20 Kasım 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

20 Kasım 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i N Lİ LE 4 AVR * RR Ven “Ati “Sip mümin mermerler bem» gü; win sicimlerle gökten İsi, Ser e taşlıklarda şakala- tee MülYer Sü gözlerinde yaka- d zâktan bakmca zümrüd #öhiz, Bn; N kü İsa hehüz doğmamıştır. As “düz Te Alya, Mısır, Hind ve İran 1 yayar tanımamıştır. Roma mi Yeni Ortasında nesli belirsiz dip yün. sığındıkları adı anıl- t # dayar, Milâda tam 406 yıl var. günü, öz incir ve Üzüm Arslan ağızla- w Ma a a itilen bu kaplar, ai ca döne dolanıyor. Gü- Stk, çaldılar şakrak kahkahalar in kızz PBinci asır kızını hica» K İncley, “cak macerslar anlata- lee saldırıyorlar. Bunlar, a Yaşı sırlarından tutkallan” yg ig, tanmışlardır. Ve-taşlığı ti Bük “6 kızışmıyan, su şreltr mi vi Miyan mermer sütunlar ii sre Sykellerinden bu iri ket. k. PUL hir wnhener çok güçlük Por bilir, - na onda yeşil somaki- ek Börmekte gecikmez. İki i Foçayı saran yeşillik- iy İnej 2 iy bip a yaprağı © üzerinde ba Magi mla su nasıl bir billür Hg de şıldatırsa, bu iki yeşil b en ii öyle gelen ziyavı emer, Shi, x başka ateşle, bir tiy Yeği , “arıştırarak püskürür, *riği,, çMekler, Foçalı kadınin he ig, özlerin böyle renklisi, rk geta ve böyle ateş saçan ik Yarın kadınında buluna - ina pre tı z traş yim bir kudrettir ki, İ. Yan k x Mk Mba 2 Girmişti. ep dı ostumuz fle İncinin k “gn Ebay MZ hg OL Kİ iki a aramıza ki Yattığımız otelde 1 — Aspasiya üs mabedinde insanların man bembeya; vii iy İMErleri ve <öğü ik ii İ İNİ ve göğüslükleri çıka- ay “lgun Palmira kadınla» tiyor, Ya, Mtiy, İlahıg'yar, bir bakışta daha kırkını geçme- dep talıkir bir adam, bütün eski şeyle- Yet Ord, çcesinde meraklı bir budala gibi gö ty em ee AYıt, solgun çehresi ifadesiz, hare- tan Loy ksizce, sözleri çetrefildi, Bu adamı, tetkikyera müzesinde geçirdiğimiz bir haf- İ sırasında tanımştık; o bize kendi- iy ee Mimayan bilgi ve nezaketle kolay- Miz Dadığı TmİŞ, nasıl olduğunu bizim de kav- Aüsyyşiz bir biçimde çarçabuk bildikleri- in açadamı bir budala sayarak kızdığım, ki, Sak istediğim halde birdenbire öy- Rösterir, yüreğime öyle derin bir sa- ka, Yöusu verirdi ki: Soğuk bir muamele sbütün aklımdan çıkip Ye « dalgm, budala bir filozofu andı- k arası çok İyi onüşurken birçok tuhaf, 'Ur, söyler, akla gelen ve bizim sor- İylarıp ti9eY hakkına izahat verirdi. * kong” cazibe fle biz! © kendisine çeken, rai» bize çekilen bu adam kimdi, geç- İ maş, vE ne biliyor, ne de soruyorduk. May çı <Udiyetimizde lâzım ve en tabit bir ıştı,. Bizimle gezi- yatıyordu, en sonra ; Süzelliğe lâkayd kalmalarına il tahammül edilemezdi Dâ harp gemilerinde kürek çeken izbandut irisi Afrikalı €r, zincirlerini şakırdatarak yatak odasında doleşiyordu. » —1i— bulunmadığı için Küçük Asya nasl Ardeşire bö bulunuyorsa, başi güzlerine bu ilâhi manayı veren sihirli kudretin sırrına ulaşamadıkları için bu yeşil gözlü kadınlariyle Foça, asrın bütün | gönüllerine in Milâttan tam dört yüz allı yıl ön- ceki bu sonbahar gününde, on beş ya- | şindan kırk yaşına kadar bütün Foça kadınları birer gelin gibi #üslenmiş- lerdi, Zifa mabede gelen Yeni Venüs, halka bugün < gösterilecekti. Bu hey- kel Atinadân gelmişti. (1) Perikles. | in sevgilisi Aspasiya tarafindan he. | diye, edilmişti. Aspasiya Küçlk » Asyalıydı. Milet şehrinde doğmuştu. Çok kıvrak bir'| vücudu ve belkemiiğinden * daha çok | kıvrak” bir zekâsr olduğu söylenirdi. | Kimbilir hangi rüzgâr onu Atinaya | atmıştı? Milet'ten Atinaya haşıl git. | tiği, orada geçirdiği ilk aylarm ma- ceraları ve Periklesle nasıl tanıştığı | meçhuldü, Yalnız herkes biliyordu ki Atinanm büyük hâkimi Perikles, As. pasiyayı tanıdıktan sonra Aspasiya- nin hükmü altına girmişti Evet, o inatçı Perikles, o kavgacı ve sert Pe- rikles, gözleri önünde uşakları ile ö- püatüğünü gördüğü. . halde, Atina BATP gemilerinde kurek çeken Libyalı esirleri zincirlerini oşakırdata gakır- data yatak odasma getirttiğin!i bildi. gi halde bu Aspasiyayı sevmişti. İlk günlerde Atina buna çok hay- ret etmişti. Ispartada bu sevgi Ati- nanm shlâk düşkünlüğüne * veni bir misal olarak gösterilmişti, Mermer sütunların gölgelerile şatrançlanan a Jularda güzelliğinden avuç avuç dağı- tarak ızbandut irisi Afrikalı köle - lerin açlığını gideren bu kadın Pe rikles'in söhretini çok baltalamıştı. Oh! Perikles'e bir budala âşık rolü oynatıyordu. Eğer Aspasiyayı seven bir başkası olsaydı, Yunanın bütün 9€- (1) Eski Yunanda Atinanım büyük devlet adamlarından. Sisam adasını ve Mors'ya bitişik gibi duran Öbe adasını saptetmiş ve güzel sanatlard, edebiyata büyük yardımları olmuştur. Atinam birçok güzel âbidelerle süsle- miti. bakmağa alışmıştık. dum, #lderdi, merâkiı rerek: nki önceden kararlaştırmışız gibi — bizim yata da girmiş, Paris yolculuğumuza karışmıştı. Bereket versin, biz, hüsusile ben, o ne yaparsa yapsin Jâkayt kalmağa, daha doğrusu ona yanı- mızda kendi kendine yürür bir nevi eşya gibi Kale'den bizi Parlse atacak trene bindikten ve tren vollandıktan sonra Kompartimanda dört kişi yalnız kalmıştık. Bizim mahut İngiliz, arka- dasım, kızkardeşi İnci ve ben... Biraz sonra İnci yolculuk şalını omuzlarının üzerine yerleştire- rek gözlerini kapadı, Ali de kompartimanın en uzak köşesinde çoktan uyumuştu. İngiltere ka- nalı, sert bir deniz ve sıkı bir rüzgârla biz! epey- ce hırpalamış olduğundan hepimiz uykusuzduk. Ben de yavaş yavaş yan tarafa dayanarak gözle- rimi kapamak, isteğini duymakta idim. Lâkin beş on dakikadanber! İngiliz dostumuz karşım- da öyle tuhaf hareketlerde bulunuyordu ki: O- nun budalalıklarma alıştığım: sanmakla bera- ber yangözle de seyretmekten geri duramıyor- O, bana manalı manalı bakıyor, sonra uyuyan İnel ile Aliyi gözlüyor, gene bana bakarak he- men bir şeyler söylemeğe başlayacak gibi olu- yor, yüzünün bütün çizgileri oynayıp değişiyordu. Bir aralık cebinden çıkardığı birtakım kâğıtları karıştırdı, sonra başımı birdenbire geen kaldıra» rak gözlerini bana dikti.Bu anda benim budala dostum İngiliz büsbütün değişmiş,budalalıktan u- zaklaşmıştı.Titremekte olduğunu anladığım eli- »i kolumun üstüne koyarak ve uyuyanları zöste- — İkisi de uyudular deği! mi? dedi,size söyllye- kirlerini saran. umumi nefret “onu mutlaka altederdi. Hakat Perikles yalnız büyük bir hatib, yalnız zeki bir siyasi ve yalnız bir harb adamti değil- di; Atinanın ve Hellas'ın büyük min- netipi kazanmış bir biiyük amiralın da oğluydu. Aspasiyahın rezaletleri ile Hellas. şehirlerinin o çalkandığı günlerde büyük amiral OKısantip'in iraalılara karşı kazandığı zafer be- nüz unutulmümuştı, Zira Hellasın bü yük düşmanı İran, hâlâ Küçük / yı elinde tutuyor, hâlâ Ege kıyılarm- da bulunuyor ve Akdenizin garkında- ki ülkeleri kasıp kavuran bu İranın denizlere hükmetmek, Eğe adalarını zaptelmek, Ege'nin . karşı kıyısma, Hellas'z saldırmak için fırsat bekle diği biliniyordu. Kısantip'in zaferi üstünden tam yetmiş Üç yıl geçmişti, Bu yetmiş üc yıl, Perikles'in babasından İranm ne dehşetli bir sille yediğini apaçık gös- teriyordu. O çok kanlı, çok çetin harb günü İyonya'nın sarp ve kayalıklı ki- yılarında, Mika! burnu önünde bütün donanmasının mahvedildiğini gördük- ten sonra İran tekrar denizlere açtl- mak öesaretini kendinde bulamıyor - du. Bu yüzden Atina Akdeniz ticare- tinin belkemiğini elinde tutuyor, Ak- denizin Avrupa, Asya ve-Afrika kıyı" larında hep Atiriarım “erman okulu: yordu. Perikles bütün dedikodulara rağ: men muvaffakıyetten muvaffakiyete koşmuş bir adamdı. Bütün rezaletle- rine rağmen Aspasiyayı sevmekte 18- Tar etmesi, ona bir şey -kaybettirme- mişti, “Ona tik bakan sanır ki bu bembeyaz mermerdir.., birer köpek gibi kullandı. J Bü köpeklerin en sağıklarından bi- ride Aristo değil miydi? Herkese hi- civlerinin zehrini akıtan meşhur Sok- rat onun yanında dünyanın en yumu- şak adamı olmamış mıydı? Dehşetli bir kılıbık olduğu bilinen bu Âlim, As- pasiyanın yanmân bir gece geçirmek için her şeyi, göze alırdı. Hattâ;karısı Kısantipis'den eşek sudan, gelinceye kâdar dayak yemeyi bile... Atinanın şairleri Perikles'in sevgilisini “Küçük Asyada canlanıp Atinaya gelmiş olan Venlis,, diye terennüm ediyorlardı. İşte Foça'ya bir Venüs hediye eden Aspasiya, böyle bir Aşpasiya idi. Şim- di, o da, Perikleş de tarihe karışmış bulunuyorlardı. Aspasiya Küçük Asya Ir olduğu için doğduğu diyarm bütün büyük şehirlerinde kendini ebedileş » tirmek istemiş; Hellasın en meşhur heykeltraşlarına çıplak heykellerini yaptırmış ve bunları Küçük Asya $e- hirlerinin Veniis mabedlerine hediye etmek arzusunu göstermişti. İran bo- yunduruğundan kurtulmak için cati 2- tan Küçük Asya şehirleri bu teklifi sevinçle kabul etmişlerdi. Bu heykel- lerden birçoğu Aspasiyanm hayatımda İrana karşı duyulan düşmanığın bir | sembolü gibi mabetlere yerleştirilmi; Aspasiyada ne vardı” nasıl bir sih- ri vardı bu kadının ki © erkek yapılı Perikles, bütün Atina kadınlarını çıls dırtan o güzel general, © cesur politi- kacı, o ateş dili hatib durmadan al datılan bir budala âşık rolti cynamak- tan bıkmıyordu? Bunu Aspasiyanm ve Perikles'in yaşadığı devirde kimse anlıyamadr. Aspasiya Yalniz ona de- Zil, devrinin bütün büylik adamlarına da, ilimde, san'atta ve harpte kaza nılmış bütün büyük şöhretlerine de dizleri dibinde boyun eğdirdi, hepsini cek olduğum sözleri kimsenin duymasını mem, Onda öyle derin bir ciddiyet görmeğe alış- mamış olduğumdan, acaba gene (kendince bir tuhaflık mı yapmak İstiyor, diye yüzüne dikkat- 16 bâktım. Hayır, bu adam ciddi ve derin bir heyecan içinde idi. Gözlerinde pek kuvvetli bir yalvarış ifadesi vardı. Arkadaşlarımızın uyu- duklarına kendisini temin ve gerek İneinin, ge- rek Alinin, sözlerini işitecek olsalar bile hiçbir kimseye söylemiyceklerin! ilâve ettim, İşte o zaman bu garip dostun dili açıldı: — Mister, Şahin, dedi. üç dört gündür sizlo- 18 konuşmak istiyorum, ancak bir türlü uygun bir zaman bulamadım. Şüphesiz garip: buluyor- sunuz. Belki birbuçuk aydır hergün sizinle bera- ber, âdeta sizin misafiriniz bulunduğum balde «ize adımdan başka hiçbir sey söylemedim! Siz 46 bu garip harektime karşı bana bir sey sor- mamak nezaketini gösterdiniz. Eğer bir sahte- kârsam bilmek istemediniz, eğer kanunun pen- çesi önünden kaçmağa çalısan bir canl, bir hır- siz, bir katil isem kanuna yardım etmeğe kalkıs- madmız. Cebimde param var mı yok mu onuda bilmiyorsunuz; bununla beraber, beni bir dost iste- yerine koyduğunuzu ben biliyorum. acaba ya- nılmş mıyım? Garip adam bu son sorgusunu (o öyle derin, samimi ve tatlı bir sesle sordu Ki: Ta yüreğimde ines bir telin titrediğini duydum ve ne yaptığımı düsündürmiyen: bir heyecanla onun elini . tutup sıktım: » Yanılmamısaınız. bn Türk dostunuza so- Dunş kadar güvenebilirsiniz! A Devamı var RK .. 9 mermerler arasında o bir başka külçe münden beş'yıl sonra mabede konula» bilmişti. m Öğle sicağı geçtikten sonra, birer gelin gibi süslenen kızlar ve kadın- lar evlerinden birer birer çikiniya baş Tadılar. Bunların herbirinin peşine ev- leri saran bahçelerdeki körpe deli- kanlılardan, güçlü kuvvetli yeğitler - der biri takıldı, İleride, denizin en mavi renk verdiği yerde, mermer göv-. desi göz& vuran mâbede yollandılar. map Devamı var Diyanetişlerinin Fetvası: Fitreler Hava Kuru- muna verilmelidir Jatanbul Müftiliğinden; » Yurdumuzu ve elli varlığımızı koru, manın er başlı Amillerinden ölün hava ku. vetlerimizin, bütün yurt ufuklurma kanat ların: gererek milletimizin tam buzür ve em, niyet içinde çalışmanı ve ierilemesi için bü. tün küvvetlerimizin tekemzdi ve inkişafına hizmet etmek ve bü yolda hiçbir yardımı esirgememek yurt borçlarımızın en büyük ve en önemlilerinden biridir. Hele bütün ef. etlerin varlıklarını korümak için hava kuv. vetlerini artırmağa ve İlerletmeğe çalıştık, ları ve her fedakfırlığı katlandıkları bu de. virde, kendi varlığını korumük yolunda eş- #iz fedakârlıklariyie cihan tarihinin en şan. hı sayfalarında yer tutan ve bu sayfaları dal, ma yaşatah hamiyetii ve faziletli reilletimi. ze düşen, vazife, bır katl mtiyaç kar. tısmda diğer milletler derecesinde, hattâ da. hn ziyade çalışarak mevkiine ve etti, güne yaraşan bir hava kuvvetine, malik ol. raaletir. Diymnet işleri riyasetislin ba mit ve kat'i ihtiydcz nazarı dikkate alarak, teşret miş olduğu fetva mucibince Sadaka #ibr ve Zeklt ie mükellef olanların, yurdumuzu ve milli varlığımızı havadan gelecek te kelere karşı korumak uğrunda feyizi v #ürekli bir surette çalişan ve aldığı hediye Ye teberrüleri, Kızılay ve Cocukları Wsirpe,, me giti bayırlı kurumlar e paylaşarak reji. lete hizmet odan Türk Hava Kurum &ıma koşmaları ve böylece ana; #nette bulunmaları het sür, yar, m hiz. ilân olu, SADAKAİ FTTIR En iyi iyi Sat K K. K. Buğdaydan; 4 1? 1 Arpadan: © 1s ir Üzürden; v6 87 sr Hurmadan: Resimli Üç Silâhşorlar Bu kuponu kesip saklayınız

Bu sayıdan diğer sayfalar: