26 Aralık 1942 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

26 Aralık 1942 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

26 Birincikânun 1942 CUMHURlYET Noel mesajları Darlanın ölmezden dSutaütc/mL Amiral Darlan'ın katli ve bir facia bir kaç saat Amiral Darlan'ın sonu ir kaç gün önce Mister Boosevelt gibi Birleşik milletle• ,.. " rin şefliğini deruhde eden mühim bir sima, Amiral Darlanı tezkiye (Baş tarafı 1 inci sahifede) etli, onun Müttefiklere katışuğı giinAlmanlar tarafından tahrik edilmiş budenberi, şeref ve sadakat dairesinde ha iunmasının mümkün olduğu resmen reket ettiğini ve Müttefiklere değerli söylenmektedir. Fransız makamları kahizmetlerde bulunduğunu söyledi. tilin 6,35 çapında bir tabanca ile iki Mister Roosevelfin bu sözleri söyle kurşun attığını bildirmektedir. İkinci mcsinden sonra İngilizler de Amiral Uar kurşun Amiralın dğerlerine girmiş ve lan'la aralarındaki ihtilâfların bertaraf öldürücü olmuştur. Bununla beraber Ao'mağa yüz tuttuğunu söylemeğe başla miral, bürosunun kapısında katille boğuşmuştur. Katil, Amiralın ellerinden dılar. Daha sonra bizzat Amiral Darlan'ın kurtulmuş ve İki kurşun daha atmışşahsî bir ihtiras peşinde koşmadığına, tır. Kurşunlardan biri bir Fransız sumemleketini kurtardıktan sonra umumî bayına isabet etmiştir. Katil tevkif ehayattan çekileceğine dair söylediği sbz dilmiştir. Şimdi sorgu altmdadır. Katili tutanlar diğer bürolardan yetişen ler, Londra gazeteleri tarafmdan, hattâ Fransız subaylarıdır. Katilin 20 yaşmçok iyi karşılanmış ve böylece Amiral da bir genc olduğu söyleniyor. İsmi heDarlan hakkında İngiliz ve Amerikan nüz ifşa edilmemektedir. Kati] sabahgorüşlerinin birleşir gibi olduğu göze leyin yüksek komiserlik dairesine gelçarpmıştı. Bu yüzdcn Fransanın Afri miş ve Amiralı görmek İstediğini söykadaki sünıürgelerinin şefliğini üzerine iemiştir. Amiral dairesinde bulunmadıalan ve şahsiyetini adamakılh belîUen ğmdan katil geri dönmüş ve tekrar Amiral Darlan'la Müttefikler arasında üğleden sonra gelmiştir. Burada Amiraişbirliği ve elbirliği en şiımullü tarzda im bürosundan bir kaç adım geride durgerçekleşmek üzeıeydi. muş ve Amiralın bürosuna gitmek üİşte tara bu sırada Amiral Darlan, an zere koridordan geçtiğini görünce ateş etmiştir. Binbaşı Fourcade silâhın issızm maktul düşeıek hayata veda etti. Darlan, oiümü aııında gerçi MüUefiK tikametini çevirmeğe teşebbüs etmişse lere bir takım hizmetler ifa etmiş bu de, dizinden bir kurşun yarası almıştır. lunuyordu. Fakat memleketine ifa etAmiral Darlan bizzat kendi otomomeği dilediği hizmetin zerresini bıle ya bilile hastaneye taşınmış ve bir rahib pamamıştı. Fransa tarihinin onu nasıl taraf.ndan son dinî merasim yapılmıştanıjacağı bir meseledir. Çünkü Fran tır. Derhal haberdar edilen Mndam sanm sukut ve hezimeti sırasında şah Darlan hemen gelmişse de. Amiral son laıımış bir şahsiyetti. Memleketinın nefesini vermiş bulunuyordu. mukadderatı hakkmda sağlam bir kanaCezayirde vaziyet sakindir. Katil siat sahibi miydi, değil miydi, yoksa ge yasî cürüm islemiş bulunmasma rağlişi güzel bir maccracı mıydı? Pek bclli men, kargaşalıklar çıkmıyacak gibi gödeğil: Belki bu üç hal onun şahsında rünmektedir. Bununla beraber, halk kanşmış ve bu karişıklık ondan nıüte arasmda çok derin bir infial vardır. reddid, fakat haris, atılgan ve hedetsiz Katil bir Franzdır. biı şahsiyet vücude getirmişti. Amiralın halefi bugiin tayin Fransanın yıkılışından evvel de bariı ediliyor bir şahsiyet o!an ve Fransız bahnyesiŞimalî Afrikadaki Müttefikler umunin başında bulunan Darlan, Fransanın r.ıî karargâhı 25 (a.a.) Fransız Imyıkıhşmdan sonra büsbütün sivrildi, paratorluk meclisi, Darlan'ın ölümünün çünkü Fransayı Almanya ile anlaştıra ortaya attığı mesele hakkında müzakeıak Fransanın mukadderatına ycpyeri relerde bulunmak üzere yarın toplanaistikamet vermek istiyordu. Hattâ bir caktır. aialık Laval'in beceıemediği bu işi. onun General Nogues, garbî Afrika umumî başarması bekleniyordu. Çünkü İngilte valisi Boisson'un derhal Cezayire gelreje karşı çok seıt sözler söylüyor, Fıansız donanmMinın Merselkebir'de İIIRİIİZ donanması tarafından uğradığı tccavuziın intikamını alacağmı gürle>en bir ifadeyle anlatıyordu. Darlan bu kadarla da kalmadı. Çünhü Dakarda, Suriyede ve Madagaskarda (Baş tarafı 1 inci sahifede) İnsilizleıe mııkavemet emrini verdi. hallesinde lıücum kıt'alarımız kuvvetle Ve İngiliyler bunların biıini de uııutmüdafaa edilmiş düşman mevzilerine madılar. He!e onun bütün Fransız dogirmişler ve göğüs göğüse cereyan eden nanmasını İııgiltereye devretmesi ve şıddetli çarpışmalardan sonra bu mevMütteükler davasına çok büyük hizzileri ele geçirmişlerdir. Ganaim ve esir metler yapması nıümkün olduğu halde ahnmıştır. buııu yapmaması ve İııgilterenin bir süStalingradm cenub batısmda bir karşı rü güçlüklerle kr.ışılaşmasına sebeb oltaarruz neticesinde birliklerimiz bir deması, İngilizlerin onu affetmemeîerine. hattâ yeni vaziyetini tanımamak için inad miryulu bölgesinde İki Mihver taburunu imha, 7 tankı tahrib ve bir demiryolu göstermelerine saik oldu. Bu yüzden kcvuşak noktasmı İşgal etmişlerdir. Darlan'ın katline dair İngiV.z radyoMoskova 25 (a^) Reuter ajansımn sıında ük siyasî mütalcayı yürüten siMoskovadaki muhabiri Harold King yasî muharrir, onu öldüren kurşunun bildiriyor: nıühim bir mescleyi hallettiğini söyliyeNoel arifesinde Kızıîordu Don nehrirek İngilterenin onu mühim bir sıyu'î mesele tanımakta devam ettiğini ifşa :ım orta mecrası çevresinde cenub İsf'kametinde 12 ilâ 15 mil kadar ilerleetmiş oldu. miş ve Kafkaslarm şimalinde Alman.Amiral Darlan. Amerikalılarla gayet arı yeni bir mağlubiyete uğratmışür. iyi anlaşmıştı. Ameıikahlar, son deıecş Gürcistan askerî yolunun son nokrealist bir siyaset tutarak geçmişe mazi tası Ordzhonikidze'nin şimal batısındaki demişler, onunla yeniden anlaşır.aşa mevzilerinden İleri atılan Sovyet kuvlıakmışlar, Daılan da Mister Rooveselt in etleri bir kaç günlük bir çarpışmadediği gibi, Müttefiklere karşı son de dan sonra, Grosnyden cenuba giden derece dürüst hareket etmişti. rniryclunun kollarından tririne vannışAcaba Darlan'ın ölümile, Fransadaki, lardır. daha doğrusu Fransızlar arasmdaki ayriDon nehri orta mecrası çevresinde hklar bertaıaf olur mu ve Fransa dışm I'us taarruzu Gnilia nehri kıyıları bodaki Fransızlar elbirliği yaparak vatan yıınca cenuba doğru gelişmektedir. larını kurtannağa uğraşırlar mı? Kızıîordu Skosirskaya kasabasını işgal etmiştir. Belki evet, belki hayır! Fakat kimbüir, belki de Darlanın ölümile Fran«ada bir devir kapanmıştır ve yeni bir devir açılmıştır. İhtiyar Fransız Mareşalı Cinayet Amerikada derin bir mfial uyandırdı Sovyetharpr\ L Afrikada ömer Rıza DOĞRUL Antalya Alanya yolu Antalya 25 (a.a.) Antalya ile Alanya arasmda yapılmakta olan yol üzerinde hararetli bir faaüyet vaıdır. Bu yol üzerinde şimdıye kadar muhtelil büj'üklükte yirmi bir betonarme köprü ve menfez inşa edildiği gibi yeniden dört büyük köprünün de ihaleleri yapılmış bulunmaktadır. Gaziantebde Namık Kemal ihtifali Gazianteb 25 (a.a.) Büyük Namık Kemalin 102 nci doğum yılı münasebetile evvelki gün Halkevinde bir tören yapılmış ve merhumun hayatı, şahsiyeti ve eserleri hakkmda konferans'ar verilmiş ve şiirleri okunmuştur. Törene Namık Kemalin Vatan Sİliftire piyesinden bir perdelik bir temsil ile son verilmiştir. meleri beklenilmektedir. Bugün öğleden sonra halk, yüksek komiserliğin methali holünde katafalk haline getirUmİş olan yerde teşhir edilen Darlan'ın cesedi önünden geçmiştir. Amerikadaki infial Washington 25 (aa.) Reis Roosevelt. Amiral Darlan'ın ölümü haberird öğrenince, şu demecde bulunmuştur: « Amiral Darlan'ın katli, nefret uyandırıcı bir cinayettir. Bütün Bİrleşmİş Milletlerin bütün zimamdarları bu demec üzerinde mütteflktirler. Yalmz nazilik, faşistlik ve askerî istibdad, başka türlü düşünür. Darlan'ın katili veya katillerine siir'atle adaletin tatbik edileceğine şüphe yoktur.» Teessüfe şayan bir tesadüf Londra 25 (a.a.) Reuter: Ahnanyan;n mağlubiyetini istlyen bütün Fransızîar arasmda bir tek cepîıe kurulması için müzakereler yapmak üzere General De Gaulle'ün bir mümessilinin General Dastier de la Vigerle'nin halen Fasta bulunduğu bir anda ölümü, teessüf edilir bir tesadüftür. İngilizler şimalî Afrikaya siyasî bir mümessil gönderiyor Londra 25 (a.a) Londrada ısrarla söylendiğine göre şimal Afrikaya bir siyapî İngiliz mümessilinin gönderilmesi muhtemeldir. Resmî mahfillerde bu mümessilin kim olacağı bildirilmiyor. Ancak bu vazifeye yüksek mevkii olan bir diplomatın tayin edileceği söylenümektedir. Almanlara göre Darlanı Ingilizler oldürtmüşler Ankara 25 (Radyo gazetesi) A1man radyosu «Hain Fransız Amiralı Darlan'ın Cezayirde öldürüldüğünü» büdlrdikten sonra Stockholmdeki bir muhabire atfen Darlan'ın Churchill tarafından öldürtüldüğünü söylemiştir. Alman radyosu şunu ilâve etmiştir: « Darlan kendisini İngilizlerin ö!(Baş tarafı 1 inci sahifede) dürteceğini biliyordu. Nitekim kendisinin son dakikada söylediği sözler şun çağıran bir beyanname neşretmişür. General bilhassa şoyle demektedir: lar olmuştur: « Bu cinayet, ınemleketımizi kurtar«Bana artık yardım edüemez. Çünkü mak hususundaki azmimizde hiç bir şeyi însiüzler hedeflerine varmışlardır.» değiştirmiyeceklir. Bu cuıayet bizi ayırmak şöyle dursun, tersine olarak bütün Fransızlan bugunün en önemli işi olan tek mücadelede bizi sadece büieştırecektir. Bu mücadele, Fransayı kuıtaracak olan mücadeledir. General Giraud, Londra 25 (a.a.) Fransız hattus başkumandan sıfatıle nizamı muhafaza tıvasmdaki savaşan Fransız kıt'alan, mes'uliyetıni üzerine almaktadır. Her son günlerde Trablusgarbm cenubunda ürlü ayrıhk çıkarma teşebbüsü merhaki mmtaka olan Fizar.da Mihver kuv metsizce cezalandırılacaktır.» vetlerile bir muharebeye girişmislerdir. General De Gaulle bütün çarpışan Bu harb çevresi, 8 inci ordunun TrabFransızlan birliğe çağırıyor lusgarb şehri istikametinde Rommeii Londra 25 (aa.) General De Gaulle takib etmekte olduğu çevredir. dün akşam radyoda Fransu milleline Fransız Iruvvetlerinin ilerlemiş olan hitab ederek demiştir ki: unsurlan, düşmanın motörlü bir müf« Istırablarınıiz, nefretlerimiz ve rezesini inhi2ama uğratmışlardır. Bu hıddetlerimiz bu günlerde son haddini haber, savaşan Fransız kuvvetlerinin bulmuştur. Fakat selâmete erişeceğunize kontrolu altmda bulunan Brazzaville ve intikam alacağımıza hükmettiıecek radyo istasyonu tarafmdan verilmiştir. sebebler de hiç bir zaman bu günkü kaMihvere karşı yapılmakta olan bu ye dar kuvvetli görünmemiştir. Fransız ni hareket, kâfi mıktarda kuvvetler ta milleti bizzat seçtiği bir tek millî hârafından yapılmış ıse Rummelin ric'at kimiyet altmda ve kendi yaptığı kanunhalinde bulunan kıt'alan için büyük bir lara tâbi olarak harbe devam etmek üzetehlike olabilir. Çünkü Mihver kuvvet re bütun denizaşırı Fransız topraklannın leri, kaçma yollarının tamamlle kesil blrleşeceğinden emindir. miş olduğunu göreceklerdir. Butün Fransızlar, kara, deniz ve hava kuvvetlerinin bir tek bayrak altında ve 8 inci ordu nerede? Londra 25 (a.a.) Fas radyosunun bir tek Fransanın emrinde savaşmak übugün bıldirdiğine göre sekizinci ordu zere gayretlerini birleştireceklerini üraid nun ileri birlüderi Bueratelsun'a varmış et.nektedir. Bugün vatan topraklarmda düşmcna bulunuyorlar. Rommelin Masratada kuvkahramanca mukavemet edenlerle Afrivetli bir İtalyan garnizonu bırakmış olkada, Libyada ve Tunusta düşmana hüduğu şimdi teyid edilmektedir. cum eden kuvvetler ve denizlerde ve Taranto ve Napoli bombalandı havalarda çarpışanlar hep ayni hıçkarığı Kahire 25 (a.a.) Ortaşark İngiliz ve hep ayn; sesi İşitiyorlar. Bu hıçkırık tebliği: ve bu ses bizi çağıran FTansanın feryadı Düşmanla Sirte yakmlarmda temas ve imdad âvâzesidir. halinde bulunan kara kuvvetlerimiz Fransa, tarihmin en korkunc inıtihahakkında bildirilecek hiç bir şey yok nınm yeniden canlandırdığı azimli ruhu tur. saycsinde yeniden kurulacak dünyada Dün akşam Napoli ve Taranto şe lâyık olduğu yüksek ve parlak mevkii hirleri bombardıman edilmiştir. Girid alacaktır.» adasır.daki Tymbake hava alanma da muvaffakıyetli bir taarruz yapılmıştır. Devlet taş kömür işletmeleri Ankara 25 (Telefonla) Devlet taş kömür işletmelerini idare etmek üzere Birmanyada harekât bir müessese teşkili hakkmda bir proje Bombay 25 (a.a) Doğu ordusu ku hazırlanrmstır. rrandanı General İrvvüı, radyo ile yaptığı yayımda Müttefîk öncülerinin Birmanyada her gün ağır ağır, fakat mütemadiyen ilerlediklerini ve şimdiye kadar BUGÜN düşman nüfuzu altmda bulunan çevreCEMAL NADİR'in en güzel lerde kontrollarını genişlettiklerini söykarikatürlerile doludur. lemiştir. (Başmabaleden devam) teye baş vurduğunu iddia edenler çıkacak; cinayeti Fransızlar arasmda bir iç dranıı şeklinde iz^ha kalkanlar da tiorulecektir. K.m ne corse deslu, ^ıarb içindeki hâdiselerin bizi ilgilendiren tarafı, sebeblerden ziyade neticeierdir. Amiral Darlanı son iki yıllık hayatına bakarak ih~ tiraslı bir şahsiyet diye tanıdık. Bir zamanlar Fransız donan tıasına İngilizlere karşı ateş açmak emrini veren bn bomutan, mudafaasım hazırlamak iizerı gittiği Afıikayı kendi elile Amerikalı lara teslim etmekten çekinmedi. Birbirine aykırı kaçan bu taareketleri o ne maksadla yapıyordu? Harbin netices] bakımından ortada henüz bir değişiklik yokken acaba sahiden Demokrasilerin saferine inanmış mıydı? Böyle bir zanna düşmüş olsa bile, koskoca bir devlet Eİyasetini bir yelkenli dümeni gibi her rüzgâra güre ikide bir ayarlamak ne dereceye kadar doğrn olurdu? Darlan'ın hareketi Amerikan çıkarmasına her ne kadar ölçüsüz derecede yardım ettiyse de bir kısım Fransızlan, hele De Gaulle taraftarlarmı sinirlendirmişti. Bugün böyle yapan bir adarmn, işler ters gitmeğe başlarsa, yarın gerisin geriye dönbiyeceğine nasıl inanılabilirdi? Her halde durup dururken Amerikalılara Afrika kapüannı açmakla Amiral Darlan, hem Vichy'yi kızdırmış, hem de De Gaulle'cülerin şüphesinl üzerine çekmişti. Bu hâdiscnin Afrikada sebeb olabilece|i muhtemel tepkller eğer varsakendi taraftarlarile Dc Gaulle'cü Fransızlar arasında anlaşamamazlıklar şeklinde ortaya çıkabilir. Afrikadaki Fransızlar Darlan'a ne dereceye kadar bağlıdırlar? Bunlar De Gaulle hakkında ne düşür.üyorlar? Yakından bilmiyoruz, Amiralla beraber Amerikahlara «Buyurun!» dediklerine göre her halde ayrıca bir davalan olmaması akla daha yakındır. Bu takdirde, Amiral Darlan hâdLsesinin büyük akisler uyandırmadan geçeceğini ve siyasî bir ihtiras faciası olarak tarih sahiielcrir.de kapanacağım tahmin edebüiriz. *** evvel yaptığı ifşaat Gnl. Giraud (Baş tarafı 1 inci sahifede lâmet çare&i kalmaz. Bir kuvvet siyaset takıb efnek kudretmde değildik. Bunu için müzakereye girıştik ve kurtarılması aıüaıkün olan her şeyi dürüst bir şekilde kurtardık. Bir çok Fransızlarm elle rindeki iaıkâna göre Mihverle mücadeL ettiklerinı ve etmekte oldukJarını biliyorum. Ben her iyi Fransız gibi Fransızlann birleşeceğinı ümi<l ediyorum ve ümıd etmeliyiz. Her haMe bizi kurtarmaktan başka hiç bir gayesi olmıyan bir faaliyet için, Pransızların birbirlerin' muhalefet göstermemeleri gerekmektedir. Almanlara karşı savaşan hiç bir ktmse benim düşmanım değildir. Fakat bugün hayatî ehemrniyeti haiz olan şey, Fransızlarm vakit kaybetmeden kimin etrafmda olursa olsun, birleşmeleridü:.> Amiral Darlan şuaları ilâve etmiştir « Şahsımın az eiıemmiyeti vardır veya hiç ehemmiyeti yoktur. Asıl olan bir birliğin gerçekleşmesidir.» Amerikan kıt'alan çıktığı zaman burada ağır hasta olan oğlumu görmek için tesadüfen bulunuyordum. Şimal Afrikadaki askerî kumandanlık alınan emirlen kat'î olarak utbik etu. Bu emırler Mareşalın şahsan yapuğı taahhudlere uygun bulunuyordu. İmparatorluğumuzu yalnız ıkendi kuvvetlerimizle müdafaa etmek, Bu karar, Müıver devletlerinin imparatorluğuTiuzu bizim yerlmize müdafaa İçin müdahalesine mâni olmak ve bte taraftan da Afrikada bir ordu muhafaza etmemize imkân temini için verilmısti. General Nogues ve General Papa dünyayı sulha davet etti Juin bu emirleri dürüst blr şekilde tatLondra 25 (a.a) Papa, Noel münabik ettiler. Mukavemetin yeni felâketAnkara 25 (Telefonla) Yübaşı do sebetile neşrettiği mesajda ezcümle diler doğuracağını ve FTansızlarla Amerilayısile memur maaşlarının önümüzdeki yor ki: kalılar arasındaki asırlık dostluğu tehlikeye düşüreceğini anladım. Bundan do salı gününden itibaren verileceği haber «İtalyan milletine karşı beslediğim alınmıştır. bitaraf ve derin muhabbetimi saklıyalayıdır ki her tarafta muhasamata nihamam. Bütün dünya sulh İstiyor, bu sulh yet verilmesi için emir verdün. 11 sonIstanbul Şehremanetinde zahirî değil, hakikî olmabdır. Yeni bir teşrinde mütarekenüı bozulduğunu ve belediye zabıtası vazifesi âlem kurmak isüyenler, rejim ve din Mareşalın bunu resmen protesto ettiğini serbestisini temine uğraşmalı ve milletbğrendiğim zaman hareket serbestlığimi görenler lerin sürü halinde istismar edilmelerine tekrar ele aldrm. Derhal gayretlerimi Ankara 25 (Telefonla) Bolu mebMareşalın programmı tatbika hasretüm. usu Lutfi Goren ile Konya meb'usu Os müsaade etmiyecek bü sulh temin edilBu program Fransız topraklarımn hepsi man Şevki Uludağ, İstanbul Şehrema melidir.« istilâya uğradığı takdirde tatbik edllmek netl ve belediyesinde zabıtai belediye Goebbels'in mesajı üzere önceden yapılmıştı. Şunu da tasrilı hizmeti ifa eden memurlann evvelce Ankara 25 (Radyo Gazetesi) Aletmeliyim: Bu kararı, çıkabilecek isyan ücretle geçen hizmet müddetlerinin de Propaganda Nazırı Dr. Goebbels, lan durdurabilmek için sivil ve askerî tekaüdlük hesabında sayılması husu noel münasebeüle muhtelif cephelerde makamlar tarafmdan yapılan müracaat sunda Meclise bü kanun teklifi yap çarpışan Alrnan askerleri ve Alman halüzerine verdim. Nogues ve Boisson gibi mışlardır. kma radyoda hitabede bulunarak Aldamların anlayışı sayesinde, ünparaıorman askerlerinin tarihin hiç bir devluğun esas blokunu tekrar teşkil imkâKayıb evrak çantası resinde anavatandan bu kadar uzak tnenını bulduk. General Giraud'yu Afrika İthalâtçüar birliğı portmantosunda safelerde bulunmadıklannı, harbin çok ordusunun başkomutanlığına tayin ettım bırakılan evrak çantasını yanlışiıkla açetin olduğunu; fakat onun icablarını da Bu orduya mümkün olduğu kadar çabuk lan veya bulan insaniyet namına yerine getirmenin Alman askeri için bütün kuvvet ve şevketini iade etmes Cumhunyet gazetesinde Envere getirmillî bir vazife teşkil ettiğini söylemiş ıstiyoruz. diği takdirde memnun edılecektır. ve Alman ordularının kahramanlığını Giraud ve ben bu nokta üzerinde taövmüştür. mamile mutabıkız. Burada bir hükumet Vefat tesisi bahis mevzuu değildir. Ben saP. T. T. Yüksek Fen heyeti azası ve Dışarda bulunan Rumenler dece şünal Afrikadaki Fransız menfastanbul telsizleri rr.uhendisi Rahmi tlerine nezaret ediyorum. Devlet Relsİ silâh altına çağırılıyor esirdir ve ben onun vekili sıfatile millî Oktaym eşi Bayan Hafız Seher Oktay Bükreş 25 (a.a.) Neşredilen bir kamenfaatin bekçisi olarak hareket edi uzun zamandanber: müptelâ olduğu yorum. Fransa yeniden hür ve mukad astalıktan kurtulamıyarak vefat et rarname ile, yabancı memleketlerde oderatına hâkim olduğu zaman, siyasî ıiştir. Cenazesı bugünkü cumartesı gü turan ve askerlik hizmetine tâbi olup rejimıni ve mes'ul şeflerini kendisi se ü Fransız ha^tanesinden kaldınlarak da sıhhî sebeblerle tecü edilmiş olan, çecektir. Bana gelince, ben o zaman çe ğle namazı Teşvikıye camıi şerifmde fakat yeniden muayeneleri kanun icai» kılmek imkânmı bulacağım ve vazl ılmdüctan sonra Feriköy kabrıstanın bulunan bütün Rumen tebaasının kafeme nihayet bulmuş gözile bakacağım. ;aki ebedî istüahatgâhına terkedilecek rarnamenm neşri tarihinden itibaren 40 gün içinde Rumanyada mensub oldukAmerikalılar ve İngilizler, zafer kaza ir. Mevlâ rahmet eylesin. ¥¥¥ lan askerlik şubelerine müracaat etmenıldığı zaman Fransız butünlüğünü 1939 da olduğu şekilde tekrar tesis etmeği Şehrimiz mücevher tüccarlarından leri gerekmektedir. Yabancı memleketlerde resmi bir vazife ile bulunanlar bu esmen taahhüd etınişlerdir., HamiCı Nartnin refıkası kararnamenin hükümlerinden müstesZEHRA NARİN Amiral Darlanın hayah oğum esnasmda pei genc yaşında ve nadır. Amiral Francois Darlan 1881 de doğBu kararnameye aykın hareket edemuştur. Büyük babası ve büjük babası 'at etmiştir. Cenaze namazı bugün öğleym nm da babası bahriyeli idi. 1889 da Sadıköyde Osmanaga camimde kılm cek olanlar harb zamanında askerler bahriye mektebine girdi. Oradan çıkm ıktan sonra Üsküöarda Karacaahmed hakkmda tatbik edilen kanun mucibince asker kaçağı sayılacak ve haklannd» ca Çindeki muharebelere iştirak etti. lezarlığma defnedilecektir. idatn eezaa verilebilecektir. Tekrar memlekete döndüğü zaman topçu mektebine girdi. Oradan da birinciDoğum likle neşet etti. Yeniden Uzakşarkta memuriyet aldı. Evvelâ Chamois kılavuz Değerll münevverlerimizden arkadagemısmde, sonra da Waldeck Rousseau şımız Kâmil Taylaner'üı bir kız çocuzırhlısmda hizmet etti. 1912 de deniz ğu olmuş ve Sevda adı verilmiştir. Güteğmeni rütbesile Jeanne d'Arc zırhlısızide aıkadaşımızı ve muhterem zevcesi ıa muallim tayîn edıldi. Mergube Taylaner'i tebrüc eder ve Bevdaya uzun ve mes'ud bir hayat dileriz. Birinci Büyük Harb patlayınca kendi arzusile deniz bataryalanndan birine kumandan tayin olundu. Mütareke akİstanbul Beledıyesl dedılince yüzbaşı rütbesile Ren'deki Ş EHİ B küçük filoda hizmet deruhde etti. 1920 TİIATBOLARI de Kalyon kaptanı unvanile UzakşarkBU AKŞAM taki Fransız filosunun kurmay şefliğine Saat 20.30 da ayin edildi. 1922 de Fransaya dönerek DRAM K1SM1 vvelâ Kılavuzluk mektebi kumanadnBÜYÜK İHT İL  L .ığma, sonra Chamois ve Ancre gemi.erinin kumandanhğına geçci. K O M E D Î K1SMI 1929 da 48 yaşmda iken Kontramiral ÎE KÜRKÜM Î E ve 1930 da Visamıral oldu. Legion Her çarşamba saat 14 te d'honneur nişanile taltif olundu. 1934 te Çocuk Tiyatrosu Atlantü filosu kumandanı oldu. Bu sıCumartesi ve Pazar gunlerl •ada Fransız bahriye kuvvetlerinin dü15.30 da M A T İ N E (Baş tarafı 1 inci sahifede): lakki ediyorum. Fransanın ıstırablarmı haflfletmek için hepinizin elinden geldiği kadar çalışmaEuıı istedim. Herkes payına düşen fedakârlığı yapmadığı halde bü memleketia kurtarılabileceğine inanmayınız. Bu talilısiz günlerde şerefli kalabilmek zeltilmesinde ve ziyadeleştirilmesinde buyük hizmetleri görüldü. 1936 da Bah hiıkumetin emirlerine itaat ederek birriye Nezareti askeri kalenı müdürlüğü birinize ve bana yardım ediniz ve ça" ne tayin edildi. Ayni senenin sonlarına lışınız. Verdiğiniz söze asla ihanet etmedoğru deniz kurmay başkanı ve yüksek yiniz. Daima dürüst, gururlu ve şerefli kahnız. Dünya sulha erişmek için çalışıbahriye şurası ikinci reisi oldu. 1939 da rütbesi f:lo kumandanhğına yor. Ben sulhun esaslarını kurabümek ^ ve amirallığa yükseltılerek bütün Fran için elimden geleni yaptım.» sız deniz kuvvetleri kumandanlığına taİngiliz Kralının mesajı yin edildi ve ikinci dünya harbi başlaLondra 25 (a.a.) Kral Altıncl rr.azdan bir hafta e\^vel de bu kumanG«orge Dugün memleket ve imparatorlut danlık vazifesini bilfıil eline aldı. halkma hıtab ederek: İngıltere ile birlikAmiral Darlanın siyasî faaliyetleri ise te harb etmekte olan Amerikalı asker1940 senesinden itibaren Mareşal Petain lerl selâmlamış, Bırleşık milletlerin kahükumetinde Bahriye Nazırlığmı deolduklan son zaferlere işaret zanrm ruhde etmesile ba^lamıştır. Amiral ayni ' 5 ederek Akdenizin cenub kıyılannda bizamanda Başvekil muavini de taym edildiğinden ekserl kabine içtimalarma rinci ve sekizinci orduların birleşmek o riyaset etmiştir. 1941 de Mareşalın üzere hareket ettikierini anlatmış, daarzusu neticesi Hariciye Naarlığmı da ha sonra Müttefıklerin her cephede taderuhde etmiştir. Laval'in yerine Baş arruza geçmış olduklannı söylemiş ve: < Önümüzde görülecek bu çok işler vekil olduğu vakit kendisinin Mareşala halef olması kararlaştınlmıştı. Bir ara var. Bunlar, belki şimdiye kadar b&şarlık Berchtesgaden'e gldip Alman Füh dıklanmızdan da çetm olacaktır. Pakat karşılıyacağız, reri Hitlerle de görüşmüştü. Fakat Baş biz bunları güverJe vekilliği pek az sürdü ve yerine tekrar Zira artık yalnız değıliz ve fena silahLaval tayin edildi. Buna rağmen Amiral îanmış degüiz» demıştir. Darlan gene Fransanın başında birinci Rooseveltin hitabesî plânda bir memuriyette, deniz ve kara Amerikan Cumhur Reisliği sarayı 25 kuvvetleri başkumandanlığmda kalmıştı. (a.a.)Mr. Roosavelt, noel münasebetile Amiralın Afrikaya geçerek Amerika Amerikan silâhlı kuvvetleri ve işçilerile lılarla anlaşmasım intac ede^ı hareke bütün bu zümrelere bir ümid mesajı tinin içyüzüne aid safhalar henüz bir gönderdiğini, üısanlar arasında hüsnü muamma halindedir. İlertde tarih hiç niyetin inkişaf etmesinin en iyi çaresi, şüphesiz bu esrarlı hâdiseyi aydınlataevvelâ Cenabı Hakka karşı hülusu niyecaktıı\ ^ tin inkişaf etmesi lâzım geldiğini söylemiştir. Nemnrlar maaslarını salıya alacaklar 192S de yapılan son nüfus tahririnin neticesine göre 1.128.569 insan barmdıran Torino şehri İtalyanın meşhur Plemonte eyaletinin merkezidir. Marengo muharebesinden (1800) sonra Napoleon kumandasındaki Fransız kuvvetleri tarafından işgal edilen Torino 1816 d? Sardunyanm merkezi olmuştur. 1860 dan 1865 e kadar bütün İtalyanm başşehri olan Torino sonralan Piemonte prenslerinin ve daha sonra da bırleşmiş İtalyada Piemonte eyaletinin merkezi olarak kalmıştır. Torino İtalyanın başlıca ticaret ve ranayi şehirlerinden biridir. Arazisi bir çok nehir kolları tarafından sulanmaktadır ki hepsi P6 nehrinin birer koludur. Piemontede hemen her nevi zlraat dahi pek İlerj bir terakki arzetmektedlr Bu arazinin yalnız yüzde 10,3 ü İşlenemiyecek vaziyettedir. Torino tarihî âsâr bakımmdan eskt şatoları, bir çok sarayları ve bilhassa 15 inci asırdan kalma bir kilisesl Le maruftur. Sovoya prenslerine aid bir müzesi pek me^hurdur. 1904 senesinde kurulmuş olan Üniversitesi Roma ve Napolininkinden sonra üçüncü derecede ehemmiveti clan bir ilim müessesesldir. T ORIN 0 Torino sanayi cihetinden bühassa silâh, otomobil ve diğer nakil vasıtaları imalile tanınmıştır. Meşhur Fıat otomobil fabrikaları da bu şehirde bulunmaktadır. Mösyö Monestye gittikten sonra, kocası, daima anlatacak bir çok şey bulunan Jülyet'İn gevezeliklerini dinlerken, Terez, Silvi'yi bü kenara çekti, meseîe>i an'.atmadan evvel, uzun uzun, adeta mustarib nazarlarla onun yüzüne baktı. Hiç bir zaman, kimseye fenalık etmek istememişti. Halbukl, şimdi ona, bir çocuk yüreğini incitmek vazifesi yüklüyorlardı. Sana bir anne gelse istemez misin, yavrum? diye sordu. Babam bana yeter. Yalnız baba her zaman kâfi değiMir. Benim babam, anne gibidir. Böyle diyordu ama, buna eskisi kadar emin değildl. Babası, eskiden olduğu gibi, onu, fazla ağır atkılarla sarıp sarmalamıyor, ortalık serinleyince İçeri girmeğe zorlamıyor, yatağına yatırmıyordu. Sİlvİ, birdenbire, o günîerin hasretinl duydu. Babasını böyle övdükten sonra, Madam Romney'in kolları arasma atıldı. Terez onu teselli etti: Pembe pembe, sarışm bir kızmıs, diyorlar. Seni çok sevecek, eminim. Kim? İrma Valdheim. Ha! Evet. Alman kızı, ben onu stvmiyorum. NİS a?. Kar Yazan: İğneliyor. İğneliyor mu? Evet. Beni ilk öptüğü gün. şapka ığnesi vücudüme battı. Bu serr.bolik şapka iğnesı gibi batacak daha pek çok şeyler vardı. Tersz. ölümüne kadar ağladığı karısını unutup bu yavrucağa bir üvey ana getiren Mösyö Monestye'nin insafsızhğına, vefasızlığına, için İçin, haklkaten öfkeleniyordu. Vazifesini yerine getirmiş olmak kayçısile, çocuğu okşıyarak. tekrar: Onu seveceğin» s'^z ver, bakayım, dedi. Sevemem. Gayret et. Ah! Jülyet ne kadar talihli. Nİçin? Annesi de var, babası da. Belki de doğdu doğalı böyledir... Madam Romne^ otelin büyük yemek İxİ€PÎ Örttü Çeviren: Henri Bordeaux 60 Hamdi Varoğlu salonunda gözüktüğü zaman, açık duran camlı kapmın yanmda kendisine ayrılan masaya doğru yürürken, bütün gözlerin kendisini süzduğünü blssetti, vureğini büyük bir eza kapladı. O zamana kadar, içine sığmıp kaldığı gölgeden. birdenbire, gozlerini kamaştıran ışığa çıkıyordu. Kesik saçları, bir delikanlıya benziyen hali, gözden kaçmasina imkân bırakmıyordu. «Balkondaki kadm. hakkmda ağızdan ağıza dolaşan masallardan haberi yoktu, fakat, aleyhmde bir takım şayialar bulunduğunu tahmin ediyordu. Beyaz serjden robu, gayet sade, hemen hemen bir genc kız esvabı giblydi. Bu sadelik, yüzünün kızarması, şaşkınlığı, derhal, herkesin rempatisini celbetti. Güzellikten daha kuvvetli olan cazibesi o derecedeydi ki, maruz bulunduğu umumî tecessüs. düştnanca mahiyetini derhal k^ybetti. Terez'm halinden; «Beni unutun, ba r.a bakmayın. Ben, çok acı çekmiş, acılarının sonu belki hâlâ gelmemiş bir kadınım, zavallı bir kadınım...» der gibi bir mana çıkıyorduMişel Monestye İle beraber onun peşınden yürüyen Mark, verdiği karara nadim, seyircilerin küstahça bakışlanm seziyor. elinden gelse, huşunetle mukabele etmek İstiyordu. Sonra, bu küstahhğın, nezakete inkılâbmı hayretle gördü. Karısile başbaşa geçirmek istediği bugünü, bir çiçekli bahçeyi yolar gibi. kendisi harab etmişti. Terez'in kendisine verdiği heyecanı, İşte herkes, iç:n İçjn hissediyordu. Yalnız, onun, bu heyecana kattığı ukdeler ve acılar, başkalarında yoktu. Silvi ile Jülyet, şen şatır, iskemlelerinde doğruluyorlar, çerezlerini kendileri seçmek zevkini tadarak, hanımefendilik taslıyorlardı. Mişel Monestye, uzaktan, Valdi^eira lan selâmladı, yanmdakilere, onlan, belli etmeden gösterdi. Mark ve karısı. Madmazel Irma'nm iriyarı vücudünü ve bol iştihasmı gördüler. Monestye, öğleden sonra, nişanlısının emrinde bulunacağını haber veriyordu. Hep beraber, dağa çıkacaklardı Çocuklar da beraber geleceklerdi. Jülyet'i bana emanet edin, dedi. Ufacık bir gezintiden İbaret. Elektrikli şimendifere bineceğiz. Combe d'Amant'a ineceğiz, oradan, üç çeyrek saatte, dağın tepesine varacağız. Tepeden bakınca» ber taraf ayak altında gözüküyor. Sonra, Mark'a döndü, nezaketen onu da alıp götürmek istedi. Ayni zarnanda, bütün bu Almanların arasında tek başma kalmak İstemiyordu. Kızmızla beraber siz de gelln, dedi Açık havadan İstifade edersiniz. Bu akşam Parise dönüyorum. Yaya bile İnsek, sizi trene yetiştiririz. Mark reddediyordu. Yüreği paralanacak da olsa. Terez'le başbaşa kalmak arzusundaydı. Karısmm yüzüne baktu Fikrini, gözlerinde okumağa çalıştı. Terez, onun, bu teklifi, kabul etmek istediği halde kendi hatın İçin reddettlğini sandı. İtimad kaybolunca, her şey anlaşmazhğa vesile olur. (Arkası var).

Bu sayıdan diğer sayfalar: