9 Kasım 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

9 Kasım 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KADINLAR İÇİN Sivilcelere ve kızıl leke Sivilceli, kabarcıklı sırtlarla; kırmızı lekelerle kaplı pürtük, pür #ük derili kollar gündüz görünmi- yebilir. Lâkin geceleri bunlar bir kadını eskipüskü çamaşırlar ka - dar çirkin gösterir, Geceleri böyle kötü bir deri berbat birşeydir, çün kü ne kadar şık ve güzel olursa olsun bir gece tuvaletinin bütün tesirini mahveder. Kollarda ve gövdedeki kırmı- 2 lekeler için deriye adamakıllı bir firiksiyon verdikten sonra yu- muşadıcı bir tertib kullanmak lâ- zrmdır. Bakın bu nasıl yapılır: Bir tabağm içine epeyce isitrl- mış zeytinyağı, yahut sulu parafin yağı koyunuz; banyoya girmeden ewvel bunu kızıl lekelerin üs - tüne on beş dakika kadar epeyce sürünüz, sonra da en İyi cinsten bir tuvalet sabununu kocaman bir | parça süngerle adamakıllı köpürt! tükten sonra bunu yağladığınız yerlerin üstüne sürünüz. Sabun köpüğünü iki dakika ka dar epeyce sürünce banyoya gire rek her ne vakit nasıl yıkanıyor - sanız öylece yıkayınız, banyodan çıkmca deride hiç nem kalmamak üzere epeyce kurulandıktan son- ra bütün vücudünüzü yumuşatıcı bir losyonla ovunuz. İki hafta müddetle her gün yapılacak bu tertip vücudünüzde hiç bir leke! v& pürüz bırakmaz. ! Sivilceli ve kabarcıklı bir gö - ğüsle sırt, yukarıdaki kadar yo « ruçu olmamakla beraber yine dik katli bakılmak ister. Sivilceli ve kabarcıklı sahalar sabah akşam yumuşatıcı deri sabunile ve bol sıcak su ile temizlendikten sonra soğuk su ile de yıkanmalıdır. Görülecek herhangi bir sivil- ce izi üstüne sabahleyin kalomin losyonu sürülmeli ve akşam yu - karıda tarif ettiğimiz gibi yıkan- dıktan sonra bu noktalarm üstüne sıcak olarak borasit losyonu değ- dirilmelidir. Borasit o losyo - nu bir bardak dolusu sıcak suyun! içime bir kaşık dolusu kristal bo- rasit konmakla yapılır ve bir şişe| ye konarak daima kullenılabilir. *»# 4 Bazı kızların sırtlarında iğne! bağı kadar küçük kara yağ tanele| ri görünür bunları, üstüne gayet! sıcak suya batırılmış bir havlu par| çası koyarak yumuşatmalı, sonra | parmakların ucuna sarılı temiz gül! bent parçalarile deri sıkılarak çıka | rılmalıdır. Kara yağ çıktıktan son! Ta yeri saf ispirto ile ovuşturmalı- dır. Deride yağların ve sivilcelerir tekrar çıkmasına mani olmak için hamamda deriyi bir sünger, bir lif, yahut da sert kumaştan bir ke se ile adamakıllı firiksiyonlamalı, yani keselemeli, sonra da tertemiz yıkanmalıdır. Hamamdan çıkınca sert bir havlu ile iyice korunmak ve deride katiyen nem bırakma - mak lâzımdır. Firiksiyon deri sağ lığı için çok iyidir. Bundan başka yemeklere dik- kat etmek de böyle rahatsızlıklara engel olur. Eğer kollarınızla “ır- tınız daima kızarmağa temayül gösteriyorsa hamamda yıkanma - dan evvel badem yağı ile ovun - mak çok faydalıdır. Badem yağlı firiksiyondan sonra adamakıllı yı- kanmak gerektir. ARA m kl Dirsekler, topuklar ve ayağın ön kısmı ekseriya nasırlaşmış gibi sertleşir ve kaba olur. Eğer topuk- larmızı ihmal edecek olursanız bu nasır gibi sertleşen yerler yarı larak çatlaklar peydahlar ve sizi çok rahatsız eder. Rahatsızlığa| meydan vermemek için erkn dav-' ranmak lâzımdır. Hamamda yı a kanmadan evvel sıcak zeytin yağı yahut parafin yağı ile buralarını ovmak ve yıkandıktan sonra yine! bu yağla iki dakika kadar firik -| siyon yapmak çok faydalıdır. Topuklara firiksiyon yapmak| için telleri lâstikten olan bir fırça l 20 il kullanmak daha iyidir. Hem bu fırça parmaklarınızdan daha iyi iş görür. | Geceleri tuvalet giymeden ev - vel dirseklere el losyonu sürmek lâzımdır. | Eğer ayağınızm ön kısmile to- puklarınız kendi ihmaliniz netice- sinde çok çirkinleşmiş ve sertleş- mişse eczacmıza giderek Zink ve Ökaliptüstn bir merhem yaptırı- nız. Bu merhem için ayrıca reçete lâzım değildir. Müsavi kısımlar - dan yapılır ve eczacı nasıl yapıla- cağmı bilir. Merhemi sabah ak - $am sürünüz, ayaklarımız eski gü-| zelliğini kazanır. En son moda kostüm tayyör - ler şimdi kumaşı telle dolcunmuş siyah mantoluk iplikten yapıl - maktadır. Caketin önünde tokalı! düğme, içindeki beyaz ipekten bu. luzün yakası yüksek ve dik, bulü- zün ayni kumaştan olan kıravatın ponponları enli ve büyük olacak - tar. 1l HABER — Akşam postası Bükreşten yazılıyor: Bu yıl Romanyada Cüzamlılar hastanesi şkidir, eşkiya tarafından soyulmaktadır. Bundan birkaç yıl evvel üç haydut tarafından yapıl- mış olan soygunculuğu size uzun! uzadıya yazmıştım. Geçen hafta, da bir tek soyguncunun yaptığı çok tehlikeli bi- hırsızlık Roman ya jandarması: epey telâşa dü. şürmüştür. Bu hâdiseyi size bü- tün tafsilâtiyle anlatıyorum. . s Vojnika Musatesko büyük bir kızgınlıkla omuzlarını silkerek Todor Katanyu run elinden kur -! tuldu. Herif de ellerini pantalonır nun cebine soka-ak: ! — Ben cüzamlımıyım ki, eli- min sana dokunmasından kaçr yorsun? Diye sordu. Kadın, buna sert bir sesle karşt- İrk verdi: — Keşki cüzamlı olsaydın! Ge- lecek haftaki parayırda takmmak için bana küpelerle yeni entariyi Kadın dehşet içinde kalarak haykırdı: — Haydi, defol buradan! haneyi boylardı. Hükümet onu bir bahane ile deliğe tıkıp da, hâ - almıyacak olursan bir daha yanr ma yanaşacak değilsin. Sana ne oldu, ben bilmiyorum ki?.. Sinir - lerin mi bozuldu? — Benim sinirlerim kadar sağ- lamı, hiç bir Romanyalıda bulun maz. Bunu sen de pekiyi bilir. sin.. Bak hapishanede olacağıma niçin burada bulunuyorum?.. — Çünkü pojisler aptallık edi: yor da, seni yakalamıyorlar!.. — Hayır, öyle degil. Çünkü ben onların pençelerine düşmiyecel i kadar kurnazım! Benim birçok hır sızlık vakaları yepmış olduğumu pek iyi biliyorlar amma, bunu is bat edemiyorlar. işte!... — Peki, öyleyse niçin korkuyor sun? — Korktuğum yok! Yalnız bi: raz daha gevşek davranacakları günü bekliyorum. Şimdi geceleri nereye gidersem hep beni takip e-! diyorlar... — Gündüzleri de takip etmiyor. lar ya!. — Etmiyorlar amma, para bulu" nan yerleri durmadan gözetliyor. lar! — Madem ki o kadar kurnazsm gözetlemedikleri bir yeri bulabil melisin ! — Böyle bir yeri sen söyle ba: kayım? Vojnikanın dudakları kıvrıldı: — “Tiçilesti,, yi kimse gözetle. | miyor|!.. | Tiçilesti!.. Kadın sadece onun la alay etmişti.. Çünkü Tiçilestiyi! yani cüzamlıların mahallesini soy mak kimin aklından geçebilirdi? Az sonra haydut atının sırtına | atlayıp da Babalağ köyünden vw) zaklaşırken Vojnikanın söylediği| sözleri düşünmeğe başladı. | Kadın acaba kabadayılığını mı ! denemek istiyo.du? Eğer ellerine eldiven geçirece olursa belki de bu bulaşık hastalıktan korunabi -| lidir. Hele bir deniyelim! İ Lâkin çok tedbirli davranmal Kendisini kimse tanıyamamalı... Eğreti elbiseler giymeli, çünkü po. lis kendisini teşhis edecek olursa, | daha tanyeri kararmadan hapis | İ kimin karşısına çıkardı mı, giye - ceği hüküm en az yirmi sene ola * caktı. , Böyle düşüne düşüne şosede bir kaç kilometre yol aldıktan sonra saptı ve dağ patikasından ilerle - lemeğe başladı. Arkasından takip edilip edilmediğini anlamak için birkaç defalar atından inerek çalı. Iıklarm arkasına sindi ve bekledi, sonra tekrar yola düzeldi. Bir arkâdeşmin ıssız kulübe * sine doğru, yokuş yukarı atmı mahmuzlarken kendi kendine söy. leniyordu: — Benim korkup korkmadığı- mı görmek istiyor ha!... Bunu gös tereyim de anlasın!.. Haydut, kulübede elbiselerini değiştirdikten, bir maske ile bir çift de eldiven aldıktan sonra or- manın içine daldı, yarım saat kar dar hızlı hızlı yürüyerek Tiçilesti ye giden yola saptı. Cüzamlılar mahallesinin kapı- cısı uzağı görmiyen (zayıf gözlü bir adamdı. Yabancının yüzün * deki maskeyi göremediği için sıh- biye dairesindea hususi bir vesika olup olmadığını sordu. — İşte vesikam! Diye Todor tabancasının nam - lusunu, kapının parmaklıkları a .| rasımdan içeriye soktu ve: — Kapıyı aç; hem de çabuk ol! Kumandasmı verdi. Evvelce de düşünmüş olduğu gi bi hırsızlık pek rolay geçti. Av. lunun dip tarafmda idare binası! Buradaki memurlarla ha| vardı. demeler eli tabancalı, yüzü mas keli bir haydudan karşısında kor- kudan tirtir titrediler ve hiç bir mukavemet göstermediler. Todor buradan topu topu yüz yetmiş li- ra kadar para topladı. Fakat haydudun önceden dü şünememiş olduğu bir şey vardı. Cüzamlıların hayatı hakikatte çok yavaş bir ölümden başka bir şe değildir. İşte bunun için basta- lar olur olmaz ehditlerden kork- mazlar. Bunla.dan bir çoğu ça” buk ölmeği bulunmaz bir nimet üzamlıların intikamı Sevgilisine para temin etmek için lere karşı neyapmalı ? Cüzamlılar hastahanesini soyan b haydudu cüzamlılar arasına katlı sayarlar. Haydut avluya çık yolunu kapadıla,, içlerinden 9 birçok cüzamlı çevresini sa! — Soyacak başka bir yer b madım mı? Diye bağırdı Herifin üstüne çullandılar. y zünden maskesini, ellerinden g venlerini çıkardılar. Kendisini * | yere yuvarladılar. İçlerindef Yy zısı herifin kolleriyle baca sımsıkı tutarken ötekiler de yö rini onun yüzüne ( sürüştürdi Haydut merhamet dilendi, Jar buna kahkahzlarla (güle çok geçmeden onun da kendi” gibi olacağını söylediler. Todor nihays: kaçabildi. başı parça parça olmuştu. Kari” ık bastıktan sonra gizlice di nikanm evine gitti ve çalmı$ duğu paraları mi sarın üstüne tı: ' — İşte sana para;dediğin ye, den çaldım. Şimdi istediğin “ pelerle fistanr sarın alabilirsi?” Vojnika dehşet içinde yel? Lime lime olan elbiselerinder mık ve yırtık içirde kalan ys” den olup biteni di denbire bağırdı: i — Haydi defol. Bir daha “ zünü görmiyeyim. Sen de b” hastalıktan gebereceksin!.. > Kadın paralar; kürekle sl dışarıya attı; kapıyı da herifi” züne kapadı. Azsonra İi ei malar gelince ona elinde d' if feksiyon ilâçlariyle masayı * ui hep kendi suçu olduğu anl3' 1 lerken gördüler. Ağlıya zi ğa kalkıştı. Fakat jande” onun sözlerine kulak bila s9” lar. Şimdi hiç gecikmeden Tedi yakalamak istiyorlardı. Ye? hırsızlıktan değil, fakat kork” hastalığı öteye beriye bun ması için onu da Tiçilestiy€ caklardı, Daha o gece kendisini tepesinde yakaldrlar ve mahalleye tıktılar. Eski haydut “öylece en şi ii dg cezayı kendi kendine du. anlamıştı. Bab kork"

Bu sayıdan diğer sayfalar: