14 Mayıs 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

14 Mayıs 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 MAYIS — 1937 Temizlik meraklısı bir kadın Dostum Ricai'yi soluk bir elbise ile gördüm. Alelusul başımı çevirip görme. mezliğe gelecektim. E ne olur ne olmaz. Belki borç ister... Fakat o beni fark etti. Ve seslendi: — Yahu... Merhabüv Sağuk soğuk: — Merhaba! . Dedim. geçecektin galiba. Yok. sa iflâs ettiğimi mi işittin? Bak, işte, düşündüğüm gibi imiş... Sa- hiden iflâs etmiş. Halbuki bu adam, hiç de öyle batacak gibilerden değildi. | Çok müteşebbis, akılir bir oğlandı Bilmeçburiye: — Geçmiş olsun... Vah vah... . dedim İflâs ettin demek?.. İşitmemiştim.. Nasıl oldu? | — Sorma birader, sorma... Karım... — Aman!... Zehra hanım efendi mi? — Öyle ya... — Fakat o, ,insanı batıracak harım. lardan değildi yahu... Gayet kibar, ga- yet meraklı, titiz, temiz... Rical, istihfaf ve lânetle, dişleri ara. sından, küfür eder gibi: — Evet, temiz! - dedi. . Temiz!... Ye © *€ batsın o temizlike. — Niçin canım... Bir bayanın temizli. ği fena şey mi? Eksetiya aranıp da bu- lunmayan bir hüsusiyet... İnsanı, bu has let nasıl batırabilir? — Batirir... Ah, batırır... Sorma, sor. ma... Artık, merak etmeğe başladım. “Ne Oluruz olsun, şu oğlan bana mukabele *demiyecek ama, ona bit raki içirivere> Yim!,, Diyerek, kendisini bir meyhane. Ye sürükledim. Ricai, şu macerasını hikâye etti! Azizim, benim, senelerce para: birik* | direrek bir iş tutmak azmini beslediğimi | hilparscm Hayme: kisin generesini | Böylece bir işe koydum Tavukculuğa. Zira, pek tenzilâtlı olarak, kuluçka ma. rı teğarik edebilmiştim. “İç Erenköyünde bizim babadan kal Ma büyük bir bahçe vardı. Onun harap Mâtını tamir ettirdik. Karımla birlikt,e Beyoğlunun dağdağalı hayatından çeki- | letek, kendimize göre, sörüm ona bir Siftlile Kurduk “Ben, bütün günümü bahçede, tavuk- larla uğraşarak geçiriyordum. Karım da €vin içinde, temizlikle uğraşıyordu.» “Yere batsın temizlik, yere batsm.- | . dedi. Evi rehine koy- tri. ti Gu a tahvil et. dum. Sermayemi eli. ir tüm. Zira sobalarımı olanca LO yüz binlerce piliç çıkaracak, Türkiyeinin tavuk yasasına zilin ola caktım, Bana, daha şimdiden 'Kümes kral Rica diyorlardı. Bu isime hak ka- ranmak için bütün mevcüdiyetimle ça, Iışıyordum. ü “Benim Böyle uğtaştığımı gören ka- orsurü Kendini helâk | ala hu Ya na yardım edeyim! tdeceksin. Ber de s4! ” var geç. Bunlar senin i- vi değ Pİ 1 Yerik biti içinde ka. ies. N i «. - Niçin? Her şeyi temizlemek müm em ben, kümetlerie uğraş. kısımı benim vazilem O. de sen meşgul kündür... Hi m,. Yumarta ie sobâlarla, civcivlerle olursun. i ü Böylece bir iş bölümü yaptık. “Ah, yapmaz olsaydık. ; N “Hulâsa efendime söyleyeyim... Bü. | j il eden yumurtaları | tün sermayemi teşkil i karrma teslini ederek, ben, başka kısım. lar üzerinde emek verdim. Nihayet, 80 balarımız harıl harıl yandı. Yumurtaları, kaidesi Üzere, içlerine yerleştirdi. Fay. rap, fayraP- Günleri iple gekiyoruz.... gi yeni doğacak civcivler için ber şe, yi hazırladım... “Zaman geçer çıkmazlar... Müddet, HABER — Akşam postası ! Tonton .amcâa den üç gün, beş gün geşdi hâlâ kabuğu delmediler. “Bunlara ne oldu? Acaba ne haldeler? .Diye yumurtalardan birini bir de kır- dım ki ne göreyim? “Hazır löp, Evet, yumurta hâzır Vöp! “.- Amanhanım?u. Bu ne? “ir dala kdar. “Yine hazır W- “Karım, yaptığı hâtâyı o zaman anla dr, «.. Eyvah, aklıma gelmedi! « dedi. w.. Neydi aklma gelmiyen? «. Ben her şeyi iyice yıkarım, bilir- | sin... Yumurtaları da ellemezden evvel, | kaynar suda iyice yıkamığtımı... «.. Tuh allah müstahakkını versin. “igtç, görüyorsun Yar azizim, temiz. lik meraklısı karımın yüzünden başıma belâyr? pe (VA - Nü) “Nihayet, efendim, günün birinde, bü. ——. dürlüğünden: stanbul inhisarlar Başm Hükmi unda bitecek olan müskir kmü Mayıs 937 son e. işi arihinde Tirtesi akşamma kadar devam edilecek tir. Ruhsat tezkerelerini tecdit etmek istiyen kerelerinin yenileme muamelesine at satıcılarının ruhsat tez- başlanarak 7-6.937 pa. satıcıların tayin olunan günlerde e fotoğraflarını alarak Kabe. i birer di *eki tezkere ve konturatlariyle beraber bire neleri ve 7 Bilsiran 87 tar taşta İnhisarlar Başmüdürlüğüne mü racaat binden sönra tezkerelerini yenilemiyerek bat yapılacağı tün olunur. (2430) —.. Nafia Fen Okulu yon Başkanlığından: Yıldızda bulunan Nafia Pen okulu ihtiyaci kuruş tahmin bedelli dahili elbiselik kumaşın Yapılmak üzere 24-5.937 pazartesi günü #ast (119.32) kuruştur. Ze okulumuza gelmeleri ve ihale günü de belgeleri ile eksiltmenin yapılacağı İstanbul sek mektepler muhasipliğine gelmeleri. muştur. İlk teminat Çok ucuz fiyatla kiralık köşk Nezareti fevkalâdeyi haiz hava dar içinde müteaddit meyve ağa bulunan sekiz odalı kullanışlı bir köşk ister senelik, ister sayfiyelik, is ter başlı başma, ister ev sahibiyle ki- ralıktır. Adres: Kuzguncuk Nakaştepe mektep karşısı No. 27. IŞ TABIBi - . Necati Pakşi Hastalarını her gün sabahtan akşa- ma kadar Karaköy Mahmudiye cadde- si No 1.2 kabul eder. Salt ve cuma günleri 14,20 ye kadar e muayene eder, içki sa! Satınalma kom's- olan (505) metre ve (159070) şartnamesi mücibince ihalesi on beşte açık eksiltmeye kon İMA VE U ALAN va 1 HÖBETCİLERİN MÖ ATARDI > Çelik yüreğin maceraları ug Bu sütunlarda, Türk ekmeğiyle beslendikten ve Türkiyede * terbiye edildikten sonra orduya isyan *ede- rek Arnavutlukta etrafına topladığı askerlerle senelerce harp eden İs- kender beyden bahsetmiştik; Bugün | gene İskender beyle yapılan harple- | rin bir. safhasından bahsedeceğiz. Padişah Muradın saltanatından vazgeçmesi üzerine Epir beyi, geniş i bir nefes almış ve yeni bir harp ha- arlığına başlamıştı. . İskender bey, Firuz paşa ile Mustafa paşayı biri- biri arkasından mağlüp ederek Epir” den çıkardıktan sonra Venedikliler- le mücadeleye girişmişti.. Venedik ordusu ilk çarpışmada mağlüp edil- di. Fakat İskender bey Danya ka- esini bir türlü zaptedemiyerek geri çekildi, İskenderin o yeğeni Hamza bey Danyayı zaptta rar ediyor, muha- sarasına şiddetle devam ediyordu. Bu esnada Mustafa paşanın kuman dasında kuvvetli bir Türk ordusu. nun gelmekte olduğu sayi oldu. Bu haber, Hamzanın Danya muha- sarasını terkederek Venediklilerle musaleha aktetmesine sebep oldu. Mustafa paşanın azmi kuvvetliy di. . İskender bey ordusunu perişan etmeğe karar vermişti. Fakat böyle olmadı. Mustafa paşa ummadığı bir akıbete uğradı. Düşman, beklen miyen bir cesaretle müyaffak oluyor du, Paşa yetmiş iki arkadaşı ile esir İ düştüğü vakit, harp meydanmda on bin kişilik zayiat verdiğini bayret ve dehşetle gördü... Padişah Murat, kumandannı düşman elinde esir bırakmadı. Yirmi beş bin duka mukabilinde Mustafa- yı orkadaşlariyle beraber kurtardık- tan sonra bizzat ordunun başına ge- çerek üstüste gelen mağlübiyetlerin acısını cıkarmağa karar verdi. İ 1449 yılı 14 mayıs vünü, 498 f sene evvel buğün 100.190 kişilik | Türk ordusu, Debreibalâda Svetig- | rat (mukaddes şehir) surlarını mu- hasaraya başlıdı. İskender bey Türk kumandanı Firuz paşayı kendi elleriyle öldür müş, harplerde taraftarlarının göğ- sünü kabartacak bircok muvaffakı- yetler göstermişti. Bu çetin savaşta da muvaffak olacağını umüyordu. Harbe girerken askerlerine şöyle di- yordu: — Muvaffakıyet dalma bizde" dir. Kaç bin kişilik ordu olursa olsun bizi mağlüp edemez. Hiçbir şey- den körkmadan saldıracak, binlerce düşmanı ayaklarımızın altına #ere- ceğiz. İs kat halk bu sözlerin bir ma val olduğunu “görüyordu. © Gözleri bunaltan ordu ancak bir mucize ile mağlüp edilebilirdi. “Gerçi İskender İ.bey birçok kahramanlıklar göster , Fakat henüz bir mucize *gö- rülmüş değildi. Bir gün halk'arı | sında önüne geçilmez bir telâş ve he yecan eseri görüldü. Dilden dile'do- ie : Niyazı Anmet | 498 sene evvel bu gün Mukaddes şehir surları 100.00 kisilik Türk ordusu ile çevrildi Halk heyecan içinde idi. İçinde köpek leşi bulunan küyüdan'ki su içmiyordu. Debre kumandını halkın gözleri önünde yudum vd izdi, fala... laşan sözler hakikaten korkunçtu: — Artık mahvolduk.. — Kurtuluş yolu kalmadı... — Allah başımıza geleceği şim- diden malüm ediyor. : — Harp etsek : doğranadığız. Etmesek çiğneneceğiz... — Susuzluk, açlıktan beterdir. Allah bizi bu cezaya da mahküm et- Mesele şuydu. Şehirde bir. tane bulunan su kuyusuna bir köpek leşi düşmüştü. Halkın batıl itikadı bu- nu bir şaamet telâkki ediyordu. Bu köpek leşini buraya kim at Muştu? Bir kasit mi vardı? Düşman mt atmıştır. Bunları düşünen yoktu, Halk bu tarafları düşünmüyordu. Köpek düş tü. Belki de kendiliğinden döşmür dü. Nasıl düşerse düşsün artık bu kuyu suyundan icilemezdi. Debre kumandanı Parlat balkın heyecanmı dindirmek istedi: iğ — Bu alelâde bir şeydir. Köpe- gin İeşini çıkarır, suyunu içeriz. Diyordu. Fakat halk böyle sözleri duymu- yordu bile. Kumandanın bu sözleri bin bir şekilde tefsir ediliyordu. En nihayet Parlat bütün halkı topladı ve şöyle dedi: — Şimdi hepinizin gözleri önün de Bu sudan ilk defa kendim içece- ğim. Göreceksiniz ki su pek âlâ içilecektir. bi yi Bünları söyledikten söhra içine köpek leşi düşen sudan yudum Yu dum içmeğe başladı. Yüzü" gülü. yordu. Bundan maksat halkın gün- lünü yapmak ve harbe kuvvetli bir imanla atılmalarını temin etmekti. İhtiyar bir şehirli: — Peki dedi, suyu içelim, Fakat şu ilerliyen orman gibi, askere re buyurulur?... Bu söz, ilerliyen Türk ordusu- nun mukavemet edilmez bir kudret olduğunu herkesin anlamış olduğu nu ispat ediyordu. — © Muhafizlar 'da sebat etmenin faydasız olduğunu anlıyamk çe'ildi AKSAM eosTası İDARE AR Aİ) Istanbul. Ankara Caddesi | Posta kutusu £ Istanbul 214 Telgraf adresi İstanbul MAPLA Yazı işleri telatonu FİY Idare ve ân drTm ABONE ŞARTLARI | Mi “ ürkiye Feneti ( Ge poo 1700140 ki R alirmenmi szmamkiğ Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Masan Rasim Us Basıldığı yer (VAKİT) matbaas, ĞRATIP SILAHLARIN ALMIŞLAR NÖBET: CİLERİ TEPE-.

Bu sayıdan diğer sayfalar: