7 Şubat 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

7 Şubat 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Akşun Puıhu Insan eti yiyenler — Ölulerını midelerine gömen Yabanilerden pek az kalmıştır Yer altında gömülü para ara- * 1$ gibi, gözleriniz açık .l:;:';t: türlü hayaletlerle dolu *'iller ğcı geminizi denizden $,. © Sürüb nihayet bir gece 7 yerde kalıyorsunuz. bir adanım yanında ka Yorsunuz. v'kü Becedir, c.c hndı çıt yok. hı:h. o korkunç sessizlik için- hqe 12 kendi soluk alışlarınızı !eçınyorıunuz. Yüreğiniz pek de, — hiç 'L“'llyor hattâ parlak bir ma - Seçirmekte olduğunuza ina - —"’* luııun doğmasını bekliyor - Oke b n u"lvl. yeşil — aydımlıklar. utı'î':l göstererek, bu aydınlıklar H’Vr * ağarıyor, düzleşiyor, açı- N:t bir de etrafınıza bakıyor-| ki geldiğiniz yer, okıldan “Yecek kadar müdhiş bir fa Yeridir... Çi inda L,, bir sürü insan kafaları, .ö"mnın içerisiyle, başları - M '€n felâketin tarihini söylü H".' Bibi ve sıkılmış sıyrık diş L,_ ize korkunç korkunç ba - k::“de gene insan kaburga - Ve Yak, el parmakları... İi ha ilerde, çadır gibi bir h:m altından meşin bir ke- bir insan bile süzülü- ""'İ"nz adanın hemen kı-| Birdi.. Birkaç tane öldular. On, elli, yüz tane... Sıçrayıb oynaşarak - ve çetrefil biçimde boyalar sürülmüş kalkan- ları, ucu püsküllü, uzun, çok uzun mızraklariyle koşa koşa size doğ- ru geliyorlar... Artık ötesini yazmıyalım.. Kendinizi nasıl kurtardığınızı, eğer başınızdan böyle bir yolcu - luk felâketi geçmiş olsa ve ger - çekten bin kurnazlıkla kurtula - bilseniz, o heyecanla siz benden daha iyi yazarsınız. Fakat karşılaştığınız mahlük - lar, insan eti yiyen yamyamlardı. Ve siz, yamyamların elinde çiy veya pişmiş, iyi besli — bir sabah kahvaltısı olmaktan kurtuldunuz. O1 ÇOĞ SAf BOaAlA Yamyamlık, bugün yeryüzünün çok az yerlerinde kaldı. Meselâ Orta Afrika gibi bir yerde.... O da gizli yapılıyor ve çok sey- rek oluyor... Fakat yamyamlık daha önceleri ve yakın denebilecek — vakitlere kadar Afrikanım ortasında — ve garbinde, Avusturalyada. Yeni Ze land'da, Yeni Kined'de, Cenubi A.- merikanın dışındaki adalarda ve Somatra adasında, — Meksikanın yerlileri arasında vardı... İnsan etini bizim bir kuzuyu yediğimiz gibi ağızlarını şapırda- tarak yiyorlardı. rektir ki, herkes, her insanı yemi- yor ve öldürülmüş veya ölmüş in- san etleri gelişi güzel herkes tara- fından yenmiyordu. Kırmızı derililer arasında in - san eti yemek bir ihtiyaçtı. Garbi Afrikada açlık netice - sinde yeniyordu. İnsan etleri a - çıktan açığa kıvırcık, dağlıç ve keçi etleri gibi parça parça veya bütün olarak pazarlarda satılır - dı. Bazı kabileler arasında ise, ö - len akrabaları yiyecek olarak sat - mak bir âdetti. Avusturalyanın bazı yerlerinde, ölenleri gömmek yerine âfiyetle yemek vardı. Ve bu daha büyük ve saygılı bir iş olarak sayılıyordu. Şu halde yamyamlık şöyle üç| sıraya konulabilir. Bir âdet olmak üzere yamyam- lık.. Açlık yüzünden yamyamlık... Ve yamyamlığın bir büyü ola - rak sayılması... İhtiyar ve hasta olanların — buhran zamanlarında olacak — kendi yiyeceklerini çıkaramıya - | cak ve bir iş göremiyecek halde bulundukları için öldürülüb yen diği de vakiydi. Yamyamlığa büyü denen boş-| luğa inanmış olarak kendisini ver-| miş bulunanların vaziyeti heps'm-' Yamyamların Mabudesi Hani bir söz vardır: “Aslan yürekli adam,, derler. Yabaniler, cesaretli olmak dü - şüncesiyle bir aslanın yemek istediklrie gibi, göğsünde bir aslan kadar cüret taşıyan in - sanların yüreğini hattâ kendisini özene bezene yalayıb yutmaktay dılar.... Gizli cesaret kuvvetini kendi - lerine geçirebilmek — için cessur sayılmış bir adamın ölüsünü yi - yorlardı. Sonra öldürdükleri adamın e - tinden bir parçacık olsun yemek suretiyle, o adamın hayaletinin kendisini kovalamasının önüne ge çebileceğine inanan yamyamlar Avusturalya yamyamları ara « “Sında öldükten sonra, rinde tekrar dirilmelerini temin Yü"ğî"q için, arkadaşlarını — yiyenler de bulunuyordu. YAZICI Kiralık yalı Çenge'köyünde Kuleli cadde- s'nde dört odalı kullanışlı müsta- kil bir yalı gayet ehven fiyatla kiralıktır. Yaz ve kış oturmağa müsaittir. Bahçesi ve kumpanya suyu vardır. Görmek istiyenlerin ittisal'ndeki 79 numaralı haneye müracaatları. (3820) Yalnız şunu dikkate almak ge-i Bördü. den tuhaftır. d RBONTUYA Rodrik Borjiya — Papa Aleksandr VI Rama Vatikan ”h'h Tan; Nmasımı ğ Astore gülerek ilâve etti: — Azizim Rinaldo. Biraz - dikkatli 1 Öğretmek için mi gelmiş. R['E-;un kibar bir tııvırlı cevap | davranmanız lâzımdır. Çünkü Şöval- ye korkunç bir isim taşıyor, Kendisi« ne uzun kılıçlı Şövalye diyorlarmış. Fransadan bize kılre kul - I _.'ı. yi scrübe etmek lılerunlı emri- eee , ı_nlm_ Forma: $ | d 'dı. “0“"'1 katle gözden geçiriyordu. Nezi hali | pek kısa oldu. Evvelâ şiddetli bir isparmoz gele - rek sarsıldı. Gözleri döndü ve yıldı - rımla vurulmuş gibi birden bire yere kapanarak can verdi, Garkonyo mırıldandı; — İyi, iyi.. Tıbkı düşündüğüm gibi.. İlk önce dili tutuluyor. Şu takdirde nezi halinde iken gevezelik etmesine imkân yok. Yalnız nezi hali çok — ça- buk geliyor. Halbuki ben zehir. kana karıştıktan en az iki saat sonra tesir yapmıya başlıyacağını sanıyorum. Şu halde zehirin terkibini değiştir: mek lâzım, Bundan sonra Gırkonyo cesede son bir nazar daha attı. Ve zihnen bir şeyler hesablıyarak başını önüne eğmiş bir halde yavaş yavaş uzaklaş- tı, gitti. * . * Gandi Dükü Fransuva Borjiyanın cenaze merasimi büyük bir ihtişamla yapılmış, cenaze bütün Romada — do- laştırıldıktan sonra tekrar Sen-Piyer kilisesine getirilmiş ve kendisi - içi hazırlanmış olan lâhde gömülmü Sezar. Borjiya başta olmak üzere alay Romayı dolaşırken halk arasın- da bir takım şiddetli münakaşalar, şikâyetler duyuluyordu. Fakat Sezar bir şey düşünmekle meşgul olduğu için bu münakaşaları duymuyordu. Nihayet öyle bir an geldi ki gesler yükseldi, ve sağdan soldan bağırma- lar duyulmağa başladı. Bu bir isyan başlangıcı sayılabilirdi. Bu hal Seza- rın nazarı dikkatini — celbettiğinden düşündüğü şeyi zihniüden atarak ba- şını kaldırdı; — Ol. Bizim Romalılar bugün pek cesaretli görünüyorlar. Başlarını kal- dırmağa, ve benim yüzüme bakmağa bile cesaret ediyorlar. Fakat derhal bu tehdidlerin, — bu bağırmaların kendisine karşı yapıl - madığını farketti. Ve hayret etti: l — llıymı, wıdıdlu babamın dedi- ği gibi bana karşiı yapılmıyor. Kime Acaba? Sezar Borjiyanın sağında Şövalye | dö Ragastun, biraz gerisinde Astore, daha arkada Rinaldo, Ricnzi ve yüz kadar Sınyör bulunuyordu Sezar arkaya doğru baktı. Böyle yamuanlarda Senyörler hemen kılıcla- rını çekerek etrafını alırlar, halk ara« sında herhangi birisinin müdahalesi- ne imkân bırakmazlardı, Fakat bu se* fer hiç birinde böyle bir hazırlanma görmedi. Hattâ Senyörlerden bazıla - rırın halk arasında bağırıp çağıran bir kaç kişiyle gizlice bakıştıklarını bile sezdi. Yoksa bir ihanete mi kur- ban gidiyordu. Bunu düşününce Sezarım yüzü sap- sarı kesildi. Fakat derhal bu telüâşı geçti. Hayır bu İsyan kendisine karşı yapılmıyordu. Kulağına gayet açık o- | larak gelen sesler bunu hemen - belli ediyordu. — Katil Fransızı öldürmeli!... — Canavar Fransızı Tiber nehrine atmalı!... — Adalet!.. Üldüreni öldürmeli!.. Sezar bu kinin Ragastana karşı ol- duğunu anlayınca iyice emniyet ge- tirmişti. Çirkin çirkin gülerek Ra- gastana sordu: — İşitiyor musunuz Şövalye? — İştiyorum, fakat anlamıyorum, — Neden anlamıyorsunuz? Temiz İtalyanca söylüyorlar. — Hayır, bu lisan Italyancanın ba- yağısıdır. — Her ne ise., Romalılara de yap - tınız ki size böyle bağırıyorlar? — Şeytan alsın kendileri ne yapacağım? Kudurmuşlar.. kat et Kapiten!.. Ragastan cidden tehlikeli bir vazi- yette bulunuyordu. Halk gittikce cüre etini fazlalaştırıyordu. Sezar tarafın- dan da hiç bir müdahale olmadığını gören halk nihayet yalnız sözle kal - Hiç, Dik.

Bu sayıdan diğer sayfalar: