29 Mart 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13

29 Mart 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

pt sne MM “ EE e e RE sys ç N iş ME, 219 İNGİLİZCB DFPSLERİ İNGİLİZCE DERSLERİ 22 Yeni kelimeler üzerinde Evvelâ, yeni fülleri, bazı şahısları ve zamanları görelim: “To help: tu help - yardım etmek they help: döy help < yardım ederler “They will help yon. (döy uil help yu). “Onlar edecekler yardım 8iz.,, (Onlar) size yardım edecekler. there wiil be: der wil bi - (var) olacak There are: dör ar — vardır To spend: fu spond ik) onun vakif Siz meşgul bulunduğunuz müddetçe o, mağazalara ba. (Şi nil bi öbi tu spend hör laym lülsinğ et de şopz She will be sble to spend her time looking at the huayl yu arbiz'i.) Karınız da sizinle berâber giderse kendisini eğlendi- shops while you are busy. “Eğer sizin kardır giden ile siz, o bulacak birçok eğ- Tevek birçok şey bulur, Tendirmek omu.,, (İY yur vayf iz göinğ wid yu, şi wil fayıd plenti tu amyuz hör). “0 olacak muktedir sarfetmek (geçirme! bakan e - mağazalar iken sizsiniz meşgul.,, sarfetmek, (vakit) geçirmek od How to spend your time. # karak vaktini geçirebilir, Lr. vg iş “To reserve: fu risörv — (yer hakkında) ayırmak muktedir olmak He is able to spend his time. (Hi iz öbi tu spend hiz taym). ireceğinizi.. irmek sizin vakit.,, İ ; i i “D dur muktedir geçirmek onun vakit.,, Vaktini geçirebilir. She will be able to spend her time, (Şi ul bi &bI tu spend hör taym). (Hav tu spend yur taym). “To be able: du bi Gbİ Vaktini geçirebilecek, Vaktinizi nasıl geç “Nasil geçi için) vakit, » Bana bir kişilik iki oda ve bir banyo dairesi verebilir misiniz”? “Muktedirsiniz siz bırakmak beni (var) olmak iki bir (Ken ye let mi hev tü singi rumz ond 8 batrım?) Fişilik odalar ve bir banyo oda. , — Good morning: gud morninğ. ç “İyi sabah,, Sabahlar hayrolsun (bonjur). — Have you reserved them? (Hev yu rizörvd dem). “Yar sizin ayrılmış onlar.,, Can you let me have two single rooms and a bathroonı? Evvelden ayırdınız mi? Derslerimize abone olanların taksitlerini nisanın onungu gününe Kadar göndermelerini rica ederiz. da bu iki erkeğe hülâsa ediliyordu. On- lar ölürlerse, hayatta ne yapacaktı. Onlaria beraber gitmesi daha iyi de. ğil mi? Mademki ne birisine ne de öte“ kisine ait olacaktı. Üçimün birden ora- da birleşmeleri daha iyiydi. Juana, iş- te böyle düşündü. Böyle düşünmesinde, Şikonun büyük bir tesiri olmuştu. Şiko, herkesin oldu. ğu gibi, onun da mazarında (o çocuktu. Çünkü zayıftı. Fakat işte birdenbire, bu çocuk onun nazarinda hakiki bir erkek (o olmuştu. Bunda da Pardayanın büyük bir tesiri varâı.Cüce, Pardayanımn tehlike karşısın da, ne büyük bir cesaret ve soğuk kan. ilik gösterdiğini gözlerile görmüştü. O da öyle yapacak ve “ dünyanmen zalim bir idaresine karşı hiç korkmadan mücadele edecekti vakia, mağlüp olaca- ğına emindi fakat bunun ne ehemmiyeti olabilirdi. Bunun bir cesaret olup olma- dığımı doğrusu kendisi de pek kestire. miyordu. Böyle hareket etmeğe karar vermişti ve netizenin de gayet tabii ö- Jüm olacağını biliyordu. > İşte sırf bunun içindir ki, o ölüm: ve işkencelerden büyük bir soğuk kan- Tilikla bahsetmişti. Şika kahramanlığının ve fedakârlığı. nm farkinda olmamakla beraber Juana bunu pekâlâ anlamıştı. Şiko, bambaşka bir adam olarak onun nazarında yüksel- mişti. “Her zaman bir oyuncak gibi oynat- tığı, iyaklarına kzyatlığı o küçük kay. bolmuştu. Himaye etmekten zevk al dığı çocuk da kaybolmuştu. Şimdiye kadar tanıyamağığı bu Şiko, zekâ ve ruh kuvveti (o sayesinde, attık © Otium himayesine muhtaç olmadığı gibi, | ei Y Sağ onu bile himayesi altına alabilecek bir | MzsasBErsERsEs3 © ak Re eee tile $ ELİLR MAJA li e işepieim ei döş 2. Bi eza lat iri, Kari 5 Bade ei irğzerıt; şili e Baz 1 2 ik 'eıfeig'E Ağı, GE HERE in iie rise eşe İŞ vie ki 25 ii i Biz BE gazi ş PC) karuf DE E Bİ, R apikm şi 5 REZ e ip lğ Şile Mi pu en ekie b x e E B 2 Ağ ğ m EE ş 2 E © b ğ 2 ; gep öç L680 i R.C l z E SUR ça > > > — 3 ğ - # 8 ga # 7 R pri 3 gi İsor >» güzl ekl 8 SaEgEK 2 Meri Sepi Eşi. EPİ, diet ii İç R.H iç ertE as$ie Eri, “88 5 ME eee: peer İL, Şİ, ; Ee EE 'BOSE "EKO Ş Boğp 3 Mu Mriii ciçpl3 gi 5 Ş ğ hi Z en eri çep Bila Giri Şi MEN e EğvE BE 4 3 ee ie, ğ : 23 5 Şiş i : vu? » > kğ j Aş işlerle; EE : ağ ği Ep 2: EEE iii z ; liği z ; ibEğ ş ei B hi EBA a .— 5 . fi 2128 CUCENİN AŞKI Bütün bu düşünceler, Şikoyu; onun nazarında bir kalıraman olarak teces- süm ettirmişti. Büyük dostu diye tasif ettiği adamr bir defa daha kurtaracağına aşağı yu. karı emindi ve cüce onun (nazarında büyüdükçe, aşkının da ( fazlalaştığını hissediyordu. Şimdiye kadar kendisini onun fevkinde gördüğü halde şimdi ba- gını önüne eğiyor ve samimiyetle ona lâyık olup olmadığını kendi * kendine soruyordu. v “Ve ayni zamanda, onun kendisinden uzaklaştığını hissederek tasavvuru. im. kânsız bir teessür duyuyordu.Evet,Şiko ondan uzaklaşıyordu, soğuk duruşuna başka nasıl bir mana verilebilirdi. Juana tekrar söylendi: — Tabii, kıymetini kendisi de biliyor, ben, ona iltifat gösteren o güzel ve asil kadmlara nistebeten neyim ki? Mana- sız bir küçük kız, lâkaydiden başka hiç bir şey hak etmiyen zavallı bir kiz, Ar- tık beni sevmediği muhakkaktır, Ve Juana, onun kendisinden uzaklaş. ğını hissettikçe ona daha fazla Obığ- Tanıyor ve onu nekadar sevdiğini ani- yordu. Şi:ndi vaziyet tamamile (değişmişti. Şimdi titriyen, kızaran,, gözlerile, bir tek tatlı tebessüm, bir tek okşayıcı keli. me dilenen Yuanaydı. Bilâkis Şiko ga- yet likayt gibi duruyordu. (o Hakiket. te Şikonun kalbi, (o patlayacdkanış gibi çarpıyor, Juananın ayaklarına kapan- mak, ona aşkını itiraf etmek istiyordu. Buna rağmen bu © vaziyette durması bu küçük vücuttaki harikulâda enerji» yi ve nefsine hâkim oluşunu — gösteri. yordu. Şikonun son izaha, Juana, şefkatli bir bakış ve tatlı bir tebessümle, biç © şte tam bu sıradaydı ki, her zar Başka bir zaman olsaydı, hiç şüphe yoktur ki, cüce bu müsait fırsatı kaçır- mıyacaktı. Fakat yapacağı başka işler vardı, Ve Şiko bu cazibeye kahraman» ca mukavemet etti, Heyhat! Küçük Juana bir defa daha ve acmacak bir halde hezimete uğra. mıştı. Bunun üzerine doğrudan doğru- ya tahrik etmekten başka çare yoktu. Juana sesine likayid bir tavır vermeğe çalışarak: — Bu kadar meşgulsun ki, tacakla- rımın boşta kaldığını ve istinat edecek yerleri olmadığını görmüyorsun? Yok. ga bana artık aldırmıyor musun? Bu açıkça şöyle demekti. Aptal! İtti. fim tabvrenin, yerine geçmek için da- ha ne bekliyorsun. ? ve sanki, onün İz?€- ti nelsini bu kadar kırdığı yetişmiyor- muş gibi, Şiko, bu açık davetten istile. de edeceği yerde, onun güçlükle yatın- dan uzaklaştırdığı tabureyi gene onun ayakları altına koymakta iktila etti, Ve sanki, herşeye tahammül edeceği» ni iyice göstermek istiyormuş gibi Ju. anadan bir hayli ötede duran bir san dalyeye oturdu. Bu son ve tahammlli edilmez hakaret üzerine, Juana, az daha, o meşhur hid- detlerinden birisine O kapılacaktı. Onu koğacak, döğesek ve bu soğukluğunun cezasını verecekti. Fakat düşündü ki, Ş'ko; bulunduğu ver'yette. onz 5314, imla ilk de, fa olarak kızabilirdi. Cüceden korkmuyordu fakat Oonun getizdiği şayanı dikkat havedisi bütün tslerrliatlarile öğrenmek istiyordu, Hzl buki, cüceyi koğta, bunların hiçbirisini öğrenemiyezek, bunun için, Juananmn tecessüsü diğer hislerine hâkim #ldu ve her şeye rağmen soğuk kanlılığını mus balaza etmeğe başladı. : CÜCENİN AŞKI 125 — son derece süküti olan Şiko, büyük dos tw Pardayan hakkında sitayişkâr bir li san kullanıyor ve bü (zamana kadar kendisi için herşey olan (o JusnayaJâ. kayit kalıyordu. 7 Fakat, Pardayanın selâmeti mevzuu bahs olduğu için, Juana, cücenin Kalin- deki bu tahavvüle kızması (o icsp edip beraber son derece sss Pardayanı seviyor muydu? Belki de kalbinin en derin bir o köşesinde ona karşı bir muhabbet hissi y Belki de! Fakat muhakkak olan bir gey vardı ki, o da, Pardayanla olan esraren giz görüşmesinden sonra Juanarın bu Balam REM, Genç Pardayanın kardeşçe nasi. hatlerinin tesiri altımda, onda (arayıp ai a. ağ p da bulamadığı saadeti bulmak için, Şi- Fakat bütün aşk hislerinden Kurtul. duğu halde Pardayanın âkibetine Mâkayt kalmasına imkân yoktu, Şikoya söyle miş olduğu veçhile, Pardayanı bir ağar, biiydi, Magmalih şunu da söylemek içsp €- der ki, Pardayan; kitrtarmak azminde wulunan bu iki zayıf mahldi, maattces- anlaşamamak tehlikesi” ne maruzdular, Pardayanla görüştükten sonra Şiko. » reserved: risörvd — ayrılmış — No, I haven't: (No ay hevnt). ; 2 EL a ik “pg b ei

Bu sayıdan diğer sayfalar: