8 Şubat 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

8 Şubat 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 ŞUBAT 1935 Ferdi, arkadaşı Lütfiye: — Kapıları kapat! - dedi. odanm koridora bakan * kam, sonra, banyo tarafında- ri ir. çe dedi ki; — Etrafı dikkatle dinle, kar - yel Hiç bir gürültü işitmi - ez yan?. Etrafta yürüyen yok Lütfi, hayrette kaldı. Fakat 39 gri) rece hararetle günlerden beri Tanân ve bugün yarm ölmesi i klenen dostunun arzusunu ye- Yine Ser olmak için ortalığı ledi, ihayet: — Ortalıkta ses yok.. Yalnız gi “duğumuz anlaşılıyor! » dedi. — Karım nerede? tile Geçerken selâmlaştık.. Ce- kütüphane odasındaydı. —Ne Yapıyor? ' — Mektub yazmakla meşğul. > Kapıyı kilitle ve bana yak: yanına geldi. Ferdi Sr N Late, bu emri de yerine getir- du, RE yatağın yanına otur - an verdi, yastığının üzerine bir va rreğini dayadı. Lâkin kuv - yn kâfi © gelmediği için, ar, soluk soluğa, © başı eski düştü > . — Ya Sana © pek çok itimadım fi 1 © diye söze başladı. - Lâkin, ba / ar adan, her cihetçedir. Be- bir insan da olduğuna i - r Onun için, senden son İsim var, Onu, ölmeden Oka, den de pek çekiniyorum.. nk hürmetim, son derecededir.. Z i Aaliyo, fevkalâde severim... ” iğ musun? Ruhumdaki iki- Sabak bu iki kadınla tatmin : "vel, dim... e Şimdi, ölmeden Mak; metresimle bir an konuş- Sİ 4, *tiyorum... Karımı gezme - dar ve saat dörde kadar eve ini temin et... Biraz sonra, kütüphane oda - Ki ile, Lütfiye sordu: Mi Ferdiyi nasıl buldunuz? sinirli, (o Fakat, siz, "inizi, endi, siz de pek o kadar di; ,, > Sâyılamazsınız... Rengi » , ri /£ k ! | Takat, bu sözleri söylerken: - Mya, Allah vere de aynaya gi Metne klana gelmete... - diye yi ada, “zira, o kadar sıhhatte, o SE <anlı ve güzel ki...,, İmre biraz y .Bu yl le, atiyle, kendiliğinden an- / Ma uyku uyuyamıyo - abii sinirlenirsiniz, tabif / WE) ai ve işi izam edi 7 Hava aldı y rl y in Sün, evin A da Haydi, biraz bir- “ VE e çıkalım. Yok, ka- : atiyen itiraz etmeyin!... v Mkü bilime bindirip Arna- İ Nagine kadar götüreceğim. | Yakayşnerin, geç kalmayız. ap rağ... İİ Şan, Kadın, bir müddet, ko - Te ala ana baktı. Çok . ite yardı. Şimdiye ka- i ruhunun €srarı- , / Mm, €trafma yalnız hür- ğ “4 Ne i Ferdi; - Yüksek ruhlu bir kadın | | | © Börmek istiyorum... Fakat, | Hafifçe fakat acı acı gülüm - sedi: — Demek ki, rolü verdi. — Neler söylüyorsunuz, Ce - mile Hanım?... Lütfi, şaşırmıştı... Eğer daha mahcup ve acemi olsaydı, kadı - nm ellerine sarılarak, göz yaşla- rı dökerek affedilmesini rica e - decekti. Zira, Cemileye bu dere- ce hürmet ederdi. Kadın, ağır bir sesle: — Uzun zamandan beri her şeyi biliyorum! - dedi. - bir er « kek, karısından bir şey gizliyebi- lir mi? O da benden gizliyeme - di... Çok istirab çektim. Kendine o derece hâkim gibi görünen ben, asabiyet buhranları © geçirdim. Hastalık bahane ederek, bir ak « rabamın evine gittim... (o Fakat bana öyle candan samimi mek - tuplar yazdı ki, nihayet kendimi tutamadım, evimize döndüm... Beni cidden seviyordu. & Yalan söyliyen, sahtekârlık edebilecek kabiliyette bir adam değildi. Ferdi size bu “ai Peki, herşeyi biliyordunuz “ da, bildiğinizi ondan niçin sak- ladınız? Fedakârlığımızı takdir ederek, o kadını terkedebilirdi. | — Bir insana işkence etmek, âdetim değildir. . — Sizi bedbaht etmek kati - yen elinden gelmiyecekti. Cemile, şimdiye kadar kendi- sinde görülmemiş surette ruhan açıldı: — Erkekler, bize çektirdikleri istiraplardan dolayı bizi nadiren ve güçlükle affederler. Onun için benim hiç bir şeyi bilmediğimi sanması, benim, daha lehimde bir hareket olurdu; öyle yaptım.. Eve döndüğü zaman, bana, hiç bir sebeple o kadından bahsede- mezdi, Ona, saadet rolü oyniya- rak, onu da bir saadet havası içi- ne sokuyordum. — Siz, cennetlik bir kadın. mışsınız, — Bu komplimanla beni ihti- yarlatıyorsunuz.. Ben, sadece sabırlı bir kadımım.. Küuvvetim, kavga (etmemektedir. Haydi, şapkamı giyeyim de sokağa çı - kalım... Cemile, perdeyi açıb sokağa baktı: — İşte, metresi, kaldırımda bekliyor. — Ay, onu tanıyor musunuz? Genç kadın omuz silkti, — Belki yirmi kere gördüm. Hattâ resmi bile dolabımdadır. Ferdi, hamam elbisesinin cebin- de unutmuştu, aldım.. Bir çok mektuplarını da (farkına var - maksızın kaybetti. Hepsi bende- dir. İşte, bakmız.. OHepsişu çekmecede kilitli... Biraz sora, otomobilde gidi- yorlardı. Lütfi, arada sırada, gözlerini yoldan ayırarak, yanın- daki kadına bakıyordu. Bu ka - dım, öyle ciddi, öyle sakin, öyle saf, öyle yüksekti ki... İstirapla - rınm büyüklüğünü bile yüzünde belli etmiyordu. Nakleden: Hatice SÜREYYA HABER — Akşam Postası BORSA Hizalannda yıldız işareti olanlar üze- rinde 7-2 de muamele görenler- dir. | Rakamlar kapanış Hatları gösterir Nukut (Satış) m m aaa # Londra 619, 73) * Viyana “,— * Nevyork — 125 —İ| # Marie 18, — » Paris 16 —İ » Perlin ..,— * Milâso (SI —İ ş Varşova da » Brüksel TR, | e Bedapeşe s0, — » Atina 24, —| * Bükreş , — » Cenevre o 816, --| # Belgrat .4— » Solya *4, —| * Yokohama 35, — « Amsterdam 85, —İ| » Altın 044 — » Prez 100; —| » Mecidiye o 48,0 | “# Srekho'm o 22. -.İ « Bsekmor 940 Çekler (kap. sa. 16) amma — » Londra © olüsule Stokhlm © âi 4 Nevyork o 07805) 5 Viyana 42488 » Pariş 1203 Je Madrk 6.5110 « Milâso 9,3160) « Rerlin 10771 | » Brüksel (oo B4015)4 Varşova —— 61870 * Atm 840090) « Budapeşte — 4,51(8 İ e Cenevre (o 24553) Bükreş (o 78745 | » Sofya 679110) ş Telgrat 4410616 s Amsterdam 1.1740)# Yokohama 2775 * Prag 189575) Moskors — 10920 | ESHAM İş Bankas yo) Tramvay o *3i,s0 ie Anadolu 26.10) Çimento as (450 Reji 290) ÜnyonDek Şir. Havrtye O(&S0) Sark Dek Merküz Bankası 44,—İ Balya U. Sigoru —00| Sark m. ece — Roronti 1298) Telelon is'ikrazlar tahviller azli Pal » 1933Türk Bor.i 3940) Elektrik « İl #875) Tramvay 3175 a « 120089) Ribum 1750 IstikrâzıDahi i 04.95İ, anadnini © «7 8 | # Erkam istiktazı 97.—İş Anado'uli 4785 198 A M& - 00) Anadola ii) «â— Pardar. Gnl» Mümesr A <AS0 İ Rapyo | Evgün İSTANBUL 12,30 plâk neşriyatı, 18 otel Tökat- iyandan transmisyon, çay saati telsiz caz, 19,20 çocuk saati: masallar, 19,30 haberler, 20 bayan Tektaş şan: piyano ile, 20,30 Havayen Ritar, Siret ve ar » kadaşları, 21,15 Son haberler, 21,30 rad yo orkestrası, 22 radyo caz vs tango orkestraları, VARŞOVA, 145 m. 18,15: “Trlo gitar konseri, 18.50: Sözler, — Haberler; 19,15: Piyano - viyolonsel solist konseri, 19,45: Konferans. 20: Şarkılar. (Sop- ran Hennart) 20,20: Aktüalite. 200: Plâk. 20,45: Sözler. 21,15: Senfonik konser, 20,30: Şiirler. 23,40: Reklâmlar. 24: Sözler. - 24,08: Dana, 175 Kbz, MOSKOVA, 1714 m. 1730: Sözler. 1830: Şarkılarla o Kızılordu #le Çarlık ordusunu tasvir. 19,30: Kolkozlara opera musikisi parçaları ve senfonik konser, 71: “Katerina ve İsmall” adi piyerin radyo adaptasyonu. 27: Çekçe konferans, 23,05: İn gilizce, 24,05: Almanca, 832 Kız MOSKOVA, (Stalin) 361m. 17: Konser. 18,20: Bir opora temsilini na- kil. 22.20: Dans parçaları ve karışık konser. 545 Khz, BUDAPEŞTE, 650 m. 18: Klârinet, 15,30: Ders 19; Spor, 10,15: Kuintet musikisi, — Bözler, 2030: Operet- lerden nakli, 23,20: Çingene orkestrası. 1,05: Son haberler, 785 Khz. LEİPZİG, 382 m. 18,20: Piyano misikisi, 18.50: Sözler, 19,20: Neşeli konser. 20,40: Sözler, 21: Haberler, 21,15 Ulusal neşriyat. 22:Dış elçiliğe dair. 23 Haberler ve #por. 70,20: Dans musikisi, İstanbul Asliye Beşinci Hukuk mahkemesinden: Taşçı Nikolakinin İstanbulda | Lângada Kâtip Kasım mahallesin de Karakol sokağında 19 numara- lr dükkânda oturan M'mar İrakli Pilatonidi aleyhine ikame eyledi. ği fekki hacız davasından dolayı ilânen tebligat icra edildiği halde tahkikat hâkimi huzurunda ispatı vücut etmemiş ve dava mahkeme- ye tebliğ edilerek emri muhakeme 12 —3 — 935 tar'hine müsadif Salı günü saat 14 de tayin kılın- mış olduğundan yevm ve vakti mezkürda mahkemede hazır bu- lunması ve yahut tarafından bir vekil göndermesi lüzumu beyan şti. En ufak bir | TÜTÜN OK HAKKINDA (bunu) | ve aksi halde hakkında gıyaben yy vrülmemişti. Ostü, başı, | Kamuya yarlığçın çıkaran Süley- | muamele icra olunacağı tebliğ ma Eşi aramda ki, rüzgâr | man Sırrı bu gez özadına Atası. kamına kaim olmak üzere ilân o- in- | nın adımı ekliyerek SÜLEYMAN | lunur, (3722) İdi. Nakleden: Geriye döndüler, İki köpek, tren yolu boyunda, sahibleri- ni bekliyordu. İri göz bebekleri, gecenin karanlığı içinde parlıyor- du. Bu sırada; şairane matmazel, hayalâtma sadık kalmış olmak için, Ferid ile Kâmileden ayrıldı. Böylelikle onları protesto ettiğine kail oluyordu. Yolda, iri adrmlarla İngiliz u - sulü yürüyordu. Bu suretle de ge- cenin rütubetine daha fazla karşı koymuş oluyordu. Sabahtan beri, zaman zaman, vücudunda ürpermeler duymuştu. Hasta ve gayri memnundu. Onun nazarm - da, aşk hususunda herşey caizdi. Fakat dostluk mukaddesti. Matmazel Jackson, şimdiye kadar hiç âşık olmamıştı. Fakat daimi surette dostluk nedir bilmiş ti. Başkaları hakkında omülâyim ve müsamahakâr, kendisi hakkm- da ise çetin ve inhina kabul etmez bir tabiati vardı. Kâmile, merdivenin üstüne gel diği vak't, her zaman yaptığı gi - bi, evine, şöyle bir, çepeçevre göz attı. Bu mütevazi küçük evi sever di. Burası, kendi eviydi. Lâkin bilhassa şu deniz kıyısı nı, şu güzel Marmarayı Kâmile, komşusu Dürdaneden ziyade ken- dinin sayıyordu. Çünkü, burasmı almak içinne büyük sıkıntılara katlanmişlı. Deniz! Her şeyden ziyade de- nizi seviyordu. Şu evden, şu bab. çeden, şu ağaçlardan ve şu... Her şeyden ziyade.. Önünde açılan son suzluğa, zevkle, aşkla bakıyordu. Sanki, şu esen serin rüzgâra ken- dini kaptırarak, Marmaraya doğ- Tu uçtuğunu, denizin üzer'ndeki yıldızlara doğru kaydığını hissedi- yordu. Kâmile, yalnız tabiatle meş- guldü, Feridle Turgut ise Kâmile- ye bakıyorlardı, O, bembeyaz bir melek hayali gib!, bu güzel tabiat ortasında, öyle harikulâde duru- yordu ki... Onlar için, genç kadın; bütün bu manzaraların ta ortası, merkezi idi. Bir müddet öyle baktıktan son- ra, eve girdiler, Kadın, evini dai- ma boş bulurdu. Gene de bu boş- luğu hissetti, Gerçi, merdivenleri yukarı doğ ru çıkarken Turgut annesiyle Fe- ridin elini tutarak zıplamıştı. Fe- rid, b'r şeyler anlatmıştı. Ev sahi- besine karşı gayet dostça ve nazi- kâne hareketlerde bulunmuştu. Ev sahibesi de, ona, ayni surette mu- kabele etmişti. Buna rağmen, genç kadın evinin muhitini boş ve ken- dini burada tek başıma hissetmiş- ti. Ihtiyar bir uşakları vardı. O da, Kâmilen'n hayatındaki bütün macerayı bilirdi. Fakat fikirlerini bilmezdi... Eşikte göründü. Kâmile: — Mektup yok mu? .diye sor du. — Yok efendim... Bundan dolayı memnun oldu. Mektub almağı sevmezdi. Zira, cevap vermekten nefret ederdi. Sonra, evin içine girince, burası- nı, her zamankinden daha * canlı, daha hareketli bulduğu için sevin Esir Kadın Aşk Ve His Romanı — | No. sw ile dairemize müracaatları - İ ilân olunur, (3924) dl (vâ-Na)” HABER'in tefrikası No. 11 mu rinerek esniyordu. Kara Dudu sa- hibesine yaklaşmış sürtünüyor, yaltaklanıyordu. Oğlu Turgut, Fe- ridle oynaşıyordu. Kâmile, Ferid- den hoşlandığı için, onun refaka- tinde hoş bir akşam geçiriyordu. Bu erkek, en fazla güvendiği ar- kadaşlardan biriydi. Muhiti, pek sevdiği zararet kaidelerine uygun- du ve nihayet burası kendi eviy di. Fakat, gene de bir eksiklik du- yuyordu. Biran etrafıyle oyalandıktan sonra, Kâmile, gene kendi benli- ği içine dönüyordu. Düşüncelerine dalıyordu. Birdenbire: i — Akşam üstü elbise değiştir. meği sevdiğimi bilirsiniz, Ferid... Müsaade edin de biraz odama çı- kayım. Bu sırada, misafir, mendilinin bir ucunu Duduya yakalatmıştı. Öteki köpek de, dişisine hrlayıp sanki mendili onun ağzmdan kur- tarmak istiyordu. Manzara karşı- sında, oğlancık, gülmekten kırılı. yordu. İşte bunun içindir ki Fe. rid, başka güzel bir tabloyu sey- retmekten mahrum kaldı: Kâmi- lenin ince endamı ile beyaz ense- sini göstererek kendisinden uzak laşmasmı seyredemedi. Uşak, köpekleri çağırdı. Men- dil parçalandığı için, Ferid, bu bez parçasını köpeklere hediye et- ti, Dudu, onu sürükliyerek salon- dan dışarı götürdü. O. Pencereler hayli zamandır palı olduğu için, jçerdeki çiçek- lerin kokusu çoğalmıştı. Turgud, kapıyı kapayıp pence- reyi açtı. Böylelikle, dostuyla baş başa kaldı. Da “Devamı var) — ——————— İstanbul Dördüncü İcra Me - murluğundan: Tamamına 4380lira kıymet takdir edilen Dizdariye Çeşme 80- kakta 16-17-99 veni No. lu arsa « nın 12/20 hissesi açık artırmaya konulmuş olup O şartnamesi 30-1- 935 münlemecine rastlayan Çar - samba gününden itiharen Divan « haneve asılarak 9-3-935 günleme » cine rasfİavan cumartesi günü saat 14 den 16 ya kadar acık arttırması yapılacaktır Artırmaya iştirak için yüzde vedi bucuk teminat akcesi yatırılması şarttır, Birikmiş vergi belediye ve vakıf icareleri müşte - riye aittir. Arttırmada mwhammen kıymetin viixele 75 ini bulmak şart tır, Alef halde en son arttıranm taahhüdü yerinde kalmak üzere arttırma on bes gün daha uzatıla- rak 24.3-935 günlemecine rastla- yan Pazar günü ayni saatte ikinci arttırması vapılacaktır. Bu arttır - mada da krvmetin yüzde 75 i bu- Imnmazsa 2280 No. Tu kanun muci- bince satış geri bırakılacaktır. 2004 No. lu kanunun 126 mcı mad desi mucibince İpotek sahibi ala - caklılarla diğer alâkadarların ve irtifak hakkı sahiblerinin gayri menkul üzerindeki hakların hu- susile faiz ve masrafa dair olan iddialarını evrakı omüsbitelerile yirmi gün içinde icra dairesine bil- drmelidirler. Aksi takdirde satış bedelinin paylştırılmasından ha « riç kalırlar, Daha geniş bilgi edin- mek isteyenlerin 34/1041 dosya

Bu sayıdan diğer sayfalar: