13 Şubat 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

13 Şubat 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a ASLANI Rasim, e a boku e > çalışmaz fakat bütün gayretle. de ateşi R ei Büyük bir Ha bir İncelik gör. 4 881 sebebler- e sevdiğim arının çoğu a Ni 3 Gibi; onlar da vida YA Mahalle endi- tarafı tutuyorlar, DOE İhtlarcsı baş S8 dedim mi? t ediyorlar, Spk değil, sn- ra Ve bunun i» İnsanları tüçbir Mİİ » istihfaf ei hiç bir za- tiraslı aldika» bulduğuna ka- Yahsen bekledi» vücud da a Yi *n isporu se- A hp, iddinda in- aki sia? Yalancılık var- ay €kseriya karşı- ene Koyanlardır. 8 Seyrine gidi- ha kaş ie dora da m in laşsın diye ” a, MAK için yap- erkenden ki klar atiker m kenüji, ij m erini ve- Mae BÜZE uliyor; kön- vi a veriş ie ile yaptık- wi kendinden umardının, any ye, ri şasi Maarif Şürasından ei AARİF şürası hazırlıkları yapılırken, çok mühim olduğu. na şahsan kani bulunduğumuz bir meseleye temas etmek ve bu suretle Maarif Vekilinin dikkat nazarmı celbetmek isteriz: Üniversite tahsili ihtisası hazırlar, Ve bunun tedris kadrosu profesör, doçent, baş asistan, asistan olarak sıralanır. Bir asistan, yarın profesör olmağa namzet en küçük rütbe. Hi İlim ve ihtisas adamı demektir, Ve dikkat olunursa, tahsil s1. rasında profesörlerin, doçentlerin gerek tedris ve egrekse ameli sahada tatbikat münasebetiyle günün muayyen bir zxamanma ka- dar meşgul oldukları tnlebeyle asistanlar bütün ders saatleri zarfında bilâmel ve müstemirren uğraşırlar, Asistanların temin ettikleri ameli fayda tedri« veçhesinin en | | den biri, wühim moksanmı telâfi bakımından çok mühimdir. İşocuklara yardım işidir l Üniversitenin her mesai şubesindeki asistanlar seyyanen, “İkokul yoksul çocuklarına bulundukları yerin en müfid, en çok çalışan uzuvlarıdır. Bunlar terfi ve tefeyyüzleri, muayyen kadrosu olan ted. ris âzâsının herhangi bir suretle inhilâliyle mümkündür, Yanl bir doçent çekilecek ki, doçent olacak ve profesör çekilecek ki, pro- fesör olacak, Bu, dar bir istikbaldir. vermiş bulunan asistanlar görtlür. Kuüretsizliklerinden değil, münhalsizlikten dolayı olduğu yerde sayan bu asistanlar, yüksek mektepleri bitirip, ihtisasları" nı edinmiş ve taleb İle fiilen meşgul olmak gibi en mühim yükü Üzerine almış bulunuyorlar, Halbuki aldıkları aylık, azami 30 liraya kadardır. Muvaffa- kıyetleri ve mesaileri zarfmda inhilâl vaki olmadığı takdirde de, bulundukları memuriyette terfi imkânlarından mahrum olan bu asistanlardan birçokları mesai müddeti zarfında hariçte iş yap- maktan menolunmuşlardır. Hattâ mesai müddeti bittikten son, ra da dışarda husus! işten menolunanları biliyoruz. Buna mukabil doçent, profesör dışarda kazanabilir ve günün mühim bir kısmı hariçte kazanç temin etmesine imkân verir. Asistan yalnız kendi vazifesile uğraşacak ve biçilmiş bu az maaşla yaşamağa mecbur olacaktır. Bu asistanların istikbalini temin etmemiş olmak dolayısile bedbinliklerine sebeb olmakta ve onlardan almacak randmanı gok eksiltmektedir. Önlerindeki irtika ve tefeyyüz imkânları dar olan ve fakat emek ve hizmetleri bakımından üniversite tedris sahasımda bü- yük kıymetler olan asistanların asgari maaşlarmı tayin ettikten sonra bulundukları hizmette her terfi müddeti içinde ilerliyebil- meleri imkânınm kanunla tayin olunması lâzımdır, Bu asistana yeni bir isifkbal sahası açmış bulunacak ve bu işi hakiki ve mü, cmmen bir meslek haline koyacaktır. Üniversite şubelerinin me- #alsine bir £öz çevirmek, İmer ira noktanm tebellürü için kâfi. dir, Yüksek tahsilin takat (e olarak görülen — işe bir nihs- |” yet verilmesinin de karar altma almması şüphe yok hf gok isa i betli olacaktır. Beynelmilel hava nakliyatı kongresinde murahhaslarımız 21 şubatta Londrada toplanacak olan milletlerarası hava nakliyatını kolaylaştırmak kongresine iştirak edecek murahhaslarımız bu sabah Ankaradan şehrimize gelmişlerdir. Heyet, gümrükler umum mwüdürü Mahmut Nedim, msliye vekleti va- Böylece yıllaren bu #ahada emek Belediyenin eski muamele- lerini tetkik Ankaradan bir heyet galeceği bildiriliyor Verilen bir habere göre Dahiliye ridat umum müdür muavini Nihat| vekâleti, İstanbul belediyesinin bü-| bütün yurda şamil olar çok ehem- İN Gini Meselesi! Yoksul çocuklar için bir yardım seferberliği zamanı gelmiş ve hattâ geçmiş bulunuyor! Alâkadarlar, sinema, tiyatro Vesaireye cüz'i bir aidat konarak yardım işinin devletleştirilmesini istiyorlar Bugünün Başlıca meselelerin /tebe gelen yavrular karşısındaj sin seve seve kendi toprağının öz ilkokullardaki yoksul | | azla) birliği;, Eminönü Halke vindeki toplantıda, yardım şekli. nin şümülü işin yeni bir Xarar verememiş ve toplantı nâ bırakılmıştır . İstanbul şehri ilkokullarında 16 bin yardıma muhtaç çocuk tesbit eğilmiş bulunuyor. Bu me | sele etrafında, çocuklara ait yar dım işleriyle meşgul ayrı ayrı teşekküllere mensup (o zevatın ve ilkmektep muallimlerinin fikir. lerini öğrendikten sulra, yok- sul mektep çocuklarını yardım işinin mevzii bir faliyetle değil, | bir memleket meselesi balinde © | le alınmakla kabili Lal olduğuna | kanaat tahassül ediyor. İlkmektep muallimliğinde çok uzun devirler bulunmuş, eserle. riyle tanman değerli maatilfçile- rimizden o Yusuf bu şöylece hülâsa ediyor ; mart ayr vaziyeti “İlkmekteplerde o muavenete | muhtaç çocukları bir kaç kus. ma ayırmak lâzımdır. Bazılarının evi, ânası, babası vardır, fakat bakımsızdır, açtır, İyi yiyemez, iyi içemez, iyi giyi- İnemez, okul kitaplarını ve leva” | zımını tedarik edemez .. ,| Bazılarının yalnız. anası var. lıdır. babası ve evi yoktur. Anası hariçte hizmetçilik, aşçılık, çama- şırcılık veya amelelik yapar Bazılar: zayıftırlar, hastadır - lar, dişleri, ciğerleri bozuktur ..| Ailelerinin iktidarsızlığı ihmale. rine sebep olur, Bazı çocuklar büsbütün kim sesizdirler. Belki bir üvey ananır ve belki bir analığın yarım şefka- ti altında kalırlar , Bunlar içinde insanın gönlünü sızlatanlar görü tör. Bu itibarla yoksul çocuk de- yince mutavassıtır altında kazanç lar: olan ailelerin de evlâtlar; he- saba katılmak lâzım gelir. Bu iş İstanbulda olduğu gibi İderin bir azap duyarı Bugün | ; Kültür idaremizin en fazla ehem- miyet vereceğibir işolan yoksul yavrulara yardım meselesi son günlerin dedikcduları arasına ka. rış Bundan mütcessiriz. Bir mik let, en küçük enmuzeci olan ilk. okul yavrularından başlar. Yarının istinad: olan bu yavru- larm kuvvetli, gürbüz, canir, kımiı büyümesi gerektir. ,, Çocukları Esirgeme Kurumu 2- zasından doktor olan bir zat diyor ki: “us Bir çocuğu doyurmak, giy örmek kilayet etmez. Dişleri bo- zuktur, sıhhati bozuktur, tedaviye muhtaçtır, rejime muhtaçtır, ince ve itinak bir dikkat ile büyütül. mek zaruretindedir. Hasta olduğu için ckula gönderilmiyebilir, evin- de hiç bakılmıyabilir. Ve böyle. İce ne yüvrular kaybolur!. Bu itibarla yardım deyince, sis- temli olmak akla gelir, Çocuk büktmevleri, çocuk © ye. yim evleri, diş bakım evleri, ço- cuk dispanserleri, çocuk hastaba. neleri ,okulların müşterek semt re virleri açılmak, Ber mektebin mut laka bir kaç itehassıs doktoru | bulunmak ve hiç olmazsa böyle mütekassıslarla talebenin müna. sebetini hastakânelerde veyâ bakım yerlerinde muayyen günler ve saatler için ayarlamak, çocuk» ları, sene: her üç ayında bir umumi sıhhat muayenesinden ge. girmek ve icap eden sihhi tedbir- leri almak lâzımdır. Bunlar bakım şümulüne girer, Her aile bu işe el uzatamaz, He. le yoksullar bu türlü ihtimam - lardan tamamiyle mahrumdurlar. Filhakika çocuk bakım mese. lesi mühim bir hâdisedir, Bir mem leket meselesidir, öyle basit vâ- tidat membaları bulmakla, mevzii tedbirlerle yapılacak şey değildir. Meselâ, oyuncaklara, çocuk ara, balarına, bisiklet ve saire gibi çocuklara mahsus lüks * eşyaya, yoksul okul çocuklarına yardım için aidat konmalıdır . yavrusuna himaye ve şefkat elini uzatmak demek olan böyle bir yar itm seferberliğine kanuni mecuri- yetler ikame olunmalı ve bu işi dev let üzerine alarak seneler bekleme, İ den le bir gocuk koruma dairesi teşkil etmeli bizzat bütçe- İ sinden de ifraz ederek bu işi hal letmeliğir, Yoksul çecsiklar için bir yardım ba, | seferberliği zamanı gelmiş ve hat- tâ geçmiş bulunuyor.,, Yardım kurumu omensupların, dan bir zat diyor kiz “Yüzde pek cüz'i bir aidatı mü- nasip eşya ve hareket işleri üzeri. ne koymakla bu mesele kökünden halledilebilir, Bu yardımı kim yapmaz? , Şefkat günlerinde lane toplarız. Halkın ne kadar seve seve verdi- ğini görüyoruz. Ya böyle bir mem. leket meselesinde, böyle bir halk davasında elini uzatmıyacak kim tasavvur olunabilir? Bir eğlence yerinde bir lira sarfeden bir adam bir lirada beş kuruş verirse çok mu görür?. Aşçılarda yüzde 10 garson ücreti verirken ne kadar tabii görüyoruz. Yüzde iki nisbetinde, yüzde bir nisbetinde yoksul yavrulara aidat vermek kimseye güç gelmez. Fakat bu suretle senin, benim, onun, bizim hepimizin yavruları, sıhhate bayata, kudzete,, yaşamağa kavuş. olur ve biz de yarının kuvvetli ele- İ manlarına mazbar cluruz.,, Hemen herkes bu işin bir devlet işi haline getirilmesini doğru bul- maktadır. Pilhakika bütün Türkiye sırur- ları içinde bulunan bir sinema, ti- yatro, bar, kaleşantan, operet, meyhane, lokanta ve saire gibi yerlere, lüks eşyaya, çöcuk levazı. mina ve daha akla gelebilecek bir çok şeylere pek cüz'i bir nisbette, ilk mekteplerde, hattâ orta mek - teplerde bulunan yoksul yâvrula” ra yârdım aidatı konabilir. Böyle. <e çocuklarını okutaraıyanlar, ©- kuturlar, ckuyanlar devam ede bilirler. Hastalar tedavi olunabilir, miz emniyete kavuşmuş, tün eski musmelâtını esaslı bir su"| miyetli bir davadır , | umumiyetle yoksul çocuklar bizzat diğn, NR “öylesin; dat, İllraş çe İNDOF için Bitsin, Karşısın- er, il şiir va zerin. le çok iü İtiraf edelim. m psi İçin târım- ki leg, SİN, her insan li bil big biyesidir, biring ka; Benler, SAlığI ihtira uy oeülük gibi MA dalma daki end Oyun- Menlaatleri. enİaal ine gö. Ali Üçüncüden müteşekkildir. Kongrede bilhassa (tayyarelezin yağ ve be: da vardır. tir. retie kontrol etti muhtelif memleketlerden alacakları | miştir. Bunun leri gümrüksüz ve ver | dan şehrimize mülkiye müfettişle- | ları içinde ıslanarak donmuş, iç ça| çocuklara yardım aidatı da konul- gisiz olarak temin etmeleri mevzuu | rinden mürekkep bir heyet gelecek” | maşır: ile örtülmemiş zayıf vena bif vücudu morarmış olarak mek.| eğe karar ver Yağmurlu, karl: havalarda mi. Darülâceze aidatı alınır. Bu gibi yakında Ankara» | nimini ayacıkları yırtık ayakkabı-| zevk yerlerine, eğlence yerlerine malıdır , Yani nereden mümkünse, herke. İYELİAİ İLİRİA İZİ KAİ Aİ İNE VE İİ İİ RR İstanbulun ışığındaki esrar BELEDİYEMİZ kendi oparacığıyla İstanbulda 3650 lâmba yalayormuş ve bunun İçin de senede 260.000 lira ödü- yormuş. Sokak lambaları 500 mumluk olduğuna göre, belediye senede 1825000 swum ışığı na mukabil 26000000 kuruş veriyor demek, tir. Ey İstanbullular! Belediye bir muma H kuruş veriyor. Şimdiye kadar elektrik şirketi mum ü- zerinde amms Jhtikâr yapmış ha! Tevek- keli elektrik şirketi, hiç yoldan çıkmamış, * tevekkeli mum kesilmemiş! ... Çürük tramvaylar işten menedilecek İR Marttan itibaren mafia vekâleti tarafından idare edilecek olan tram vay ve tünel şirketlerinin işletme şekli ve- kiletço tanzim edilmiş, Bilümum tesisat ve arabalar gayet 8 kı bir muayeneye ve tetkika tâbi tutularak bozuk arabalar seferden menedilecrek ve sürüğe çıkarılacakımış, Desenize ki şehir tramvaysız kalacak! Rasgele Bir adam ilâçla nasıl delirir ? AZETELERDEN bazıları Haseklide tedavi edilmekte bulunsn Hasan oğlu Mehmet adında birinin aldığı ilâçtan delirdiğini yazarak başlıklarma şu sorguyu koymuşlar: “Bir adam iâçla deli olur mu?,, Eleevab olur: Eğer ilâç bir Avrupa müstahzarı ise ve hasta zengin değil de mutlaka bu ilâcı al. mağa mecbur kalırsa elhak delirir. Bunu teşhis de kolaydır. Eğer hasta. nm kulağına gelen sesler, eczacı sesleriyse, cinnetin şekli havsalanın ademi Istiabmdan mütevellit hezeyanı mürtelşle müterafık cinneti tehevvürlyedir. Böyle hastalar ekseriya doktorlara ve #ezacılara saldırırlar, Başkalarma zararla. ri yoktur. .. “Yeni bir serlevha tarzı UMHURİYETTEN bir başlık: “Karadenizde çok fena havalar.,, Serbest vezin üzere bir serlevha ör. neği! Bir canavar yakalandı VVELKRİ gece sabaha karşı Marma- ra denizi açıklarında bir balıkçı tarafından 5000 kilo ağırlığında Saplto a- dı verilen bir deniz canavarı yakalanmış. Bu korkunç canavar delik deşik ve kan içinde biçare İnsanların eline düşmüş! Hayvancağız gözünü açıp da dile gel #6, torpillere, bombaları, toplara, tahtel- bahirlere bakıp da kendinin bu canavarlar yanımda bir sulh perisi oldağuna İman edip haykırmaz mıydı: — Canavarlar! “. ıtalyanın rüyası de Roma imparatorluğu hulyasını tasvir mahiyetinde olan haritası içinde güzel Anadolumuzun da bir kismi var. Bitiabi görmüş ve gillmüşsünüz. dür. Çünkü, bilirsiniz ki, eski seylere itibar olsaydı, bit pazarma nur yağardı, Ve eğer eski defterleri karıştırırsak dünya haritasi- na bir tekme vurup: — — Bize az gelir! Demek Türke düşer. Sinemalarda, zevk yerlerinden | devlet idaresinde cemiyetin sıbhi ve candan himayesi altına alınmış olur, Askerlik yoklaması Fatih askerlik şuşebisnden: 1 — Bu yıl askerlik çağma giren Fatih ve Eyüp kazalarile bu kazala" ra bağlı nahiyelerin 335 değ. ilk yoklamalarına 6 şubat 989 günüm den itibaren Fatih Askerlik şübe- si binasında başlanmıştır. — Hergün sabah saat 9 dan 12 kadar bu doğumluların yokla- yapılacak ve 15 mart 939 çarşamba günü öğleye kadar devam edecektir . 3 — Bu kısa müddet içinde her fin şubeye müracaatla yok- yaptırmast o ve yaptırmız İşletilen ormanlar demiryollarına bağlanacak Ziraat vekâleti orman umum müdürlüğü ormanlarımızın ras- yonel bir şekilde işletilmesini te- min için lâzım olan esasları ha- zırlamıştır. Bu meyanda işleyen ormanlarımizın dar hatlarla li- manlara veya demiryolu merkez- lerine rabtı tekarrür etmiştir. Bu şekilde yapılacak inşaata ait hazırlıklar üzerinde meşgul o. Yunmaktadır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: