emi?. Kadıköy 0 P E R A Sinemasmda ZATİ SUNGUR dı; ayni zamanda, ne kadar çok, ne. kadar çeşidli sevgilim olursa, bahtiyarlığım ve saadetim o kadar fazla olur sanırdım. Böylece bazan bir günde dört beş tanesile ayrı ayrı saatlerde sözleşir bunlardan bazılarım atlatır, bazılarına gider, kimisini ağlatır, kimisini üzer, kinıisini bahtiyar eder, güldürürdüm. Sevgililerimin hemen hemen hepsînden «hayatlarınm sonuna kadar yalnız beni seveceklerin, zaten ilk ve son erkekleri ben olduğuma. dair teminat alırdım. Onlar aşkm o tatlı ve yalancı mestliği içinde bülbül kesilirler, söylerler, söylerler ve sonunda hemen daima, «beni kaybettikleri tal$4:rde artık hayatlannın hiç bir manası ve hedefi kalmıyacağı için» kat'iyyen yaşayamıyacaklarını yeminlerle iddia edip dururlardı. İşin garibi ve minnetle kayda değer tarafı da şu ki, bunların hepsi zaman zaman ve sıra sıra beni kaybettikleri halde çok şükür hiç biri iddia ettikleri o korkun'; akıoetlere uğramadılar. Maşallah hepsi de sapasağlam. çoluğa çocuğa, havatın hayı huyuna karışarak yaşayıp gidiyorlar. türiü hislere atıp atıp çıkardı. Dört beş Diye sordu, yalvardı, ve her defasmda: yaşmdan sonra evin içini neş'eli kah Peki anne gitmem™ kahalarla dolduran, ortahğı çınlatan bir Diye cevab aldı ama, çocuk sözü işte. kız oldu. İşte artık ahşmanm en dehInanmak olur mu? Sözünde dunnadı ve şetlisi ile bu muazzez vücude ahşmıştık. bir haftalık şiddetii hummalardan sonHaz, elem, gaye, hedef hep o idi. Vâiıâ gene haylaz, gene şirret ve edebsizdi ra ölüverdi. YaiTumu kucakladım, karama, haspa fevkalâde de tatlı idi. Evde Jıyordu, onu hem öptüm, hem de bütün hâkimi mutlak o idi, nazmı, izini bize inkisar ve sitemlerimle gene azarladım: pekâlâ çektiriyordu. Yedi yaşına gelince lnkisar ve sitemlerile gene azarladım: kendisini mektebe verdik, şimdi artık Bu yaptığm doğru mu Neclâ?. Hanl defterleri, kitablan birbirine katarak. sen tjize söz vermiştin, gitmiyeceğine oraya buraya mürekkebler dökerek, dair vaidler etmiştin, neden yalancı cıkfarkmda olmadan elini yüzünü simsiyah tm, daha bu yaşta bu kadar yalancılık boyayarak okumağa başladı. Yaman da sana yakışır mı? çalışkandı. Dedim. Bir kış günü mekteb dönüşünde hayİki ay var ki. artılc o. aramızda yok. lazlıgı tutmuş, şiddetii bir yağmur alİçimizden sesi daima bir su gibi akıp tında uzun müddet kalmış, iyice soğuk duruyor. <Ana, baba odamızda mütemaalmış, nihayet neden sonra eve dayak diyen sessiz oturuyor, ve birden eskiden yemiş bir köpek yavrusu gibi sırsıklam. süklüm püklüm geldi. Anne, baba ikimiz olduğu gibi kapıyı arkasına kadar vurarak açıp, onun haykıra bağua, bütün blrden: şirretliği ve" bütün haylazlığı ile içeri Aman kızım, bu ne hal? girmesini bekliyoruz. Diye bağırdık. Hemen o gece hastalandı bir hafta ateşler içinde yattı. BaBakalım her ş?ve alıştıgım gibi, onsuzşx ucundan bir lâhaza ayrılmadık. Eli luğa da alışabilecek miyim?

Bu sayıdan diğer sayfalar: