3 Mart 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

3 Mart 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sanayi Makinaları | A 149 Te UMUM'DEPOSU AYY ML RL ğa SOKAKN- 62 İİ TeLEroN: 22813 gi Aİ N. 306-307 Mei İnkisarlar U. Müdürlüğünden:. 50,000 takım vermut etiketi şartname ve nümunesi (mucibince 12/3/936 Perşembe günü saat 11 de püzarlıkla satın alınacaktır. Ver- mek isteyenlerin tayin olunan gün ve saalte (47,5 güvenme parala- Tiyle birlikte Kabataşta Levazım ve Mübazaat Şubesindeki o Alım Komisyonuna müracaatları. “1053,, 15000 kilo Siklep çemberi 200 kilo çember raptiyesi ve 60 kilo Şerıber kavalyası pazarlıkla satın alınacaktır. İsteklilerin şartnamele- "islmak üzcreher gün ve pazarlık için 20/3/936 Cuma günü saat 14 de Kabataşta levazım ve mübayaat şubesindeki alim komisyonuna Müracaatları, “1089 PARDAYANIN OLUMU İ nü sast ! her gün öğleden evvel komisyo -| HABEK — Akün böğtân İstanbul Komutanlığı İl Satınalma Komisyonu İlânlari İstanul Komutanlığı icin 6600 kilo zeytin tanesi 18 — Mart — 936 Çarşamba günü saat 16,30 da) açık eksiltme ile alınacaktır. Mu- hammen tutarı 2300 liradır. İlk te- minatı 174 liradır. Şartnamesi her gün öğleden evel komisyonumuz- da görülebilir. İsteklilerin ilk te - minat makbuz veya mektuplariy- le beraber belli gün ve vakti mu- ayyeninde Fındıklıdaki komutan- İk arttırma ve eksiltme komisyo- nuna gelmeleri, (1163) e mlm İstanbul komutanlığı için 4600 kilo zeytin yağı acık eksiltme ile 18 — Mart — 936 Çarsamba gü - 16 da alınacaktır. Mu- hammen tutarı 22300 liradır. lık) teminatı 173 liradır. Şartnamesi! üumuzda görülebilir. fsteklilerin| ilk teminat makbuz veya mektap-! lariyle beraber belli gün ve vakti! muayyeninde Fındıklıdaki arttır « ma ve eksiltme komisyonuna gel - meleri, (1166) SE lelğmmei Maltepe Askeri lisesinde bir Arteziyen kuyusu açılması müna- kasası 23 — Mart — 936 Pazarte- si günü saat 15 de kapalı zarfla yaptırılacaktır. Muhammen keşif bedeli 8000 liradır. İlk teminatı 600 liradır. Keşif ve şartnamesi her gün öğleden evvel görülebilir. Bu işi yapmağa istekli olanlar ev- velâ komutanlık inşaat şubesin - den bu tarzdaki işleri yapmış ve yapmağa muktedir olduklarına dair alacakları vesikalarla birlik- te teklif mektuplarını belli gün ve saatte vakti muayyeninden en az | bir saat evveline kadar Fındıklı - daki komutanlık satmalma komis- yon. Bugüne kadar satın alan- ların memnuniyetle karşı « ladıkları NAUMANN mar. kalı İdeal ve Erika yazı makinalarımızla metanet ve Zzerafetine erişilmiyen NAUMANN markalı Dikiş makinalarımızın 938 sene. si modellerini görmek üze. re bir kere satış mağaza. mızı ziyaret etmelerin: kadarlardan rica ederiz. Peşin fiyatlarımız ne derece ehven ise taksitli satış şeraitimizde o nis bette müsait ve müşterile. rimizin menfaatlerine uj - gundur. Mabınmarı Satış hürk Limited Şirketi Merkez: Galata Heznren sokak 1921 Tel, 41085 Devlet: Demiryolları; ve Limanları Işletme... Umum “Idaresi “-Tlânları Muhammen bedeli17853 lira olan muhtelif ölçüde 9734 tanem şe trayers 18/Mart/1936 Çarşamba günü saat 15,30 da kapalı zarfı sulile Ankarada İdare binasında satın alınacaktır. Bu işe girmek i teyenlerin 1339 liralık muvakkat teminat ile kanunun tayin ettiği v sikaları ve tekliflerini aynı gün saat 14,30 a kadar komisyon reisliğ Şartnameler parasiz olarak Ankarada Mai zeme Dairesinden ve Haydarpaşada Tesellüm ve Sevk Müdürlüğün den dağıtılmaktadır. “1191, ne vermeleri lâzımdır. Akay işletme direktörlüğünden Kurban Bayramına müsadif 4, 5, 6, 7/Mart/936 Çarşamba, Per şembe, Cuma, Cumartesi günleri Akay Hatlarında Pazar Tarifesi ta i «r. “1180, PARDATANIN YLUMU 323 euizi gördü, Neredeyim? diye kekeledi. Fransuva hararetli bir sesle; n, Jan! diye bağırdı. Luiz yaşlar akan güzel gözlerini kaldırarak; — Anneciğim! mırıldandı. Jan tamamen ayağa kalktr. İki saat kadar süren iki saniye içinde et-| rafına bakındı, Sesi titremiyordu. | — Marjansi kilisesi. Mihrap. Ora”! daki kimdir? Kızım mut Oh, Fransuva,| sahiden sen misin? Yoksa rüya mı gö rüyorum? Hayır. Ben öldüm. Bu şeyleri mezarın içinden görüyorum! dedi, — Jan! —Anneciğim!.. Bu iki ses kilisede aksisada hasrl ettiler. Jan: — Evet, ben öldüm! diye tekrarla dı. Bu sözü söyler o söylemez babası Senşör dö Piyenin düştüğü gibi o da ri i koltuğa (yıkıldı. Bir saniye «dar etrafındakileri takdis etmek is tiyormuş gibi kollarmı kımıldattı, Son ra gözlerini açarak Fransuvaya dik ti. Bu gözlerde ilâhi bir sevgi parıldr yordu. Hepsi bu kadar.. Fransuva, yeis ve acıyla oağlıya | rak Janı kucağına aldı, Lâkin zavallı kadının başı omuzuna düştü. Artık heyşey bitmişti. O vakit Pardayanla Luizin evlen me dunsnı okuyan (ihtiyar papaz sert sesi titriyerek: — Allahım! Huzuruna bir şehit, Bir aşk şehidi olarak gelen bu zavalk kadından mağtfiretini esirgeme! sözle rini söyledi. Anneciğim! diye Bu vakadan bir ay kadar sonra bir mayıs akşamı güneş pembe bulut- lar arasinda batarken (o Fransuva dö Monmoransi matem içinde (olduğu halde şatonun bahçesinde dolaşıyor du. Büyük bir hanımelinin gölgesi ak tında bulunan bir taş kanapeye otur du, Uzakta, tarhlar arasındaki bir yol da biribirine sokularak dolaşan Iki ki şi gördü. Pardayanla Luiz sarılarak öpüş tüler. Aşkları çok derin o görünüyor du, Marşalin gözleri yaşla doldu. Ba* şını ellerinin arasina alarak: — Çocuklarım, sevişiniz.. Hayatta benim tadamadığım saadete sizin « rişmenizi dilerim. Fakat Luiz birkaç gündenberi ne kadar değişti, Harareti var, Gözleri fena fena parlıyor, Yok- sa felâket çilem henüz dolmadı mı? Daha mı acı çekeceğim. Oh! O HHayır, hayır. Sevgili çocuklarım. O kadar felâketten sonra mes'ut olmak hakkr nızdır, Sandetinizi göğsümde hâlâ hic. ranla çarpmakta olan zavallı kalbime serpiniz! diye mırıldandı. Başını kaldırdı. Biribirlerine sar larak yavaş yavaş yürümeğe başlayan iki âşıkın uzaklaşan gölgelerine baktı, Akşamın karanlığı içinde bunlar bir vücut gibi görünüyorlardı. Sonra, sanki saadete, aşka.. Çiçek li bir cennete girmişler gibi pembe gül ağaçlarının arkasında gözden kaybol dular, O zaman Fransuva dö Monmoram sinin dudaklarında hafif bir gülüm seme belirdi. Onları bir daha görmek üzere aya” Za kalktı. Ve İnsanların bütün ümitle” rinin bütün sünhelerinin toplandığı: — Kimbilir? Belki!. sözlerini mr rıldandı. SON Gelelim Gize.. Fakat bu bizi mev Zuumuzun dışarısına çıkaracağı için şimdi tekrar romanımıza gelerek bu vakadan yirmi bir ay evveline bir göz| gezdirelim. ği O vakit kahramanlarımızı bırak tığımız noktada, yani 1572 senesi a Zustosunun yirmi beşinci sabahı Mon morünsi şatosuna girerken görüyo - ruz. Unutulmamıştır ki, oMarşal dö Monmoransi, Jan dö Piyenin masum olduğunu anlatan tahkikatı Marjan side yaptıktan sonra şato direktörü ne misafir gelecek iki prenses için şa tonun bir tarafını hazırlamasını em retmişti, Bu emirler tamamen yerine geti ! rilmişti, Eski şatonün bir kısmı kiy metli mobilyalarla süslenerek bir dü züne kadar oda hizmetiçisi bu | muhteşem misafiri beklemekteydiler, | Dolaplar güzel çamaşırlarla dolmuş | tu, Kısaca iki prensesin bir derebeyi şatosunda nasıl karşılanması müm künse öyle tertibat alınmıştı, İşte Luizle Jan dö Piyen bu da ireye yerleşmişlerdi. İkisi de burada tam bir isti ate kavuşmuşlardı. Marşal sevdiği ve hâlâ taptığı ka din; delilikten o kurtarmak (İstiyor ve onu bir gün Marjansiye götürerek birdenbire heyocanlandırmağı düsü nüyordu. Fakat daha mübim bir iş bu isteğini şimdilik geri bıraktı. Sa | raydan gelen vahşice emirlere karsı koymağa hazırlandı. Jan ile kızı dai relerine yerleşir yerleşmez şatosun dan işaret çanı çaldırarak omuhafız kumandanma, kapıları kapaması, 0s ma köprüleri kaldırması, hendeklere | en daldurmas', kalenin yirmi dört to pünu hawr bulundurması, dört vüz muhafız askeri harbe hazır vaziyete: fin İİ Mİ Yİ: Esan lke! dag getirmesi için emir verdi. Ayni za manda bir çok yerlere (o süvarilerile emirler gönderi Şunu da o söyliyelim ki Paristeki vaka duyulunca politikacılar parti sinden olan birkaç senyör Monmoran si şatosu etrafında askerlerini tople yarak hazırlanmışlardı. Bunlar Yeis leri saydıkları, Fransuvanın vilâyet lerde de başlayan katliâma engel ot masını istiyorlardı. Fransuva dö Monmorânsi şöval ye dö Pardayanla o gün öğleye ka dar süren bir konuşma yaparak son kârarını verdi. Saat üçe döğrn satonun önündeki meydanda mükemmel silâhlı iki bin dört yüz süvari vardı, Bu ordu, bin iki yüzer kişilik iki kısma ayrılarak birinin kumanda" sm Marşal, öbürünün Pardayan ü zerlerine aldılar. Sonra herbiri başka bir doğru yola çıktı, Dünyada en çok sevdiklerini arkalarında birakan bir cok tehlike lerden kurtulan, biri babasını mezara koyan Ö konağının yam dığını, yıkıldığn gören bu iki adam insani bir vazifeyi yapmak © için hiç tereddüt göstermeden (o yola çıkmış: Tardı, Marşal Pontuveaz tarafına sal dırdı. Oradan Hayniye kadar olan yer leri dolaştı. Sonra şimale (dönerek Boveye vardı, Her gittiği yerde eli sk lâb tutanları topladı, Onlara Pariste ki ayı şiddetli bir lisanla anlata, Ve nihayet hepsini ellerinde silâhlart olduğu halde katlilma engel olmağa davet etti. Katerinin emri o vararak katliâm başlanılan yerlerde katillerin üzerine tarafa eliyle

Bu sayıdan diğer sayfalar: