26 Nisan 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 4

26 Nisan 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sa 4 — KURUN 26 NİSAN 1935 Yine mi çocuk? gp (Başmakalden devam) bakmam; bakacak adam — Doğururum amma çocuk istiyorsan bul. rde gece yarısından son- raya kalıyorsunuz; ocuğa kim bakıyor? — a sözleri hiçbir gazetede. hiç- hiçbir yerde — izde, komşu! MN erd | Aradaki farkın sebebi nedir? Celpnamedekı imza ve ihzar müzekkeres'ne mai gele. cek ırktaşlarımız için hazırlık Ro a omuhacirlerininma- yıstan itibaren memleketimize gelmeğe başlıyacaklarmı yazmış- da, yolda yürürken evlerin içinde polisin verdiği şerhi bik. Duyduğumuza göre muhacir- işittiniz. İstanbul üçüncü ceza mahke -| ler, kafile kafile 8 İn Gemiyi du var da, suyu ba rd ita mesinde e bir davaya bakılır. ee Kendilerinin na sekil: : ken, da Edirne lu Skin çıkarılan ihzar mü -| İskân (müdürü ile İstanbul İskân dilerinlen uzakta görmek istiyen- ler de çok. de çocuk, istenmiyen bir konuk gi- bi, gelir. İstiyen bakmasını bilmez. iste- miyen bakmaz; ikiside biryola çıkar; çocuğa bakılmaz. Çocuklar için (o yazdıklarımızı kim okur? Çocuk anneleri mi? Mil yonda bir: Çocuk arı mı? Belki yüzbinde bir. Okuyup ta ne öğrenecekler? Çocuğu sevmeyi * mi, Ml bakmayı mı? ocuğu sever. Böyle seve- iyi. Ego- nn yolları olduğu gibi sevmenin de yolları vardır. — Ah, yavrum! Senin için canı» mı veririm. Diye çocuğunu bağrına basmak ez. Çocuk bağra basılmadan la cevilir; hem daha ç ocuğu kendin ii He mi, ge için mi istiyorsun? usun çocuklarla bürüyedeğini, kuvvet- leraceğini bildiğin için mi sevi- yorsun? Ulusun (yarınki bir geli- rinden biri olacağı için mi seviyor- sun? Kendin için seviyorsan,doğru de- "ös bu ulusun adamı aça kendi lamsın, hem kendin i pin hem ulusun için sevemez misin? “Bir gönülde iki sevda olamaz mı?,, Öyle ise, çocuk edinme; çünkü bir gün senin elinde kalmıyacak, senin için olmıyacaktır; ve ne ya- zık ki senin gibi oda bir egoist o- lacak, ne sana; ne yurduna yaramı yacakim. Yine mi çocuk; Evet, yine çocuk; ne kendini için ne de kendi için çocuk, belki ulus için çozuk - — Da ise, ben ne (bakayım, ulus beksi Deme, di sana balmasaydı, sen yaşamazdın. O sana baktı, ona borçlandn. Borcunu, ulusun çocu akla ödiyeceksin. Ca. «ocuk sevgisini de ona borç! emi ödemeliyiz. in çocuk, ulus için çocuk, yapa- bildiğin kadar, sn di ka- dar cok çocuk yetiştireceksin. Ulus S istiyor. a De toprakları ço- ocuklar dold » Bu ıssız yer- ler onların sesleriyle |“ şenlendiği zekkeresinin, bu suçlunun üç se- ne evvel bulunduğu yerden çıkıp gitiği ve şimdi nerede olduğu bi pen yolunda bir şerhle, po- is tarafmdan geriye gönderildiği lie Halbuki, yakın bir tarihte su. a milbanir vasıtasile tekliğei yapıldığı, suçlunun ğını zar müzekkeresi çıkarıldığı tesbit edilmiş ve müddeiumumi vaziye- tin takip ve tahkiki icap ( ettiği kaydile, bu husustaki evrakı iste- miştir. Mahkeme, suçlunun yakın ta - rihte parmak basarak imzaladığı celpname ile polisin, bu suçlunun üç sene evvel bulunduğu yerden çıkıp gittiğine ve şimdi (o nerede bulunduğu bilinmediğine (dair şerh verdiği ihzar müzekkeresi - nin ve diğer evrakın müddeiumu - miliğe verilmesini kararlaştırmış- tır. Müddeiumumilik, hem suçlu - ih- iacaklardır. müdürünün bulundukları bir he- yet tetkikata başlamıştır. Muhacirlerin m mayısta başlıyarak (o birinciteşrin sonuna kadar bitecektir. Lakbursaz ile Malkaraya yerleştirilecek mu! cirler, İstanbuldan trenle gönderi- lecektir. Tekirdağı civarma yerleş- tirilecek olanlar, Romanyadan ge- lecekleri vapurdan oraya çıkarı- Altı ay içinde muhacirler yet- mış bin kişi ( olacaktır. Geli dört yıl içinde de yüzer bin kiş! ge- tirilerek Oo memlekete beş yüz bin muhacir elan ii eği dağında temeli atılmış blum nlisdıri Mu- ratlıdaki evlerin sayısı bine çıka- rılarak burası (o bir kaza merkezi haline getirilecektir.. Gzleceki muhacirlere altı aylık eşin, ayrıca tohumluk ta dağdükcakta. adoludaki silo- lardaki işti Tekirdağma çı- karılmaktad zar müzeki birine uymayışın sebebini araş - tracal ır. Marikanın davası Marika isminde bir kız tarafm- dan Anastas ve Yorgi isimlerinde iki kardeş aleyhine açılan tehdi! davasına İstanbul ( üçüncü ceza mahkemesinde dün bakılmıştır. Mahkemede Eleni isminde bir şahit dinlenilmiş, bu şahit birşey görmediğini söylemiştir. Davacı - nın isimlerini verdiği Varvara ile Leonidanın da şahit olarak çağı- rılmaları kararile muhakeme baş- ka güne bırakılmıştır. b tehdit iddiası e tamircisi Murat tara - in tüfekçi ustalığından mü - tekait gramofoncu Dikran aleyhi- ne tehdit iddiasile açılan dava, İstanbul üçüncü ceza mahk: sinde dün görülmüştür. Dikran, kiralanan bir ev ye bu kiraya ait yüz otuz lira e . sinden Murat tarafmdan bir kaç dava açıldığını, m tehdit davasının da u yü çıktığını, böyle bir şeyin aslı ol - madığnı, kendisinin ğe el tmadığını, esasen değil, sl bile iel anlat - “am şahitleri çağıracak - nn nm nn in Triyei kırk (o milyon, elli müzün çocuğu ile al diği gün sen de ne mutlu olacak- sm, bilir misin? Her birimiz ulusu- muz büyük olduğu kadar büyük, ulusumuz kuvvetli olduğu kadar kuvvetli, ulusumuz kıvanelı oldu- ğu kadar kıvançlı olacağız. İşte bunun için çocuk. Çocuk, ocuk ço..cu..! Kâzım Nami DURU Heybeli önündeki. kaza eçen senenin sonbaharmda bir gece Heybeliada açıklarmda “Feruzan” vapurile bir motörün çarpışması, motöre bağlı ka; batması suretile vukua gelen ve Yalova köylülerinden bir çoğu - nun boğulmasile neticelenen feci kazanın muhakemesine, İstanbul ağır ceza mahkemesinde dün sa- bah devam edildi. Vapur ve motör kaptanları a - ğın) zerine Ticaret odası Bütün esna- Abdülhamit ve Pertevniyal davaları Dün muhtelit hakem mahkemesinde iki dava da neticelendi k hi inde dün sabah on dört davaya bakılmıştır. dan mühim < olan ikisi hakkında karar verilmitşir. Birin cisi, Abdülhamidin varisleri ta - rafi kalan Abdülkamide | ait bulunan emlâkin kendilerine verilmesini istiyor! a Fam ke me Ankara atf bu davayı aliyi” Cla görerek reddetmiştir. İkinci dava da, Pertevniyal vakfı Prelrrea tarafından Yu- eyhine Eri Mütevelliler e” iftlik ve sairenin i - adesini ki yorlmidi. Iki buçuk mil yon irmik bu di ava Evkafın aley- m z FE u da E evkaf namına Çorum su bay Münirle Samsun in bez Nazım takip ediyordu. Br Esnafa ait kazanç vergisi n'sbetleri İstanbul Ticaret ve Sanayi oda- sı bütün esnafm < verdiği kazanç vergileri nisbetini tetkik oem tır. Berberler; diği İn vergisi nişbetini diğer esnafa nazaran fazl olduğunu i is leriye sürmüşler ve odaya mi at etmişlerdi, Bundan baska diğer bazı itirazlar da vardı. Bunun ü- fın verdiği kazanç vergisi nisbet- lerini gözden geçirmeğe karar ver- miş ve esnaf cemiyetlerine bu hu- susta bir Mbüreleri olup olmadığı» nı sormuştur bu istekler tesbit edilerek Ökonomi Bakanlı» ğma bildirilecektir. leyhindeki bu davanın dünkü saf- hasında, birkaç müdafaa şahidi dinlenildi. Daha birkaç müdafaa şahidinin dinlenilmesi için muha- keme kaldı. Deli mi, değil mi? | Kendisinin “Devriâlem hı, a söyliyen el Ayhan isminde bir gencin, zabii e. giydiği iddiasile Sultan - ahmet ikinci sulh ceza mahkeme sine verildiğini ve mahkemen bu gencin akli yabiyekikiy Mehir; : tine lüzum gördüğünü yazmış - ık. Adli tıp işleri müdürlüğünde| tutulan İsken- ne cezai mes'uliyet gelip gelmi - yeceği hususunda kat'i bir müta ea ileri sürülememiş, adli tıp işle- ri müdürlüğü, bu noktadan kat'i bir şey söyliyebilmek için, tahki - kat m tetkike lüzum gör - üştür, inkiiki dosya, gönderilmiş - tir. Diğer taraftan zabit şapkası giymek iddiası etrafında altıncı Matbaamıza gelen eserlerden: terir ikinci ve kapalıçarşıyı bir a harita ime ilmi istintak dairesince tahkiakt ya - pılmaktadır. , Istanbul şehri rehberi Bele diyemiz ii duyulan bir eksikliği giderdi. (İstan - şehri rehberi) adı ile güzel bir cilt vücude getirdi, bastırdı. neşrolunacaktır. Şimdiye kadar şehrin ve s0 kak adlarmı, umumi yerlerini gösterir bir takım eserler basılmamış (değildi; bütün parçaya ayrılmış Li birlikte cepte ta - şınır bir cilde toplamıştır. Gene bu cilt yet ve belediyeyi gösterir birer harita iy mn ğ siz başarıcılığı da bu ma Renkler iyi ve - miş, yazılar iyi basılmış, parçalara he - m bölünmüştür. ni. Rehberin tertibi işini üzerine alan bay Osman Nuri, niçin ve nasıl basıl - dığı yolunda Selis, koyduğu bir izah yazısmda diyor ki: “Rehberin pere fenni kısmını tab'a hazırlanmasını değerli bir Tük genci olan ressam (mühendis im için çoktandır) serin ikinci tab'ında daha mükem- İe şüphe yoktur. AŞ SIYASA EN Bulgal Hükümeti i Mösyö Toşef kabir etmiş bulunnyor. Bu nüş kolaylıkla mümkün zannetmek çok doğrü ©“ aropalteni ince e : Hekime gürler rt Bulgar efkârı ui lardan fazla bir şey sevketti. Bunlar hem te bir rezalet mahiyetini donya ihtilâl komitesini 2 z kaldırmakla memli H ri) di ii met ettilerse de devleti #* -İ yon esasına göre tanzim © ktıkları gifiçi olan halkın içinde! “İ çiler, esnaflar ve tacirler " rını vücude getirmeğe dular. Bunun neticesi olarak ris askerleri kışlalarına & rek siyasileri iş babına # Zlatef kabin isi bep, es ira Heli p ler arasında k 1925 den 1936 ya geni i olarak Dr. e başvekil Görgiyef ileri sivil ve asker dahâ dilmişlerdi. Sansörü talV5 Gorgiyef, bir Yugoslav derek General Ziatef'ii na karşı geldiği için ti ? den hoşnut lale tedir. Suğece nöbetçi matyada; Rıdvan, Fe il “san na Şehzadebaşı Üre inde: Ar Hi

Bu sayıdan diğer sayfalar: