24 Ekim 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

24 Ekim 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Havva: İrikadan bahce U tafal d ar Ir, bir mesele ii si il tufan esnasmda gemi» Sol La Ul dan bir çift alırken Yvan, > her halde çok güç- Sizi den, utan sonra da epey |, #tİ, Fakat şimdi dün- e Yerinden yn bah- İ İrt ay Bİ üm geniş, hafif, Iki iç en, yen vehgi hayvan- e mmakta olan bazı Da doğrusu hayvanları ka, ig Eğ k bir şeydir. yy Yk b ra hayvanat bahçesine ayva yükü, Rusyadan va edinn, rmda muhtesem bir Si- MN - bulunan 40 muhtelif İP * onların Leningraddan öyg SÜk vapurla Londraya da tek kaza olma- m bir yeri karşi) meselâ kırk sene © Öcmek olduğuru er, N naklin, *P ederi, “Siy, in ei at bahçelerinde kia © USULÜ muhtar etmiştir, rı Ke bay- cihetler-| Nihayet insan-| *E yapmağı,, öğ- 2, İl bir sanattır. Bir alıkçıl “gibi uzun hayvanat bahçeleri. ekseriya bacakları! Sandıklar dığı için, va! ” NE der, / Pasiyle bu zavallı PM. Müvazenelerini kay. Sia di ticeler pa, : hı $gösterirdi. ba tüylü mahlükat Sahasına, Yapılmaktadır. e m ük bir yerlerinin İ bek hele büyük deve- eti, Bu hayvan- “Olduğundan ve Oldukları cihetle MARE takat par. eş a SAMIelan az 50 o mra e a suretle ka- ir, anda boynu © derecede Ki, hiz, emi RE 1 lerine nasıl âyvan naklediliyor çok ahmak hayvan- Onların nakli bugün de leminde o hayvanat teşkil eder metçiler uzun zaman sarfiyle hayva nın başımı gene kendisine iade edebi. lirler. Bugünlerde bu tehlikelere karşı ko- nulmuştur. Devekuşu büyük bir san. dık içersine yerleştirilir. Sandığın de- likleri vardır ama, hiçbiri kuşun ba- şmı sokabilereği kadar büytük değil dir. Dağ keçileri de dört ayaklı hayvan-| lar içersinde nakli cidden güç olan hayvanlardandı. Bir vakitler Afrika- dan İngiltereye büyük bir canlı hay- ran yükü gönderilmekteydi. Xolda ge- mi bir fırtmaya tutuldu. O kadar kil hayvanların arasındaki 12 dağ keçi- sinden ancak üçü sa? kalabilmiştir. Bugün ise, bu ince, nazik azalı hay- yanlar için hususi bir ihtimam göste- rilmektedir. Onlardan O birkaçı bir sandık İçersine istif edilecekleri yerde herbiri ayrı ayrı sandıklara konul. maktadır. Bu sandıklar değ keçileri. nin yatıp kalkabileceği kadar bilyük- tür. Ve sandığın iki yanları içi saman dolu çuvallarla döçenmtiştir. Aslan ve Kâplan gibi korkunç kedi. lerin naklinde ise,en çok dü yiyecek meselesiydi Bu hayvanlar her gün taze et ister- ler, Ve bu taza eti temin etmek o ka- dar kolay bir iş değildi. Gemiye canlı koyun Veya keçiler alırlar, yolda keserler ve böylece yiye- cek meselesinin halline çalışırlardı Halbuki şimdi, en uzun Seyahat için bile gemide taze et temini her zaman için mümkündür. Çünkü buz dolabı gibi fenni vasıtalarla et ayn! tazelikte muhafafa edilebilmektedir. Et yiyen hayvanları seyahat esna. smda doyurmak, emin olunuz ki sebze Yiyenleri doyurmaktan daha kolaydır. Meselâ bazr dağ keçileri Yalnız taze ot veya yaprak yerler. Ve kendilerine bunlarm yerine geçecek veya bu tad. da bazi komprimeler verseniz kat'iy. yen yemezler. Vaktiyle nakli pek güç olan ve bu. gün de güçlüğünü muhafaza eden hayvanlardan birisi züraf'adır. Zürafalar çok ahmak hayvanlardır. | Hani bazı hayvanlara anlatmak müm.) kün olduğu gibi ona da “İğ başmı?, filân ney'inden bir sözle kat'iyyen yola getirilemez, Bir köprü altından geçer. ken hani köprüyü kaldırmak lâzım.| dir. O kadar Tâf anlamaz bir mahlük. tur. Bugünlerde zürafayı nakletmek için ülen| en müssit şekil kendisi İçin Upuzun bir sandık İnsa etmektir. Bu sandık pek alçak b'r römork'a (o ylikletilir. böyle birçok köprülerden muvaffak. yetle geçmek kabil oluyor. Fakat bazı köprülerin zürafa için hâlâ pek alçak! edi. kaldığını da kaydedelim. HABER — Akşam postası pa, Tİ e j iŞ EN ş d > Ni Iflâs — Kasa hesabına baktınız mı? — Baktım efendim, İlesap aşağı yukarı doğru, Yalnız 20 paralık fark var, — Nasıl? Yirmi para mı? — Evet! Kasanın boş olması lâzım-| dı, fakat içinden yirmi para çıktı Kim koymuş bilmem! — Boğası ağrıyor da flüt çalmak için bu çareyi buldu! Falcı Faler, delikanlının eline baktı: — İstikbaliniz parlak: Zengin mesut olacaksınız! — Güzel ama ben falıma baktırmak için gelmedim, Kızınızla evlenmek İs- tiyorum da, — Şimdi mesele değişti. Bu takdir de vaziyetiniz hakkımda esaslı malâ. mat öğrenmeliyim! ve — We yapayım, hamağı getirmeyi unutmuşum? ğne ve çuvaldız — Sinemada en çok canımı sıkan şey, geç gelen seyircilere yol vermek için ayağa kalkmaktır. — Ya benim de öyle.. Bunun için sinemaya daima oyun başladıktan bir kaç dakika sonra giderim, — Yarın evlenmemizin birinci yıl dönümü. Arkadaşları çağırsak da ba- ri senede bir günü şen geçirsek. Farkında değil İki arkadaş sabaha kadar yiyip için İ eğlenmişlerdi. Küçük otomobillerile şafakla beraber yola çıktılar, Araba korkunç zıkzaklarla caddenin bir 3- rafından öbür taraf'na yalpalıyordu. Nisbeten ayık olan, direksyon başın. daki arkadaşına bağırdı; — Dikkat et yahu! Arabayı ne bil çim kullanıyorsun? Öteki şaşırdı: — Ay arabayı ben mi kullanıyo- rum? Ben seni kullanıyor saniyor. dum! 1 ği es ça — Bizim küçük kenanda epey iler Şimdi o çalişirken kulağıma İ pamuk tıkamasam da oluyor! , AŞ A NN ŞAKA . “5 Adan Tehdit Kibar bayana veresiye yaptığı tak- ma dişlerin parasmı dişçi bir türlü alamamıştı, Nihayet borçluya şöyle “bir mektup yazdı: “Muhterem bayan, Sizin için yaptığım takma damaklı dişlerin parasını 48 sant zarfında öde- mediğiniz takdirde gazetelere bir ilân vermeğe mecbur kalacağımı arzede- İ rim. Vereceğim ilân şudur: Edebiyatçı aile — Yazar ailesi edebiyatla fevkalâ- de meşguldür. Bayan aşk mektupları Yazar, fakat kimseden cevap slamaz, Kızı şiirler yazar, lâkin kimse oku- maz. Oğlu roman telif etmekle meş guldür. Ama henüz bunların hiçbiri- &ini kabul eden bir kitapçı bulama- mıştır. Aile reisine gelince... — O da çek imzalarama hiçbir banka kabul etmez! önderi — Sizi şimdi görür görmez içime| doğan bir hissi kablelvuku başımsa bir felâket geldiğini bana haber ver.| di, l Satılık dişler | “Şişlide Kancayan aparlımanında| hayan Şakirenin ağzındadır. Ziyare' için oraya, pazarlık için dişçi filâna müracaat. Rekabet Aynı sokaktaki üç terzi birbirlerine; müthiş rekabete girişmişlerdi. Bur-. lardan biri dükkânmın camı Üzerine şu elimleyi yazdırdı; Memleketin en iri terzisi, Öteki daha baskın çıkarak şu lev- hayı kullandı: Dünyancn en iyi terzisi, Üçüncü terzi epey düşündükten sonra $u levhada karar kıldı; SN Basılarına göre spor hayatta her şeydir, tabiatın kendisinde bile spor vardır? Bu sokağın en iyi terzisi, ” > yu — Fransız karikatürü — — Uzaktan gördüğüm saman serap olduğunu iddia ettiğin bu ağacın ha- kiki olruğuna şimdi inandın mı? Satıcı — Alacağınız şapkanın para- sını biz vermeye rasıyız. Löhin Allah rızası için başka dükkâna gidin. Bisde daha sağlam şapka yok! 4 ifriâs — İflâs ettiğini haber alınca pek müteessir oldum. Allah başka keder göstermesin, — Teşekkür ederim azizim. Başa gelen çekilir, Bereke! versin daha ey- yel bütün emlâkimi karıma - devret- miştim. — Sattığımız boya ile saçlarım - yeşil oldu. e 2 — Üzülmeyin, gene talihiniz Yür. maş. Başkalarının saçları büsbütün döküldü!

Bu sayıdan diğer sayfalar: