18 Mayıs 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

18 Mayıs 1942 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18 MAYTS — 1042 HÂDIŞELE ARABİ bir'yazı... —ıu— AZARLIĞIN daha başka ve entrjkalı tarafları da var dır, Bunları evvelki sene bu #Ü” tunlarda, Oruç Reis'in romanlaşti" rlmış tarihinde Uzun uzun anlat mıştık; tekrara lüzum yok, Mev vr AAA KONUŞMALAR vr APİ * Genç Türkiyenin yıkması lâzım gelen bir mües3e56: Kahvehane i | Mecidiye köyünde arsalar Hazineye ait arazi ifraz edildi Parça parça satılıyor Yüze yakın basamak Müddeiumumi beraet istemişti; avukat bazı hususatın aydınlatılmasını istedi Salonda benden başka dinleyici / değilim, Künkü kırdım, Bir şey yok, Suçlu yerinde Üstü başı temiz | yok. Nihayet yeri buldum, Sa gü- Asrımızın günlük hayat lügatinde “pakit öldürme: yok- tur, Günün belli saatlerinde sinema, konser, konferans, arkadas topluluğu vardır EREDE uçarsanız açınız, hangi sanat için açarsanız 2- «nz! hangi mevsimde olursa ol. sun, işsizlikten kapanmak tehlike «i olmıyan bir tlcarelevi varsa, | kahvehanelerdir diyebilirim, Bilhassa İstanbul tarihinde, kah. vehaneler, büyük bir ekseriyeti bakımıadan her devirde fasik ve fâcir bir rol oynamıştır. Gençler kahvehanelerde baştan çıkarılmaz, | Ur, kumar itiyatları kahvehaneler. den dal budak salmıştır; kahve. hane, İsciyi #sinden, yolcuyu yolun. | dan alkoymuştur; okabvehane en körpe ve cevval rulılara tenbeilik, | uyuşukluk, meskenet aşılamıştır.. Geçen gün, köyümden İstanbula imiyordum ; trende, vagonlar, bin, bir ayak bir ayak istünde, sığındı. ğm köşede, sözlerinden lke tale, besi olduklarını ve Maltepede otur duflarmı öğrendiğim dört beş ür. likanlı fdesi Zenç vardı, Bu ya zım, bu zavali çocukların cbevey ninden birinin gözüne çarpar ümmi. diyle simalarmı, hatırlıyabildiğim kadar tarif edeyim: | Birinei, 1,50 boyunda, saç acık kumral ve dalgalı, burun ucu az ileri çıkık, kaşlarını ve gözlerini sık sık oynatmak itiyadında, bu yüzden de alamda derin harışik , lıklar vürude geliyor; sesi, kaba vırtlak, kulak tırmalayıcı; sırtında açık filizi » Gümüşi arasında kıl , | çıkı bir palto , pardesii vardı, İkinci, birer daha uzun boyluca, koyu kumral saçları makine ile ke» silmis, kafatası, boyuna nisbetle küçük, burun ve yüz çizgileri ale lâde, mânasız, Sırtında boz renkli bir esvap vardı, Üçüncüsü, sarı saşlı, beyaz üze- rine tatlı elâ gözlü, masum bakıslı, sessiz, #zun boylu, Heivert parde- | sülüydü, Birinci mektepli bir bölme aşırı verde oturan eli rezinli ve “enişte | bey” Bikahlı, tavır ve edaamdan hülhanbey kırması bir dördüncü arkadaşlarına durup dinlenmeden, | argo kelimelerle seslendi, kaşiyle, | gözüyle, elleriyle, parmakariyle | isaretler yaptı, Bir taraftın dn yanındakilere karsılık yetiştirdi. Konustuklarından xaptedebildiğim | hulâsa sadar: “Bu yıl, mektepten bir hayli kaçmıştır, Sülüsan wüd, detinin dolup dotmadığını bilmi . | yer, Derslerinden bihaberdir, za - bâsena emmiyei var, sene sonunda azcik gayret sarfedip ikmale ka - Iacattır, Bugün de mektepten kaç mağa karır vermişler “bizim kah ve” dedikleri bir kahvehaneye &i- deçeklerdir, Elindeki iki mektep kitabımı, masum bakışlı, sessiz, Hi, civert pardesitti arkadaşına vere. İkinci meklepliye | gelince, bu, tereddütsüz o hükmedebilirim ki, herhangi bir mektep için hayırlı Ji SENE EVVEL BüSÜN) 18 MAYIS 1933 * General Nokumura kumanda" sindeki Japon tugayı İpon şehiri, ni zahtetmistir. Asiler bu gehri boşaltmadan evvel yakmışlar ve şehirde bulman 45 Japon vea- tandaşma öldürmüşlerdir. İpon şehri Mançurili asilerin merkezi gibi sayıldığı cihetle Japonlar bu şehrin zaptma ehemmiyet * menler bırakmıyor? talebe değildir; hemen ecnabı hak, wine hayırlı evlât eylesin: “Ben sinifta katmak istiyorum, öğret . diyor, Kendi hesabına göre mekiçbe devam ct. mediği güslerin sayısı altmışı geç- mis,. fakat karnesini alınca şaşır - miş kalmıs... Meğer, smıf mümes » silleri isi idare ediyorlarmış... Lise yi bitirip de, ne olacakmış. otuz üra aylık osun bir günlük masrafı, wa yetişmezmis!” Burada biras duracağım. Bü çocuğun kılık kıyan, feti “bir hayli düşükçe” idi; gün dö otuz lira sarfettirecek hayat standardını mereden (o çıkarıyor” Gözlerini ticaret slanmın oyifksek serimi kamaştırmış olan bu çocu, ğu mektepten aldırmak, ebevey - sinin yapacağı müstacel işlerden | Diri olarak o görüyorum, Biz, “kâr | ve kes” değil, “hüner ve marifet,, oslu taşıyan gençlere hitap etmek isterik, Ru gençlerin gidecekleri yakışacakları yer “onlarm “ahve hanesi!" dir, Üçüncü mektepli, masum bakışlı sarısın, uzum boylu, Icivert parde- , muhakkak ki, bir parlak is, tikbai vaadediyor, Arkadaşlarının Tiüibali, sereriyane tavır ve eda. dan, onun yüzü Kırarıyor, ses , «iz ve rine karımadı, i, mek. lep karağının verdiği Kitapları yüklenerek mektebinin yolunu tat, tu... “Bizim kahve!,.” onların kahve, hanesi?., Muazzam İstanbuun dört bir kösesinde says yüzleri aşan küçük kumarhaneler!.. Çocuklarımı x1 binbir kötülüğe © sürükliyen bu dumanlı; kokulu gsrateniiz kovuk? lar, temellerine kadar yıkılmalı. dır, yerini sabanla sürüp tuz e&- melidir, ... Kahvehaneyi, yalnız mektepliler için tehlikeli bir yer sanmamalıdır, Kahvehaneyi, ietimai bünyemizde, telikeler kadlar tehlikeli gördüğü müz gün, yurdumuzda eidden bi . yük bir kalkınma yapmış olacağı - mrza İnmnmalıyız. oAsrrmern gün lik hayat lügatinden “keyif” çık». rılmıştır: “vakıt geçirme, vakıt 0. yalama, zaman öldürme” yoktur. Günün belli saatlerinde “eğlence, vardır: Sinema gibi, tiyatro gibi, konser zibi, spor müsabakaları gi, bi, ir gezintileri gibi, arkadaş toplantıları gibi... Bir sar kadar evvel İstanbula gelmis bir HMalyan çdibi İstanbul 4m taşıyan eserinde şu satırları vapurlarda bile kahve REŞAT EKREM KOÇU (Devamı 4 üncüde) “Gitgide kendi âlemine Kapanı- yor... Omunin bes dakika görüşe bilmek mühim bir mesele halin alıyor, Sonra müthiş bir şüphe içinde, her şeyden, herkesten G©- kiniyor.” Beni saat beşi birkaç dakika ge çe kabul etti, Halini tetkik etme ğe ve nasılumız demeğe bile vakit bulamadın. Bununln beraber göz“ leri kapanacakmış gibi, çok bitap bir halde oluğunu farkettim, — Bildiğiniz gibi Brüksellen ge vermektedirler. “ İtalyada, teğmen Neri is minde bir tayyareci teğmen Garde köy üzerinde yaptığı bir uçuşta on motörlü bir deniz tay” yaresiyle saatte 745 kilometre w çerak yeni bir rekor yapmıştır Bir bsfta sonra bu tecrübe bir defa daha tekrarlanacaktır. #* Havana'da yapılan satranç şampiyonluk maçında etki şam. piyon Kapablanka 390 rakibiyle 900 parti satranç oynamış, bun, larm yalnız dört partisini kay. bederek gnampiyonluğunu muha. faza etmiştir. * İspanyada bir çok grevler bir anda başlamıştır. Taksiler, tramvaylar ve diğer nakil vasi taları durmuş, deniz inşaat ame. lesi tesçâhlerni O bırakmışlar, tarlalarda çalısan amele iy bası. va ritmemislerdir. Uyorum, Altı gün süren ve zaman saman bana pek müşkül anlar ya. atan devamlı bir çalışmadan so0- ra elde ettiğim ve çok önemli ol. duğumu sandığım neticeler getiri - yorum, Öyle neticeler ki sekiz gün ©vvel elde edileceğini ummıya bi- le imkân yoktu. Kısa hirlinç cümle İle vaziyeti kendisine izah ettim: —,,, Fakat varılan bu metles. Teri hemen, sıcağı sıcağına Tesbit €tmek Hizm. M, Spaakile mra mızda şöylç kararlaştırdık: siz ba- na, kondi el yazımızla Kırala hita. ben yazılmış, bir mektup verecek. — Kırala hitaben mi?, Bana tuhaf; itimatsız bir bakışla baktı, — Evet, M. Spaak be ben yazı larak mektubun Sekli üzerinde mu- tahık kaldık., Kıralın da muvafa- asabi, elindeki pencere ka . yıslle camın buğularını silerek oya. landı ne evet, ne hayır, sohbetle nihayet, i Bugün İatanbütur en ziyade inki - paf istikameti olan Mecidiyeköyünün İ halen evler ve vllâlsr yapılmış olan kısmından öte tarafı hazineye sit 9 razidan mlrekkep olduğundan şehrin bu istiksmette duba fazla genişler. sine imldin kalmamaktadır, Fakat hazineye ait bu arazi üğeine ruhsat- sx ve ekserisi gece ölmak üzere Dir takım teneke binalar — yapılmış. DU yüsden büyük zeesöleler de çıkmış - | tar. Belediyenin yaptığı teşebbüsler uv. derine maliye vekâleti, Biecidiyekö - Yünlin yanındaki hazineye git nraz hin ifraş eğilerek parça parçâ £ masına müsaade etmiş ve delle ik ifraz muamelesini o yaptırmıştır. Şimdi adalara ayrılmış ve parsel PU. maraları taoyyün etmiş olan bu ari si aranlar hülinde satılığa çıkara » caktır. Turyağı 15 kuruş inecek Deri fiyatları da tesbit ediliyor Fiyat murakabe komisyonu bugün bölge iaşe zeldürlüğündea yeni taşın dığı dördüncü (o vakıfbanın (üçüncü katmda toplanarak iki mühim mese. leyi müzakere edecektir. Bunınrdan birincisi turyağı fiyatlarıdır. Komis yonun geçen 'esisesinde konulan fi. yatlar bölge iage müdürlüğünce ye - niden tetkik olunmuş ve bu fiyatla - rin fabrika hesaplarında bazı hatalar duğu meydana çıkmıştı. Bunun için bugün fiyatlar kati olarak konulacak ve yarın ilân edilecektir. Cumartesi günü öğleden sonra titii (olmasına tağmen işin müstaceliyetine (binaen fabrika mümessilleri bölge Jâge mü - dürtüğüne davet edilmiş ve yapılan tetkikler sonunda fiyatta — 15 kuruş kadar bir indirme yapmak kabil ola. cağı anlaşılmıştır. Yarma da yaş deri satışları caret borsasına ulmmış ve bariçle yaş de. Hi alım ve satımı menediimiştir. Şim- di diğer deriler için de azümi o Satiş fiyatı Kokulacaktır. Nakil vasıtalarında sıra tecrübesi yapıldı Halkın bütün nakil o vasıtalarna binip, inerken sıraya girmesini termin maksadile cumartesi ve dür, Taksim - Yenimakale otobüslerinde bir tse - rübe yapılmıştır. Seyrünefer işleri müdürlüğü en ka- abalık iKi günde alman neticeyi sf, kalları bildteecek ve o müteükiben bunun diğer nakil vamtalarınin da tatbiki düşünülecektir. Dün otovüse binen KATA, durak yerinden birer nü. mara fişi almış, gelen otobüslere bu numara sraslle binilmiştir, Numara #« en geri olan ve çok beliliyeceğini snlıyar bazt kimseler, yolculuklarını | başka vasıtalle yapmışlar, zendile - | rinden evvel gelenlerin yerini almak | gibi birkbtü tenmüle baş © vurmayı İ hatırdan geçirmemişlerdir. AVRUPANIN 1 ALA JUL ROMEN katini alarak... Her sey ona güre hazırlandı. Bu gece Brühsce döne- geğim, yarm Kıral beni kabul ede. cek ve kendisine mektuhumuzu ve. receğim, O da bir cevap yazacak ve bu cevabı da Yine ben vize geti- recoğim... Mesele bundan ibari, 0 andan itibaren artık taahhüde gir. mis olacaklar, 4 v Daladye çok kapalı, çekingen, â- deta sert davranıyordu, Soğuk hir eda ile bazı müdâha lelerile bulunuyor, elde edilen ne. Ücelerin zannettiğim kadar önem. N seyler olmadığını, bunları daha netden, kendiliğinden halledilme *i tabil olan meselelerden saydığı »ı İleri sürüyordu, Doğrusu #nam İcalmıştam, Hiç kim *e ne meselenin iç yüzünü, ne de Rolçsa hükümetinin, orada geçir. diğim altı gün zarfmda, önceki ve sonraki, düşüncelerini benim ka. dar bilebilirdi, (Bu neticeye Yara- bitmek için meler çektiğimi hatır byor, bana son müsandekârlığı 6. derken ML, Spaak'ın âdeta düsün- bir adamla bir ihtiyar, avukat var, Evrakı hâkim tetkik ediyor, Salo, mu garip bir sessizlik sarmış, Dışa- rıdan, koridordan insanlar geçi - yar: ji mahküm, suçlu, kadm, erkek... Fakat sanki bo salona bu sesler girmiyor; bir rüz. Kür uğultusiyle kapıyı ancak yn- layıp gidiyorlar, Nihayet davayı anlıyoruz, Dava bana Sabahattin Alinin “kanal” mı hatırlatıyor, Omn kadar feci bir hâdise de- ğil, ne bir cinayet mevzaubahis 06 do sonunda göreceğimiz gibi bu hikâyede bir mahkümiyet, Simdiden haber vereyim, dava beraet ile neticelendi. Bakırköy köylerinden birinde Masanın tarkısı vardır 15, 29 dö. nüm bir şey, Hasanm tarlasınm Konarından bir su yolu geçer. ko- enman künklerle geçen bu su, Ba- kırköy evlerine gider, Hasan seb- eler yetiştirmektedir. Pir gün ba Künklerin bir tanesinin biryerin İ den delinmiş olduğu görülür, Ha. sanım topraklarmda da bir ıslak- hk. Paçavralarla tıkanmış delik - ten Hasanm tarlasına İnce bir su sızmaktadır, Wasan Bakırköy su künklerini delmektön suçlu, Hasanm İri kahve rengi gözleri, kırmızıya çalan sakalı, değirmi yü- zü, büyük ağzı, dallı mintanı muh. tesçm elleri kendi keğini müdafaa edebilecek; büyük ağzı bir şeyler söyliyebilecek, gözleri anlatacak, sakahdaha kızaracak, değrimi yüzü kısılacak ve bu isi kendisinin yap mwudığını, su yolcunun yolları ta- mir ederken kendi tarlası civarın. da bir tikanmayı önlemek için bu deliği açtığını, isterlere suyolcu Ali babayı din'iyebileceklerini söy- liyebilecek gibi gözüktüğü halde Hasan; sâkin, sessiz, ağzmdan bir tek söz çıkamıyan bir sam, Bere- Wet verin svöknt tutmus, Ves tutmasaydı da Suyolcu Ali Baba nm şahadı, e har şey anlaşılmış olacaktı ya! i Ali Baba — Kırk senedir Ba- kırköy sn yolunun başmdayım, 76 yaşmdayım. Bütün yola ben buka. rım, Yol bu beyim! Su yolu ba! bozulmaz olur mu? Kâh tanır, kâh çürür, kâh ezilir, Ben hergün yolu bir dolaşırım, Bin türlü ih. timal var, Delen de olar, ezen de olur. Kendi kendine de tıkanır, Farzedelim ki yol tıkandı acaba nerelen tıkandı? AN Babadan başka ba isl anlıyacik yoktur, hâ- kim bey! Kulağımı su yoluna ya- bu. s Dile &olay, Kırk sene bu! O su yolumun künl- leri avucumun ici gibidiş Oİşte gecenlerde yine tinin Aradım taradım, kulağımı yapış tırdım: baktım ki, Hasanm tarlası civarında tıkanmış, o Vağmurlarla | taslar, topraklar gelir; tıkar &ün kü beyim! Gittim Hasan da tar. lada çalışıyordu. Pek farkında —— ARIN UAMMASI Çeviren: 5 LUTFI AY seli bir hal almış olan çehresini hâlâ, karşımda, görür gibi olu. yordum. Acaba Dalsdye bu işte kendime, haddinden fazla, bir pa. ye vermemden mi korkuyordu? yok sa beni olacağı ovvetinden gördü- ine ve her şeyi uzaktan kendisi. win ilare ettiğine mi inandırmak is tiyordu? Bu arada başka bir hali de nazarı dikkatimi celbetti, Ar. tık dinlemesini de bilmiyordu, Bu altı gün içinde cdinebildiğim bir hayli malümatı, İntibaalrımı ben. den sorup öğrenmek söyle dursun, dahın kendisine bir seyi İzah etme. Ze başlar başlamaz, meramımı ksn disine mümkün olduğu kadar ke sa ve sade cümlelerle ifade etme ğe çalıştığın halde, sözümü kesi. vor, ağzımdan Yfomı alar söy ledidim şeyleri benilen Iyi bildiği ni İsbat etmek istiyordu (borada, elimle olmıyarak, “iyi miyetli ine sanlar” daki Meykosem'in TI moi Guilanme'un karşısmdaki halini düstiniyordum). Fukat böyle teferrunla alt şey. rül gürül akmağı basladı, Orayı güzelce temizledim. Hasanın ora- daki deliği de simdilik sardım, Git. tlm isime, Birkaç gün sonra âlet. lerimle gelip tamir edecektim. 0- radan kaç paralık «u akacak be- yim! Hem tamir işi de bildiğimiz gibi kolay değildir. İste ben git. tklen sona herhalde o tıkadığım seyler kendiliğinden çıkmış olacak Yahut da suyun fazla tazyikiyle biraz fazlaca su akmış olacak Ki görüp haher vermisler, Hasanı da yakalamışlar. Ben, iki gün sonra #amirel ile beraber gelip deliği ta. mir ettik, Hasanm işini sonra ha- ber aldım, Amma iş İşten geçmis- ti. Masanı mahkemeye vermişler, Ben kendisini tanımam, Belki bir. kaç defa selimünaleykim?! demiş. tir, o kadar, — Yani üzün lâfm kesat Ali Baba! bu adam bu su yolumu kırıp suyu Kend! tarlasına akıtmış mr. dır? — Masa! Orayı kıran benim, 8- fendim! Bu adamım hiçbir kaba. hati yok, Akam sular durmuştu. Hasan kafasmı eğmisti, İçini bir ferah'ık doldurmuştu, Masanın bu isten ne kadar korktuğunu tahmin edemezsiniz, Üç çocuklu bir baba, üç yapmadığı bir işten suç alim. da., yükü mevluflu değil amma, Hasan düsünmez mi gereleri ya toğma yatmea... Müddewmumi Hasanm künkleri kırıp suyu kendi bosanma aktar. dığı sabit olmadığı Ali Babanın kat'i sahadetiyle o anlaşıldığından Hasanm bernetini İstedi, Bu sırada hâkim Hasana ne söy liyeceğini sordu: — Allah razı olsun efendim, n* diyeyim, dedi. , Usulen avukata da sorulmak İ- zrumuza koca devam ediyoruz? Oruç iels bir çün Antalya kıyf” larınmdayken, fırtmalı bir & kendisini Radoslularm gemileri nin güvertesine bağlıyan sincifi kırdı, denize atlâdı, karaya çıkt” Köylüler onu yedirip tçirdiler; giY- dirdiler, Antalyaya gönderdiler. Hizir Reis bunu haber alıncn Mi dilliye döndü, ticaretine yenide” basladı, Oruç Reis Antalyada Ali Reisi” gemisine yelkencihaşı oldu; Masır$ yelken açtılar, Meur Sultaşımn kadırsalarından birine kaptan #* in edildi, Kereste getirmek için ilifke sahillerine geldi; o karsd* iken şövalyeler baskm verdiler, Gemiciler dağıldılar ve Oruç Re is Antalyada vali bulunan Şehz- de Korkudun yardımı ile yeni bir gemi yaptırdı; korsanlığı başladı © Hızır Reisin değil İlyasın ve ken © disinin intikamım almak için z işe girmişti, Oruç Rels kardesi Hi zir Kelsi urtarmamış, korsanlığı onunla birlikte “devam” etmemi$ lir; onu hiristiyan korsatiları kof ğa mecbur etmişlerdir. Hrsf Reis daha sonra ve bazı mühim meeburiyetlerin tesiri altnda © zaman Tunus kıyılarmda buluna düğü doğrudur, mesinin “Telemsan” şeklinde yW zılması tertip yanlışı olsa gerek Oruç Reis o zaman “Baba Oroğ« diye şöhret salmıştı; Tlemscn'e ye” Hilerin davetleri üzerine gitmiş, p8” lak bir surette istikbal edilmişti. Kaleyi İmparator Şarlken (30000) kisi ile kusutmadı, Oran vi Marki dö Gemar'm münasip gör“ mesi üzerine Martin d'Argota Kk mandasımıla on bin İspanyol ve bir” cabetmez mi? Soruldu, İhtiyar avukatım buradaki düşün eölerini bilmiyorum, Belki de biraz daha Bedir e e ni hi, Fi ihtimalle bunu düşünü. | yorum, Belki de o baska düşünce. lerle bunu yapmıştır, Burası bizi alâkadar etmez; şöyle dedi: — Efendim! Her ne kadar müd delumumi beyin beraet talebine istirak edersem de bazı hasusatı daha fazla aydınlatmak için duruş. | manın bir başka güne brakılması. | wi rien edeceğim, Hükim de, müddelumumi de be mim ibi saşırmışlar. muydı, bil mem? Hasan hiçbir sey anlamamış gi. biydi, Saf yüzünde hiçbir mana | yoktu, Belki de o dn avukatınm bu İsteğine, sorulsa, istirak ede. cekti. Yine belki bir hafta, belki nun iki mil; yerli tarafndan mü" hasara olundu. Bu muhasara si ay sürdü, o Tlemsen halkı Or Wetsin vaztyetinin şüçlestiğini gö” Tünce bayram namazı bahanesiylö iç kaleye girdilse; davet ettikleri” ve hararetle karşıladıkları Türkle re bornoslarınm altma sakladıklar! silâhlarını çekerek saldırdılar, İmparatorluğunda günesin asl9 batmadığı gururla söylenen Şari ken (36000) kişilk bir ordu ve © devrin en büyük donanmasiyle yaf tığı sefer Tunus üzerinedir, bu d# 1635 de olmuştur. Aynı İmpar torun ayar mevki üzerine ikinci hücumu 1541 de olup bu sefer t* emi denize atmıs ve Her iki tarihte Oruç Reis çoktaf ölmüs bulunuyordu, Barbaros Haf bir on züm İçi içine | sığmıyarak bokliyecek, Birkaç giin sonra tek. var gelecek tekrar gidecek... Hâkim: — İhtiyarsmız.. bey ,dedi, bu nördivgaleri bir daha çıkmak «i- SAİT FAİK (Devamı 4 inetide) lere önem verecek, onların üzerin. de durmeak insan değildim, Israr ettim: — Herhalde bu uksam mektuba götürmeliyim, — Herhalde bu akşam değil Gere yarısmdan sonraya kadar İ- şim var, Gamelinle çalışacağız. — Müsaade buyurursanız yanda. ki odalardan birine geceyim, orada yazılsenk mektubu size hazırlarım, Esasen yazılacak şeyler tesbit e. dilmistir, Sonra siz beş dakikndn, kendi el yazmızin, yenilen yazar, imza edersiniz, Başını iki yana sallıyarık; « Olmaz, dedi. Hem ben Bel çika kıralına mektup yazamam ki, — Nedan yazamıyacaksımız?, — Çünkül ben Devlet relsj deği. lim, Mektubu asal Reis Lehrun'un yazması icaheder... Görüyorsunuz ya, bü iş pek zannettiğiniz kadar basi deği Fakat istirham ederim, baş- vekil bavretleri!! Düsünümüz ki barp İçindeyiz, bir haftaya kadar belli Belçika, belki Molandada taarruza uğrıyacaklardır! Düşünlü. nür ki bütün bunlar fevienlâde müs tacel ve önemli şeylerdir! Böyle vamanlarda tesrifatı bir tarafa br Takmaz«ak, ne zaman bırakacağız? Mdem ki Kıral razıdır! O tazı ol. reddin ve onunla birlikte Cezayif” | de birleşen Türkler ancak kendi lerine bu zafer yolunu açan Ord Ecisin ve ağabeysi İshak relsin (8 tikamını almışlardı, Oruç Reisin öldüğü zaman 51 yi sında olünğu muhakkak değildir sira doğem tarihi tam olarak te bit edilememiştir. Morzan 44 diyof” sa da azdır; 51 den ancak iki öf yas büyüktü, j Bu mevzu üzerinde Aziz Sami” in “Şimali Afrikada Türkler” isin” U iki ciltik çek #rymetli 4 takdir Ve sükranla anmak borc” mr dur, ge Raha bir tek gemi ile dö” nize Çı fakat Akdenizin dalg” ları üzerind saltanat ve Cerayif kıyılarında devlet kuran — Bari” es biridir, Kadircan KAFLİ İstanbul sahillerinde istibdat Yaş er #EErfİiş EİŞESİSĞİŞİ 3 a e N N .Batmış gemi & ler çıkarılıyor. N Belerindenberi mubhteli? ve muhtelif geklilarde batmış Gİ birçok teknenin parçalanarak çi” rılması ve bunların enkazının. rak hazineye irat kaydediimesi Tür etmişür, Bu vesile ile kadar yapılammsış olan yapılmış İstanbul sahillerinde, eşlerin inevkileri harita mamen tashit olunmuştur, Yeni programla Kârüdeniz da büyük iimanda, umumi kalma batık Nevşebir gambetü 21, Fındıklı önünde leşi vapuru enkazı, Anadolukavağı Unan önündeki Yunan vapuru çıkarılarak satılacaktır. Haliçte Ayakapı iskelesi önüm torpidonun o parçalanmaşma Gö Bafta başlanacaktır, N y

Bu sayıdan diğer sayfalar: