26 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

26 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Aksam Postası MEKTEP ceset ile alâkadar çocuk velilerine fırsat Yeni ders senesinin başlamasına az zaman kalmıştır, Müessesemiz bir çok fedakâr- lıklar İhtiyar ederek yavrularının mektep ibtiyacı olan yataklan yo:gana ve S5 pijamadan çamaşıra kadar bütün levazımı her keseye uygun flatlarla emr:uize amade bulundurmaktadır. Bir ziysret kâfidir. HASAN HUSNU Şubesi: Beyoğlu İstiklâl ead- BURSA PAZARI desi - No. 376. Telef: 40007 sn ri3Lrz i 3 5 — ÇARPINTIYA Nevrol birebirdir.Bütün sinir nöbetlerine, teessürle bayılanlara hayat verir. BOGAZİÇİ LİSESİ Direktörlüğünden İ | Orta ve Lise son sınıfların bütünleme ve engel sınıflarına 2 Eylül ve diğer amıfların 21 Eylül ve olgunluk sınavlarına 18 Eylülde başlana- İli Merkezi : Sultan Hamam & “ddesj > wi ğ : esi No, 4/24 Telef: 20625 ihl caktır. Alâkadarlarm programı öğrünmek ür're mektebe müracaatları, An Imar Müdürlüğünden 1 — Eksiltmeye konulan iş: Ankara mezarlığı iç istinat duvari rının inşası, keşif bedeli 132,656 lira 25 kuruştur. 2 — Bu işe git şortname ve evrak şunlardır: a — Eksiltme şartnamesi b — Mukavelename c — Nafia işleri şeraiti umumiyesi. e — Hususul ve fenni şartname f — Keşif cetveli g — Proje ADEMİ IKTIDAK Fortestin “ derhal geçör; Erken ihtiyarlıyar ae Zençlik ve dinçlik verir. TERİi KOKUYU Hidrol derhal keser, Vücuda zarar vermeğ, Her eczanede bulunur. 40 kuruştur Kapalı zarf usuliyle eksiltme ilânı “Nafia Bakanlığından: İ akan Eksiltmeye konulan iş: Ankarada Cebeci Musiki öğretmen | İ e ilâve olarak yapılacak olan çalışma odaları ve jimnastik - #şaatmın keşif bedeli 24461 lira 86 kuruştur. — Bu işe ait şartuameler ve evrak şunlardır: | A — Eksiltme şartnamesi — Mukavele projesi. — Haziran 1938 tarihli bayındırlık işleri genel şartnamesi. D — Hususi şartname (Fenni şartname) — Keşif cetveli, — Proje İng, tiyenler bu şartnameleri ve evrakı 122 kuruş bedei mukabi- | | © Yapı işleri umum müdürlüğünden alabilirler. | lk 3— Eksiltme 3. 9 1936 tarihinde perşembe günü raat (16) Ankarada Yapı İşleri eksiltme odasında yapılacaktır. p 1— Eksiltme kapalı zarf usuliyle yapılacaktır. iz Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin 1835 lir» muvak- ike İnat vermesi, eksiltme şertnamesirdeki (evsafı ve bundan Aşağıdaki vesikaları baiz olup göstermesi lâzımdır. Büyüklükte bir yapıyı yapabileceğine dair Nafia Vekâletin- ınmış yapı müteahhitliği vesikası, ai; — Teklif mektupları yukarıda 3 üncü maddede yazılı saat- ei evveline kadar eksiltme komisyonu reisliğine makbuz bilinde verilecektir. e Posta ile gönderilecek mektupların nihayet 3 üncü maddede : gelmiş olması ve dış zarfm mühür mumu ile iyi- Necip Bey Diş Macunu 7 İstiyenler bu şartnameleri ve evrakı yedi lira mukabilinde a ğa a İmar muhasebssinden almabilir. a Ş De 3 — Eksiltme kapalı zarf usulu ile yapılacaktır. 4 — Eksiltme 28 Ağustos 936 cuma günü saat 17de Anka İmar müdürlüğürde yapılacaktır. ı 5 — Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin 7882 lira 81 muvakkat teminat vermesi ve bundan başka Nafia işleri şeraiti um miyesindeki şartları haiz ve ehliyeti olduğuna dair Nafia müdürlü; den vesika getirmesi lâzımdır. 6 — Teklif mektupları yukarıda üçüncü maddede yazılı saatti bir saat evveline kadar Ankuıra İmar müdürlüğüne getirilerek e siltme komisyon reisliğine makbuz mukabilinde verilecektir. Pos ile gönderilecek mektupların nihayet üçüncü maddede yazılı $ kadar gelmiş olması ve dış zarfın mühür mumu ile iyice yapıştırılm olması lâzımdır. Postada olacak teahhür kabul edilmez. (4 ç (275) Yüksek ailelerin ve bilhassa gençlerin lezzet ve kokusunu se vs seve kullandığı yegâne diş ma : cumudur. Dişleri beyazlatır. mik Mi» Kız Kulesi Parkında ropları izale eder. Türk malıdır. 27 Ağustos perşenbe günü akşamı sabaha kadar Her yerde bulunur. Büyük sünnet düğünü Tiyatro, Caz, Hokkabaz, Kukla, Orta oyunu, Canbaz, Varyete, Sinema Fiatı 15. kuruştur. Dikkat: Çocuklarını sünnet ettirmek istiyenler her gün.Park mü, “« kapatılmış buhmmasr lâzımdır. (462) (430) 164 MAĞLUP FAUSTA Birdenbire sert bir ses ortalığı çınlattı: N — Dur! Elinin birinde hançer, diğerin- de bir tabanca bulunan bir adam şitlerin arasından fırlryarak süya- rinin karşısına dikildi. Fakat kar- $ısındaki adam hiç telâş etmiye rek sağ elini kaldırarak parmağın- da bulunan altın yüzüğü gösterdi. Nöbetçi yüzüğü görür görmez ke- mali ihtiramla eğildi: — Pok âlâ! Geçinizl., Meçhul süvari değirmene gelin- <iye kadar müteaddit defalar nö- betçiler tarafından durduruldu ise de her seferinde gösterdiği esra Tengiz yüzükle hiç bir muhalefete uğramadan içeri girdi, Kendisini bol ışıklı bir odaya götürdüler. Bu ışık sayesinde birisi merak €dip de gelen şahsın yüzüne baka- cak olsa, mutlâka Faustanın adam- larından ve Farnezin ayrılışmdan Monra onun yerine geçen kardinal olduğunu anlardı. Bu zat, kardinal veni idi. Faustanm saraymda kardinal Farnez ile Metr Klod aleyhinde verilmiş olan idam hükmünü oku" Yan adam buydu. N Şimdiki kıyafeti; muharebeye 8idecekmiş gibi giyinen bir asılza- minbini andırıyordu. ELİMİ GR imli. im. ğun içine gömülmüştü. İki katol- muş beli ve kendisini şiddetle sar. san sık öksürükleri insana, bu a- damın yakında öleceği hissini veri- yordu. Kardinal Roveni ihtiyarın kol tuğuna yaklaşarak diz çöktü: — Mukaddes peder! İşte emir- leriniz üzerine geldim!.. dedi. İhtiyar hafif bir sesle cevap ver- diz — Kalkmız, aziz Roveni! Biraz dostça konuşalım... Burada papa yok... Karşınızda gördüğünüz a- dam eski dostunuz Peretti'den baş- kası değildir... z Şu ölecek gibi duran ihtiyar, ev« velce gene bu odada Şövalye dö pardayan ile görüşmüş olan değir- menci Peretti, yani Papa Sikst Kent idi. Kardinal Roveni papanm emri. ne itaat ederek ayağa kalktı ve ihtiyarın dostane ve #ynı zaman- da hâkimane bir işaretiyle sandal. yaya oturdu. Papa sözüne devam ederek: — Peretti! Evet, sadece Peret- ti! Fakat ne olurdu, gene Peretti olarak kalsaydım; yükselmek is- tedim, fakat o mevki beni ezdi, bu bale koydu... Bu yükün altında ö- lüyorum... Mümkün olsada kur. tulsam... Fakat çok geç kaldım... c:..3 MARA ölriyetine müracaat edebilirler. MAĞLÜP FAUSTA 161 muhafazası altındaydı. Sağ tara- fında manastır binası bulunuyor- du. Fakat, kendisi bir takım batıl itikatlara inandığından, ölse or& ya gidemezdi. Sol tarafta ise köş- kün yanında bir takım amele, an- lıyamadığı bir işle meşguldüler. Pikvik, ası) tehlikenin buradan ge- leceğini zannediyordu. Kroas mustarip bir inlemeyi andıran bir şekilde içini çekti. Ot- ların üzerine uzanarak beklemeğe! başladı. Pikvik ise ağaçtan ağaca koşa-! rak köşkün yanına kadar geldi, E sasen kendinde mevcut olan ibti- yatkârlıkla köşkün etrafını dolaş- mağa başladı. Birden gözüne ili. $en garip bir manzaraya dikkatle bakmağa başladı: Yirmi kadar iş- çi manastır reisi Klodin dö Boviy- yenin emri altında çalışıyorlardı. Pikvik kendi kendine söylendi: — Burasını muhakkak dini bir merasim için hazırlıyorlar! Amelenin çalıştıkları yer bir ta- rafı köşke ve diğer tarafı manas- tırın duvarına dayanan geniş mey- dana — ki burası manastırın roe- zarlığı idi — köşkün arka tarafın- dan bir kapı açılıyordu bu kapi- dan girenler doğruca çıkarlardı. Köşkün aslında bu meydanda bu- lunaa büyük bir binanın methaliy- nın bir mabet olduğuna işaret edi- yordu. Pikvik bu süturiları seyreder- ken, aralarında yüksek bir sed gördü. Burası belki de bir mihrap olarak inşa edilmişti. Pikvik ya- pılan işlere merakla bakıyordu. Amelelerden bir kismı yerdeki ot- ları yoluyor, bir kısmı mihrarla basamaklarını ve orada mevcut. mermer kanapeyi bol su ile yıkı- yorlardı. ' Biraz sonra temizlenen müzey- yen mermer kanape üzerine bir örtü konuldu. Pikvik bu örtünün ortasında papalığa alâmet olan a- nahtarlarla tacı görünce büsbütün şaşkma döndü. Bu iş bittikten sonra Klodin dö Boviyye amelele- re dönerek seslendi: — Şimdi benimle beraber me- zarlığa geliniz! * Pikvik hürafelere inanmaktan doğan bir korku, ve teskin edeme diği bir merakla servilerin gölze- sine s ğınarak ameleyi takibe baş- ladı. Etraf yavaş yavaş karın lığa gömüldüğü için etrafa meşa- leler konuldu ve bu sayede Pik- vik de yapılan ve kendisini hayret. ten hayrete düşüren işleri görebi. liyordu. Amelelerden bazıları mezardan mezara girerek bir şeyler çıkarr

Bu sayıdan diğer sayfalar: