16 Ocak 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

16 Ocak 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Maliyetine Çeteci, muhtarı ça- pie tane mısır ekme- teneke yoğurt, elli Yermesini emretti ve bun- olursa leşinin ii 7 Ni is 5 / f ©n Tahat evlerden birinin dipçik kuvvetile koğduk- | Radilof buraya yerleşti: ! getirsinler! - diye if iş ; Ti f Parçalanmış, yüzle- beş zavallı erkeği fırlat- da erkek cibiseleri giy- Sp polisinin takkesin! takkenin üzerinde gümüş- ks haçı ışıldayan otuz r mağrur bir kadm ŞEF ii i Mika rd #walanan komitecile- Aferin çocuklar! — Büpinii man takkeyi çıkara verdi, a6emiliği İle esiresine ganimetiniz mikem- biz ay, öğüne geldiği zaman soğuk ! İ vam etti: | derler.. İstikbali keşfedermizsin. 4 i/ 8 i ii i / / İİ, Ti X Tr i çi Taka ak içti. Azametle : karşı» Ma İndim iz anabiyet göster- ki, Radilof, din İ Al Pimak için insan bakir La Ba Kalbimin içini biliyor de Allahtan korkuyorum... ni feci olacaktır... Zaten Naam beni ya | Ten Ten amca|, ve gümrük koleusu boğazmı kestirip leşini Vardar nehrine attırırdım, — Aferin be! İçim rahat etti. Ben daha iyisini yapacağım.. Mademki sa- na Sırbistanm Jandarkı diyorlar. Ben de seni onun gibi yakacağım! Milyuka kıpındanmadı. Bulgar, de- — Herhalde bu söylediklerim seni hayrete düşürmez. Çünkü $ana falei Kadm yavaşça cevap verdi: — Biliyordum bunları. — Pekâlâ. Fakat ölmezden' evvel bu bilgini bana isbat et.. Benim encamım ne olacak” Milyuka, düşmanına siyah gözlerini dikti ve sakin bir sesle: — Radilof, sen kardeşim Milan Star- hiçin elile öleceksin! O da, mübarek vatanımız Sırbistan için birkaç feda- kâra kumanda ediyor. Bu sözleri işitir işitmez, çete Telsi bir kahkaha atir, Komiteciler istihza ile gülüştüler: — Çok iyi keşfettin doğrusu!.. Eğer kardeşinin elile öleceksem, demek ki ben lâyemutum.. Çünkü Milân Starhi- çi evvelki gün dağda öldürdüler.. Skot- şivir civarmda.. — Yalan! — Kardeşini ben öldürdüm, Milyu- ka! Bu gördüğün kamayla.. Üstünde ne varsa hepsini aldım. Şu savatlı ta- — Üstünde ne var ne-yoksa-aldıms |“ Yalnız başmda taşıdığı seninkine ben- ziyen gimlüş haçı bıraktım. Çünkü mutekidim: Korktum! Cesedini mey - danda biraktım: Köpeklerie kurtlar onu yemiş: Genç kadm mırıldandı: — Ruhu Allaha emanet olsun! Radilof, bağırdı: — Kendininkini de emanet et! Ya. kında biraderine kavuşacaksım! Sonra, adamlarına emretti: Köytn ekmek fırınmı yaktırttı ve Sırbistanlı Milyukayı içine attırttz. Demir kapağın arkasmda durarak, uzun ve feci can çekişmesini dinledi, »» 5G kaldılar. Radilof çetesine Sernan sahillerinde keşaflık yapması emred'imişti. Orduy- la teması kaybetmeden düşmanı taras- sut etmeğe uğraşıyordu. Fakat ordu © kadar hızla geriliyor ve Sırplar o ka- dar çabuk ilerliyorlardı ki komitecile.! rin birçok kısmı, düşman muhasara. sında kaldı, İ Düşmanm muntazam kuvvetlerinin! mitralyöz ateşi altnda kaldıklarından, | bir gece zarfında birçoğu mahvoldu, Tektiik hayatta kalanlar, kendilerini nehre atarak, kurtulmağa çabalandr.| ir. Fakat öbür sahilden yine düşmanım | ortasma düştüler, Radilof, arkadaşlarından daha ma- hir olduğu için tehlikeyi yüzerken se zerek kendini akıntıya koyuverdi. Beş yüz metre aşağıdan, Sırpların dikkati ni celbetmeksizin sahile çıktı. | Yükselen sarp kayalıklara, dağlara| tırmanmağa vakit bulacak Olursa se-| lâmete erişeceğini biliyordu. Çünkü o, bu yollardan pek çok defalar geçmişti. Fakat uzaktan düşman onu gördü.| Silâh atmağa başladılar. Bir süvari bölüğü dört nalla onun taraf'ma iler- ledi. (Yarın bitecek) Mütercimi: (Hatice Süreyya) wd Yed iiğiz. ZİN dk HAYER — AXşim postası AKSAM POSTASI IDARE EV! Istanbul Ankara Caddesi * Posta kutusu: İstanbul 214 |, Telarar aares ” idarevenân - ABONE ŞARTLARI elik, arsğle, 730). SO | 409 « 800 4; so « 300 © Senelik 8 ayık 3 ayhk * aybk Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı yer (VAKİT) matbaası HABER'in Güzellik Doktoru Kuponu: Yazan: Niyazi Ahmet 135 sene evvel bugün Avusturyalılar Treviz mütarekesini imzaladılar | Napoli Hükümetinin limanları İngilizlere kapandı ve italya Fransa tarafından Fransız ihtilâli senelerindeki harp”! ler çok dehşetli idi. Açlık, sefalet son! dereceleri bulurdu. İşte bu harpleri tasvir eden tarihten birkaç satır: “Avusturyalılardan alman esirler kunduralarını kemirmeğe mecbur ol- dular, Bu esirler o derece aç idi ki, muhafazalarma “memur kimseleri yerler korkusu ile yanlarına nöbetçi konulmamıştı. Ml e; Burada Treviz ve Folinyö müta- rekelerinden bahsedeceğiz. Avusturyalıların İtalyadaki * kuv- vetleri kolyaca zorlanabilecek | gibi değildi. Mareşal Belgard kalelere yerleşmiş ve gelecek hücumları def- etmeğe «Hüçuma ha- zırlanan, ve ber şeye Avus- turyalıiları mahvötmeğe kârâr veten kumandan ise İsviçreden Makdonal- dn kumandasında gelecek olan 12,000 kişilik kuvveti bekliyordu. Şiddetli kış vardı. Askefin ilerle- mesi çok müşküldü. Buna rağmen Makdonald, karlı ve buzlu geçitler- den yol alıyordu. Bu yol, orduyu uçurumlara yuvarlayabilir. Cumudi- zaptedildi re Fransız ordusu Sen Bernar geçidinde yelerin altımda ezebilir ve en nihayet açlık bütün bunlara meydan verme- den 12 bin kişiyi karların üzerine se- rebilirdi. Fakat bunlar hepsine gö- ğüs geren Makdonald İn nehrine ka- dar ilerledi. Burada Avusturya ku- mandanı Hiler ile karşılaştı. Harp et- mek bütün kuvvetleri mahvetmek demekti. Makdonald, Avusturya ku- mandanınm takibinden kurtularak Tranta ilerledi ve kendisini bekliyen kuvvetlerle birleşti. Avusturyalılar, bu kuvvetler kar- şısında epey geri çekildikten sonra Treviz mütarekesini akdetmeğe mec” bur kaldılar ve 1801 yıl 16 ikinci kânun günü, 135 sene evvel bugün mütarekeyi imza ettiler. Bu mütarekç mucibince Avustur- yalılar Tagliyamentonun üst tarafma çekilecekler ve henüz Fransızlara mu kavemet etmekte olan kaleler teslim edilecekti. Napoli hükümetinin limanları İn- gilizlere kapandı ve Tarant şehri Fransızlara terkedildi. Bu suretle bü- tün İtalya yeni baştan Fransızlar ta- rafından zaptolunuyordu. — Aİ YENi iŞ g Z Yazanlar: İngiliz ordusu hava zabitlerinden Kenneth “ Brovn Colline, Meşhur seyyah ve muharrir Loveli Thomas İn Sözü gene Todd Gilneye (o bırakıyo. rum: Süvarilerimiz şehri tutuyordu. Türk- ler ise bunu bilmiyordu. o Eltonile ben cenuptan yaklaşan bir Türk kolu daha gördük. Bu kol Tulukerimin şimalindeki tuzaktan daha berbadına doğru yürü: yordu. Bizana giden yol sarp bir tepenin ya. macımdan iniyordu. Bir tarafında dim-| dik bir duvar, öteki yanında derin bir| uçurum vardr. Kol başındaki kamyonlar! süvarilerimizle karşılaşınca durdu. Arka larındaki kollar ve nakliyeler biribirine girdi tayyarelerimiz de geriye kalan işi gördü. Aşağıdaki manzara akıl ve hayalden geşirilemiyecek derecede korkunçtu! Bu nu düşünmek bile istemiyorum; ne ya- payım ki ben de harekâta iştirak mecbu. riyetinde idim. Yol üstünde çalışan tay yarelerimiz o kadar çoktu ki bunlar & deta biribirinin yolu üstüne dikilerek, engel oluyordu. İşi bitirdiğimiz zaman altımızda tam on gekiz kilometre uzun- luğunda bir ölüm ( salhanesi bıraktık. Yük arabaları, binek otomobilleri, kam. yonlar, sahra mutfakları ve toplar hep üstüste yığılmış, parça parça olmuştu. Ben bin tane kadar saydım, daha fazlası vardı ve sayilamıyacak kadar çok, bin-| lerle Türk ve at cesedi oraya serilmişti. | Ordumuz Allenby'nin harp başlangıcın- Dilimize çeviren: A. E. da ümit ettiğinden çok daha ileriye git. mişti. y Okadar şimale çıkmıştık ki, levazım gemilerimiz için yeni bir liman edinmek mecburiyetinde idik. Kayseriyenin çok yukarlarma varmış bulunuyorduk. Bu- nun üzerine Karmel dağınm gölgelerin- de yatan Hayfayı aldık. Dağı yukarıya tırmanan, yollarını sayısız o müşkülâta rağmen söküp açan ve düşmanın mevzi. lerine çullanarak bunları ele geçiren kı- talarımızın sayısı Mizor muızraklıların- dan ne eksik,ne de artık tam 30 kişiydi. Parçalanan Türk Oordusunun enkazı Samarya topraklarında serilmişti. Fakat bizim gerimizde kalmıştı. Çılgınca bız- mız bizi şimdi Tabariye gölü denilen - Galile denizine getirmişti. Kastalda esir alık; fakat bu da bir tu- haf oldu; Onların eski müttefikleri olan Arajlara karşı korunabilmeleri için si- lâhlarile bıraktık. Bize teslim olmak is- tediklerine fakat Arapların katliâmma uğramamak için bundan çekindiklerine dal haber gönderdiler. Tehlike geçer geçmez silâhlarını bıra kacaklarına dajr bize bir centilmen sözü verdiler. Sözlerini senet ittihaz ettik; onlar da verdikleri sözü tuttular. İleri yürüyüşümüz, ara sıra kötü harplere girişerek (o kahramanlarımızın en değerlilerini öldüren birkaç müsade me fasılasından başka geniş bir temizle- me işi oldu. N (Devam var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: