2 Aralık 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

2 Aralık 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Türkçeye çeviren AE, Cenup Kutbuna seyahat 3gemi tedarik ettikten başka3 de tayyare aldık eski sefer heyelinden on sekiz arkadaş bu sefere de iştirak etmek islediler Primüs sobaları ancak Ndrveç- ten tedarik edilebilirdi. Merkezden uzağa yapacağımız yolculuklarda in- san ve (köpeklerimize yedirilecek Pemmikan (teksif edilmiş gıda) vere ceğimiz tertiplere göre hususi bir su- rette imal edilmeli idi. Ve iş böylece devam etti. Civata, tim kalınlığında bir kitap oldu. En kü çük saat vidalarından üç metre uzun İuğuna kadar civatnlar ve her şeyimiz! vardı. Beraberimizde götürdüğü. müz her şey ergeç bir hizmette kul. Tanilde. GÖTÜRECEĞİMİZ ADAMLAR MESELESİ Cenuba gitmek isin binlerce er- kek ve kadm müracaat etti. Bunları seçmek çok güç bir iştir. Bir kutup seferinde çıkmamasına imkân olmr yan aksilikler, ortaya ahlâkın öyle kö kü bu iş zaten maaşsızdır. Orada ba” pishane de yoktur. Sefer heyetinin başkanı intizam ve adaleti bizzat tat- bik eder. Henüz bilinmez bir ülkeye yapa” cağımız seyahat için eski sefer heye- timden on sekiz arkadaşm müracaa- tine çok sevindim. Bunların arasında birkaç Yeni Zelândalı vardı. Arka daşlarımdan diğer bir kısmı evlenmiş oldukları için gelemeziiler İlk yolcu- Tuğumda benimle birlikte buzlar ül kesinde bulunan 26 kişiden on doku” zu şimdi evlenmiş bulunuyordu. Bun lardan üçü 47 yaşını geçmişti. Yukarıda da izah etmiş olduğum gibi geniş fenni programımız dolayı. siyle çok büyük bir gemi almak mec buriyetinde idik. Bir müddet şaşa” kaldık. Düzünelerle gemi teklif e- dildi. Fakat istenen para verebilece” ğimizden çok yüksekti. Nihayet Bir. İeşmiş Amerikan hükümeti seyrise- fain idaresinin eski harp nakliye ge- milerinden birçoğunu Staten adasına il Bağlamış olduğunu işittim. Bunlar ğamayız, maaşmı da kesemeyiz. Çün 194 dan birisini istedim. Bana 8527 ton hacminde ve yağ yakan birisini 6. dünç verdiler: Amerikada çok tanm- müş afkadaşib miralay “İnkop Rup- pert,, İn adını taktim. Simdi kocs man tayyaremizi taşrvabilecek kadar büyük bi? gemimiz vardı. Bu tavvare GÜZEL “PRENSES ye de arkadaşım “W üliam Horlik,, in adını verdim. Madeni bir gemiyi cenup kutbu denizlerine götürerek granit katılığı da ve müteharrik buz kütlelerine ya- naştırarak yük boşaitmak © tehlikeli bir işti. İşte bu sebeple adamların için kutup buzlarma mahsus yapı! mış bir gemi daha (aldım ve bunu “Okland ayısı,, adını verdim. Bun dan başka elimizdeki kutup gemisiy- le bilinemiyen ve tehlikeli (o sulard: mühim bir takım istikşaflar yapabi lirdik. Kaliforniya vilâyetinin Ok land şehri belediye meclisi bu gemiyi umumi müzayedeye koymak lütuf. kârlığnı gösterdi. Müzayedede ma” halli bir hırdavatemın gemiyi parça- yarak enkazmı satmak için 1000 d> lar pey sürmesine herkes #> 1. Bu. nun üzerine ben de 1050 dolar de dim ve gemi üstümde kaldı. Cenup kutbunda bir o tayyareyi parçalamanm ne kadar kolay olduğu nu bildiğim için yanıma tek satıhlı iki tayyare daha aldım. Filadelfia ço- cukları da bize üçüncübir tayyare hediye ettiler. Amerika donanmasından yüzba- w R.A. |. Eroli'in kumandasmdı 34 mürettebatlı Okland ayısı: bizim Ruppertten daha vavas yollu olduğu icin önce yola erktr. 25 eylâl 1933 Neden kurumlanmasınlar? Bunlar cenup kutunun ük sakinleridir. İmparator Pengüven denilen bw kuşlar buzlu suların balıklarıyla küğü kabuklu o hayvanlarile geçinirler. Bunlar uçamaszlar, yüzmek için kullanırlar, «Boston şehrinden ayrıldı. Jakop Rupper tise Bostondan |! İlkteşrin 1933 ve Norfoluktan 22 ilk tesrin 933 e ayrıldı. Hangisi Taanatiö küçük Hemen hepimiz sevimli gunduk. Fakat lâzım olan ma Je toplamış bulunuyurduk. (Devamı * anne, hangisi kız ? “e ehil Eril den Vk Gİ Bangin anne nu söyliyebilir misiniz? Ana ile kız biribirine o kadar benzerler ki, Foks dia Yeliyezğili için bir benzer ararken bu işl annesine gördürmüştür. Soldaki resim artist Leah Ray, sağdaki Ive ânnesi Madam Leah Ray GÜZEL PRENSES 195 İlyas Dürbar, derhal yakalanarak âv- İuya götürüldü. Yere yatırıldıktan son» Ta çıplak ayağına beşer değnek vurul- — Aman, dedi. Bana bir şey sorma- yım. Ayağımn derisini yürdüler. Mezar lığı gösteririm. Bana bükâfat da vaadet miştiniz. Pakat evvelâ beni (o merkebe bindirip en yakm bir eczaneye götürü. müz. Orada ayaklarıma bir ilâç sürdür. medikçe bir yere gidemem. Adolar, Bulgarı haklı buldu. Edya rın yardımile onu merkebe bindirip ec- zaneye götürdüler ve ayaklarına (ilâç sürdürdüler. Bundan sonra (Bulgarn evine giderek kryafetlerini değiştirdiler. Genç rahip Daguber onları (orada beklemişti. Muhafızın konağında cere- yan eden bâdiseleri papaza anlattılar. Bundan sonra mezarlığa papazla bera ber giderek Bulgan ayaklarım * tedavi edip dinlendirmesi için evde bırakmağa karar verdiler. Akşam olduktan sona rahip Daguber, Kont Adolar ve Edvar Bulgarn evin- den çikip mezarlığın yolunu tuttular, Mezarlığa yaklaştıkları zaman Adolar rahibe sordu: — Mezarlık bekçileri işimize mani of- masm? — Merak etme. Esasen bir bekçi var- dır.. O da ayaştır. Akşamdan sızar. Biraz sonta mezarlığa girerek o gün açılmış yeni bir mezar ardmağa başla- dılar, Tam bu sırada rahip (birden ya” vaşça arkadaşlarına fısıldadı: — Yere yatınız, bir cenaze getiriyor- lar, Hepsi birden biranda ayrı ayrı mezar taşlarının ve ağaçların arkalarına sak- landılar. Gözetlemeğe başladılar, Dört kişi bir tabut getirerek biraz ile ride açılmış olan bir mezarın (obaşına koydular. Rahip çok kurnaz bir adam- dı. Mehtap altında tabutu getirenlere den ikisinin simsiyah suratlı haremağa- ları olduğunu görmüştü. Onları, cenaze yi mezara gömmeden evvel mezarlıktan kaçırmak için bir çare düşündü ve ni- hayet buldu da, Gizlendiği yerde iki elini ağzına kapa yıp sesini boğuklaştırarak derinden bir âh çekti. 'Tabutu getirmiş olanlar bunu işitip korku İle durakladılar, Etrafları na baktılar, fakat tabi hiçbir şey göre- mediler. Rahip Dâöguber daha derinden ve daha kuvvetli ikinci bir ah #alverin- Ce cenareyi getirenlerde telâş başladı. Biribirlerile mırıldandıktan sonra he- men tabanları (Okaldırıp mezarlıktan kaçmağa başladılar, Korkularmdan ce- nazeyi orada birakiuşlar ve yarın sa- bah gündüz gözüyle gelip defnetmeğe karar vermişlerdi. Adolar ve arkadaşları biraz daha bek ledikten sonra saklandıkları yerlerden şıkıp yavaş yavaş tabutun yanına yak: laştılar, Adolar, Edvara: — Haydi bakalım. Tabutun kapağını sök, dedi, Eövar, elindeki çantadan tornavida ve kerpeten gibi bazı âletler çıkararak tabutun kapağını gürültüsüzce açmağa başladı. 5 Kont Adolar, Annanın ağzına döke- rek onu baygınlıktan uyandıracak olan ilâç şişesini cebinden çıkarmış, hazırla» mıştu Rahip, dudakları arasından bir dua murıldanıyordu. Tabutun kapağının son çivisini sök- mekte olan Edvar, Kont Adolara: — Mösyö kont, dedi. Sizinle bir mu- kavelemiz olduğunu unutmadınız sanı- run. Cenabıhak şahidim olsun ben sö- zümde duracağım. Adolar da mukabele etti, — Ben de sözümde duruyorum. Bu sırada tabutun kapağı açılmıştı. Edvar, kontat — Haydi, dedi. Hic: ağrıma dökünüz, İ o Adolar, tabutun içinde yatan cesedin Üzerine iğildi Fakat birden irkilerek geri çekildi ve sarhoş gibi ( sallanarak olduğu yere çöktü. Ayni zamanda Ed. var da kont Adolar gibi irkildi ve aya- ğa kalktı. Papar, korku ve wtrrapla iki gence bakıvordu. Bu halin sebebini anlayama- mıştı, Bir dakika kadar derin bir sessiz Yk hâkim oldu. Sonra kont Adolar inler gibi musıldandı: — Eyvah, aldandık. Tabutun içinde ki ceset Annanın değil. Başka bir kadın var, Demek ki paşanın konağında An- nanm yerine başka bir kadını kurtarmı- şız Ne felâket, ne felâket. o Şimdi nel yapacağız?. . Perişan bir halde bulunan O Edvar, kendini toplayarak cevap verdi: — Evet, ne yapacağız? Anna ; şimdi tehlikede bulunuyor. Artık © geçirecek vaktimiz yök. Hemen harekete geçip- i * deap ederse hu şehri yakar ve (o Annayı kurtarınız. Hemen şimdi şehre gidelim. Hristiyanları ayaklandırarak zorla par! Kont Adolar da kendim toplamıştı; — Hakkınız vâr, dedi. Son ümidimiz budur. Dostumuz rahip Daguber bizim Sniimiize düşer. Halkı ayaklandı O. nun bir sözü bu ayaklanmaya kâfidir. Genç papaz Daguber cevap verdi: — Hay hay, bu uğurda üçümüz de her fedakarlığı yapmağa mecburuz. Fa- kat bu tabuttaki bedbahtu kurtaralım, Rakalım bu kimdir? Bu da güze! bir Beş kadın, Burun üzerine Adölar, elindeki şişe- nin taantarını açarak tabutun içinde ya tan genç İnzın dudakları (arasına İkİ damla damlattı. #âç derhal tesirini (o gösterdi. Biraz sonra genç kadınm yüzü © pembeleşti. Evvelâ hafif hafif sonra Odaha sık sık nefes almağa başladı ve nihayet biraz ! sonra gözlerini açtı. Tabutun Üzerine eğilmiş olan papaz sadi — Kim olursanız (o olunuz. Evvelâ kurtulduğunuz için o Cenabihekka dua ediniz, dedi Hem korkmayınız. Etrafı nızdakiler iyilik seven namuslu adanr lardır. Sonra genç kıza ellerini uzatarak onu tabuttan tutüp çıkardı. Genç kız, tabuttan çıktıktan © senrü ersfıma hayrele bakımdı. — Siz kimsiniz? Bana mektupla 18$ görderen adam nerede. Aramis nerede? Adöolar merakla sordu; — Aramia kim? — Beni seven genç, — Aldanıyorsunüz. Size ilâç ve me) & gönderen sevgiliniz değildir Ons z > konağma girelim, Annayı kurtara| rt ben gönderdim. Size kendimi tanta e GA NN

Bu sayıdan diğer sayfalar: