13 Eylül 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

13 Eylül 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İy hin “öndürücü bir sür'atle * hyg, '2ömen, n asırlarca ev Mi bir çok keşif ve ihtiralar My, Bugünkü teknik bile e Meydana çıkarmaktan âciz kâ rn : t Mmevcudiyetleri, yalnız tari. k teyit edilmiyor. Bir çok eser karık ki, bugünü onlarin ır na röğmen, bu wle eserleri vardır ki a . bunlarm, taklitlerini May Tapam yorlar. “da Delhiden bir kaç kilo . İcde, tamamiyle madeni bir lr, xsekliği 60 metredir ve 1000 kilodur. Asıl nazarı hü, <den nokta, bu yüzlercea. Situn, Nin kat'iyyı De m kat'iyyen paslanmaması * “İmasıdır. Bu cidden şayant hair Çünkü, en son sistem A 4 bile, yüksek fırınlarının Hi, tağmen, bu büyüklükte ve Ön Yekpare bir parça yapmak UN i Böyle olduğu halde ö Kime €vwel bu nasıl yapıla! ç Ön düğümü bir türlü çöz N * Ve İğ Sütunun, (haceri sema - Kaş ellik saf ve cesim bir de. AE, masile yapıldığını ileri sür Du defa da şöyle bir sual MM indr: Bu kadar eski devir e, lr haceri semaviyi nasıl iş. ? Hangi âletlerle? Saf bir ek Aletleri bulmak, çok 2 *&n'k işidir. Binaeraleyh ir hakikat olması kuvvetle Başa Delhi sütunu bütün es. Mba K 24 etmektedir . iy değ siyette olan yalnız Delhi bir a di iğ Norvaçte, 1000 sene . AN *rikayr keşfetmiş olan iş, aManmdan kalma bir ay tur ki, asırlarca yerin al rk z Salde, çivileri paslanma . 9 âtırda, paslanmıyan Bi bariz bir şekilde anlaşılmaktadır. Halbuki, bugün kü mühendis ve mütchassıslar bi. le, yaptıkları de. mir işlerin, gele çek nesiller tara , fından, aynimü. kemmel şekilde bü lâ na bileceğini katiyyen garanti edemezler. o “Vi, kings, lerde | hiç Şüphesiz O yüksek frrinlar yoktu, 20 nci I medeniyeti Sadece eski keşifleri meydana çıkarmaktan başka birşey yapamıyor mu ? : Şimdi yapılamıyan eski eserlerin esrarı nedir ? İlk asrın sonlarına doğru, Romalı bir camcı, imparator Neron'a HABER — Akşam postası asır camdan büyük bir kadeh hediye etmişti, Romanın inkıraziyle bu camın formülü de kayboldu. Aradan ancak on sekiz asır geçtikten #onra Almanlar camdan şu şayanı hayret kemanı yapabildiler. Fakat hâlâ Romanm formülü tamamiyle bulunmuş değildir. medeniyetleri bizimkinden kat kat ge. riydi, buna rağmen, birim ancak 19:n. cı asırda bulduğumuz bir şeyi keşfede bilmişlerdi. Fakat nasıl? Buram meç. hulf 70 asırlık çelik makas Alman kâşiflerinden Frobenius, Afri, kanm göbeğinde, 7000 sene evvelinden kalma Zimbaby madenlerinde, çelik bir makas bulmuştur. Afrikanın tam göbe. ğinde, kablettarih devirden kalan çelik bir makas". Cidden şayan: hayret bir dise.., Camın esrarı Camın keşfi Finikelilere atfedilir, Bu nu tekâmül ettiren Romalılar, inhinası kabil camdan bir çok eşyalar yapmış - lardı. Roma imparatorluğunun inkıra. zından sonra bu, unutuldu. Tarihi ev» rak arasında, bu nevi camcılık hakkın da çok şayan: dikkat bir hâdişeden bah sedilmektedir. Birinci asırdaki Roma &. detleri hakkında yazdığı bir eserde Pet:ön bu hâdiseyi şöyle anlatmakta. du “Camlı eşyalar yapmakta mahir Ro. malı bir esnaf, bir gün, yeniseserlerini imparator Nerona göstermek için sa. raya geldi. Neron bunları uzun uzun seyretti ve çok beğendi. Adam, Nero. nun, elindeki kadehi kendisine verme. sini söyledi ve yere attı. Saray halkı, Neronun, çok beğendiği bu kadehi yere İ Attığı için, adama Cezasını vereceğini zannettiler ve dehşet içinde ürperdiler. Fakat adam soğuk kanlılığın: kaybet . medi, Kadeh kırılmamış, sâde kambur . laşmıştı, : Adam cebinden küçücük bir çekiç gıkardı ve bir kaç darbeyle kadehe eski şeklini verdi.., Bundan 1900 sene evvel yapılan bu camı, bugünkü mütehassrslar hâlâ ya . | pâmuyorlar, Vakia bundan bir müddet | evvel eğrilebilen bi ream yapılmışta da, bu (Vikings, ter zamanından kalma geminin yer altında kaldığı halde paslanmamıştır. | Romalıların camı kadar mütekâmil ol. maktan çok uzaktır . Kırılmıyan cam da ayni vaziyettedir. Eskiden şarkta, mükemmel kırılmıyan camlar yapılırdı. Eski evrak, Mrsırlıla. rin, Romalıların, ve bilâhare Türklerin ve Arapların da bu camları yaptıklarını göstermektedir. Halbuk!, bu nevi Avrupada, ancak 1675 de yapılabildi. Eski malümları keşifle mi ” meşgulüz ? Bizim, yeni ihtira ve keşif zanetti. gimiz bir çok buluşlar, eskiden yapılan şeylerin yeniden keşfinden başka - bir şey değildir. Bilhassa elektrik, bize son derece modern bir keşif gibi görünür cam Pakat şimdi anlaşılıyor ki, Misir mabet lerinin kuleleri üzerinde 30 metrelik, hattâ daha yüksek direkler vardı. Bü direklerin üzerindeki madeni o parça bunların yıldırım siperi olarak kullanı!. dğıpı göstermektedir » soğuk, veya sıcak su ak'ten ve muh Eski Mısır evrakı arasmda, bu direk lerin (Semanın kasırgalarını kesmek için) konulduğuna dair bir kayd bulun muştur, Diğer taraftan “Obelisk,, (Dikili taş) larin da uçları bakır ve altınla kapıldı. Mısirdan muhaceret eden İranilerin, asri bir ilmin esrarını kendileriyle bera ber götürdükleri anlaşılmaktadır. İlk defa 1746 da, üç Holandal: âlim tarafından (Leyde şişesi) namr altında kullanılan elektrik kondansatörlerinin eski Yahudilerce malüm olduğu “Tev , rat,, ta ki bazı kayıtlardan anlaşılmak . tadır. Hattâ onların dinamit bile yap . .tıkları tahmin edilmektedir. Bunlar imkânsız birer rivayet telâk. ki edilmemelidir; çünkü Romalılar ta. | rafından tatbik edilen “fildişini yumu, şatmak san'ati,, hâlâ bulunamamıştır. Romalılar ayni zamanda Eldişini yo . gurup bunlardan şayanı hayret eşyalar da yaparlardı. Oltomat'kler ve otomoh'l İnsarılar bir çok şeyleri modem tek. nikten evvel bulmuşlar ve düşünmüş. lerdir. Meselâ “Otomatik Bar'ı, alalım: Bunun yepyeni bir fikir olduğunu söy İiyeceks'niz. Halbuki hiç te öyle değil., bunu kullanırlardı ve bunu ı tarihlerden sarih bir uz. Bir tek madeni para atmak “Otomat, tan istenilen içk almağa kâli Der taraf! liyordu. 14 şeklinde 0. hareketler yapan heykeller tomatlar vardı. Ya, Çinlilerin, Milâttan 825 sene ev. #el yaptıkları hesap makinelerine ne bükülen! Garip âdetler ve itikatlar Bulgaristanda “Kara- kaçanlar,, ın hayatı Rodop dağlarındaki bu kabi- lenin şayanı dikkat âdetleri vardır | Bulgaristanın yüksek Rodop (dağlarmda, kürelarz Üzerinde bulunabilecek en eski A. detleri blâ muhafaza eden bir kabile yaşa. maktadır. Bunlar, göçebe ve çohan olan “Ka ra . Kaçanlar,,Gır ve Hisanları yarı o Yunan yarı Rumen bir lehçedir, “Kara , Kaçanlar, gerek lisanları, gerek. se çehreleri giyiniş tarzları ve Adetlerile, Bal garlardan tamamile farklıdırlar. Onuncu asırda, öcdleri diğer Rumenler. den ayrılarak osnuba doğru gitmişler ve 0. zamandanberi, Tsniya ve Makedonyada Ro. dop mıntakalarında hür ve göçebe bir şekli, de çopanlıkla geçinmektedirler, Bu'garların, bu fakir dağ köylerine git. me'eri adirdir; Kara , Kaçanlar da, âncsk kışın, kar Örtmaları kendilerini mecbur © dince, ikl Üç ay için vadilere inerler, Karakaçan köyü İk Kara . Kaçan köyline varmadan evvel Rodop dağlarına, arkadaşlarımın o beraber Iki gün seyahat etmek mecburiyetinde Kal. dik, Belmasen Zirvesi eteğinde, dar bir boğazda Kia #fisilesinin karlı tepeleri öntinde, birçok koyun sürülerine teaadilf ettik, sonra, çam. inr arasından Çıkarak, Kurtovo © mömdaki Kara , Kaçan köyüne geldik. Bu köy, güneş te, gümüş gib! parlayan tahta damlı*ve ber tarafa serpilmiş elli küçük kultibeden ibaret. 4. Gayet İyi karşılandık ve bize o böyük bir misafirperverlik gösteren bir adam evine yerleştik. Ew pek de hoş değildi, kaba ağaç. lardan yapılmıştı, penceresi yoktu ve çak al. çaktı. i Kapıdan gegmek için eğilmek mesburiye. tinde kaldim ve İyi döşemiş bir odaya gi. riace, doğrusu, hayret etmekten kendimi a. Jamadım. Her tarafta güzel renkli bir çok perdeler, kumaşlar, vardı ve bunlar, duvar, ları va yerleri silslüyorlardı. Başka mobilye yoktu, çünkü Kara . Ka, çanlar mobiye kullanmazlar. Her (ailesin zenginliği, köşeye yığılan büyük © yorgan. Tarla ölçülür. Çinkodan kazanlar, tencere ye tabaklar da muntazam bir şekilde bir enne yığılmışir. Bunlarm at sırtındâ taşmabile. cek şekilde, ağır olmaması lâzımdır,çinkodan yapılmaları bundan olacak, Düğün Ev sahibimiz, ertesi günü mühim bir hâdi. se olacağını bize haber verdi: — Köyün en zenginlerinden birini evlenecekti, Bunun için, birkaç gün deram edecek olan düğün mera. simi bü akşamdan başlıyordu. Nişanın ailesi evinde büyük bir fanliyet ve heyecan vardı. Komşu ve dostlar, eve ge. k gelinin çehirini teşkil eden güzel yor. ganları, nitın ve gümüş bilezik, yüzük küpe vezairoyi sayrediyorlardı. Bütün misafirlere içidler Ikram © ediliyor, berkes gülüp eğteniyor. Fukat gelin bazlara iştirak etmiyor ve âdet mucibince, Kranlık bir odada bir çok kadınların refakatinde sak h kaliyor, Kara . Kaçanlar çok genç yaşta evlenir. ler. Orta Aşyadaki göçebe kabilelere oduğu gibi, çocuklarmın kimlerle o evleneceklerini sbeveyn kararlaştırır. Gençler nişarlandık. Lan sonra, evleninceye kadar biribirlerini gör mezler, Düğün arifesinde, akşam olunca, köyün delikanirları, güveyin evi Üzerine, kırmızı ve süslü bir bayrak asarak, eğlencelere başlar. Bu kırmızı bayrak, düğün müddetince, kö. yün alâmeti farikası olarak kalır. Bundan #onra, güvey, köyün bütün bekârları önünde traş elur. Bu sırada gella de, bütlin arkadaş. ları ve ebeveyni önünde, gelinlik elbisesini giyer. . Boynunda, ağır gümüş bir zincir asılıdır. Saçları da yukarıya doğru kaldırılmış ve yan lara altın parayla kllçlük gümüş © zincirler konmuştur. Kalın ve kırmızı (bir peçe de, gehresile vücudunun bir kınmın: kapamakta. ar, ler Aileye veda Bundan sonra, gelin ebeveyninden kardeş, lerine veda etmektedir ki, bu cidden çok a. cıki: bir #ahnedir. Zavallı gelin, peçesi içinde ve kafası, mukadderatma boyun © eğdiğini ifade eder bir şekilde, öne döğru eğilmiş ve diz çökmüş bir vaziyette saatlerce, bir sinir buhranı içinde hıçkırır. dersiniz?. Bunlar sayesinde, ayni za . mandâ kolaylıkla üç dört hesap görülür dü. Leonardo da Vinçi, 16xnc asırda tahtelbahir tasarlamış ve bunun plânla. Roma imparatorlarından otomatik bir arabası (ya ni otomobili) vardı. Şüphesiz bütün bunlar, asri ihöraları kıymetten düşürmez ; fakat eski mede niyetlerin, gerek san'at, gerekse, teknik cihetinden bugünkü garp medeniyetin den pek te geri olmadığını gösterir. ss Bu,böylece, bütün gece ve diiğün günü sa. Kabı devam eder. Genç kız bü o yorgunluğa nasıl mukavemet edebiliyor? Belki Kafanın skesktar hareketleri, y pasak furyat ve figanlar ve odanm nefes a. Unmaz bunaltıcı havası, genç kızda, tıpkı, iptal insanlurda fazla hareketli darsiar es. nasmda olduğu gibi, bir nevi kendinden geç. me uyandırıyor. Alev dansı Gese, yalnız gelinin evi aydınlıktır va örs. da mütemadiyen şarkılar söylenir. Geceyarı. #1 bir erkek evden çıkarak, elinde bir mega. le olduğu halde, dans için hazırlanan meyda. na doğrü yürür ve orada yığılan tahta vi kuru ot yığınmı yakar. Derbni büyük bir a ler sütunu yükzelir ve ber taraf 8 Burun Üzerine, her taraftan ge erkekler kaşuşarık dansetmeğe (başlarlar. Dansı, ihtiyar bir adam idare eder, delikan. Ular onu, genç kızlar da del'kanlıları takip e, derler. Düğün dans esnasında bir delikaniryla bir genç kızın beraber dansetmeleri, ri görülür. Ara sira ancak biribirlerini bellerin. den kavrayarak derhal bırakırlar. Karmaka,, etler, birçök defalar raş Örn CaN. lanır ve ayni zamanda yeknasak (bir gark? söylenir. nlanır, kız ve vaŞ Göçebe lüksü Ertesi sabah, köy mutat sükünuna kavu. çur. Kadınlar ev işlerile meşgul dışarıda, ancak, kovalarla su taşıyan birkag kız görülür. Sonra bu genç kızlar bep evlerine dönerek düğün için süstenmeğe başlarlar, Adi ve gtin delik elbiseleri bile zaten çok güzel ve ren, gürenktir; bayramlık »'biseleri in o cidden fevkalâdedir, İpektendir ve Üzerlerinde ba. zan birçok mücevherat vardır ki, ba, evle, rinin fakirtiğile, cidden büyük bir o mddiyet teşkil ediyor. Gelinin başında bir taç vardır; ona yüksek bir saç tuvaleti yapılır ve kâfi derecede yük sek olmuyorsa, sahte saçlar da ilâve edilir. Sonra bunlar ipek kardelâfarla bağlarım ve tu kördelâlar birkaç defa boynuna dalandık. tan sonra göğsüne doğru sarkar. OBaçlara, ayni zamanda, gümüş zincirlerle a'tm par. çaları da. karıştırılır ve bütün banlarım üze. rine de takriben 2,5 kilo ağırlığında, gümüş bir tap konur. Genç kızm ailesine veda: bülün sabah devam &der ve şarkıların gözyaşları bir tüyü tükenmez, Düğün kafilesi Öğleden sonra, kerkes, güveyin evi önüne toplanır. Atlar eğerlenir ve merasimi idare eden adam kırmızı bayrağı evin Üzerinden çıkararak elinde tutar, Nihayet güvey drşa, rıya çikar. Bu, yaşlarında, uzun o boylu yakışıklı bir delikanlıdır. Üzerinde, tıpkı 1s. koçyalılar gibi, beyaz bir eteklik, duha ziya. de yeleğe benziyen kırmızı bir ceket vardır. Caket sırmalarla iş'enmiştir, Ve güzel min, tanımın beyaz kolları görünmektedir. Siyah kalpağı mahta çiçeklerle süslenmiştir. kadaşları da onun gibi (o giyinmişlerdir, yalnız, eteklik yerine pantalonları o vardır. Güvey, tahtadan eğeri kırmızı kumaşla kap lanmış, beyaz bir ata biner ve kafe hare, ket eder. Mörasim şefi en öne geçer; berkes at üze. rihdedir; kadınlar ve ihtiyarlar, yaya olarak kendilerini takip ederler. Köyün © etrafını ve kendilerini bekliyen mükellef bir ziyafette hazır bulunmak üzere gelinin evine gelirler, Ziyafet ennnamda, ber davetli, genç evillere sv iaşamr için, birer altın ve ya gümüş verir, Ekmek parçası ve koyun derisi Sonra, köyün meydanında tekrar odüğün şarkdarı bişlar, Güvey buna iştirak eder, £&. kat gelin hep odasında sakiıdır. Herkes dan #seder ve merasim geli mütemadiyen kırmızı bayrağını sallar. Çek yorulduğu © zümanlar, bayrağı başkasına verir ve dans devam eder, İhtiyar kadmlar, meydanm etrafma otura. olurlar ve Aşama doğru, danslara nihayet verilir ve kafile, gelirin evine yollanır. Birçok adam. İar çehizi fki atın üzerine yüklerler. NIHx gelin, kalın kırmızı peçasile meydana çıkar ve beyaz atın önünde Üç defa eğilir, Oru sta bindirirler. Kafile tekrar büreket öder, kö. yü geçerek kırda durur. o Süvarilerden biri dört nala, zevcin evin? giderek, aileye genç kadının geldiğini haber verir. Evin eşiğine konulan kocaman bir parça «mekle bir koyun derisi nişanlınm yapıcı. &ı İşleri sembolize eder. Genç kadın sessince bir köyeye oturur, zeveile bütün davetliler ie dananderler, Ertesi sabah, bir papaz, köyden © vadiye gelerek İzdivacı takdis eder. Fakat o bunun, sert modern Adete riayet etmek için yapıldı. ğı derhal hisestlilir, çünkü hakiki (o İzdivaç bir gün evvel yaptımıştır. (Londrada çıkan “Jeogratikal Magazin, de doktor Kristof Aymendatfın yazımdan).

Bu sayıdan diğer sayfalar: