25 Ekim 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

an lerin — 151 Mi gözü Di nala davet aç) Sinekler Gazete Sâzip mevzuu şudur; il my İrafçılarından birine Şöyle bir emir ver Yeke ve köyüne gidiniz! Ora. yeklere VE insa; , lara a rafı çat, a orta Sa, ii» gitmiş... Bak. inek t da Vizir uçuşup bira *r.. Pakat, ellisini, alt- Cek Taya nası) toplasın? 1 Geh! Gen: vaki > Geh!. dese olmaz! iş TA göre bir şifehi da BA bisi isi a üye Ker, kçr? di... taç, ineklere insanlar ara“ Msiyete rağmen bir ko. alay, süs edememiş... Hat. »lan Mecidiye köyünde zy alan seyahat etmişseniz , Süre pla, gözlerinin etra Li lam mı gibi çepeçevre da tir tı kovmaz. Mey at rahat, endişesiz, b Fakat, bizde öyle! tür İnmeli kadar o dere- vd Amış, onlara, yüzün. sin; “erece fazla birikmek| Dalar gz vemiştir. Koğar, du.| er, Mübaliliğe alışama. ' tedarik edi; MAŞ “ Baprine demiş a a N Yeri Terim, yer misin? b tay lava olmaz. Hak etme. in, < İçin di Mağ yim. Bir kğ dal k *layım, Sonra yersin he a, böyle uyuşulduktan Sürülünce, etrafta © Sineklerden yirmi o. İğ vera gü nmiş, - Resimde Srlemeg A bazı. rafiklerimiz, i Bak kamari Bazetecilik sa- ii der resmi ma. ay varmış gib! tay vi Fan ip” yy ezhanı mucib tele » Eğer rivayet İdi » İnna E7hinde dava açıla. hn Ming ki, hakimler, fotoğ- Le en dolayı hapse so" kirim gr bana demişti ki; van birinci şartı, de | ha aç, 7 Yoksa, İstediğin le, bir şey tuta | Sa rare konmuş yirmi otuz si Nİ çekmenin ilk şar 3, bütün mektep ve saat, "tniy,, nİenliz kırk elli ( ş Sy 2085 fakat, bir gazete se davetiye , nin aş ve üm ması, kı- tta bir. zekâ > Yaziemizi bu dere. olur, ne! foryası olur, ne! ii Ü, Işler hal gi. KN ALAN çöz bi mimtakalarma t, ler azal, mübaliga “et, taksi durak a a bitecek ww | Mehmet Nurinin on dört yaşındaki ye olmasıdır. | La TN hayli ilere- m: Elektrik şirketi Kaçakçılıktan mahkemeye sevki emri geldi Nafiz vekâletinin talebi Üzerine Da- hiliye vekâleti dün vilâyete çok mühim bir tebliğ yapmıştır. Bu tebliğe (göre İstanbul vilâyetinin Anadolu yakasn- da kullanılmak üzere gümrük resmin- den muaf olarak memlekete giren elek- trik malzemesini şehrin diğer tarafla- rında kullandığı cürmü meşhutla sabit olan Elektrik Şirketinin . mahkemeye verilmesi için evrakm Cumhuriyet Müd deiumumiliğine o sevkedilmesini âmir bulunmaktadır. Tahkikat fezlekesi bu - günlerde mahkemeye tevdi edilecektir. Tebliğ şudur: “İstanbul Elektrik Şirketinin Anado- lu cihetindeki tesisata sarfetmek Üzere müsaade ile bilâresim memlekete ithal ettiği malzemeyi Rümeli cihetinde İsti"! mal ettiği yapılan teftiş esnasında ter- bit edilmektedir. 1918 numaralı kaçakçılık kanununun | birinci maddesinin E fıkrasına muhalif) olan bu hareket hakkında gene kanunun ikinci ve üçüncü maddelerinin ehemmi- yetle nazarı dikkate alması... Erimiş demirle Si düşünmüş, taşını, Zavavilı bir amelenin ayağı yandı Dün bir kaza neticesinde bir amele- nin ayağı yanmıştır. Şişli Hanımoğlu sokağındaki döküm fabrikasında amele bulüsi ile arkadaşı İsmail puta ile eri miş demir naklederlerken puta devril - miş ve Hulüsinin ayağı erimiş demir al tında yanmıştır. Bir çocuk yandi Emirgânda iki yaşında bir erkek ço- cuk feci şekilde haşlanmıştır. Ayşe isim Ti fakir bir kadının çocuğu ölen bu yav- tucuk dört yâşmdaki kardeşinin kendi Bild egale Hünresi Urcrie kizyei yayi” suyu başından ayağına kadar dökül - müş zavallı cocuk yanmıştır. Suçlu ve güçlü mübalâga etmek... Söz attıktan sonra dayak da atmış! Dün akşam Şehzadebaşında bir genç kıza söz atan bir adam daha yakalana « rak müddeiumumiliğe (o verilmiştir. Bu civarda oturan havagazi memurlarmdari geni caddeden geçerken şapkacı Rıza ona söz atmış ve üstelik müdaahle ederi Mehmet Nuriyi de döğmüştür. Hakkın da takibat yapılmaktadır. —— Içki şişeleri ölçülü olacak Ölçüler nizamnamesine göre ölçüleri Üzerlerinde kabartma olarak işaret edil memiş olan şişelerin kullanılmaması Jğ- zımdır. Fakat — nizamnamenin 87 inci maddesinin verdiği salâhiyete istinâden memlekette bu nevi şişeler bulunmadı. dinden kullanılmasına cevaz verilmişti, Şimdi, yeni sene başından itibaren bu nevi şişelerin ©“ muayyen miktarda tahdit edilerek yerlerine ölçülü olanla. nn ikamesi takarrlir etmiştir. (İktisat vekâleti bu sene sonundan itibaren ni- zamnamenin verdiği salâhiyete istinaden ispirtolu içki satan fabrika ve imalât . hanelerce kullanılacak şişelerden en az Istanbuldan Konyaya Telefonla görüşmek 100 kuruş Evvelki gün Nafıa Vekili Ali Çe. tinkaya tarafından (Ankaradan ilk konuşması yapılan Konyâ telefon hat. tı cümhuriyetin yeni bir eseri olarak 29 ilk teşrin bayramında umuma âçırr lacaktır, Konyanın Ankaraya raptiyle kon, ya — Afyon — Eskişehir — Ankara ve İstanbul arasında telefon mükâle. melerine imkân verilmiş olmaktadır. Nafıa Vekâleti, Konya ile Afyon, Es- kişehir, Ankara arasında telefon mü. kâlemesinin beher üç dakikasından 75) ve İstanbul — Konya konuşmalarının beher Üç dakikasından da 100 kuruş ücret almmasını münasip görmüştür, Konya ile Afyon, o Eekişehir ve Ankara arasında her zaman görüşme. Ter yapılabilecektir. Fakat Ankara ile İstanbul hattı çok meşgul olduğun dan Konya — İstanbul arasında saat 2,4,6,8, 10,12, 14, 14, 18, 20,22, ve 21 de konuşulabilecektir. Şimdi Adana ile Konya arasmda telefon hattı çekilmektedir, Şarapçılık Memleketimizde ileriiyor Aybaşından itibaren indirilecek şarap fiyatları için ellerinde stok şa- rap bulunan bayiler şimdiden beyan. name vermeğe başlamışlardır. Maa. mafih arada cümhuriyet bayramı bu- lunduğu için bu omüddet zarfında stokların çok hafifliyeceği umulmak. tadır, N Hükümet, memlekette şarap İs tihlâki gittikçe arttığından şarapçılık İçin yeni tedbirler almaktadır. Kızıl. rmak kenarında bağ ye üzümü ile tâ, nınan Kalecikte şarapçılık © oldükça ilerlemeğe başlamıştır. Burada hükü metin müzaharetiyle “Kalecik Şârap kurma birliği, namı altında bir teşek- kül vücuda getirilmiştir. Birlik aza. ları bu yıl 39 — 35 ton şarap yapmak. tadırlar. Bu teşekkül ileride şarap kurma kooperatifine çevrilecektir. Memleketimizin tanınmış şarap mıntakalarından biri olan Trukyada da şarapçılık tekniğinin süratls inki- şafr için yeni tedbirler alınmaktadır. Zirant Vekâleti Trakyada icap ettik. çe seyyar çalışacak bir şarapçılık kur. su kurmaktadır. Bukursu Ziraat Vekâleti Trakya mmtaka mütehassısı Salâhattin idare edecektir, — — — 25 PAZAR BİRİNCİTEŞRİN — 1986 Hicri; 1855 . Şaban: © Ge ee Den 622 ME Yüzde kırkmım ve diğer içkiler şişelerin den de en az yüzde otuzunun — ölçülü! olmasına karar vermiştir. .İ GEÇEN SENE BUCÜN NE OLDU? | İngiliz — Italyan gerginliği azalmağa yaş! tamiştar. Konyada bir küp dolusu alim bulundu, Sarhoşluktan sabıkalı Bu sefer on gün hapisle kurtuldu ama... Rezalet çıkaracak derecede #arhoş olmaktan müteaddit defalar mahkeme ye getirilen ve mahküm olan Hayri, dün gene sarhoşluk yüzünden Beyoğ- İu Cürmümeşhut mahkemesine sevke- dilmiş ve neticede on gün hapse mah- küm olmuştur. Saçı sakalı biribirine karışmış, yır- tıklardan gayrikabili tamir bir hale gölen elbisesini mahkeme koridorun - da tamire çalımran Hayri, hâkimin karşısına çıkarılmca yerden bir te- menna İle sandalyeye oturdu. — Gene mi geldin Hayri? — Allah ömürler versin beyim! — Bak, sarhoş olup, ötekine beriki- ne sataşmışsın, ne dersin? — Vallahi beyim, raki içtim ama, sarhoş değildim. — Nekadar içtin? — Hiç! Üç şişe 22 likle, meyhanede yetmiş kuruşluk kadar bir gey... — Parayı nereden buluyorsun? — Dileniyorum, çöp tenekelerinde bulduğum paçavraları satıyorum. — Sen ne zaman uslanacasın? — Ben he yaptım ki uslanayım? E- ğer rakıdan vazgoçmemi söylüyorsan © başka, şimdi on Jira bulsam on lira- lık içerim. İ Şahitler de Hayrinin suçunu teyit edince hâkim: — Hayri, dedi, seni bu seferlik on! gün hapse mahküm ediyorum, eğer! bir daha buraya getirilecek olursan! Bakırköy hastanesinde üç ay yalınana hüküm vereceğim. Hayri, yerden temennayı bastırıp — Allah ömürler versin beyim, di-| yerek dışarıya çıktı. 24 saatte 33 zabıta vakası Son yirmi dört saat içinde polis ka- yıtlarına göre şehrimizde yedi hakaret altı dayak atma ve dayak (o yeme, iki sarhoşluk, sekiz yaralama, yaralanma, dört kırtızlık, iki dolandırıcılık ve tav - cıkk, dört de müteferrik vaka olmuştur. Yeni meşhut cürümler kanunu veçbi- le bunların ekserisi derhal müddelumu- miliğe ve meşhut cürümlere bakan mah kemelere intikal etmiştir. ——— Küçük sanatlar kongresine hazırlık Küçük sanatlar kongresinin Ankara- da sonteşrinin on ikisinde toplanması takarrür ettiğinden bütün ticaret odala- nna hazırlanmaları bildirilmiştir. Oda Jar mıntakaları dahilinde küçük senayi- in dertleri, dilekleri, inkişafı şartlarını gösterir birer rapor hazılayacakladır. —— Ankara sergilerine gideceklere kolaylık Devlet demiyolları idaresi gerek 25! teğrinievvelde açılıp on beş gün sürecek! el işleri gerek 16 kânunusanide açılıp bir ay sürecek olan kömür yakan vesa- it sergilerine iştirak edecek ve ziyarete gideceklere yüzde 50, eşya gönderecek- lere d yüzde 70 tenzilât yapacaktır. ZE Kalb kalbe A.K.K imzasile aldığımız mektupta “Bir kız seviyorum. Kendisini nerede görsem gülüşü. | yoruz, Fakat daima teyzesilc geziyor. Hiç yalnız tesadüf etmedim. Yalnız tesadüf etmek ve konuşmak için ne ya- payım?,, CEVABIMIZ: Her zaman iltifat ettiğine göre, kızın ETKİ İTME TAY Mem #2 ee ? arşı ki: k deniyor da size karşı meyli olduğu anlaşılıyor. kalbe karşı olunca, aradaki manlaları atlatmak,hele ihtiyar) retmek İsterim: Bütün Anadoluda bir teyzeyi bertaraf edebilmek çok kolay olabilir. vaziyetinizi ve sevdiğinizi söylediğiniz kızın ailevi vaziye | tini iyice bilmediğimizden bu hususta yürüyeceğiniz yolu! | tayin bizim için imkânsezdir... İ e 2 pi olunca Binaenaleyh kalb Ancak ibrahim Pş. ve... Istanbul berberler! İstanbul berberlerinin yıllardanberi halledilemiyen bir derdi var: Hafta tatili, © Bu sabahki Kurun refikimizde Ha- san Kumçay Adanada pamuk amele- sinin her hafta pazartesi günü öğle- sonraki dualarım hatırlalarak şöyle devam ediyor: Ellerinden Okazmalarını O atarken hepsi de yüksek sesle: “ İbrahim paşaya rahmet!, Diye dua ederler. İbrahim paşa vaktiyle Adanada va- lilik etmiş olan bir zattır. Amelenin hafta tatilini ihdas eden odur. Bunun için âmele arasında her hafta sonun- da işini bırakırken kendisine dun et. mek âdet olmuştur. Bu âdet yalnız A- danalıların İyilikbilir insanlar olduğu- nu değil, ayni zamanda hafta tatilinin bütün işçi ve pek tabil olarak Kamuta- yım önümüzdeki içtimamda hafta tati- li kanununun çıkmasını bekliyen İs- tanbul berberleri için ne büyük bir ih- tiyaç olduğunu göstermiyor mu? * Türkiyeden giden rumlarla ermeniler Yunus Nadi bugünkü başmakalesi. 15 Vu mevzu etrafında bir seriye baş- kyor ve başlangıçta söyle diyor: Antakya, İskenderun ve havalisin- deki Ermenilerin bu müstesna surette ehemmiyetli günlerde Türklerle bera- ber hareket etmekte ( Olmalarındaki milessir manzaralardan mütehassis ol- mamak mümkün değildir. Bu müna- sebetle bâzı hâdiselerin görülmesi ve dinlenmesi neticesi çoktanberi kalbi- mizde toplanmış olan duyguları orta- ya koymak isteriz. Biri kendisinin bundan sekiz yil 5n- ce Bükreş istasyon lokanlasında biz- sat bir Ermeni ile karşılaşışını ve o- nun memleket hasretini anlatan vw di- İeri'de bir arkadaşının başından geç- miş bir vakayı hikâye öden Cumhuri- yet başmuharriri maksada Şöyle avdet ediyor; Bu yoldaki hikâyelerin onlarcasını, Yüzlercesini tekrarlamak kabildir. “Ta- rihin bir kasırgası orduları devirir, memleketleri yıkarken önüne geçile - i miyen savletlerile bazi cemiyetleri de köklerinden sökerek bereli merceyle - mişti. Antakya, İskenderin ve hnva- Wei Ermenilerinin 'Türk'üğe bağlılık. ları hâdisesi vesilesivle o kasıfganın diğer sefhalarına da bir nebze tem2s edeceğiz. p9 Iki tenkit arasında M. Turhan Tan bugünkü yazısında, “Tar” in münekkidi Ahfeş'i fena hal de haşiryor: Anladım ki Abdürrahman Çelebi ro- lü oynamak istiyen bu münekkide ilk sarf dersini vermek bana düşüyor, Nimetsiz bir külfet olmakla beraber işte o zahmete katlanıyorum: Türkçede “(L), fiilin asliyle ekleri arasmâ girince müteaddiyi lâzım ve Mmalümu meçhul “yapar, makabli de meksur okunur: Tanımak, tanılmak gibi! Gene Türkçede (N) fiilin aslma ek olarak girerse mutavaat ve bazan meç hul ifade eder: Tanrmak, tanmmak gi. bi! Mutavant, hadesin failine rilcuumu veya failde vukuunu beyan eden fil. lerin binasıdır. Meçhul ise, fajli zik. rolunmayıp mef'ulü naibi fail sömile yerine kalm olan fiildir. Meçhuller baş kca müteaddi fiillerden yapılır: Gene tanımak ve tanılmak gibi?.. Şimdi Abdürrahman Çelebi rolü oy. namıya kalkışan yazıcıya sorarım: Şu basit sarf kaidelerine göre tanılmak yanlış mıdır? Ayni zamanda ona öğ. yalnız “tanılmak” kullanılır, tanmmak kullanılmaz. Bizim Ahfeş ne bilir ki gramer, Getirir sade geviş, bir de saeler!