15 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

15 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1S AĞUSTOS — Yek B3 irisüm. Çanakkale alük Nihat Pepeyi... 7! İnsanlar sönmüş balon gi- ya Ruhları sanki azdır; vü- 5 *nilen zarflarını doldurmaz. “ğin pörsük, porsuk dururlar. m kadar Fatih kay- Mia Yapmış ve şimdi de kı, 4 tayin edilmiş olan Ha- ik y t Pepeyi, hiç de bumlar- » değildir, bilâkis, bu tiplerin Mena gir Canr, o kadar gür bir EN »w ki, gözlerinden, hare- ti, nden hayatiyet fışkırır. Hat- evlek iie) faaliyetle geçirdiği işinden arttırabildiği bir za- H zn Zarfmda bir de manzum vel BU eser vücuda getirmiş... Sa- e öyle basma kalıp, yorgun T sanmayın... Dipdiri... He- fışkırıyor. irkaç parça... * He DP a Millyerek, geliyor ikt büklüm İka, , Kasırga, ayaklarında ölüm © Zincirlenm e İnsanlar > detinleşen top sesleri d etini kaplı öenlerin v; sustu ma Uyg ia ter İK güni a ş a “& şan kurudu yıldızlarm damarı Bilây, uzaklaştı gecenin ayakları boşalttr ko >, a *Ye kak, çelik adalar, $ geliyor Britanya adaları A ölecek, çıkın ölecek güç, ölüm, tatir bir dilek YA uöramış anılar gibi hergün R çekilir kendi iç .s ASE . m lüyorsunuz ki, harbi, kahra- Me tasvir eden şiirler... Fil Ney » “Çanakkale,, ismini taşı- Siya i i K s ei o gin deilleri ani V. & #ürler “lirik,, olmadıkları hal. Yukarıki mısralar ve beytler e böyle bir iddiada bulu- 1nız, higlük Nihat, top sesleriyle do- arak zudan ergunun sesleri iz iştir. kiğg in seçtiği yol, — kitabın mu. ty #mesinde Hilmi Ziya Ülke ai İli gibi — hem hayli met- a leş ilg için enteressan eser- iy esine sokmak için kâfidir. N ikmetin, şiir lâgatçesini, ş destanm mevzuu, eskilerin ti Le leg Kelimeler ilâve ederek a, , Si gibi, Halâk Nihat ta, blu taki “2 14 “Bu İP etmiştir. Yukarda | tüy ,, lanya ada | Mağ, adaları,, bunlardan Li imdiye kadar bu M anlık menkabesini z ehmet Akif anlatmıştı. Wat, Türk şairlerine far-| vi m oka yüzeyi eda eden ikinci de güç bir yoldur. Yalnız! Siyet bile, “Çanakkale, yi.! ekmekleri Nasıl olacağı bir talimatnameyle | tesbit edildi Çavdar ekmekleri hakkında Belediye zabıtası talimatnamesine yeni bazı mad deler ilâve edilmiştir. Daimi encümenin tasdikinden geçen bu maddereler göre çavdar ekmekleri halis çevdar ununa azam! yüzde otuza kadar ekmek tr linde kullanılan buğday unu konulmak yapılacaktır. Bu ekmeğin rutu- azami yüzde otuz sekizi geçmiyo- Çavdar ekmekleri francala ve simitgi cektir. fırmlarında pişirilip Ümeya Ancak sıhhi şartlara uygun bul pastacı, simitçi ve pideci fırmlarında pişirilip satılacaktır. Bu ekmeklerin lâ- yık: ile pişmesi için yüz yirmi beşer gram veya iki yüz ellişer gram a larmda olması gerek olup bu ağır! dan fi caktir. Ekmeklerin kal kavruk olmıyacak, pişirilirken rine su ve bulamaç sürülmiyecektir. Çavdar ekmekleri firmdean çıktıktan sonra ve satılığa çıkarılmadan evvel tamamile örtülmek üzere bir kâğıt balâja sarılacaktır. ktır. “Ulnkılâp âbidesi Kurulacak yeri tayin için tetkikler başlıyor Belediye, yeniden kurulacak büyük inkılâp âbidesinin yerini | pazartesi günü tetkiklere başlayacak- tr. Tetkikler evvelâ belediye yeti tarafından yapılacaktır. Fen heyeti fen he irde âÂbidenin kurulmasına mü ydanları ve bugüne kadar âbide için ne sürülmüş olan yerleri gözden ge- çirçeektir.. Bilhaman mevlam -vEvE mahallerin âbidenin görünmesine, et- raflarının istimlâkine ve muhtelif yol- larm buralarda (o birleşmesine müsait olup olmadığı tetkik edilecektir. Bun- dan sonra âbidenin yapılacağı yerlerin tayini için tetkikler başlayacaktır. Bu tetkiklerin evvelce şehir plânında gü gibi şehrin mümessilleri, mühendis İ u- ler, mimarlar, sanatkârlar vesair zevat- tan mürekkep bir tarafından yapı- lacağı anlaşılmaktadır. Bu O meyanda bir aya kadar şehzimize gelecek oOolan mütehassıs Prostun (mütaleasından da istifade edilecektir. 331 doğumlular Askerliğe çağırılıyor Ushüdar askerlik şubesinden: Üsküdar askerlik şubesine bağlı 33 doğumlu ve bu doğumlularla muamele görerek kısa hizmet şeraitini kazanmış ve ihtiyat zabiti yetişecek askeri tam elhiyetnameli bulunan gençler 936 yılı eylülünün birinci günü ihtiyat subay okulunda bulunacaklardır. Bu ,günde okulda bulunmak için burada bulunan- lar 936 yılı ağustosun yirmi beşinci gü- nünde şubeye baş vurmaları ve taşrada bulunanlar da şimdiden bulundukları mahallin askerlik şubelerine uğrayarak | kayıtları tesvik ve sevk kâğıtlarını ala- rak zamanında okulda isbati vücut et- meleri. Bu suretle şubelere baş vurmi- tesbit için| ! vaziyeti Resmi makamlara gelen son malümat Türkolis yurdun her taralında yeni mahsul'in vaziyeti hakkında almıştır. Bu malümattan çıkarı ncir ve üzün nat neti ce baş'a pamuk olmak üzere İı sene muhtelif toprak mahsul-| lerinin, havaların müsait gitmesinden | dolayı vaktinden evvel yetişmiş olma:| Tarıdıt. | Ege mıntakasında hüküm süren sr“) caklar yüzünden evvelce de yağmur! dan ii tibarile yı istifade eden pamukların kalite i- y re vaktinden ev Çukurova: | rdan çok istifa- vel de et . Padnuk mıntakası olen İğ- dırda mahsul seri bir şekilde büyümek tedir. Ege mıntakasım devam etmesi üz normal zamandan bir da fazla m sıcakların yıl fta, on gün ev incirlerin vel borsaya geleceğin göstermiştir. Nitekim bir istisna olan ilk kuru üzüm bundan on beş gün evvel satılmı Yeni sene üzüm ve incirleri evs tile geçen senekinden ço) Alikadarlar Ye kinden Bartın vapurunun tahlisiye sandallarına| karpuz doldurul- mamış Bundan üç gün evvel Deniz yollarma ait Bartm vapurunun İstanbula gelir-| ken Marmarada bir tehlike atlattığını ve bu esnada tahlisiye sandallarına ko- arın - aynı vapurda bulunan wlenmektedir. Bugün Deniz arı işletmesi güver- te kısmmdan aldığımız bir tekzipte şunlar yazılmaktadır: 11 Ağustos 906 ta gazetenizin birinci birinci sütun a (Marmarada siklon) başlığ altındaki ıda Bartın vapurunun can allarınm içinin karpuz dolu olduğu bir yolcunun ihbarına at- fen yazılmıştı. Böy aslı olmadığından tekzibini saygılarımızı sunarız. ve 1642 No. lu diler ve 15 CUMARTESİ AĞUSTOS — 1936 Hicri; 1355 Cemaziyelevvel:27 “selerine halin katiyen | #313 1219 16,19 1909 2088 3,18 8591200 142 & GEÇEN SENE BUGUN NE OLDU? Neryork Taymis gözetesinin © yazdığına göre İtalyanlar ve oBulfarlar o hudutları mız yakınmda tahkimat yapmaktadırlar, İtalyada son günlerde yağan şiddetli yağ (v8-N0) yan ve yenlerin bakaya t4-| murlar yüzünden 800 dan fazla insan boğul nılacağı ilân olunur, | muştur, i SEHRİN DERTLERİ Doktor ve eczahane m 4 tu me Brbeyi e i hat ms tabibi ola, eğ Pakaş a“ Beleş: Çok , “#diye hekiminl arar. olarak bazı tabi Ndden, Mi h > > duz, rbeyinde oturan bir okuyucumuzdan da şu Rahiyesinde bir Belediye doktoru vardır. itada kaç gece Uaktldar merkezinde de rak kalır, Evi Beylerbeyindedir, koşup Binlerce pa olsa insandır. İstirahate de ihtiyacı MEYİ taşıyan bu'mntakadaki halkın kıs Bu zat kağ parça olsun? zamanlar bu yüzden arandığı görüldüğü dakikalarda güçlükle buluna da ettiğini bilinmez) başka doktora ve öczahaneye mecbur kalmaktadırlar. Doktorun bengi saatlerde nereler | de bulunacağını eczahanelerle diğer münasip yerlere bir| liste halinde asmak lâzımdır. Hele bu doktorun Üsküdar- vöbete gitmesinden dolayı haklı şikâyetler pek çoktur. Çünkü doktorun geceyarıları Üsküdardan yetişmesi zamana bağlıdır. Bir de her yerde oldüğu gibi Beylerbeyi nabiyeseinde de nöbetçi eczahaneler bulunmalı ve nöbet tutmayanlar mes'ul edilmelidir. bilir.. Fakir hastalar para mukabilinde (onu n: racaate ürun zerine anan amm Fındıkların içinde Atılan hediyeler Köyler, çiftlikler, köleler, cari- yeler, evler, değirmenler, atlar.. ispanya ImtIIĞLUI | ve akdeniz | hâkimiyeti | Tan gazetesinde Raif Necdet Meto| yazıyor: | Ispanya vukuatını dikkatle takip; eden devletlerin başında İngiltere ve Fransa geliyor. İngiltere Cebelütta-| rik boğaziyle etrafının dost telâkki «- dilemiyecek başka ve kuvvetli ellerej geçmesinden korkuyor. Şarkta Hitler- ci Almanya, cenubu ga“bide faşist I- talya ile hemhudut olan demokr: Fransa da cenupta gene faşist bir İs- panyol komguluğundan çekiniyor. Almanya ve İtalya, İspanyol hadi- Inız seyirci kalmakla iktifa etmiyorlar, asilere yardım etmekle i şe fiilen müdahale etmiş buunuyorlar Bunların ikisi de İspanyol mücade! sine karışmakla sosyal ve siyasi men- faatler ve gayeler takip ediyorlar. Cebelüttarıkla Pirene dağlarınm etrafımda başlıyan fırtına yalnız fa. şizm — demokrasi mücadelesinin ha- bercisi değildir. İspanyadaki müca- delede Akdenizin hâkimiyeti de mev» zuu bahsolmaktadır. Tarihteki kırk gün, kırk geceler.. M. Turhan Tan, Cümhuriyette Je yazıyor: Osmunlılar devrinde ilk uzun süren düğün Kanuni Sultan Süleyman tr. rafından ve 1530 da yapıldı, yirmi ik Bn erd Çe yöğredime Gr Ee ole numuzda, Niyazi Ahmet, bu düğünden uzun uzadıya bahsetmişti. — H. 5.) O- nun torunu Üçüncü Murad, kudret ve satvetçe topuğuna bile yaramadığı de-| desini gösterişte geçmiş olmak için 1582 de Atmeydanında bir düğüne bar»! ladı ve tam elli iki gün İstanbul hal- kını ayakta bıraktı. l Pakat Bü sesiyle, £ ik İskenderin İran Pren-| zarın Kleopatra ile, âlim Leonun Teofano ile, Me'munun Hatice Boran'a evlendikleri sırada yapılan düğünlerde, Sultan Süleymanların ve Muratların çocukayrı sünnet ettirmek! vesilesiyle rd o uzun dernek-| lerde eğlenen hükümdarlardır. millet değidir. Zaten o parak ve sürekli dü. Zünler halkı eğlendirmek için yapıl- mazdı, halka saray haşmetini hisset- trmek ve dolayısiyle hal gözilnü| korkutmak için yapılırdı. Bununla beraber sahne figüranları| gibi halkın bu düğünlerde zaruri bir mevkii vardı. Sultanlar, hükümdar- lar eğlenirken halk alkışlardı ve ef. lenen devletliler bu alkışın ücreti ol mak üzere halka bahşiş dağıtırdı. Tarih okunulurken bu acıklı nük- teye dikkat olunmak gerektir. Meselâ yukarıda kaydettiğimiz Me'mun - Ha tice düğ gelinin babası halim üzerine at ve saire İsimle- rini havi birer 5 yapılmâ ufak fındıklar serptirmişti. Onlardan bi alan adam, miski açı» yor ve içinden çıkan kâğıdı muayyen bir yerde oturan memura götürerek kısmetine düşen köy, tarla, at, hals-| yık, er, değirmen, her ne ise onu alı yordu. Gene aynı düğünde Me'mun, al dan örülme bir hasır üzerine bir zem bil inci döktürerek halka yağma ettir. mişti. Şayanı dikkat iki silr... Kurun refikimiz, her cumartesi gü nl bir ilâve çıkarmakta ve bunu gün- den güne bir edebi mecmuaya yaklaş tırmaktadır. Bugünkü nüshasında, ge. ne Kurun muharrirlerinin iki şiirine raslıyoruz. A, Sırrı Uzelli'nin “Sabah , isimli manzumesi şöyledir; l Gün başladı gene lâmban yanmadan anlık göklerin $ Idırim konuştu, bir xlerin açıldı hiç kapanmadan, Saatler çalıyor: Vakit tamamdır iyor sormadan hayata &€ yeni bir eser konacak komedi, belki dramdır, . .. Çakıyor gibisin bir frrtınadan Işıklar yüzünde bir ateş iğne. İçinin görünmez derinliğine Sarışın rüyanı göm de kımıldan. Mehmet Selim ise “Evlenen,, isim li şiirinde şöyle diyor: Kavislenen kaş, Gülen dudak. Çakan gözler.. — Bence, siz, bu kadar bir bütündünüz! Yavaş yavaş, Kat kat dökülen duvak. Saklanan gözler. 1777 Kaş .. 7 ? Dudak, — Bir gün, bir saat, biran örtündünüz! Çatılan kaş, Bükülen dudak, Donuklaşan gözler. — Bugün böylesiniz, öyle döndünüz! — İnanırsınız, umarım: “Karım! Dediği an bir yahancı: Yarım Değil de bana artık... Dörtte bir Bile değilsiniz! Siz, evet, siz! — Bir an, bir devir! — KErami,'Şu resmi çevir? Bu son şiir hakkında, gene Kurn- nun münekkidi şöyle demktedir; “At letik bir uslüp,, ... Anketler Burhan Cahit, Açık Sözde yazıyor: Gazeteler heyecanlı havadislerin kıtlaştığı ölü mevsimlerde edebiyat de. dikodusu yapmak için anket açar, genç, yaşlı kalem sahiplerini birbirine tutuşturup karilerin beklediği heyeca- nı sun'i olarak yaratmak isterler. Bu gazeteci taktiki ilk zamanlar fe- na neticeler vermedi. Şöhret yapmak için eski şöhretleri yıkmanın vacip ol- duğunu kestirenler bu fırsatlardan is» tifade ettiler. Bir zaman yeni fle eski, karı koca gibi birbirlerini yediier. Ga- zetelerin aç sayfaları biraz doy riln tok midesi biraz daha bulandı. Bütün bu yârenlikler, şrmarıklık- lar durgun suya atılmış bir fiske taşı gibi boğuldu gitti. Fakat bizim şair, muharrir, roman. cı ve hikâyeciden mürekkep üdeba kas filemiz bütün bu dedikoduların birer gazete manevrası olduğunu anlamakta o kadar kalın bir gaflet gösteriyor ki bilhassa genç ve hevesli edebivat me- raklıları bu tatlı tuzaklara ateşe çö. nül veren pervaneler gibi çırpma Or. pa rorlar. Bilmiyorlar ki bu- gün önlerine açılan gazete sayfaları onların sanat, edebiyat, şairler ve ro- manetlar hakkındaki kanaatlerini 58» renmek için değil, ölü mevsimlerin neşir hayatma biraz çeşmi katmak için haztrlanmış bir yem böru- sudur. yeknesa .. . Burhan Cahidin dediklerini doğru bulmakla bereber şunu da ilâve ede yim: Umumiyetle bizdeki anketler ma- alesef pekyürekler acısıdır. Bakıyor. sunuz ki bir tanınmış imza sahibinden bir makale isteseniz, beş, on lira üc- ret istiyecek; halbuki “falanca mese- le hakkındaki fikrinizi söyleyin! di. yerek ondan bedava makule alıyor ve altına da, “anketi yapan,, diye kendi imzanızı atarak onun fikirlerine ortak çıkıyorsunuz... İşte üç, beş “maruf, ankelçimizin yaplıkları bundan ibaret. tir, (Hat - Sür)

Bu sayıdan diğer sayfalar: