25 Eylül 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

25 Eylül 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

stikdal dağ im »7. İİ ük Milli Roman b. y i i Bak Değil, yaramaz çocuklar gibi hemen| Kö Arasg hakir. yerlerine çekildiler. İ ei Ttağ,, da hücre. © Nalçalı ayakkabı Sesleri uzak-| amm o Brtüntü u. laşmen filozof yine yerinden #hküy, sinin üstüne | kalktı: mdaki (O — Bana bakın yerdiyanik deyip geçmeyin, Zer iş bu, Rİ gbi pp 7lenenleri o — Ne o, Merhamet damara | » Molu Yt ve sa. rın uyandı galiba, | ir z — İüğanlar acı tüberin tadını | gi dağ ,Mahküm o bile bir yudum su İcirce unutu- MN, m öl yorlar, Filozof birayı çektikten | Pl. tum diye o sonra öküz sapının tadını düşü AN aa ah, mecek değil v2,. Pa Aypi hiç se. O Hepsi birden gülüçtüler, a Yaziy. i içenler, gündüz ziyaretcilerin MR ka, çölesnide getirdikleri hatırılma paketle G ta fes daha rinden birer siğara lazelediler, yi Filozof tekrar konuşmağa başla. | rine geye” ala di; ie — Benim güzel bir nişanlım vard”, İ — Biz görmedik sen söylüyor. | sun | — Bana melüm olan şeyin 8. na olmayacağı tebiidir, — Ben havvan mıytma be. — Bunu hen demiyorum sa | na Muhatabı filozofun bu telmihini | anlamağı, vie — Haydi reyse anlat da dinli. | ve'iri, Anlaşıldı konuşmâzsan # | Zestoa böceği gibi çat deyip or. | tadan bölüneceksin,. ! ,-- Bir çün mühim bir is İçin bir ay kadar bir yere gitmek icahelti, Dönüşte nasıl bir vazi- yetle karşılaştığımı tahmin al dersiniz? : — Herhalde sevgili nişanlınız #izi vapurda veya trende elinde | bir âmet zakkum çiçeğiyle ker | şıladı, Sarmaş dolaş oldunuz.. 5 - Bana bak konuşmana dü- men tak, — Sözün de dümeni olur mu be,, Beni sen Şirketi Hayriye va» Puru mu zânnettin, O bile bazar bodoslama iskeleye baştan bin- diriyor, — Son buna bakma anlat ba- balık,. 4 — Eve sevinerek koşup geldi- ğim zaman ne görsem beğenirsi- niz? Bizim akraba delikanlıların- dan birisi kapıyı çalınca don gömlek karşıma çikivermez mi?, Ban! görünce beti benzi attı, Ulan burada ne arıyorsun de. dim, Şaşırdı, Kapıdan firlayıp kaçmak iste. di, Yakasından sarıldım, 'Tam bu esnada nişanlım olacak oro8- nu merdiven başından istim bo. rusu pat'amış gibi çığlık çığlığa | teryadı basmaz mar, — Amanm komşular kocamı öldürüyorlar koşun diye, Onun bu feryadı bayağı höşu- ma gitti. — Karı pencereyi aç da bağır, Konu komsu duysunlar dedim. Karı bana ne dese beğenirsiniz? — Defol oradan mendebur.. Sen de kim oluyorsun?., Sey. ben; nişanlın Ahmet diyecek ol. dum, Üzerime dişi bir kurt gibi saldırıyordu, Hâlâ şaşkm duran herifi elle rimin arasından bir bohca slir gibi çekip kurtardı, İşte bu e# nada ne hakettiğimi bi'miyo. (Devamı var) bir insana Allah üük sevgili. yi nasip eder mi? Diye söyleniyordu. Halil hayatta olsaydı, fal. cının sözlerini dinledikten sonra: — Gülbeyazı belki baştan çıkaracak odur. Diyecekti, Fakat, Halil de öbür dünyaya göç etmişti. Rüstem bundan sonra evi- ne kardeşini bile sokmaya - cakir Onun artık kardeşine bile güveni yoktu. i — — Halilendürüstenna. muslu sandığım ve kardeşim. den çok sevdiğim bir arka - daşımdı. Bern ondan bu fe - nalığı gördükten sonra, ba - —— bile itimadım kalma « K. Diye mırıldanarak evins geliyordu. Rüstem, falcıya gittiğine bin kere, yüz bin HABEHE — Akşam posiası Meali Ga ve MAHMUD SUK PERDEYİ AÇIYORUM — 4 — KOMİK ŞEHİR HASAN EFENDİ Şehzadebaşmda İkbal kiract » hanesinde tavla oynuyordu, Yezlaşarak kulağına: — Hasan efendi, seninle bes dakika görüşmek istiyorum, « de* dim, Yüzüme baktı: -— Yine başıma ne çorap Öre- in”. . diye güldü, — Bu hafta dedim, Osmanbey tiyatrosunda benim istediğim bir | oyunu oyna. — Yarın skgam mı? — Evet! — İlânlar hazırlandı, su alan darı gecti, Pembe kız ovniyn. diz, — O helde yarım aksamı bana devret, — Edeyim. Hisseme elli lira a* berem, — Pekt,, Ne istersem oynıya. caksm avma,.. — Sen parayı ver, kümöz bil; i oynarım, Ne oyun koymak isti « | Yorsun, Yine bir dalaveren var galiba Hacıyatmaz efendi, Yolma sakalı makal: da tıraş etmezsin. Dünyada Ik! seye aklım erme di! — Nedir onlar”, — Biri kafamm neden kel ol. duğuna, diğeri senin hoca mı, ger” tan mı olduğuna? — Şakayı birak, Yarın akşam “Sakallı gelin,, oyununu oynıya - cağı. — Sakallı yelin mi? Benim için daha iyi, Pembe kızda cok yoru - | cekti, ş ng: tuyorum, Bu daba kolay, Fakat el Artık yalnız hücüm kale y N n ilenlarını değiştirmek, kapı karte. | vi değil “ bate Br a — Ey... “Benin rikkati | kalbiyeni bili. lâsım: tebdil etmek Tam, bir kumandan gibi mağrurdum. | 55 #portrman hissedarların, rim, Her kalbin de kendine göre — Ben hepsini yaparım. Sev | Kazandı neydi yarabbi? dan Mollagürani imamı Hasip e. | bir esrarı vardır, değil mi? “Niçin karışma, : Di en a ie kar | fepdi olacaksınız! böyle yaplağımı, bana sorma! Bir — İyi... Zaten sende seytan tü. emmeli di ma, | — İyi sma azizim, sakallı za. ye oturduk, bir ay da Sis yü vardır, Kırk senelik Oyuncu | ceralara Kaptırmızz'hir Macnkta, sim | ee tesadiif etmeliydi, Ben oturacağım, Yalnız beni ara. kol Hasanı da karşmda Orangotan ancak sakallı zamanımda hocaya | mamaklığını istiyorum, Otux gün gibi sıgratıyorsun ya, Dur baka * m, Sonunda ya sen edamakıllı ri O gece bahçede ana: dontikr Mile . tam ni yi bir sopa 'eceksin, daha km ar hile uyamıyorlar, yine bavulamu alp burays ge- dad arak N ben seke, | , “7 Beni sok yordum.. Benimle | gen bir iki defa hapi mika | leceğim... Darılma, e mi?.. Sellim. Yüsünden adamakıllı bir sopa yi , | bir püddet oturmak bu uma #eih. | gız görmüstün de tanalm, Yokan | lar., Yeceğim. 2 Dedim. Bütün güvendiğim söam | — Alak Allah beyeiğim Mol Medin ları birer w elimden aldın. i imam; bakkak ; O skşam oyun kantolaris baş « | Gülds: ya ni > Se Wadi, Sonra, sahnede Hasan elen, — Kadmı kandırmığa erkek di göründü: yollanır mı hiç, « dedi Ona biraz (Komik şehir Hasan efendi Sa. mur beyin yanında uşaktır, Sa * mur beyin genç bir kızı var, Bu kızı bir öskiva seviyor. Halbuki kız başka bir gönci sevmektedir Şakiye karşı bir hile düşünüyor lar. Uşağı « Hasan efendiyi . kas dm kıyafetine koyuyorlar, Sürme iyor, pudralıyorlar; kadm elbi | ime çıkıyor: nasmdn yapılacaktır. sesii tel duvak gelin haline getiri — Mahmut Satm!,. yorlar. Şakiye veriyorlar, Zifaf o | — Yanlış deği, ben geceleri dasma giriliyor, Şaki duvağı açı yor ki, gelin evin uşağı, Şaki bir denbire sllâhıma sarılıyor: “Vay, ftemek beni aldattılar ha?,.,, GİYOr, Hasan efendi de: “Dur!,, diyor Senin çoluğun (o çocuğun varmış Bir defa düşün, sen kız olsan ço | ! ışı Yazan ve oynıyan: nedamet eden meşhur dolandıne» Başrollerde: Mediha, Zeynep. Mahmut Soim. Komik Hasar etn-4 Ann, Meddah Kâzm vernire Yazan: MAHMUT ATTİLA AYKUT Ben Büyükadaya gidecektim. bir pansiyon tutacaktım. O bana bir hafta misafir gelecekti Artık yalnız hücum ettiği kaleyi değil, bütün harbi ka. zenmış bir kumandan gibi mağrurdum Kazandığım ney- di? Hiç! değil mi? Acaba bir kadın kalbi miydi? luklu çocuklu, baban yerinde bi adam İster misin?,.,, Şaki cevap veriyor: “İstemem. Husan efendi: “Peki, senin Gü tin can da âlemin patlesn mi? Bir defa iğneyi kendine sok, Gu İ saldığı haşkasına,,,, Şaki Hasan © İendinin bu tekerlemelerini doğru buluyor, “Allahaısmarladık... öy * teyse,., diyor, Bu defa Hasan “Yoo. diyor. Nükâhımr vermeden şura“en şuraya Valla. bi nereye gitsen bu kıyafette ar kandan gelirim... Eşkiya mecbur oluyor, Hassna da elli altm vererek çıkip gidi yor.) Oyundan sonm Mediha beni Zeynebe takdim etti; i — Tanır msm beyi Zeynep » dedi, Zeynep alık alık yüzüme bakti, Zeynep gülmeye başladı. — Vallahi otuz yaşmda bir de” lilkanir olmuş, Bu adam tekin des gil hanrmetğım... — Onun tekin olmadığım ben de anladım amma, ne çare! Bİr hayli üzüldükten sonra, — Ve üzdükten sonra değil mi? Mediha ile o gece syak üstünde bir program yaptık. Ben Büvükadıya o gklecekiim. Güzel bir pansiyon (tartasaktım. O bana bir hafta misafir gelecek” ti va bunu Zeynebe de söylemiye. tık kalp mi olur ki, onu kazan» mak hulyazı olsun, netimin mükâfatı odeğil midir? nız hamamda, gözümlü aşıp da se” ni görünce az daha aklımı oyna - tacaktım, Hâlâ e vir altında yım. Bazı gece odamda kedi ti « kırdıyor, derakap ağzımdan su Kes oraya da geliyorum, İnanırım,. Bu aklı sana kim öğretti?., — Bir yahudi!. — Bir yahudi mi?.. — Muvaffakıyetimi de yalnız başıma çalışmaklığım temin elti. ŞAMİ! ZA/ Mahmut Saim ALTINDAĞ emri değil , Bu İk olması Allahın Genç imamla en bin lira w mahkemei şeriyesine gideceğiz. Mahikemei şeriyenin başkâtibi Os, mun boca bizdendir, — Ya kadı efendi imamete ait bana bir sey sorarsa,. — Onun pişekârı başkâtbidir. Değneği o eline alıyor. Kadıyı o oynatıyor, Şu işten bin Hira da sa. CAĞIZ.... iin, önüne Mediha, Bâyük lira geldi, — Senin gibi bir Üstadı zişana bu mesele bir dakikalık iş hocam. Cübbeyi giyeceksin. sarığı başma koyacaksın, Şöyle (Saadet molla gibi sallana mallana geleceksin. — Nüfus kâğıdı filin istemek, ler mi?. — Allah allah, hiçbir sey s0" rulmıyacak, Bir “Hasip,, imzası 5. a yı Plânlarımı sena Wimse yoktu?.. — Bu tuzağı kiminle kurdun? — Birinci, ikinci, üçündü Mal“ mut Saimle! , haher verecek sa |, Boş arsaları uns buna satmak. İla şöhret kazanrş bir Leon efere & vardır, Tanır mısmız? Eğer hir arsanız var da, o da Sişlinin mu, tena bir yerindeyse bu farenin matinka 6 peynirin etrafında da dolaştığına İnanabilirsiniz, Avukatlktan koğulmus, vekillik teb azledilmiş, Allahın defterin. den silinmiş olan bu #ikrop Taks simde karşıma cikti, Yerden temenna edörek: — Vay üstadımız Mahmut Sa , im beyelğim, dedi, Ben de Üç ay- ör fenerle sizi arıyordum. Bu ne tesadüf, bendeniz için ne şanslı gönmüş bugün... — Ne 67. Löon efendi, Yine sahipsiz, metruk bir arsa mr bul, dun?., Yine Alinin külühm Vel ye mi? — Ne münasebet efendim, ne münasebet, Birkaç defalar iftira » ya maruz kslmaklığım galiba siz, de de fena tesir hirakmiş, Bende“ nize Himat ediniz. Emelinize mu . vaffak olursunuz, Rikkati kalbiye İle sad ve handan olursunuz 8 be. yim, Hani bizim Mınskyan Efen. dinin bir piyesi vardır: İtimat, e, ».* İş olup bitti, cebe bin lirayı in, dirdik, Oo Büyükndada cananmla tatk günler geşirmeye yollandık. Bir ay hakikaten tatir, tnutulmaz günler geçirdik. Daha da geçire * cektik, Fakat bir gün İstanbula İnmiştim, Akşam Adaya döndü - #üm zaman Medihanm bavulunu benzerim, Böyle matruş hoca o. Yur mu? Bu halimle beni en ya | ayın beşi, gelecek aym beşinci gü «en de tanıyamazdın, Sultansuyu Harası Müdürlüğüncen: Hara merkezinde inşa olunacak 55680 lira 46 kuruş keşif bedelli bir Aygır ahirı kapalı zarf usulile eksiltmeye konmuştur. Eka)tee 7 Birinci İeşriz 941 Salı günü saat on beğte Malatya vilâyeti veteriner müdürlüğü bis Muvakkat teminat 4034 lira 2 kuruştur. Bu işe ait mali ve fenni gari, name keşli, proje, ve bayındırlık genel gartnameni bir ira mukabilinde bars iâsresinden verilir. İsteklilerin eltsiltme tarihinden bir hafta evvelki tarihle Molatya Nafia” sıp“an alacakları ekliyet vesikusr ve muvakkat teminstlarile beraber teklif mektupların havi zarlarını merkür gün sart 14'ce kadar muktuz mukabi linde Malatya veteriner icüdürlüğüne tevdi etmeleri postada siki geçikme ler kabul olunmuz. 15284) Mer avlamağa kalkışırsa, yeryü . zünde sağlam kimse kalmaz Babam cevap verdi; — Milletler, muharebesiz duramazlar, yavrum! Bir he pee harp başladığı zaman, ar, kendilerini . SERTELLİ O korumasını bilirler ve düş - marlarını avlamakta, yen . Yazan: İskender F -139 - : Z kte güçlük çekmrezler kere pişman olmuştu. Rüsteme yemek pişiriyordu “Ah bu döğüşler i e Bi eni bonln elçölini lily beyleki e iy; altüst etti. Alnmın yazısı çok kara olduğunu bilirdim ama, dünyanm rüzgârma diği zaman, Gülbeyaz kendi kendine şu türküyü söylü yordu: Yeryüzünün he' köşesi cen nete dönerdi.,, temi idiyor ©“ “Ban gözüken) memeli Ti Bu, bir Macar lürküsüydü. dum, Meğer, bir şey bilme . na boylarında uçuşan kele. | Gülbeyaz bunu ne tatl. ne den yaşamak ne saadetmiş! beklerin peşinden koşardım. hazin bir sesle söylüyordu. diyordu. Bir gün babam beni çağır Rüstem kapıya dayandı: dı: — Çok doğru. Küçükken RÜSTEM, FALCIDAN — Kızım, senin avcığe kelebek avlayan çocuklar, EVİNE DÖNÜNCE.. © istidadın var! dedi, en iyi büyüdüğü zamsn canavar av insan avıdır. avma başlıyor. ve canavar « Babama güldüm: laşıyorlar. Her mill kendi — İnsan avlanır mı, des topraklarınm sınırlarını mu. dim, eğer insanlar biribirini hafaza etmek için elbette mr üşüne n dan evine döndü. Gülbeyaz döğüşmesini, cenk etmesini öğrenecek, Fakai, Gülbeyaz, neden bir aşk türküsü söyle- miyor da bu milli şarkıyı söy lüyor? Fazla düşünmedi.. bahçe - ye girdi. Gülbeyaz kocasınm geldi - ğini görünce kapıya koştu: — Neden geciktin Rüs - tem? Bugün sana neler pişir dim bilsen,. Çoktan ye- me İstediğin şeyleri yaptım. Boynuna sarılmak istedi. Ve Rüstemi küskün gibi gö - rünce sordu: — Ne oldun? rahatsız mı- sn? Â Rüstem evin a'tk atma gi- rinceye kadar cevap verme-

Bu sayıdan diğer sayfalar: