10 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14

10 Temmuz 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yorum ya, vapurla gideceklermiş. © Thomas — Mektep gezintileri | de ayrı bir makale mevzuu olabi - lir. Çürük vapurlara binlerce ço- çuğu dolduruyorlar. Günün bi- “rinde bir facia olacağı muhakkak. Ley — Her halde bugün olma- gitmedikleri bir gezintiye sakla iş- > tahını! Bugünkü gazetede başka havadis var!, o Thomas — (Kâğıtlara baka- rak) İki intihar. — Ley — Enteresan mu? Thomas — Hizmetçi is, azar “landığı için, havagazini açarak ... Ley — Bırak onu, eski mevzu.. Herkes bıktı. oca — Diğeri da az maaşlı bir banka memurunun karısı, üç uğunu geçindirmekten âciz ol- undan delayı.... Ley — Bu güzel.. Şişirtin.. Kü. çük evi, üç hastalıklı, zayıf çocu- memur kullanan bankaya yükle - riz, Mükemmel., Hangi bankada memurmuş kocası? © Thomas — Yurd bankasında, © Ley — Durun bakayım, o ban- v sahipleri bizim gazetenin mayedarlarındandırlar. Vak'a. bir iki satıra indirelim, daha iyi, ka münasip olur. Hem de dör- ncü sayfaya koyarsınız. Serlev- gösterişli olmasın.. Belki ka- n müsrifin biriydi. Çocukların yemek parasını tuvaletine sarfedi. yordu. Daha neler var?. Thomas — Dün gece hayvanat hçesinden kaçan yılanlar bu sa- h tutulmuş... ğu tarif edin.. Kabahati az maaşla| ,| yor, yanı görmüyor bir haldeydi. © Ley — Yılanların bu sabah kaç- rını, henür yakalanmadıkla - rın:, bir çok kadınları ve çocukla. ri soktuklarını yazın.. Birinci say» ! (Telefon çalar) Alo? Gene yangın? Vapurda mı? Hudson Ça'yuk, deniz kazaları o kıs. yer ayırın. “Yüzlerce çocu n ve kadının hayatı tehlikede, sütun boş bırakılsın. (Baldvin ında geldin. Bir vapur tutuş - muş.. Evin vapur işletme dairesi- 'ne gilip, vapurun kaç senelik ol. ığunu, ne zaman teftiş edildi. ii öğren. Sonra da kaza yerine dip haber verin: Birinci sayfada) (Bu vaziyette de çocuğun hemen o AABER— 7 o İ0TEMMUZ- Sakramenin (Başlarali 10 uncuda) istiyordu. Eski ve çok paslanmış oaln kablonun üzeri çelik çivilerle kaplı idi. Spillâneye bağıra bağıra bir iki şey söyleyecek noktaya ge lip te durduğu zaman elleri parça parça olmuş kanıyordu. Jerry şimdi Spillane ile kari nın bulunduğu teknenin tam tüne gelmitşi. Oradan onlara kıyılarında geçmiye karar vermişti. Fakat, rafa aklma bir şey geldi. Hemen ceplerini karış. tırdı ve aradığını buldu. Bir dür! ger çivisi Bu çiviyi cebine ne zaman ko; muştu. Niçin koymuştu. Bunu bil. | miyordu artık. Fakat, bu çivi ol- masaydı gene kablo üzerinde yeni | bir yolculuğa çıkacak ve başka kablonun nasıl gidip geldiğini an- yerden bulup getirecekti. Tatabildi. O sustuğu zaman Spinalle ba. gırdı; — Yardım etmek isterdim sana ama, karım bitap bir vaziyette. Her halde, kendine dikkat et, sen, küçük! , Bu işi başıma açan be- nim! Bizi bu vaziyetten kurtar. mak vazifesi de senin! Jerry: — Kurtaracağım, dedi, söyle- yin, bayana biraz sonra karaya 2- yak basacak., Yağmurdan önünü yarı görü. Rüzgürda bir rakkas gibi salla. nıyordu. Fakat nefesi nefesine, elleri parça parça, acı içinde ni.| hayet boş tekneye Okadar ilerle- di. O zaman derhal gördü ki, gi-| riştiği bu tehlikeli iş boşa gitme. mişti.. Boş teknenin ön tekerleği çok eskimiş bir şey olduğu için, yerinden fırlamış ve kablo ile tek- menin atasına sıkışarak harekete | tnâni olmuştu. İlk yapılacak iş, tekerleği kur. | tarmak, onu kurtarırken tekneyi yanındaki iple kabloya bağlamak Müzik. Bir çeyrek saat kanter içinde uğraştığı halde ancak tekneyi bağ layabilmişti. Tekerleği dingile Tapteden kısım paslanmış ve ezil- mişti, Jerri, bir eliyle vururken, ö- tür eliyle de kabloya tutunuyor - du. Fakat rüzgâr onu mütemadi. yen sallıyor ve tepe taklak etmek tehlikesini gösteriyordu. her vuruşu boşa gidiyordu. Kuy. vetinin onda dokuzunu müvazene. sini kaybetmemiye sarfediyordu. Çark anahtarı belki düşer kaybo- Tur diye mendili ile bileğine bağ. lamıştır. Yarım saat sonra, tekerleği ye- rinden oynatabilmişti. Fakat sıkış.! tığı yerden çıkaramıyordu. Belki on defa uğraşmış, muvaffak olama Giviyi dingilin gözüne soktu .. Bu suretle, tutacak bir nokta elde! etti ve buradan tutup çekti, kolay- | lıkla çıkardı. Sonra, demir çubukla vurdu ... Tekerleği sıkıştığı yerden oynat. tı ve esas vaziyetine koydu. Sonra İple tekneyi kaldırdı ve kablonun üzerine oturttu. Bütün bunlar ancak uzun bir zaman zarfında olmuştu. Bir bu- çuk saatten fazal bir zaman geç- mişti. Tahta iskelesinden indi ve tek- neye girdi. İpi çözdü ve tekerlek- ler yavaş yavaş dönmiye başladı. Tekne ilerledi. Göremiyordu ama, Spillane ile karısının bulunduğu teknenin de aski istikamete gitti, | ğini anlıyordu. Frene ldzum yoktu. Pünkü ken di ağırlığı inen teknenin ağırlığı- nı müvazeneye koymıya kâfi ge. liyordu . Biraz sonra karşıki yar ile öra. daki kablo tekerleği sisler arasım- dan sıyrılarak göründü. Jerry sıçradı, yere atladı, tek - meyi büyük bir dikkatle bağladı. Sonra tekerleğin yanı başına yı kıldı ve hıçkıra hıçkıra ağlamağa başladı. Ağlamakta hakkı vardı. Deri- leri soyulan ellerinin acısı bir ta- raftan, müthiş yorulmuş olması bir taraftan... Ayağı yere basınca birdenbire gergin sinirleri boşan- mıştı. Fakat bilhassa adamla kadı. nı kurtardığı için memnundu, se- vinçten ide ağlıyordu. Ötekiler ona teşekkü redemedi- Ter, “Gürültü içinde kaynayan w- çurumun öbür tarafına çıkınca, Fırtmanın şiddetli ile, “Yonca yaprağı, madenin yoluna doğru koşmıya başlamışlardı. Jerry sallana sallana kulübeye doğru yürüdü. Kapıyı açmak için tuttuğu beyaz topuzun üzerinde bir kan lekesi kaldı. Fakat ço- cuk bunu görmeli bile.. O şimdi, iftihar hisleri içinde, Garip bir hortlak vakası Fransada küçük bir kasaba çiftçilerinden birini nehirde boğulmuş buldular ve adamcağızı merasimle gömdüler Zavallının birikmiş bir kaç parası harcandı ve elbiseleri dağıtıldı Fakat ölmüş adam gömüldükten biraz sonra, belediye reisinin karşısına dikilince herşey karmakarışık oldu Fransada, koca bir kasaba halkr nı hem çok korkutan, bem de gül düren garip bir vaka olmuştur. Cesedi nehirde bulunan bir adam merasimle gömüldükten © ve ufacık serveti fakir fukaraya dağıtıldıktar az sonra, sapsağlam bir halde tek" rar kasabada görülünce halkın kork maması imkânsız olmuş. Fakat işin içyüzü anlaşılınca da herkes kah kahalarla gülmüştür. Böyle bir zamanda, hortlak hikâ yelerine kim, inanır, bu da bir ga zeteci uyudrmasıdır, demeyin sakın, İşi anlatalım da ondan sonra hük münüzü verirsiniz. Saon ırmağı üzerinde Gray İsim li küçük bir nahiye vardır. Bundan bir hafta evvel ırmağın üzerinde bir cesedin yüzmekte olduğu görülmüş ve polise haber verilerek ceset der hal belediye dâiresine nakledilmiş ti. Bundan sonra her yerde olduğu gibi cesedin hüviyetini tesbit etmek işine başvurulmuş, fakat bütün gay“ reilere rağmen hüviyetini o müsbit hiçbir vesika bulunamamıştır. Polis komiseri cesedin karşısın: geçmiş düşünüyor, belki bir ilham vaki olur diye saçlarını çekiyordu. Bu sırada Grayye tabi bir köydet Karnetti isminde, o elli iki yaşında ihtiyar bir İtalyan çiftçisinin kay- bolduğunu bildirmiş oldukları hatı rına geldi. Bu ceset pekâlâ ona ali olabilirdi. Bunun üzerine (o derha Karnettinin komşuları çağrıldı. Hep| lunuyordu. Çok iyi hareket ettiği- ne emindi, buna samimi his, şekil de inanıyordu. Yalnız düşünceleri arasında a. va sıra bir esef bulutu geçiyordu: Babası burda olsa idi'de görsey si de cesedin Karnettiye ait oldu" Şunda ittifak ettiler. Bilhassa ölünün en iyi arkadaşı duvarcı Martini bu şişmiş ve yeşil- “eşmiş cesedin zavallı Kamettiye a- ** olduğunu söyledikten sonra: — Zavallı, çok mert bir adam di. Onun böyle ölmesi ne kadar acı diye hayıflanmıştı. Boğulan adamın da üzerinde ma vi renkte bir İşçi elbisesi vardı. Bil hassa bıyıkları ve kunduraları onun Kametti olduğunda şüphe bırakmı yordu. Polis komiseri o meçhül bir cesedin hüviyetini meydana koymus olduğundan tamamen memnun ol larak, ölünün evinde arama yapma” ğa karar verdi. Karnettinin evinde iki tane biner franklık kâğıt eri ile bir de zengin gardroblan başk”! bir şey bulunamadı. Ailesine ait malümatı havi ne mek tup ne de başka bir evrak buluna"! madı. Yapılacak bir şey kalmamış»! tı, Polis komiseri: « Artık bu ölüyü (o gömmekter! başka bir iş kalmadı. dedi. Fakat iki bin frangı olan bu ölü yü alelâde bir merasim ile gömecel değildiler ya. Derhal | mezarlıktz| bir yer satın alındı ve idap ettiği şe kilde merasim yapılmak üzere x damlar tutuldu. maz bir adam içeri daldı. Belediye reisi bir mucize olarak (kurşunla vurulmuş gibi yere yuvarlandı. Bu mümkün müydü? Nasıl 'olur- iu. Karşısında Karnetti duruyor du. Biraz evvel gömülen ve şimdi de norliamış olan Karnetti! Mavi abisesi ve Amerikanvari bıyıkları ile işte ta kendisi... Yalrız biraz z2- yıllamıştı. Vaziyet hakiakten müthişti. Hort lak izah etti : — Merak etme, mezarlıktan gek miyorum.. Dedi. Civar şehirlerden birine git- tiğini, fakat hiç kimseye haber ver- mediğini... Ancak vazifesini yapar Hortlak 2 oçü ken kendisinin ölmüş ve gömülmüş olduğunu gazetelerde okuduktan İsonra derhal kalkıp geldiğini anlat- te. N Ve Karnetti bu sözlerini isbat İ- n de çantasından nüfus kâğıdını veswir vesikaları çıkararak belediye zeisine gösterdi. Belediye teisi derhal polise haber verdi. Karnettinin gömülmesine mü aade eden komiser hayret etti ve öbür dünyadan gelen bu ölüyü, öl memiş olduğu için tebrik etti.. Şimdi ortada iki mesele — vardır. İ Kametti nüfusa “öldü. diye kaydo | Arkadaşları da bu cenaze alayını| lunmuştur. Bunun tashihi lâzımdır. takip ettiler. fukarasına tevzi olüridu. Bu şekild! sohira Karnettinin nüfus zavallı ölüye dua toplamak imkân sarı temin edildi. Karnetv köyün sakin mezarlığın daki ebedi uykusuna yattıktan bir ka; saat “oma daha üzerindeki top” tafım suyn kurumadan Grayda bi 'aciadır koptu. Graym belediye reisinin kapısı çi ror) 18, A: der Spiegel (ein Wandapiegel) 19. SOBA BORUSU (duman b ayna 19. F: le tuyau de podlie (pour le dögazement de la fümâe) «İs coude b ia rosacede mür İ: the stove-pipe (the waste pipe which draws olf the smoke gases into the ehimney) a the joint b the metal ring at the ehimney-hole İ: das Ofenrohr (Abzugs- rohr für die Rauchgase) « das Kris b die Mawerrosette 20. Te ehauffago au charbon) 20. f: the bath stove (hented va SM. A: der Badeofen (für Ni .. 21. FP: ia dowehe 21. 1 the shower 21, A: die Brause (Dusche, das Sturzbad) (22. BANYO BAŞLIĞI | 22. FP: le bonnet de bain 22. İ: the bathing . cap | 22. A: die Badehaube (Bade | kappe) pan) ŞAHIS (yıkanan kadm) 23. F: la personne gul prende #on bain (in baizneuse) 23. 1: the lady stepping out of her bath 23. A: die Badende g YIKANAN (banyo yas 71. BANYO PENYUYARI (börnor, benyuvar) | 24, Fi le peignoir de bain (a İl balgneuse) BANYO SOBASI (depo. | 24. İ: the bath . göwn su) (kömürle teshin için) | 24. A; der Bademantel F: le ehauffe . bain (pour | 25. SÜNGERLİK (süngerile) İl 23. Fr le porte - öpouge (ave | Töpenge /.) 25. 1: the sponge basket, o» #ponge holder, with the 26, BANYO 28. F: le bain 26. İ: the bath water 26. A: das Bedewasser İl € plet) 20, İ: the bath (a ful) bath) i 29, A: diş Badewanne (cine Vollbadewanne) PLANŞ 32-33 kolon 4 ri. the bath - sosp EM 21. A: der Seifenbebâlter mit | ye e sehebehâlter, z puff) TUVALET SABUNU İLE SABUNLUK 27. F: le porte - savon avec le savon de toilette 21. İ: the sonp - dish with | | 40, A: die Sitztrube (als Wö- 30, ÇAMAŞIR SANDIĞI Üskemle gibi kullamlan) se, F: le coffre â linge Iserrant de siöge) 30, İ: the box.seat (for solled 28. KESE (Bak PL, 18 12) 28. P: (voir remargue Pl. 18, 12) 28, İ: the wash eloth (the face - cloth) 28. A: der Waschlappen ' baignoirs pour bain cöm- “Devamı var) yınca, ümidini kaybetmiş ve vaz-, büyük bir memnuniyet içinde bu. | di onun bu yaptıklarını! lındı, Belediye reisi kapıyı açar a; PLANŞ 32.38 v FLANŞ 32.33 vi 18, DUYAR AYNASI I Feuerung) spongo "79. BANYO TEKNESİ 18. F: la giace (murale) İ 25. A: der Sehwammhalter SM talan 18. Âi the mirror (a wall mir. | 21. DUŞ mit dem Sehwamm shirt Wüsehe- BANYO PASPASI İ 81. F: la desvente de bain 31. 1: the bath mat l (31, A: die Badematte İ i Sonra Karnetti iki bin frank ile ek bizelerini de istemektedir... Adii ve idari birçok merasimden kaydını tashih ettirmesi mümkündür. Ancak iki bin frank ile elbiselerini ödetlir- mesi biraz müşkül olacaktır. Maamafih belediye reisi bu pâra“ *1 ödemeğe mecbur edilecektir, Bin müşküldtla biriktirmiş oldu Tu beş on kuruşunu ve elbiselerini *Yu şekilde kaptıran ihtiyar o çiltçi “ir cihetten de memnundur: “Insan bir kere ölür. Ben de sr amı savdım, artık ölmiyeceğim.... temektedir., MAP 1939 RESİMLİ HAFTA' nın italyanca derslerini takip ediniz 3u Tüsan kolaycn elde edeceksiniz. Dün ve Yarın Tercüme külliyatı Salış yer, : VAXIT KİTAPEVİ 1410 kitaplık birinci seri Numara Kuruşi 1 Safo 100 2 Aile Çemberi 100 3 Ticaret, Banka, 75 Borsa 1 Devlet ve İhtilâl 5 $ Sosyalizm 75 8 J, Rasin külliyatı l 75 7. İşçi sınıfı ihtilâl > 60 3 -Ruh! hayatta lâşuur 60 9 Isfahana doğru 100 16 J. Rasin külliyatı 7 75 705 Bu serinin fiyatı 705 kuruş ur. Hepsini alanlara © 2 “konto yapılır. 246 kuruş “sin alındıktan sonra kal» 1 lirası ayda birer lira öden ek Üzere dört taksite bağla ile

Bu sayıdan diğer sayfalar: