4 Nisan 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 13

4 Nisan 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yeni aktörler Film sanati ilerledikçe, , birçok llanılmamış kuvvetlere tün şimal hayvanları atları alınmak lâzım gelmek - edir, Halbuki, vahşi hayvanlardan fo toğraf almak ve bir iş gördürmek hususunda © e istifade edile - miyeceğini bil rsin Onun için lr insanla - ra alıştırılarak ehli bir hale getiri - liyor; ve ondan sonra kullanılı - itekmi, Hamburg hayvarat bahçesinde lim bu cins bir beyaz ayı, son çevirdiği bir film esnasında, haftada 150 dolar üc - almıştır. Saat farkı Mualilm talebeye şöyle bir sor - gu sordu: — Niçin, Amerika saatleri Avru -a nazaran daha geridir. Talebe şöyle bir cevap verdi: — Çünkü, Ameri aha ret sonra keşfedilmiştir de onun için! Bü; eredeki rrhtrm boyunda, lik tu- bir adam, iki santnberi ba üç arkadaş tamıyordu. Bir başkası geldi? Ya - rım saat içinde sepetini doldur - du. Birincisi şöyle dedi: erhalde yarın buradan ge - lip bi balık tutmıyacaksın. — Niçin., — Artık balıklar seni tanıdı - lar! — Isminiz? — Prmsteçv — Nasıl yazılır?.. — Söylendiği gibi!.. Hava gazı Bugün, her tarafta elektriğin kuvvetle hâkim bulunduğunu gö - rüyoruz. Fakat, elektrikten evvel, hava gazının nasıl keşfedildiğini biliyor musunuz?., 150 sene kadar evvel bir maden ocağında çalışan işçiler bir şulenin üstünden geçen bir gaz cereyanı- nn birdenb're parladığını görmüş- lerdir. Meydana gelen ışık fevka - lâde parlak ve kuvvetliydi. Amele- ler, tabii korktular. Fakat dakika - lar ilerledikçe, Bu ışığın etrafa ye | yılmadığını gördükten sonr: a kor- kuları kalmadı. Şapkalarmı e ? yarak bu alevi söndürdüler. Mükendisler birdenbire yanar ik yaparak agazinden ilk mühendis Löblandır. gi | 1 — Dalgın profesör bahçenin! kenarından geçerken saatine bakı- rda, 2 — Orada duran “devekuşu Us zün boynunu uzattı, 4 — Bir sandalyaya çini de- vekuşunu başaşağı silkti. Ai a $ — Hayret.. Açıkgöz kuş ie kala — saat değil, tam yedi saa 3 — Valop diye zavallının saa tini yattu. Profesör derhal! bahçe- ye atladı ve devekuşunu yakaladı. balıklar Balıkların birçoklarının . zehirli N olduğu ötedenberi bilinir. Zehir, bu balıkların etinde var d ir; av lini sakat ein; di pek er b tur. Bununla bu: daha tehl" l bir yeri Alkan arında yaşa; | Irklar “elektrikli balıklar, gri i maruftur. Afrikanm cenubunda seyahat ş edenlerden birçoğu bu Dahi ' setmiş - lerdir. Anlattıklarına göre, bu ba- lıkların sırtma dokunan bir inan derhal ölüvermektedir. Sabah bekçileri yanın Berline yakm kü « çük bir köyünde eski bir zaman- dan kalma, çok garip bir adeti var dır: Halk, sabahleyin erkenden u- yandırılır; ve bunu, ağ 7 bir nevi boru öttüren kadınlar wi y par, Bu adetin e La garip tara da, bu işi herkesin mr. Uyandırma bekçiliği anadan “ eee kıza geçer. Resimde, bir uyandırma sasi Ni Hindi Kızartması © Bizim küçük afacan hindi kı- zartmasını nasıl sevdiğini anlatır. ken görürseniz siz de hem hindi kızartmasını hem de kendisini se- 'ersiniz. k günlerden birin- de onun bahçede aşçınm yanında telâşlı telâşlı gezindiğini gördüm. Dikkat ettim, Aşçıbaşımız iri ve yağlı bir hindiyi kesmiş temizle- mekle meşguldü. 'acan o gün hiç mutfaktan dışarı çıkmadı. Aşçı her yeme ne dikkat ediyor. Kendini tutamı yarak tencerenin kapağını va e zaman pişecek diye söyleni: ek kaldığını çayda uklar maktan kararıyor, sesi soluyor - İgeldi. Hepimiz koştuk. Dört yıl- danberi görmediğimiz dayımız ve gör du. Her şey hazırdı. Annem: — Haydi çocuklar yemeğe ge- vg my —— i.e “Gİ yas. Tin dedi. Fakat tam bu sırada bu çağırmaya (kapının zili (Ocevap yor. ni bilmem ka/verdi. Bu vakitsiz ni — olduğu- nu bizi düşündürm Annem kapıyı Ma ve arkasın va bir .a. dedi ve bi- kim yengemiz gelmişti. Derhal misafir odasma geçtik. Dayım, her neden ise küçük sevdi. li ğinden bizim afacanı kucağma a İp okşamağa başladı. Zavallı kardeşimin aklı hindi kızartmasında olduğundan bu ilti- fatlar kendisini ze de memnun etmiyor, gözleri il — Haydi yemek yiyelim diyor. du. Annem de bunu bildiğinden; —, misafirlerimize; yoldan geldiniz, herhalde karnımız açtır. Safra ha- zır, yemekler soğumi relim dedi. Hep beraber sofra ba- şma gittik fakat hizmetcinin hü- zünlü yüzile karşılaştık. Bize, bah- çede iki kedinin hırlaşarak yedik. leri hindi kızartması gösterdi, Kardeşimin, kendisi için pek İncik olan bu hadiseyi (yüzünü pencereye dayamış erim, camın yaptığı aynada gözleri yiyive| kızıdır. görüyorsunuz. N Yanımdaki talim ettirdiği vi k liliinderin lâhdi İstanbuldaki eski eserler müze » si, bütün dünya müzeleri d müzeleri arasında sayılı müzeler -i den birisidir. TÜ Zr müzemize bu hakikati ve ren en belli başlı eser İskenderin lâhdidi Mi Mkanlerin aI Sri a yaş damlalarının ördüm, Halivutta Çocuk Yıldızlar eser, ayni zamanda müzeyi kuran iş Hamdi tarafından lm BULMACA Üç harfli bir ard ismiyim. Hari - taya bakacak olursanız, Anadolun v tarafında #râmenığı tavsiye ede” EB vii lunduğum me yim yaşaya * KE na Denizden bir suyun az ada neresi DİKKAT: Bir numaralı bilmece müazbaksii çi mızda kazan lena aydır; bu zamanr geçirmemelerini si ca ederiz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: