8 Şubat 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

8 Şubat 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABEK — Akşam Fostası Âdemi iktidara karşı İHormobin ' Tabletleri “|Ükeklerde tenasüli zafiveti ve /| bel gevşekliğini tedavi eder. Eczanelerde bulunur. Fiyatı 150 BOT | Satlil arsalar m’lk'ur.ımk Muhtesib İsken- k. llın!le.; Eski Alipaşa cad- t Ls ada, 48 harita, numaralı | î'nuı:“" mürabbar arsa / ile | J Pi caddesi Salmatomruk “anke, Mustafapaşa mahalle- | Of tokağı 26 ada, ve 146 n Tumaralı, iç'nde duvar taş- I ve kuyu bulunan arsa- ) '"“'ıl"dır. İsteklilerin idaremiz n L Te müracaatları.. » Kiralık yalı g, #lköyünde Kuleli cadde- h .ds"î odalı kullanışlı müsta- | Yak gayet ehven fiyatla BN Yaz ve kış oturmağa *'h" Bahçesi ve kumpanya | y dir, Görmek istiyenlerin 9 anumaralı -haneye kuruştur. Halis ve hakiki tabletleri sıhbatin'zi soğuktan ve bütün ağrılardan korur, İş arıyorum Apartımanlarda kapıcılık arı- yorum, Elimden Terkos işleri, Ter mosifon badana ve sıva da gelir. Mektupla müracaat. (3921) Kumkapr Çifte - gelinler ! Perşembe Günü en aşağı 1010.000 kişinin eliade KARAGÖZ gâüzetesini göreceksiniz Karagöz gazetesi En iyi ressamları En iyi muharrirleri ve En iyi fotoğrafçıları topladı. KARAGÖZ gazetesi şimdiye kadar görülmemiş bir tarzdaki yeniliklerile Türk matbustında bilr takılâp yapacakur. Satılık iki bina Galatada dört dükkânlı, on iki odalr ve ayda 90 lira iratlı iki bi- na acele satılıktır. — Rıhtımların tevsi ve terakki etmek üzere ol - duğuna göre fiat kelepirdir. Galata, Topçular caddesi Ka- raoğlan sokağında Kahveci Salim efendiye müracaat. (3896) RESESESSETİZENYTEEN ESESEEEEEE Satılık ev ı dar görebilecek bir mevkide üç ;[ İf katlı, beş oda, bir mutfak, bir # iH hamam elektrik ve su tesisatını İf havi üç cephesi açık ahşab bir bina acele satılıktır. H Adres: Beylerbeyi Fııhklığ' TURKİYENIN en eski gazetesi olan KARAGÖZ 14 ŞUBAT PERŞEMBE Güntüt baştan başa yenileşmiş ve güzel- leşmiş olduğu halde çıkıyor. <A c < Yaşınız ve tahsil dereceniz ne olursâa olsun KARAĞGÖZ gazetesi yeni şeklile alâkadar edecektir. 14 Şubat Perşembe günü onun ilk yeni sayısını elinize aldığınız zaman renkli tablo- ları, canlı yazı ve karikâtürleri karşısında hayran kalacaksın ,z. Maliye Vekâletinden : Darp edilmekte olan Gümüş paralardan dört milyon liralık kısmı az bir zaman zarfında tamamen tedavüle vazedilmiş olacağından cs- ki gümüş paraların 1 Şubat 1936 tarihinden itibaren herhangi bir kıy- metle mübadele vasıtası olarak kullanılmıyacağı hilâfına hareket e- denler hakkında kanunt takibat y apılacağı 2257 No.lü kanunun sekizinci maddesi mücibince ilân olunur. (558) (, Satılık ev .| Maliye Vekâletinden: 1 — 2257 No.lı madeni ufaklık para kanununa tevfikan Devlet alacaklarına mahsuben otuz sekiz kuruştan alınmakta olan beher me- cidiye, gümüş fiyatının yükselme si hasebile kırk beş kuruşa çıkarıl - mış ve bu fiat üzerinden kabul edilmesi için Malsandıklarına tebligat yapılmıştır. 2 — Cumhuriyet Merkez Bankası da beher on gram safi meskük 1 (3820) — san a— Meçhul adam hiç ses çıkarmıtyor, Ve bu sözleri duymuyormuş gibi ha- Teketsiz duruyordu. — İkinci defa gelişinizde kuvvetsiz- İlğe ve zufa karşı benden bir ilâç is femiştiniz. O tarihte sizi muhakkak Sürette mezara götüren bir hastalığa Yakalanmıştmız. Fransadan, Alman- Yadan bir çok doktorlar — çağırmıştı- Diz fakat bunların hiç biri derdinize *Ya bulamamıştı. Fakat ben size © 'akit öyle bir ilâç yapmıştım ki bir ay tfında sizi gençleştirdi. O zaman- N beri on sene geçti. 4 Meçhul ziyaretçi daha fazla sabre- *medi: Ğlv— Sen ne yaman sihirbazmışsın? Ye haykırdı. İxi:nirbal kadım yeniden Kkorkunç », #ecilde gülümsedi ve sözlerine de- at etti: m*'___"k gelişinizde isminizin Stefano Sunu söylemiştiniz, İkinci gelişi- * Ginlio dö Faenza ismini takın- h":: Şimdi de Lorenzo Vicini - oldu- Söylüyorsumuz. Pek âlâ... Fakat z u;ı bu tiç ismin de sahte olduğunu bi- | mi î:'::'— Sizin taşıdığınız müthiş İs- ğ adıfnlşi'ı. size söyliyeyim, Bu isim et T müthiş ve korkunçtur ki bun- 'Sihîı bile ürkersiniz. — * baz kadın meçhul adama doğ- ;'"HML Ve asıl ismini yavaşça fısıl- da M rı;':,hul adam bunu duyunca birden cöR Fîmdı. Elini hançerine götürdü: B!'ı.;h“ sen çok şey — biliyorsun. $ hakkr için seni öldürmek farz- İhtiyar ka ç L'-’:lhıeslne mani oldu. Ürmi, Ayır ölmiyeceğim. Sen beni Öl- Btim Sceksin, Ç hiiz ımüha henüz gelmedi. Daha he- rımaı;:;:' Be de sen gayelerimize Çünki dm bir hareketle hançe- | ünkü benim ölüm sa- | caddesi 26 No: Mihran i | l ı yorsun, Ve bana daha ihtiyacın ola- caktır, Meçhul adam bir müddet tereddüt etti. Zihninde birbirine zıd iki fikrin çarpıştığı belli oluyordu. Nihayet su- kinleşti: — Hakkın var sihirbaz kadın. Bana ihanet etmedin, Halbuki bunu yapa- bilirdin. Sana itimadım var. Fakat sihirle ismimi mnasıl keşfedebildin? Ya bunu başkasınım yanında ağzın- dan kaçırırsan? — İsminiz benim kalbimde sizin fikrinizden daha emin bir yerdedir. Bu ismi ben sizden daha gizli tuta- rım. — Sana inanıyorum. — Büyük Senyör, Tik gelişinizde benden ölüm için bir çare aradımız. İkinci gelişinizde hayat için bir deva sordunuz. Acaba şimdi hangi derdini- - ze çare istiyorsunuz? — Aşka! — Anlamadım. — Birini seviyorum. Birine aşıkım, de bu derdime deva istiyorum. tiyar kadın şiddetli bir tütreme geçirdi. Gözleri bir alev gibi yanıyor- du. Yavaş yavaş yüzündeki elem ve istirab çizgileri hafifledi. Kenidsine geldi. Esrarengiz adam büyük bir İsti- rabla derdini anlatmakta devam etti: — Bana ölümün yolunu gösterdin! Hayatın da ilâcını verdin, Ah Maga, sanra yalvarırım, bana aşk kuyvetini de ver, Bana sevmek ve sevilmek kud- gelini ver. Ara, koş, çalış, benim İçin bir aşk ilâcr bul. Bu ilâer ben almca damarlarımdaki kan canlansın, atleş- lensin.. Yalnız ben değil, sevgilim de benim için büyük bir arzu duysun. Ben ihtiyarım Maga, bunu biliyor- sun! Kanım yavaş yavaş donüyor. Fa kat ben hâlâ öpüşe ve aşka doymadım Sen beni öldürmiyeceksin, | Ben sevmek istiyorum. Hiç olmazsa O MRA İhanet etmediğimi bili- | sevmeliyim Maga.. Bir gece, bir saat yokuşunda Hacı Ömer Efen- disokak No: 5 (3906) m BORJİYA 37 mayıb daha da ileri gitti. Ragastan birdenbire kendini Sezarın yanından ayrılmış ve halkla çepçevre sarılmış bir halde buldu. Şövalye hemen dizginleri çekti. Sa- dık atını mahmuzladı ve kendisini ko- rumak için siper aldı. Borjiya da vaziyeti gördü. Hemen geri dönerek Ragastanı — kurtarmak için emir vermek istedi. Fakat bir an- da Senyörler etrafını sarmıştı. Rinal- do yaziyeti sezdiğinden: — Çabuk şatoya gidelim! Sonra hemen kâfi kuvyetle dönerek kendisi- ni kurtarırız. Şimdi durursak biz de mahvolurur. diye bağırdı. Bunun üzerine Şöyalyeyi yalnız bıraktılar, ve dört nala kalkarak şa- toya doğru İlerlemeğe başladılar. Ragastan, Fransuva Borjiyanın ö - lümünden — dolayı — halkın — niçin kendi aleyhinde galeyan ettiğini bir türlü anlıyamıyordu. Diğer taraftan ,evvelce de halkı kışkırttığını gördüğümüz papaz Gar- konyo, bu sefer adi sivil bir elbise gi- yinmiş olarak gene ortalarda dolaşı - yor; gruptan gruba koşarak bir ta- kura talimatlar veriyordu. Şövalye hayatını kurtarmaktan ü- midini kesti. Bir anda gözünün önü- ne Primver geldi. Derin bir göğüs ge- çirerek mırıldandı: — Naztl olsa gittik. Ha biraz ev- vel, ha biraz geç olsun; mademki so- nunda öleceğiz, ne ehemmiyeti var.. Yalnız sermayesi bir kılıc olan zayal- lı gergüzeştci bir Fransız Şöyalyesi- nin nasıl öldüğünü şu rezil heriflere göstermeliyiz, Bundan sonra mahmuzlarını şid - detle Kapitenin karnına dokundurdu. At birdenbire şaha kalktı. Arka ar- kaya şimşek gibi on iki kadar çifte at- tı. Bir anda bütün kalabalık dağıldı. Ortada kimse kalmadı. Derhal etraf - ta geniş ve boş bir daire husule geldi. yadı da duyuldu. Ragastan kılıcını çekmeğe lüzum görmemişti. Yalnız atın üstünde ga - yet sağlam duruyordu. Sonra birdenbire yerinde tepinen Kapitenin dizginlerini salıverdi. Ka » piten yıldırım gibi ileri atıldı. Rayas- tan hem atını sürüyor, hem de: — Açılın alçaklar, hainler! diye ba- ğırıyordu. Btrafını kuşatan halk ta: — Katil Fransızı öldürmeli!. diye kendisine mukabele ediyordu. Fakat Kapitenih şimşek çakan nalları he- meh Önünü açtı. Arkasından — atılan kurşunlara ve savrulan kılıclara rağ- men halkayı sıytrarak dışarı fırladı. Fakat yirmi adım ilerlemişti ki ö - nünde halktan mürekkeb yeni bir ka- leye daha rastladı. Ne yapacağını, buradan da nasıl kurtulacağını düşünürken birdenbire elinde kocaman geniş bir kılıe bulu - nan ata binmiş bir adamın kendisine doğru yavaş yavaşa yaklaşmakta ol - duğunu gördü. Ragastan mahvolduğunu — anladı, Ve delicesine bir cesaretle adam ya- nına yaklaşır yaklaşmaz birden bire Kapitenin dizginlerini bıraktı. Ve ya- nına iyice yaklaşan herife doğru ntı- larak kendisini belinden kavradı. E - Tinden kılıcı alıp yere attığı gibi ay - ni zamanda kendisini de havaya kal- dırarak eğeri üzerine aldı. Bu adam Garkonyodan başkası de- gildi. Lâkin Şövalye kendisini — tanı- madı. Atını tekrar mahmuzladı. At ileri atıldığı bir anda eğerin üstün - de yüzü koyun yatmakta olan adamı iki eliyle havaya kaldırdı ve kendisi » ne kinle bakan halkın üstüne şiddetle attı. Papaz kendisile birlikte bir kaç kişiyi yere yuyarladı. Bu esnada bir harika oldu. Papaz yere düşer düşmez Şövalye dizginleri kavramış ve Kapitene karnından kan çıkaracak şiddette mahmuzları vur - Tuştu. om ve gayri meskük halis gümüşü 22 kuruş 50 santimden satm alacaktır. (557)

Bu sayıdan diğer sayfalar: