7 Mart 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

7 Mart 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ir el alla, A AÇ” 2 Fennin kaybı: Meşhur Profesör Pavlof öldü insanlar derecesinde düşünen mütekâmil bir köpek cinsi yaratmağa uğraşıyordu Bolşeviklik aleyhinde olduğu halde Sovyetler himaye ediyordu! Bu Rus âlimi, İngiliz gazetelerinden rald,, da okunduğuna göre, dünyanın en büyük âlimlerinden olan ve — Şov yet rejimini tenkit ettiği halde — Soy yet halk hükümeti tarafından kendisine senede 2000 İngiliz lirası kadar bir pa| ra verilen profesör İvan Petzoyiç Bp lof 85 yaşmda Moskovada ölmüştür. Fa ket onu bu yaşta bile 20 sene erken Bİ müş telâkki etmektedirler, Çünkü ken disi, 106 yaşına kadar yaşayıp, bütün| hayatmca yapmakta olduğu dimağ pl kikatının sonunu görmek istiyordu. | Bu müddet zarfında seçme bir pek ırkı meydana getirecekdi ki, bu ! peklerde hemen hemen insan zekâsin yakın bir zekâ bulünacaktı. Pawlof dünyaya gelen âlimlerin er büyüklerinden sayılıyor. 30 sene hiç 2 ra vermeksizin dimağın (faaliyetlerini tetkik etmiştir, İtibarı o derecede yükseldiğini yu karda da yazdığımız gibi (Sovyet reji mine karş: biraz tenkitkr davranma" sma zağmen Sovyet hükümeti kendisi ne muayyen bir para vermekteydi. Le nin ve Stalinin husut himayesine mazhar olmuştur. Profesör Pawlof Rusyadaki rejimi “esasir ilmi mürakebelerden © mahrum) bir tecrübe,, diye tarif etmişti, Fakat tenkit ettiği Sovyet Rusya,! bu profesöre fizyolojik bir enstitü kur müş ve bunun kaça mal olacağını düşün memişti bile, Tetkikatma devam etmesi için Ber kolaylığı, her serbestiyi kendi sine temin etmişlerdir. Rusyada din bir esas olmaktan çık tığı vakitler, profesör Pawlof o şah kendisinin ibadeti için bir kilisenin civa rında açık kalmasında ısrar etmişti ve| dediği yapılmıştı. Bü profesör, 1904 senesinde hazım| mekanizması hakkındaki eserleri dolayı sile Nobel mükâfatı almış, 1913 sene sinde tecrübi tıp enstitüsü direktörlü güne getirilmiştir. #htilâlden sonra hükümet onun fe aliyetini genişletmekle kalmamış, Pav lof imtiyazı gibi, bir tedris derecesi ih das ederek kültür dünyasmda onun ne mını ebedileştirmiştir. O sıralarda, beyin üzerinde tetkika tına başlamıştı. İstrabın önüne geçmek, ve hayvanlarda fikirlerin tedaisi hakkın da sayısız tecrübelerde bulunmuştur. “Deyli He | ivan Pavlof Ölen profesörün klâsik ilmi nüme yişlerinden biri, köpeklerde “ağız sulan ması, etrafındaydı. Eğer bir köpek yiyecek görlürse, ağ- 3t sulanırdı, Fakat köpeğin ağzı her su landıkça bir çıngırak çalınır veya birr şık yakılırsa, artık bü bal hayvan için âdet olur, ortada yiyecek olmasa da her çıngırak çalışta veya her ışık parlatıl dıkça köpek ağzı sulanıyordu. Profesör bunu “nizama sokulmüş © lan akisler,, ediyor ve 20 kânm esası olarak gösteriyordu. Profesör, köpeklere fikir (tedaileri şartları d de “düşünmeği,, de öğre tiyordu. Ve diyordat'kiş “İşte böyle hu süsi surette yetiştirilmiş seçme köpek ler üzerinde senelerce çalışmakla hemen insanmkine yakın bir köpek dimağı vü cwde getirmek mümkündür. İşte bunun için yaşıyorum. Bunu görmek de keşki nasip olsa... Köpeklerin kendisine öğrettiğini im sanlara tatbik ediyordu. Kilinikler kur du.. Profesörün insan ve hayvan beyni üzerindeki çalışmaları da (tasavvurun fevkinde bir ehemmiyeti haizdir. Bütün dünya yüzündeki © araştırıcılar bu mev zula uğraşıyorlar. olarak tarif Meşhur bir Bolşevik Suikasta uğramış İsveçli doktorun aceleyle Moskovaya gönderilmesindeki sebep bu imiş Moskovaya apansızın çağırı - lan meşhur İsveçli doktor hakkın- da dün verdiğimiz haber üzerin- de, Völkişer Beobahter gazetesi: nin Stokholm muhabiri de şunu yazıyor: Stalinin daha bir gün evvel aleni dam Kallontay geçen salı günü ge celeyin tanınmış İsveç profesörle- rinden doktor Herbert Olivecrona | Din evine giderek mühim bir ame- Tiyat yapmak üzere derhal Mosko- vaya gitmesini rica etmiştir. İsveç mahafilinde Moskovada Staline veyahut yüksek bir Sov yet memuruna karşı bir suikast yapıldığı şayi olmuştur. | Sovyet elçisi şahsi dostlarm - dan birinin birdenbire ağır suret. le hastalandığı için profesörü | Moskovaya gönderdiğini gazete -| cilere söylemiştir. Bu “şahsi dos -| tun,, Sovyet erkânmdan biri ol. duğu kuvvetle zannolunmakta . | dır, Diğer taraftan Röyterin Mos- kova muhabiri de bu mesele hak. kında Sovyet Hariciye komiserli. ğinden malümat istemiştir. Sov » yet Hariciye komiserliği suikast şayiasımm “gülünç, olduğunu; Stalinin daha bir gün evvel aleni bir nutuk söylediğini bildirmiştir. HABER — Akşam posta Bayramda üç kaza daha oldu Kurban bayramının 7 MART — 1936 tramvay kurbanları! Şişhane yokuşundaki tramvay kazasına ait fenni keşfi yapan he- yet raporunu Pazartesi günü müd- delumumüiliğe verecektir. Bu ka - zaya ait tahkikat devam ederken bayramda yeniden üç kaza ol. muştur: Bayramın birinci günü Topka - * pıdan Aksaraya gelmekte olan 80 numaralı tramvay arabası Murat- paşa camii önünden geçerken bir leblebici dükkânmdan önüne kü. çük bir çocuk fırlamıştır. Vatman, hemen frenleri sıkmışsa da çocu- ğu tramvayın altına gitmekten kurtaramamış, çocuk tekerlekler altında on metre kadar sürüklen- miştir, Sabiha ile Sıtkıyı öldüren Şükrü Tevkif edildi İzmir, (Hususi) — Alsancakta Mesudiye caddesinde İkinci zade sokağındaki evinin alt katında ki- racısı bakkal Sıtkı ile metresi Sa- bihayı öldüren makinist Şükrü ad. liyeye verilmiş ve birinci müstan- tiklikçe ifadesi almdıktan sonra tevkif edilmiştir. Sıtkı, 27 yaşında olan metresi Sabihayı haftada üç kere gelip görmektedir. Sıtkının üç, katil Şükrünün ise dört çocuğu vardır. | Cinayet gecesi saat onda evine gelen Şükrü, karısı ile birlikte Sa- bihanın ve Sıtkının karşı karşıya rakı içtiklerini görünce çileden çıkmış, Sıtkı ile metresini kovun- ca kavga çıkmıştır. O sırada Sabiha ile Şükrünün karısı birer köşeye çekilmişler, â- kıbeti beklemişlerdir. Boğazlaşan iki erkekten Şükrü bir aralık ta - bancasını eline geçirmiş, ateş et - miş, çıkan kurşun köşedeki Sabi - hanm alnma rastlıyarak öldür - müştür, Boğazlaşma bir saat sürmüş, Sıtkı yaralanınca Şükrü onusü- rükliyerek abdeshaneye götür - müş, öldürmüştür. Katil cinayetini işledikten son- ra karısının yanma gitmiş: — Her şey bitti, demiştir. Şükrü cinayeti etrafında de - miştir ki: “ — Sabihanm karımla görüş- mesinden çok bizardım. Evvelâ Sabihayı vurdum. Sonra Sıtkıyı yaraladım, Ayaklarından sürükli. yerek abdeshaneye götürdüm ve boğdum.,, Ölen Sabihanın evli olduğu ve Sıtkıya da metreslik yaptığı tes bit edilmiştir. Katil Şükrü tayyare piyango - sundan on bin lira kazanmış, fa - kat aklına halel gelmiş, hastaha - neye düşmüş bir adamdır, i "Tramvay durmuş, çocuğun par- çalanan cesedi tekerlekler altın - dan çıkarılmıştır. Çocuk, Aksa » rayda Sofular mahallesinde 7 numaralı evde oturan Alinin oğlu İlhandın Çocuğun cestdi-kaldırıl. mış, kazayı yapan araba da'kon - trol edilmek üzere Şişli deposuna çekilmiştir. İkinci kaza da Beyazıtta olmuş- tur; Edirnekapı — Sirkeci hattın- da işliyen 747 numaralı vatman kullandığı 64 numaralı tramvay Beyazıt makasında yoldan çıkmış- tır. Kazadan biletçi haberdar ol - muş, tehlike zilini çalarak vatma- nı haberdar etmiştir. Vatman fren | yaparak arabayı durdurmuş, ara- Bunların iki tanesi “yoldan çıkmak,, suretiledir ! ba tekrar yola konmuştur. Üçüncü kaza da dün Sirkecide Beşir Kemal eczahanesi önünde olmuştur: 3 Beşiktaş — Fatih hattında işli” yen 81 numaralı tramvay araba! dün saat on dörtte Sirkecide işâ * ret memurunun önündeki maka* tan geçerken romork yoldan çık * mış, eczahanenin önüne doğr“ yürümüştür, Tehlikeden vatman haberde” olunca hemen arabayı durdurmuf” tur, Bu sırada arabada buluna” yolenlar korkudan kendilerini 8 * sağı atmışlardır. Romork on be dakika sonra yola konmuş, tram” vay seferleri başlamıştır. — ann Bayram çok güzel geçti (Âdet) hilâfına bu kurban, Bu seneki kurban bayramı şim. diye kadar görülmemiş bir bahar havası içinde geçti, l | Her kurban bayramının birinci İ günü muhakkak yağmur yağardı. Bazan bu yağmur bayram günleti de devam ederdi. Bu bayramda i- se ne birinci günü ve ne de diğer günler hiç yağmur yağmamış, bü- yük, küçük herkes ılık bir hava i- çinde ziyaretlerde < bulunmuşlar, gezmişler, eğlenmişlerdir. Vapurlarla uzak sayfiye yerle- rine gidenler, şehir dışındaki gazi- nolara ve kahvelere gidenler de pek çoktu. Paltolar çıkmış, parde- yağmur yağmadı E süler elde taşınıyordu. Hiç bir asri eğlence vasıtatı bir lunmıyan bayram yerleri de ze kalabalıktı, Bayramın ikinci gecesi matb” at balosu da Maksimde verildi" İktisat Vekili ile valinin ve ğer birçok mümtaz zevatın bul duğu basın kurumunun balona nenin en fevkalâde balosu ol > şerefini kazanmış, davetliler ai ha kadar sonsuz bir neşe içinde lenmişlerdir. i Bundan başkâsbayramda Vat” lılar Maksimde bir balo vermis dir. Şemsülmekâtip de 45 ii dönümünü kutlulamıştır. Matbuat balosu Her sene olduğu gibi bu sene de kurban bayramının ikinci günü Matbu”. verilmiştir. Bu balo pek eğlenceli geçmiştir, ” İsmil eli Tİ pa e oil o

Bu sayıdan diğer sayfalar: