28 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

de TEMMUZ — 19. Sam POSTASI km ririset Müdürü VA 2) Hasan ver Us Vİ» stand Ahaca caddesi m ayr er İski MARLN e EA 723877 elin çe Dileammasisiir e | İlene Gençlik ME top oyununda bir hâdie İş; iki kişi yumruk yum İ rümüşer Biri, asıl kaba- Nm için, ağır bir surette alancarıimaş. Buraya kadar di - hiz bir şey yok: yumruk at - kalkan sporcu, karşısındak a kolu bağlı durmıyacağını , < da elbette hayret etmez. YI haksız veya fazla ağır bu - geri aldırmağa çalısır. ii tinin e ona ceza biçmek sa- e haiz olanların bilecekle - e, *t gazetelere bakarsanız, iş bu kalmıyor. Gayet o mühim. iş ezik bir mesele karsısında * Buna hemen tedbirler'a - SI lâzımmış!.. Hattâ bazıları İleri gidip bu münasebetle re- selesini bile karıştırıyor, de- ik idareye dil uzatıyorlar - ib Munu İsterseniz top saha - iki kişinin dövüşmesi değil, Bibi şeyleri pek büyülterek: ön, millet, şeref, haysiyet el- a Piyor!,, diye bağıranlar bu - ” gayet mühim, gayet nazik dir. Evvelâ bunlara karsı © Alhak, herkesin bir küçük iki veya daha lazla kişi - Uğa, 'bir kabahat İse suçlular ce- i N ir, iş biter, Sahalarında birtakım nahoş # geçiyor diye bütün genç- i, Yahut isporcuları ittihama Mv da doğru değildir. Her maçlar oluyor; bunların «e mi sille, yumruk, tekme ile © buluyor? Çoğu nizanıf da- İn ki i i #tçiyor. Bunlar niçin 1por- kibarlığının, soğukkan.! medhine sebeb olmuyor? Mi ii hâdiseyi, etrafa iâ- niş , bir nevi ağır başlı-; İL nasihatler: vermek için| . Bütün bunların ik Dö aldm; patırdı eden o * kendilerinin ne derece Shy e olduklarını, ötedenberi i ük edilmiş yanlış doğru bütün) kN İyonlar, Bekledikleri etraf»! V umumiyeden, belki de) y — Makamlardan birer takdir, b lg Bat eden, büyük bir hak: | il de bi baş eğdiklerini göster - lerin? en bir ve her fırsatta gençleri, alkışlamağa, on - a lere sıkarmağa kalkanlarla Bu vaziyette in-! bir hâl vardır. Fa - iy bir Ve her fırsatta genç- vine y | eN kalkmak da daha doğ: değildir. O da bir çocukları rahat bi- hareketlerini istikbal bir müjde veya bir fe- İ Saymasanız olmuyor veli yp “Maresi a Nürullak ATAÇ Ümrük ve Iktısat Vekilleri hay bulunan Gümrük ve ekili Raif Karadeniz Ni Yapuriyle şehrimize v unacaktır, teni Kili Hüsnü Çakır, Ankaraya gitmiştir. 8 Bibi sorradan cezaya uğra-| İYİ esile edip büyük laflar SE imani Ysamder Ta üşmesi milli bir felâket der. Aşağı yukarı yarım asırlık bir tedris hayatının ve bir yarım & sırda mevcut yıllar adedince he- sap, hendese ve muhasebe kita- bının müellifi profesör Kirkor Kömürciyan son senelerde ge- girdiği ciddi hastalıktan sonra ge- ne yıprandırıcı çalışmalarına de vama başlamış gibidir. Memleke- te binlerce münevver (yetiştiren bu kiymetli hoca, bu sefer bân- kalarda masaları başında rakam- İar arasında ömür tüketenleri dü- şünmüş, onların banka takvimle- bunalmalarına lüzum bırakmıya- cak bir keşifte bulunmuş ve bu keşfini bir ihtira beratiyle 15 se- ne için tescil ettirdikten sonra âleti büyük bir müşkülâtla yaptır- tabilmiştir. Muhterem hocanın "Kirkor Kö. mürciyan Banka Takvimi, adımı verdiği bu âlet, iki muayyen ta- rih arasındaki günü ve vadesi hu» lül edecek bir bononun hangi gün- de ve ayda ödenmesi icap ettiği ni bir çırpıda ve sahik olarak ortaya koyabilmektedir ki yalnız memleketimiz için değil, yabancı| memleketler için de hakiki bir| ihtira mahiyetini haiz bulunmak-! İnacak neticeye zihrten bir gün ilâ- Kömürciyan o ihtira, basitliğiyle kıyas kabul etmiyecek kadar bankacıların büyük bir müşkülünü artı kortadan kaldır. ti şehrimizde yap- rayan profesör, hitap ettiği mü- esseselerce alâkayla karşılandığı takdirde âleti teknik kudretleri yüksek memleketlerde daha cazip bir şekilde yaptırtabileceğini ve binnisbe daha ucuza maledebile- ceğini ummaktadır. İhtiramın şamil bir muhite hi- tap ettiğini düşünen profesör yal nız birde tesciliyle iktifa etmiye- irek Almanyaya (o başvurduğunu söylemektedir. İmkân bulduğu takdirde bu â- leti Amerikada Nevyork sergisin- İ deki Türk paviyonunda da gös- terecektir. Eserine Amerikalıların icap eden alâkayı gösterecekle- rini ummaktadır. Senenin herhangi iki tarihi a- rasındaki günlerin adedini hemen Iv: doğru olarak bildirdiğini söy- İlediğimiz OKirkor Kömürciyan rine müraacatla rakamla arasında! İ karşısındaki iç mutihin taksimat tırmâk için büyük müşküllere uğ-! İbu esas dahilinde yapılacak başka İ dletler tescil ve ihtira beratma Haber) | Bir profesörün bulduğu usul: Banka takvimi Kirkor Kömürciyan, Bankacıları müşkilâttan kurtaracak bir âlet yaptı İ etse İçerdeki muhitin O mu dışarı- HABER — Akşam Postam: | dönen, ortaları açık iki daireden mürekkeptir. İçindeki dairenin dış muhiti 365 müsavi kısma ay- rılmiş ve Üzerlerine, sağa doğru, 0 dan 365 e kadar olan rakamlar| sıra ile yâztlmuştır. Dışardâki da min iç muhiti dahi kezalik 365 xısma taksim edilmiş ve sıra ile aylık takımlara ayrılmıştır. Meselâ 28/4 ilâ 17/8 müddeti arasındaki günler aranmak daki muhitin 28/4 (28 nisan) tak- şimatı hizasına getirmek ve ake- binde bu ayni muhitin 17/8 tarihi adedini okumak kâfi gelir ki 311- dir. İşte aradığımız müddet gün olur. Alet 1/3 de 1) imzalanan ig günlük bir bononun vadesi ne zaman gelir? sualine de cevap ve- rebilmektedir. Bunun için iş mu-| hitin .0 taksimâtırı dış muhitin| 1/3 (1 mact) tarihi taksimatı hi- zasma getirmek ve iç mul adedi taksimatı karşısındaki dış müuhitin tarihini okumak kâfidir: 31/5 (31 mayıs). Hesap olunacâk müddet içinde İ29 günlük subat ay: nihayeti gi- rerse, müddet tayininde, bulu- ve etmek ve vade tayininde İse bülunün vadeyi bir gün evvelki tarihle almak lâzımdır. z Aletin esası, yanyana olan #ki muhitten birinin ık takımlar: we diğerinin. 0/34 rakamlarını bayi, cimasına göre olduğundan, göre taklid sayılacaktır. Fiatı; (20) liradır. İkbal Kitap- evinde satılır. icap! . Hocamızı yeni buluşundan do- Jayı tebrik etmeyi bir vazife te- lâkki ederiz, Halk Bankâsı umum müdürü şehrimizde Halk Bankası umumi müdürü Ata, bilhassa küçük sanayi ve ci sanayii erbabına kredi temini işi İçin şehrimize gelmiştir. Umum müdür bu iş hakkında, sanayi umum müdürü Reşadla ko nuşmuş ve pazartesi günü Tica- ret odasında kooperatif miümessil- e — — Belediye apdeshanelerinde duhuliye! Miç şüphe yek ki, bir şehir halkım temizliğinde belediyele, rin büyük rolü vardır; sokaklarının, kaldırımların, umumi toplan, & yerlerinin temizliğinde göstereceği titiz dikkatle, vatandaşları temizliğe sevkeder. Bir şehrin tertemiz kaldırımları, şehirliye, kendi evini de temiz tutmanm zaruretini, faydasını hatırlatır. Bir sehrin temizliği veya kirliliği, o sehirde vazife gören beles $ diyenin ve binnetice şehir halkınm, medeni seviyesi hakkında en şaşmaz miyardır, Şehirlisi, göpünü, hiç çekinmeden rasgele yere bırakabilen, barsaklarında veya mosanelerindeki sikişıklığı ilk tesadüf edeceği tenha köşede rahatça giderebilen bir şehirde, sucu halkta değil, ; : belediyede aramak hiç de yanliş olmaz. | i | Dikkat ediyorur: Tramvay durak yerleri, mütcaddid i ; i i | i i : i ; | i i i petleri konulduktan sonra, mezbele halinden kurtulmus bulunuyor. İ Şehirli, kaldırımları kirletmekten utanıyor ve elinde kalan bilet : parçasmı yahut elgara paketini sepete atıyor. ; Ve, inanalım ki, bu onda çok geçmeden bir itiyad haline gele İ cek, çöpünü atacak yer bulamayınca cebinde hıfzedecektir. ! Şehrin sağlığını ve şehirlinin ihtiyacını gillikce artan bir dik, i katle düşünmeğe başlıyan İstanbul belediyesi, “burada İşemek i eseklere mahsustur!,, tabelâlarmın bile sişortalayamadığı çirkin ve İ iğrenç köşe başlarını ortadan kaldırmak yolunda da ehemmiyetli İ adımlar atıyor. Sultanahmette, Taksimde modern (1) abdenhane, i ler yapıldı; Harbiyede yapılıyor. Selirin diğer kalabalık o semtle- rinde de yapılacağı muhakkak... | Şehirli, sıkıştığı zaman, uçkuru elinde rahatlıyacak bir hüşe i başı aramaktan yavaş yavaş kurtulacak, » Ancakın, İ Evet; son günlerde duyduk ki, Taksimde belediye tarafımdan i yapılan umumi abdeshaneye girebilmek bir dubuliyeye tâbidir! Yani, Cebinde parasi olmıyan valandaş, — belediyenin umumi | abdeshanesine giremiyecek ve yine uçkuru elinde, tenha bir yol kenarına koşacak... i Bize, küçük defi tabli için kırk para ulındığını söylediler, İ Bardağını yirmi paraya içtiği bir suyu kırk paraya boşaltmak, bir İ fakir hemseri için eldden düşünülerek mesele!,. Belediyenin, bu yersiz usule nihayet vereceğini muhakkak sa- ——— Başvekil bu akşam Ankaraya dönüyor Genişletilecrek olan Darüşşafakaya bir kız kısmının ilâvesi takarrür etti ederek “ Başvekil Refik Saydamın dün memleketin çok değerli irfan mü- esseselerinden oDarüşşaflakayı zi- yaret ettiğini yazmıştık. Başvekil, mektep müdüründen aldığı izahat üzerine Dariişşafa - kanın genişletilmesine karar ver- miş ve bu maksatla istifade edi. lecek sahay itesbit ettirmiştir. Mektep civarın da imarına €- hemmiyet veren Refik Saydam, müessesenin defterine o intibainr şöyle kaydetmiştir: kayı çok severim. İyi gördüm; da- ha iyi olacak.,, “Darüngafa. | muharririmize de beyan kısaca demiştir ki: “ Bu güzel müesseseye bir kız kısmınm de ilâvesini faydalı bulduk. RBünun için lâzımgelen tahsisat temin edildi. İnşaat der- bal başlanacaktır. Böylece, bu çok faydalı yurdumuz genişleyecektir. Refik Saydam, dün valiyi de konağında ziyaret etmiş ve öğle yemeğini kendisiyle birlikte ye- miştir Başvekil şehrimizdeki gerintilerini irfan tetkik buğün bitirecek ve vap treniyle Ankaraya döne- yeni banka takvimi, merkezleri müşterek, biri diğerinin içindellerdir. Bir temsil ilânı... EŞİKTAŞTA yazlık sinema ve ti, yatro oynanan bir bahçe önünden gesiyorduk, Müessesenin gişesi önünde büyük bir kalabalık görünce göğsümüz kabardı. İlân edilen bir temsile halkım bu dere. 6e rağbeti memnun olunmıyacak bir $ey mi? Fakat biraz sonra bu memnuniyeli- miz hayrete fahavvül elti, Zira bu kalabalıktan her kim gişeye başını uzatıp bir iki kelime konusursu yü- zlünü burusturarak geri dönüyordu. Merak ederek gişeye sokulduk ve gişe memuruna niçin hiç kimsenin bilet almadı. ğmı, yoksa temsilin tehir mi edildiğini sorduk. Gişedeki zat sinirli bir halde: z — Bu işte bir yanlışlık olduğu anla» , sılıyor, bayım!,, dedi, Bunlar İlânmızı yanlış anlamışlar!., O vakit merakla gişenin yanıbaşına asılı temsil ilâmma baktık. İlânda, su yanı, Mayda: ş — Bir muhasih aranıyor!... leriyle görüşmeğe . karar vermiş- cektir. Başvekil, müessese hakkındaki) Basvekil bu sabık Floryada bir takdirlerini ve memnuniyetini bir gezinti yapmıştır, RAİL İ İNİ Sİ A ERİL ZİR NİN NAİL Aİ Rasgele Açıldı, kapandı... 1 inci Yerli Mallar (o sergisi açıldı. loş, Alâ, değil mi?.. Sanayiimizin ilerlemesini teşvik, yani bir taraftan hal, kın yerli istihsalâtı tanıması ve ona rağbet göstermesi, diğer taraftan da bu rağbete dayanirak yeni yeni fabrikalar o açılması için sergiler açmaktayız. Halbuki serginin açılış merasiminde saylavlarımız Ktibank pavyonlarma gir. mişler, kauçuk sanayimizin e vaxiyefi hake kında bir mühendisimiz kendilerine İzahat vererek kauçuğun o memleketimizde de 50 kuruşa gümrüğe (| geldiğini, Oi tihlâk resmi ve fakas o primleri yüzünden 215 kuruşa fabrikaya mal edildiğini, bu yüzden kauçuk sanayinin o durduğunu, E. yühde büyük masraflarla kurulan hir ota. mobil lâstiği fabrikasının faaliyetini tatil mecburiyetinde kaldığını haber vermiş, Oh, oh... Demek bir tarafta sergiler açıhyor, bir tarafta fabrikalar kapanıyor! Desenize ki sanayilmirin borsası bile teşekkül etmis!, Ne muvazeesni ?.. LMANYAYA pmarlanmış gemiler. den Doğu vapuru da tesellüm edil- medi, Gazetelerin yazdığına göre mâniler a. rasında muvazene meselesi olduğu söyle. niyormus, Acaba bahsedilen hansi Muvazene meselesi? Almanyaya gemi smarlamakta- ki muyazene meselesi mit... Arkadaş mı, meze mi?.. İNE Üsküdarda Burhaniye mahal- lesinde dört arkadaş meyhaneye girmis, içmişler, sarhoş olduktan sonra 2. ralarında bermutad kavga çıkmış, biribir. lerini yemeye kalkmışlar, Dördü de yakalanmış, Bizde bu ne garibdir: Hemen dalma can ciğer arkadaslar İ- sip eğlenmeye giderler, Fakat tam sarhoş olurlar, biribirlerini yemeye kalkarlar!.. Ne hikmettir bu? Biribirlerini yemeye kalktıklarma gö- re acaba bunlara meze mi oz veriliyor?! Mim | Düşündüğüm gibi: Çocuk ıslahhanesi Yazan: SUAD DERVIŞ Gazetelerde okuduk: Kızılca- hamamda inşa edilmekte olan ço- cuk slâhhanesi ikmal edilmiş, yakında bütün mücrim çocuklar diğer yerlerden alınarak buraya nakledileceklermiş. Suçluların tecziye değil ıslâh €- dilmesine taraftar (olduğumuzu bir çok kere yazmıştık. Bunun için bu haberi büyük bir memnu- nuniyetle okuduk. Herhangi içtimai bir saikle ve .bilkassa yetisme çağınm buh- yanları arasında marazi bir inhi- makle şu veya bu suçu işlemiş 6 lan bir çocuğu cezalandırmak ga“ yesiyle mahkeme koridorundan lâalettayin hapishane koğuşuna yollamak, 6 temiyetimiz için mat- lâp olan şey değildir. Insanların, sefalet uçurumu - nun en koyu ve en kuytu yerle- rinden dahi cemiyetin sathına Şi karıkp onu hâyata iade «tmenin mümkün olduğuna inananlarda- BiZ. Ceza tarihimizde bir İmrali te şebbüsü ve kapandığını o büyük bir esefle bir kere daha bu sütun“ larda (o kaytlettiğimiz Çocukları Kurtarma Yurdunun tecrübeleri bize cezadan ziyade ıslâh fikriyle hareket etmenin faydalı olduğunu gösterdi. Mütekâmil cemiyet hırıç almak, intikam gütmek gibi iptidai emel- lerden uzaktır ve bir vantadaşı on veya on beş sene hapsettiği- miz zaman gayemiz, ona eziyet etmek olmamalı, bu müddet içinle onu çemiyetten uzak tutarken, o nu cemiyet için hazırlamalıdır. Onu tekrar mila gabalama- hdr, Hapishanelerimizin.. bugünkü vaziyetinde İse, oraya düşenin !x âh olmak şöyle dursun, ahlâken sukut edeceğine yüzdü yüz kanast edebiliriz. Çocuk denilecek yaştaki suş. Yuların bu hapishanelerden kurs tulup bir aslâhhaneye kavuşmuş olmalarını, bugün hapishaneleri birer aslâhhane yapmak gayesine doğru atılmış bir adam saymakta ve Aadliye Vekilimizin hapishane ler meselesiyle de cidât bir şekil- de meşgüt olacağını ümit etmek- teyiz. Suad DERVİŞ Yeni denizaltı gemilerimiz Yıldıray 26 Ağustosta denize indirilecek Haliçte Valde kızcğmla ya- pilmakta olan “Ay, sınıfına men- sup deniazltı gemimimizin inşaatı bitmiş gibidir. Gemide teferrüata müteallik son kısımlar da Ağus - tos ortalarına doğru tamamlan» - caktır, Yıldırayın 26 Ağustos OBaşku- mandanlık meydân muharebesinin taşladığı günün yıldönümünü denize indirilmesi okararlaştırı! mıştır. 26 Ağustosta Almanyada inşa edilip bazı noksanlarının ikmaline çalışılan “Batıray,, da gelmiş olacaktır. denizaltımız Çocuğun yaraladığı kadın öldü Safranbölunun Yakâcık Okö- yünden yirmi yaşlarında Gülsim isimli bir kadın, birkaç gün evvel komşusu on beş yaşında İdris ile kavga etmiş, İdris tabanca ile Gülsümü iki yerinden yaralamış tı, Tedavi için Cağaloğlu Sıhhat yurduna getirilen Gülsüm âün sabah ölmüş, cesedi muayene. den sonra Morga kaldırılmıştır.