24 Temmuz 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

24 Temmuz 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hitler ve Sıyaşa ve ; san'at kübistler, fütüristler... — Yazan : Şekip Gündüz Bu hafta içinde, Almanyanın Münih | şehrinde, üç gün üç gece devam - eden | bir bayram yapıldı ve Almanyada güzel Sanatların iki bin yıldanberi geçirdiği istihaleler ve tekâmül debdebeli, nüma- yişli bir tarzda tesit edildi; “Alman san- atevi,, adı verilen bir mücssese — açıldı. Bunu fırsat olarak kullanan Hitler uzun — bir nutuk söyledi ki bazı parça ile nazi — partisinin güzel sanat telâkkisini açık. ça ortaya atmış bulunuyordu. Hitler diyor ki: “— Nasyonal - sosyalistlerin ikti. dar mevkline geldikleri güne kadar Al- manyada “Moldern - asri,, bir sanat var- dı; yani bir seneden öbür seneye deği- şen bir sanat. nasyonal - sosyalist Al- manya tamamiyle Alman milletinin malı olan bir sanat istiyor. Bu sanat bir mil- letin bütün yaratıcı kıymetleri gibi ebe- di olmalıdır. Şu sual çok defa sorulmuştur: “Alman olmak ne demektir?,, Bir zamanlar büyük bir Alman bu suale şöyle cevap vermişti: *“Alman olmak sari holmak demek- — gir. Yani Alıman olmak mantıki olmak — ve doğru olmak demektir.,, Kübizmin, İdadizmin, fütürizmin ve ııuıuııyunumm Alman milleti ile ya- pacağı bir iş yoktur. Bu şekiller necs- kidir, ne moderndir. Bunlar sadece ha- kiki sanat istidadından mahrum insan- -— Tarın uydurma gevcezelikleridir. Şimdi, — Alman snat hayatını, — tıpkı siyast sa- hada yaptığım gibi — bu nevi kelimeler len kurtarmağa kati surette ahdettiği- mi burada ilân ediyorum.,, Hitlerin Külizm, dadaizm, fütürizm Bgibi garibelere karşı yaptığı bu hücum- da, bani Bakkı da yok değil, insan o si- M SERrer © tuhaf tuhaf marinetti ;âri şi- irler! gördükçe bunları nihayet “hakiki sanat istidadıniıdan mahrum — insanların — gydurma gevezelikleri,, addedebiliyor. Eğer bu telâkki insafsız bir cehaleti ifa. de ediyorsa o zaman bu nevi sanat yap- manın ve bu nevi sanatten anlamanın aşağı yukarı bir “ilâhi mevhibe,, oldu- ğuu farzetmek lâzım gelir, Bununla beraber telâkkiyi, yahut şuurlu insanların “ecic bücüc sanat!?!,, a karşı duydukları aksülamel Hünya ü- zerinde ve Almanyada ilk defa olarak Hitler ifade etmiş olmuyor, Almanyada bu telâkki (Antisemi- tizm — yahudi aleyhtarlığı) nn güzel sanat cephesindeki mücadele vasıtası- dır. Naziler yıllarklanberi “ bu nevi ga- ribeleri hep yahudiler icat etmişlerdir, sami olmıyanı mileltlerin güzel duygula- Tını tahrik için bu sefil vasıtaları bul- muşlardır.,, kanaatini yaymaktaydılar, Bunda büyük bir haksızlık vardır. Zira yahudi milletinde aklı başında, zevki yerinlde az adam yoktur. Sonra, zıvıt- manın ve sapıtmanın inhisarını da ya- hudiler almamışlardır. Her millette bu nevi gevezelikelrni şeyhleri ve müritleri vardır. Ve bunların çoğu, hiç şüphes siz, hakikt sanat istidadından mahrum insanlardır. Hitlerin bu nutkunu Almanyanın dostu ve rejim benzeri İtalya da nasıl karşılryacaklar? Marinetti bu İtalyakla © bir hayli itibarda değil midir? Su katıl- mamış bir faşist olan Marinetti Hitlerin bu nutkundan “İspanyada Franko kur- şuna dizilmiştir.,, şeklinde bir haber al- mmrş kadar müteessir olmuştur herhalde! Geçenlerde faşist amele enternasyo- mali kurulduğu haber verikliği zaman Muanu faşizmin dünyayı saran bir müş. terek nazariye halini almak üzere bu- u delil saymışlardı. Bunun r aldanış olduğu her gün w işte bu nutuk, ' Alman faşizmleri arasındaki telâkki ve bünye farkını bir kat daha arttırmış oluyor. 1 — İtalyan faşizmi yahudi düşma- mı değildir. Alman faşizmi yahudi düş- manıdır. 2 — İtalyan faşizmi güzel sanatlara her sahada inkişaf imkânları arryor. — Alman faşizmi sessam — fırçalarından, heykeltraş kalemlerinden ve tiyatro de- korlarından bile nazi mangaları kurma- Ba çabalıyor. Hele İspanyaya giderseniz büsbütün bambaşka bir faşizm ile kar- şılaşıyorsunuz: Vatan satan, memleketin tabil ser- vetlerini imtiyaz halinde yabancılara devreden ve kendi milletinin dölünü tüketen bir faşizm. Nereden nereye geldik! Ama, sanı- rum ki bu küçük tetkik her sosyal fikrin her sosyal bünyeye uymuyacağını ve dünya devletlerine herhangi bir rejimin üniforma halinde Biydirilemiyeceğini oldukça göze vuruyor, Şekip GÜNDÜZ 'resesesen eee senneececaeneı Lozan sulhünün yıl dönümü Bugün Lozan sülhnamesinin imzasının yaldöcümlüdür. 14 yıl evvel bugln Tüzki, ye büyük istiklli müğedelesinin. — galip devleti sıfatile hakkını bütün — dünyaya tanıtmış ve kayıtam şartaız — istiklâlini kabul ettirmişti Büyük şeftden Uham a, lan Tamet İnöcü 'Türk milletinin meşru taleplerini aylarca MmüÜcadeleden — sonra bugün bütüm milletlere imzalatarak bu bugün bütün Milletlere imzalataraf bir ——..—_.—_—-——..—.._.._...-.—_... “Bakırkı nasıl gb%i:âlir ? - Öğrenmek isterseniz bu yazıyı okuyunuz... - Yazan : Kara Davut Dün, Bakırköyden bir mektup aldım. Bunu yazanın kıymetli, münevver ve dürüst bir insan olduğunu biliyorum. Olur olmaz şeylere kızmaz. Tetkik et . meden, kendi gözleriyle ğörmeden, iyi. ce anlamadan uluorta iddialara kalkış . maz. Bunun için yaptığı müşahedenin hakikaten “bombardıman,, edilecek bir fena, sakat ve aksak taraf olduğuna inanıyorum. Bu arkadaş diyor ki: “Belediye, geçenlerde sucuların du- ba ile su naklemelerini menederek bü. tün sucuları menbalardda — doldurtlar cam damacanalarla su satmağa mecbur tuttu. - Bu suretle su taştmak filvaki güç iş. tir. Lâkin halkın sıhhatini düşünmek ve ve suların temizliğini muhalaza etmek cihetinden ne derece isabetli bir iş ol- duğu itiraz götürmerz, Maamafih bele . diyenin bu isabetli kararını her yerde tamamiyle tatbik edemediğini kabul et- mek lâzımdır. köyde bir sucu var. Bu adam köyde sat. tığı içme suyunu hâlâ duba ile getirti . yor. Duba, — karadan denizin — üze- rine doğru — uzatılmış — bir demir boruya yanaşıyor. Dubadan uzatılar bir lâstik boru bu demir boruya geçiri - liyor. (Halis memba suyu!) bu suretle karaya naklediliyor, Her hafta, üç dört defa tekrar edilen bu iş bir hayli mide bulandırıcıdır. Su . yu gemiden karaya boşaltmak için iç dört amelenin akşamlara kadar kan ter içinde çalıştığını görüyoruz. Bu âmele temiz midir?. Lâüstik boru daima temiz tutuluyor mu?. Bakırköy sahilindeki demir borunun ağzı daima açıktır. Bu boru üzerinde her gün bir çok çocuklar oynar, borunun açık olan ağzını da el. leriyle tutarlar kak HABER 50 layyare daha gönderildi Anlaşma yapıldıktan sonra yeni 'Türk milletinin bayramımı kutlül. Taaa a earena aa eai ) * A TETAN Meselâ bizim Bakır - müşküller çıktığı Şanghay, 21 (A. A.) — Central Nows ajansının Nankinden haber al. dığına göre Japonlar şimali Çinc tak. | viye kıtaatı göndermeye devam etmek tedirler. Dün elli tayyare gönderilmiştir. Askerler, siyasetlerini meclise kabul ettiriyorlar Tokyo, 23 (A. A.) — Diyetin T1 in. ci fevkalâde içtima devresi, bugtin baz. lamıştır. Minscito fırkasının nüfuzlu azasın- dan olan M. Shojukoyama ile Seyukai fırkasından M. Yasuokanemisu, roisli- ğe ve rels vekliliğine intihap edilmiş. lerdir. İyi malümat almakta olan ma. hafil, hükümetin şimali Çinde takib etmekte olduğu hattı hareketi tasvib eden karatr suretini Diyete kabul etti. rebileteğini zan ve Japon kıtaatını teb rik etmektedir. Japon Harbiye Nazırının beyanatı Tokyo, 23 (A, A.) — Harbiye nazırı Suguyama, kabinenin bu sabahki iç. timamnda 29 uncu Çin fırkasının çekil. me hareketinin evvelce imza edilmiş olan mahalli itilâfta derpiş olunduğu veçhile intizam içinde ve Japon kıtaa- tınım kontrolü altında icra edilmekte olduğunu beyan etmiştir. Yeni müşkülât Çin gazçte. Köyümüz, şimdiye kadar tilodan az gök masun kalmıştı. Fakat bu duba ile su nakli işi, hele suyu tarif ettiğimiz şekilde üstleri başları pis, elleri pis kimselerin boşaltması devam ederse bir gün ansızın Bakırköyde - bir çok - tifo vak'aları belirmeğe başlıyabilir. Bakırköy belediyesi her nedense bu sucunun bu tarazda —su satmasına şes gçıkarınıyor, kendisine karşı istisnai mu- amele yapıyor. Halbuki Bakırköydeki diğer sucuların hepst belediye nizamna, mesi mucibince damacâna ile su getir . tip satıyorlar, l;âlı bir zamanda hâlâ duba ile su taşıtmak her halde umumi s:hhat namı- na tehlikelidir. İstanbul vali ve beledi. ye reis vekilinin bu iş üzerine dikkat nazarını celbetmenizi isterim . Kendisi, ufak bir tahkik ile işi anlar ve küçük bir emir verirşe Bakırköy ahalisi de pis su İçmek tehlikesinden kurtulabilir.,, Bakırköy semtini baştan başa tehdit eden bir tehlikeden bahsediliyor. Hay. vanların su içtikleri yalaklar elbette bu borulardan -daha temizdir. Değil in - sanlar için, hayvanlar için bile bu tarzda su getirilmesine müsaade edilemiyeceği tablidir. Bakırköy belediyesinin böyle bir hâdise karşısında nasıl olup ta şim . diye kadar kendiliğinden harekete geç. mediğine hayret ediyotuz. Vali ve be- Tediye reis vekilinin bugüne kadar gös. terdiği seri alâkalardan biriyle Bakır . köyü bu belâdan kurtaracağına inaniyo- Tuz. Su İşi bu.,. Hiç şakası yoktür. U . fak bir lâkaydi, ufak bir tesadkif, bir pis ve mikroplu elin dokunması tifonun Bakırköyü kırıp geçirmesine kâfi ge - tebilir. Kara DAVUT $ çef Gim Japonyadan Çine baber veriliyor lerinin almış oldukları haberlere göre Swatov'da Çinlilerle Japonlar arasın . da yeni miştir. Japonlar 155 inci fırkanın geri çe. kilmesini istemektedirler, Çünkü bu fırka efradr Ilman amelesini — Japon gemilerinin yükünü tahliye etmemeğe teşvik etmişlerdir. Kwantung eyaleti memurlarının Ja. ponlarır taleblerini red ve hatta 153 Üncü fırka ile 155 inci fırkayı takviyo- ye davet etmiş oldukları söylenmek- tedir. Anlaşmanın esasları Tokyo, 23 (A. A.) Harbiye neza, retinin bir tebliğine göre Japon ma. kamlariyle Çin mahalli makamları a. rasında aktedilen anlaşma Üüç madde. yi Ihtiva etmektedir: 1 — Çin . Japon münasebetlerini ihlâl eden bütün kimseler - nefyedile- cektir, 2 — Komlinizm lüğvolunacaktır. 3 — Japon aleyhtarı teşekkilllerle, Japonya aleyhine müteveccih mekteb programları üzerine sıkr bir kontrol konacaktır. Ayrica 37 inci Çin fırkası Pekinden irtakım müşkülât zuhur et. Çin mahalli makamları mücrimleri cezalandırmayı, komünlatleri takip et- meyi ve mavi gömlek milli Çin teşkilâ. ınllteuııııılır geldi Bon 24 saat içinde gehirde 27 tifo vakası Börülmüştür. Bu vakaların on tanesi Fatih mıntakasındadır. Yapılan tetkikler gimdiye kadar görülen tifo vakalarının bine yaklaştığını vefiyatın yüzde 3 kadür olduğunu göstermiştir. 'Tifo en ziyade Balıkpazarı, — Beyazıt ve Samatya üzerinden Çekilen biz hatlın sur. _mümm Halkla temas eden esnafa aşı olmak için verilen mühlet üç gün somra nihayet bula. saklır. Müddet geçtikten sanra aşılanmamış esnaf derhal işten menedilecaktir. Şehrimizde yeni bir toplantı Sikhiye vekâleti tifonun İatanbulda gittik. çe genişlemesi karşasında hıfzassıtha umum —müdürü Asımı Arar, birinci gube — müdürü doktor Golaschlicht'i şehrimize göndermiş. tir, Dün âihhiye müdürlüğünde bir — toplantı yapılmış ve bundan evvel alınan tedbirlerin neticeleri güzden geçirilmiştir. Pazartesi günü öğleden evval tekrer top. danılacaktır. Vekâlet Hıfmıasıhha dalresi u. mmmmwmm dürü dokbor Geltachlicht pazarlesiye kadaz gehir sularını ve gehrin belli başit bostanları mı, nüfus kesafeti fazla olan semtlerini, ge. zevek tetkikat yapacaklardır. , Asım Arar dün kendisile görüşen muhar. ririmize demiştir ki; #— Bugün, evvelki toplantımızda — ittihaz etmiş olduğumuz kararları, tathik sahasında 'ne derece fayda temin ettiklerin! tetkik et. tik. Bu tetkikler Beticesinde — verilmiş olan kararların gayet isabetli olduğu ve bastalı. n 'seyrini durdurmak bususunda — faydası dokunduğu ve vaziyetin andişe vertei bir ma, hiyette olmadığı da görülimüştür. Yaz mev siminde her memleketta hernen bu hiktara yakın tfo vukuatr kaydedilebilir... Halepte atılan bomba Zavallı bir çocuğu öldürdü Halep, 23 (A.A.) — Dün akşam Su. Tiye Hariciye Nazırımın kardeşinin evi- nin kapısı önünde bir bomba patlamış. tir, Bir çocuk ağır surette yaralanmıştır. Busui kâstin şahsi bir takım düşman Tar tarafında nyapılmış olduğu farzedil. mektedir , N .'j ummuw_ı âtayala dair Kolay lık AMANIMIZ hnrd 4' | yor. Niumvel.nw derek bu kaçışı bir meziyet termek istiyorlar, İşin en 4 fiy b yalanı bilerek, düşünerek miyorlar. Ona kendileri bütüü yetleri, bütün iman kuvv nıyorlar. Ö kadar ki verileti © körü körüne itaat oden, biç b ye yarıyacağını araştırmıya! v' dam, sırf bunun için, k.aıdlb raman sayıyor. ı Halbuki asıl feragat hiî!fi"vıi Hürriyet bir hak değil, cu! kâdar eden meseleler üzerindt mek ve düşündüğünü emek fesldir. İşte bu vazifeyi admma feragat diyorlar, vi Hürriyet kolay bir şey deği re itant, başkalarınımı dü * duğu gibi kabul etmek - cibetlt rahat bir iştir; insanı dM metinden kurtarır, Hürriyeti nun için, hayatta kolaylığı için istemiyorlar. Mütemadiyen ferdiyetin bulunmaları da yine kolaylık tün bir milletin insanları, daki karmcalar gibi, hep © oldukları gün hayatın hiç bir KÜt 4 | kalmaz. Kimsenin kimseded p a Bi bir çey bul | konuşmak MW nur, » re bakın: hiç bir. “nuance” B? zalimdir, bütün Yahudiler menfaatlerinden başka bir gel © mezler, sarr Ariler n zum yok. Böyle toptan hü layca inanmak dururken mak, sebebleri anlatmak için 54” girmek akıl kârı mı? Bugün göklere çıhmklın yarın yerin dibine Indiriyor, tlu'lll küsurun, her türlü bulunduğumu iddia ediyorlar. D ler de buna inanıyor. Hakları mu ya! O adamların niçin iyi 0167 rını merak etmemişler ki çin kötü sayılması lâzım geldiği! sunlar. Hemen kabul ediyo kolay! Ama bütün o adamlar t-ılıu"'d yor; hiç olmazsa böyle hayati da edebilmeleri karşısında HÜ susalım... Hayır, işin aslr öylü hayatlarını feda ederken — bile niçin olduğunu sormağa, ç müdafaaya bile cesaret edemil? Ne yaptıklarınt bilmeden, den ölüyorlar; hayatı istihkaff kolay buluyorlar, Hürriyet vazi'” bi yaşamak vazifesinden de W lar, Zaten ölmekten ziyade öldü lar: buna hürmet etmek hiç d€ Muz değildir. , Nurullah ATAY, Prabsaçı Allı tane elm8 Bay İhsan eli açık, oğlu Ahmedi * rak dedi ki: — Bahçeye gidip elma topla, BU Bonra geriye kalanı bana kardeşin Sübaya kardeşin — M misli fazla elma vereceksin, ı.ıı“' met te senden Üç inisli ekaik ıw,' geriye kalanın murabbat senilii ı“ MA sayısına müsavi olmalıdır azladi Ahmedin babasına & olma ıımls*d A £imiz takdirde her üç kürdeşin almış olduklarını bulabilir. miyiz? yi düşününüz,.. R Bulduğunuz cevabi. bize 90 temmuf hine kadar gönderiniz Doğru halledi” — At kişiye bediye vereceğiz. 'ı » ;ı Dört tane müs2!/” Dünkü Arap saçının hallidir! Ertesi bafta arkadaşım altr KAUfİ' le dört müsavi müsellesi nasıl Runu bana güsterdi. Üç kibritle N' Ş yapmıştı. Bu müsellesin her BF İ geriye kalan fiç kibrittan birer tanesi' müuş ve uçlarını birleştirmişti. tarafı müsavi bir eliram vücudü Ki bunun kaidesi ve turafları dört F teşkil etmekteydi. p

Bu sayıdan diğer sayfalar: